Katalog

CUMHURİYET/8 11 MA YIS 1986 Bodrum'da herkes dolar hesabı yapıyor Bitez'de bu yıl Türk turistlere hemen hemen yeı yok. Yer bulan talihliler için de bir saatlik sörf dersi 2.500 TL. Pansiyonlarda bir kişi, kahvaltı dahil en az 5 bin Iiraya kalabiliyor. Bitez'de konuştuğumuz bir turizm yetkilisi geleceğe dönük kaygılarını şöyle dile getirdi: "Yabancı tekneciler liman kiralannın yüksekliği ve fahiş fi>atlar yüzünden Yunanistan'dan kaçıp buraya yöneldik r . Ama izlediğim kadarıyla bizim fiyatlarımız çok kısa surede Yunanlılannkini geride bırakacak." Bodrum koylannda durum ozetle böyle: Fiyatlar belirsiz, ama geçen yılın birkaç misli pahalı, çoğu raotel ve pansiyon yabancılar tarafından kapatılmış, Türk turistlere fazla yer kalmamış. MEHMET YAŞİN BODRUM Biz vardığımızda, Bodrum gelecek konuklar için süsleniyordu. Herkesin elinde bir fırça, dükkânıru, pansiyonunu, otelinı, lokantasını beyaza boyuyordu. "Acaba yine yağmur yagar m ı ? " Eğer yağarsa butiin badanalar akacaktı. Bodrum; lulann korkusu radyasyon yüklü bulutlar değil, yağmur yukJü bulutlardı. Yağmur demek ikinci bir masraf demekti. Bodrum'a konuklar bu yıl Avrupa'dan gelecek. Bodrum'un içindeki ve çevre köylerdeki hemen bütün pansiyon ve moteller yatak kapasitelerinin yüzde 6070'ini yabancılara ayırmışlar. Geri kalan yataklar ise, yıllardan beri gelip giden hatırlı muşteriler için saklanmış. Pansiyon ve motellerde bir fiyat karmaşasıdır gidiyor. Belediyenin, fiyatları serbest bırakması adeta herkesi şaşırtmış. Kim neye, ne kadar para isteyeceğini tam olarak bümiyor. Bilinen bir tek şey varsa, o da fiyatların geçen yıla oranla birkaç misli daha pahalı olacağı. Çevre köylerde yaptığımız söyleşilerden çıkardığımıza göre, bu yıl bir günlük dinlenmenin bedeli kişi başına tam pansiyon 10 bin lira ile 25 bin lira arasında değişecek. Bu fîyatlar kalacağmız yerin kalitesine göre ya artacak ya da azalacak. Gündüz susuzluğunuzu bastırmak için içeceğiniz soğuk meşrubatlar, biralar, akşamınızı keyiflendirmek için içeceğiniz rakı ve saraplar faturanızı daha kabartacak. İşletmecilerin en büyuk kazançları da bu ekstralar. Bodrum kasabası TürkıyedeDünyada TURZM Aldığımız bilgilere gore, Bodrum kasabasında da bu yıl çehreler değişecek. Birkaç "Bodnım tiryakisi"nin dışında, kasabanın motel ve pansiyonlarını yabancılar dolduracak. Yetkılilere göre bu yılki ziyaretçi portresi şöyle olacak: Yuzde 70 yabancı, yüzde 30 yerli. Bodrum'da yatak ucretleri dolarla hesaplanıyor. Fiyatların serbest olmasına rağmen pansiyoncular aşağı yukan aynı fiyat üzerinde birleşmişler: Bir kişilik oda: 8.67, iki kişilik oda: 11.92 dolar. Bu fiyatların üzerine yüzde 15 servis ücreti ile yüzde 10 KDV eklenecek. Dolann hesaplanmasında motel veya pansiyon giriş tarihindeki efektif fiyat esas alınıyor. Bodrum'da karın doyurmak sorun değil. Paranız çok kısıtlıysa, bakkaldan alacağınız yarım ekmeğin içine salam ve peynir koyarak yapacağınız sandviçi, kıyıdaki bir bankın üstunde, denizi seyrederek yiyebibrsiniz. Veya herhangi bir lokantada çorba ve birkaç sebze yemeği ile geçiştirebilirsiniz. Ama Bodrum'a gelmişken kalamann, ahtapotun, çupranın tadına bakmaya niyetlenirseniz, biraz kesenin ağzını açmanız gerekir. Bir meyhanede bir şişe rakıyla, aşırıya kaçmadan yiyeceğiniz balık urünlerinin tek kişiye maliyeti 56 bin lira arasında değişiyor. Fiyatlar duvara asılmamış Yukarıda da sözünü ettiğimiz gibi, Bodrum köylerinden kesin fiyat vermek olanaksız. Bizım orada bulunduğumuz günlerde herkes kafasında bir fiyat belirlemişti, ama bu fiyatlan duvara asmak için komşusunu bekliyordu. Hatta pansiyon ve moteller arasında casuslar sıkı bir faaliyet içindeydi. GordüğümUz kadarıyla herkes kendini "dolar sevdasına" kaptırmıştı. "7 dolar, 10 dolar, 30 dolar.." İşletmecilerin elinde bir hesap makinesi, çarpıp böIüp kendilerine göre birtakım hesaplar yapıyorlardı. Kaç para yszalım biraya, bir dolar iyi mi?.. Bir dolara bir paket sigara alamazsın dışarıda.. Yaz o zaraan 1.5 dolar. Balıga ne yazalım?.. Yaz 34 dolar. Yabancı, balık için canını verir. Yukandaki konusmalar, fiyat saptamam yaparlarken masalanna oturduğumuz iki işletmecinin teybimizde yer alan seslerinin bir bölümu. Büyük isletmeler dışındaki hemen bütün yerlerde fiyatlar aşağı yukarı böyle saptanıyor, tutturabildiğine. BOŞ SOKAKLAR Bodrum'un yaz aylarmda tıkhm tıkltm olan caddeleri şimdiUrde bos. Duvariar beyaza boyanmtş, tabelalar yerine asılmif ve turist bekleyişi baslamış. Yerli turistler bu yıl küme düştü Vansiyon ve motellerde bir fiyat karmaşasıdır gidiyor. Belediyenin, fiyatları serbest bırakması adeta herkesi şaşırtmış. Kim neye ne kadar para isteyeceğini tam olarak bilmiyor. Bilinen bir tek şey varsa, o da fiyatların geçen yıla oranla birkaç misli pahalı olacağı. Bodrum ve koylarında bu yıl yabancı turistler ağırlıkta olacak. Pansiyoncular yeni mevsime hazır, yataklar temiz, odalar guzel, tuvaletlerin sifonları çalışıyor. Yalnız su ve iletişim sorunu turistleri biraz üzeceğe benziyor. tngiliz seyahat acentesinin sörf ve yelken meraklıları için yaptırdığı "rüzgâr" araştırmasının sonunda Bitez koyu 5 yıldız almış. Uzmanlara göre, sörfçüler ve yelkenciler için tüm Ege'de en ideal yer Bitez koyu. Bu koydaki yerleri de Ingiliz seyahat acenteleri kendi yurttaşları için şimdiden kapatmışlar. da tabldolu yiyip yaiıyorlar. Türk müşterisinden rakı masasında kazanırdık, yabancılardan da bu etkinlikler sajesinde kazanacagız." Bar işletenler telaşlı Yabancı turist akınından pansiyoncularla motelciler memnun, bar işletenlerle meyhane işletenler ise biraz telaşlı. Bodrum'un ünlü barlanndan Veli Bar'ın sahibi "Vdi, bu telaşın nedenlerini şöyle Ozetliyor: "Yabancı tarist, yerli turiste benzemez. Onlar bütün geceyi bir meşrubat ile geçiştirirler. Bizimkiler ise yemeyi, içmeyi severler. Bu yıl pansiyoncular kazanacak, bizler zorianacagız." Bodrum barlannda bu yıl bir tek rakı 850 lira. Buna KDV ve servis ucreti dahil değil. Yabancı içkilerin bir teki ise 1000 liradan başlıvor. Yabancılan bekleyen sürprizler Bu tur karşılaşma törenlerinden habersiz,Bodrum köylerine gelecek olan yabancı turistleri başka surprizler de bekliyor. Bunlann en önemlisi iletişim. Köylerde otomatik telefon yok. Telefon konuşması köyün postanesi aracılığı ile yapılıyor. Memur saat 19.00'da kapıya kilit vurup evine gidince o köytın tüm dünya ile ilişkisi kesiliyor. Gölköy'de konuştuğumuz bir pansiyon işletmecisinin anlattıkları aynen şöyle: "Geçen yıl Hollanda'dan bir aile geldi. Adam bir giin telefon etmek istediğini sovledi. Numarasını santrala yazdırdık. Telefon 4 gunde bağlanamadı. Hollandalı bunun üzerine İstanköy'e gitti. telefon konuşmasını yaplı ve döndii. Pansiyon parasının yarısını peşin oderaemiş olsaydı belki dönmezdi.." Eğlence merkezlerinde kısıtlama Bodrum kasabasında oyle buyüleyici bir doğa yok. Deniz ise çamur renginde. Turizm sektörunde ağırlık eğlencede. Veli Bar'da hafif müzık, Hadigari'de popcaz, Caz Kulüp'te klasik ve modern caz, Halikamas'ta gümbur gumbür disko müzıği, meyhanelerde arabesk. Ve Bodrum'da saat 24.00'te tum bu sesler kısıhyor. Muzik sesini kısmakta biraz gecikenin kapısına polisler dayanıyor. Eğlence merkezinde eğlenceye konan bu kısıtlama birçok çevrede eleştiri konusu oluyor. Bodrum'a yakışmayan diğer bir konu da, sağlık sorunu. Yaz aylannda nüfusu 150200 bine çıkan kasabada tam teşekküllu hastane yok. Dileriz ki bu yıl Bodrum'da tatilini geçirecek turistlerin apandisiti paılamasın, midesi kanamasın, kalpleri teklemesin. Bodrum'da "Mavi Tur" düşleyenler için de bir iki sözumuz var: 810 kişilik teknelerin gunluk kirası 200 bin liradan başlıvor. Buna kumanya dahil değil. Teknelerin de birçoğu şimdiden yabancı turistler için ayrılmış. Tekne kiralamak isteyenlerin şimdiden harekete geçmesi, kapora yatırması gerek. Yerli turistlere önerimız, bu yıl "tuılurabildigine" ' bir fiyat politikası uygulanacak olan Bodrum'a "çatkapı" gitmemeleri olacak. Rezervasyonsuz gidenler, eğer bir tanıdık ev yoksa sokak ortasında kalabilirler. Diğer bir önerımiz de şoyle: "Bavula koyacağınız eş>aiarı yarıya indirip, cuzdanınıza koyacagınız paravı iki katına çıkartın..." YAZA HAZIRLIK Bodrum ve koylannda turizmden para kazananlar hanl harüyeni sezon için hazırUuuyorlar. Sandalyeler boyanıyor, tekneler tamir ediüyor, pansiyonlar gözden geçiriliyor. ğuracağı sorunlar var. Türk içkisini ve Türk sigarasını tatmak isteyen yabancı turistlerle bunları satan esnaf bu yıl epev çekışecek. Sigara ve içkilerin bir çoğunun üstünde hâlâ zamsız etiketler var. Hatta oyle etiketler gördük ki ustünden bir kaç zam geçmiş. Esnaf haklı olarak zamlı fiyatı istiyor. Turist etiketin ustünde yazılanı vermeye çalışıyor. Esnaf kendi kırık dokük yabancı dili ve çevrenin yardımı ile derdini anlatıyor ama turistin kafasında yine de bir soru işareti kalıyor: "Acaba kazıklandım mı?" Herkesin dıleği, kuçük ama mide bulandıran bu soruna yetkililerin çozum bulması. izledik. "Turizmcinin hakkını (urizmciye vermek gerek." Gezdiğimiz pansiyonlarda yataklar terıemiz, odalar sevimli ve tuvaletlenn sifonları çalışıyordu. İşletmecilerin büyuk bolumu dil bilen, öğrencı olan yardımcılar edinmişlerdi. işletmecilerin birçoğu bu yıl konuklara denizin ve güneşin yanı sıra, birtakım aktiviteler de sunuyorlar. Hemen her raotelin önunde birkaç sörf, kano, kısa turlar için tekneler goze çarpıyor. Konuştuğumuz bir işletmeci şu bilgileri verdi: "Bu yıla kadar hep Türk konuklan ağırladık. Bizim insanımız tatilde hareket etmeyi pek sevmez. Sabahtan akşama kadar güoeşle yatar. Akşarn da rakı masasının başına çöker, ama yabancı boyle değil. Onlar torgunluklarını yorularak çıkarıyorlar. Yüziıyorlar. sörf >apıyorlar, kürek çekhorlar, turlara çıkıyorlar. Akşam Köylerin ortak derdi: Su Hemen her pansiyoncu evinin damına guneş enerjisi aleti takıp sıcak su sorununu çözmuş. Aletler tamam, ama ısıtılacak su bulunmuyor. Köylerin ortak derdi su. Herkesin bir kuyusu var ama bu kuyu sezon boyu yetmiyor. Gördüğümuz kadarıyla susuzluk hem pansiyoncuları hem de yabancı konuklarınuzı bu yıl biraz uzecek. Dileriz susuzluktan uzulen turistler ulkelerinde kötü propagandamızı yapmazlar. Okuduğumuz bir makalede Ispanyol turizmini yönetenler bu propagandanın önemini şöyle vurguluyorlardı: "Bizim başanmızın sırrı konuklarımızın kulaktan kulağa yaptıkları propagandalardır. Mennun olan, bir sonraki sezon yanında mutlaka 34 kişi fazlayla gelir.." Bir de Tekel maddelennin ustundekı etiketlerin do 5 yıldızb koy Bodrum'un çevresinde 5 yıldızb otel yok. ama 5 yıldızlı koy var. Bu yıl Bitez'de hemen butun yerleri kapatan bir Ingiliz seyahat acentesi sörf ve yelken meraklıları için uzmanlara, "rüzgâr" araştırması yaptırmış. Seyahat acentesinin yayımladığı broşurde Bitez koyu "5 yıldudı" gösteriliyor. Sörfçüler ve yelkenciler için Ege'de en ideal yer Bitez koyu. Ingiliz seyahat acentesinin Ingiliz turistler için verdiğı fiyaı, bir hafta, yarım pansiyon, uçak parası dahil 400450 sterlin. Olumlu gelişmeler Somnların yanı sıra pek çok olumlu gelişmeler de YAZ VE SAĞLIK Dr. Erdal Atabek Yaz aylarını karşılarken Yaz geliyor. Gene güneşten yararlanacağız, denize koşacağız. kumsallara yayılacağız. Ama bütün bunları nasıl yapalım ki, yaz aylarından daha sağlıklı yararlanahm? Yaz aylanna giriyoruz, Bütün yıl boyunca içimizde diri tuttuğumuz "kutsal yaz tatili" duygusu, nice engele karşın daha bir canlamyor, biçimleniyor. Bir kampta geçirilecek on beş gün, bir dostun evinden yararlanarak dinlenilecek bir kaç gün, bir turla yapüacak gezi gibi çeşitli dinlence türleri akıllardan geçiyor. Dinlence, kesin bir gereksinme. Ama yapılması zorunlu harcamalar, her türlü ek giderler kesilse bile, bütçelerin dışına taşıyor. Belki de yaz tatUinde hiçbir yere gidilemeyecek. Oyle oisa da olmasa da yaz demek, güneş, deniz, dinlenmek demek, eğlenmek demek. Uzun, kapalı, soğuk, yağışlı kış aylannda duyulan Ozlemi gerçekieştirmek demek. Hiçbir şeyin eski tadı yok desek de, gene yaz geldi Çünkü doğa, bizim tadımızm yerine gelmesini beklemiyor.. Doğa, şaşmaz düzeniyle güneş ışınlanm gOnderiyor, denizi kumsallara yayıyor, havayı tsıtıyor. Atmosferi bozan, denizi kirleten, kumsallan yağmalayan ise insanoğlu. Insanoğlu, bilgisizliği, saygısızlığt, çıkar htrsıyla her şeyi bozmayı pek güzel beceriyor. Ne ki, gene de o güneşten yararlanacağız, o denize koşacağız, o kumsallara yayılacağız, Ama bütün bunları nasıl yapalım ki, yaz aylarından daha sağlıklı yararlanahm? Neler yiyelim, nasıl yiyelim, neler içelim, nasıl içelim, güneşten yararlamrken nelere dikkat edelim, denize girerken neleri aklımızdan çıkarmayalım, önumüzdeki aylann bize getirdiklerinden nasıl daha iyi yararlanahm? Yaz boyunca bunlan konuşacağız. Sorularmız varsa yanıtlayacağız Kısaca. Biz bize. Dostça. Bodrum sualtı avcıları için cennet Bodrum ve çevresi sualtı avcıları için hâlâ bir cennet. Yorenin her tarafında her türlu balık mevcut. Unlu sualtı balık avcılanndan Mehmet Demirtaşçı bu yıl Bodrum ve çevresinde avlanmak Nteyenlere şu onerilerde bulunuyor: Ahtapot yorenin her tarafında özellikle Mandalya Korfezi'nde suyun bir metre derinliğinde bol miktarda var. Avcılara vurdukları ahtapotu zıpkınlarının ucunda taşımalarını öneririm. Çünku belinize astığıruz ahtapotu kapmak için saldiran Müren balığı etinizi de koparabilir. Orfoz balığının en çok bulunduğu yerler Salih Adası, Karaada, Mandalya Korfezi'dir. Bu Denizden mutfaga Meraklıları için ahtapot yemekleri Bodrum 'un ünlü sımalanndan Ahtapot Engin Cumhuriyet okurları için ahtapolia yapılan yemekler tarifetti. Yemeği yapmadan önce ahtapotlan yumuşatmak gerekiyor. Bu ışlem şöyle yapılıyor: Ahtapot, baş kısmından tutularak düz bir taşrn üstüne 60 kere vurulur. Daha sonra yme baf kısmından tutularak aynı taşa kollan vegövdesı sürtülür. Tafin Ustünde beyaz kupükler oluşuncaya kadar sünme işiemine devam edilir. Tam olarak yumuşayıp yumufamadığını anlamak için ahtapot bafindan tutulup kaldınhr, bacaklar helezon şeklini almışsa yumuşaıma iflemi tamamtanmıs demektir. Ahtapot Engin'den 4 ahtapot yemeği tarifı: yukleri genellıkle 89 metre derinlikte bulunur. Orfoz vurulduğu zaman kafasıru şişirip yuvaya sıkışır kalır. Onun için hayvanı kafadan vurmak gerekir. Lagos için de aynı onerilerde bulunurum. Karagöz ve saragoz Bodrum çe\resinde hemen her suda bulunur. Bu bahkların buyuklerinı avlayabilmek için derine dalmak gerekir. Eşkina (kaya levreği) daha çok taşlık arazide bulunur. Verimli bir av için 78 metre denne dalmak gerekir. Fıruııla ahtapot güveci Temizlenen ahtapot iyice haşlamr. Çatalı ahtapota batınp çektiğimizde ahtapot gelmiyorsa haflanmif demektir. Bir büyükçe domatesin kabuklan soyutup kiiçük parçaiar halinde doğranır. İki tane sivri biberm çekırdekleri ayıklanıp ince ince kıyılır. Domatesbiber kanşımına bir baş kuru soğan ve bırparça maydanoz doğranır. Tuz ve karabiber serpilir. Daha sonra küçük küçük doğranmıs ahtapot bacaklan bu kansıma eklenir. Karışım, içine bir çorba kaştğı tereyağt konmuş olan güveç kabına boşaltılır. iki tatlı kaşığı kırmızı şarap eklenir. Üstti dereotu ile süslenir. Gttveç kabının üstti birkaç ince limon kabuğu ile örtüldükten sonra fınnasürülür. Ahtapot güveci kızgırt birfınnda ortalama 20 dakika piftikten sonra, servise hazırdır. 2 Mart 1928 tarihinde gazetemizin kurucusu Yunus Nadi turizm konusunda bir makale yazmışö. Bundan 58 yıl önce eski Türkçe ile yazılan bu makaleyi bugünkü Türkçe ile yayımlıyoruz. Avruoa'da bu konu. az zamanda önemi pek cok artan bir konu durumuna geimiştir. Birçok uluslar ve hükümetier özellikle bu konuyla uğraşıyorlar, hatta bu yc4da uluslararası kongreler bile yapıyoriar. Son kongre Belgrad'da yapılmış ve orada ülkemiz, BeJgrad Baskonaotosumuz ıbrahim Bey tarafından temsil edilmistir. Bu nedenle, Yugoslavya, kongreye katılan çeşitli ulusiann ileri gelenlerine, kendi ulkesinde ve özellikle yapdan Avusturya döneminden kalma kuzey bökjesinde, bir turtotik gezi düzenlemiş ve ülkesinin gorulmeye değer yerlerini göetermiştir. Kongrede, turist çekme konusuyla, getecek turisttere karşı yapılacak hizmet ve koteylıklar uzerinde durulmuştur. Avrupa kentleri içinde özellikle Paris'e çok turist getdft bilinmektedir. Şimdi Borfn'in bu noktada Parte'le yanşııcasına çalısDğı belirtHiyor. Almanya muhabiritniz Habib Edb Bey, yaprtan tanıtım çalışmalan sayesinde Berlif'in turist çekme konusunda Paris'ten geri saytlmaya?ak kadar beşan kazanmış okJuğunu soyluyordu. Diger Avrupa devletlerinin aynı yokJa uğras verdikleri anlaçıln yor.Son snnelerde Yugoslavya da bunlara katılmış, ülkesJne turist çekme konusu üzerinde özel biçimde çalısmaya basiamıstır. Bu isin son utusıararası kongrest Memlekete seyyah celbi ne DIZ de katıkjığımtza göre, acaba biz de bu turist çekBu amaçlann gerçekJeşmesi ve üHceye olabikliğince me konusuna örtern vermeye başladık mı? çok turist getobilmesi için, her ülkede ona göre düzenBelgrad kongresınde ülkemızi temsil eden Ibrahim lemeter ve hazırlıklar yapılmakta ve kısacası otellere ve Bey'm açıklamalanna göre, bizım henuz konuya layık olotelciliğe çok önem verilmektedir. Dinlenmek ıçın uygun, duğu önemi vermediğimiz anlaşılıyor. Ibrahim Seyin ge temiz vefîyatçada olabildiğince ucuz oteller: Işte otelrek bu kongre dolayısıyla ve gerek onun sonuçlarından lerde ve otelcılikte dikkat edilen noktalar da bunlar. olarak karşılasbğı sorular ve sorunlara ilişkın ülkenin çeUluslararası gezi konusunda, Amerika'dan, şöyle bir şitli kuruluslanna yaptığı yazılı bıldinmleri genellikle yavapura binip, belırli bir program içerisinde bazı yerlere nıtsız kalmtştır. Istanbul'da bu amaçla kurulmuş bir kuuğrayarak oralarda ancak ve iki üç gün kalıp geçen tulup vardır: Turing KulüpSeyyahlar Kuiuöu. Belediyenin ristlere o kadar önem verilmiyor. Turistterin asıl önem de ilgilenmesi gereken bu kulübun yeterli çalışmamakverilen kısmı uğradığı yerde elverdiğince çok kalan ktsta okJuğu anlaşılıyor. Hukümet teşkilatında, turist çekmıdır Bunlar o yer hakkında dogal olarak daha temelli me konusunun henüz az çok ele alındığı bir yer bulunve geniş bilgı edinmeye olanak buluyor ve yine doğaldır duğunu bilmiyor ve hatırlamıyoruz. Turist çekmeyi kenki, o yerde çok kaldığı oranda para harcamış oluyor. Bu dilerine iş odinmiş bazı gayretli kimselerin kurduklan tur turistlerin herhangı bir ülkeye rağbet etmeteri için, acenteler var. Bunlann içinde bir ıki Türkün de cıddiyetorada rahat ve ucuz yaşam zevkine sahip olmaları gele ve başarıyla çalıştıklarını övürtçle öğrendik. Fakat ne rekirmiş. Gezilerde rahatın ilk şartı iyi bir oteldir. Bu iyi de olsa uç beş özel kuruluşun bu büyük iş karşısında otel, eğer muşterinin hoşnutsuztuğuna neden olmayaoynayabildiklen rol, doğaldır ki pek stnırlı ve pek cılız kalcak bir şekilde, bir de pek pahalı degilse, turist çekme maktadır. sorununun ılk önemli koşulu sağlanmıs olurmuş... Turist çekme ile sağlanması hedeflenen amaç iki nokBu açıklamaları dinledikten sonra, geçenlerde Italya tada özetlenebilir: ile Orta Avrupa'da kısa bir gezi yapıp gelen Doktor Os1 OtabHdiğince çok geimelen gereklt görülen turist Şerafeddin Bey kardeşimizin,ftalya'yailişkın bu süman lerin, dönuşlerinde ülke hakkında yapacaklan propagantunlarda yazılmış bir makalesinin bir noktasını hatırtadık. da, Doktor Napoli'yı anlatırken, orada birinci sınıf bir otele, eksiksiz bir sabah kahvaittsı da dahil olarak günde yal2Yme olabUdiğınce çok gekneleri gemtdi görulen tunız beş buçuk Türk Urası ödedtğtni anlatryordu. Oysa bize riaOerin, Okede btrakacaMan para. turist çekme konusunoa Dtigı veren uşı, ounun arrını anlattı. halya'da otellenn hem iyi hem ucuz olmaJan bizzat Mösyö Mussolini'nin de önemle ikjilertdiği özel bir örgütün sürekli özveri ve çabası sonucuymuş. Bu amaçla italya'nın her tarafında yaptınlan oteller, iyilik ve ucuzluk koşuluyla, genel ve kesin kurallara uymak zorunda kalmışlardır. Bu yüzoen zarar ettikleri de yok. Aksine çok turist çektiklerinden kazanıp, zengin bile oluyorlarmış. Baksanıza, Ostnan Şenfeddtn Bey bile Italya'daki otel ucuzluğunu özellikle belirtmek zorunda kalmıştır. Bu, o memleket hesabına, ekJe olmadan yaptlan bir propagandadır. Itarvan örgütünün amactnda basar* olduğuna bundan iyi kanıt olur mu? istanbul'da turizm işjeri ile uğrasan genç Türk, bize bu konuda itatya'yla ilgili bir istatistikten söz etti. Bir senede halya'ya geten turistlerin yalnız otellere bıraktıkları para 300 milyon liretmiş. 300 milyon liret 3 milyon Ingiliz lıras'rtdan, yanı 30 milyon Türk Lirası'ndan fazladır ve bu yalnız otellere bırakılmış olan yabancı parası (döviz)dır. Ulusal parası altın olmayan ülkelerde, daha kıymetli yabancı parası altın gibidir. Bu su demektir Id tunst çekme yüzünden, halya'dan bir senede yalnız otellere bırakılan para, ki Italyan ekonomisirte kanşmıştır, üç milyon altın liradır. Oysa turist yalnız otele para vermez. Otellere o parayı bırakan turistlerin, ulaşım araçları ve diğer aiımları tçin de en azından bir o kadar daha harcama yapacaklarını rahatça söyieyebiliriz. Bütün bu açıklamalardan çıkan sonuca göre demek ki, turist çekme konusu, çok önemli bir konudur. Artık bu konuyla bizım de önemle ilgilenmemız gerekiyor. ilk olarak istanbul Belediyesi, bu konuda gerçek çalışmalara baslayabilir. Ahtapot salatası Normal çoban salutasımn içine küçük parçaiar halinde doğranan hasJanmıs ahtapot bacağı konur. Zeytinyağı ve bol limon eklenen salata iyice kanstmldıktan sonra yarım saat dinlendirüir, sonra servis yapıür. Ahtapot pUavı Haştanmış ve küçük parçatara aynlmıs yarım kilo ahtapot bacağı, bir tencerede sıvı yağ ile iyice kavrulur. Bunun üzerine 3 bardak pırinç konup kavurma işiemine bir stire daha devam edilir. Daha sonra pirincin kaldırabiteceği kadar su eklenir. Pirinç suyunu çektıkten sonra tencerenin ağzı bir gazete kâğıdı ile kapanarak pilav bir stire dmlendirilir. Fırunda ahtapot kebabı Sıvı yağa iyice bulanmış olan orta boy çiğ bir ahtapot, atüminyum kâğıdın üzerine ağzı yukan gelecek bir şekilde yerleştirilir. /ki domates ve bir bas soğan dörde bölünür. Üç sivri biber boyuna ortadan ıkiye bölünür. Tüm bunlar ahtapotun ağız kısmına yerkstiriUr. Üstüne maydonoz, dereotu konur, biraz sıvı yağ eklenir. Ahtapotun bacaklan ile orta kısma konan malzeme örtülür. Ahtapotun üstüne biraz kırmızı şarap dökülür. Tuz ve karabiber serpildikten sonra altiminyum kâğıt hava almayacak şekilde kapatılır. Kebap 200 derecelik birfınnda 1.52 saatte pişer.