Katalog

CUMHURtYET/4 KÜLTÜRYAŞAM 7 TEMMUZ 1986 TELEVİZYON 18.15 18.16 Açıhş Eğitim Önlisans Programı ve Vrd. Doç. Dr. Yrd. Doç. Dr. Zıilal Balpınar ile Michael Smıth "lngitızce" Nevin Orhun "Malemalik" derslerini verıyorlar. TV dizisi Feminist Kitap Fuarı'ndan sonra Ağaoğlu: 1940'lar Hindistan'mda Ingilizler Tac'tn İncisi (The Jewel in the Crown) / Yönetmen: Christopher Morahan Jim O'Brien/ Senaryo: Ken Taylor/ Yaptt: Paul Scott (The Raj Çuartet)/ Yapımcı: Christopher Morahan (Granada TV)/ Yapım yılı: 1984/ Süresi: 14 bölüm/ 50 dakika/ Oyuncular Tim PigottSmith (Ronald Merrick), Geraldine James (Sarah Layton), Art Malik (Hari Kutnar), Charles Dance (Guy Perron), Peggy Ashcroft (BarbieJ, Susan IVooldridge (Daphne Manners), Wendy Morgan (Susan Layton), Saeed Jaffrey (Nawab of Mirat), Nicholas Farrell (Teddie Bingham), Judy Parfitt (Mildred Layton), Rachel Kempson (Leydi Manners), Rosemary Leach (Fenny Teyze), Eric Porter (Kont Bronowsky), VVarren Clarke "TAC'INİNCİSİ" 50 ÜLKEDENSONRA TÜRK/YE'DE GeçenyılABD, Kanada, tngUtere, Avust(Sophie Dixon), Zia ralya ve Hindistan'ın da aralarında bulunduğu 50'yiaskın ülke TV'sinde gösterilen "Tac'ın İncisi" 1985'te Mohyeddin, Frederick ABD'de Ulusal Film Kurulu'nca En İyi TV Drama Programı seçildi. Dizinin basrollerinden birini Tim Treves, Edwina Crane. •^v ^ 19.00 Haberler 19.15 Esteban Esleban ve arkadaşları, kutsal göllerini lemizlemek için kendilerini kurban etmek ısleyen Kızılderililerin ellerine düserler. Marinçe ve doktor Laguerra gölün suyunu zehirleyip gölün dıbmdekı değerlı laflura sahıp olmak ısterler. Ama Mendoza, lulann Onündekı ıeıı yıkarak onların bu plamnı bozar. Çocuklar da bu arada kaçmayı başarırlur. Feminizm saths için YAVUZ BAYDAR STOCKHOLM 2. Uluslararası Feminist Kitap Fuan'na katıldıktan sonra Oslo'dan Stockholm'e gelen yazar Adalet Agaoglu, kaldığı otelin yakınlarındaki bir sokak kahvesinde buluştuğumuzda, Norveç başkentinde geçen yoğun günlerin anılarıyla doluydu. 100'ü aşkın yazarın katılımıyla, Oslo'da haziranın son haftasında gerçekleştirilen "Feminist Kitap FuarTna tek Türk yazarı olarak katılan Ağaoğlu, Oslo Universitesi'nde ve fuar panelinde Türk edebiyatım anlattı, tartışmalara katıldı. Yüzii aşkın yazar bildiri sundu Sayın Agaoglu, fuar ile ilgili izlenimlerinizden söz eder misiniz? Adı "Feminist Fuarı" olmakla birlikte, kadın yazarların kitaplarını basan yayınevlerinin katıldığı bir fuardı. Bu nedenle, feminist ideolojiye bir yazar olarak bağlıhğıın olmadığını baştan vurguladığım halde, fuar nedeniyle düzenlenen toplantılara yine de katılabileceğim belirtildi. 3. Dünya ülkeleri dahil, çeşitli ülkelerden 100'ü aşkın yazar bu toplantılara bildiriler sundular, tartışmalar oldu. Tartışmalar, kadın sorunları üstüne inceleme ve araştırma yapanlardan tutun, şairlcre kadar, çeşitli türlerde yazan kadınları bir araya getiriyordu. özgürlükleri için savaşan ülke kadınları davalarını dile getirdiler. lnanın, lezbiyenler çeşitli ekonoınik: ve toplumsal baskı altında olan kadınlardan daha slogancıydılar. Nasıl ki kadın sorunu, toplumların tarihsel ve ekonomik koşullarına göre farklılıklar gösteriyorsa, bu, bütün yönleriyle bir topluluk üzerine yansıyordu. Ama adı üstünde, fuar eninde sonunda ticari bir iş. Doğrusu benim izlenimim, bu mekanizmanın toplantılarda da hayli işlerli oluşu. 19.40 Geçmişten Günümüze Kütahya Seramikleri Tarihi Kütahya seramikleri ile birlikle, bugtin Kütahya'daki seramik ımalalı tamtılıyor. kuÛanıhyor Tartışmalarda mesleki sorunlara mı, kadın sorunlanna mı agırlık verildi? Tüm sorunlar dile getirildi. 3. DUnya ülkeleri kadınlarının sorunları çok büyük bir ilgiyle karşılandı. Filistinli kadınlar, özellıkle Israil'in tutumu karşısındaki konumlarını dile getirdiler. Batılı kadınlar, geçmişte sömürgeci olmalarından gelen bir eziklik duygusuyla olsa gerek, sömürge Ulke kadınlarına büyük bir sempatiyle yaklaştıklarında, ötekilerin 'Bize acınmasını istemiyoruz' demeleri de ilginçti. Bu toplantılarda siz de bir konuşma yaptınız. Sanıyorum konuşmanızın başlıgı, 'Kadın cinsi, erkek cinsi, yazar cinsi ve Türkiye'de yazarın durumu' idi.. Evet. Benden de bildiri istenince bu konuyu seçmiştim. Çünkü, inanıyorum ki beni bu toplantılara götüren kadınlığım değil, yazarlığım. Konuşmamda özellikle roman yazannın tek başına kadın ideolojisine göre yazamayacağını belirttim. Ayrıca, Türkiye'de yazarlar üzerindeki çeşitli baskıları dile getirdim. 20.00 Komedi Dünyasından 'Didi Yolculukta' adlı bu bölümde. yolculuk esnasmda meydana gelen olaylar ekrana geliyor 20.30 21.00 21.15 22.05 22.15 Haberler Hava Durumu Kennedy 4 Güldürü OrmanlarımızI Programda, Zeki Alasya • Melln Akpınar ikilisinin daha Onceden yer aldıkları programlardan Ornekler veriliyor. Ormanlarımız tanılılıyor ve ormancüığm tarihi ile ilgili bılgiler veriliyor. Cumhuriyelimizin kuruluşuyla birlikle gelişen ormanalığımız anlalılıyor. Ayrıca, Orman Genel Müdürü M. Ali Karademz ile yapılan röporlaj yer alıyor. 22.45 Tac'ın tncisiI (Ayrmlılı bılgi yandaki sülunlarda) 23.40 Haberler 23.50 Kapanış Pigott Smith (sağ başta) oynuyor. RADYO T R T I 05.00 Açılış, program vc kısa haberler. 05.05 Ezgi kervanı. 05.30 Şarkılar ve oyun havalan. 06.00 Köyc haberler. 06.10 GUnaydın. 07.30 Haberler. 07.4)0 Gunün içinden. 09.40 Arkası yartn. 10.00 Kısa haberler. 10.05 Reklamlar. 11.00 Kısa haberler. 11.05 Solistler geçidı. 11.30 Çeşitli müzik. 12.00 Kısa haberler. 12.05 Reklamlar. 12.10 TürkUler gcçıdi 12.30 I Uı k sanaı mU/ıği fl/el programı 12.55 Keklaınlar ve radyo programları. 13.00 Haberler. 13.15 MUzık. 13.30 Bölgesel yayın ve reklamlar. 14.30 Oeçen hafta. 14.43 OzUrlUler ve loplum (2). 15.00 Kısa haberler. 15.05 ögleden sonra. 16.00 Kısa haberler. 16.05 Şarkılar geçidi. 16.30 Türkçe sözlü hafif müzik. 17.00 Kısa lıaber ler. 17.05 Iş ve işçi dUnyası. 17.25 Bölgesel yayın ve reklamlaı. 18.00 Çocuk bahçesı. 18.15 Haftanın çocuk şarkısı. 18.20 BayatiAraban faslı. 18.50 Hafif mUzık vc reklamlar 19.00 Haberler ve olayların içinden. 20.00 lürkuler. 20.30 Melodiler geçidi. 21.00 Kııa haberler. 21.05 TUrk sanat mUzıgı dınleyıcı istekleri. 21 30 TUrk halk mllziği. 22.00 Çesitlı sololar. 22.25 TUrkUler. 22.40 Şarkılar. 2J.00 Haberler. 23.15 Gecenin içinden. 00.55 GunUn haberlerinden özetler. 01.00 Program ve kapanış. T R T I I 07.00 Açıhş ve pıogram. 07.02 Soli.sllerden seçmeler. 0 7 M Huberler. 07.40 TUrkUler ve oyun havalan. 08.00 lki solıstten şarkılaı. 08.30 Sabalı konseıı. 09.00 l'Ur kıtfer. 09.15 Çocuk bahçesi. 09.30 Çeşitli mUzık. 10.00 Solısller geçidi. 10.30 larihleıı sayfalar. 11.00 Yurttan sesler. 11.30 Ankara radyosu coksesli korosu. 11.45 Ikı solısiieıı şarkılar. 12.15 Hafif mUzık. 12.30 Beraber ve solo lürküler. 13.00 Haberler 13.15 Ha lif nıU/.ık. 13J0 Kadınlar topluluğu. 14.00 Folklor dağarcığımudan. 14.30 Yabancı dil deisi. 15.30 Çeşillı sololar. 16.00 Çeşitli mUzık. 16.20 Arkası yarın. 1640 TUrkUler geçidi. 17.00 KUçUk koro. 17.30 TUrkçe sözlü hafif mUzik. 17.45 TürkUler ve oyun havalaft. 18.15 Edebıyalımızdan seçmeler. 19.00 Haberler ve olayların içinden. 20.00 Beraber ve solo şarkılar. 20.30 Yabancı dil dersi. 21.30 Hafif mUzık. 21.45 Şarkılar. 22.00 TüTküler. 22.15 Hafif müzik.22.30 Bir roman/bir yazardan hikâyeler. 22.45 Oyun havalan. 23.00 Haberler. 23.15 Beraber ve solo sarkılar. 23.40 Hafif müzik. 23.55 Sevilen eserler. 00.55 Program ve kapanış. T R T I I I 07.00 Açıhş ve program. 07.02 Hafif mUzik. 07JO Sabah konseri. 08.00 Sabah için müzik. 09.00 Haberler. 09.12 MUzikli dakikalar. 10.00 Diskoteğimizden. 11.00 ÖJleye dogru. 12.00 Haberler. 12.12 GUnün konseri. 13.00 Açıklamalı klasik koro. 13.30 Tttrk halk mUziği loplu programı. 14.00 Konser saali. 15.00 TRT çocuk koroları. 15.25 Cflz mü/iği. 15.55 Haftanın çocuk şarkısı. 16.00 TUrk halk mUyıgı loplu programı. 16.30 Ikj solistten sarkılar. 17.00 Haberler. 17.12 Sizler için. 18.00 Slüdyo FM. 19.00 Haber ler. 19.12 Çeşıllı sololar. 20.00 Mü/.ık kervanı. 21.00 MUzik demelı 22.00 Haberler. 22.12 Bft konstr. 23.30 Yıllann ötesindcn. 24.00 Gece ve mUzık. 01.00 Program ve kapanış. Kültür Servisi Bugün, çağdaş Ingiliz yazarlanndan Paul Scott'ın "The Raj Quartet" adlı romanından TV'ye uyarlanan ye1 ni bir diziyle tanışacağız. "Tac ın tncisi" adıyla ekrana gelecek dizinin senaryosunu Ken Taylor yazdı, yönetmenliğini Christopher Morahan ve Jim O'Brien bırlikte yaptılar. lngiliz Granada Televizyonu'nun hazırladığı her biri 5O'şer dakikalık 14 bölüm ve bir pilot filmden oluşan 1984 yapımı dizide, Hindistan'daki Racalık çevresi ile 1940'lı yıllardaki Hint toplumunun yaşanlısı ve bu ülkede oturan lngilizlerle Hintlilerin ilişkileri konu ediliyor. Basın Bırliği'nin Altın Küre ödülü. ABD'deM Emmy ödülü, lngiliz Film ve TV Sanatları Akademisi ödülü. 1940ların Hindistan'ı "Tac'ın tndsi"nde, Hindistanın 1940'laıın başındaki durumu ele alınıyor. lkinci Dünya Savaşı'nın sürdüğü bu dönemde, Hindisran büyük karışıklıklar içindedir. Hindular ve Müslümanlar, lngiliz egemenliğine son vermek, bağımsızlıklarına kavuşmak için bıiyük bir uğraşa girmişlerdir. Bu arada bağımsızlık hareketinin öncülüğü de, 1948 yılında Müslümanlarla anlaşmak istemeycn bir Hindu tarafından öldürülecek olan Gandhi'den, Javaharlal Nehnı'ya geçmiştir. 1942 yılında Kongre Partisi, iktidan hemen ulusun temsilcilerine devretmesi için tngiliz hükümctine bir ültimatom vermiştir. Bunun sonucu alınamadan Gandhi, Nehru ve kongreııin ileri gelenlerinden birkaç kişinin daha tutuklanması, ülkede büyük karışıkhklara yol açmış ve olaylar İngilizler tarafından kanlı bir biçimde bastırıl En iyi TV drama programı Geçcn yıl ABD, Kanada, lngiltere, Avustralya, Hindistan'ın da aralarında bulunduğu 50'yi aşkın ülke televizyonunda gösterilen ve büyük bcğeni kazanan "Tac'ın Incisi", 1985'te Amerika'da Ulusal Film Kurulu'nca "En İyi TV Drama Programı" seçildi. Ayrıca birçok ödüle değer görüldü. Bunların başlıcalan, Hollywood mıştır. ' Bu karışık ortam içinde Bayan Manners, tüm ailesini yitirdiği için Ingiltere'den ayrılarak Hindistan'da yaşayan amcasının yanına gelir. Kalküta'da Meyapore'de bir hastanede çalışmaya başlar. Bu arada Hintli olduğu halde çok küçükken Ingiltere'ye yerleşen bir ailenin oğlu Hari Kumar'la karşılaşır. Tüm ailesini yitiren Hari Kumar da, Hindistan'a dönmek zorunda kalmıştır. Kendilerini bir anda ülkedeki politik çalkantılann içinde bulurlar. 45 yıl öncesinin Hindistan'ında lngiliz orta sınıfının toplumsal yaşantısını, Hintlilerle olan ilişkisini konu alan ozenle hazırlanmış bu dizide, 300 yıl sonra bile lanetlenecek mantık dışı karışıklıklar içinde, çarpıcı, etkileyici bir dizi olayla karşı karşıya geleceğiz. Karakterler Dizinin belli başlı kahramanlarından, Charles Dance'ın canlandırdığı üniversite doçenti Guy Perron, ordu haberalma örgü tunde çavuş olarak bulunmaktadır. 40 yaşındaki lngiliz oyuncusu Tim PigottSmith'in oynadığı Ronald Merrick, Burma çengeline takılmıştır. Merrick'i bu tuzaktan, Nicholas FarrePin canlandırdığı Teddie Bingham kurtarmıştır. Hastanede yattığı süre içinde Merrick'le Sarah ilgilenmektedir. Sarah Layton rolünde de Geraldine James'ı izleyeceğiz. Judy Parfltt'in oynadığı Mildred Layton, isteri nöbetleri geçiren bir kadındır. Frederick Treves, aldatılmış kocayı çok başarılı biçimde canlandırıyor. Kibar görünuşlü, ama hırslı misyoner Barbie'yi Peggy Ashcroft oynuyor. 51 yaşındaki Rosemary Leach ise Fenny Teyze rolünde. Kont Pronovvsky rolünde de 58 yaşındaki Eric Porter'ı izleyeceğiz. "Tac'ın İnctsi"nin yapımcısı ve iki yönetmeninden biri olan Christopher Morahan, ününü tiyatro yönetmenliği ve TV dizileriyle yaptı. Londra National Theatre ve Oliver Theatre'da yönetmen olarak çalışan Morahan, 1965'ten günümüze dek birçok filme imzasını attı. Bizi kimse tammıyor Fuarda Türk kadın edebiyatına ilgi oldu mu? Hiç birimizin yapıtları yabancı dillere çevrilmiş değil. Bizi kimse tanımıyor. Bildirimde de dile getirdiğim gibi, neyi nasıl yazdığımızı bilmeyen topluluklar önünde konuşurken, sanki el yordamıyla bir yerlere tutunuyorsunuz. Ben ayrıca feminizmin de bir satış yolu olduğunu gözlemledim. Bu arada önemli bütün Türk yazarlarının adını saydım. Şimdi burada şu sorun var: Kendi ulkelerinin kadın sorunlannı dile getiren bütün yazarlar, A\rupa ve Amerika'nın çeşitli yerterinde yaşıyor. örneğin Filistinli Fransa'da yaşıyor, ya da Güney Afrikalı Londra'da oturuyor. Tabii bu yazarlar oraların diliyle yazdıklan için yaygın olarak tanınıyorlar. BULMACA SO1.DAN SAĞA: 1/ Dostoyevski'nin ütllü bır ronıanı. 2/ "Ö yer" anlamında küllanılan sözcük... Can sıkıntısı, usanç. 3f Zehirsiz ve çok iri bir yılan... Tarih öncesine dayanan efsane. 4/ Çare... Serçeden korkanın ekmemesi gereken. 5/ Akım şiddeti birimi kiloamperin simgesij.. Bir renk... Genişlik. 6/ Güreşte bir oyun... Eski bir Türk güreşi. 7/ Zafer... Meriç Irmağı'nın bir kolu. 8/ lspanyolların sevinç Unlcmi... Şarap. 9/ Muhakeme. YVKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Halk dilinde lastik çizmeye verilen ad. 2/ TUmör... Bira yapmak için çimlendirilip kurulularak hazırlanmış arpa. 3/ Gayret... Bir bilinı ya da sanat kolunda özel ve belirgin yöntem. 4/ Bir çalgı... Muğla'nın bir ilçesi. 5/ Bağırsaklar... Eski Mısır'da bir tanrı... llac. 6/ Seryıımun simgesi... Bir lüı ipek kuıııay 7/ Bir meyve... Bir şeyin simgesi olarak kabul edilmiş resim ya da şekil. 8/ Bir Afrika ulkesi... Zaınan, cağ. 9/ Kı/ılırmak üzerinde yapımı sılren bir baraj. Balede her adım özgün bir tablodur JAK DELEON Baden Devlet Tiyatrosu Karlsruhe "Danza Viva" Bale Topluluğu, 14. Uluslararası lstanbul Festivali'nde Turk baleseverleri için perde açacak. Dunyanın sayılı çağdaş bale/dans birimlerinden olan "Danza Viva"nın kuruluş öyküsil oldukça ilginç: Karlsruhe Baden Devlet Tiyatrosu Genel Sanat Yönetmeni (iünther Könemann, tiyatronun bünyesinde bir bale toplulugu oluşturmak istediğinde aklına tek kişi geliyordu: Germinal Casado. Çok yönlü bir sanatçı olan Casado, grafik, sanat tarihi ve resim öğrenimi gördü. Estetiğe olan tutkusu sonucu dansa yöneldı ve Nora Kiss, Nicholas Zwereff, Victor Gsovsky, Assaf Messerergibi "dev" eğitmenlerle çalıştı. VVuppertal Balesi ve Grand Ballet du Marquis de Cuevas topluluklarında sahneye çıktığında (ya da koregrafik dcneylere giriştiğinde) balenin her adımının özgün bir "tablo" oluşturmasmın "şart" olduğunu önc sürdii. Germinal Ca.sado'nun dans yaşamındaki dönum noktası Yirminci Yiizyıl Balesi genel sanat yönetmeni Maurice Bejart'la tanışmasına denk düşer. "Yaşamış ve yaşayan çağdaş en iyi bale ustası" olan Maurice Bejart, Casado'yla onbeş yıl sürecek y.oğun bir işbirliğine girişir. Önlenemez yükseliş Bu süreç içinde Casado elliye yakın yapımda rol alır, ünlü baleleri sahneler ve özgün koregrafileı uretir. Gunumuzde elestirmenler Germinal Caşado'nun yapımlarında Bejart'ci anlayıştan izdüşUmler olduğu görüşünde birleşirler. Casadonun "önlenemez yukselişi"nin ilk durağı Paris Opera ve Balesi'dir: Hoffmann'ın Öyküleri, Şen Dul ve Kuslar başlıklı yapıtların dans bölümlerinin koregrafilerine imza atan Casado, ardından Aziz AnCuan'ın İkilemi (JeanLouis Barrault'nun Odeon Tiyatrosu) adlı çağdaş bale urununu verdL ğini) oluştururkcn Bir Yaz Gecesi Düşü (Shakespeare), Giineşin Avı (Peter Shaffer) ve Phedre (Racine) benzeri "zor" oyunlarda başrol üstlenmesinin derin izduşumü sayılabilir bu olgu. "Danza Viva"nın dinamizminin dansın estetiğiyle tiyatronun etkileme gücünün sentezi sonucu doğduğu savunulabilir. Germinal Casado, baleyi bir "sanatlararası sentez" olarak algılat ken, bir dans yapımının salt estetik düzeyde değerlendirilmemesi gerektiğini vurgular. Yine "ustası" Maurice Bejart gibi, Casado dansın (özellıkle çağdaş balenin ve dans tiyatrosunun) duşünsel boyutlar içermesini ister: Sergilenen ya pım bir duyguyu, düşünceyi, inancı iletmeli, bedenscl estetik yalnızca "araç" rolü oynamalıdır. Kökeni binlerce yıl öncesine uzanan dans " ş e k i l c i " olmamalı, bale diliyle insanlara seslenebilmelidir. "Danza Viva" topluluğunun lstanbullu seyircilere sunacağı iki yapım da bu yaklaşımın açık göstergesi: Carmina Burana (mıı/ik: Carl Orff, koregrafi ve dekor: Germinal Casado); Pclleas ve Melisandc (muzik: Gabriel Faure, koregrafi ve dekor: Germinal Casado). Danza Viva'nın yönetmeni Casado: 11. ULUSLARARASI İSTANBUL FESTtVALl Ozetle ORKESTRANIN BİRİNCİ ŞEFİ VACLAV NEUMANN Çek Filarmoni'yi bugünkü konserinde, 1968'de orkestranın birinci şefliğine atanan Vuclav Neumann yönetiyor. Çek Filarmoni'nin ikinci konseri Spor ve Sergi'de Mimar Sinan VniversUesi Mezunlar Günü Londra Ünlversitesi SOASta (School of Oriental and African Studies) yeni TürkArapFars ve tbrani edebiyatlarınt karşılasttrmah olarak incelemeyi amaçlayan bir dizi sempozyum düzenlendi. Yakın ve Ortadoğu Etüdleri Merkezi ile Ortadoğu Araştırmalan Demeği'nin birlikte düzenlediği sempozyumların ilkl 8 temmuzda gerçekleşecek. Ana başlığî "Çeviri ve Uygulamalar Dönemi 18501914" olan bu ilk sempozyumun ilk konuşmasmı Türkiye'den Doç. Dr. Saliha Pakez, "Yenı Türk Edebiyatmda Çevirinin lşlevi" konusundayapacak. Sempozyumda Pakez'in yanı sıra Prof. P Cachia "Arap Dünyası" Dr. T. Parfitt "Modern Ibranice" Dr. J. Meisamide "tran" konusunda blrer konuşma yapacak. Londra IJniversitesVnde sempozyum HAVA DURUMU MHUUU taUIMJl İZMİII UMU UmUk UZURUM TMK0N mtlA DlYMMKIft BİMK SMNIM MIRS* •0UI KMYA Bulutlu' Bulutlu Açık Açık Açık Açık Yagmurlu Açık Açık Bulutlu Bulutlu Bulutlu Yagmurlu Açık M* ır ır ır M* tr ır ır ır ır zr «• 4T tr 14* ır ır M* ır ır 11* ır ır ır 17* 17* tr sö* AIISTERDAM : Yagmurlu ATİNA : Açık BAĞOAT : Açık BEU3RAD : Bulutlu BERLİN : Yagmurlu BONN : Yagmurlu BRÜKSEL : Yagmurlu CENEVRE : Yagmurlu C/OOE : Açık FRANKFURT : Yagmurlu OİRNE : Açık KAHİRE : Açık KÖLN : Yagmurlu LONDRA : Bulutlu MADRİD : Açık MOSKOVA : Yagmurlu MÜHİH : Yagmurlu NEW YORK : Bulutlu OSLO : Yagmurlu PARİS : Yagmurlu RİYAD : Açık ROMA : Bulutlu SOFYA : Bulutlu ŞAM : Açık TEL AVİV : Açık TOKYO : Yagmurlu TRABLUSOARP: BuMlu ZÜRİH : YaOmurlu 19° 30° 38° 29° 26° 25° 23° 25° 45° 25° 32° 34° 24° 20° 31° 27° 25° 28° 20° 25° 45° 30° 27° 38° 34° 28° 30° 27° 90 yıllık orkestra Bu akşam festival kapsamındaki son konserini verecek Çek Filarmoni Orkestrası'nı Vaclav Neumann yönetecek. Solist olarak Vaclav Hudecek'in katılacağı konserde Dvorak ve Mahler'in yapıtlart seslendirilecek. Kültür Servisi 14. lstanbul Festivali bugun yer alacak üç etkinlikle sürüyor. Baden Devlet Tiyatrosu Karlsruhe "Danza Viva" Bale Topluluğu Açıkhava Tiyatrosu'nda ilk gösterisini sunacak. Vaclav Neumann yönetimindeki Çek Filarmoni Orkestrası Spor ve Sergi Sarayı'nda ikinci kez izleyicilerin karşısına çıkıyor. Kredi ve Yurtlar Kurumu Halk Dansları Topluluğu'nun tek gösterisi de bugün Yıldız Sarayı Hasbahçe'de izlenebilir. "Danza Viva" Bale Topluluğu "Carmina Burana" ve "Pelleas ve Melisande" adlı yapıtlan sergiliyor. "Carmina Burana" nın müziği Carl Orff'a, koregrafi ve dekoru ise Germinal Casado'ya ait. "Dünyayı Yöneten Talih", "ilkbahar", "Kırlarda", "Taverna'da", "Aşk Bahçesi", "Bianzifior ve Helena" adlı bölümlerden oluşan "Carmina Burana", insanların doğa gibi, ilkbaharda tekrar yaşama dönmelerini, sevgi ve mutluluklarını paylaşan öteki insanları aramalarını sergiler. "Pelleas ve Melisande" de koregrafi ve dekor yine Germinal Casado'ya ait. Müzik Gabriel Faure, drama ise "Mauricc Maeterlinck" tarafından gerçekleştirilmiş. Topluluğun yönetmeni Casado; dansı, sınırlan olmayan cvrensel bir sanat, herkesin anlayabileceği bir dil, fiziksel ve ruhsal dışadönüklüğü simgeleyen bir arzu olarak kabul ediyor. 18%'da kurulmuş olan Çek Filarmoni Orkestrasf nın bu akşamki son konserinde orkestrayı Vaclav Neumann yönetiyor. Solist olarak kemancı Vaclav Hudecek'in yer aldığı konserde A.Dvorok'ın "Op. 53 La Minör Keman Konçertosu" ve G.Mahler'in "Re Majör 1 No'lu Senfoni"si seslendirilecek. 1968 yılında Çek Filarmoni Orkestrasfnın birinci şefliğine atanan Vaclav Neumann, kırklı yıllarda ünlü Smetana Dörtlüsü'nde ve Çek Filarmoni Orkestrası viyola grup şefi olarak çalıştı. Neumann, bir süre Prag Senfoni Orkestrası, Berlin Opera Komik Orkestrası şefliklerini, Leipzig Gevvandhaus Genel Müzik Direktörlüğü'nü, Stuttgart Operası şefliği görevlerini yürüttü. Kemancı Vaclav Hudecek Çekoslovakya'da doğdu. 5 yaşında babasından keman dersleri almaya başlayan sanatçı, 11 yaşında sanat okulundan me/.un oldu ve 12 yaşında Prag Konservatuvarı'na kabul edildi. 1966'da Uluslararası Prag "Concertino" Yanşması'nda ikincilik ödülünü kazandı ve 15 yaşında Londra Kraliyet Filarmoni Orkestrası ile yurtdışındaki ilk konserini verdi. Sanatçı 5. lstanbul Festivali'nde de yer almıştı. Yuksek öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu'nun Halk Oyunları Ekipleri bugün Yıldız Sarayı Hasbahçe'de Azerbaycan, Artvin, Silifke, Diyarbakır, Edirne, Adıyaman, Gaziantep ve Erzurum yörelerinin halk oyunlarını sergileyecekler. 17 ulustan sanatçı Gerçck bîr uluslararası dans tiyatrosu birimi, "Danza Viva": Japonya, Yunanistan, Fransa, Amerika gibi ülkelerden Batı Almanya'ya gelerek Casado'nun "şemsiyesi" altında toplanan dansçılar, bale dilinin sınır lanımadığı savının canlı kanıtları sanki. Toplam on yedı ulusun "temsil" edildiği "Danza Viva", dokuz yıllık gösterim süreci boyunca Beethoven, Haendel, Vivaldi, Stravinsky, Monteverdi, De Falla, Chopin, Debussy, Bartok, Faure, Rachmaninov, Satie, Prokofiev, Listz, Grieg, Albinoni, Sibelius, Berlioz, Roussel, VVilliams, Janacek, Malıler, Schönberg, Orff'un yapıtlarını sahneledi, yılda ortalama yuzelli kez ramp ışıklarına çıkarak bir tur "Avrupa rekoru" kırdı! Çağdaş balenin / moderrı dansın "muhalefet kultüründen iktidar kolduğuna1' geçiş sürecinin önemli kılometre taşlarından biri olan "Danza Viva"nın yönetmeni Germinal Casado, scyirciyc (Carmina Burana aracılığıyla) "Fortuna imperalrix mundi" (Yeryüzünu yazgı yönetir) diye seslenir; ilginç olan Casado'nun (bir söyleşide) şöyle bir ekleme yapması: "Ama yazgıyı insanlar yönlendirir!" Mlmar Sinan Ünlversitesi Mezunlar Cünü'nun 2J1ncisi 4 temmuz cuma günü okulda düzenlenen bir törenle kutlandu Mezunlar Günü kapsammda okulun resim ve heykel atölyeltrinde 15 yıldan faıla hizmet eden modellere birer sükran plaketi verildi. öte yandan okulun heykel bölümü öğrencilerinin heykel sergiside Fındıkh Parkı'nda açıldı. fV7*Moroto// Otntl Müdürlüğü'nd»n tlınmn bllglyt gön, yurdun kuzty knlmltrl ffrçılı bulullu. Bmtı r* Ort» Kmndmlz ftışlt, dlğtr yntor u bulutlu r» mçık Cr*f*c**. HAVA SICAKLIĞI. öntmll bir dtğlmlkllk olmmymcmk. RÛZOAR: Kuny n doöu *6nl*nS»n hmlll mn «ra oıU kuvvmtto, dmnlılmrdm yıldıı r* gündoğutundtn 2S, u a l H 42) dtnlz mlll hızlm ••«•*. MNİZ: Bmtı » Oru Ktndtnlz yfışlı, dlğtr dtnlzhrlmlı tı bulutlu w mçık a»ç»c*k Dtnll küçük. umtn unrn mufrdll dalgtlı olup g6rüf uztklığı n km. doltymdt oltctk Vmn Oölü'nd» hm u bulutlu v» mçık g*ç*c»k. Ruzgtr kuny n dotfu yönltrdtn hmlll mn mn ort« kuırırart* •MC*k. 061 çırpmtılı olup görOf uuklığı 10 km dolmyındm olmcmk. Ünlü şair Federico Garcia Lorca'ya ait 300 kadar desen, doğum yeri olan Ispanya'nın Granada kentinde sergileniyor. Hayatında resim dersi almayan Garcia Lorca'mn desenlerirtin bir bölümünün, sanatçınm yakın arkadaslanna yazdığı mektuplarında yer aldığı belirtiliyor. Sanatçınm 10 yıllık bir dönemde çizdiği desenlerden oluşan sergi, eylül ayında da Madrid'de yinelenecek. (ANKA) Lorca'nın desenleri Festıvalde buaün Çorum ve Anadolu ResimlerV kitabı Boğaziçi Üniversitesi Kültür Mirası Müzesi, Traugott Fuchs'un Çorum ve Anadolu Resimleri'ni kitap olarak yayımladı. 1934 yılında Almanya'dan Türkiye'ye gelen Traugott Fuchs, önce îstanbul Universitesi'nde, 194383 yılları arasında da Robert Kolej ve Boğaziçi Universitesi'nde görev yaptı. Halen Türkiye'de yaşayan Fuchs'un kitabında, Çorum ve Anadolu'nun çeşitliyerlerindeki izlenimlerini yansıtan reslmleri yer alıyor. i ÇOCUKLARLA RESİM 15 Temmuzda başlıyor. Tel:14337 243598371 Kusursuz tiyatrocu Germinal Casado'nun çok önemli bir özeHiği de kusursuz bir "tiyatro adamı" olmasında yatıyor kuşkusuz: Grafiker / ressam / sanat tarihçisi / dansçı / koregraf / tiyatro oyuncusu Casado, tum bale yapımlannda "dramatik" ağırlığa, öykücülüğe yer verir. Kişiliğini (ve kimli Baden Devlet Tiyatrosu Karlsruhe "Danza Viva" Bale Topluluğu (Açıkhavu Tiyatrosu, 21.30i Filarmoni Orkestrası (Spor ve Sergı Sarayı. 21.30) R SANAT ATOLYE: Kredi ve Yurtlar Kurumu Halk Dansları Topluluğu ' (Yıldız Sarayı Hasbahçe, 18.30)