Katalog

CUMHURİYET/12 SPOR ŞOFÖR HALt VAR Ml? Max MerkeVin şoför diye tanımladığı Fenerbahçe'nin eski golcusü ve 48 kez milli Selçuk Yula, "Yalan haberleri okudukça üzülüyorum" diyor. 23 TEMMUZ 1986 En yeni alacaklı Başkan Tahsin Kaya, reklam gelirlerine el koydu Fenerbahçe'de alacak kavgası Alacaklılar, alacaklarını tahsil f edebilmek için her yolu denerken en yeni ve en çok alacaklı Kaya da 'Kulübün kasasında para bulurlarsa Tahstn Kaya alsınlar' diyor. ARİF KIZILYALIN 79 yıllık geçtnişe sahip Fenerbahçe, çok kavgalar gördü. Daha kulübün kuruluş ajamasında başlayan didişme, nice döncmlcr şampiyonluk kavgalarıyla yoğuruldu. Nice gene kurullar; bağırış çağınş, kavga dövüş geride bırakıldı. Kavga nedeni para oldu çoğu kez. Kimi az verdi, kimi çok; kimi aldı verdiğüıi, kiminin parası yandı. Ama Fenerbahçe hep büyüdü... büyüdü... büyüdü... 198687 futbol döneminin eşigınde, transfere milyar haıcayan SanLarivertlilerde borç da milyar sııunnda. Ve alacaklılar kapıda; para, başlcanın tekeünde. Fenerbahçe'nin, eski yöncticilerinc ve bazı özel kuruluşlara olan borcu tam 226 milyon lira. Başkan Tahsin Kaya'nın, "Transferde kasa benlm cehlmdi" dediği alacagı da tamı tamamına 763 milyon lira. Ama yönetimde Tahsin Kaya var. Dizginler elinde, gazetelerde " v n ı n knrUran H A F T A L I K . ABDÜLKADtR YÜCELMAN Bücürler kafamızı karıştırdı Geçen hafta "özgür futbol"dan söz etmiş, teknik direktörlerin, futbolcularına özgür futbol oynamaları için izin vermelerini istemiştik. Hatta Adanalı Kayhan ile Sakaryalı B. Aykut'un Fenerbahçe'de kendi takımlarındaki kadar özgür futbol oynayabilecekler mi biçimindeki "acaba"larına da değinmiştik. Bizi bu düşünceye götüren, dünya kupasının kafamızda bıraktığı çelişkili düşüncelerdı. Çünkü kondısyona dayalı bir takım değil, arsadan yetiştirdiği futbolcular ordusundan çekip çıkardığı bir takımla Arjantin zirveye oturmuştu. Bu, Arjantin'in ilk zaferi de değildi. Ya Avrupa futboluna ne olmuştu? Avrupa'nm futbol okullarında yetişmiş, fundementalle daha küçük yaşta tanışmış futbolcu ordusu nasıl olmuştu da arsadan yetişmişlere boyun eğmişti? Bu bildiklerimizi inkâr eden, gerçeğin ta kendisiydi. Somut örnek Arjantin ortadaydı. Bir futbol adamı, hem de FlFA'nın dünyaca tanınmış teknik direktörlerınden birisı olan Dettmar Cramer'ın düşüncelerinı öğrenınce kafamdaki sorular daha da karıştı. Futbolda bir dönüm noktasına mı gelinmişti ve futbol çıktığı yere mı dönüyordu? Yanı arsaya... "Mahalle futbolu" diye sık sık eleştirdiğimiz futbolumuz ve de "mahalle futbolcusu" diye sık sık yerın dibine batırdığımız futbolculara acaba haksızlık ettik mi diyeceğiz yoksa? Şurası bir gerçek ki futbolcu, bir atlet gibi, bir halterci ya da bir yüzücü gibi mekanik bir sistem ıçıne sığamıyor. Onun yaratıcılığı, onun saha içinde kendi başına kaldığı saniyeler içindeki özgürlüğü insanoğluna şırınga ile aşılanabilir mi? Cramer'ın, Spiegel muhablrinin, "O halde mahalle futbolunun azgelişmlş ülkeler için avantaj olduğunu söyleyebilir mislniz?" şeklindeki sorusunu, ünlü futbol adamı, arsa futbolunun özlemini çektiğini, 14 yaşındayken haftada üç gün çimende top oynadığı günlerı anlatarak yanıtlamış. Geriye dönüş mü bu yoksa? Yoksa arayış içindeki bir futbol adamının labirentlerde tıkanışının öyküsü mü? Cramer Cramer'a karşı sanki... O fiziği mükemmel, insanüstü sporcuların egemenliği bitiyor da yoksa 1.60'lıkların devri ml başlıyor? iki bücür ve Maradona ve basketçi Bogues, "Sporcu laboratuvardan çıkar" diyen bilim adamlanna kafa tutan birer isyancı mı? Kafamız karıştı. Çelişkiler, tutarsızlıklar içinde kalmak buna denir işte... Birazdahadüşünelim... Fenerbahçe'de uzun süre genel sekreterlik görevini yürütmüş olan Altan Ayanoğlu ise, kulüptepara olduğu anda öncelikle kendi alacaklannın ödenmesi gerektiğini savundu okudu: "temlik koyınlar, luuada para buInriana almamazlık elmesinler." Sayılan 12'yi bulan alacaklı kişi ve kuruluşlara 226 milyon liraya karşılık olarak şimdiye dek 21 milyon lira ödenmiş durumda. Geçen dönem yöncticilerinden HUınii Çil, 41,5 milyon liralık alacagına karşüık sadece 1 milyon lira tahsil edebildiğini belirterek, "Fenerbahçe'den alacagımız paraya karıılılt maç geUrierine temlik koydarmustuk. Yanl kolüpte para oldugu anda ilk alacakiı olan blzdlk. Ancak Başkan Tkhain Kaya'nın 200 milyonluk reklam geUrinc el koyman vt alacagına karsüık olarak kendl kasasına atma• uygurouz. Kaya eger böyle bir scy yapmıssa blri düf Unmemif demektlr. Alınan 200 milyon llranın 100'tt yeni, 100'n de eaki yönetidlerin alacaklanna karşılık olarak ödenlrdi" dedi. Fenerbahçe'de uzun süre genel sekreterlik Futbol yazarı Merkel'in değerlendirmesi: 'Selçuk otobüs şoförü müydü?' tinlü futbol adamı ve Bild gazetesi yazarı, "Fenerbahçeli futbolcu nasıl 48 kez milli olmuş, şaştım. Gördüğüm kadarı ile Selçuklu BlauWeis Berlin'in işi hayli zor" dedi. atian" Tahsin Kaya olunca; öteki alacaklılar kapıya dayanıverdiler. Birçok kisi ve kuruluşun alacaklanna karşılık kulübün maç gelirlerine temlik koydurmuş olması da, en çok Tahsin Kaya'yı öfkelendirmiş dunımda. Alacaklılar, alacağıru tahsil edebilmek için her yolu denerken, en yeni vc en çok alacaklı Tahsin Kaya da "Kulübün kasaanda para buInriana alsınlar" diyor. Başkan Kaya, transfer döneminde tek başına 763 milyon lira harcamış bir yönetici olarak kulübün alacaklıları listesine baktığında görduğü toplam rakam 226 milyon olun VOLKAN KARSAN FRANKFURT Unlü futbol adamı Max Merkel, Bild gazetesinde yayımlanan "Alman llglnln lakımlartnı inceUyonızn baslıklı yazı dizisinde Selçuk için garip şeyler yazdı. Almanya'nın en çok satan gazetesi Bild, lig öncesi takımları inceleyen dizisinde, dün BlauWeis Berlin'c yer verdi. Max Merkel'in Berlin takımı ile ilgili sözleri şöyle: "Gördüğüm kadan ile bu takımın 1. llgde Isl zor. Bana göre durum umutsuz. Yeni transferler seyircileri mutsuz edecek. Beriln'dekl 150 bin Tiirkün bir bö ca, kalmayacak" demişti. Ama transfer döneminde Fenerbahçe Kulübü'nün milyarı zorladığını gören alacaklılan bir endişe aldı ve takımın maç gelirlerine temlik koydurdular. Bu da, Başkan Kaya'yı çileden çıkardı. Kaya da, daha şimdiden 200 milyon lira tutarındaki reklam gelirine el koydu ve meydan "Kimsenln lek kurus alacagı Gölge adamlar federasyonu Bir tanıdığım var. İsmi lazım değil. Bir federasyona girdi. Federasyonun bir komitesine. Onay çıksın diye 2 ay oyaladılar, sonra iki toplantı yaptılar. Toplantının bir tanesinde komite başkanı değişti, yerine gelen ile tanışmak için bir başka toplantı yapıldı. Hepsi o kadar. O arkadaş şimdi federasyonun genel sekreterinden gelen bir yazı ile görevine son verildiğini öğrendı. Ozeti bu işte. Bu federasyonların kuruluş amaçları nedir? Bu komiteler neden kurulur? Kurulan federasyonlar, ya da komiteleri 3 ay içinde neden değiştirilir? işlevleri ve işlerliklerı nelerdir? Yeni Spor Yasası ile bu organizasyonlara da gerek sorumluluk ve yetki, gerek işlerlik açısından yeni bir çehre verilmesi gerekır. Yukarıda sözünü ettiğim ve örneğini verdiğim komitedekı görevli arkadaşımın, "3 toplantıda ne konuştuk, ne karar aldıksa hepsini su üstüne yazdık. Komitenın hiçbir işlerliği yoktu" demesindeki acı gerçeği duymamazlıktan gelemeyiz. O halde göstermelik komıtelere ne gerek var! Ad sayacaksın, adamı saymayacaksın. Bu onun gibi bir şey. Oy (Arkası 13. Sayfada) (Arkası 13. Sayfada) Beşiktaş attıkça atiyor Beşiktaş: 7 Boğaziçi: 0 HAKEMLER: KUnepel (6), Kamper (6), Paul (6). BEŞtKTAŞ: Jurkoviç (5), (Zafer 5) Hüsamettin (6), (Ali 5), Kadir (6), Samet (5), Ulvi (5), (Gökhan 6), Ziya (5). Melin (6), Rıza (7). Bora (6), Fikrtt (7), Feyyaz (4), (Sinan 7). BOGAZtÇİ: Olaf (4). (Feridun 4)Hamza (4), Nezul (7), Hasan (7), Cihan ($), Adnan (6), Bünyamin (5), RCihan (4), (Nihal 4), Yaşar (5), Cenglz (3), Engin (3). GOLLER: Dk. 8 Fikret, dk. 18 Bora. 66, 83 Ziya, 74 Sinan, 80 Metin, 84 Samet. VOLKAN KARSAN BÎELEFELD Beşiktaş, Federal Almanya'daki uçüncü karşılaşmasını da galibiyctle kapadı: 70. Bielefeld amatör liginde yer alan Türk takımı Boğaziçi önünde rahat bir oyun sergileyen SiyahBeyazlılar, 8. dakikada Fikret'in ceza alanı dışından attığı şık golle 10 öne geçtıler. 18. dakikada bu kez Metin ortaladı, topu izleyen Bora'nın güzel volesi ağlara gitti. Bu gol ilk yurının skorunu belirlcdi. tkincı yarıda Beşiktaş'ın gol yağmuru geldi. 66. dakikada Sinan'ın or tasına Ziya yükseldi: 30. 74. dakikada Sinan bu kez sert bir şut attı: 40. 80. dakikada Metin, meşin yuvarlağı beşinci kez filelere yolladı. 83. dakikada kornerden gelen topa Ziya vurdu: 60. Maçın skorunu belirleyen gol ise 84. dakikada geldi. Bu dakikada Samet, ceza alanına gircrken vurdu: 70. Bu skor maçın da skoru oldu. Yugoslav oyuncu Paprica'mn yer almadığı maçta rakibine sert giren Samet, sarı kart gördü. Beşiktaş, bugün Duisburger SV 08'le dördüncü hazırlık maçını yapacak. ANTRENMANA ÇIKTILAR Uzun suredir kadro dışı kalan Cem, Onur ve kaleci Nurettin ilk kez takımlarıyla birlikte çalışmaya katıldüar. (Fotoğraf: ARİF KIZILYALIN) Onur, Cem ve Nurettin ilk idmana çıktılar Galatasaray kazanıyor Galatasaray: 4 • Hohenems: 2 HAKEMLER: Shartmann (6), Blakhart (6), Türr (6) GALATASARAY: Hayrettin (4)Yusuf (5). Raşit (6), Erhan (7), H.lbrahim (4)Arif(7) (Semih 6), Adnan (5), Prekazi (4) fSavaf 5), Bülent (4) (Erkan 4), llyas (6), Cüneyt (7) (Muhammed 4) HOHONEMS: Kleisc (4)Brttenberger (4), Tryell (4), Fischnaller (6), Sulzbacher (S)Johnetzer (5), Nachbauer (5), Kleng (4), Fussaneger (4), Burdscher (5), Schnerdil (5) GOLLER: Dk. 6 Fischnaller, Dk. 16 ve 24 Cüneyt, Dk. 30 Burdscher, Dk. 38 ve 86 tlyas HOHENEMS (CumhuriyeO Galatasaray hazırlık döneminin en zayıf futbolunu sergileyerek Avusturyalı amatör rakibini ancak ikifarkla yenebildi: 42 Karşılaşmaya baldırı çeken Ismail ve ayakları su toplayan Uğur'dan yoksun kadrosu ile başlayan SarıKırmızılılar 6. dakikada yenik duruma düstüler. 16. dakikada Cüneyt beraberliğı sağladı. 24. dakikada yıne kaptan takımını galıbıyete yükseltti. 30. dakikada Avusturya takımı beraberliği sağladı. 38. dakikada Galatasaray'ın lyilermden llyas, 32 üstünlüğü getıren gölıl attı. Bu gol ilk yarının skorunu belirledi. lkincı yarıda SarıKırmızılılar farklı galibiyet getirecek golleri almak için yeterli becerikliliği gösteremediler. Ancak 86. dakikada llyas farkı ikiye yükseltti. Karşılaşma bu skorla bittı. Galatasaray bugün Necken Beuren ile dördüncü hazırlık maçını oynayacak. 'Mahcup etmjeyeceghf önceki gün Fenerbahçe Yönetim Kurulu toplantmndan sonra affedilen 3 futboku,"Şu an çok mutluyuz. Bize şans veren teknik adam ve yöneticilere yüzümüzü kara çıkarmamak için çaiışacağız" dediler. Spor Servisi Fenerbahçe'de önce satış listesine konan, daha sonra da alıcı cıkmayınca kadro dışı bırakılan Onur, Cem ve kaleci Nurettin, dün ilk kez arkadaşları ile bir arada çalıştılar. önceki gece yapılan yönetim kurulu toplantısında alınan kararla affedilen bu üç futbolcu, bundan sonra surekti olarak antrenmanlara çıkacak. Dün yapılan ilk çalışmadan sonra mutlulukları yüzlerinden okunan Onur, Cem ve Nurettin, "Şu an en mutlıı kişiler biziz" dediler. Fenerbahçe'de uzun süre kaptanlık yapan Onur, "Zaten bunun böyle gilmeyetejti belliydi. Bize tekrar şans veren teknik adam ve yöneticilere yüzümıizü kara çıkarımamak için çalısacaftız" diye konuştu. önceki gun ağır bir sakatlık geçiren Yugoslav kaleci Lukovcan'ın da katıldığı dünkü antrenmanda, futbolcular salon çalışmasına ağırlık verdıler. Fulbolcularını sık sık uyaran Teknik Direktör Stankoviç, Hasan'ııı barfiks aletinde zorlandığını görunce, "Bırak" dedi ve kendısi lam 16 kez barfiks çekti. Hocalarını ızleyen futbolcular ise barfikse "Bir.. iki.. uç.." diye lempo tuttular. Onur, Cem ve Nurettin'in de katılması ile henerbahçe (A) Takımı'nda futbolcu sayısı 27'ye yükseldi. Transferde 7 futbolcu alan Sarılacıvertlı takımda, sezona gırecek 22 kışı ise hazırlık maçlarından sonra belirlenecek. Eltopu Fedemsyonu'na bir onerı Tarsus İdmanyurdu Erkutspor'un dünya sayı kralı olan bir eltopucusu var: Eşref Taşucu. Milli takımın en çok gol atan bu sporcusu, 1986'da Portekiz'de yapılan Dünya Eltopu Şampiyonası'nda en teknik 5 oyuncudan biri olarak seçilirken, Avrupa karmasında da yer aldı. Eşref Taşucu'nun bir başka başarısı da, 303 golle dünya bireysel gol rekortmeni olması. Ancak gelin görün ki, böylesine rekortmen bir çocuğumuzun başarısından bizim Eltopu Federasyonu'nun haberi bile yok. Haberi yok; çünkü hakemlerin maç sırasındaki dalgınlıklarına kurban gitmiş bu yetenekli sporcumuz. Eltopu Federasyonu'na giden maç kâğıtlarında işlenen gol sa komiteler, tepedeki federasyon başkanının sorumluluk ve yükümlülüklerini dağıtan, tek adam siştemini tek fıkir/tek yön siştemini önlemek amacıyla düzenlenmıştir. Ne var ki bu sistemdeki dengesizlikler, tutarsızlıklar hemen hemen tüm federasyonlarda vardır. Futbolda da, güreşte de binicilik ve yüzmede de bu böyledir. Onun için Futboi Federasyonu'ndaki üyeler ayaklanmak üzeredir. Onun için güreşte Tahsin Albayrak şimşekleri üzerine çekmektedir. Onun için binicilikte biniciler nerdeyse Ankara'ya yürüyüşe çıkacaklardır. Onun için yüzmede vize almak bile bit sorun halıne gelmiş, yüzücüler isyanları oynamaya başlamış, sutopçular nerdeyse sporu bırakmaya yemın etmiştir. Ama eğer bir federasyon başkanı, bakan beyin askerlik arkadaşı, bir başkası genel müdür beyin mahalle arkadaşı, bir ötekısı bir başka bakanın akrabayı taâllukatından olup da korunmaya alınmışlarsa, ne federasyonun sayın üyeleri ne de komitelerdeki spor âşığı kişiler boşuna toplantılara öneriler getirip beyınlerini, ağızlarını yormasınlar. Kendilerine eski bir mahalle arkadaşı bulsunlar daha iyi. Yoksa gölge olmaktan öteye hiçbir şey olamazlar Sutopunda ilk şampiyon Cumhuriyet'in pazar eklnde sutopunun gslışımi ile ilgili yazıda genç arkadaşım, sutopunun 1942'de Modaspor'un gayretleri ile gelişmeye başladıgına değınırken bizim ler başka sporcuların üzerine "eskller" diye tanımladığımız yazılmış ve Eşref Taşucu'nun yaşlı ağabeylerimiz bizden çok federasyondan verilen bilgiye daha fazla hassas olacaklar ki göre gol sayısı hâlâ 200'ler ci "Hayır efendim. Modaspor varındaymış Eğer basın ülke 1942'de daha dünyada mızde tarafsızlık ilkesi içinde yoktu" deyip geniş bilgi verdördüncü güç olarak görevini dıler. Galatasaray'ın susporlayapıyorsa, şöyle bir önerimiz rı tarihinı yazan Süleyman Tevar: Cumhuriyet, Tercüman, kil'in arşivinden alınan bilgi Güneş, Milliyet gazetelerinin şöyle: "1932'de Galatasaray, yıl içindeki maç kutularını El Büyükdere Havuzu'nda Bütopu Federasyonu bir inceler yükdere'yi 6 : 0, Beykoz'u da se o zaman bu sayı kralı ço 80 yenerek İstanbul şamplcuğumuzun en azından hak yonu oldu. Bu resmi bir İ8kını teslim etmesi gerekecek tanbul şampiyonası. Sutopu Milli Takımımız Sovyetler tır. Blrliği'ne gitti. 4 Ağustos Eğer tabii, eltopu diye bir fe 1934 te ilk milli müsabakaderasyon varsa.... sında 140 yenildi. Sondaki temsili müsabakaları kazandıysa da ilk resmi milli maçımızbu " Tarihi bir yanlışlığa yol açmaması için bu düzeltmeyi köşemlze almakta yarar gördüm. Onur ve Ceırfin affı HALİT DERİNGÖR Cem ve Onur; Fenerbahçe'nin iki öz evladı Futbol topuna ilk kez vurdukları kulüpte kaptanlık bandını kollarına takmaya dek yukselmışler, şampıyonluklar görmuş, yenılgılerın acısıyla yoğrulmuşlar Fenerbahçe, bu ıkı yavrusunu hiçbır gerekçe göstermeksızın kapının önune koyduğundan bu yana gelışmelerı yakından ızledik Cem ve Onur'a yaşlarının ilerledığı, formlarını yıtirdıklerı gıbı gerekçeler bıle gosterılmemış, "Kadro dışısınız, kendinıze takım bulun" denmıştı Bu tavrın gerekçesı duygusallıktı. Oysa Cem'ın de, Onur'un da bırer yıl daha sozleşmelerı vardı Fenerbahçe'nin malı, takımın iki emektarıydılar Bunların takıma yararlı olup olamayacakları yolundaki kararı yönetımin değıl, bu futbolcuları antrenmanlarda izleyip çalıştıran teknik dırektörun vermesi gerekırdı. Stankovıç, kulübün malı KKTC, milli maç için resmen başvurdu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Ttırgut Özalın, "KKTC ile milli karşılaşma yapmaktan çekinen, korkan varsa kendilerine istifa tavsiye ediyorum" demesinden sonra KKTC Futbol Federasyonu, Türkiye ile milli maç yapmak için resmen başvurdu. Futbol Federasyonu'nun bu başvuru karşısında alacağı tavır, KKTC'de heyecan ve merakla bekleniyor. (Arkası 13. Sayfada) 'Futbol mirasını devretmeye hazırız' Kupanın ardından "Platini sen tükendin!.. " diye bağıranlara şunu söylemek istiyorum: Ben kupayı; o 36 santim boyundaki minik heykelciği ülkeme getirebilmek için elimden gelen her şeyi, ama her şeyi yaptım. Tarihi yeniden yazmaya olanak yok, ama larihsel bir şansın yanından neredeyse dokunarak geçince, insan ister istemez tarihi yeniden yazabilmeyi istiyor. Bugün herkes bizi eleştirirken, gençler çahşmalannı sürdürüyor. 1990 ltalya, onlann günu olacak. Biz ise tribünlerde onlann başarıları ile gurur duyacağız. Miras dedikleri bu olsa gerek... Dağ başı duman olmuş Federasyonların gölge üyelerinden ve hatta gölge komitelerinden söz etmişken, tıpik bir federasyori daha ortâya koyalım. Bu federasyon Dağcılık Federasyonu'dur. Dağcılık Federasyonu Başkanı Sayın Mecıt Doğru geçen yıl "Pamir Dağlarına turlstik bir gezi yapmak İçin devletln 1 mllyonunu harcamış" şeklindeki müfettiş raporuna göre bu parayı ödemek zorunda kalacak sanırız. Ancak ne var ki Sayın Federasyon Başkanı, bu yıl yine aynı şekilde aynı tura yine federasyon bütçesinden gitmenin hazırlığı içindeymiş. Kendi cebinden gitmiş, kimseyi ilgilendirmez de federasyon işin içine girince iş değişiyor. Peki ama bu federasyonun üyeleri, komiteleri yok mu, onlar ne diyorlar diyeceksiniz. Bu federasyonun, başkanından başka kimsesi yok. Hepsı istifa etmiş, istifa etmeyenler de ellerini çekmişler federasyondan. Eh başkan da tek başına kalınca, federasycn sportif olmaktan çıkıp turistik oluvermiş. Ozetle Uludağ şimdi bir spor kent Futbolda, transferin heyecanı; futbolcuları, yöneticileri titreten atmosferi geride kaldı. Şimdi, heyecan lıg hazırlıklarında. Gerek Türkiye 1. Ligi'nden, gerekse Türkiye 2. Ligi'nden sayılan 14'e ulaşan takımlar, yeni dönem için Uludağ'ı mesken tuttular. Kış aylarının turistik beldesi Uludağ, bugünlerde tam bir spor kent görünümünde. Bursa büromuz, sezona Uludağ'da hazırlanan takımların teknik sorumlularıyla yükseklik ve futbola etkisi üzerine bir söyleşı yaptılar. Gördük ki birçok teknik direktör Uludağ'da kamp yapmayı planlarken takım üzerinde fizikı etkisinden çok farklı şeyleri dikkate almış. Bu da takım içinde arkadaşlık duygusunun geliştirilmesi, uyum sağlanması. Futbol adına tek bir tesisin olmadığı Uludağ'da takımlar sadece koşarak ye arkadaşlık duygularını geliştirerek yeni bir sezona hazırianıyorlar. Bu da gösteriyor ki, antrenörlerimiz başarı için teknik ve taktiğin yanı sıra kondisyon ve takım içindeki uyuma da önem vermeye başladı. Buna inanan teknik çalıştırıcılarımızın çokluğu ise futbolumuz adına bir değişım. Ancak bu değişimin gelişım olup olmadığını ligde göreceğiz. Ergun Ercins toprağa verildi Galatasaray'ın milli futbokulartndan Ergun Ercins dün toprağa verildi. Moda Camii'nde kılınan öğle namazından sonra Ercins'in cenazesi Karacaahmet Mezarlığı'na defnedildi. YAZAN: PLATİNİ Bir Dünya Kupası daha sona erdi. Giderken kazanacağımı/ı düşundüğııııı o küçük kupa, bizi geri getiren Concordc'da yer almıyordu. Rüyanın sonu... Bir cumartesı geccsı uçağında o çok aızuladığımı/ kupa olmaksızın eve geri dönüyordıık. lşte dünya futbolunun Ust katına Kİnşımden bu yana geçen 14 yılda başarıya ulaşmış birı olarak çıkış kapısına doğru ilerliyorum. Ama yıne de eksik bir şeyler var. Ka/anamadığım bir şeyler. Değerlendiremedı gim şan&lar. Bunu 35 yaşımda ttalya'da değerlendirebilecegimi düşünemiyorum bile. Geride bıraktığım 4 yıl ıcinde iki kez yakaladığım bu şansı değerlendiremedim. Bir UçüncU olmayacak. Aslında Dünya Kupası'nda kazandığımız Uçüncülüğe (110 takım arasında) karşın Meksıka'da su veya bu sekilde kaybolduk. Yukarıda söylediklerım ne bir özür dileme ne de kendını acındırmak isteyen bir insanın sözlerıdir. Ve şüphe duyanlara, kupanın ardından "Plalini sen tükendin" diye bağıranlara şunu söylemek istiyorum: Ben elimden gelen her seyi. ama her şeyi ELVEDA 14 yılda lirvesine yükseldiği futboldan koparken, bi yaptım. Kupavı, o 36 santim boyunraz buruk, blraz sltemkâr. Kazandırdıklan ile değil, yiürdikleri ile daki minik hevkelciği ülkeme getireanımsanacak olmak en büyük üıüntüsü. Ama Fransız futboluna bilmek, ruy.ıları gerçekleştırcbilmek için her şe\! yaptım. Bir ttalyan saverdikleri, bir "tlveda"nın ardından unutulacak glbi değil. Sutopçular yenik Berlin 'de süren A vrupa Gençler Sutopu Şampiyonasmda Milli Takımımız iki yenilgi aldı. İlk gün Romanya'ya 64 yenilen Milli Takımımız dün gece de Yunanistan karşısında ikinci yenilgisini aldı. Cenç Milli 'takımımız Yunanistan'a 147mağlup oldu. ilk gün Romanya karşısmda galibiyeti kaçıran Millilerimiz bugün Malta ile karşılaşacaklar. Türkiye Yelken Birinciliği lzmirde basladı. Birinciliğin ilk gununde sınıflarında başarılı olan sporcular ise söyle: Optimist: Selim Kalkış, Windsurf: tbrahim Kalkıs, Windsurf Bayan: Fulya öztan, Günesbalığı: H. Kalkıs. Türkiye Ueplasmanlı Eltopu Lıgi'nin yeni takımı Bağlarbası, transfere 20 milyon ayırdı. İlk olarak Arçelik'ten Barbaros'u ve Pertevniyal kalecisi Mustafa'yı transfer eden BordoBeyazlılar şimdi de Tarsus'un milli eltopçulartna göz diküler. natçısının çizdiğı bu heykelcik, 4 yıldan ben Italya'da durmaktaydı. Ve bi/ Italva'yı yendik. O gün kupanın el degışiıreceğı kesınleşınce ben umııtlandım. Kupayı Fransa'ya taşıyacağımı/dan neredeyse emindim. Brezilya'yı saf dışı edince "Tamam bu i> bitli" demcye başladım. Ama her gece lekrarlanan bir karabasanmışcasına, Almanya yine yolumuzun Uzerıne çıktı. larıhı yeniden yazmaya olanak yok, ama tarıhsel bir sansın yanından neredeyse dokunarak geçince insan ister istemez tarihi yeniden yazabilmeyi istiyor. Yelken Birinciliği Gökyüzüııden felaket yagıyordu O persembe gıınü uyandığımda, kendımi odamda çok yalnı/ hıssettim Bütün gece boyunca yağmur yağmıştı. Gökyüzünde sanki felaketin habercılerı kara bulutlar dolaşıyordu. Biliyordum ki Guadalajara Stadı bir bataklığa dönüşmUş olacak ve bi/ Alman nıakınesinın önünde o bataklık içınde leknık oyunumuzu sergılcmcyc çalışacaktık. Oysa Alnıanlar buıak, çamur demeden guçleriyle oynuyorlardı. Yıne de kazanabilirdik. Ve bu daha mantıklı olurdu. öyle ya bizim 4 avuntajınuz vardı. Bussis, Slopyra, Batlislon ve ben, kaleye, gole her zanıan cuk yakındık. Az daha unutuyorduk. Federasyon Başkanı İngiltere'den dört uzman dağcı getirmiş, Türkiye'dekilere dağcılığı oğretmek ıçın. Türkiye'nin dört bir dağınt karış karış bilen dağcılarımız ingılizlerin gösterisıne pek iltifat etmamışler. Şu anda dört dağcı Nığde'nin Aladağ'ında yıllık tatillerini kendi başlarına geçiriyorlarmış. İyi mı?... Ne yapıyorlar dersiniz... Bir hevesle sarıldılar ışe, "Semt tesislerl yapacağız, semt sahaları açacağız" dediler, açtılar da. Ama sonra ou semt sahalarına ayrılan yerleti teker teker ve de yavaş yavaş kapatmaya, kimini pazar yeri, kimini otopark yapmaya başladılar. Belediyelerden söz ettığimiz herhalde anlaşılmıştır. Evet nedır beledıyelerin bu 7 manevrası Buna gerek var mıydı? diye auşünüyoruz da... Belediyelerin gücü çok, alır ka Bağlarbaşı (Arkası 13. Sayfada) rarı çeker buldozerı.dümdüz eder geçer. Ama bunu bir kılıfa sokma gayretinın nedeni pek açık değil. 2 Anakent Belediye Başkanı Dalan ve Altınsoy, yanı İstanbul ve Ankara sanki bir yıkım rekabetıne girişmişler gibi. Geleceğe dönük bir amaç varsa, bunun için en uygun yer spor tesısı. At tesise Kazma bıtsın gitsın. Şimdi dıyoruz ki, acaba belediyeler yol mu yapıyor, yoksa yolunu mu yapıyor?