19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
22 AĞUSTOS 1986 KÜLTÜRYAŞAM CUMHURÎYET/5 SİNEMA ifftLLÂDORSAy HATVANLAR İSMAİL GVLGEÇ KEAAİR\ l SAATLER . ıjl HIZU GAZETECİ NECDET ŞEN 20 MİL YAR SEYİRCİ Çin 'de yılhk seyirci sayısı 20 müyan buluyor. Dev füm aflşkrine birçok kentin duvarlannda rastlanabüıyor. Film uretim sistemi bir zamanlann Hollywood'una benziyor Çin 'de yılhk seyirci sayısı 20 milyarı buluyor. Le Nouvel Observateur"ün yazarı, Çin sinemasının bugünkü durumunu Hollywood'un geçmişine benzetiyor. Her şirketin kendi içinde ayrı bir yapım zihniyeti, bir sinema politikası taşıdığı bir döneme... Çin'le Batının ilişkileri, lcarşılıklı bir ilgi, merak, hayranlık, giderek "buyülenme" havası içinde sürüp gidiyor. Uygarlığın beşiklerınden birini oluşturmuş ve Konlüçyüs'un kişiliğinde çağdaş duşuncenin ilk örneklerinı yuzyıllar önce vermış olan koca Çin, Mao döneminde Batı ulkelerini ve gençhğini özellikle etkilemiş, giyim kuşamdan "100 Çiçek" felsefesine, Marksizmin temellerine getirdiği değişikliklerden gelenekselı yenilik yolunda kullanma yontemlerine, bırçok şeyiyle ilgi çekmiş ve uzun boylu incelenmışti. Mao'nun goçüp gitmesiyle birlıkte, Mao'cu duşünce ve eylemin yanlışları, eksikleri, hatalan, hem kendi ulkesinde hem de Batıda geniş ölçüde tartışılmaya, Mao'nun Batıda bir kesim genç kuşak ustunde yarattığı nerdeyse "büyülenm e " hali, yerini akılcı bir yaklaşıma ve eleştirel bir tavra bırakmış bulunuyor. Yeni bir " b ü y ü l e n m e " mi? Bu arada Çin, "Batıya açılıyor", sısterrunı temelde koruyarak yeni kapıtalist uygulamalarla zenginleştınyor. Ve bu kez de, bu "miithiş dönuşum", "gizemli dev"in Batıya açılmasının ve oldukça kendine ozgu bir deneyımi gerçekleştırmesınm getırdığı ilgi ve merak, yeni ve başka bir "büyülenme" halıni Batılıda oluşturmuyor değil... Mao doneminde var olmayan, olsa da ciddiye alınacak bir duzeyde olmayan Çin sıneması da, bu değişiklikten payını alıyor. Bu ulkede gıtgide daha çok sayıda ve daha ilgınç duzeyde fîlm yapılıyor, Çin fılmlerı uluslararası şenliklerde ayrı bir ilgi goruyor. Çin, sinema yoluyla kendini tanıtmaya ve dunyaya açılmaya hazır ve ıstekli gozukuyor... " S t ü d y o l a r d ö n e m i " gibi Bu arada, geçen aylar içinde Batıdan çağrılı olarak bu ulkeye giden bir gazeteciler grubu, Çin rdm studyolannı gezmiş. Bu konudaki ızlenimlerini yazan "Le Nouvel Observateur" yazarı oldukça ilgınç şeyler söyluyor. Çin halkı, sinemaya (hâlâ) çok duşkun.. Yılhk seyirci sayısı 20 milyarı buluyor. Ulke eyaletlere ayrılmış, her eyaletin kendi studyoları, platoları, laboratuvarları ve gereklı her şeyi var. Yazar, Çin sinemasının bugunku durumunu Hollyvvood'un geçmişine benzetiyor: Her şirketin kendi içinde ayrı bir yapım zihniyeti, bir sinema politikası taşıdığı, değişik bir yaklaşımla film ürettıği bir döneme... Örneğın Şanghay Studyolan'nda uretüen filmlerle Pekin'de uretilenler bırbırlerıne pek benzemıyor. Sinema ve p r o p a g a n d a Ancak bu farklar kuşkusuz oldukça görece... Çunku sinema sanayii açık ve dolaysız bıçımde Propaganda Daıresı'ne bağlı bulunuvor. Filmler uzerınde senaryo sansuru yok. Ancak fılm sonrası sansur çok cıddi boyutlarda .. Bu dev ulkede merkezı yonetım, sinemanın halkı eğitmek, koşullandırmak, belli konularda yonlendırmek için kullarulmasını istiyor. Bu, "yajageçiüerini kullanınız", "çocuğunuzu iyi terbi>e ediniz", "yemekten sonra çoplerinizi kaldırınız" turunden ılkel toplumsal mesajlardan başlayıp, daha sı>asal bildirilere kadar gidiyor. Çinlıler, sinema sanayünin "özgur" olduğunu soyluyorlar. Ama bu, bir filmin bi Şımdı bu p sıro/to inceleyettm • 6u grubd I5T4NBUL FE5TIVÜÜ ve benzer\er\ Ancak. kenfın sorunu nedeniyle ve ba^ka neden\eHc (ı) Çin'de sinemaıım önlenemez uyanışı timınden sonra çeşitli kurullar onunden geçmesini ve yonetmenin filminde, bu kurulların ıstediği yonde değişiklıkler yapması zorunluluğunu onlemıyor. Maaşlı starlar Tum sinema sanatçıları bu ulkede maaşlı.. Yonetmenlerle en unlü oyuncular aynı parayı alıyorlar: Ayda 100 >uan. (25 bin lira kadar; ama 2 odalı bir dairenin kirası bunun onda biri!) " B a ş a n " kazanan bir yönetmen ayrıca prim alıyor. " B a ş a n " ise bu ulkede, fılmın beğenılmesi ve en az 80 kopyasırun bastırılması anlamına geliyor... Dışan gonderilen filmler ayrıca kurullarca seçılıyor. Orneğın, Çin'de çok ilgi goren bır tur Orıaçağ "weslern"ı, "Sekize Karşı Bir", ıstenmesine karşın dışan bırakılmıyor Propaganda Dairesi'ne gore, ">abanalann Çin'de, ha>dutlann film kahramanı olduğunu duşunmesi dogru degil"'... Cezalarını bulan " k ö t ü " l e r Ve ışte bu yuzden şenlikler hep "olumlu kahramanlar" gosteren filmlerle dolup taşıvor. Komunızm oncesinin " g u n a h k â r " Şanghavında kendini satan kadınlar veya hırsızlıkla geçinen gençler, enmde sonunda cezalannı buluyorlar.. Mao'nun "Kultur De\rimi" sırasında şaşkına donen genç çıftler sabırlarının odulunu filmin sonunda alıyorlar... Mutsuz çiftler, devrımin getirdiği yeni alışkanlıklar sayesınde kolayca boşanı>or ve ">eni bir hayata" başlıvorlar... Gençleı, yeni uretim sistemi sayesınde daha rahat, daha mutlu olmayı başanyorlar... Evli bir kadın, genç bir emekçıye karşı duyduğu isteği yeniyor ve evıne, aılesine donuyor vs... vs... Yeni bir kuşak Diğer yandan, genç bir Çin sinemacıları kuşağı yetışıyor. Sıkı bır sansur duvarını aşmaya, gonullerindeki sinema>ı varatmaya çalışan bır kuşak... Godard'ı, Fellini'vi tanıyan, yakında Çın'de "Son İmparator" adlı dev bır ortakyapımı gerçekleştırmeye hazırlanan Bertolucci'\ı merakla bekleyen bir kuşak... Ulkenın gerçek sorunlannı, gerçek ınsanlarını perdeye getirmek isteyen, 'denetim kuralları'na karşı çıkan, dunyanın her yanında olduğu gibi hırslı, heyecanlı, ofkelı bır kuşak... Batıdan bırçok şeyle birhkte belli olçude ozgurluklerı de ıthal eden, etmek zorunda kalan bır ulkede sinemaya da yeni bir ses getırmeve hazırlanan bır kuşak.. Birçok ornekte gorulduğu gibi, Çın'ın uike olarak uyanışına, kuşkusuz ki sinemasındakı önlenemez uvanış da eşlik edecek... /lT FEST/V41LERİ DE/HE. APAM TüA KALKlP © E L M l Ş . K i SdTfRCIK OA VA~LMASA)C £j\P OLMÛZ M\ *l BARi Ai. KQr\ uoÇÇman vıyo<A İ " YA2.IY0 • • O N E PEMEK ?. VÎYOLA ÇALGl PEMBK DE. ONU Ç\KARAMAOlM... bu Hp p geneihkle " yöZflır ÇIZGILIK KÂMtL MASARACl AĞAÇ YAŞKEN EĞÎLÎR KEMAL GÖKHAIS ş 1 TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN DUYGUSAL KONULARIN RESSAMI f806'OA 8UGÜM, YAŞINDA ÖU>Ü. VE 8OUCHEZ 'A/W ÖĞRENCISI OLAN USTALAfilN YAPiriAfZlNI lHCEteYlf Ş PAHfl SONfSA FfSAMSA A * £¥• LOU/Ç 'NIN METGESLERl MAOflM POMPjADOUg. VE MACVH4 PU BARRY IÇıfJ ÇepTT./ IZESttALEIZ YAPMIŞ, DUYGUSAL KOMUL4RI 'ŞL£M/Sp. BflZI YAPITV4RI OA OLOUKÇA EROVIC 60ızünrrüıs/e /çseev BESSAMA, SA^ON OE ST TUUEM B GÜN SOYLE PBMlÇTf • "MADAMI (METHESlNi) SAUNCAKTA ĞOST£/e£fJ Bl/S RESİM YflPtN,BENi DE Z£L SAG4KLA&M /ZUYEg/LSCE&lM BıtS. YER£ OTURTUU!.*(SAĞDfilO TASLÖ) FeAGONAKD XVI. LOUIS 2AMAHINDA PA TUTULMUŞ,<4NCAK Ö£VRliAPBM SOfJ/ZA ZO£ PU&JMPA KALM/ÇT7. 22 Ağustos 1936 sabahkı ekspresle gelecektır. 19361986 şehhmize \ DtZtDEN BAŞKA ŞEY YOK TRT TeUvizyonu 'nda yerü yapım denilince diziden başka şey akla gelmiyor sanki. Hepside birer "Osmanak" ("Kuruluş") değilse de, onayakın gözükmeye çalışan teoriler duyuhıyor hep. (Fotoğraf: MEHMET AKİF) Tielevizyon, 'dizi film? kompteksinden kurtuhnah Bizde TV filmi denen olayda, yarım saatten birbir buçuk saate uzanan bir uzunluk içinde bir hikâyeyi anlatıp bitirmek çabası hiç görülmüyor. İlle de dizi film olacak. Üstelik bunları, Yeşilçam 'ın artık yapacağını yapıp bitirmiş "yorgun" adları yönetecek. TRT'nin önümüzdeki aylar için, lkinci Kanalı da göz önüne alarak planladığı yerü yapımlara bir göz atınız... Hepsi de iddiaü, gösterisli, büyük butçeli diziler bunlar... "Dnuna" alanında "yerli ympım" deyince, diziden başka bir şey akla gelmiyor sanki.. Kaliteli, kahcı, önemli bir şey yapmak için ille de dizi füm gerekiyormuş havası içinde yöneticiler ve de yönetmenler.. Hepsi de birer "Osmanok", "Kuruluş" değilse de ona yakın gözükmeye çalışan tasanlar duyuluyor hep.. Ve aynlan bütçelerin büyüklüğü oranında projelerin "ciddiyeti", önemi artıyor sanıüyor. ci ve gişe kaygısı olmadan yurekli, ahşılmamış hikâyeleri işlemek mumkün oldu hem de bu sayede yepyenı bir TV yönetmenleri kuşağı yetiştı. Bugun Amerikan sinemasında TV'ciler kuşağı dediğinizde, adları Martin Ritt, John Frankeobeimer, Sidney Lumet, Delbert Mann olan bir yönetmenler grubu ve o yıllann TV filmi ve bunun sinemadaki etkilerı dediğinizde de, bu yönetmenlerin o gelenegi sinemaya yansıtan "Kenar MataaDe", "Martj", "Ziyafet", "12 ÖfkeU Adam", "Serpico", "Köpeklerin Gıinü" gibi filmleri anımsanıyor. O ülkelerde TV'nin yeni yönetmenlere böyle bir fırsat vermesi, hem yepyenı bir kuşağı ortaya çıkarmış, hem de sinemayı yenılemış bulunuyor. 50 YIL ÖNCE CUMHURİYET Sporcularımız dün geldiler Berlin Olımpıyadlarma iştirak eden Turk sporculannm bir kısmı dun Romanya bandıralı Prensıpasya vapurıle şehrımıze gelmişlerdır. Gelenler gureş, basketbol, susporları, bısıklet ve jımnastikçilerden mürekkebdır. Turkîyeye güzel neticelerle donen sporcularımızı dün rıhtımı ve caddeyı kaplıyan bınlerce kışı karşılamıştır. Bu karşılıyanlar arasmda Kamutay Asbaşkanı Nurı Conker, birçok saylavlar, spor kurumları, Mıllı Talebe Bırliğı mumessılleri goze çarpıyordu. Mutad vaktınden ıkı saat geç kalan vapuru bekleyenler muhtelıf yerlerde ktime kume toplanmışlar hararetlı hararetlı konuşuyorlardı. Bilhassa Yaşarm babasının etrafını geniş bır halka sarmıştı. Taormina'da büyük ödül Tiınuslu Bouzid'in Vapur rıhtıma yanaştığı vakıt Şehır bandosu Istiklal marşım çalmış ve marşa binlerce kışı ağızdan ıştırak etmiştir. Nıhayei sporcularımız başta Yaşar ve Mersinlı Ahmed olmak uzere omuzlar uzerınde vapurdan otomobillerıne kadar nakledılmışler ve geiırdıklerı buyuk zaferlerden dolayı buyuk tezahurat altında evlerıne gıtmışlerdır. Olımpıyadlara ıştırak eden fuıboi kafılemiz de bu Fotoğraf sergisi kapandı j • Taksimdekı fotoğraf sergisi dun akşam kapanmıştır. Buyuk bir muvaffakıyet kazanan bu sergiyı bınlerce kışı görmuştur. Salı gunu saat dortte gene aynı binada karikatur, eski ve yeni mizah gazeteleri sergisi açılacaktır. tlle de dia film Bizde ise TV filmi denen olayda, yarım saatten bir bir buçuk saate uzanan bir uzunluk içinde bir hikâyeyi anlatıp bitirmek çabası hiç görülmüyor, böyle bir çaba desteklenmiyor. İlle de dizi fılm olacak... Ve de bunları, Yeşilçam'ın artık yapacağını çoktan yapıp bitirmiş "yorgun" adlan yönetecek... Oysa daha alcakgönüllu yapımları, daha kısa süreli filmleri desteklemek ve bunlann yapımı için de, TRT'nin fırsat vereceği yeni adlan ortaya çıkarmak, bizce çok daha yararlı bir ış olurdu. Evet, bir Ziya Öztan, bir Yusuf Kurçenli, bir Hüseyin Karakaş, bir Atilla Candemir ve diğerleri yetişti.. Ama TRT'nin kısa filmden belgesele, TV filminden TV oyununa, çok daha geniş bir yelpaze üstunde ve yalnız "dizifilm" kompleksine bağlanmadan oluşturacağı bir yapım ve uretim seferberlığı, bizce Türkiye'de hazır duran bir gizilgucu (potansiyeli) kısa zamanda ortaya çıkarabilecek çok olumlu bir girişim olacaktır... TV filmkri Oysa yerli yapıma boyle yaklaşılmamalı bizce... Batıda TV'nin ilk yülannda, dizi filmler pek bilinmezken ve TV, sinemanın hazır fümlerinden bugünkü kadar yararlanmazken, çok ilginç bir şey oldu. T V fümi" denen bir şey üretilmeye başlandı. örneğin 1950'lerde ABD ve lngiltere, bunun en ıyi örneklerini verdiler. Bir sinema filmi kadar gösterisli, "iddialı" olmayan, o denli pahalıya da çıkmayan bu yalın, gösterişsiz fümlerde, hem sinemaya kıyasla daha gerçekçi konulara el atmak, seyir Kultur Servisi Sicilya'nın Taormina kentinde her yıl duzenlenen festival tiyatro, sinema, muzik ve dans bolumlerinden oluşuyor. Festivalin bu yılki tiyatro bolumunde ağırlık WUliam Shakespeare'in yapıtlarındaydı Bu yıl Orazia Costa Giovangigli'nın sahneye koyduğu "Venedik Taciri"nin yanı sıra Shakespeare'in "Julius Ceasar" adlı yapıtı kentın GrekRoma açıkhava tıyatrosunda sergilendı. Ote yandan, festivalin sinema bolumunde yanşmaya Tunus'tan katılan Nouri Bouzıd, "Rih Essed" adlı filmıyle altın odulu kazandı. Gumuş ödulu "A Malayunta" adlı yapıtıvJa Arjantinlı yönetmen Jose Santoso alırken, bronz ödule de "Eat the Peach" adlı İrlanda filmi değer göruldu. En iyi erkek oyuncu ödulunu Tom Conti, en iyi kadın ovuncu odulünu de Micheline Presle aldı. ÇAY İŞLETMELERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ RİZE 27 KALEM TEKNİK MALZEME SATIN ALINACAKTIR 1 Kuruluşumuz ihtiyacı 15 kalem rulman üe 12 kalem V kayışı (27 kalem) teklıf alma usulu ile satın alınacaktır 2 Bu işe aıt şartnameler; a) Çay Işletmeleri Genel Mudurluğu, Satınalma MudurluğuRİZE, b) ÇayKur Çay Pak. Fabrikası Mudurluğu, Buyukdere1STANBUL, c) ÇayKur Ankara Bolge Mudurluğu, Malıye \e Gumruk Bakanlığı E bınası 7 kat OperaANKARA adreslerınden ucretsız temin edılebılır 3 Ihaleve katılmak isteyen fırmaların şartname esasları dahilinde hazırlayacakları teklıf mektuplarını en geç 8 9.1986 Pazartesi gunu saat 17.30'a kadar Çay Işletmeleri Genel MudürlüğuRIZE adresınde bulunacak şekılde ıadelı taahhutlü olarak göndermelen veya belırtılen tarıhe kadar elden verraelerı gerekmektedır. 4 Postada meydana gelen gecıkmeler ve telgrafla yapılacak muracaatlar kabul edilmez 5 Genel Mudurluğumuz 2886 sayılı Devlet Ihale Kanunu'na tabı olmayıp ıhaleyı yapıp >apmamakta, kısmen japmakta veya dıledjğıne yapmakta serbesttir TÜRKİYE LOKOMOTİF VE MOTOR SANAYİİ A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜGÜ'NDEN MÜFETTİŞ ALINACAKTIR 1 Aranan şartlar, a Hukuk, Iktısat. lşletrae, Sıyasal Bılgıler, İktısadi ve 1dan Bilımler Fakultelerı ıle fakultelere denkliğı yetkılı makamlarca kabul edılmış, oğrer.ım suresı en az 4 yıl olan yurticı ve yurtdışındaki fakulte veya yüksek okullann bınnden mezun olmak. b Muracaat tanhı olan 29 8 1986 günune kadar 35 yaşını doldurmamış olmak. c Askerlık gorevmı yapmış olmak. d Temsıl nıtelığ) ıtıbarıyla, müfettişliğin gerektırdiği yeterlilikte bulunmak ve herhangı bır kuruluşta en az 2 yıl müfettışlik yapmış olmak e Lisan bılmek tercıh sebebıdır. 2 Alınacak perscnel, a Sözleşmelı olarak ıstihdam edılecektır b Gorev yen TULOMSAŞ Gene! Mudurlüğu Eskişehir olacaktır. c Sosyal tesıslerden yararlanma ımkânı sağlanacaktır. d Muracaatlar gızli tuıulacaktır 3 Katılmak ısteyenler özgeçmışlennı belırtır dılekçe ve bir adet fotoğrafla 29.8 1986 gununekadar TULOMSAŞ Genel Mudurluğu Eskişehir adresıne muracaat edeceklerdir. 4 Muracaat edenler 1 9 1986 gunu saat 9 00'da Genel Müdurluk merkezınde hazır olacaklard:r Basın. 25928 DUYURU
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle