16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 TEMMUZ 1986 KÜLTÜRYAŞAM CUMHURİYET/5 SİNEMA ATİLLÂ DORSAY HAYVANLAR iSMAth GÜLGEÇ GOKDUN MU ışaiF AETIK OLMÜŞ LlSTü/viDEN AĞIB BIP VUK KALÜTI. Türkiye'nin tanıtımı için büyük birfırsat: Sinema Türkiye'yi en iyi tanıtabilecek olayların başmda sinemamızın geldiğine hep inandım. Bunca tanıtım gücüne sahip sinemadan niye gereği gibi yararlanmıyoruz? Ülkemizi tanıtmak için niye sinemayı kullanmayı düşünemiyor devletimiz? Türkiye'nin tanıtımı yinc gündemdedir. Bu amaçla kurulan Tanıtım Vakfı'nın elinde büyük olanaklar olduğu söylenmekte, arna Ajda Pekkan'ın başarısız Amerika yolculuğu için 30 (kimilerine göre 40) milyonun nasıl çarçur edildiğine değin acıklı habcrlcr de gazetc süiunlarında boy göstermektedir. Türkiye'nin tanıtımı için aslında her şey vardır. Tanıtacak bunca şeyimiz (denizimiz, güneşimiz, inanılmaz zenginlikte tarihsel hazinelerimiz, bunca gelişmiş sanat dallarımız, başarılı sanatçımız) varken, tanıtımımızın nasıl olup da yapılagi duyduğu bir alanı yalnız bugünkü en parlak, gösterişli örnekleriyle tanımgktan çok, onu başlangıcından bugüne bir gelişim çizgisi içinde tanımayı çok daha ilginç, giderek gcrekli saymaktadır. Bu konuda bize ulaşan ilk istek, ttalya'daki Pesaro Şenkanlığa yazılmasını öğütledik. Yazıldı da... Ama sonuç, en er liği yöneticilerinden gelmiştir. keni 3 ay sonra verilen ve hep Pesaro, başlangıcından bugüne olumsuz çıkan yanıtlardan öte sinemamızın en ilginç ve temsil ye gitmedi. Bakanlık, Karadeniz edici nitelikteki 810 filminden oluşan bir program istemiştir. Panoraması'yla da ilgilenmedi, Ancak bu isteklerine ne Bakanönemli dış şenliklere film yollama yöntemlerini de kavrayama lıktan, ne de SinemaTV Enstitüsü'nden olumlu bir yanıt aladı, önemli konuklar, örneğin bilen Pesaro, son 2 yılını Türk siBerlin Şenliği yöneticisi Moritz de Hadeln veya film seçicisi Be neması yerine Hint sineması ve ki Probst Türkiye'ye geldiği za (bu yıl da) Sovyet Cumhuriyetman, uyanlarımıza karşın (örne leri Şineması'na ayırmayı ycğlemiştir. ğin ben, son ziyaret konusunda şimdiki Sinema Dairesi Başka TÜRKÂN ŞORAY TOPLU nı'nı telefonla uyardım, ama bir GÖSTERİSİ şey değişmedi) onları resmi biAynı yönde ikinci bir istek kadar film sunuluyor ve o ülkenin sineması üstüne kapsamh bir kitap yayımlanıyor. Passek'e Türk sinemasının geçmişinden bugüne 100 Türk filminin ve onların sağlam kopyalannın bulunmasının güçlüklerini anlattık. Bu işin 40 50 filmle de yapılabileceğini söyledi. Beaurbourg gösterileri, dünya çapında ilgi çekmekte, sinemasından yola çıkarak o ülkenin tüm sanat ve kültürü dünyanın gündemine gelmektedir. Bu çapta bir gösteri, Türkiye'nin dışarda yapılabilecek en iyi tanıtım yöntemlerinden birini oluşturacak, yalnızca Muhsin Ertugrul, Lütfi Akad, Atıf Yılmaz, Metin Erksan, Halit Refiğ, Feyzi Tuna, Meınduh Ün, Duygu Sağıroglu, Türkân Şoray, Şerif Gören, Zeki Ökten, Erden Kıral, Ali Özgenlürk vb. sanatçılarımız değil, tüm Türk kiiltürü Paris'tcn yayılan dalgalar halinde dünyanın sanat çevrelerinin ilgisine sunulacaktır. YILMAZ GÜNEY KOMPI.EKSİ Görüldüğü gibi, sinemamıza ilgi vardır ve bu ilgi büyüktür. Batı Türk sineması deyince hemen yalnızca Yılmaz Güney'i ve onun filmlerini düşünmektedir. Ne tuhaftır ki, bizim kimi yetkiIilerimiz de dışarda yapılaeak bir Türk Sineması Toplu Gösterisini, işin içine eninde sonunda Yılmaz Güney adının da karışacağı düşüncesiyle bilmezlikten gelmcyi yeğlemektedirler. Ancak çok açıktır ki, bu tam anlamıyla bir devekuşu politikasıdır. Biz dışarda Türk Sineması Toplu Gösterisi yapsak da yapmasak da, Batı ve dünya Yılmaz Güney'i biliyor, bilecek. Eğer bu tür bir gösteri düzenlemezseniz, yalnızca Yılmaz Güney'i bilmeye devam edecek ve Türk sinemasını yalnızca onunla özdeş kılmayı sürdürecek. Ovsa bu lürden bir gösteri yaparsanız, sinemamızın Güney'den öncc ve sonra gclmiş birçok önemli sanatçısı daha olduğu anlaşılacak, Güney belki de abartmalı biçimde değerlendirilmekten kurtulup sinemamızın genel panoraması içindeki gerçek yerine oturtulacak. Yılmaz Gü Yabancı şenlikler Türk sineması toplu gösterisi yapmak istiyor KİM KIME DUM DUMA BEHIÇ AK 6uzel bi D koâar çok P İ K N t K PİYALE MADRA L^ / ( KENDl' KENDİME 'YALNIZ D "yALNIZ DEĞILIM"DE, V fflZLI GAZETECİ ISECDET ŞEN V ET^A£Ûİ TEK ^ t*)R AN Ö PİŞ>. BıTİR ' i ş j „. OV&A BEM OE « UEP E.rJ Ü TÜRKÂN ŞORAY TOPLU GÖSTERİSİ Nantes Film Şenliği yöneticileri, şenlikre bir Türkân Şoray Toplu Gösterisi düzenlemek istiyorlar. Şenlik yöneticisi Phillppe Jalladeau, Sinema Günleri sırasında Atilla Dorsay aracılığıyla bu isteklerini Kültür ve Turizm Bakanı Mükerrem Taşçıoğlu'na iletti. Türkân Şorav, "Yedi Kocalı Hürmüz" adlı filminde başrolü Tanju Gürsu'yla paylaşmıştı. nıadığı, bize sorarsanız tam bir bilmece olarak kalmaktadır. GEÇMİŞTEKİ ÜRKEKLİK Türkiye'yi en iyi, en sağlam biçimde tanıtabilecek olayların başında sinemamızın geldiğine hep inandım, buııu hep yazdım, çizdim. özellikle 1970'lerden beri Türkiye'nin başarılı, ilginç filmlerle dış ülkelerde kazandığı başarıların bir bölümüne tanık oldıım. 1975'te Paris'te yapılan Türk FİImleri Haftası'nı, 1976'da San Remo Şenliği'ndeki Yılmaz Güney Toplu Gösterisi'ni, Berlin'de "Sürü"niin, "I)üşman"ın, "Hakkâri'dc Bir Mevsim"in gördüğü ilgiyi, Villerde Uçüncü Dünya sinemacılarının Türk sinemasına karşı belirıtikleri hayranlığı, vb. olayları anımsıyorum. Buhmduğum ve bulunmadığım birçok şenlikte Türk sinemasının son yıllarda üst üste kazandığı başarıları hep biliyoruz. Çağın en güçlü sanatı sinemanın, ortaya konması en zor ve çapraşık sanat ürünü olan filmin hele başarılı olduğu zaman, bir ülke hesabına nasıl bir tanıtım öğesi oluşturduğu hiç yadsınabilir mi? Peki, bunca tanıtım gücüne sahip bir araç olan sinemadan niye gereği gibi yararlanmıyoruz, ülkemizi tanıtmak için niye sinemayı kullanmayı düşünemiyor devletimiz? Bu konuda geçmişte hep bir ürkeklik olduğunu biliyoruz. Bir yandan talihsiz bir Yılmaz Güney olayı, diğer yandan dış temsilciliklerimizin (zaman zaman elçiler düzeyinde) kuşkusuz iyi niyelle, ama sinemayı, çağdaş sinema sanaünı bilmemekten gelen yanlış değerlendirmelerle kimi filmlerimizi ve onların başarılannı yanlış biçimde yönetime duyurmaları, kuşkusuz devletin sinemayı tanıtım aracı olarak kullanmak bir yana, kazanılan başanlara bile sahip çıkmasını cngelledi. Bu başarıları devletin TRT'si kendi halkına duyurmadı, devlet bu başarıların sahipleriyle en küçük bir ilişki bile kurmadı. Ama artık lüm bunlara daha çağdaş biçimde, komplekslerden, önyargılardan arınnuş biçimde bakmak ve sinemadan ülkemizin tanıtma yolunda yararlanma zamanı gclmiş değil midir? BAKANLlClN YETERSlZ ÇABALARI Biz, bu konuda devleti, oııuıı ilgili kişi ve makamlarını sürekli uyarınaya çalıştık. Dışardan bize bu konulardaki başvuruları resmi makamlaıa kanalize etmeye çalıştık, Örneğin, son yıllarda Berlin Şenliği'nden gelen istekleri sürekli Kültür Bakanlığı'na yönlendirmeye, şenliğe katılacak Türk filminin seçimi için yardım veya (geçen yıl yapılan) Karadeniz Ülkeleri Panoraması için istenen filmler Rİbi konularda, Baçimde ağırlama, ilgi gösterme konusunda kılını bile kıpırdatmadı. Ancak son yıllarda başla tılan bir uygulama, her yıl birkaç Türk filmini satın ahp dış ülkelere yollama girişimi de, gerek film seçimindeki tutarsızlıklar, gerek çok az sayıda film alınması ve gerekse bunların kopyalarının kötü kaliteli oluşu yüzünden, istenileni pek sağlayamıyoı. DERDİMİZİ KİME ANLATACAGIZ ? Oysa dışarda Türk sinemasına olan ilgi ve talep sürüyor. Her dış şenlikte bize yapılan ciddi öneriler, ilginç tasanlarla karşılaşıyoruz. Bunlar bizi öylesine heyecanlandırıyor ki, ülkcmize döner dönmez ilgili kişileri göreceğimiFransa'da yapılan çok etkili Nantes Senligi yöneticilerinden gelmiş, bu şenliği yöneten Philippe Jalladeau, aynı biçimde 1012 filmlik bir gösteri düzenlemek istemiştir. Bunun gerçekleşme zorlukları karşısında, Jalladeau, daha dar kapsaınh bir gösteri, bir Türkân Şoray Toplu Ciösterisi düzenlemek ve îjoray'ın oyuncu ve yönetmen olarak yaptığı filmlerin en önemlilerinden oluşan 78 filmlik bir toplamla yetinmcktc karar kılmıştır. Jalladeau'nun bu ilginç tasarısını, Istanbul'da bulunduğu geçen Sinema Cîünleri sırasında bizzat Bakan Taşçıoğlu'na sunmasını sağladım. Bakan ilgilendi ve benden bu konuda bir rapor hazırlamamı istedi. Bu Batı, Türk sineması deyince yalnızca Yılmaz Güney'i düşünmektedir. Yetkililerimiz ise bu konuda tam bir devekuşu politikası izlemektedir. Oysa dışarda bir Türk sineması toplu gösterisi, sinemamızın tümünü tanıtacak, Güney'i de abartmalı değerlendirmelerden kurtaracaktır. ney'in sempatızanı olun veya olmayın, her iki halde de bu tür bir tanıtımı istemek, onaylamak daha akıllıca değil mi? NELER YAPMAK GEREKİYOR? Evet, bu türden bir girişim için yapılaeak belki ilk şey artık bir Yılmaz Güney kompleksinden kurtulmaktır. Biz onun dışında da bir sinemamız olduğunu göslermeye bakmalıyız. Ondan sonrası kolaydır.. Bakanlık veya Taııılım Vakfı veya her kim, hangi kuıuluş veya makam ilgilenecekse, bu kuruluşlardan, Sinema TV Enstitüsü'nden ve sinema yazarlarından bir kurul oluşturmak, sinemamızın tarihsel gclişim çi/gisini verebilecek biri geniş kapsamh, diğeri daha sınırlı iki liste oluşturmak ve gerek Sinema TV Entitüsii arşivi, gerek o/cl arşivlerle temasa geçerek, bu listelerdcki filmlerden hangilerinden belli sağlamlıkta kopyalar çıkaı mak mümkündür, araştırmak ve saptamak gerekiyor. Daha çabuk oluşturulabilecek küçük bir toplamla Pesaro, Nantes ve ben/.eri şenliklerin isteklerini karşılanıak, Beaubourg'uıı istediği uirde ka]i samlı bir şenlik içinse bir iki yıl lık bir hazırlıkta bulımnıak, tutulması gereken en akıllı yoldur. Böylece ABD'de bir Ajda Pekkan konseriniıı çok daha allıııda bir harcanıayla, Türk sinemasının taıihi yeniden elden geçirilmiş ve en önemli filmleı iyle yeniden ka/anılmış olacak, hem de oluşturıılacak "film pakelleri" ile sürekli, yaygın ve etkili bir tanılım öğesi kazanılmış olacakıır. Türkiye'nin tanıtımı ile ciddi, go nülden ve kapsamh olarak ılgılenenlerin dikkatinc bu komıları suııarken, yine aynı koınıUıı daki kişisel bilgi, birikım ve dcııcyiınleıimi bu türden biı girişimiıı her zaman hizmetine sunmaya hazır olduğunuı da içtenlikle belirtirim. lşte.. Biz tanıtım konusunda ki öncrilenmizi yaptık, stııııut örnekleı dc verdik. Bakalım bunlar iıaımi ılağdan scs jietirecek, doğrusu ıncrak ediyıuuz... O ÖOYLE UuŞ DAUA B.OM/İKITİK »' UU\UYORDum ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACI AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAH TARİHTE BUGÜN MVMTAZ ARIKAN AMERİKA'NIN BAĞIMS/ZUK 6ÜNÜ 'PA SuGÜfJ, ASO'NİN 8A&MSIZUK BİLDİRİSİ . 1??O'TE, SOSTOM'PA, İUGİÜZ , t£OLOMİL£gl DURUMUNDAICİ A///V HALKIklA ATFŞ AÇMASIYLA ALEVLE.NEH BAGIMSiZLlZ ML1CADELESİ, YBNi 6ı£ AŞAMAYA GELMİÇTİ. ÖZELÜICLE, A&IJZ veRGİLER AMEH.İKALILAR.'/ KIŞKtg.TiyoZPu. "AMEISİKA,AM£Rİ£AUlAlS'lNDIg " dİYEhiLER.İN BAfffJPA Yee ALAM GBNEieAL ĞBOeGB WA£HIHGTDN (SAĞptfS, RAÇKOMUrAU OLAKAK İNGİÜ2 U=R.'E &Qg$l SAyfiŞieiÇFAI', SlS tcjJRUL PA GIM£lZU£ SİLPİRıSİMİ Solda, 7î?own»s JTe.ffrerSov> ın Fro^klivı, fSoherf Lıv/n hıldinyı Uc*z.ır(arker) BkLJgL 4 Temmuz NESLt ÇÖLGEÇEN'İN "ZÜCÜRT AĞA"S1 Yabancı film senliklerinin Türk Sineması Toplu Gösterisi düzenleme istekleri karşılanabilirse, Nesli Çölgeçen'in "Züğürt Ağa" adlı yapıtı da son dönemin ilginç filmlerinden biri olarak toplu gösteride yer alacuk. Filmin basrolünde, beyazperdeye geçen Şener Şen oynumıstı. girışimı burada kamuoyuna duze, istenenleri gerçekleştirmeye yuı urken, Bakanlığa bu konuda çalışacağımıza sözleı veriyoı uz. bir raporu da ilk ıırsatta surımaAma nerde o "ilgili kisiler"? Derdimizi kime anlatalım? Tu ya çalışacağımı açıklarım. rizmden başını alamayan 'az BEAUBOURG'ÜA DEV BİR biraz' kültür bakanımıza mı, ba GÖSTERİ FIRSATI şı Amerika yolculuğu dedikoduÜçüncü ve çok daha önemli laııyla iyice dertte olan Tanıtım bir istek, Paris'teki ünlü BeauboVakfı ve onun başkanı Mesııl urg sanat merkezinde her yıl düYılmaz'a mı'.' İyisi mi, biz bu ko zenlenmekte olan dev sinema nulardaki bilgileri, bize yansımış toplu gösteıiieıinden soruıniu sibulunan önerileri somut biçim nema ya/aıı Jean U>up Passek de bu süıunlarda kamuoyuna taral'ından son Cannes şenliğinyansıtalım.. Ve böylece listüııniz de bİ7e ıılaştırıldı. Passek, yine de ağırlığını duyumsadığıınız bu sorunılusu olduğu Strasbourg yükten kurtulalım, pası gcrekli şcnliğine bir film arıyordu (buve sorumlu kişi vc kurumlara nun için kendisinc "Ziigürt vermiş olalım... Aga"yı öneıdik.) Ama asıl önemlisi, Passtk Beaubourg'da Türk sinemasıyla ilgili buşlıca dev bir Türk Sineması Paııoraistek, sinemamızın dünden buması sunnıak istiyor. Gcçcıı yıl güne bir gelişiın panoraınasını Hint, bu yıl ise Yugoslav sinemaverebilecek bir toplu göstcridir. Çünkü, bizim tersimize, Batı, il larına ayrılan bu gösterilerde, 100 50 YIL ÖNCE CUMHURİYET Tiirk 4 Temmuz 1936 .ssııın vun goıuıııiı'Ki jahrikası iiıya olunmakta, diğcr lanıflan xol için Hulıçıcki Lk'tıız J'abrikalanna yuptınlavuk olan kııçıık vapuıluıııı in^uıi lıuzırlıklurı yapılmukuutıı. Denızyollun utaıvsi miihendisU'rintlt'n Nuci gölde buzı fennı ıclkikullu 19361986 hıdıınmak ıızere Vana gönderilmişıir. Naci. orada su derinliklcrini, ktvt vaziyethrini, ukıntı ve hava cenyanlurınt. rüzgurlan tetkik edecekıir. Yakmda tstanbula dönecek olan mtthcndis Nucinin vereceği rapor, yeni yapılan vapıırların insaatında esas olacak tır. lcsvlikiir Ccnrvıv J Hubi'i Impuıuionı Hcıilc Sclusie bugıın lıırk mathuaı heyetini kalnıl vdcıvk Hubeşttalya mücadelesinde Tiirk gazi'iecilerinin göstvrdikleri hilanıj atukadan dolayı leşekkür etmişıir. Tiirk tazetecileri adına \1atbuat llımtm Mıidiirii V'cdad Nvdiın, lıııparatora teşekkiir etmişür. \ (iıı tfolii için l'uıı golu işk'tme iduıvsi huzırlıklurımı dcvaın eıııu'kicdir. Şimdiki hulde
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle