Katalog

7 MA YIS 1986 Ozetle DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 ABD'li askeri yetküiler, Libyaya yeni bir saldırıda Cruise füzelerinin kullanılmasını görüşüyor Belçika'da genel grev Belçika'da kamu hizmetlerinde çalışan işçileri temsü eden sendikalar tarafından dün gerçekleştirilen 24 saatlik genel grevin ülkeyifelce uğrattığı büdirüdi. Hükümetin uygulamaya sokmak üzere olduğu "kemer stkrna polirikasını "protesto eden grevcilerin ülkedeki tüm kamu hizmetlerini durdurduklan belirtildi. Gözlemciler otobüs, tren ve uçak seferleri ileposta hizmetlerinin tamamen durduğunu, okullann da kapandığmi bildirdiler. Devlete ait ulusal "Sabena"Hava YoUan'mnper~onelinin greve katılmasıyla Brüksel Havaalam kapatıldt ve uluslararası uçuşlar Amsterdam ile Frankfurt üzerinden gerçekleştirildi. (a.a.) LiJbya'ya Cruise tehdidi DUNYADA BUGUN ALlStRMEN İlkyazın Çağnştırdığı Ankara'dayım birkaç gundür. Bu arada karayoluyla Kayseri'ye gidip geldim. Anadolu'nun en güzel zamamnda. Yurdun bu bölgelerini dolaşmak ne güzel. Bir ilkyaz sabahı yemyeşil Tavas'tan Kayseri'ye bakmak ne mutluluk. Ankara'nın yeşermiş bulvarlannda gezinmek ne keyif. Evet Ankara'nın bulvarları yeşermiş. Bozkıra ilkyaz düşmüş. Ankara'nın, bozkınn bahan, bende uzak bir kentin, Paris'in ilkyazını çağrıştırdı. Bu çağnşımın coşkusuyia, geçen ilkyazda yazdığım Paris1 in baharı ile ilgili Samim Lütfu imzalı 30 Mart 1985 tarihli yazımı burada bir kez daha yayımlıyorum okurların hoşgörüsüne sığmarak. • • • "Paris'ten baharın şu ilk günlerinde pek kısa bir süre için de olsa, ayrılanlar, donüşlerinde coşkulu bir şaşkınhğa düşerler. Kısacık bir süre içinde kent birdenbire nasıl da degişivermiştir. Kışm görenlerin yalntzca şarkjlarda mavi olacağını, sandıklan boz abus Seine valse musettelerin şen maviliğine bürünmüş, bulvartann iki yanındaki ağaçlar saydam yeşillerini sergilemeye başlamışlardır. SaintGermain ile SaintMichel'in kesistiği köşede Cluny Müzesi'nin bahçesindeki kuşlar başka türiü bir bahar coşkusuyia şakımaya koyulmuşlar, bahçenin çaprazındaki Le Cluny kahvesinin masa ve sandalyeleri kaldınm üzerindeki yerlerini almışlardır. Nehre doğru inerseniz, biraz ilerde solda, Paris'in Paris olmadan önce birkaç yüz metre ötedeki adanın içine sıkışıp kalmış olduğu Romalılar dönemini çağnştıran Lutece kahvesinin masalarının da kaldınma yerleştiğini görürsünüz. Bir an için "biraz erken değil mi?" diye düşünecek olsanız, nereden çıktığına, hele hele onca otobüs, otomobil ve mobyiette arasından teravetini kaybetmeden size nasıl ulaştığına akıl erdiremediğiniz o canım bahar kokusu, hemen oracıkta kahvecilerin hiç de yanılrnadığını anlatacaktır size. Gerçekten kentin ağaçlan, kuşları kadar şaşmaz ve yanılmaz ilkyaz habercileridirler, kaldırımlara kurulup da yanlarından geçerken sizi de "Gel! Oturf" diye eteğinizden çeken kahve masalan. Parislilerin bir bölümü bu mevsimde her olanakta kent dışına kaçaıiarken, bir bölümü de kanvelerin kaldınmlanndaki masalannda önlerindeki kırmızı şarabı yudumlayarak karşılartar ilkbaharı. Tıpkı eski günlerde olduğu gibi. Şu sıralarda "Belle Epoque"vr\ renkli baharlarını görmek isteyen için de eşsiz bir olanak var. Bir kısım Parisliler bu olanağı değerlendiriyor ve Grand Palais'de (Büyük Sergi Sarayı) 22 nisana kadar sürecek olan "empresyonistler ve Fransız peyzajlan" sergisine koşuyoriar. Çağdaş resmin öncülerinin demir köprüleri, garları, fabrikalan, buhariı lokomotifleri, lokantaları, piknikleriyle, bir anın uçuculuğunda bir sanayi devrimi toplumunun kentlerini, kırlarını bize sunduklan bu sergi, aynı zamanda çağın tanıklık belgelerini seriyor gözlerimizin önüne. Gerçekten Honfleur'ü, Paris'i ve Aix'iyle bir ülkenin yüz yıl önceki bahar görüntülerini görebilirsiniz empresyonistlarin sergisinde. Empresyonistler, çağdaş resmin öncüleri, çağlarının eşsiz tanıklan. Kim onlar kadar kavganın, gürultünün. patırtının konusu olmuştu resim dünyasında? Her davranışları. her yapıtlan, her sergileri kryamet koparıyor, Fransız resim sanatının tutucuları, toplumun tüm tutucu kesimlerini yanlarına çekerek. Izlenimcilere karşı amansız bir savaş yürütüyortardı. Bugün serginin düzenlendiği binada, yüzyılın başında meydana gelmiş bir olay, izlenimcılere karşı sürdürülen savaşın hangi boyutlara ulaştığını çok güzel göstermektedir. 1900 yılında şu ünlu Paris sergisi sırasında, bu şenlik dolayisıyla özel olarak yaptırtlan iki sergi sarayından, büyüğünde ki resim sergisini gezmekte olan o günlerin Fransa Cumhurbaşkanı Emile Loubet, empresyonistler salonunun eşiğine geldiğinde, enstitü üyesi ressam Gerome, hemen onun önüne geçerek yolu kapamış ve, Durunuz Sayın Cumhurbaşkanı, bunlar Fransa'nın yüzkarasıdır, diyerek salona girmesini engellemiştir. Gerome'un o gün "Fransa nın yüzkarası" dediği kişiler, çok kısa bir süre içinde Fransa'nın şanlı evlatları oldular. Zavallı Gerome! Eğer 85 yıl sonra aynı salonda empresyonistlerin sergisi olmasaydı, şimdi kim anardı ki onu? Ya Tanrı korusun Cumhurbaşkanı Emile Loubet, Gerome1 un fetvasına uyup izlenimcilerin Fransa'nın yüzkarası olduklarına inanarak, kişisel beğeninin ötesinde yaptırımlar yolunu tutmaya kaJksaydı. Tarih bugün her ikisini de nasıl anardı dersiniz? Ama Loubet, zaten böyle bir ise girişmezdi. Çünkü düşüncesanat, aydın sanatçı karşısında hoşgörü Elyse Sarayi'nın geleneksel tutumu olmuştur nicedir. Zaman zaman Fransız toplumunda da tutucular seslerini yükseltip hoşgörü kuralını hiçe saymaya kaikışıyoriar, kimi zaman da doğrusu ya oldukça etkili oluyorlar. Ama şurası gerçektir ki, Elyse, hoşgörü kuralını çiğnememeye özen gösteriyor Üstelik de bunun için o makama bir ilericinin gelmesini beklemeye de gerek yok. Nitekim yalnız Fransa'nın büyük bir evladı değil, aynı zamanda çağımızın büyük ktşilerınden biri olarak tarihe geçen, büyüklüğü gibi, politik görüşlerinin tutuculuğu da yadsınamayan De Gaulle, bu alanda da unutulamayacak bir olayın kahramanıdır. Kişisel değerine inancının büyüklüğü, eleştiri hatta mizah konusu edilen De Gaulle, 1960'ların ikinci yarısında Jean Paul Sartre ile tartışmaya girişmişti. Daha doğrusu yazar De Gaulle'ü sert bir polemik havası içinde eleştiriyor, başkan ise önceleri pek oralı olmuyordu. Sonra bir gün De Gaulle, Sartre'a "Üstadım" diye başlayan bir yanıt verdi. Yanıttaki biçeme pek tutuian Sartre, yazdığı yazıda: "Sayın Cumhurbaşkanı, bana yalnız kahve garsonları üstadım diye seslenirler" deyip, yasa ve terbiye sınırlarını aşmadan zoriayarak veryansın etmişti. O günlerde De Gaulle'ün çevresindekilerden biri Sayın Cumhurbaşkanım, bu Mösyö Sartre da pek ileri gidiyor, size bütün bunları nasıl söyteyebilir? Siz ki Fransa'nın ta kendisisiniz... demişti. De Gaulle, o tepeden bakan umursamaz tavrıyla, zekâsı ve buyüklüğüne uygun şu yanıtı verdi: Evet, ama Mösyö Sartre da Fransa'nın ta kendisidir. "Fransızlardan çok Fransa'nın büyüklüğünü düşündüğü" için zaman zaman eleştirilen De Gaulle, Fransa'nın büyüklüğunün nereden kaynaklandığını çok iyi biliyordu. Evet, şu günlerde Parıs'te oturanlar veya yolu oraya düşen'ler, sanatın, düşüncenin bir ulusun yaşamında ne ulu etki ve katkıları olduğunu ölümlerinden bunca yıl sonra bir kez daha kanıtlayan izlenimci ustaların sergisine koşuyoriar. Yolunuz düşerse, şu günlerde sizler de gidin." Dış Haberier Servisi ABDli askeri yetkililerin, Libya'ya yeni bir saldırı durumunda orta menzilli Cruise füzelerinin kullanılması konusunu tartıştıklan haber veriliyor. Amerikan CBS televizyonu önceki günkü haberinde, Pentagon'un Akdeniz'e Cruise füzelerini taşıyan yeni gemiler göndereceğini duyurdu. Bu arada Filistin Kurtuluş Cephesi Lideri Abu Abbas, Amerikan topraklannda saJdırıJar düzenleme tehdidinde bulunarak bir numaralı düşmanlannın Ronald Reagan olduğunu sövledi. Amerikan CBS televizyonu ülkedeki askeri kaynaklara dayanarak verdiği haberde, Pentagon'un Akdeniz'e Libya'ya yeni bir saldırı yapılması durumunda kullanılmak üzere Cruise füzelerini taşıyan yeni gemiler göndermeye başladığını bildirdi. Geçen hafta Cebelitarık'dan geçen nukleer saldırı denizaltısının bu planın bir parçası olduğu belirtildi. Pentagon'lu bir yetkili CBS'nin haberi konusunda yorumda buluhmayarak Savunma Bakanlığı'nın çeşitli planlan görüştüğünü söyledi. Diğer bir Pentagon yetkilisi ise, ABD Savunma Bakanı Caspar Weinberger'in mut Sih teroristler okul bastı Hindistan'da Amritzar kentinde dün bir okulu basan Sih teroristleri üç Hindu öğretmeni öldurdü, iki tanesini de yaraladu Böylece beş gün içinde şiddet olaylannda ölenlerin sayısı 28e yükseldL Gözlemciler, Sih militanlannın geçen hafta Altın Tapınak 'a Hint askerlerin'm girmesine misilkme yapnklanm betirtiyorlar. (AP). Amerikan Cruise füzeUri denizaltılardan ateşlenebiliyor. tefık ülkelerin çoğu Libya'ya diplomatik, siyasi ve ekonomik önlemler alınmasından yana tavır koymuşken bu ulkeye askeri bir harekete girişmekten yana olmadığını söyledi. Amerikan CBS televizyonu, Cruise füzelerinin Libya'ya karşı yeni bir saldın durumunda kullanılması konusunda Savun 4 Filistin Kurtuluş Cephesi lideri Abu Abbas, ABD'nin tsrail hesabına Filistinlilere karşı savaş sürdürdüğünü söyleyereK "ABD'ye kendi topraklannda saldırılar düzenleyeceğiz" dedi ABD Dışişleri Bakanİığı, Filistinli eylemci Abu Nidal'e yataklık etmekle suçladığı Suriye yönetimini uyanrken, tsrail Savunma Bakanı îzak Rabin, Batılı ülkelerin Libya'ya uyguladığı yaptırımlann Suriye'ye karşı da uygulanmasını istedi hesabına Filistinlilere karşı savaş sürdürdüğünü söyleyerek ABDyi kendi topraklarında vuracaklarını belirtti. Bu arada ABD Dışişleri Bakanlığı, Suriye*nin terorizme verdiği destekten duyduğu endişeleri dile getirerek bu ülkenin Filistinli eylemci Abu Nidal'e yardımdan vazgeçmesini istedi. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Charles Redman, "Suriye'nin Abu Nidal'i kendinden uzaklaştırması gerekriği kanısındavız" dedi. tsrail Savunma Bakanı Îzak Rabin de, Batılı ülkelerde Libya'ya karşı uluslararası terörizmle ilgili olduğu gerekçesiyle alınan önlemlerin Suriye'ye karşı da uygulanmasını istedi. ma Bakanı Weinberger ile Dışişleri Bakanı George Shultz arasında anlaşmazlık olduğunu haber verdi. Cruise füzeleri uçak, gemi ve denizaltılardan ateşienebilivor. Italyan Achille Lauro yolcu gemisinin kaçirılması eyleminden sorumlu tutuian Filistinli lider Abu Abbas, ABD'nin İsrail Necibullah seçilirken Sovyet tanklan KabiVde nöbet tuttu Karmal yanhları gösteri yaptı açıklamalarda, yeni lider Necibullah'ın seçilmesine kadar şehir merkezindeki barikatlarda Afgan askerlerinin ayaklanma olasılığına karşı silahlarının alındığını söylediler. Kabil'den gelen haberlerde, ozellikle Karmal yanlısı ve Necibullah karşıtı olarak bilinen General Muhammet Gulap Zoi'nin, Içişleri Bakanİığı binasında Sovyet tarafından yoğun kuşatma altına alındığı büdirüdi. Bu arada başkentte ozellikle kadın ve gençlerden oluşan grupların Karmal lehinde gösteri düzenlemeye çalıştıkları fakat gosterilerin polis tarafından bastırıldığı belirtildi. Diplomatik kaynaklar, geçen perşembe günunden bu yana ulkenin tüm dünya ile teleks ve telefon bağlantılarının kesik olduğunu ve gazete çıkmadığını kaydediyorlar. Aynı kaynaklar televizyonda uzun süredir Sovyetler Birliği'nde tedavi edildiği öne sürülen Karmal'ın ülkesine dönüşü ile ilgili görüntulere yer verilmesinin dikkat çektiğini bildiriyorlar. Afganistan'ın yeni lideri Muhammed Necibullah'ın, Komünist Panısi Merkez Komitesi: nde yaptığı ilk konuşmada, "lüm guçlerini kullanarak Müslüman gerillaları ezmeye ve savaşı sona erdirmeye" çalışacaklannı söylemesi, 6.5 yıldır süren Afganistan'daki savaşın daha da sertleşeceğine ilişkin yorumlar yapılmasına yol açtı. AP ajansının tslamabad kaynakh haberine göre, Pakistan'da uslenen gerilla liderleri, Necibullah'ın iş başına gelmesinin, savaşın daha da tırmanmasına yol açacağını söyleyerek, Kabil hukumetini devirmek için çabalarını daha da yoğunlaştıracaklarını belintiler. Barhanuddin Rabbani. AP ımıhabirine yaptığı açîklamada, "Kabil'de sadece Sovyet piyonlan degişti. " dedi. ŞUVde cuntayu "pasij Afgan Komünist Partisi toplantısı sırasmda Sovyet tanklan îçisleri Bakanlığı'm kuşattı. âireniş^kararı "Ermeni dostu" Deferre başından ağır yaralandı Fransa 'nın önde gelen politikacüanndan ' 'Ermeni dostu " olarak tanınan Marsilya Belediye Başkanı Gaston Defferre, dün sabah evinde düsürek başından yaralandı. Hastaneye kaldınlan Defferre'nin durumunun "kritik olduğu'"büdirüdi. Marsilya'daki Timone Hastanesi sözcüsü, Defferre'nin dün sabah evinde geçirdiği bir baygmlık sonunda düştüğünü ve başından yaralandığını belirtti. Sözcü, baygmlık geçirdiği sırada Defferre'nin evinde yalnız olduğunu ve yardım istemekte güçlük çektiğini anlattı. İSLAMABAD, (a.a./AP) Afganistan'da Babrak Karmalın hastalık gerekçesiyle yönetimden ayrılmasından sonra Sovyet tanklarının başkent Kabil'i kuşattıkları ve şehirde Karmal yanlılannın gösteriler duzenlediği büdirüdi. Batılı diplomatlar, Afganistan Komünist Partisi yeni genel sekreterinin belirlenmesi için yapılan üç günlük toplantı boyunca Sovyet tanklarının başkenti tehdit altında tuttuklannı belirttiler. Diplomatlar, Kabil'den gelen raporlara dayanarak yaptıkları Bangladeş'te bugün genel seçim var Dış Haberier Servisi Bangladeş'te bugün yedi yıldır ilk kez parlamento seçimleri yapılıyor. 100 milyon nüfuslu ülkede üç haftalık seçim kampanyası sırasında çıkan olaylarda şimdiye dek 11 kişi öldü. en az 800 kişi yaralandı ve bir muhalefet adayı da esrarlı biçimde ortadan kayboldu. Bugünkü seçimlere 28 siyasal partiden 1100 aday katılıyor. Ancak parlamentoda koltukların çoğunun Devlet Başkanı Hüseyin Muhammed Ersad'ın Ulusal Partisi ile muhalefetteki Avvami Partisi arasında paylaşılması bekleniyor. Erşad, bugünkü seçimlerin demokrasi yolunda önemli bir adım oluşturacağını mada, silahlı kişilerce kaçırıldığını ve kendisinı kaçıranların Devlet Başkanı Ersad'ın adamlan olabileceğini söyledi. Hükumet ise, bu iddiayı ^lanlayarak, Halide Ziya'nın yönetimi töhmet altında bırakmak için saklandığını ileri sürdü. Bangladeş 1981'de Pakistan'dan ayrılalı beri siyasal istikrara kavuşmamamış bir ulke. Bangladeş"in kurucusu ve ilk Devlet Başkanı olan Mucibur Rahman 1975'te bir darbede öldüruldu. Yerine geçen General Zıya Rahman ise 1981'de başka bir darbede olduruldukten sonra, iktidara General Muhammed Erşad geldi. Erşad daha önce üç kez seçimlerin yapılacağını açıklamıştı. Muhalefet boykot çağnsında bulundu Dış Haberier Servisi Şili^ de 11 yıldır süren cunta yönetimine karşı muhalefet partileri sivil direniş düzenlemek üzere geniş cephe stratejisi üzerinde anlaşmaya vardılar. AP Ajansı'nın Şili kaynaklı haberine göre, ülkenin önde gelen ve iki ucu temsil eden partileri Hıristiyan Demokrat Parti ile Komünist Parti ideolojik göruş aynbklannı bir yana bırakarak ortak bir strateji benimsediler. Ancak adı geçen partiler bu güçbirliğini ortak bir siyasal ittifak içinde doğrudan gerçekleştirmek yerine demokratik kitle örgütleri aracılığıyla labanda dolaylı olarak sağlamayı tercih ettiler. Bu durumun iki örgut arasındaki görüş ayrılıklarının derinliğinden ve taraftarlarının tepkilerini yumuşatma kaygısından ileri geldiği belirtiliyor. Benimsenen strateji işçi sendikalannın, esnaf kuruiuşlarının, kamyoncuların, hizmet kesiminde çalışanların toplu halde ekonomik ve demokratik taleplerde bulunmalarını, ve tümünü bir anda karşılayamayacak olan cunta yönetimini güç durumda bırakmayı öngörüyor. Pasif direniş anlayışı içinde söz konusu kesimlerin ekonomiyi felce uğratıcı eylem içine girmeleri kararlaştırıldı. Siyasal çevreler bu stratejinin başarıya ulasabilmesi için öncelikle işçi sendikalannın yöneticilerine önemli görevler duştüğünü, eylemlerin ustalıkla ve eşgudüm içinde yönetilememesi halinde başansızhğın kaçınılmaz olduğu göruşünde birleşiyorlar. Mafya sanıkları açlık grevinde 474 sanıklı tarihin en büyük Mafya davasmda, sanıklann açlık grevine başladıklan haber verildi. Sanıklar, hapishanedeki çok sıkı güvenlik önlemlerini protesto ediyorlar. Mafya davası sanıklanndan biri önceki gün yaptığı açîklamada, açlık grevinin amacuıın davayı geciktirmek olmadığım, avukatları ve aile üyeleriyle görüşmelerinin önlenmesiniprotesto etmek istediklerini kaydetti. (a.a.) General Muhammed Erşad. savunuyor. Ancak muhalefet bu gorüşu paylaşmıyor. Bangladeş Ulusal Partisi, seçimlerin "yasadışı askeri yönetimi meşrulaştıracağım" belinerek boykot çağnsında bulundu. Bangladeş Ulusal partisi lideri Bayan Halide Zi>a'nın dort günluk kaçınlması ise, ülkede gerginliği busbütün artırdı. Halide Ziya, pazar günu serbest bırakıldıktan sonra yaptığı açîkla Beyrut'ım doğu kesiınindeki havaalanına roket saldınsı BEYRUT, (AP) Lübnan Cumhurbaşkanı Emin Cemayel'in dun resmi bir ziyaret amacıyla Tunus'a hareket etmesinden kısa bir süre sonra, başkent Beyrut'un Hıristiyan doğu kesiminde, yapımı yeni tamamlanan Halat Havaalanı'na roket atıldı. Beyrut polisinin verdiği bilgiye göre, doğu kesimindeki havaalanına atılan Sovyet yapısı altı Katyuşa roket havaalam yakınlarında patladı. Hıristıyanların denetimindeki Lübnan'ın Sesi Radyosu, rokeılerin Suriye denetimindeki milisIer tarafından atıldığını öne surdü. Roketlerin Beyrut'un doğusundaki havaalanjna atılmasının Cemayel'in Tunus'a yaptığı zi, yaretle ilgili olup olmadığı henüz anlaşılamadı. Lübnan Devlet Başkanı Emin Cemayel'in, Tunus Devlet Başkanı Habib Burgiba'nın daveti üzerine bu ulkeye iki günlük resmi bir ziyarette bulunacağı bildirildi. SAYIN DOKTOR VE ECZACILARA Mide ve Duodenum ülserlerinin tedavisinde ve nükslerinin önlenmesinde JAPON KONSOLOSLUĞUNUN AÇIKLAMASI Istanbui Japon Konsotosluğu, 30 Nuan 1986 tarihli Cumhuriyet gaıetesinin 3. sayfasında yer alan Japon Imparatorunun tahta çıkışının 60. yüdönümüyie ilgili bir haberde Imparatorun 2. Dünya Savaşı sırasında miUtarist bir siyaseti desteklediğine ilifkin ifadcyie ilgili olarak bir açıklama gondermistir. Açıkiamayı aynen veriyorua "Ikinci Dünya Saya$ına ilişkin tarihsel olgu ve belgeler Majesteleri Japon Imparatorunun samimi bir banş yanlısı olduğunu göstermektedir. lmparator, asbnda kıtada ve başka Ulkelerle savaşa yurekten karşıydı. Bunanla birlikte, eski anayasaıun hükümlen gereğince hükümetin tavsiye ve kararlannı izlemekle yükümlüydü. Bundan ötilrü, lraparator meşruti bir hükümdar olarak kendine düşeni yerine getirmiştir. lyi büindigi gibi, Imparator, buyuKoaoasının Darış yanlısı bir şîirini anarak savaş Uan metni içinde yer almasını ve bu yolla savaşın bütünüyle kendi niyetine karşı olduğunu göstermek istemiştir. Şimdiki Japon Anayasası, zamamnda Parlamentonun oybirligiyle kabul edilmiştir. Bu da yeni anayasanın öncekınin yasal devamı olduğu anlamına gelir. Bununla birlikte, tarihsel varsayımlar anayasanın orjinal biçimırün o devirde Müttefık Güçler Yüksek Komutanı General Douglas MacArthur, tarafından bir memorandum halinde o zamanki Japon hükümeüne ıktıldiğini ima eunektedir. Şimdiki anayasanın "McAnhur Anayasası"nın doğrudan bir çevirisi olup olmadığı konusunda hiçbir açık kanıt yoktur. Aynca Japonya'nın "McAnhur Anayasası"m benimsemiş olduğunu varsaysak bile bu çok da katı anayasa değildir. lersine "savasa başvurmaktan kaçınma" gibi birçok değerli kavramlar taşıyan harika bir anayasadır!' ULJCURAN RANITIDINE mg Tablet 150 mg Tablet 2830 TABLETLİK çift taraflı folyo ambalaj içinde piyasaya verilmiştir. ABFAR ılaç sanayı ve tıcaret a ş Buyukdere Caddesı 205 Levend Istandu Bir aıııiral öldürüldü LIMA, (AP) Güney Amerika ülkelerinden Peru'da, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanlığı'nda görevli bir amiral dün kimliği bilinmeyen silahlı kişilerce öldiıruldü. Başkent Lima'da yapılan açîklamada, Amiral Carlos Ponce Canessa'nın dün sabah başkent yakınlarındaki Orrianta Del Mar semtinde evinden işine giderken silahlı kişilerin saldmsına uğradığı bildirildi. Peru'nun Resmi Haber Ajansı Andina tarafından yapılan açîklamada da, Amiral Canessa'nın evinin önunde otomobiline atılan iki el bombasının patlaması sonucu öldüğü kaydedildi. Ajansın haberinde, saldınyı beş teröristin düzenlemiş olabileceği belirtildi. Peru yetkilileri, saldırıyı henüz üstlenen olmamasına karşın, Amiral'in uzun süredir ülkede yönetime karşı silahlı mücadele veren Aydınlık Yolu gerillaları nca öldürüldüğünun sanıidığını kaydediyorlar. MSB ERKEK ÖĞRENCİ YURDU'nun eski ve yeni tum mensupları, 10 Mayıs 1986 öğleden sonra yurtta buluşup, akşam da birlikte yemek yemek istiyoruz. FEVZt DURGUN'dan ayrıntılı bilgi alınabilir. Tel: 147 57 76/141 37 71