Katalog

26 AĞUSTOS 1986 HABERLER CUMHURİYET/9 ancak Okıımuş # bilmecesi tstanbul Haber Servisi Okumuş Holding'le Vakıflar Bankası arasmda süren iflas kavgasına bu kez de bankanın avukatı Tunga Ungun'un Okumuş Holding'le ilişkileri konusundaki soru işaretleri eklendi. Dün Okumuş Holding'ten basına dağıtılan bir metinde Mehmet Okumuş'un eşi Mukadder Okumuş'un oturduğu evde yapılan haczin kaldınldığı duyurulurken, Avukat Tunga Ungun'un da Okumuş'tan aldığı uçak bileti ile Amerika seyahati yaptığı ileri sürüldü. Okumuş Holding'in dağıttığı bir fatura örneğinde Tunga Ungun adına kesilmiş New Yorklstanbul gidiş dönuş uçak biletinin 485 bin 100 liralık bedelinin Okumuş Holding'e bağlı Baiılılar Giyim Sanayii A.Ş.'ne fatura edildiği görüluyor. DIJYDUK/GÖRDLJK PEKŞEJ% Arkadaşımız YALÇIN PEKŞEN yıllık izninin bir bölümunü kullandığından DUYDUKGÖRDÛK'e bir süre ara veriyoruz. ORTALAMA ÜCRET35 BİMLİRA Fabrika önünde toplanan işçiler, "Son ayhklanmın, patronun geçen yıl söz verdiği ikişer ikramiyemizi, ihbar ve kıdem tazminattmızı aiana kadar buradayız " diyorlar. (Fotoğraflar: UĞUR CÜNYÜZ) lşçilere teşekkür edildi, para ödenmedi SancaktüTde üretim durduruldu Haklarını almak için yetkililerle görüşmek isteyen işçiler, "tşveren Mustafa Bayrak'ın komandolan" olarak adlandırdıkları kişilerce tehdit edildiklerini belirttiler. tşSendika Servisi Sancaktül'den dün 230 işçi daha cıkanlarak üretim durduruldu. Bir ay önce de 120 işçinin çıkarıldığı işyerinde, "Bugüne kadar verdiginiz hizmete teşekkür ederiz" denilerek çıkanlan işçelere birer ayhk ucretleri ile ikişer ikramiyeleri, kıdem ve ihbar tazminatlan ödenmedi. Iş Yasası'nın 17/111. maddesine göre iş akitlerinin sona erdirildiği bildirilen işçiler haklarını almak için yetkililerle görüşmek istediklerini ancak, "tşveren Mustafa Bayrak'ın komandolan" olarak adlandırdıkları kişilerce tehdit edildiklerini öne sürdüler. tşveren Mustafa Bayrak ise, "TEK'in tamamen keyfi ve yasadışı olarak tahakkuk ettirdiği 700 milyon lirabk borcu ödemeyince elektrigimia kestiler. İşyerini şimdilik ka. patmak zorunda kaldık. Tazminatlan ödeyecegiz" şeklinde konuştu. 12 Eylül sonrasında yurtdışma çıkan ve geri dönmeyen işadamı Murat Bayrak'a ait Sefakoy'de kurulu Sancaktül Fabrikası'nda 26 temmuzda bir yılını doldurmarruş 120 işçinin iş akitleri sona erdirilirken kalan 230 işçi ücretsiz izne çıkarılmış 14 günlük iznin bitiminde izin süreleri 5 gün daha uzatılmıştı. Dun sabah işbaşı için işyerine gelen işçiler fabrika kapısından içeri sokulmadılar. Işçilerden bir kısmına yazılı olarak 1475 sayıh tş Yasası'nın 17/111. maddesi gereğince dünden itibaren iş akitleri sona erdirildiği bildirilerek tazminatlannı almak için başvurmalan istendi. Bildirimlerde aynca, "Bugüne kadar verdiğiniz hizmete teşekkür ederiz" dcnildi. lşçilerin büyük çoğunluğu yazılı bildirimleri almadı. Işten çıkanlmalarının yasal olmadığını öne süren işçiler, BölgeÇalışma Müdürlüğü'ne başvurdular. Bazı işçiler tazminatlannm ne zaman ödeneceği konusunda yetkililerle görüşmek istediklerini ancak kapıda görevli Cemal Kalan ile lsmail Aksun tarafından tabanca gösterilerek tehdit edildiklerini öne sürdüler. "Bu ikisi İşveren Mustafa Bayrak'ın komandosudur. Cemal Kalan, 12 Eylul oncesinde de buradaki bazı olaylara kanşnuş ve bu yüzden yargüanmıştL Bu ikisi bugün de bir arkadaşıiBizı dovmeye kalktılar. Kiifrettiler. Bazı arkadaşlanmızın da üzerine yiirüdüler" şeklinde konuştular. Işyerinde ortalama ücretin 35 bin lira dolayında olduğunu belırten işçiler, "Son aylıklanmızı, patronun geçen yıl söz verdiği ikişer ikramiyemizi, ihbar ve kıdem tazminatlanmızı alana kadar buradayız" şeklinde konuştular. Murat Bayrak'ın oğlu Mustafa Bayrak ise, "tscflerle hiçbir ibtilafımız yok. TEK'le aramızdaki pürüziı giderir gidermez işçilere yeniden işbaşı yaptıracağız. lstesek işçilere tazminat vermez, gidin mahkemeye başvunıp alın derdik ama yapmıyoruz. Tazminatlannı ödeyecegiz. Ancak belki TEK'le aramızdaki puruzu gideririz de işyerini hemen açarız diye şimdilik tazminatlannı ödemedik. Depolanmız dolu. Bir yıllık hammaddemiz var. TEK'in tamamen keyfi ve yasadışı olarak tahakkuk ettirdiği, 700 milyon liralık borç yüzünden işyerini kapamak zorunda kaldık. Yani işci çıkarmak istediğimizden degil, mecburiyetten iş akitlerini feshettik" dedi. TKİ Afşin Linyit İşletmeleriııde yetldli sendika belirienemedi ZONGULDAK, (Cumhuriyet) TKİ AfşinElbistan Linyit İşietmelerinde çalışan 2500 maıien işçisi için toplu iş sözleşmesi yapmaya yetküi sendika belirienemedi. Ankara 3. İş Mahkemesi, yetkiyi Genel Madenîş Sendikası'na vermişti. Türkiye Maden lşçileri Sendikası Ankara 3.1$ Mahkemesi'nin bu karartna karşı Yargııay'a itırazda bulundu ve Yargıtay mahkemenin kararını usul yönünden bozdu. Yargıtay'ın usul yönünden bozma kararı uzerine, Ankara 3. 1$ Mahkemesi, Elbistan Linyit tşlecmekri'nde çalışan 2500 maden işçisi için toplu iş sözkşmesi yapma yetkisine sahip sendikayı yeniden belirleyecek. Genel Madentş Sendikası Genel Başkan Vekili Yakup Kayabaşı olayla ılgili olarak şunlan söyledi: "AfşinElbistan Linyit lşletmeleri'nde çalışan maden işçileri, sendikanuz üyeleridir. Türkiye Maden lşçileri Sendikası bu işletmede tek üyeye sahip dejjildir. Haklı davamızda başanya ulaşacağız. Bunu bizim kadar sendikamıza gönüMen bağh üyelerimiz de bilmektedir. Türkiye Maden lşçileri Sendikası yersiz inatcıhk yapıyor!' Kendisinin Okumuş'tan Amerika bileti aldığı yolundaki iddialar üzerine ise, Vakıflar Avukatı Tunga Ungun, "Okumuş'a ve şirketlerine bir borcum yok. Kendilerinin vekili olmadım. Bilet bana müvekkilim tarafından alınmıştır ve nasıl alındığını bilemem. Ben müvekkilim adına gittim" dedi. Ungun, daha sonra Amerika seyahati sırasında Mehmet Okumuş'un kardeşi Abdurrahman Okumuş'a, Amerika Birleşik Devletleri'ne girmesi için kefil olduğunu soyledi ve şöyle devam etti: "Dil bUmediği için ABD'ye giremeyen Abdurrahman Okumuş'a yardım ettim. Hatta kendisine Amerikan gümrük yetkilileri önünde parası olan bir kişi oldugu şeklinde kefil de oldum." Okumuş Holding, dün yaptığı yazılı açıklamada Mukadder Suna Okumuş uzerindeki haciz kararlanmn kalktığını ve evden kaldırılan malların iade edildiğini ileri sürdü. Okumuş'un açıklamasında Vakıflar Bankası'nın haczedilen mallar için yasal süresi içinde "istihkak" davası açmaması gerekçe olarak gösterildi. Okumuş'un bu iddiası üzerine Vakıflar Bankası avukatı Tunga Ungun, olayın saptırıldığını iddia ederek, malların Mukadder Okumuş'un yeni yeddi emin sıfatıyla taahhütte bulunması üzerine geri verildiğini ve Mukadder Okumuş'un icra memuruna istendiğinde hacizli malları iade edeceğini yazılı olarak beyan ettiğini savundu. Yaklaşık 15 gündur kamuoyunu uğraştıran Okumuş Holding olayı dün yapılan acıklamalarla yeni bir safhaya büründü. Okumuş Holding yöneticileri, Tunga Ungun'un geçmişte kendileri ile iş yaptığmı ve SESA'mn satışını engellemek için kendisinin yanında çalışan bir avukat olan Selma Okur'a vekalet verdiklerini belirtirken, Ungun, Selma Okur'un Okumuş'un avukathğından istifa ettiğini söyledi. Ungun'a göre olay, kendisine yönelik bir karalama kampanyası ve bugün yapılacak 4 milyarhk iflas davası duruşmasını etkilemeyi amaçlıyor. OLAY NEYDİ? Okumuş Holding'le Vakıflar Bankası arasındakı çekişmenin geçmişi 1983 yılına dayanıyor. Karşılıklı ileri sürülen iddialara göre Vakıflar Bankası'nda genel müdür değişikliğinden sonra, bankanın holdinge tavn değiştı. Akbank'ın eski Ankara Bölge Müdürü iken Vakıflar Bankası Genel Müdürü olan Sami Erdem, göreve gelince kredileri durdurdu ve mevcut kredilerin de tahsili yoluna gitti. Ancak bankanın ihracat kredisi olan bu krediler için yeterli teminatı olmaması takibin gecikmesine yol açtı. Bu arada, geçen yıl Pamukbank'ın alacaklannı tahsil amacıyla SESA üzerinde giriştiği iflas mücadelesinin sonuçsuz kalmasıyla birlikte Vakıflar Bankası da çalışmalara başladı. SESA'run satışını engellediği ileri sürülen avukat Tunga Ungun ile sözleşme yapan banka, Pamukbank'tan tam bir yıl sonra alacaklarının tahsili için harekete geçti ve oncelikle ana borcun değil, Mehmet Okumuş'un bir kefaletten doğan 108 milyonluk borcunun üzerine gitti. Mehmet Okumuş'un bu kefalet imzasından kaynaklanan borç için haciz yapılır ve kamuoyunun gözleri hoidingin üzerine çevrilirken de, holdingin iflası için davalar açıldı. 1980 sonrası kurulan 24 Ocak ekonomisinin gözde şirketlerinden biri olarak gösterüen ve yaptığı siyasi tercihlerle de çeşitli tartışmalann odağı durumunda olan Okumuş'un, 100 milyarı bulduğu ileri sürülen ve kredi borçlarının ne şekilde çözume kavuşacağı, şirketlerde çalışan 4 bin dolayındaki işçinin kaderlerinin ne olacağı soruları önümüzdeki günlerde mahkemelerin alacaklan kararlar ile, büyük alacaklı bankalann tavnna göre belli olacak. ANKARA TASI Gazeteci neden Başbakan Turgut özal iktidara geldiğinden bu yana özal'ı izleyen bazı Başbakanlık muhabirteri, koruma polisleri ile her nedense çok içli dışlı oluverdiler. Bazı gezilerde özal'ın otobüsünden aynltp, önde gkten koruma arabasına binip, adeta özal'ı korumaya çalh şan basın mensuplanna da rastgelindi. Başbakanlık koruma polisleri ile gazetecHer arasmda bu yüzden "derin bir muhabbet" ve "samimiyet" ortaya çıktı. Bu "samimiyeti" bilmeyen Cumhuriyet muhabirinin geçonlerde başına bir olay gekii. Muhabirimiz gece geç saatlerde Ozal'ın Tandoğan'da AVA şirketinde "İcraatın Içinden" programmm çekimine kaMdığını öğrenmişti. Söz konusu yere uğraytp, Ozal'ın, Bayar'ın ölümüne ilişkin sözlerini haberieştirdikten sonra evine dönecekti. Cumhuriyet muhabiri işine gelir ve giderken bisiklettni kullanıyordu. biner? AVA ajansının önüne geldiğinde "samimi" koruma polisleri ile karsılaştı. Esmer ve $işmanlığı ile övünen "adı önemli değil" bir koruma, yanında duran "muhabbetçi" Başbakanlık muhabirine dönerek, "Bak bisikletle geiiyor, herhalde taksi parasını gazetesine verdirip cebellez edecek" dedi. Cumhuriyet muhabiri "cebellez" sözcüğünün ne anlama getdiğini düşünurken, gazetecilerle "ensetokat" olmaya alışmış koruma polisine yanıtını verdi: Anlamadım, sen ne dtyorsun? Hay Allah, bu muhabir ötekilere hiç mi hiç benzemiyordu. Kendisine "emret abicim" dememişti. Poiis alttan aldı: Yani bisiklet az masraf çıkanyor diye prim mi veriyoriar? Cumhuriyet muhabiri, görevi dışında lafazan koruma polisinin merakını şöyle giderdi: Hayrr, bizim gazetede amuda kalkıp gelenlere prim veririer. Siz anlamazsınız. Seçmenlere duyuru ANAP Ankara 2. Bölge adayı, Dışişleri Bakanı VahH Halefoğlu diyor ki: "Sevgıli hemşerilerim.. Size hemşerım diyorum, çünkü ben 1938'de Ankara'ya geldim ve Mülkiye'yi burada okudum. Ayrıca yurtdışı görevlerimden Türkiye'ye dönüşlerimde hep Ankara'da kaldım. Ama çok yakında, 28 eylülde sizin gerçek hemşeriniz olacağım. Sevgili hemşerilerim, ben şirrtdi aday olarak, görücüye çıkmış bir kız gibiyim. Kendimi sizlere begendirmem şart. Ben şimdi politikada çıraklığa başladım. Sizlerin gayretıyle kalfalığa ve sonra da ustalığa geçecegim. Gayret bizden, dua ve destek sizlerden.. Biz harmanı savurmak için harman yerinde rüzgarı beklerdik. Sonra da at, katır, araba ne bulursak onunla taşırdık ekinı. Bakın şimdi en medeni vasıtalarla yapılıyor bu tşier. Biz çalışkan ve iş bitiren bir partiyiz. Ama masa başında iş bitirmiyoruz. ANAP iktidan ileri ve ilmi çalışan bir hükümettir. Beni dışişleri mensubu, bir büyükelci diye suçlayanlar, benim aslında bir toprak ailesinin çocuğu olduğumu unutuyorlar. Bu kişiler acaba kavun tarlasıyla karpuz tarlasını birbirinden, arpayla buğdayı birbirinden ayırabılirler mi? Hayır, ayıramazlar. Ama ben ayırırım, çünkü bu soylediklerimin içinde büyüdüm. Büyükelci denilince, hiç kimse dışardan ithal edilmiş lüks bir yabancı mal sanmasın. Ben on bir yıl, Federal Almanya'da büyükelçılik yaptım. Bu sırada oradaki bir buçuk milyon Türkün dertleriyle neredeyse teker teker ilgilendim. Yani benim seçmenlerim Federal Almanya'daki bir buçuk milyon Türktür" Ankaralı seçmenlere duyurulur. ı JJ ı İnsan, hem Dışişleri Bakanı, hem de milletvekili adayı ise, onunda "özel" bir yani olmalı. (Fotoğraf: RDA EZER) ÖNCE SÜMERBANK A, SONRA OKULA Okullaraçılıyor... Çocuğunuzun önlüğü, ayakkabısı, çantası, gömleği, forması, ceketi, kravatı Sümerbank'ta. Sümerbank'ın mcxlel ve çeşit zenginİL. x ,^... Her gün gelişen seckin SümerbanK kalitesiyle... Ve bildiğiniz SümerDank fiyatlanyla... Üstelik Sömerbank, en gerekli okul malzemelerini, çocuğunuza yeni öğrenim yılı armağanı olarak veriyor! Önlük, çanta ve pantolondan herhangi ikisini, herhangi birinden iki tanesini ya da bir ceket alan herkes kazanıyor. İŞTE ÇOCUĞUNUZUN TOPLAM 3000 LİRALIK ARMAĞAN PAKETİ: • Resim Defteri • Çizgili Defter (2 adet) • Silgili Kurşun Kalem (3 adet) • Kalemtraş • Cetvel • Kalem Kutusu • Kokuîu Silgi • 12 Renk Kuru Boya • Ve aynca bir okul yakası... Yeni öğrenim yılı kutlu olsun! Unutmayın, önce Sömerbank'a, sonra okulai "Okulumu ve Sümerbank'ı çok seviyorum" OKULLARAÇIUYOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOOCXXX>RRRRRRRRRRRR! Çocuğunuzun bütun okul ihtiyaçları Sümerbank'ta... Seçkin kalite, zengin çeşit, bildiğiniz fiyatlarla Sümerbank'ta. Her çocuğa 3000 liralık armağan paketi ve bir okul yakası bedava! ÖNLÜK 5.100 ÇANTA 3.400 PANTOLON 7.000 ÇANTA 2.650 AYAKKABI > 8.400