Katalog

4 NÎSAN 1986 HABERLER CUMHURİYET/11 Mülıiııı olan ticaret Ekooomi ServU ABD Başkanı Ronald Reagan, Türk Amerikan tş Konseyi ortak toplantısma gönderdiği mcsajında, "Konseyüüz, Türk ABD ekonomlk iUşkDefinin yeni ve cesaretveridbiraşamayageMigidönemde kundnjnştur" dedi. Konseyin toplantısına katılan ABD Ticaret Bakan Yardıması, Cta•ence Brown da dünyada çetin jir rekabet ortamının hüküm sürmekte olduğunu söyledi ve Türkiye'nin ABD'ye tekstil yehne başka mallar ihrac etmenin yollannı araması gerektiğini yineledi. Toplantıya konuşmacı olarak katılan Hazine ve Dış Ticaret Müsteşan Ekrem Pakdemirli de "Siyasi ve askeri ilişkiler çok iyiyse, ekonomik ilişkiler de bundan yarariaamak durumnndaâır" dedi. iki iilke kamnoylannı, yeni iş ve yaönm olanaklannın beyecan verid potansiyeU ve daha çok biUmsH ve kültürel işbiriigi haklunda bilgilendirmekle katkıda bnlnnabUir. ABD ve yakın müttefikimiz Tirkiye arasındaki dosdngn peJdstinııe yohmda verdigmiz gayreti aikıştayonun. Başaıuuz icİB en iyi dileklerimi sunayornm. Tann sfcd korasun." racatının son üç yılda yüzde 6 arttığını ve ABD'nin Türkiye ithalatında altmcı sıradan üçüncü sıraya yükseldiğini hatırlatan Pakdemirli, "Bu dönem içinde Türkiye'nin ABD'ye yönelik ihracatı da yüzde 20 artmıştır. Ama bu rakam, Türkiye'nin ihracatı açısından, ne de ABD'nin ithalatı açısından önem taşımamaktadır. Ama ABD'nin bize TürkABD İş Konseyi ilk toplantısını yaptı Türk Amerikan Iş Konseyi ortak toplantısı, dün Istanbul Hilton'da başladı. Toplantıya Devlet Bakanı Vehbi Dincerler, ABD Ticaret Bakan Yardımcısı Clarence Brown, Hazine ve Dış Ticaret Müsteşan Ekrem Pakdemirii, Yabancı Sermaye Dairesi Ba$kanı Nanuk Kemal Kıbç, TOBB Başkanı Ersin Faralyata Türkiye'nin VVashington Büyükelçisi Şıikrii Bekdag, ABD Ankara Büyukelcisi Hope ve ABD'li işadamları katüdılar. Türkiye ile ABD arasındaki ticaretin geliştirümesi amaayla yapılan toplantının birinci gününde, Türk konuşmacüar, her fırsatta tekstil sorununu dile getirirken, ABD'ler de Türkiye'ye tekstil dışındaki olanaklardan söz ederek tekstilde kotalann arttırılmasının olanaksız olduğunu vurguladılar. Türk ve Amerikan Ticaret, Sanayi Odaları'nca kurulan TürkABD İş Konseyi'nin ilk toplantısına bir mesaj gönderen ABD Başkanı Ronald Reagan.TürkAmerikan ekonomik ilişkilerinin yeni bir döneme girdiğini kaydederek, işbiriigi potansiyelinin yüksek olduğunu vurguladu firsİB F a r a l y a l ı : Her iki ülkenin menfaati için ticaretimizi geliştirmeli ve ortak yatınma gitmeliyiz. Clareace Brwwa: Bu ortamda ne Türk ne Amerikaltyı düşünebiliriz önemli olan yalmzca ticarettir. Ekreaı Pakdeoürll: ABD tekstil ithalatını sınırlandımcaksa Japonya, Güney Kore gibi ülkelerden yapsın, emekleyenlerden değil. Şakrft fSekdag: ABD'de bir işçinin saat ücreti 6 dolarken, Türkiye'de yalmzca 54 senttir. Brovvn'dan sonra sözü alan olan ihracatmdaki yüzde 6'uk Türkiye'nin Washington Büyü arbş, bu ülkeyi üç basamak ürkelcisi Şiikrü Elekdağ, ABD'ye mandırmıştır. ABD tekstil ihraTürkiye'den daha çok tekstil catını smniandıracaksa, Japonürunü alma çağnsında buluna ya, Güney Kore gibi ülkelerden rak, Türk ekonomisinin gelişti yapsın. Bizim gibi emekleyenlerğini belirten EMF raporunu ha den degü" dedi. tırlatarak "Türkiye, şimdikinTürkiye ekonomisinde olumden daha fazlasını hak etmiştir" dedi. Bir ABD'li işçinin saat üc lu gelişmeler kaydedildiğini ifade eden Pakdemirli, enflasyonun reti, 6 dolarken, Türk işçisinin 54 sent aldığını hatırlatan Elek yüzde 30'a çekildiğini, bunun yıl sonuna kadar yüzde 25 'in de aldağ, yatırun için Türkiye'nin tına ineceğini Ueri sürdü. Türkiçok elverişli olduğunu vurguladı. Reagan'ın alkış toplayan me ye'nin ABD'ye yalmzca demirsajından sonra sözlerini sürdü çelik ve tekstÛ ürünleri satabileren Clarence Brown, önce ABD ceğine dikkati çeken Pakdemirekonomisindeki gelişmeleri an li, bu iki konuda da korumacılattı. ABD ekonomisinin son yıl lıkla karşılaşüdığını ifade etti. Türk tarafından 38, ABD'den Pakdemirli, daha sonra de 59 kişinin katıldığı toplantı larda iniş çıkışlar yaşadığını ifaABD'nin ekonomisinde yeni nın açılışını TOBB Başkanı Er de eden Brown, dünyada çetin alanlara kayması gerektiğini besin Faralyaü yaptı. Faralyalı'nın bir rekabet ortamının hüküm "Her iki ölkenin menfaati için sürmekte olduğunu, bu nedenle, tüm ülkelerin bu koşullar altınticaretiroizi geiiştinneli ve ortak yatınma gitmeliyiz" şeklindeki da mücadele vermekte olduğunu konuymasından sonra söz alan vurguladı. "Biz ne Türk ne de ABD Ticaret Bakan Yardımcısı ABD'Byi düşünebiliriz. Önemli Clarence Brown, önce Başkan olan yalmzca ticarettir" şeklinRonald Reagan'ın toplantıya de konuştu. gönderdiği mesajını okudu. ReABD'nin Ankara Büyükelciagan'ın tnesajı şu sözleri içeri si Robert Strausz Hupe ve Türk yordu: Amerikan tş Konseyi ABD ta"TürkAmerikan tş Koraeyi' rafı başkam Donald C. Vaugh'ain Bk ortak toplantama katrian un konsey çalışmalanna başarı berkese tebrikkrimi iletmekten dileyen konuşmalanndan sonra matluluk duyuyorum. Bu top sözü, Clarence Brovm'un dün de lantı, uluslanmız arasındaki "Ticaret Bakanı" olarak adlanbaglan dataa iyi anlamak için de dırdığı Hazine ve Dış Ticaret Jerii bir fırsatı önıimüze koy Müsteşan Ekrem Pakdemirli almaktadır. Aynca, her iki ülke dı. •in hökumet ve iş çevrelerince Konuşmasnun başında ABD benimsenen konseyin UgUendigi Türkiye ekonomik ilişkilerinin koanlar, aramudaki güclii bag çok geri durumda olduğunu ifatann kanıüdır. Konwyuiz, Tiirk de eden Pakd^mirli, "Siyasal ve • ABD ekoBomik üşkflerinia ye askeri Uişküer çok iyiyse, ekono•i ve cesaret verici asamaya gel mik iliskfler de bundan yararlan«UÜ bir dönemde kurulmustur. mak dnrumundadır" dedi. Konsey, bu geüşmeiere, üye ve ABD'nin Türkiye'ye yönelik ih lirterek, sözlerini şöyle tamamladı: "ABD, daha çok bUgisayar, ucak yapımı gibi daha gelişmiş sektörlere yönelmelidir. Eğer ABD bizden daha çok tekstil ürünleri abrsa, bu sektörde tstihdam aralması olacagı bir gerçektir. Ama bize uçak satacagı için, bn alanda daha çok istihdama gereksinmesi olacakür." Pakdemirli'nin konuşmasmdan sonra, sonılara geçildi. Bir ABD'li işadamı, Boğaz'da gundeme gelen yıkımlan örnek göstererek, Türkiye'de mülkiyet kanununun özel mülkiyeti ne derece koruduğunu ve çevrenin korunması için ne yapıldığını sordu. Pakdemirli, bu soruya, Türkiye'de özel mülkiyetin tam olarak devlet güvencesi altında bulunduğu, ancak kıyılann gökdelenlerle çevrilmesine göz yummayacaklan şeklinde yanıt verdi. Koç Holding Yönetim Kunılu Başkam Rahmi Koç da Pakdemirli'ye kotalann kalkması durumunda, Türkiye'nin bu ülkeye yönelik tekstil ihracatının ne ölçüde artabileceğini sordu. Pakdemirli, bu soruya da şöyle yanıt verdi: "Bu konuda şimdiden bir sey söyleyemeyiz. 3.4 milyon doliuiık ihracat yapUgıDUZ bir kategoride kotanın kaldınlması için bir hayli ugraştıgımıza göre, bu denli küçttk miktarlar, ABD'yi çok etkfltyor demekür. Şimdi bir rakam söylersem, ABD'nin tekstil sektörii krize girebilir." Toplantının öğleden sonraki bölumünde de Yabancı Sermaye Dairesi Başkam Namık Kemal Küıç, Türk yabancı sermaye mevzuatını, ABD heyetinden Donald Zarrin v e Michael Colboun da ABD Ticaret Kanunu'nu anlattılar. 'Asgaii ücretin artması istihdamı etküer' Mustafa Tınaz Titiz • BULUŞMA Bir sembur nedeniyU tsümbul'da butunan bir grup Amerikah Kongrt üyesi, Bulgartstan'dan kaçarak Türkiye'ye gelen ve Buna'ya yerUftirilen aiielerU görüştü. (Fotoğnrf: TARIK ERSOY) ABDTi Kongre üyeleri, Bulgar baskısından kaçan Türklerle Dış Haberler Servfai SİSAV'ın semineri dolayısıyla lstanbul'da bulunan bir grup Amerikah Kongre Uyesi Bulgaristan'dan kaçarak bir süre önce Bursa'ya yerleştirilen Hüseyin Mestaaofhı, YBsuf Bflaloğlu ve Balkan Göçmenleri Kultur ve Dayamşma Derneği BalGöç Genel Başkam Mümin Gençogln ile göruştuler. Amerikalı Kongre üyelerinden Temsilcüer Meclisi üyesi Tom Laatos, Jim Moody, Robert Badham ve Genüd Kleczka'mn iki Bulgar göçmeni ile yaptıklan görüşmede ANAP milletvekilleri Bilent Akarcalı, Ogan Soysal, ve Dışişleri Bakanlığı yetkilileri hazır bulundular. Amerikah Kongre üyeleriyle Bulgar göçmenler arasındaki görüşmede cevirmenliği VVashington'daki Türk tncelemeleri Enstitüsü'nün Başkam Heath Lowry yaptı. ABD Temsilcüer Meclisi Insan Haklan Komisyonu üyesi Tom Lantos, lstanbul'a gelmeden önce Sofya'da bazı incelemelerde bulunduğunu ve Bulgaristan'da meydana gelen olaylan basından kaygıyla izlediklerini ifade ederek, baskılan yaşamış olan Mestanoğlu ve Bilaloğlu'nun anlattıklannı ilgiyle dinlediler. Geçen yıl nisan ayında Bulgaristan'dan kaçarak Yunanistan'a sığınan ve daha sonra Türkiye'ye gelmelerine izin verilen Hüseyin Mestanoğlu ve Yusuf Bilaloğlu, Bulgar makamlanmn, bu ülkede yaşayan Türklerin adlanm değişürmek ve Bulgarlaştırmak için zor kuUandıklannı örneiderle anlattılar. tki göçmen, Bulgar güvenük kuvvetlerince adlanm değişürmek istemeyen Türklerin tutuklanarak Tuna nehri üzerindeki Belena hapishanesine gönderildiklerini ve protesto gösterisi düzenleyenkrin üzerine ateş açüdığıru ifade ettiler. Goçmenlerin taruk olduklan olayda 12 Bulgar Türkü'nün öldüğü belirtüdı. Ailekriyle birlikte Yunanistan'a kaçüktan sonra 70 güne yakın bir süre burada gözalunda kaldıklanm ifade eden iki göçmen, Yunan güvenlik makamlanmn kendilerine iyi davrandıklaruıı söylediler. ANKARA, (UBA) Hükümetin işsizlikten sorumlu Devlet Bakanı Tınaz Titiz, asgari ücretin artmasının istihdamı olumsuz yönde etkileyeceğini söyledi. Titiz, UBA'ya yaptığı açıklamada, asgari ücretin bugün her şeye rağmen bir emniyet süpabı olduğunu belirterek şunlan söyledi: "Halen asgari ücretin altında çalışan insanlar var. Demek ki arztalep oralarda buluşabiliyor. Yani, o ücrete razı olan insanlar var. Öyle işler var ki, adamın yaptığı tek iş o değil, başka yerlerden de kazancı var. O iş karşdıgında da bir şeyler almak istiyor. tşte asgari ucret, o adamın istihdamını engelleyip parttime, yani ek gelir elde etmeye yönelik işlerde öyle olmayabilir. Bu hem sektör hem de sektör içinde isin yapım şekline göre değişir. Yani kişinin başka bir yerden geliri var, gelirini başka bir yerden takviye etmeye çalışıyorsa, orada illa ki asgari ucret diye bir çizgi çizdiginizde çalıştıracak olan vazgeçmektedir. Burada önemli olan bu durumu dengelemektir." Yalnız asgari ücretin değil, bütün ucretlerin veya herhangi bir ücretin artmasının istihdamı olumsuz yönde etkileyeceğini kaydeden Titiz, "Tavsiyem, bunu kimseye sorarak tespit etmeye çalışmayın. Yani bin kişiye bunu sorsanız ve bunlardan 999'u asgari ücreti yükseltmek istihdamı iyi yonde etkiler deseler de katiyen inanmayın. Yani bu aynı yer çekimi konusunda yanlış insanlara soru sormaya benzer" dedi. Titiz, "tşsizliği önlemek için asgari ücreti ya hiç arttırmamak, ya da dondurmak mı gerekiyor?" sorusunu da şöyle yamtladı: "Bizim işsizliği onlemek amacıyla geliştirdigimiz beceri kazandırma programımızda 17 tane proje var, ancak bütün bu projeleri, ücretler ve toplusözleşmeler gibi etmenlerin kuşattıgı bir atmosfer var. Bu atmosfer bütün bu tedbirlerin uygulanmasını kolaylaştırabilir ya da zorlaştırabilir. En beceri kazandırdıgım bir insana piyasada bugunkü asgari ücretten çalışma şartı sağladığımı düşunun, mesela asgari ucret yuzde 50 artmış olsun, beceri kazandırdığım insan, bu şartlarda belki iş sahibi olamayacak, hatta belki degil, mutlaka iş sahibi olamayacak. tşte ucretlerin artması, benim beceri kazandırma konusunda aldıgım tedbiri olumsuz yönde etkileyecektir. Yani, benim beceri kazandırdığım, itnkân sağladığım insanların iş bulabilmemesi için ucret seviyelerinin yiikselmemesi gerekiyor." Bulgaristan Komünist Partisi 13. Kongresi'ne 36 bin inızalı protesto telgrafı lstanbul Haber Senisi Balkan Türkleri Dayamşma ve Kültür Derneği, Bulgaristan Komünist Partisi 13. Kongresine 36.480 imzalı bir telgraf çekti. Demek tarafından Gazeteciler Sendikası Kütüphanesi'nde duzenlenen basın toplantısında, telgrafm 2 milyon Bulgaristan Türküne yapılan baskılan, önceki yıllarda Türkiye'ye göç edebilmiş Türkler olarak, Bulgaristan Komünist Paıtisi'nin 13. Kongresine katılan dünya kornünistlcrine, sosyal demokrat ve işçi partileri temsilcilerine duyurmak amacıyla çeküdiği beliıtildi. Telgrafta, olaylann sorumlusu olarak Todor Jivkov gösterilerek, komünizm ideoloji ve sistem olarak gerçekten eşiüiğe ve hümanizme dayanıyorsa, bu lekenin temizlenmesi ve suçlulann cezalandınlmasının başta Moskova olmak uzere bütun dünya komünistleri ve işçi partilerinin görevi olduğu vurgulandı. Dernek Başkam Mehmet Çavuş, dernek olarak bu konuda içte ve dışta yapılanlann tatmin edici olmadığını söyleyerek, "Bulgaristan Türkleri trajedisini, dünya kamnoyunun bflincine, takdirine sunan Türk basını olmuştur. Bu bususta gerçekçi Türk basınma minnettaruk borçluyuz. Buna ragmen, Bulgaristan Türkleri somnu son zamanlarda Türk basuunda unutulmaya terkedibniş bir soruodur. Bnnunla beraber kusku uyandıran yorumlara da gklUmektedir" şeklinde konuştu. Deniz Kuvvttleri 'ne mensup muhrip, hucumbou denizaln, maym tarama ve yardımcı suııf gemüerinin katıldığı 'Deniz Kurdu 86' tatbikatmm ilk bölümü tamamlandı. (Fotoğraf: KADİR CAN) Deniz Kurdu86 Karadeniz^de gerçek mermi kuUanüdı KADİR CAN KARADENİZ EREGLİSİ 1 nisan sah gunü Marmara'da başlayan ve Deniz Kuvvetleri'nin planlı tatbikatlanndan olan "Deniz Ereğlisi limanına demirlemelelumu savaş gemüerinin Karadeniz Ereğli limanına demirlemeleriyle tamamlandı. Tatbikatın birinci bolumunun yapıldığı Marmara'da, deuizaltı, hücumbot ve helikopterlerin su üstu gemilerine karşı yaptığı torpido saldırısından sonra lstanbul Boğaa geçilerek Karadeniz'e çıkıldı. Deniz Kuvvetleri'ne mensup muhrip, hücumbot, denizaltı, maym tarama ve yardımcı sınıf gemiler 1 nisan gecesi Karadeniz'in uluslararası sulanna açılıp gerçek mermiler kullanarak atış yaptı lar. Donanma Komutanı Oramiral Emin Goksan'ın sevk ve idaresinde yapılmakta olan Deniz Kurdu 1/86 tatbikatına Turk Hava Kuvvetleri'nin av ve av bombardıman uçaklan da katılıyor. Alçıtepe muhribinde bulunan Harp lıiobu Komutam Tumamıral Mustafa Turuncoglu, Yücetepe muhribinde bulunan Hücumbot Filo Komutanı Tümamiral Yılmaz Doğrusöz, Savaştepe muhribinde bulunan Mayın Filo Komutanı Tümamiral Sadun Öztürk ve Piyalepaşa muhribinde bulunan Denizaltı Filo Komutanı Tugamiral Tuncel Erdinç tatbikatın çeşitli bolumlerini yonetiyorlar. Deniz Kurdu 1/86 taıbikatını sevk ve idare eden Donanma Komutanı Oramiral Emin Göksan, gemilerin Karadeniz Ereğlisi limanına demirlemelerinden sonra şu açıklamayı yaptı: "Marmara Denizi'nde ve Karadeniz'in uluslararası suları ve hava sahasında icra edilen Deniz Kurdu 1/86 tatbikatına, su üstü ve denizaltı gemilerimiz ile deniz hava uDsurlanmız yanında. Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na bağlı uçaklar da iştirak etmektedir. Tatbikatın şu ana kadar icra edilen birinci safhası içerisinde, fiili silah atışjarı ile çeşitli atışsız eğitimler yapılmıştır. Bu eğitimler sırasında personelin gorev bilinci sevk ve heyecanı metnnuniyetle muşahede edilmiş, yapılan fiili silah atışlarında buyük başarı sağlanmış, Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na bağlı uçaklar ile yapılan koordineli harekât hedeflerine ulaşmıştır." Oda yöneticüeri, hükümet tasansı için toplanıyor ANKARA, (a.a.) Oda ve borsa başkanlan, TBMM'ye sunulan ve Odalar Birliği teşkilat kanununda değişiklik öngören tasanyı görüşmek üzere 8 nisan salı gunü Ankara'da toplanacaklar. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) başkanlar toplantısına Turkiye'deki 268 oda ve borsanın yonetim kurulu başkan ve veküleri ile mech's başkan ve vekilleri katılacak. TOBB Yönetim Kurulu, önceki gün 5590 sayıh TOBB yasasında değişiklik öngören tasanyı jörüşmek üzere, lstanbul Sanayi Odası'nda yaptığı toplantıda, tüm oda ve borsa başkanlanmn toplantıya çağrılmasıru ve tasanya Uişkin TOBB görüşünün geniş bir katılımla belirlenmesini kararlaştırmıştı. TOBB Yönetim Kurulu Başkam Ersin Faralyah da geçen hafta sonu tasanmn Bakanlar Kurulu'nda görüşülmesinden sonra Başbakan Turgut Özal'a bir telgraf çekerek, birliğin görüşune başvurulmadan hazırlanan tasanmn hiç olmazsa TBMM komisyonlarında ele ahnması sırasında kendilerinden görüş alınmasının sağlanmasım istemişti. ATtNA, (Cumhariyet) Ege'de büyük çaplı Yunan tatbikatı 711 nisan tarihleri arasında yapüıyor. Yunanistan, 7 nisan tarihinde 4 gün sürecek ulusal "Poseidon'M" askeri tatbikatlanm, Ege'deki Midilli, Skyoris, Andros ve Sakız adalannın oluşturduğu dörtgen içinde gerçekleştireceğini acıkladı. Yunanistan'm bu yılki en büyük askeri tatbikatı olarak nitelenen "Poseidoo'86" tatbikatlannda, hava, deniz ve kara kuvvetleri yer alacak. Tatbikat büyük çaph olacagından, mekanize birlikler, topçu, zırhlı, muhabere, özel komando birliklerinin katıiacağı açıklandı. Deniz kuvvetlerinden ise roketatar, kruvazörleT, fukateyn, denizaltı ve hava kuvvetleriyle koordinasyon kuran savaş uçaklan katılacak. Hava kuvvetlerinin de "tüm gücüyle" aym tatbikata katıiacağı, bu arada binlerce yedeksubay ve erin de seferber olacagı açıklandı. Tatbikatlarda gerçek mermiler le atışlar yapılacak. Yunan radyo ve TV haberleri iki gün süre ile bu tatbikatın nerede ve nasıl yapılacağım duyuruyor. Yunan Savunma Bakanhğı, bölgedeki yolcu uçaklarının güvenliği için gerekli notamlann verildiğini acıkladı. Savunma Bakan Yardımcısı Andonis Drossogiannij, bu tatbikatın amacını açıklarken, ordunun operasyon yeteneklerinin gözlenmesi ve deneyim sahibi olmasımn hedef alındığını belirtti. Aynca yeni silahlarla, seferber olacak er ve subaylann bu silahlar üzerinde deneyim sahibi olmalanmn amaçlandığı belirtiliyor. Tatbikatın son günü olan 11 nisanda Andonis Drossogiannis'in de manevralan izleyeceği aym açıklamada beliıtildi. Bu arada Yunan gazeteleri, aym günlerde Türkiye'nin "Denizknrdu" utbikaümn ikinci aşamasının başlayacağını da önemle hatırlatıyorlar. Egelde büyük çapiı Yunan tatbikatı 711 nisanda Ihbancüara rnülk tasansı 2. kez Mecliste ANKARA, (Cumhuriyet Bnrosu) Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen yabancılara mülk satışıyla ilgili yasa tasansı hükümetçe ikinci kez TBMM'ye sunuldu. İptal edilen yasanın benzeri olan tek maddeden oluşan yasa tasansında tek yenilik "milli menfaatler, milli ekonomi" oldu. TBMM Bütçe Komisyonu'na gönderilen yasa tasansına göre, Bakanlar Kurulu milli menfaatlere ve milli ekonomiye yararlı görürse, yabancılara mülk satışına izin verecek. Diğer durumlarda mütekabiliyet esası aranacak. Tapu Yasası'mn 35, Köy Yasası'nın 87. maddesine bir fıkra eklenmesini öngören tasanyla getirilen hüküm şöyle: "Ancak milli menfaatlere ve mffli ekonomiye faydalı görükln| ü hallerde Bakanlar Kurulu hangi ülkelerin veya hangi ülke uyrugundaki gerçek ve tüzel kişilerin mütekabiliyet şartından istisna edilebilecegine karar verebilir. Bu hususlaria ilgili usul ve esaslar Bakanlar Kurulu'nca lespit edilir". Yabancılara mülk satışı sırasında yüzde 25'i aşmamak üzere Toplu Konut Fonu'na pay aktanmı da tasanda hükme bağlamyor. Bu miktar Bakanlar Kurulu'nca belirlenecek. Tasanmn cerekcesinde, "Türkiye'nin ulusnrarası ekonomik alandaki ilişkilerinin hızla arttıgı, yabancılann mülk edinmelerinin zorunlu dunıma geldigi" görilşüne yer verildi. Yabancılara özellikle Araplara kıyılannuzda mülk satışı için çılcarümış bulunan yasa, SHP tarafından Anayasa Mahkemesi'ne yapılan başvuru sonucunda anayasaya aykın bulunarak iptal edilmişti. 4 emniyetçi işkence iddiasıyla yaı^ılanıyor Yılmaz, " Aiksinden biri de yükBakırköy Merkez Karakolu'nda görevli, biri tansiyondan ölmüş" deyinbaşkomiser, 3'ü polis 4 sanık.yargıç önüne çıktı. sek duruşma yargıcı, "Yani akce, İstanbul Haber Servisi Gözaltına aldıklan otopark bekçisi Akın Tams'ı (49) döverek öldürdükleri iddiası ile haklannda dava açılan Bakırköy Merkez Karakolu Başkomiseri Adem Yılmaz ile aynı yeTde görevli polis memurları Sedat Rıza Şabin, Şaban Yetişken ve Sinan Bozkurt'un yargüanmasına dün başlandı. Duruşmayı izleyen Bakırköy Emniyet Amiri Kemal Tosun, davarun tanıklarından Bakırköy Askerlik Şubesi Başkam Yüzbaşı Nadir Göker ve mudahil avukat Ali Ercan'ı yalancıhkla suçlayarak mahkemenın kapısında üzerlerine yüruyüp hakaret etti. Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlayan davada, sanık polislerin, 10 Eylül 1985 tarihinde, bir şikâyet üzerine gözaltma aldıklan hava astsubayuktan ayrılma Akın Tanış'ı, karakolda dövdükleri ve kafasım duvara vurarak "künt kafa travması" sonucunda ölümune neden olduklan öne sürüldu. Bakırköy Cumhuriyet Savcı Yardıması Asun Selçuk tarafından "kötü muamde sonucu ölüme sebebiyet" suçundan açılan davada Başkomiser Adem Yılmaz'm 7.5 yüa, diğer polislerin ise 3 yıl 9 aya kadar ağır hapis cezası ile cezalandınlması isteniyor. Sorgulan yapılan samklardan Başkomiser Adem Yılmaz, gözaltına aldıklan Akın Tanış'a gece silahın yerini öğrenmek için soru sorduklannı ve sabah adliyeye sevk ettiklerini belirterek, "Aldıgımız o üç sanıktan kimseyi dövmedik" dedi. Akın Tanış'ın yüksek tansiyonu olduğunu ve bu nedenle ölmüş olabilerabalanndan biri yüksek tansiyondan öldü diye hepsinin de yüksek tansiyondan mı ölmesi İazun" diye karşüık verdi. Diğer samklar da suçlamalan kabul etmediler. Tanıklardan Bakırköy Askerlik Şubesi Başkam Yüzbaşı Nadir Göker, Akın Taruş ile birlikte gözaltına alınan Hakan Dilaver'i tanıdığmı, bu nedenle karakola gjttiğinde Akın Tanış'ın kendisine dövulduğunu anlattığını ve "Bak agabey, ağzımdan kan geliyor" diyerek yere tukürdüğünde kan gördüğünü söyledi. Akın Taruş ile birlikte gözaltına alınan üçüncü kişi olan tsmail Şeniz Ako, tanık olarak verdiği ifadesinde "Başkomiser Adem Yılmaz, üçnmüzü duvann önüne dizdi ve ellerimize cop ile vurdu. Tokat attı" diye konuştu. Tanık, daha sonra Akın Tanış'ın gece nezarethaneden çıkarüarak başka bir odaya alındığını ve buradan bağırmalar duyduğunu anlatarak, "Odanın kapısı önünde Başkomiser Adem Beyi gördüm. Alun, tekrar yanımıza geürildiginde çınlçıplaktı. Kendisini falakaya yatırmıslar. Ondan sonra sürekli terlemeye başladı. Hatta bir ara kustu. Polislerden doktor istedik. Kabul etmediler. tki aspirin verdik. Akşam yemeginde de bir şey yemedi" dedi. Tanık Mahmnt Kayacaa da Akın Tanış'ın karakoldan çıkuktan sonra sürekli başındaki ağrılardan şikâyette bulunduğunu, bunun üzerine Cerrahpaşa Hastanesi'ne yatınldığını ve 50 gün komada kaldıktan sonra ölduğunü anlattı. Mahkeme, gelmeyen tamklann yeniden çağnlması için duruşmayı 5 haziran saat 14.45'e erteledi.Sanık poüslerin yargılandığı duruşmayı sonuna kadar izleyen Bakırköy Emniyet Amiri Kemal Tosun, mahkeme kapısı önünde tanıklan yalancıhkla suçlayarak Yüzbaşı Nadir Göker ile tartışmaya başladı. Bu arada müdahil avukat Ali Ercan'ın "Lütfen tanıklara müdahale etmeyin" diye uyanda bulunması üzerine, Emniyet Amiri, bu defa avukaün üzerine yünıyerek küfür edip hakarette bulundu. Başta Emniyet Amiri Kemal Tosun olmak üzere, samk polisler ve orada bulunan arkadaşlan, davanın tamklarına "Yalaa söylüyorsunuz, iftira aoyorsunuz" diyerek bağırdılar. Mudahil avukat Ali Ercan'ın "Bana hakaret ediyor, tartaklıyor" diye Emmyet Amiri 'nden şikâyetçi ohnasına karşın, adliyede görevli poüsler, hiçbir işlem yapmadılar. Tanık Yüzbaşı da görevli astsubaya "Ben yuzbaşıyım. Bana hakaret ediyorlar. Hemen ifadeleri alınsın" dedi. Ancak astsubay, cezaevinden tutukluları getirmekle görevli olduğu için bir şey yapamadı. Keçeciler Vakıflar Bankası'ndan istifa etti Keçeciler istifa mektubunda, 'yoğun işlerim dolayısıyta görevi kabul edemeyeceğim' dedi. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosa) ANAP Genel Başkan Yardımcısı, Teşkilat Başkanı Mehmet Keçeciler Vakıflar Bankası Yönetim Kurulu üyeliğinden istifa etti. 29 martta yapılan Vakıflar Bankası Genel Kurulu'nda her hangi bir talebi olmadan Yönetim Kurulu üyeliğine seçildiğini, basından öğrendiğini belirten Keçeciler, "Ecdat yadigân vakıf eserleri üzerindeki hassasiyetimi bilen yetkili arkadaşlanmın tertemiz duygularla bana uygun gördükleri bu görevi yoğun işlerim dolayısıyla kabul etmeyerek istifa ediyorum. İstifa mektubu ilgili yerlere iletilmiştir" dedi. ceğini Ueri suren samk Adem