Katalog

CUMHURÎYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER şumdur hep Ama herkes bemm gıbı mı duşunur 7 Hıç sanmıyorum Ölçusuz uyaksız şur yazmayı kolay bulan gençler vardır elbet, duzyazı gjbı kolay Kurcaladıkça karmaşıklaşıyor konu Duzyazının kolav olduğunu kım söylemış9 Belkı bu soruyu yanıtlamaya >er buluruz bu >azıda Bız şımdılık şıır uzennden yurumeyı surdurelım Eskıden, Aruz kullanıldığı zamanlarda, şıırı duzyazıdan daha kolay bulan ozanlar da yetışmıştı Tevfik Fıkret bunun en ılgınç örneklerın den bındır Şöyle yazmış "...emin olunoz ki, nesır nazundan guçtur. Ispah pek kolay! Kendinize bir zenunı munasip intihap edin, onu bır kere nazman, sonra da nesren fakat ıtâna ıle ıfade etmek ıstejın, gorursunuz ki, manzumenız halı hazın ile bılâ tashıh ve lâdıl tab1 ınızı hoşnut ettığı halde, makaleı mensurenız hoşunuza gıtmek, vıcdanınızı hakkı ıle memnun etmek ıçın daha bır çok ta> ve ilâveye, ımha ve ınbata muhtaçtır... nakıstır." "...nazmı kolayca sevdiren şev. onu ilk nazarda guç zannettiren vezin ve kafı>e kulfetıdir. Ne kadar basıt bir sebep! Nazmın fıkre aıt bırçok nevakısı bu guçlukler savesınde kannı affu mazeret olur. Nesırde haşı> namı vererek sozlenmızın arasından tardetmeye kalkıştığımız fazalâtın emsalım nazımda bıttabı lyı terobedilmış olmak şartı de levazım ve mutemmımatı kelâmdan addile ibka ve muhafazava calışırsınız >e bunu (abıatınızın sevkı ıle bılâ teemmul ve gayn ihtı>vn bır surette yaparsınız." Fıkret'm sozlerını bugunku dıle çevırmek, çok yer harcamaya patlayacaktı bıze, onun ıçın ozetını vermekle vetıneyım o sözlenn "...duzyazı şiirden guçtur. Bir konu bulun. once onu şiir olarak yazın, hıç duzeltmeye gerek yoktur, hoşunuza gıder ama onu bır de duz>~azı olarak yazın da bakın, neler atacak, neler ekleyeceksiniz." "..u)|çu uyak, bir şiınn duşunsel eksiklerinı bağışlatır. Duzyazıda şışırme sa>ılan şeyler, şııre gereklidır, bunu da hic duşunmeden >aparsınız." Gordunuz mu, Tevfık Fıkreı ölçuyu (Aruzu) ve uyağı hem kolay, hem de ayıp örter sayıyor Oyle ıse o ölçunün "zor" olduğu sav ı sonradan ortaya çıkarılmış olmalı Bılısızlıkten Ayrıca, şıırde bıçıme ılışkm sanatiardan vazgeçmek, onu duzyazıya yaklaştırır kı, (Fıkret'e göre) bu, da ha buyuk guçluklerle karşı karşıya kalmak demektır, duzyazı çıkar karşınıza ve sızden duşun gucu ıster Oyle ıse Oyle ıse ne yapmalı 9 Duşun ler edınme guçluğunden kurtulmak ıçın, şıır vazıyor gıbı yap malı ve kolay şur yazabılmek ıçın de şıırın bıçım sanatlanna boş vermelı, yalnız olçuye ve uyağa değıl, akla gelebılecek her çesıt yapısal bıçımlemelere de. Bu dunya bunca zahmete değer mı 1 Ilk şıırımı yayımladığımdan bu yana ellı yıl geçmış 1936'da Varlık dergısınde çıkan "Ukde" adlı, hece olçusu ıle yazdmış olan şıırdır bu Aruz'un Yahva Kemal'de ve Ahmet Haşım'de suregıttığını bılıyoruz Ozgur koşu ğu ıse Nazım Hıkmet yaydı ve ben şur yayımlamaya başladı ğımda, Nazım Hıkmet'ın ardın da yuruvenler bunda ayak dın yorlardı Benım hece ölçulu şıırım çok azdır Aruz'u, yakınla rımın çocukları dunyaya geldığınde yazdığım kısa şıırlerde kullanmışımdır yalnızca Bana sorarsanız, ben, ölçuyu uyağı bıraktığımda daha ıyı anlamışımdır şıınn guçlüğunu Elınızde şıırınızı şıır saydıran hıçbır uygulayım (teknık) kalmıyordu, ne yapacaksanız, ışe baştan başlayıp yapacaktınız Ama öbur yandan bu durum, çoğu kışıye, kolay yazmanın da kapılannı açmış oluyordu Şunu da ekleyıvereyım, ben hıçbır zaman ölçuyu, uyağı tum den bırakmamışımdır, ama onların buyruğuna gırmemeye buyuk önem vermışımdır Ölçu uyak, şıırı duzyazıdan kurtarma nın yöntemı sayılmamalı Ölçu uyakla da duzyazı yazılır Bunun en ılgınç örneğı de Tevfik FiKret1 tır O kadar korktuğu duzyazıya, Tevfik Fıkret, ölçu ve uyakla yaklaşmıştır Bır ozan, ölçu kullanmak ıstemıyorsa, kendı olçusunu bulmalıdır 4 NİSAN 1986 Ölçülü Ölçüsüz MELlH CEVDET ANDAY Yazın dergılerınde, şıır seckılennde aruzla ya da hece olçusune uyularak yazılmış şıır nerdey se yok gıbı (seçkılerde orneğın Ahmet Haşım'le Yahya Kemal'ı bır yana bırakırsak), demek ozgur koşuk şıınn tek yontemı dıye bellenmış bulunuyor Neden böyle olduğunu sorsak, doyurucu bır yanıt bulabıleceğımızı sanmıyorum Eskıden ölçu ve uyak şunn vazgeçılmez öğelen sayılırdı, şımdı ıse, anlaşılan, onlar şııre zararlı bulunraaktadır Oysa bu ıkı öğe, şıır ıçın yararlı da de ğıldır, zararlı da Şoyle de dıyebılırız Zararlıdır da, yararlıdır da Ele alışa, yaklaşıma bağlı bır şeydır bu Dıvan şunnde aruz, onsuz olunamavacak bır >öntemdı, aruz bılmeyen, şıır yazmak şöyle dursun, şııre yaklaşa mazdı bıle. Mıllı Edebıvat dönemınde, nerdeyse tumden dıyebıleceğımız bır bıçımde, aruzdan heceye geçılmesı olayını, gerçı "Arabın, Acemın şiir olçusunu bırakmak" gerekçesı de savunanlar olmuştu, ama bunu şıır dışı bır yaklaşım sayarsak, haksız olmayız. 14606*11111 Aruz'a yeğlenmesını bırtakım ulusal duygular etkılemıştı Hece bizımdir, Aruz yabancının. Evet, aruz olçusu Arabın buluşudur, ama kısa ve uzun heceler arasında kurulan uyum anlamında bır ölçu, Eskı Yunan'a, Latın'e kadar uzanır (Örneğın Daktylos bır uzun, ıkı kısa hecelı bır dıze ölçusudur) Iran'a geçtığınde, Aruz'a kımı hecelenn uzatüması ıle kapalı heceye varılması ılkesının bulunması, bu ölçuye daha genış bır uygulama alanı sağlamıştır Turkçe'de uzun hece bulunmaması Aruz'la yazan ılk Turk ozanlannı, uzun hece yenne kapaü hece kullanmak zonında bırakmıştır Ama asıl gucluk, Arapça, Farsca sözcuklerın hız la dılırruze gırmesı ıle cozulmuştur Ama ne çözum1 Bır ölçu uğruna anadılı nerdeyse ortadan kaldırmak' Elbet bunda Kuran 1 ın da buyük etkısı olmuştur Arapça'dakı uzun hecelere duşkunîuk yoluyla Ama son zamanlarda kısa bır heceyı uzun okumak (ımale), ya da bır hece yı olduğundan daha kısa okumak (zıhaf) yöntemlerınden vaz geçılerek, Aruz'la temız Turkçe şıırler yazdabılmıştır Şunu da söylemeden geçmeyelım, Arab 1 ın "Anız"u Iran'da da, Turkıye' de de değışıklıklere uğramıştır "Tef Ue"lerde ve "bahir"lerde d° ğılse bıle, kalıplarda çoğalma görulmuştur Pekı ama, daha sonra hece'den de vazgeçılmesı, Aruz'un "yabancı" olduğu gerekçesını busbutun ıçınden çıkılmaz bır duruma duşurmemış mıdır'' Işte bu sonı karşısında "zor" ve "kolay" karşılaştırması ortaya çıkar "Aruz neden btraküdı? Çunku Aruz zordur, hece kolaj." Böyle duşunenler olduğunu bılırım Ama hece saymakla, açık kapalı (uzun kısa) hecelerı say mak arasında pek oyle buyuk bır zorluk yoktur kı 9 Dahası var, şıırde zorluktan nıçın kacılıyor 1 Ozan bırtakım zorlukları yene rek şııre vanrsa, kendını sıkıya koyduğu ıçın, gereksız sözlerden kurtulmanın da yolunu bulmuş demektır Hecenın salt kolayhk açısından yeğlenmesı, ozanı hıç de saygınlaştırmaz, durum tam tersmedır Bu mantığı yuruterek ozgur koşuğa gelecek olursak, burada ozanın ölçuuyak kavgısından busbutun kurtulmasını, bır rahata kavuşma olayı dıye karşılayacağızdır, kı bu, gelışımın zordan kolaya doğru olduğu sonucuna varmamızı gerektırecektır elbet Ne guzel değıl mı 9 Işte "İşin kolayına kaçmak" dıye buna derler Yoksa bızde ozan sayısının gun gunden artması bu yuzden olmasın'' Yok yok, ben bu kanıda değıhm, özgur koşuğun, butun ötekılere bakarak, daha guç olması gerektığı ınancında bulunmu PENCERE SEİA?.. Bır dostum Amerıka'ya gıtmıştı, bana bır yağmurluk almış, güzel bır şey, markasına baktım, Srı Lanka malıymış Srı Lanka nere? Eskı Ingılız somürgesı Seylan Adası Hındıstan'ın güneyındekı bu yenı devlet 1948'de bağımsızlığına kavuştu, adam başına ulusal gelın 300 dolar dolayında, ama kımbılır oradakı polrtıkacılar da kürsülerde ne yaman nutuklar atıyortar Tekstıkle Amenka'yı zorluyoruzl Oysa tekstılde Amerıka'nın, Avrupa'nın zorlandığı yok Batı kapıtalızmı bılgısayar devrımını yaşıyor, yenı bır aşamanın koşullarında geleceğe hazırlanıyor, hem ABD hem AET belırlı öngöru hesapları ıçınde planlamalannıyürütüyorlar, tekstıl ve konfeksryon endüstrısı, bağlı ve bağımlı Üçüncü Dünya ülkelenne bırakıltyr Nıçın? Türkıye gıbı ülkelerde emek bol ve ucuz Tekstıl ürunteriı bu ülkelerde belırlı model ve standartlara uygun olarak türetip rthal etmek ABD'nın de AET'nın de ışıne gelıyor Süper kapıtalızmın ış bolümü kuralları burada noktalanmryor, AET'nın Ankara1 ya apaçık duyurduğu gıbı planlama şöyle Batı ülkelerınde "ıstıhdam" sorunu önemlıdır Bir süreç tçinde tekstılde çalışan emek gücü daha yüksek sanayı dallarına aktanlacak Türkıye gıbı CılkeJenn dışsafimı bu sürectn kurallanna göre kotalanacak * Ankara'dakı polıtıkacı ve istanbul'dakı ışadamı bu gerçeğı bttmıyor mu? Bılıyor Öyleyse koparılan gürültü ne? Gerı zekâlı mıyız? Hayır Işadamı ne dıyor Türktekstılürünlennın toplam ABD ıthalab Içındekı peyı yuzde 0,54tür" Pekı, ne ıstıyoruz? Bu oranın hıç olmazsa yüzde 2'ye çıkanlmasını Sozde lıberal ekonomının müntlerı Batıda Türkıye dışsatımına uyguianan kotaları genışletmeye çabalıyoıiar kı bu yaklaşım doğal sayılatMİır Doğal olmayan ne? Bu ışın ABDTürkıye arasındakı SEİA (Savunma ve Ekonomık Işbırlığı Anlaşması) çerçevesınde öncelık kazanması, devietımız ıçın büyük ayıp oluşturmaktadır Pazariığın gorüntülerı artık mıde bulandırıyor, ınsanı Türklüğünden utandıracak nrtelığe dönüşüyor Hele televızyondan yansryan renklı filmler Türkıye'nın ne bıçım bır ülke durumuna düşjrüldüğü konusunda soru ışaretlerını büyütüyor Artık yurdumuzda Amenka'sız bır bardak su ıçıtemeyecek mı? Cumhurryet devletı ne zamandan ben varlık ve bağımsızlık nedenı olan savunma kavramlarını ve felsefesını ışadamı kafasıyla tekstıl pazarlamasına oturttu? • Vaktıyie (1950'lerde) ABD ıle yazılı ve sözlü bır sürü ıkilı anla> ma yapılmıştı Kımse bu anlaşmaların nerede başlayıp nerede brttığını bılmıyordu 27 Mayıs devrımınden sonra arandı, tarandı, çeşıtlı bakanlıkların arşıvlenndekı yazılı anlaşmalar ya bulundu, ya bulunamadı "Celal Bayar • Adnan Menderes Fatın Ruştü Zortu üçlüsü"nün Türkıye'nın bağımsızlığını ve savunmasını ıpotek altına sokan marıfetlerı darmadağınıktı Yıllar geçtıkten sonra ABD ıle Türkıye arasındakı ıkılı anlaşmalar kısaca SEİA denılen bır çerçevede toplanmaya çalışıldı Şımdi süresı dolan bu anlaşmanın (ya da kımılerının dedığı gıbı antlasmanın) tartışması yapılıyor Türkıye açısından olayın üç boyutu var Sovyetlere, Islam dünyasına ve Ege'ye dönük bu üç boyut, hem ulusal savunmayı hem de nükleer aşamada bır dünya savaşının koşullannı ıçerıyor, ama hırslı parababasının kafasryia, mantgı çarpıtan görusmeter, ABD'ye satacağımız tekstıl urünlerıne bağlandı Oyle bır skandal kı, VVashıngton, Amerıkan rthaJatında Türkıye'nın tekstıl payını yüzde O S VO artırsa "pazarlığı kazandık" dıye düğün bayram ederek askerı savunma anlaşmasına ımzayı basacağız • Bereket versın, ülkemızde, bu utanç verıcı mantıkla ulusal davaları tartmayan kışı ler, çevreler ve güçler de var Yoksa tümüyle yandık gıttı ARADA BIR VEDAT GÜNYOL HAZIRLAYAN ÖĞRETMENÖGRENCt SELİM ÖZYÜKSEL umutla bekleyen bınlerce genç aramızdadır Bugunlerde hem MEGS Bakanlığı hem YÖK, teknık eğıtıme ağırlık venleceğını, tek nık eleman vetıştırmeye onem venleceğını söyluyorlar Bu çalışmalar sırasında yetıştırılmış olanların sorunlanna çözumler getırecek duzenlemeler de ele alınırsa, çok sayıda genç uretıme katılma olanağına kavuşacaktır Uzayı dolduran mılyonlar, belkı de, mılyarlarca (buyuk, kuçuk) gezegenlar, yıldızlar, goksel cısımler arasında, bugüne değın, uzerınde canlı varlıkların yaşadığı bılınen ya da sanılan bır tek gezegen var Dünyamız Bu canlıların ne zaman ortaya çıktığı, nasıl gelıştığı, varsayımlardan öteye gıtmeyen bılgılere dayanıyor Bılınen ve gorunen tek şey, canlılar arasındakı yaşam kavgasıdır Ormandan başlayıp denız altlarına dek sürup gıden, buyuğun kuçuğu, guçlunun guçsuzu yıye sömure beslendıgı bır yaşam kavgası bu Bu kavga, ınsan toplumlarına ındırgenınce şunu göruyoruz Yamyamlar dışında (kı o da tarıhe kartştı sayılır) ınsan ınsanı etı kemığıyle yemıyorsa da başka yoilardan sömurup tuketıyor, elındekını avucundakını almak ıçın gerekırse, kı çoğu kez gerekıyor oldurerek Insanlık tarıhı, bır yaşam kavgası tanhıdır, çoğun ekonomık nedenlere dayanan Gücu yeten yetene. bır talan, bır vur kır furyası surup gıtmıştır, gıdıyor da tarıhte Bugun dunyayı ele geçırmek yarışında ıkı büyuk, adına süper dedıklerı ıkı guç var sahnede Bırleşık Amerıka ve Sovyetler Bırlığı Çarlık Rusyası ıçın, bundan ıkı yuz yılı aşkın bır sure once, Rousseau şunları söyluyordu Toplum Sözleşmest'nde " bır ulusun olgunluk çağını fark etmek kolay olmaz her zaman; erken davranılırsa, ış başarısızlığa uğrar Fılan ulus bın yıl sonra düzen altına alınamaz da, falan ulus daha başlangıçtan alınabıhr Ruslar, hıçbır zaman gerçekten uygarlaşamayacaklardır, çunku çok erken başlarrışlardır bu ışe Delı Petro'nun ustun bır zekâsı vardı ama takirtçı bır zekâydı bu her şeyı yoktan yaratan gerçek zekâ yoktu onda Yaptığı şeylerden kımılerı lyı ıdıyse de, çoğu yersızdı Ulusunun barbar olduğunu görmüştu ama, uygurlığa gıdecek kadar olgunlaşmamış olduğunu fark etmemışti onu zorluklara, savaşa alıştırması, pışırmesı gerekırken uygariaştırmaya kalkışmıştı Delı Petro, onu her şeyden önce Ruslaştırması gerekırken, Almanlastırmak, Ingılızleştırmek ıstedı Uyruklarına, olmadıklarını olmuşlar kanısını vererek, onları olabıleceklerı olmaktan alıkoydu Bır Fransız eğıtmenı de böyle yapar Öğrencısını çocukluğunda bır hanka, sonra da hıçbır şey olmamak üzere yetıştırır Rus ımparatorluğu Avrupa'yı boyunduruk altına almak ısteyecek, ama boyunduruk altına asıl kendısı gırecektır Uyrukları ya da komşuları olan Tatarlar, onun ve bızım efendılerımız olacaktır Bu devrım bana şaşmaz gıbı gorunuyor Avrupa kralları bunu çabuklaştırmaya çalışıyorlar elbırlığıyle" Fransızlarm ' fausse prophetıe" dedıklen, bır çeşıt sahte kâhınlık bu Olaylar, ıkı yuz yıl ıçınde, Rus ulusunun gelışmesı bakımından Rousseau'yu çoktan yalanlamıştır Rumen yazarı E M Cıoran da, 1956'da "Insan Rusya'nın geçmışını, tuylerı urpermeden, nıtelıklı bır urkuntu duymadan düşunemez Bekleyış dolu, yeraltı korkularıyla dolu sağır geçmış, duşçu köstebek geçmışı" dıyerek, her ne kadar Rousseau'yu tutar gorünuyorsa da, onun kehanetını şu sözlerle yalanlıyor "Rusların ansızın ortaya çıkışı, ulusları tıtretecek Onlar polıtıkaya mutlak'ı soktular çoktan Bu kararsızlık ıçındekı ınsanlığa meydan okuyuştur Insanlığa öldurucü darbeyı vurmaktan gerı kalmayacaklardır" Buyuk abartmalara karşın, bır gerçek payı var bu göruşte Rusya, buyuk devrımden sonra, Bırleşık Amerıka'ya meydan okuyacak duruma gelmış, emperyalızm yarışmasında onunla aynı çızgıye varmıştır Çagımızın tanıklığını yapan Cıoran'a kulağımızı verelım bız yıne Cıoran, Avrupa'nın kararsızlık ıçınde çökmekte olduğunu ılerı suruyor ve bunu şöyle dıle getırıyor W Blake'den şu özdeyışı anımsatarak "Guneşle Ay, kararsızlığa duştuler mı, sönuvenrter hemen " Ardından da şuntarı ekltyor "Avrupa uzun suredır kararsız Çokmesı bızı rahatsız edıyorsa da, Amerıkalılarla Ruslar bunu serın kanla ve sevınçle seyredıyorlar" Şımdı gelelım, Cıoran'ın "super" guclerden bırıncısı Amerıka üstune duşuncelenne Şoyle dıyor Cıoran haklı ya da haksız Amenka coşkun bır hıçlık, ozsuz bır alınyazısı gıbı dıkılıyor dunyanın karşısına Hıçbır şey hegemonyaya hazırlamıyordu onu Ama o kararsızlıkla da olsa, ona yonelıyor Bır suru alçalmalara bozgunlara uğrayan başka ulusların tersıne, bugune kadar kesıntıye uğramayan bır talıhın kısırlığını tattı sadece Eğer gelecekte. her şey ona başarı sağlarsa, ortaya çıkışı önemsız bır kaza olacaktır Yazgısma egemen olanlar, çıkarlarını benımseyenler, ona kotu günler hazırlayabılırler Basıt bır canavar olmaktan çıkması ıçın, genış çaplı bır sınav gereklıdır ona Belkı de bu sınavın uzağında değıl Bugune dek cehennemın dışında yaşadıktan sonra, oraya ınmeye hazırlanıyor Kendıne bır yazgı arıyorsa onu, ancak varlık nedenı olan her şeyın yıkıntılarında bulacaktır" Işte sıze, ıkı super guç kı, dunyayı paylaşma kavgası yarışında, butun ınsanlık değerlennı, ıkıncı plana ıterek gözlerı dönmuş durumdalar, ınsanlığı cehennemın kapılarına getırerek Guzel mutlu gelecek, (yanı, uçuncu dunya) dunyanın neresınde kurulacak dersınız 'Gelecek dunyanın banlıyösunundur" dıyen Cıoran'a hak vermelı mı dersınız"7 Dünyayı Ele Geçirme Tııtkusu Yakuplu II. İlkokulu öğretmen bekliyor 19851986 öğretım vılı başında ıkı öğret men^rtan öğrencı sayısına yer sağlama ama cıyla ek derslık yapımı ıçın olanca gayretlenyle çalıştılar Çevrelerındekı yoksul ınsan ların da çabalarıyla, ek derslığ^ bırıncı yarıyıla kadar tamamladılar Çatalar ılçesının Yakuplu köyunun Haramıdere yamaçlanndakı uzantısında, konduların çocukları ıkıncı derslığe kavuştular Oğrencı sayısı 180 Bır mudur ve bır oğ retmen sabah dört saat, öğleden sonra da ıkıncı grupla dört saat ders yapıyorlar Mıllı Eğıtım yetkılılerı, öğretmen vermevı vaadettıler Ikı öğretmerun venldığı duvurulur Ancak bın eş durumundan, dığen de soruşturma sonucu surgun olan öğretmenler, goreve başlamadan gıderler Derslık vaptıran mudur ve öğretmen görev surelerını dığer meslektaşlarının ıkı katına çıkarmakla kalır Iar Yakuplu II tlkokulu'nun muduru ıle tek öğretmenı, vorgunluktan bunalmış durumdalar En az ıkı oğretmenın atanmasını sabırsız lıkla ve ozlemle beklıyorlar Derslık yaptırmanın cezalandırılmaması gerektığıne olan ınançlarını komvorlar Bir meslek yüksek okulu mezunu yaİcınıyor 1981 yılında ıkı aşamalı olarak yapılan Unıversıte ve Yerleştırme sınavının sonuncunda başanlı olarak, tercıhlenm arasında yer alan Erkek Sanat Yuksek öğretmen Okulu'na gırmeye hak kazandım Lıse öğrenımımı de meslek lısesınde yaptığım ıçın bu sonucu bır noktada kendım hazırlanmıştım Okulun genel ışlevı, Endustrı Meslek lıselerıne (atelye), pratık sanat okullanna ve Çıraklık Eğı tım Merkezlen'ne öğretmen yetıştırmek Okulun Öğrenım suresı ıkı yıl ve bu ıkı yıl boyunca teknık vönden gelışkın duzeyde olan atelyelerde uygulama ağırlıklı ve teorık dersler bırhkte yürutuluyor Ve teorık derslerın çoğunluğu teknık konular ıle pedogojık konuları ıçerır Okul, 19821983 öğretım donemının ıkıncı yarışında Yüksek Öğretım Ku rumu'na bağlanmadan, bakanlığa dahılken, mezun olanların dırekt aiamaları yapılıyor du Ama okul, Yuksek Öğretım Kurumu'na bağlandıktan sonra tum bağlantıların kopmasıyla bırhkte ben de kazanılmış hakkımı yıtırerek, öğretmen olmak dıleğıyle gırdığım okuldan ne ışe varadığı belırsız bır kışı olarak mezun oldum Belırsız kışı dıyonım Şımdı, öğretmen ola rak yetıştığım, yetırtırıldığım halde öğretmen olamadığım ıçın yaşam savaşımını başka alanlarda surdurme zorunluğuyla başbaşa kaldım Nereye mesleğımle ılgılı bır ış ıçın başvursam karşıma hep statu belırsızlığının ortaya çıkardığı olumsuz sonuç dıkıbyor lşçı olarak gırmek ıstıyorum, kabul edümıyorum Hem bır ış deneyımı ıstıyorlar hem de benım duzeyımde, bemm aldığım eğıtımın karşılığı olmavan yukumluluklerle karşı karşıya bıra kılıyorum Doğal olarak da kabul edılmıyorum Şımdı, bakanhğın yenıden ne zaman baş vuru kabul edeceğını beklıyorum A.SEZGtN Lise Cad. No: 55 Atakum/SAMSUN Yukandakı mektup Mıllı Eğmm'de sureksızhğın, onceden başlatılan çalışmaların ıyıce mcelenmeden bır çırpıda değıştırılıvermesının acı sonuçlanndan tıpık bır ornek Açılan meslek vuksek okulları mezunlan statu belırsızhğı nedenıyle bır tur boşlukta kaldılar Şımdı YÖK'e devredılen okullarla, MEGS Bakanlığı'nın ılgısı de koptu Ancak bınlerce genç, ne öğretmen, ne ışçı, ne teknık eleman sayıhyorlar Ilgılılerın bu konu uzerıne eğılmelerını Karıkoca öğretmenlerin il ve ilçe merkezinde çalışmalan yasak mı? Şu anda yururlukte bulunan "tlkokul Ogretmenleri Ta>ın ve Nakil Yonetmeliği"nde, ıl ve ılçe ılkokullan ıçın, öğretmenlerin sıraya gırmesı ve sırası geldığınde atamalarının yapılacağı, aksı takdırde atamalannın yapılamayacağı belırtılmektedır Yalnız sıraya gırebılmek ıçın eş durumu ve sağlık özuru olması ıstenmektedır Bu özurlerı olmayanların sıra dılekçelerı kabul edılmemektedır Bızler karıkoca ılkokul öğretmenı oldu ğumuzdan eş durumu özurumuz olamaz Sağlık özuru ıçın de sağlık kurulu raporu ıstenmektedır Böyle bır hastalığımızın da ol maması suç mudur 9 Bızler gıbı bınlerce karıkoca ılkokul öğretmenlen bu ıkı özur grubu olmayınca sıraya gıremıyoruz. Sıraya gıremeyınce de ıl ve ılçe merkezlerıne atamamız yapılmamaktadır Bu durumda bızlerın ıl ve ılçe merkezlerıne atanmamız nasıl olacak 9 Bızler tum oğ retmenlık yaşamımızı koylerde geçırmeye mecbur muyuz 9 11 ve ılçe merkezlennde çalışmamız yasak mı 9 11 ve ılçe merkezlerıne atanmamız ıçın ne yapmalıvTZ9 Ilgılılerden açıklama beklıyoruz. tLÇE MERKEZLERINE SIRAYA GIREMEYEN BİR OĞRETMEN ORTAKÖY KULTUR MERKEZİ MEVLİDİ ŞERİF Halkın can ve mal guvenlığıru koruma gorevını ıfa ederken, tereddutsuzce canlarını feda ederek şehıtlık mertebesıne enşen fedakâr Turk Emnıyet Teşkılatı mensuplarımn azız ruhları ıçın 6 NISAN 1986 PAZAR GUNU oğle namazını muteakıp FATİH CAMÎI ŞERIFI'nde, Duahan Nusret Yeşılçay ıdaresınde Hacı Hafız Şefık Ertaş, Hacı Hafız Emın Işık, Hacı Hafız Kânı Karaca, Hacı Hafız Huseyın Top, Hacı Hafız Azız Bahnyelı, Hacı Hafız Mahmut Hataylı, Hacı Hafız Ismaıl Danış, Hacı Hafız Dılaver Çomlekçı, Hacı Hafız Dursun Çakmak, Hacı Hafız Izzet Arık, Hacı Hafız Necatı Yaman, Hacı Hafız Celal Yılmaz tarafından okunacak Kuranı Kenm ve Mevlıdı Şerıf ıle Çarşılı Ilahı Grubu'nun okuyacakları ılahılerı dınlemek uzere butun dın kardeşlerımız ıle Turk Emnıvet Teşkılatı mensupları ve şehıt aılelerının teşrıflerı nca olunur. TURKIYE HALK BANKASI A.Ş. GENEL MUDURLUĞU'NDEN ISTANBUL NEFESÜ ÇALSıLAR BEŞÜSİ ODA Müzjği Konseri 17.N TEYEV TÜRK EMNİYET TEŞKILATI ŞEHİT VE MALULLERİ DUL VE YETİMLERİ EĞİTİM VE YARDIM VAKFI SINAVLA SOZLEŞMELI TEKNIK PERSONEL ALINACAKTIR Bankamızın Ankara Istanbul, Izmır Adana Bursa ve Samsun Bolge Istıhbarat Mudurluklerı ıle bazı şubelerınde sozleşmelı statude gorevlendırılmek uzere sınavla teknık personel alınacaktır BILSAK'TA BUGÜN CafeFo>er 10 00 CazCenler 21 00 Adaylarda Aranılan Nitelikler, 1657 sayılı Devlet Memurları Kanunu nun 48 Maddesınde belırtılen şartlara sahıp olmaları, 2 Istanbul Teknık Unıversıtesı, Orta Doğu Teknık Unıversıtesı Hacettepe Unıversıtesı ve Bogazıçı Unıversıtesı ıle Devlet Muhendıslık Mımarlık Fakultesı (Makına, Endustrı Elektronık bolumu) mezunu en az 4 yıl muhendıslık egıtımı gormuş olmaları 3 Ingılızce lısanını ıyı derecede bılmelerı, 4 Muracaat tarıhınde 30 yaşından gun almamış olmaları, 5 Herhangı bır daıre ve kuruluşa karşı mecburı hızmetle yukumlu olma maları, 5 Sağlık yonunden yurdun her yerınde ve her ıklım şartında çalışabılecek nıtelıkte olmaları, 7 Erkek adaylarda askerlık gorevını yapmış olmaları veya sınav tarıhı ıtıbarıyle asgan 1 yıl tecıllı bulunmalan, Lokanla 20 00 Bulent Aktn Sumru (gıtar) BİLSAK KLLTLR GEZILERİ Kulrur dun>amızın onde gelen mımar, sanat tarıh^ısı araştırmacı sosvolog ve arkeologlarının rehberlıgınde »ehır ıçı gezıler suruvor BİLSAK 143 28 "9 141 28 99 Sıraselvıler Soğaruı Sok " OLCA'İTO LE\ENTGAMZE (folk pop) ALTYE AKGÖKÇE (19521980) Sensizliğin 6'ncı yılında seni, sevp ve özlemle anıyomz ANNEN VE KARDEŞLERİN TANSIYON SORUNLNLZA ÇOZLM Basıt kullanımlı, elektronık tansıvon aletlerı. ıthalatçısından 145 00 71 145 00 T2 TELESEKRETER Telefon cevaplama uhazı ıthalatçısından 145 00 71 1 * 00 n2 4> Tablolannız, tuğralı gumuşlerınız ve el yazma eserlennız ıçjn Troy 140 79 36 TEŞEKKUR Kaza geçıren sevgılı annenuzın önemlı bır amelıyatla tekrar aramızda otunnasını ve ayağa kalkmasını sajlayan ÇAPA İSTANBUL TIP FAKÜLTESl'nın değerh, ınsancıl doktorlan Durumları yukarıda açıklanan şartlara uyanlann ozgeçmışlerını ıçeren bır dılekçe ve fotograf ıle Turkıye Halk Bankası A Ş Personel Mudurlugu Sıhhıye/ANKARA adresıne 18 41986 tarıhıne kadar başvurularını gondermelerı gerekmektedır MİŞEL KOKÎNO, MEHMET ÇAKMAK, MEHMET ÇETİNOCLU, tRFAN GÖKÇAY, HALİT PINAR, SÜLEYMAN KÜÇÜKAY, ENİSÖZ^AR ıle tüm hemşıre ve personele teşekkurü bır borç bıkrız Evlatlan Adil Aşçıoglu, Suzan Dincd, Reşit Aşçıoglu, Sumer Maşaade iıfzı Veldet Velidedeoğlu I Toplumsal Yaşam ve Hukuk Milli Mücadele Anılarım KİRALIK Zıncırlıkuyu ve Gumuşsuyu semtlen arasında daıre aranıyor Kütüphane Haftası boyunca Tel: 141 76 29 141 44 80 (Gunduz) 141 68 75 (Akşam) hilyayın Av. MUSTAFA ÖZKAN KÖKÇELİ Telefonlanm değışmıştır 512 68 84 • 512 68 85 İL HALK KÜTÜPHANESİ'NDE KARİKATÜR SERGİSİ 5 Nisan akşamına kadar... • a y l ı k s p o r d e r g ı s ı « 5 0 0 1 1 IKDV OAHIÜ 4. SAYISI ÇIKTI! BAYİLERDE Galatasaray'ın şampıyonlugunun öyküsü 19851986 sezonu PlayOff maçlan, Amenka'dan Kentucky, Ak mı Kara mı 7 NBA'de Hakem Parmagı, Denız Gökçe Sezonun Ardından Yuışraa adreai: Knrt tfhanı ve 402, Cagaloftln, tsUnbnl Td.: 527 10 75 (öjrenctlerc ve sporcolara abooede uMİİrim)