Katalog

26 AĞUSTOS 1986 HABERLER CUMHURİYET/13 Humeyni: Savaş zafere kadar sürecek LEFKOŞE, (AP/UBA) Iran Lideri Ayetulbüı Humeyni, Irak'la "zafere kadar" savaşa devam edeceklerini ve savaşı sona erdirmek için "dışandan zorlanan" çözümleri kabul etmeyeceklerini söyledi. Iran hükümetinin üyeleri ile konuşan 87 yaşındaki lider, ülkedeki tüm kaynaklann Körfez savaşında Saddam Hüseyin'e son darbeyi vurmak için seferber edilmesini istedikten sonra şöyle devam etti: "Bazdan, oraya buraya giderek, dünyada her köşeye başvurarak, savaşa hakem karan Ue bir çözüm bulunması için çabalıyor. Sanki dünya, bu çattşmada hangi tarafın saldırgan oldugunu bilmiyor." Iran'ın kesin zaferinin çok yakın oldugunu söyleyen Ayetullah Humeyni, "Savaşın başladıgı giinlerde, Saddam Hüseyin'i çok kötii bir sonun beklediğini soylemiştik" dedi. öte yandan her iki ülke tarafından yayımlanan son savaş bildirilerinde, cephedeki karşılıklı topçu ateşi sonucunda birbirlerine ağır kayıp verdikleri öne sürüldü. lran, son Irak saldırılannın başarıyla geri püskürtüldüğünü ve çok sayıda Iraklı askerin öldüruldüğunu iddia etti. Irak Radyosu ise, Irak savaş uçakları ile helikopterlerinin lran birliklerine ağır zayiatlar verdiğini öne sürdü. Savaşın son günlerde tırmanması üzerine Körfez tşbirliği Konseyi'ne üye altı ülkenin dışişleri bakanlarının Suudi Arabistan'da bir toplantı yapacakları bildirildi. Toplaniıda, bölgedeki petrol tankerleri ve ekonomik hedeflere düzenlenen saldırılann tartışılacağı kaydedildi. Konsey Genel Sekreterliği'nden yapılan açıklamada, Suudi Arabistan, Bahreyn, Kuveyt, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri ve Umman Dışişleri Bakanlarının katılacağı toplantıda, petrol pazarlarındaki son gelişmelerin de gözden geçirileceği belirtildi. Akbuhıt: Gerekirse yine operasyon ycıpüır İçişleri Bakanı, güneydoğu sınırtmızda gerçekleştirilen hava operasyonunda 160200 bölücünün Oldürüldüğünü söyledi. ANKARA, (a.».) İçişleri Bakaru Yıldınm Akbulut, güneydoğu smırımızda 15 agustosla gerçekleştirilen hava operasyonunda, 160200 bolücu eskıyanın oldürüldüğünü açıkladı. Akbulut, gerektiğinde, bu tür operasyonlann yapüacağıru beiinti. Başbakan Turgut Özal'ı Esenboğa Havaalanı'ndan tzmir'e uğurlayan İçişleri Bakanı Akbuiut, bu arada gazetecilerin sorulannı da cevapiandırdı. Yıldınm Akbulut, güneydoğudaki operasyonla ilgili bir soru üzerine, hükümetin bu konuda gerekli tedbirleri aldığını söyledi. Yıldınm Akbulut, "Eşkiya ile mıicacM*de, jandarma ve polis, gerekli siUh ve araçlsrta tcçhiz edilm^tir. Köylerdt de koy koruculan daba aktif hale getirilmtştir" şeklinde konuşıu. Pişmanlık Tfesası ile bölücü eşkıyanın yönetici kademesinde olanlann yakalanmalan yolunun açıldığına işaret eden Akbulut, sınırdan kaçak gelişlere mani olmak için "sınır giıvenlik sötemi" yapıldığım bildirdi. Içişleri Bakanı Wdınm Akbulut, Nusaybin'den Cizre've kadar olan bölümde çalışmalann hayh ilerledığini beünerek, sınıra c"ikenli tel çeküeceğini ve ışıklandırma yapılacağmı ifade etti. Yıldınm Akbulut, hava harekâtının hükümetin kararlılığının bir ıfadesi oldugunu kaydederek, "Bize gelen bilgilere gore, opensyonâa I6O2M arasında bohıcu eşkı>« oldürülmuş, dıssındı bundan daha yukan rabamlana iftdt edildiği görıilnyor" dedi. Turkiye üzerinde karanhk emelferi olan insanlann Türkiye'yı rahat bırakmayacaklanna dikkati çeken Yıldınm Akbulut, şöyle konuştu: "Artık slrateji, milktkri içeriden birbiriıve düşunip boJmektir. Turkiye nzeriode karanhk emelleri olanlar banu destekleyettk ve köriikieyeceklerdir. Guneydogudaki olayiann da başlıca sebebi budur." Yakınında Apocularm katliam yaptığı Ballı köyünü kadınlar bekliyor 'Erkekletin hepsi gözaltında' likle ANAP'ın milletvekiUerine yörede inceleme yapma çağnsında bulunarak, "Ozellikle ANAP milletveklileri Marmaris'te, Bodrum'da tatil yapacaklanna, buraya gelip halkın durumunu gerçek olarak görüp Meclisteki görüşmelerde ona göre tavır alsınlar" dedi. Fikri Sağlar başkanlığındaki Ağn Milletvekili îbrahim Taşdemir, Mardin Milletvekili Kenan Nehrozoğlu ve Diyarbakır Milletvekili Kadir Narin'den oluşan SHP heyeti ile Hakkari bağımsız milletvekili Sait Erol'a sonınlannı yakararak anlatan Ballı köameliyat olduğuna şükrediyor ve şunlan söylüyor: "Biz daba önce camide imamın cağrısı üzerine Kuran'a el bastık, bepim<z yemin ettik. Bu Apocu çetesine vardım etmeyeceğiz diye. 'Apoculara ekmek su verip yardım edersek, kanlarımız boş düşsün' dedik. Biz eşkıyalara yardım etmedik diye bizi cezalandırdılar. Ozellikle köyümüzün yakınına gelip askerimizi vurdular. Başımızı belaya soktular. Bir insan sevdiginin başını belaya sokar mı? Apocular bizi sevse böyle yaparlar mı? Biz devlete yardım ediyoruz. Devlet bi HAKKI ERDEM HAKKÂRİ (ULUDERE) Apoculann baskın sonucunda 10 er, 1 binbaşı ve 1 astsubayı öldürdükleri Hakkari'nin Uludere ilçesine bağlı Ballı köyü, erkeklerini bekliyor. Olay sonrası güvenlik kuvvetlerince Ballı köyünden gözaltına alınanlar içinde 7 yaşının üzerinde 60 erkek ile bir kız çocuğunun bulunduğu bildirildi. Yalnızca birkaç yaşlı erkek ile kadınlar ve küçttk çocukların kaldığı Ballı köyü halkı gözaltına alınan erkeklerinin endişesi içinde, "Kendilerine karşı oldugumuz, onlara yardım etmeyecegimize yemin etiğimiz için Apocu çetesi bizi cezalandırdı" diyor. 10 er 1 binbaşı ve 1 astsubayın Apocularca öldürülmesi olayından sonra kendilerinin bölücü çetej'e yardımcı olduklan kuşkusuyla baskı altında tutulduklarını ve harman yerindeki ekinlerinin bir bölümünün asker tarafından yakıldığını ileri süren Ballı köyü halkı sonınlannı yörede inceleme yapan SHP milletvekilleri heyetine anlattı. TBMM'de yapılacak görüşmeler öncesinde yörede durumu belirleyen SHP heyeti başkanı Genel Başkan Yardımcısı Fikri Saglar, köylülerin yakınmalannı dinledikten sonra, "Iktidar, bölücü çetenin halk ile devleti karşı karşıya getirme oyununa alet oluyor. Devlet, yöre halkına varhğını hizmet ile değil, baskı ile kanıtlamaya çalışıyor" diye konuştu. SHP Ağn Milletvekili tbrahim Taşdemir, tüm partilerin ve özel dım edilmemesi için yemin ettiren cami hocası da gözaltında bulunanlar arasında. Bu arada Ankara'da lise öğrenimi gören ve ninesini ziyaret için köye gelen 15 yaşındaki Hüseyin Kayıcı da gözaltına alınmış. Kayıcı'ya bakan ve onunla birlikte Ankara'da oturan yengesi çocuğun kalp hastası oldugunu bildirerek, "Kendisini görmek istedim, görüştürmediler. Siirt'e götürmüşler. İlaçlannı vereyim dedim almadılar. Şimdi okulu açılacak, ona da yetişemeyecek" diyor. SHP heyeti başkanı Fikri Sağlar, köylülerin bu anlatımları karşısında Başbakan Özal'ın vatandaşı bu duruma düşürdüğünü bildirerek şöyle konuştu: "Halk askerle eşkiya arasında sıkışmış bulunuyor. Apoculara yardım etmedi diye köylüler bölücü çete tarafından cezalandınlmak istenmiştir. Bölücünün amacı, devletin ve hükümetin katkısıyla gerçekleşmiştir. Özal hükumeti şimdi de buradaki insanları propaganda malzemesi olarak kullanmak istiyor. Devlet hizmet yerine halka variıgını baskı Ue kanıtlama çabasına girmiştir. Arada sıkışan halk devlete karşı gelirse bunun suçlusu Özal olacaktır. Özal buralara gelip halkın durumunu, yaşadıgı korkuyu ve sıkıntıyı görsün." ü adma kurutu valaf ve müzenin bahçestıde toprağa verüecek olan Celal Bayar için, Umurbey'de yoğun hazsrhk yapıhyor. (Fotoğraf: tHSAN BÖLÜK / Bursa) Celal Bayar'ın cenaze hazırlığı sürüyor Umurbey'de çarşafyasağı BURSA, (Cumhuriyet Bürosu) Celal Bayar'ın cuma günü toprağa verileceği Bursa'nın Gemlik ilçesine bağlı Umurbey kasabasmda tören için olağanüstü tedbirler alınıyor. Dün sabahın erken saatlerinden itibaren kasabanın yolları, cenaze töreni sırasında bir sıkışıklığa meydan verilmemesi için genişletilmeye ve bu amaçla istimlak çalışmaları yapılmaya başlandı. Bu arada, Umurbey Belediye Başkanı Hiiseyin Karpat tarafından yayımlanan bir bildiri ile, cenaze töreni sırasında kasabalılann "medeni" giysiler içinde olması ve kesinlikle çarşaf giyilmemesi istendi. Bayar'ın defnedileceği Umurbey kasabasında, ölüm haberinin ardından yasın yanı sıra, mezar yerinin de belli olmasıyla büyük bir hazrrhk göze çarpıyor. Umurbeyli yöneticileri en çok, cenaze töreninin yapılacağı gün meydana gelebilecek sıkışıkiık duşündürüyor. Bu nedenle Bursa Valiliği ile işbirliği yapılarak cuma günü kasabaya gelecek büyük kalabalığa karşı kasaba meydanının genişletilmesine çalışıhyor. Daha önce belediye meclisi tarafından istimlakına karar verilmiş olan iki bina tamamen yıkılarak otopark alanı olarak düzenlendi. Hüseyin Karpat, cenaze günu için kasabalılann uyması gereken bazı kurallan kapsayan bir de bildiri hazırlayarak hoparlörlerden okuttu. "Bu tarihi ve müstesna giinde Umurbeyliler olarak çok büyük bir sorumluluk ve görevler bizi beklemektedir" diye başlayan bildiride; kasabalı kadınlann kesinlikle ferace (çarşaf) giymemeleri, her yerde misafîrlere Öncelik tanınması, her vatandaşın kapısının önünü mutlaka süpürmesi, evlerin önlerinde bir şey bırakılmaması, kabir yerinin düzeltilmesi ve genel kasaba temizliği için tüm kasabalılann zabıtaya yardımcı olmalan isteniyor. Apocuların pususundan sonra köylerine yapılan baskınlardan yakınan Ballı köylü kadınlar, 'Apocularla aramız iyi olsaydı pusuyu burada kurarlar mıydı?' diye soruyor. yü kadınlan, "Haberimiz olsaydı, askerimizi koruyup, Apoculan vurmaya biz giderdik" derken, eş ve çocuklarının durumuyla ilgilenilmesini istediler. Yaklaşık 400 nüfuslu köyde güvenlik kuvvetlerince gözaltına alınmayan erkeklerden biri de 63 yaşmdaki Mehmet Vanş, "Bizim suçumuz Kürtçe bilmek mi? Bundan başka suçumuz nedir? Bu da bizim değil Ankara'nın suçu. Miımkün olsa ağzımdan kopanp atardım, bildigim bu Kürtçeyi de." diye konuşuyor, elini ağzına götürerek. Vanş, çok kısa bir süre önce ameliyat geçirdiği için gözaltına alınmamış. Hâlâ karnında duran sondayı gosteren Mehmet Vanş, zi bu hale koyuyor. Bizi niye düşman tutuyoriar? Biz de Türk değil miyiz? Asker bizi niye hor görüyor? Bu vatanı biz kurtardık. İngilizlerle savaştık. Atatürk'e teslim ettik. Tek suçumuz Kürtçe bilmek. O da Ankara'nın suçu. Burada okul yoktu. Köylü taştan çamurdan yaptı, bizi de vatandaştan saysınlar." Ballı köylüleri olaydan sonra askerlerin harman yerindeki ekinlerini de yaktıklannı öne surerek, "Suçlu kimse o cezalandırılsın. Ekinden, agaçtan ne isterler? Devlete yakışır mı?" diyorlar. Köyün az çok okumuş yazmışlanndan sayılan Mehmet Vanş, bu kış ekinsiz ne yapacakları sorusu üzerine, "Köyün kadınlarını toplayıp Kenan Evren'e çıkacağız, bize ekmek ver diyeceğiz. Yoksa aç kalacağız." diye konuşuyor. Köy korucusu Ali Kaya da, koyde kalan erkeklerden. Kaya, olay sonrası askerler tarafından dipçikle dövüldüğünü ve bayıldıktan sonra öldü diye oraya bırakıldığım anlatıyor. Şerif Kaya da, o gün Şırnak'a gitiği için gözaltına alınmaktan kurtulmuş. Köylü kadınlar gözaltına alınanlar içinde 12 yaşında bir kız çocuğu ile ilkokul çağında 9 çocuğun bulunduğunu ağlaşarak anlatıyorlar. Köylülere camide Kuran'a el bastırıp Apoculara yar Iran'la kritik gün (Baştarafı 1. Sayfada) de Dışişleri Bakanlığı'nın sorusu üzerine 24 saatlik rötarı doğruladı. Uçağın rötar nedeni tam olarak açıklık kazanmadı. Bazı İranlı yetkililer, teknik arıza nedeniyle uçağın rötar yaptığını belirtirken, bazı yetkililer ise ertelemenin teknik anzadan değil, bağlantılarda yapılan değişikliklerden kaynaklandığını kaydettiler. Sonuçta normal tarifeye göre pazartesi gunleri akşam saatlerinde Tahran'dan Istanbul'a gelen ve yolcu alıp yeniden İran'a dönen uçak seferi dün yapılmadı. İran Havayollan'nın Türk Dışişleri Bakanı'nı Tahran'a götürecek uçağın hareket saatinde yaptığı 24 saatlik " o y n a m a " Ankara'da " g a r i p " karşılandı. Bu arada diplomatik çevrelerde uçak tarifesindeki sürpriz değişikliğin perde arkasında siyasi bir mesaj olup olmadığı tartışılırken bir ara ziyaretin iptali olasılığından da söz edildi. Halefoğlu'nun Tahran'a gidip gitmeyeceği dün oğle saatlerine kadar açıklık kazanmazken İran tarafının ziyaretin yapılması arzusunun belirtilmesi üzerine hava yeniden değişti ve ziyaretin 24 saatlik bir gecikmeyle gerçekleştirilmesi kesinleşti. Ankara'ya ulaşan bilgilere gore, ziyaretin kesinleşmesi Şam'da yapılan diplomatik temaslar sonucunda ortaya çıktı. İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Velayeti, Cumhurbaşkanı Ali Hamaney'in bir mesajını iletmek uzere Şam'da bulunduğundan, Türkiye'nin Şam Buyükelçiliği devreye girerek, kendisinden Halefoğlu'nun ziyaretiyle ilgili tutumuna açıklık getirmesini istedi. Velayeti, Türk büyükelçiliğinin girişimi üzerine Halefoğlu'nu gecikmeli de olsa Tahran'da beklediklerini bildirince, ziyaret bugune sarktı. Ancak bu kez de Halefoğlu'nun ziyaret programı altust oldu. Halefoğlu'nun ilk programa gore, çarşamba günü Turkiye'ye dönmesi beklenirken, son gelişmelerin ışığında temaslan çarşamba gününe sarkacağından dönüşü cuma gününe sarktı. Bu arada, İran Dışişleri Bakanı Velayeti, İran ile Suriye arasında körfez savaşıyla ilgili olarak ortava çıkan mesaj diplomasisinin uzantısı çerçevesinde gittiği Şam'daki temaslannı tamamladıktan sonra dün İran'a dönerken Türk hava sahasından geçti. Velayeti hafta sonunda Şam'a giderken yakıt ikmali için Ankara'ya uğramayı tasarlarken, son anda karar değiştirmiş ve ikmali Tiflis'te yapmıştı. Velayeti, dün dönuşünde Türk hava sahasından geçerken yine Ankara'ya uğramadı. Velayeti'nin Ankara'ya uğramayışı diplomatik çevrelerde Irak'taki operasyon nedeniyle ortaya çıkan soğukluâa bağlanmıştı. HUMEYNİ'NİN AÇIKLAMASI: Öte yandan, İran lideri Humeyni onceki gun Cumhurbaşkanı Ali Seyit Hamaney ve Meclis Başkanı Haşimi Rafsancani'nin de bulunduğu bir heyeti kabulü sırasında yaptığı konuşmada, "İslam düşmanlan"ndan söz ederek Atatürk'e ağır bir dille çattı ve Atatürk için üstü kapalı bir ifadeyle "müsibet" ifadesini kullandı. Humeyni, konuşmasının bir bolumunde şöyle dedi: "Allah ve peygamberimiz itaat edilecek hükümler vaaz etmişlerdir. Peygamber, Allah'ın emirlerini göndersin, buna karşılık, İslami hukümleri rnahveden Atatürk'e itaat edilsin... Allah 'namaz kılın' desin, ancak 'namaz kılmayın' diyen Atatürk'e itaat edilsin.. Hangi aklıselim bunu kabul edebilir. Din ve siyaset ayndır diyenler, Peygamberi tekzip etmektedirier" ANKARA'DA SOÇUKLLK İmam Humeyni'nin Ataturk'ü ve laiklik ilkesini hedef alan bu açıklaması Halefoğlu'nun Tahran ziyareti öncesinde Ankara'da "soğuk" karşılandı ve tepkiye yol açtı. Dışişleri Bakanlığı'nın ust düzey bir yetkilisi, Ankara'nın bu konudaki tepkisini şu sözlerle ifade etti: "Turkiye laik bir ülkedir. Laik yönetim biçimimiz Turkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu, ulu önder Atatürk tarafından ihdas edilmiştir. Biz nasıl içişlerine müdahele etmeme ilkesine saygı gösteriyorsak, başkalanndan da aynı saygıyı göstennesini beklemek hakkımızdır." Bayar için Ttmes'da bin sözcüklük yayuı LONDRA (Cumhuriyet) Ingiltere'de yaymlanan Times gazetesi, dünkü sayısında Türkiye'nin eski cumhurbaşkanlanndan Celal Bayar'ın aynntılı yaşam öyküsüne yer verdi. 3 sütunda yaklaşık bin sözctikten oluşan bu uzun yazıda, Türk siyaset yaşamını az tanıyan ya da hiç tanımayan kişilere Bayar'ın 104 yaşında öldüğü, 1950 ve 1960 yılları arasında cumhurbaşkanhğı yaptığı ve Atatürk'ün yakın arkadaşı olduğu belirtilmekte. Times gazetesi, Bayar'ı bir siyasetçi olmaktan çok, bir bankacı ve idareci olarak yansıtıyor. Yazıda aynca, Bayar'ın Kurtuluş Savaşı sırasında oynadığı etkin role de değiniliyor. Yazıda, Bayar'ın f özgeçmişi ayrıntılı olarak veriliyor. Celal Bayar için kavga Özal: Merhunı Bayar'ın cenazesintn nereye defnedileceği hususu, maalesef bir siyasi istismar konusu haline getirilmektedir. Bundan büyük üzüntu duyuyorum. Memleketimizin geriye değil, ileriye bakmaya ihtiyaa vardır. Kısır münakaşaların hiçbir fayda getirmediğini, çok acı ve pahalı bir şekilde 1980'e girerken öğrendik. Haber Merkezi Türkiye'nin 3. Cumhurbaşkanı Celal Bayar'ın cenazesi paylaşılamaz hale geldi. DYP'liler, İstanbul ve Umurbey'deki törenleri bir govde gosterisine çevirmek için hazırlanırken, 67 il ile Taksim Anıtı, Eyiıp Camii ve Abidei Hürriyet ile İmralı Adası'ndan Bayar'ın mezarına toprak getirilmesi kararlaştjnldı. Başbakan Turgut Özal, "Bayar'ın cenazesinin siyasi istismar konusu yapıldığım" belirterek, "Milletimiz bunu tasvip etmeyecektir," dedi. Özal, "Neden bir InönüBayar rekabeti ve>a mücadelesi tekrar ortaya konuyor?" diye sordu. ANAP Genel Sekreteri Mustafa Taşar, partisinin il ve ilçe örgütlerine perşembe günku törene katılma çağrısı yaptı. ŞHP Genel Başkanı Erdal tnönü, Anıtkabir tartışmasında onemli olanın hükümetin tavrı oldugunu belirterek, "Olumlu olan yol İsmet İnönü'yü oradan çıkarmak yerine diğer larihsel şahsiyetleri de aynı yere koymaktır" dedi. Bayar'ın kızı Nilüfer Gürsoy, "Anıtkabir meselesi milletin meselesidir. Bu istek bizden gelen bir istek değildir" diyerek, bu konunun sorun yapılmamasmı istedi. DYP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk. InönuBayar olgusunu canlandıran kişinin Başbakan Özal oldugunu savundu. Celal Bayar'ın cenazesinin kaldırılması öncesinde dünkü gelişmeler şöyle: DYP'liler dun Genel Başkanlan Hüsamettin Cindoruk'un başkanhğında İstanbul'daki il binasında bir toplantı yaparak torenle ilgili hazırlıkları değerlendirdiler. İl Başkanı Yaşar Keçeli, milletvekili adayı Gökhan Evlivaoglu ve milletvekilleri Sabit Batumlu. Dogan Kasaroğlu, Namık Kemal Şenturk ve Vlurat Sökmenoglu'nun katıldığı toplantıda, bugün Haydarpaşa Goğüs Cerrahi Merkezi'nde yapılacak saygı geçişi için İstanbul halkına çağrıda bulunuldu. TOPRAK TOPLAMYOR DYP il merkezi adına dün bir açıklama yapan İstanbul milletvekili adayı Gökhan Evliyaoğlu. seçim komisyonu görevlisi Mustafa Avlagı, il yönetim kurulu § Cindoruh: Rahmetlı Bayar'ın ebedi âleme göçüşüniı siyasi değil, ınilli bir M hadise olarak < • göruyoruz. Bayar'ın ^ M aramızdan aynlışı, J ^M günluk siyasetin Jg j H üstunde. Hepimizi birleştiren abide devlet adamlarının varlıklannı milletçe yureğimizde duyalım. Bunu Sayın Özal'a anlatmak mumkun değildir. Anlamaz, aına halkım anlavacaktır. hizmetler yapanlar, öldüklerinde layık olduklan itibarı görmelidirler. Hizmet yapan insanlar, bütün mületin malıdır. Ben, Celal Bayar'ın Anıtkabir'e gomülmesine karşı değilim. Bir tarıhsel şahsiyeti oraya koyduysak, onu oradan çıkartmak yerine diğer tarihsel şahsıyetlerı de aynı yere koymak daha yerinde olur. kün değildir, anlamaz, ama halkım anlavacaktır. Özal, Bayar'ın inanç dünyasının üyesi değildir. O başka maddi âlemin adamıdır. Ne bizi, ne de Bayar'ı anlayabilir." İNÖNÜ: KARŞI DEĞİLİM Partisinin Samsun gezısınde bulunan SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, bir gazetecinin, "Celal Bayar'ın defin yeri tartışma konusu oldu. Bu arada, babanızın Anıtkabir'den devlet mezarlıgına nakledilmesi biçiminde de görüşler ortaya atıldı. Ne diyeceksiniz" sorusuna şu karşılığı verdi: "Büyük hizmet yapanlar öldüklerinde layık olduklan itibarı görmelidirler. Hizmet yapan insanlar bütün milletin malıdır. Ben Celal Bayar'ın Anıtkabir'e gomülmesine karşı degilim. Tarihe mal olan kişiler hakkında konuşurken memlekette ayrım yapılmamalıdır. Bir tarihsel şahsiyeti oraya koyduysak onu oradan çıkartmak yerine diğer tarihsel şahsiyetleri de aynı yere koymak daha yerinde olur." •MESELE YAPILMASINI İSTEMİYORLZ" Celai Bayar'ın kızı Nilüfer Gürsoy, dun Çiftehavuzlar'daki evinde yaptığı açıklamada bazı gazetelerde yer alan Bayar ailesinin devlet torenine katılmayacağına ilişkin haberleri yalanlayarak, "Tüm törenlerde ailece hazır bulunacağız" dedi. Nilüfer Gürsoy açıklamasında şunlan söyledi: "Bazı gazetelerde devlet torenine katılmayacagımıza ilişkin haberler çıktı. Babam için yapılacak tüm törenlerde ailece bulunacağız. Bunu hazırlayan tüm makamlara ailece teşekkür ediyoruz. Yine bazı gazetelerde Anıtkabir ile ilgili yazılar yazıldı. Bunların yarısı gerçek, yarısı gerçek dışıdır. Babam Atatürk'e en yakın insandır. Onu Anıtkabir'e koymuştur. Bunu tarih tescil etmiştir. Kimse inkâr edemez. Bu hakkı kimse ondan alamaz. Babam Umurbey'de de bu yakınlıgı sürdürecektir. Anıtkabir meselesi milletin meselesidir. Bu istek bizden gelen bir istek değildir. Bugünkü kararımız yerindedir. Bunun mesele yapılmasını istemiyoruz." İnönü: Büyuk Bayar için (Baştarafı 1. Sayfada) ruşunda bulunulduktan sonra cenaze saat 16.00' da askeri uçakla Ankara'ya gönderilecek. Uçakta, Bayar'ın yakınlan da bulunacak. DYP'liler, saat 11.30'dan itibaren hastanede olunması yolunda çağrıda bulundular. Devlet Bakaru ve Hükümet Sözcüsü Mesul Vılmaz, dün akşam üzeri, Celal Bayar için düzenlenecek devlet töreniyle ilgili programı açıkladı. Devlet töreninde, eski başbakanlann yalnızca bu törene mahsus olmak uzere Bakanlar Kurulu üyelerinden once protokolde yer alacaklar. BUGUN Bayar'ın cenazesi saat 17.00'de Etimesgut Havaalanı'na gelecek. Cenaze, Cumhurbaşkanlığı Basyaveri ve öteki ilgililer tarafından karşılanacak ve buradan Gülhane Askeri Tıp Akademisi'ne götürülecek. YARIN Bayar'ın nası, hastaneden, karşılamada hstnr bulunan zevak refakatinde TBMM'ye getirilecek ve katafalka konulacak. Naaşa once aile efradı, daha sonra Cumhurbaşkanı, TBMM Başkanı, Cumhurbaşkanlığı Konseyi üyeleri, Basbakan, Genelkurmay Başkanı, ana muhalefet partisi başkanı ve protokole dahil diğer zevat saygı geçişinde bulunacak. Saat 14.3024.00 saatleri arasında da vatandaşlar saygı geçişinde bulunabilecekler. PERŞEMBE Bayar'ın r.aşı saat 09.00'da top arabasına konulacak. TBMM önunde yapılacak torenden sonra kortej yürüyüşe geçecek. Harpokulu öğrencileri tarafından çekilen top arabası Dikmen Caddesi ve Içişleri BakanlığVndan geçerek, Atatürk Bulvarı, Kızılay Meydanı, Gazi Mustafa Kemal Bulvarı güzergâ hını takiben Maltepe Camisi'ne getirilecek. Burada kılınacak cenaze namazından sonra saygı dunışunda bulunulacak. Daha sonra Bayar'ın naşı Umurbev'de toprağa verilmek üzere askeri uçakla Bursa'ya gönderilecek. CUMA Bayar'ın cenazesi Umurbey'de toprağa verilecek. TRT, perşembe günkü devlet töreninı naklen yayınlayacak. üyesi Vedat Zeydanlı dun Taksim Anıtı'ndan, Şişli Abidei Hurriyet Anıtı ve Eyüp Sulıan Camii'nden toprak aldılar. Aynca, İmralı'dan Adnan Menderes ve arkadaşlannın mezarlarından da toprak alınacağını bildirdiler. Gökhan Evliyaoğlu, İmralı'dan alınacak toprak için yetkililerin iznini beklediklerini söyledi. Evliyaoğlu, Bayar'ın mezarının bir anıtkabir olmasının tüm milletin isteği oldugunu söyleyerek, "Bu olmadıgına göre, milletimiz Anıtkabir toprağı dahil olmak üzere, tum yurt toprağının Bayar'ın kabrine konulmasını büyük sevinçle karşıladı. Hatta istek onlardan geldi. İşte bu toprak konulması milli bir arzu olarak ortaya çıkmış, DYP Genel Merkezi de bu güzel arzuyu yerine getirmeyi vazife bilmiştir. Ben İstanbul'daki bu vazifeyi yerine getirirken Bayar'ı yakından tanıyan bir kişi olarak son derece duyguluyum" şeklinde konuştu. Bu arada DYP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk'un dun akşam radyo ve televizyonda yayımlanan demecinde bugün tstanbul'da yapılacak törene katılmaları için yurttaşlara çağrı yapıldı. ÖZAL: SİYASİ İSTİSMAR DYP'lilerin İstanbul'daki toplantısı sırasında Ankara'dan Baişbakanlık Basın Merkezi aracılığıvla Özal'ın şu açıklaması geldi: "Merhum Bayar'ın cenazesinin nereye defnedileceği hususu, maalesef bir siyasi istismar konusu haline getirilmektedir. Bundan büyük hüzün duyuyorum. 5 sene evvei çıkmış bir kanunun eleştirilmesi veya değiştirilmek istenmesi niçin şimdi vapılıyor? Neden bir İnönüBayar rekabetî veya mücadelesi tekrar ortaya konuyor? Tarihe mal olmuş ve tekrarını arzu etmedigimiz munakaşalara niçin tekrar kapı açılıyor? Memleketimizin geriye değil ileriye bakmaya ihtiyacı vardır. Kısır münakaşaların hiçbir fayda getirmediğini, çok acı ve pahalı bir şekilde 1980'e girerken öğrendik. Merhum Bayar'ın cenazesinin siyasi istismar konusu yapılmasını, milletimiz tasvip etmeyecektir. " Başbakan Özal daha sonra Izmir'e giderken, Esenboğa Havaalanı'nda gazetecilerin, sorusu üzerine Celal Bayar'ın Anıtkabir'e defnedilmesi için herhangi bir ANAP milletvekili ile görüşmediğini söyledi. Özal, Leyla Yeniay Köseoğlu ile bu konuda gorüşme yapmadığını belirtirken, bu milletvekillerinin Bayar'ın Anıtkabir'e gömulmemesi halinde istifa edeceklerini söylediklerinin hatırlatılması üzerine "Hikâye, hepsi uydurma, istifa etsinler de görelim bakalım" şeklinde konuştu. ANAP Grubu içinde Celal Bayar'ın defnedileceği yer konusunda bir ayrılık olmadığını savunan Özal, "Gazetelerin, bazı gazetelerin her soyledigine inanmayın, onlar istedikleri gibi yazıyorlar. ANAP içinde hiçbir ayrılık yok" dedi. Özal, Bayar'ın Anıtkabir'e gömülmesi için Meclisi olağanustü toplantıya çağırmak konusunu kimseyle görüşmediğini bildirerek, "Kanun varken böyle bir şey soyleyemem. Bayar'ın cenazesi vesilesiyle siyasi istismar yapılmasından büyuk uzunlü duyuyorum. Bu çok ayıp bir şeydir" şeklinde konuştu. CİNDORUK'TAN ÖZAL'A YANIT Başbakan Özal'ın açıklamaları üzerine görüşu sorulan DYP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, şöyle konuştu: "Rahmetli İnönü'nün Anıtkabir'de yatmasının yanlış oldugunu şöyleyen Başbakan Özal'dır. Biz öyle bir şey söyleınedik. Milli kahramanımız Bayar'ın çok sevdiği, 'şefim' dediği Atatürk'ün Anıtkabrine gomülmesini lemenni ettik. Eğer İnönüBayar olgusunu canlandıran biri varsa o da Özal'dır. Rahmetli Bayar'ın ebedi âleme göçüşünü siyasi değil. milli bir hadise olarak göruyoruz. Bayar'ın elemli ve sevinçli günlerle dolu hayatı, Türk siyasi tarihinin çok şerefli bir yaprağıdır. Diyorum ki Bayar'ın aramızdan ayrılışı günlük siyasetin üstünde. Hepimizi birleştiren abide devlet adamlannın varlıgını milletçe yüreklerimizde duyalım, günü aşan büyük hedeflerde birleşelim. Bunu Sayın Özal'a anlatmak miim Efazığ'da köy muhtaruıa süahlı scddın ELAZIĞ, (Cumhuriyet) Karakoçan Uçesine bağlı Sarıbaşak köyü muhtarı Bedri Akbaş, PKK'lı olduklan sanılan üç kişi tarafından otomatik silahlarla taranarak ağır biçimde yaraiandı. Edinilen biîgiye göre, ellerinde otomatik silahlarla köye gelen parkalı üç kişi, Şerif Güngör adb köylüden muhtann evini sordu, köy muhtannın evi gösterilen saldırganlar, icaptyı acan muhtar Bedri Akbaş'a otomatik silahlarla ateş açarak kaçtılar. Başmdan ve göğsünden ağır yaralı bir şekilde Diyarbakır Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırılan muhtar Akbaş'ın sağlık durumunun ciddiyetini koruduğu öğrenildi. Saldırganlarm yakalanması için, güvenlik kuvvetleri tarafından Karakoçan ve çevresinde operasyonlara başlandı. ortuv , HaCUMAOSİNHMKKn NETrtnOUR KPVDWİİ 9<aCtIO6flH YMtlM POItSfYOM KUŞAMSJ cmmmiıc S7.QOO.Tl AUNYA 87000.11 KUŞADASI GÜZEL SANATUVRA GİRİŞİÇİN HIZLANDIRILMIŞ KURSLAR mooojı W MMMMİS 99.00011 1 oıeı BILSAK Sll.L>*.KllCI St>LUlllîl Sk \l> " CİH\NGİRİS1 143 2S ~9 • 143 2S 99 y £F£MWİLKÖyil 7GKE8GdNYWIMmWİT0N 72.OOQ.Tl Gidğ PfcHi ÖftENnHtHANhrE KESKİNOTEL k r b o m BvKon Ahiyvl S«vMi İj H M KAMKÖY TEL33İ1660 Öğretmen kimliğimi kaybettim. Hukumsuzdur. HANtFt GÜMÜŞ l.T.Ü. bitirme bdgemi kaybettim. Hükümsüzdür. ÜMlT BAŞDAŞ