Katalog

27 HAZÎRAN 1986 **** HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/13 Futbolun (Baştarafi 1. Sayfada) ce'lar arasında gezinen çıplak ayakJı insanların topraklan. Bir zamanlar yeni topraklar bulmak amacındaki Avmpalı gezginler, bu topraklara ulaştıkları zaman bulduklan hazineler onları şaşkınlığa uğratmıştı. Yüzyıllar boyu sömürdüler. Avrupa imparatorluklannın altın kaynağı oldu bu topraklar. Bugün yine bu topraklarda yeni yeni hazineleT onaya çıkıyor. Verimli ancak fakir toprakİardan yine altın fışkınyor. Yüzyılın oyununda, yüzyıla imzasını atacak oyuncular bu topraklardan çıkıyor ve yüzyıllar öncesinde olduğu gibi Avrupa imparatorluklanna, ancak bu ker biraz farkh olarak Avrupa'nın futbol imparatorluklanna getiriliyorlar. Kimler çıkmadı ki bu topraklardan. Pele'ler, Garincha'lar, Didi'ler, hep bu topraklann urünüydü. Ve bugün onları, belki de hepsini aşacak yeni biri yükseliyor futbolun zirvesine doğru. Diego Maradona bugün artık futbolun taçsız kralı. Doğduğu teneke damh tahta kulübeden bu yana büyük bir yol almış. Bir zamanlar Slums'da gömleksiz Descamisadoslarla futbol oynadığı gunler de artık çok gerilerde. O, kral Pele'nin oturduğu tahta doğru emin adımlarla ilerliyor ve belki de 29 haziran günü Pele, tahtını veliahtına devredecek. Tüm futbolseverler yeni kralın taç giyeceği günü özlemle bekliyorlar. 1980'li yülann başında, henüz 17 yaşındayken adı duyulmaya başlamıştı. Daha o günlerde yeni bir kral geliyor diye muştuluyorlardı. 1.66 m. boyundaki hafıf tombulca delikanlıyı görenler ise bir zamanlar îsa'yı görüp de "Bu zavallı mı peygamber olacak" diyenler gibi gülüyor, alay ediyorlardı. Hele aradaki mesafelerin uzunluğu Avrupalı futbolseverleTİn onu tanımasına fırsat vermiyor "yeni kral" sözde kalıyordu. 1982'DE KAÇAN FIRSAT 1982 Ispanya Dünya kupası bu delikaniı için bir fırsattı. Kendini dünyaya tamtacak, "İşte Maradona benim" diyecekti. Ama olmadı. Veliaht adayıplarak geldiği Ispanya'dan rezil olarak gitti. Herkesin ondan futbol beklediği bir dönemde bol bol tekme attı, adına yakışmayan hareketler yaptı. En sonunda hakemlerin de sabnnı taşırarak gördüğü kırmızı kartla kupadan uzaklaştı. Düşmanı o denli çoktu ki ardından başladılar veryansın etmeye. Kupa. öncesinde transfer olmak için anlaştığı Barcelona Kulübü bile yaptığı işe pişman olmuş gibi göninüyordu. Ama ödedikleri 3 milyar liranın hatınna takımda yer vermeye başladılar Dkgo'ya. Kuşkusuz şanssız bir dönemdi onunki. Üst üste gelen sakatlıklar yakasını bırakmadı bir türiü. Ve Ispanya, bir macera olmaktan öteye gidemedi onun için. Herkesin güvenini yitirdiği bu günlerde bir adam, Carrado Ferlaino, ttal Şantaj PolHikası... (Baştarafi 1. Sayfada) sında ikili sorunların bulunduğu açıktır. Bunları çözebilmek için tarafların her şeyrjen önce bir masanın çevresinde buluşup birbirleriyle konuşabilir duruma gelebilmeleri gerekir. Türkiye öteden beri bunu önermektedir. Başbakan özal'ın ısraria sürdürdüğü "zeytin dalı" politikası diyalog kapısını açmaya dönuktür. Orta yerde sorun varsa, herhangi bir krize dönüşmesine meydan vermemek için tarafiar arasında diyalog kurulması şarttır. Ama ne var ki bugüne kadar "diyalog"tan sürekli kaçan taraf, Atina'dır. Papandreu, müzakere masasına oturmadan önce Türkiye'nin gerek Ege'de gerek Kıbrıs'ta teslim bayrağını çekmesini istiyor. Eğer Türkiye, Ege'nin "Yunan g&ü" olduğunu kabullenirse, Kıbrıs'ta 1974 öncesine gidecek koşulları benimserse, Yunan Başbakanı işte o zaman "diyalog"a yanaşacakmış... sorunda da kalıcı ve hakça bir çözümün bulunması "tBslimiysf\en değil, bir görüşme masası çevresinde kurulacak diyalogtan geçer. Türk tarafı, gerek Ege'de gerek Kıbrıs'ta bu barışçı yolu sürekli olarak zorlamaktadır. Son olarak Türkiye, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Perez de Cuellar'ın taraflara sunduğu anlaşma taslağını kabul etmiştir; reddeden laraf Papandreu ile Kipriyanu olmuştur. Yunan Başbakanı, Lahey'de yaptığı açıklamada Cuellar'ın paketini gene bir yana bırakmış, Türk tarafının kabul edemeyeceği klasik önkoşullannı yinelemiştir. Bu denli uzlaşmaz bir tutum içindeki bir siyaset adamının Batıya dönük "şantaj politikası" hâtâ prim yapabitecek midir? Washington'un, NATO'nun, Batı Avrupa ve AETnin bir an önce bu soruya tutaıiı bir karşılık bulmaları gerekir. Bulabildikleri ölçüde, TürkAmerikan, TürkAET ilişkileri Yunan ipoteğinden kurtulabilecek ve iki ülke arasında akılcı bir diyalogun kapısı açılabilecektir. Ama Yunanistan, "şımank çocuk" muamelesi gördüğü sürece bu kapı kapalı kalacaktır. Yıbıı altın hakenıleri Spor Servisi Ziraat Bankası'mn Türk futboluna katkı ve centilmenliğe yönelik davranışlan ödüllendirmek amacıyla bu sezon Türkiye Birinci Ligi kapsamında düzenlediği geleneksel "AYIN ALTIN ADAMI" Yanşması, 198586 sezonu Altın Hakem Üçlüsü'nün seçimi ile sona erdi. Yanşma OTganizasyon Komitesi, Merkez Hakem Kurulu ve Uzmanlar Kurulu ile yaptığı işbirliği sonucunda, gözlemciler raporlannı da inceleyerek, Yıiın Altın Hakem Üçlüsü'nü saptadı. Yapılan oylamada Ahmet Akçay (lzmir Bölgesi), Kâztm Ünlüsoy (Eskişehir Bölgesi), Talat Tokat (Ankara Bölgesi) Yüın Altin Hakem Uçlüsüne seçildiler. Alun Onbir ile Alün Antrenör ve Altın Hakem Üçlüsü'nüö büyük toreni 16 Agustos 1986 cumartesi günü düzenlenecek Türkiye Spor Yazarlan Turnuvası maçından önce yapılacak. Bu törende Altın Onbiri oluşturan futbolcular ile Altın Antrenöı ve Altın Hakem Uçlüsü'ne Ziraat Bankası'nın ödüllçri verilecek. Taiat Tokat Kazım Ünlüsoy Ahmef Akçay MARADOSA'NINFUTBOL StRKt Arjantin bu Mundial'de ne yapar, Maradona tspanya'da olduğu gibi kendisinden bir şeyler bekleyenleri hüsrana mı uğratır, gibi sorular, yanıtmı çabuk buldu: Futbolun yabuzca bir spor olayı değil eynı zamanda seyirlik bir gösteri, bir sanat olduğunun unutubnayayüz tuttuğu Mundial 86'da, bunu bize hatırlatan, deyiş yerindeyse futbolun onurunu kurtaran bir kişiden sö'z edilecekse, bu hiç kuşkusuz, Diego Maradona'dır. ya'nın A.C. NapoH Kulübü Başkanı, ona olan güvenini yitirmemişti. 5 milyar Iirayı Maradona için Barcelona Kulübüne verdiği zaman kendisine deli diyenler oldu. Maradona ise susmayı yeğliyor ve ardından teneke çalanlara gulümsüyordu. Italya, Maradona'mn yeniden doğuşu olarak anımsanacak. Futbolun olgunluğuna orada erişti. Orada büyüdü, orada zirveye ulaştı. Genç bir yetenek olarak gittiği ttalya'dan, olgun bir futbolcu olarak futbol sahnesine döndü. Meksika 86 Dünya Kupası'mn en ilgi çeken ismi hiç kuşkusuz Maradona ve 86 Meksika "Maradona Kupası" olarak anılacak futbol tarihinde. Ister futbol âşığı olsun, isterse "kupadan kupaya" futbolla ilgilenen olsun, milyonlarca insarun "küçuk dev adam" hakkında söyleyecek birkaç sözü var artık. Maradona "en çok faul yapılan" futbolcu olarak anılırken, bundan böyle "Arjantin'i kupaya götüren isim" olarak anılacak. Dünya Kupası için Meksika'nın kentlerini dolduran spor basını Maradona için her gün merkezlerine kilometrelerce teleks geçiyor. Ancak nasıl tanımlayacaklarını bir turlü bulamıyorlar: "Maradona'yı yeryüznnde durdurabilecek kimse var mı? Sanmıyoruz, zira Maradona başka bir dünyadan gelen biri gibi oynuyor" diye yanyor bir tanesi. Bir diğeri "Maradona bu formuyla iğne deliğinden bile geçebilir. Hem de ipliğe dokunmadan" demiş. En güzelini ise Arjantin Teknik Direktorti Billardo söylüyor: "Tannya şükürler olsun ki Maradona Arjantinli." Arjantinli olduğu için şükredilen bu küçük adam her gün surekli Buenos Aires'teki annesine telefon ediyor. Karşılıklı öpucükler, şans dilekleri ve kupanın sonu yaklaştıkça yoğunluk kazanan ağlaşmalar. Ve her telefondan sonra ne yapıp yapıp Arjantin Milli Takım listesine soİctuğu Napoli'nin masörü Salvatore Carmanto ile dertleşmeler. Geçen pazar gunünden beri tüm dünya Maradona'dan kupayı bekliyor. "Tarafsu" basın mensuplan bile Maradona'yı her sabah görmeye alıştıkları yerde kıstınp buket buket çiçek atıyorlar. MARADONA VVEMBLEY'İ HATDILIYOR Ya Diego Maradona ne diyor kendisi için? Öncelikle Dünya Kupasız Meksika'dan bir adım atmayacaklarını söylüyor. Sonra da gerçekten alçakgönüllü davranıyor ve İngiltere'ye attığı golü "olağanüstü" olarak değerlendiren bir gazeteciye "Olağanüstü mü? Hayır, olağanüstü olan Raquel \Velch. Gole gelince; bundan birkaç yıl önce milli takımla bir Avrupa tunı yapıyorduk. Benzeri bir pozisyon Wembley'de Shilton ile oynarken olmuştu. O gün ile bugün arasındaki tek fark, o gün kaleciyi çalımlamamış ve topu köşeye göndermiştim. Ama top kaleye gireceğine dışan gitmişti. Buenos Aires'e döndüğümde kardeşim, kaleciyi çalımlamamakla hata ettiğimi söylemişti. Ve Azlek Stadında aynı pozisyona girdiğimde aklıma kardeşimin sözleri geldi. Bu kez bata yapmadıra." Evet, Maradona eleme maçlarından önceki günkü maça kadar tüm maçlann "yıldızı" oldu. Ve görkemli yarı fınal mücadelesinde yıldızını daha da parlattı: Arjantin: 2 Belçika: 0 Goller: Dk. 51 Maradona ve Dk. 63 yine Maradona. Maç öncesinde sahada çekişebileceği tek adam gözü ile bakılan Enzo Scifo hakkında ne düşündüğü sorulduğunda şu yanıtı vermişti: "Belçikalı gibi oynamanın yarattığı havası hoşuma gidiyor. Ama bir sorunu var: Futboldan hiçbir şey anlamıyor." Şimdi bütün gözler pazar gunüne çevrildi. F. Almanya karşısında Maradona sihirli bacaklarını konuşturup, kupayı ülkelerine kazandırabilecek mi? Olacak iş mi? Türkiye, ne Ege'deki ulusal hak ve çıkarlarından vazgeçebilir, ne de Kıbrıs'ta yeniden 1974 öncesine dönülmesine izin verir. Her iki Türkiye RaUisi Ozetle yarın başlıyor Beykoz^da ŞEVKİ GÖKERMAN Avrupa Ralli sürucüler şampiyonasına dahil 15. Uluslararası Türkiye Rallisi yann Ayasofya Camii önünden saat 11.01'de verilecek startla başlayacak. 848 kilometrelik rallinin ılk bölümü Belgrad Onnanlan içindeki yollarda koşulacak. Kücük Şeytan Kıbç, Maybor, F. Rıfkı Atay ve Dere etaplanndan sonra, Ataköy'deki toplama nokıasına gelinecek. tkinci bölüm olan tstanbul'un Anadolu yakası, Samandra, Kod (Polonezköy), Mandıra, Gmerli, Yeşilvadü ve Bilek (Şile) özel etaplannı kapsıyor. Aynı gtin saat 22.3l'de Ataköy'den aynlacak olan raUidler, Anadolu yakasında yanştıktan sonra pazar sabahı 06.21'de yeniden Ataköy'e gelecekler. Üçüncü bölüm yine Belgrad Onnanlan' nda koşulacak ve ralli 17.30'da Ayasofya Camii önünde bitecek. Toplam 75 rallicinin kayıt yaptırdıjı Uluslararası Türkiye Rallisi'ne Birleşik Arap Emirlikleri, Çekoslovakya, Finlandiya, Macaristan, Fransa, Avusturya, Almanya, Romanya, tngiltere ve Bulgaristan'dan katılanlar arasında Ortadoğu ralli jampiyonası ikindsı Muhammed Bin Sulayam (Birleşik Arap E.), geçen yıhn birincisi Kalevi Aho (Fin) ile Bulgarlann ünlü sürücüsü llya Çubrikotch bulunuyor. Yanşmanm tek bayan rallicisi Ingiliz Janne Birrel. Son dOrt yıhn şampiyonu Alı Bacıoglu Metin Çeker ekibi ile bu yıl birinci durumda bulunan Renç Koçibey Çem özerdem ikilisi de rallide iddialılar. Papandreuldan şantaj (Baştarafi 1. Sayfada) ra Kıbns konusunda da "Kıbnstaki Türk askerlerinin geçici büknmet knnümadan geri çekümesl, Tarkiyc'nin tek taraflı müdahaJe haklmıııı kaldınlması ve serbest dolaşım, yerkşim, mülk edinme özgürlükleri sağlanmadan soruna hiçbir çözüm bulunamaz" ifadesini kullandı. Papandreu, Başbakan Turgut özal'ı da TürkYunan ilişkileri konusunda çelişkili demeçler vermekle suçladı. Andreas Papandreu, AET Doruk Toplantısı'nda Türkiye konusunu da gündem dışı olarak masaya getirdi. Bilinen Yunan iddialannı etraflı bir şekilde acıklayan Papandreu, topluluk başkentlerinin Kıbns konusunda Yunan yönetiminin yanında olmasını istedi ve Ankara ile ikili ilişkilerirti çözümlemeyen bir Yunanistan'ın, AETTürkiye ilişkilerinin normalleşmesine izin veremeyeceğini diplomatik bir dille çağnştırdı. Türkiye konusunu "ocak başına" getirdiği dün akşamki zirve yemeğinden önce, on bir üye ülkenin temsilcilerine iki ayn metin dağıtan Yunanistan Başbakanı, birinci metinde Kıbns konusunu, ikinci metinde de TürkiyeYunanistanAET üişkilerini işledi. Kıbrıs'ın Türk orduları tarafından işgal edilmiş bağımsız bir ülke olduğunu anlatarak başlayan birinci metinde, dikkati çeken en önemli nokta, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Perez de Cuellar tarafından yapılmış olan ve Kipriyanu yönetiminin reddettiği "üçüncü belgenin" ilk kez Papandreu tarafından da "gerçekçi olmamakla" nitelenmesi oldu. Öte yandan, isim zikredilmemekle birlikte, Sovyetler Birliği tarafından önerilen "çokuluslu konferans fıkrine" Yunanistan başkanının mektubunda da "değinilmesi" dikkati çeken diğer nokta oldu. Andreas Papandreu, Kıbns'a ilişkin beş sayfalık bu aynntıh mektubunu ise şu cümlelerle bitirdi: "Kıbns Cumhuriyeti, yani AET fle ortaklık anlaşması yapmış bağımsız bir ülke, AET Ûe ortaklık anlaşması yapmış ve buna tam üyeliği amaçlayan diğer bir ülkenin askeri işgali altmdadır. Böyle bir durumda Avrupa topluluğunun tarafsız kalmamaa gerekmektedir. Kıbns, ikili bir sorun değil, uluslararası bir sonındur. Bu yüzden bağımsız Kıbns Cumhuriyeti temsilcisinin (Kipriyanu'nun) önerleri, Ortak Pazar başkanlan tarafından da desteklenmelidir.'' AET, TÜRÖYE'YE BASKI YAPSIN TürkiyeAETYunanistan ilişkilerini irdeleyen ve diğer üye ülke liderlerine dağıtüan ikinci metinde ise, Andreas Papandreu, bu ilişkilerin kendisi açısından bir değerlendirmesini yaptıktan sonra şu ana temalan işledi: TürkiyeAET iüşküerinin normalleştirilmesine Yunanistan'ın evet diyebilmesi için Ankara Atina ilişkilerinin de normalleşmesi gerekmektedir. Ancak Türkiye sürekli olarak Yunanistan'ı tehdit aJtında bulundurmaktadır. Türk Başbakanı özal'ın son yaptığı açıklamalar buna örnektir. Türkiye tehdidi altında olan bir Yunanistan'ın AET bütçesinden Türkiye'ye yardım etmesi düşünülemez. Zaten Yunanistan, bizzat kendi bütçesinin çok önemli bir bölümünü Türk tehdidine karşı korumak için savunma harcamalanna ayırmaktadır. Dolayısıyla Yunanistan'ın AnkaraBrüksel ilişkilerinin normalleşmesine karşı çıkması, diğer topluluk üyeleri tarafından anlayışla karşılanmalıdır. Papandreu, bu metnin son bölümünde "diplomtik bir lisan" kullanarak "AET dayanışmasının gerekliliğini" vurguladı ve Ortak Pazar devletlerinin Türk Yunan anlaşmazlığında "taraf" olması gerektiğini çağrıştırdı. Yani üstü kapalı olarak Türkiye'ye baskı yapılmasını talep etti. Gözlemciler, dün Yunanistan Başbakanı tarafından dağıtılan iki metnin de "göreceli olarak yumuşak bir içerik" taşıdığı fıkrinde birleştiler ve bunu esas olarak Atina'nın AET bünyesi içinde Türkiye'ye karşı yürüttüğü uzlaşmaz politikanın "tecıide yol acmasmdan" kaynaklandığını ifade ettiler. Nitekim ayrmtıh metnin önceden dağıtılması, Papandreu'nun "ocak başı" toplantısında bu metnin doğrultusunda kısa bir konuşma yapmakla yetinmesi de bu "tecrit''i fazla ileri götürmeme kaygısıyla açıklandı. Gözlemciler, Andreas Papandreu'nun dün Lahey'de yapmış olduğu girişimin fazla bir sonuç vermeyeceği ve Türkiye AET ilişkilerinin normalleşme sürecinin "Yunanistan faktörüne rağmen" süreceği görüşünde birleşiyorlar. öte yandan, Hollanda'da sonra AET dönem başkanlığım yürütecek olan tngütere'nin bir dışişleri sözcüsü, basına yaptığı açıklamada AETTürkiye iüşkilerini canlandırma çabalarını sürdüreceklerini belirtti. AETTürkiye Ortaklık Konseyi'nin 16 eylülde toplanarak ortaklık anlaşmasına tam işlerlik kazandırma çalışmalarma başlayacağını da hatırlatan sözcü, "Papandreu'nun getireceği itirazlar zirvede tartışılacak mı?" şeklindeki sorumuzu şöyle yanıtladı: "Vunanlılar, itirazlannı bu düzeyde seslendirmek isteıierse, istediklerini söyleyebilirier. Herkes de dinler. Ancak AET • Türkiye ilişkileri üzerinde aynntıh bir tartışma olacağı kanısında degiiim. Başkanlık Konseyi bu eğilimde değil. Çünkü ilişkilerin canlandınlması konusu, daha önceki hafta dışişleri bakanlan konseyinde tartışıldı ve ortaklık konseyinin toplanması kararı alındı. Şimdi Yunanistan'dan istenen, Türkiye ile uyum anlaşmasım imzalaması. Aynca 1964 kararnamesi konusunda da bir çözüm bulunması gerekiyor." CHİRAC'TAN HESAP SORDU Hollanda başkentinde dün Fransa Başbakanı Jacqus Chirac ile ikili bir görüşme de yapan Andreas Papandreu, Paris yöneticisinin Türkiye'ye ilişkin yaklaşımından dolayı "hesap sordu." Bilindiği gibi, Fransa Başbakanı verdiği bir demeçte, Türkiye'nin de Yunanistan gibi Fransa'nın dostu olduğunu vurgulamıştı. Yunan kaynaklarına göre, Andreas Papandreu bu demecin ne anlama geldiğini Fransa Başbakanına sorunca, Jacques Chirac'ın cevabı, "Benim demek istediğim, Fransa'nın önceki hükümet döneminde Türkiye'ye karşı yürüttüğü siyaset yanlıştı. Şimdi biz bunu düzeltmeye karariıyız. Tabii ki AET üyesi olması nesabıyla Yunanistan'ın yeri a>Tidır" oldu. PAPANDREU'YA DESTEK Lahey'de dün başlayan AET Doruk Toplantısı'na katılan Yunanistan Başbakanı Andreas Papandreu'nun, gündeme getireceği "Türkiye ve Kıbns sorunu" ile ilgili tezleri ana muhalefet Yeni Demokrasi Partisi ve Yunan Komünist Partisi tarafından destekleniyor. ANKARA'NEV TEPKİSİ Ankara'da, tatbikatlar nedeniyle Türk ve Yunan birliklerinin aynı zamanda Ege'de bulunmalan konusunda görüşlerini belirten Dışişleri çevreleri dün başlayan tatbikat konusunda Cumhuriyet'e şu değerlendirmeyi yaptılar: "Yunanistan Başbakanı Papandreu, Türkiye politikasını 'Türk tehdidi' iddiası üzerine kurmuş bulunmaktadır. Bu suni tehdidi canlı tutabilmek için Ege'de gerilimi, büinçli bir şekilde yükseltmektedir. Türkiye'nin daha önceden tatbikat yapacağını açıkladığı bir bölgede, karşı tatbikat düzenlemesinin ardında yatan politika budur. Böylelikle dış dünyaya ve özellikle AET'ye karşı öne sürdüğü 'Türk tehdidi' iddialanna dayanak aramaktadır. Bunun TürkiyeAET ilişkilerinin normalleşme sürecine girdiği bir döneme rastlaması tesadüfi değüdir. Bu iddiavı kullanarak Türkiye'nin AET ile ilişkilerinin düzelmesini engellemek istemektedir." Ege'nin (Baştarafi 1. Sayfada) sulannda tatbikatını sürdüren Türk savaş gemilerinin "hedef 'imha' bnlma' 'vunna "toplu savunma", "stratejik bölge kommaa" konulannda başanlı sonuçlar aldığı belirtildi. Ege'deki gerilimi bir anda arttıran Yunanistan'ın karşı tatbikatı "Zeus86"nın da Genelkurmay'ca yakından izlendiği kaydedildi. Göreve alınan birliklerde izinlerin kaldırılmasının yani sıra Midilli, Sisam ve Sakız'ın gözaltında tutulduğu, Dikili Korfezi, Davutlar Körfezi, Ayvalık Sanmsaklı Plajı bölgelerinde deniz ve hava kontrollerinin de yoğunlaştrnldığı öğrenildi. Edinilen bilgiİere göre karşı tatbikatın sürdüğü sürece Türk Silahlı Kuvvetleri'nin program ve uygulamasında herhangi bir değişikiik söz konusu olmayacak. Bu arada, Türkiye kıyılannda tepe ve mevzilerde de önlemler alınarak uçaksavar ve roketatarlar yerleştirildi. Birlikler arasında kademeyi tamamlayacak "ihtiyat biriikleri" de oluşturulduğu ve bunların Çanakkale'den Datçaya dek uzanan sahil kesimine dağıtıldığı öğrenildi. 12 haziran günü başlayan "tlk Hedef86" tatbikatının bugünkü hakiki mermilerin kullanılacağı fiili bölümü Doganbeyli sahillerinde gerçekleştirilecek. Saat 07.00'de başlayacak fiili bölümde önce Hava Kuvvetleri'ne bağlı birlikler havadan yumuşatma hareketine geçecek. Bomba, roket ve mermi atarak daha önceden belirlenen hedefleri vuracaklar. Ardından uluslararası sulardan girecek olan muhripler yine belirlenen hedefleri çökertecek ve çıkarma gemileri Mehmetçikleri sahile çıkanacaklar. Aynı sa• atlerde paraşüt biriikleri bölgeye indirme yapacak ve bunu helikopterlerle uçan birliklerin bölgeye inmesi izleyecek. Hava Kuvvetleri'nin toplu harekâtına, Ege*ye kaydmlan hava önleme ve savaş birliklerinin tümüyle katılacağı belirtildi. Bölgedeki tatbikat yann da tank ve topçu birliklerinin atışlarıyla devam edecek. "tlk Hedef86" tatbikatının fiili bölümünü izleyecek olan Turgut Özal, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Üruğ, Milli Savunma Bakanı Zeki Yavuztürk ve kuvvet komutanlan dün tatbika: yöresine giderek buradaki yerleşik biriikleri gezerek bilgi aldılar. Tatbikat komutanlığındaki bir brifinge de katılan Başbakan Özal ve beraberindekiler daha sonra Cumhurbaşkanı Kenan Evren'i karşılamak üzere Izmir'e döndüler. EVREN İZMİR'DE Macaristan'a yaptığı resmi ziyareti tamamlayan Cumhurbaşkanı Kenan Evren'i taşıyan uçak dün akşam uzeri tzmir Çiğli Havaalam'na indi. Cumhurbaşkanı Kenan Evren'i Başbakan Turgut Özal, Genelkurmay Başkanı Necdet Üruğ, Milli Savunma Bakanı Zeki Yavuzturk, kuvvet komutanlan karşıladı. Cumhurbaşkanı Kenan Evren daha sonra Başbakan Turgut Özal ile birlikte Saat 18.30'da Emir Çakabey Limanı'ndan, limanın açığında bekleyen güdümlü Horpoon mermilerinin monte edildiği Gayret muhribine geçen Cumhurbaşkanı Kenan Evren, Başbakan Turgut özal ile bakanlara uluslararası sulardaki karşılıklı tatbikatlarla ilgili brifing verildi. Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in İzmir'e geidiği saatlerde, basın mensuplan "Gayret" muhribine götürülerek kendilerine bilgi verildi. Donanma Komutanı Oramiral Emin Göksan, "Refakat muhripleri, güdümlü mermili hücumbotlar ve modern denizaltı gemileri inşa edebilecek şekilde geliştirilmiş bulunan tersanelerimiz, son olarak iki rauhribimizin vuruş güçlerini büyük ölçüde arttıran satıhtan satha atılabilen güdümlü mermi silah sistemi modernizasyonu çok kısa bir sürede gerçekleştirmiştir" dedi. ' Gazetecilere bilgi veren Gemi Komutanı Yarbay Özden Gökçek de, Harpoon silahının ikı yeni muhribe monte edildiğini belirterek, "Bu, hedefi bulduktan sonra yüzde 99 hassasiyetle imha eder. Kendi tersanelerimizde, kendi mühendislerimizce iki ay gibi kısa bir sirede monte edildi. Çok pahab bir süah, tanesj 1 milyoa doter." dedi. htanbul Beykoz BelediyesVnce düzenlenen Yağlı Güreş TUrnuvası, 12 Temmuz 1986 tarihinde Beykoz çayınnda başlayacak. Beykoz Belediye Başkanı Ali Zengin, yaptığı açıklamada, geleneksel Kırkpınar güreşleri dönufü yapmayı düşündükleri güreşlerin tarihi Beykoz çayınnda yapıiacağını belirtti yuğh güreş Avrupa Okçuluk Şampiyonası 10. Avrupa ve Akdeniz Okçuluk Şampiyonası bugün 17.30'da düzenlenecek törenle açüacak. Yanşmalar ise yarın sabah saat 10.00'da başlayacak. Beden Terbiyesi Genel Müdiirü Şahap Saym'ın actş konuşmasıyla başlayacak törenler, FITA Başkanı Ruscone'nin ve diğer ilgiülerin konuşmalanyla sürecek. Daha sonra olimpiyat, FITA ve Türk bayraklannın göndere çekilmesinJn ardından folklor gösterileri düzenlenecek. Altıh Ganyan 20 bin lira verdi Türkiye Jokey Kulübü'nden büdirilmiştir. Çarşamba giinkü Istanbul at yarşılarmda 6'lı Ganyan: 20.98S.40, 31ü Ganyan: 2.166.20, 31ü Bahis: S4.298.9S üra verdL Hastane (Baştarafi 1. Sayfada) pılan ödemeler, günün faiz getilarımız yeterli değüdir. Varilerine göre hesaplandığından, tandaşlarımız, özel şirketlere 100, 200 hatta 500 milyon Iirayı ikinci sigortalannı yaptırsınlar" buluyor. Ancak faizlerin enflasyona paralei sürdüğü düşunceşeklindeki sözünün hemen son(Baştarafi Sporda) rasına dayanıyor. önce Anadoranda iilkeye geri dönersiniz" dedilu Sigorta'nın, daha sonra Şeker, ğini naklettikten sonra, yabancı ülŞark ve Başak Sigorta'nın başkelerde oynayanlann takıma alışlattığı uygulamalann birer hayat makta güçlük çekmediklenni, Mara(Baştarafi 1. Sayfada) sigortası olduğu söyleniyor. Andona'nın da 30 gün icinde takımla hareket eden bankalardan" kaycak, Türkiye'de 1950'lerden itikaynaştığını söyledi. naklanmış olabileceğini söyledi. baren yaygınlaşmaya başlayan Belçika karşısında alınan 20'lık Güzar, tartışma konusu olan sihayat sigortası, 1970'li yıllarda galibiyetten sonra Arjantin halkı sogorta uygulamasının Başbakan enflasyonun hızla tırmanması kaklara dökülerek takımlannın bu Turgut Ozal'ın sözleri üzerine üzerine tüm etkisini yitirmişti. zaferini çılgınca kulladı. 1978 yıhnbaşlatıldığım sözlerine ekledi. Bunun uzerine, gerek hükümet dan bu yana Dünya Kupası tarihinde ikinci kez finale yükselen Arjangerek sigorta şirketleri iki temel Bu ne biçim hastanedir; bu na. Bankaların sigorta acenteliği tinüler, özellikle Buenos Aires'in alsorunun çözümü için birformül sıl enfaktüstür? yapmalannı "kendilerine bir yan ünı üstüne getirdikr. Motosikleüi ve üzerinde çalışmaya başladılar. Haydi hasta ihtıraslı bir kişidir ve gelir" olarak nitelendiren Halk arabalı binlerce genç sabahlara kaBunlardan birincisi, biriken kendi durumunu önemsemiyor didar sloganlar atarak zafer gösterileSigorta Cjenel Müdürü Ergin Geprimlerin enflasyon tarafından yelim. Ya hastane yöneticileri?.. Bu ri yaparlarken, bu başanyı Maradodiz de, *Ancak, bu yolda yasal toplantılardan haberleri yoksa gayok edilmesinin önlenmesi, ikinna'ya borçlu olduklannı söylediler. zorlamalaria bir yere vanlamaz" zete de mi okumuyortar? Fenerbahcisi de, bu sigortalara ödenen Bu arada, Devlet Başkanı Raul Aldedi. Gediz uygulanmakta olan çe yöneticileri, kulüp binası dururfonsin karşılaşmayı televizyondan iz primlerin vergiden muaf tutulsigortalarının "hayat sigortası" ken rveden toplantılannı bir hastaledikten sonra Meksika'ya bir telgmasıydı. 1984 yılında Özal'ın nenin kroner bakım servisinde yamevzuatına uygun olduğunu raf çekerek takımının başarısını kut"ikinci sigortaya" yöneltici kopıyoriar da, hem kendilenni küçük savundu. ladı. nuşmasını "start" olarak kabul düşürüyor, hem Fenerbahçe'nin kiKonuyla ilgili göriışlerine başeden şirketler kolları sıvadı ve şiliğini zedelıyorlar? vurduğumuz Sabancı Holding enflasyona karşı duşü'nülen "kâr Anlaşılan hastanelerde artık her Yönetim Kurulu Başkanı ve TÜpayı" uygulamasıyla işe girişti(Baştarafi Sporda) şey var. Derde devadan gayrı... SİAD Başkanı Sakıp Sabancı ler. Hükümet de bu yıl başmdan 1990'da, Italya'da yapılacak bundan itibaren 11.180 liraya kadar olan "Bu konuda şimdilik bir açıklasonraki Dünya Kupası'nda, Fransız ma yapmak istemiyorum" derprimlerin vergiden düşürülmesitakımını iddialı ekıpler arasına sokan en az dörtbeş ustasını bir daha görken, Ak, Doğan ve Atlantik sini sağladı. me olanağı olmayan Fransız futbogortalarının Murahhas Azası Ali Ancak, daha önceki uygula(Baştarafi Sporda) lu mu? Gömeç, konuyu yeni bir "banmalarda hayat sigortasından Ferro söze karıstı. "Benim de baFransa'nın antrenorü Henri Mickerlik olayı"na benzeterek, "Bir uzaklaşan kesimlere, bunu yenişımdan geçtı. Izi sürdüm. Çaiıya gir hel maçtan sonra, üzüntü içinde olden sevdirmek için de birformül kampanya açıyorum. Bize para miş. Tüfoği hazıriadım. Usulca ara duğunu belirtip, şöyle devam etti: yaüran herkesi paralannı çekmegerekiyordu. Bu çekiciliği yaraıladım. Yatak karştda. Tüfeği doğrvtt "özellikle bir Dunya Kupası'nda fiye, diğer sigorta şirketlerini de mak için de, 'ikinci emeklilik " nali oynamayı çoktan hak eden tectum. Kıpıröasa dokunacağım. ve "geleceğin sigortası" gibi isim aynı uygulamaya girmeye Baktyorum, bakryorum yatak öoş. rübeli futbolculanm için üzuntu içinçağınyorum" dedi. Olayda bandeyim" Sanınz butün bunlar, buralerin çıkarıltp, donem sonunda Döndum !ze baktım, çıkmamış. Baödenmesi "rnuhtemel" milyonbam söylemiştı. )fatağa yaklaşön mı, daki futbol kamuoyunun içinde buhazırian. Hafıf bir ses çıkar. Kıpırdar. lunduğu psikolojik ortamı anlatmalarca liralık "örnekler" yayımya yeter... Aterete olduğunu görürsün. lanmaya başlaymca, daha önce Bossis'i, Giresse'lerin, Platini'lerin, Yatağın önünde devrik bir kavak "fiyasko" ile sona eren "hayat (Baştarafi 1. Sayfada) ağacı var. Ûstüne bastım. Zıpladım. Rocheteau'lann ve daha baskalannın sigortası"yeniden bir başka hüvunma >azısında, davanın reddi isizleyeceğini şimdiden tahmin edebilMeğer hayvan yataktan çıkmıs. Devtenerek, durumun anayasaya aykın viyetle canlandırılmış oldu. rik kavağın attındaki çahlara yatmış. mek için kâhin olmaya gerek yok. olmadığı, ödenen ücretin adil \e sosGELECEĞİN SİGORTASI SaJtanınca fıriadı. Tökezledım. iki stkı Bu ulkede de, büyuk bir olasılıkla yal ilkelere uygun olduğu ıleri NASIL VYGULANIYOR? başka ülkeler kadar futbol meraklıçektim. Bıraktı gitti." sürüldü. Geleceğin sigortası uygulaması var. Ama diğer ülkelerden farklı Efkârlı bir sessızlik çöktü. KaçırAdalet Bakanlığı'nın savunmasındıklarımızı düşündük. Ne avlar, ne olarak, seslerini du>Tirabilen futbol sı yapan şirketler, bin liradan da, memurun aylığı ile her ay ödeduşmanlannın da sayısı az değil. Maavcıları yitirdi... başlamak, üzere, aylık prim kenen yakacak yardımın brut tutanrun vilerin son yıllarda, uluslararası areDerken ay kendini gösterdi. sintisi yapıyorlar. Toplanan toplanması durumunda ödenen aynadaki başarılan yüzünden, futbol Ağaçların arasından. On dördü. Kıprimler üzerine yüzde 9 teknik lık paranın asgari ucreti gectiğini vuretrafında dönen sansasyon Fransazıllık çöktü. Orman yanıyor sanırsıgulayarak şöyle denildi: faiz konularak, sigortalı adına >a da egemen olmaya başlamıştı. Yılnız. Dalmışız. Sessizliği kimse bogayri menkul ve devlet tahvilleri "Nitekim 15. derecede bir memur dızlar gidip, "meçhul askerler" kazamıyor. Yatamıyoruz da.. gibi işlere yatınlıyor. Buradan el 18.500 lira, net, 21.798 lira yakacak hrsa, futbol dalgası Fransa'da sönmeYa bülbüller. Notaların alamayayardınu ile 21.800 lira aylık almakde edilen gelirden de, örneğin ye, geride kalan bir anı olmaya mahcağı ses. Gece yarısını geçti. Atetadır. Ikisinio toplamı 46.078 lir»>ı kum gözüküyor. Bakalım nöbeti devAnadolu Sigorta'nın yaptığı gişe iki kütük koyduk. Çevresine sıbi yüzde 95 kâr payı veriliyor. Bu bulmaktadır. Bu dg asgari ücretin ralandık. Çiğ düşmeye başladı. Bü ralacak yeni yıldızlar yetişecek mi? üzerindedir. Yasa httkmiine uygun züldük. Mutluyuz. Güzel... paralar, 15 yıldan başlamak üzeSanınz '!Adios muchachos" başhğı olarak yapılan işlemde Devlet Meinsan sevince her şey güzel... Fransa Almanya macı sonrası Franre geri ödeniyor. Bir emeklilik ikmurlan Yasası'nın 146. maddesine Rasgele... sız basınını yeterince özetliyor. ramiyesi, bir de aylık olarak yaaykın bir hıikiim yoktur. Anayasa (Baştarafi Sporda) re kulislerinin doğurduğu stres ve ziyafetlenn yorgunluğu sonucu Bayülkenin kalbı ısyan ettı ve kendisinin bile farkectemediği ikı kriz geçirip, hastanede yoğun bakıma alırv dı. Ilk şaştığımız nokta, tıp fakülteli, diplomalı Şambaba Semih'in boylesine ciddi bir rahatsızlığı sezememiş olması. Hastaneye başvurmasa hastaltğının ne denlı ciddi olduğunu bile anlamayacakmış. Ama Şambaba'nın unuttuğu yalnız doktorluk değıl Bir hastanede nasıl davranılacağını da artık anımsamıyor. Çünkü Bayülken'in yattığı Marmara Üniversitesi Hastanesi'nın Kalp Servisi bir "Rrfaı 7eMcas/"nden farksız. Dolup dolup boşalıyor... Fenerbahçe'nin yönetim kurulu toplantıları bu serviste yapılıyor. Transfer çalışmaları bu hastane odasında yürütülüyor. Kısacası Fenerbahçe yunetiminin Şambaba olmadan karar verme özgürlükleri yok. Osman ve Nezihi'nin alınıp alınmayacaklannın tartışma yeri hastane odası... ilyas için gelen F. Alman yöneticinin pazarlık yapma yeri hastane odası... Cem'in, Erdoğan'ın "Beni satmayın" diye başvurduğu yer hastane odası.. llyas'a "Sen Fenerbahçefde top oynayamazsın" denilen yer yıne hastane odası. Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş'm katüdığı sezon başı geleneksel Türkiye Spor Yazarlan Derneği Kupası futbol tumuvasının büet fiyatian belirlendL Galatasaray'dan Alp Yabnan, Selçuk Uygur, Fenerbahçe'den Yüksel Günay ve Beşiktaş'tan Ferhan Dinçer'le Hulusi Özdurmaı'm katüdıklan toplantıda ahnan karara göre, Fenerbahçe Stadı'nda oynanacak maçlarda kale arkası 7S0, maraton bin ve kapalı tribün biletleri de iki bin liradan satılacak. Ali Sami Yen Stadı'ndaki maçlarda ise kapah tribün biletleri iki bin, kale arkalan da bin lira olarak belirlendL TSYD Kupası büet fiyntları Hayat sigortasından ikinci emekliliğe sınden hareket edildiğinde, 30 yıl sonrasımn 500 milyon lirasının, günümüzün belki de 75 lirasını ancak karşılayacak seviyeye duşebileceği belirtiliyor. Maradona Özel emeklilikte işler iyice kaların taraf olduğu iddialara ilişkin "kesinlikle jTinlış, konuyu saptırıyorlar" diyen Gömeç, Sigorta Murakabe Kunılu'nu da, sigortayı uygulayanlara göz yummakla suçladı. Gömeç, mevcut uygulamanın yerine, yüzde 15 teknik faizli, ancak kâr payı ödenmeyen bir sistem önerdi. PAKDEMİRLİ: YENt BİR DÜZENLEME GEREKİYOR Hazine ve Dış Ticaret Müşteşarı Ekrem Pakdemirli özel emeklilik sigortası ile ilgili herhangi bir yasal düzenleme bulunmadığını belirterek, bu alanda yeni bir düzenleme için çalışmalann başlatıldığım söyledi, Hazine ve Dış Ticaret Müşteşarlığı'ndan yapılan açıklamaya göre Pakdemirli, bu konuda şunlan söyledi: "3182 sayılı Baokalar Kanunu karşısında, gerek Türk Ticaret Kanunu gerekse sigorta şirketlerinin murakabesi hakkındaki kanunda özel emeklilik sigortası konusunda bir düzenleme bulunmadığından konunun Bankalar Kanunu ile çelişmeyen bir düzenlemeve kavuşturulması gereklidir. Bu konudaki çalışmaiar başlatümış olup surdünilmektedir." Adios RASGELE~ Memıırun asgari ücret ya aykırüık iddiası da dogru degildir. Bahsi gecen maddenin ucret kavramına ters düşluğu, adalet ve sosyal ilkelere aykın olduğu iddiası soz konusu olamaz. Gostergelerde yapılan değişikliklerle devlet memuru ile işçi ayhklan arasındaki fark giderümiş ve eşitlik sağlannustır. Ileri surülen iddialar yasal dayanaktan yoksun olduğundan davanın reddi gerekmektedir. Anayasaja aykınlık iddiasının reddine, bilahara işlemin iptali için açılan davanın reddine, yargılama giderinin de davacı uzerine bırakıimasına karar verilmesini arz ederim." Anayasaya aykırıhk istemi Ankara 1. ldare Mahkemesi'nce gözden geçirilecek. Ve bu konuyla ilgili olarak, bu mahkeme karar verecek. ALKOL ve UYUŞTURUCU kullanmanın tek anlamı bilerek intihardır. YEŞİLAY