16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 NİSAN 1986 HABERLERİN DEVAMI SHP'lilerden CUMHURİYET/13 Ö z a l , A v r ı ı p a AHKAMMan YALÇIN PO6AN (Baştarafi 16. Sayfada) toplantısında, temaslarının Fransız iş dünyasında geniş ilgi uyandırdığını belirtti. DPT Müsteşan Özal da Sabancı'yı toplantının zamanlaması yönünden tebrik etti. Sabancı, basın toplantısına Türk Fransız ilişkilerinin, son yıllarda sergilediği duraklamaya işaret ederek başladı. Fransız işadamlarının bu nedenden dolayı konferansa çok az katılım sağlanabiteceğinden endişe duyduklannı belirten Sabancı, "Ama şn anda konferans salonu fullup doiudur. Patronlar bu ilgiyi olaçanüstü olarak niteliyorlar" ledi. Türkiye'de toplantıya ilişkin ön çalışmalannda hariciye ve DPT'den de destek gördüklerini ve "ön prova" yaptıklarını belirten Sakıp Sabancı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Biz aşımızı, işadamı gözüyle pişiriyoruz. Hariciyenin de katmak istediğj şeyler olabilir mi diye düşündük. Lütfettikr. Müsteşar aracılığıyla bilgi aktardılar. Biz bunları da Fransa'da calacağımız plağın içine koyabiliriz diye düşündük." lşadamlarının, Fransa gezisine "işlerinden güçlerinden fedakârlık etme pahasına" katıldıklarını anımsatan Sakıp Sabancı, "Ancak Avnıpa'nın bir parçası olan Tiırkiye ile Avnıpa'nın biiyiik kuvveti Fransa arasında yeterli miinasebet yok. Bunu kurmak hepimizin görevidir. Evimizde oturacağız. Fransızlar bin sevmez diyeceğiz. Böyle iyileşme olmaz. 20. Yiizyıl diyalog çağıdır. Kapı, neredeyse kapalıydı, bu kapıyı açmak zorundayız" diye konuştu. Sabancı sözlerinin sonunda OFT Müsteşarı Yusuf Bozkurt »zal'dan gördükleri yakın ilgiye de teşekkür etti. TürkFransız işadamlarının ortak toplantısı konusunda da bilgi veren Sabancı, Fransızların özellikle savunma sanayii, boru hattı, turizm ve enerji alanında ilgili olduklannı belirtti. Yusuf Bozkurt özal da konuya daha açıklık getirerek, Fransız işadamlarının Sovyet doğal gazını taşıyacak boru hattıyla, bir enerji santralına talip olduklannı bildirdi. Söz konusu santralın, Kanadalılar tarafından ihalesi alınan ancak henüz yapımına başlanmayan Mersin Akkuyu Nükleer Santralı olduğu sanılıyor. Sabancı, savunma sanayii alanında Fransız kamu kuruluşlan ile Türk özel sektörü arasında nasıl bir ortaklık kurulabileceği yolundaki bir sonı üzerine, bunun sorun yaratmayaçağını söyledi. DPT Müsteşan Özal, aynı sonıyu yanıtlarken, savunma sanayiinin Fransa'da devlet desteğiyle çalıştığını doğruladı. "Ancak biz, savunma sanayiinc özd sektörü sokuyoruz. Yabancı ortaklık yolunu açıyoruz. Fonda 700800 milyon dolar birikecek. Fransa'da büyiik ilgi var. İngilizler Amerikalılar Almanlar da bize teklif getirdiler" dedi. MtTTERRAND KABLL ETTt Başbakan Özal, akşam saatlerinde OECD Bakanlar Konseyine katılan 24 ülkenin Maliye ve .Dışişleri Bakanlarıyla birlikte !'Fransız Cumhurbaşkanı FrançoCb Mitterrand tarafından FJysee ;Sarayı'nda kabul edıldi. özal, 'bugün Fransız Başbakanı Jacqu>es Chirac'la görüşecek. özal'ın '.OECD Bakanlar Konseyi Topantısı'na başkanlık ettiği saatler£de, 40 kadar Türkün OECD bi•jıası yakınlarında gösteri yaptıkl görüldü. Göstericiler, Sol ik adına dağıttıkları bildiri' de, genel af talebinde bulundular. Gösteriye TKP ve TİP siyasetlerinin öncülük ettiği gruplar katıldı. HALEFOĞLU'NUN TEMASLARI Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu da dün Paris'te Hollanda Dışişleri Bakanı Vandelbroek ve Italya Dışişleri Bakanı Andreotti ile birer görüşme yaptı. : Halefoğlu Ue Hollandalı bakanın görüşmesinde özellikle Türkiye ile Yunanistan arasındaki sorunlar üzerinde duruldu. Halefoğlu, Yunanistan'ın Türkiye gibi banşçü bir yaklaşım içinde bulunmadığından yakınarak vize sorununu konuya ilişkin bir örnek olarak gösterdi. Halefoğlu, AET dönem başkanlığırun belirleneceği toplantıya da ancak davet gelirse kaülacaklannı vurgulayarak bu konuda hiçbir girişimde bulunmadıklarını açıkladı. Vahit Halefoğlu, Italya Dışişleri Bakanı Giulio Andreotti ile görüşmesinden sonra yaptığı açıklamada da Türkiye ile ttalya'nın, ihtilafların banşçı yollardan halledilmesi ve Akdeniz'deki tırmanmanın durdurulması, banşın sağlanması konulannda görüş birliği içinde olduklannı Vlirlediklerini söyledi. , Bakan, Türkiye'nin de Italyanın da Libya ile yakın ilişkileri olduğuna dikkati çekerek, Libya'ıun çok sayıda Türk ve ttalyan işçisi ve işadamı bulunduğunu hatırlattı. Halefoğlu, ayrıca her iki ülkedeki tesislerin sadece NATO amaçlan dahilinde kullanıla;bileceğini vurguladı. ; Başbakan özal, bugün TSİ 12.30^3 Fransa'nın yeni Başbakanı Jacques Chirac ile bir görüşme yapacak. OECD Bakanlar Konseyi nihai bildirisi de bu akşam yayımlanacak. Başbakan özal, OECD dönem baskanı olarak çalışmaların sona ermesinden sonra bir basın toplantısı düzenleyecek. (Baştarafi 1. Sayfada) ya'yadestek verilmesiniistemek' noktasında düğümleniyordu. Amerikan saldırısının "kınanması istendi" Libya Büyükelçisi ile diğer beş Arap büyiikelçisi tarafından. Dışişleri Bakan Vekili ve Devlet Bakanı Mesut Yılmaz da "Kapalı kapılar ardında" Amerikan saldınsını gerçekten "kınadı". Ancak, bu kınama görüşme ile sınırlı kaldı. Yani, kamuoyuna yansıtılmadı. Bu yansıtılmadığı gibi, kamuoyuna aktarılan bilgi de, büyükelçilerin tepkmni çekecek ölçüde ' 'doğru olmayan nok taları'' içerdi. TRT ve Anadolu Ajansı aracılıgıyla "Büyükelçilerin Türk hükümetine teşekkür etmek için ziyarene buiunduklan" açıklandı. Tam tersine ziyaret "Türk hükümetinin açıklamalarının yeterli olmadığı düsüncesinden" hareketle yapılmışken, kamuoyu "devlet tarafından" yanıltıldı ve "bize açıklamadan dolayı teşekkürler ediyorlar" biçimine sokulmak istendi. Ayrıca Mesut Yılmaz, görüşme sırasında birpot kırdı. Devlet Bakanı "Açıklama yapıldığı saatlerde biz saldırı nedeniyle sivil halktan kimsenin öldüğünü bilmiyorduk, bu nedenle ölümlerden duyduğumuz üzüntü bildiride yer alamadı. Size şimdi ölümlerden dolayı üzüntümüzü bildiririm" dedi. Büyükelçiler birbirlerine baktı bu sözler üzerine. Çünkü, devletin resmi ajansı ve devletin radyosu bu görüşmeden yaklaşık dört saat önce "sivil halktan yüz kadar kişinin öldüğü " haberini yayımlamıştı. TRT ve Anadolu Ajansı 'nın kendisine bağlı bulunduğu, "enformasyondan sorumlu ve de hükümet sö'zcüsü, Devlet Bakanı" ise sivil halktan yüz kişinin öldüğünden hükümetin haberi olmadığını söylüyordu! Büyükelçiler, bir kez daha birbirlerine baktılar ve inanmadılar, Devlet Bakanına. Nitekim, daha sonra akşam haberlerinde kendi ziyaretlehnin "teşekkür amacmı" taşıdığı yine devletin TV'sinden yayımlanmca, bu kez tepki gösteren bir açıklama yapmak gereğini duydular. Çünkü, ziyaretlerinin "teşekkürle" hiçbir ilgisi yoktu. Tam tersine, Türk hükümetinin tutumu yetersiz bulunmuş ve bunun için hükümet uyarılmak istenmişti. Ancak iş "tepkisei açıklamayla"sınırlıkalmadı. Libya Büyükelçisi, bu kez Türk Libya ekonomik işlerinden sorumlu Sanavi ve Ticaret Bakanı Cahit Aral'ı ziyaret etmek ihtiyacını duydu. Vesanıyoruz, "Libya, Türkiye'nin önüne bazı ekonomik kartlar" koydu. önce Mesut Yılmaz '/ ziyaret ederek, ' 'diplomatik girişimde" bulunan büyükelçiler, daha sonra sadece Libya Büyükelçisinin ziyaretiyle konuyu "Türk Libya ekonomik işlerine'"getirmenin uygun olacağını düşündüler. Libya Büyükelçisi ile birlikte diğer Arap büyükelçileri de son saldırıdan sonra, "Türkiye'nin Amerika 'nın yanında yer aldığı'' inancını taşıyorlar. Bu nedenle Libya, Türkiye 'ye' 'Sadece kurgın değil, bunun da ötesinde ciddi ciddi bozuk ", o kadar ki, "bozukluğunu açıkça göstermek amacıyla ikili ekonomik ilişkileri" ortaya sürüyor. Türkiye ile Libya arasında ekonomik açıdan durum şu: Türkiye, yıida üç milyon ton petrol satın alıyor Libya'dan. Eski petrol fiyaılarıyla. bunun faturası 700 milyon dolar. Şimdikifiyatlarla yaklaşık 400 milyon dolar. Türkiye'nin Libya'ya ihracatı geçen yıla göre düşüklük gösteriyor. Aşağı yukarı 90 milyon dolarhk ihracatımız var. Asıl önemlisi Libya'daki müteahhitlik hizmetlerine ilişkin. Şu anda toplam 4.5 milyar dolar tutarında müteahhitlik hizmeti bulunuyor. Ayrıca da 35 bin Türk işçisi Libya'da çalışıyor. Libya Büyükelçisinin Sanayi Bakanı Cahit Aral'ı ziyaretinde özetlenen ekonomik Uişkilereyönelik ' 'Bazı imalarda bulunduğu'' öne sürülüyor. Çünkü, Libya "Türkiye'nin Amerika'yı desteklemekte olduğuna" inanıyor. Türkiye'den saldırı karşısından kesin bir tavır beklerken, A merika 'yı karşıya almamaya özen gösteren bir açıklamayla yeıinen Ankara, Libya ve diğer Arap ülkelerince "Amerikan güdümünde kalmakla" eleşürüiyor. Konuyla ilgili olarak bilgisine başvurduğumuz Amerikan kaynakları, "yapılan açıklamadan memnuniyetlerini" gizlemiyorlar. "Daha sert açıklama beklerken, ılımlı bir görüşle karşdaştık" diyorlar. Türk resmi yetkilileri ise durum u şöyle değerlendiriyorlar: "CHaya terör açısmdan bakıldığında, siyasi yönden Amerika 'yı destekliyoruz. Çünkü, Libya 'nın terörle bağlantıları neyazık ki, ispat edilmiş bulunuyor. Ama, Libya ile ekonomik ilişkilerimiz gözönünde tutulursa, Libya 'yı da karştmıza almak istemiyonız, bu nedenle ortada ve ılımlı bir tavır içîndeyiz, resmi açıklama da bu doğrultuda zaten." Ekonomik ilişkiler nedeniyle Libya'yı karştsma almak istemeyen Özal hükümeti, Amerika'yı gücendirmeyi düşünmüyor. Ama şunu hesaplayamıyor: Olaylar karşısında tavır almamanın da, bazen tavır almak gibi etki yapacağını bilmiyor. Bunu da gizlemek için yapılan ziyaretleri bUe çarpıtmayı, kamuoyunu aldatmayı göze alabiliyor. Bu tür aldatmacalar, önümüzdeki günlerde TürkLibya ilişkilerinde doğabilecek bir gerginliği bakalım ne kadar önleyebilecek? ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) SHP'li bir grup milletvekili, Libya Arap Halk Sosyalist Cemahiriyesi Halk Bürosu Sekreteri Muhammed Abdülmalik'i ziyaret ettiler ve açılacak bir kan bağışı kampanyasına gönüllü olarak katılacaklarını bildirdiler. SHP Genel Sekreter Yardımcısı Edip Servet Devrimci ile MKYK üyesi ve İstanbul Milletvekili Hüseyin Avni Gükr, Ordu Milletvekili Hüseyin Avni Sağesen ve Diyarbakır Milletvekili Sebmuz Bahçeci Abdülmalik'i ziyaretlerinde ABDLibya savaşında Libya'nın yanında olduklarını bildirdiler. Ziyaret sırasında konuşan Hüseyin Avni Guler, Libya'nın 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı sırasında Türkiye'ye sağladığı yardımı unutmadıklannı ifade ederek, hükümetin ABDLibya savaşına yaklaşımını beğenmediklerini söyledi. Güler, "Bu savaşta Türk milletinin Libya ya bilfiil destek olmasını istiyonız" dedi ve açılacak bir kan bağışı kampanyasına katılacaklarını sözlerine ekledi. Libya Halk Bürosu Sekreteri Abdülmalik, Türk milletinin ABD Libya savaşına kendi yanlarında olduğunu vurgulayarak, bu tutumu resmi düzeyde de gördüklerini açıkladı. Bazı SHP milletvekilleri Libya Arap Halk Sosyaüst Cemahıriyesi Ankara Bürosu'nu ziyaret ederek, açılacak bir kan bağışı kampanyastna gönüllü katılacaklarını, bildirdiler. Lîbya'ya destek Kaddafi: Tınrıannıa olmayacak (Baştarafi I. Sayfada) dim." Muammer Kaddafi'nin Malta dışında tümü de NATO üyesi olan Akdeniz ülkelerine ve bu arada Yunanistan'a da teşekkür ederken, Türkiye'nin adını anmaması dikkat çekti. ŞAHATt. ATtNA'Yl ZİYARET ETTİ Atina muhabirimiz Stelyo Berberakis'in haberine göre de Libya Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Ahmet Şahati Atina'ya beklenmedik bir ziyaret yaparak Başbakan Papandreu'ya Kaddafi'nin özel bir mesajını getirdi. Yoğun güvenlik önlemleri altında karşılanan Şahati, Atina'nın Astera Oteli'nde Yunan Dışişleri Bakanı Karolos Papulyas ile bir saat süren bir görüşme yaptı. Görüşmenin içeriği konusunda bir açıklama yapılmadı. Şahati'nin Papandreu ile de görüşmesi olasılığından söz ediliyor. Son bilgilere göre, Şahati'nin bu sabah Atina'dan aynlması bekleniyor. Kaddafi, bir Afrika haritası önünde denizci üniformasıyla yaptığı 21 dakikalık konusmada, ABD Başkanı Ronald Reagan'ın ve tngiltere Başbakanı Margaret Thalcher'ın "çocok katili" ve "savaş suçlusu" olarak yargılanmalarını istedi. Libya lideri, Arap halk kitlderinin yönetimlerini ABD ile iktisadi ve siyasi ilişkilerini kesmeye zorlamalan çağnsında bulunduktan sonra, Libya'ya karşı girişilen saldınnın Arap birliğinin oluşturulması için tarihi bir fırsat yarattığını söyledi Reagan'ın çocukları ve ailesi için aldığı korunma önlemlerine atıfta bulunarak, "Ben dün gelen ve yann gidecek iiçüncü sınıf bir aktörün düzeyine diışmera" diye konuştu. Libya lideri, üzerlerine atom bombası bile atıl&a olume hazır olduklannı belirterek, halk deyrimini izlemeye devam edeceğini açıkladı ve ttalya ile Ispanya'dan, Amerikan 6. Filosu'nu limanlanndan uzaklaştırmalannı istedi. Kaddafi, aksi takdirde bu bölgelere karşı operasyonları "meşnı müdafaa" niteliğinde tırmandıracağı uyarısında bulundu. Libya'nın başkenti Trablus'tan telefonla elde edilen bilgilere göre, Trablus'ta günlük yaşam, dünden itibaren normale dönmeye başladı. Libya başkentinde karartma yapılmadı. Elektrikler yandı ve panik nedeniyle kenti terk etmiş olan aileler Trablus'a dönmeye başladılar. Trablus'ta dün, sakin geçti. Muammer Kaddafi, televizyonda görünerek hava salduılan sonucunda ölmüş olabikceği yolundaki spekülasyonlara son verirken, ABD yetkitileri Kaddafi'nin yaralı olabileceğini ve Trablus'u terk ederek çöle gitmiş olabileceğini öne sürdüler. Amerikan yönetimine ulâsan istihbarat raporlarında da Kaddafi'nin yaralanmış olabileceği kaydedildi. Ancak yarasının ne olduğu ve çölde nerede olabileceği konusunda hiçbir bilgi söz konusu raporlarda yer almadı. Bununla birlikte, Reagan yönetiminin KaddaH'nin Trablus'uki karargâhını reddettiği ve"çölün ortasında bir yerde olabi'ecegi" konusunda istihbarat raporlan aldığı doğrulandı. KADDAFİ YİNE TV'DE Libya televizyonu dün gece lider Kaddafi'yi Trablus Merkez Hastanesi'nde yaralıları ziyaret ederken gösterdi. Kaddafi, üç dakika süren televizyon yayınında, ABD saldınsı sonucunda bandajlar içinde yatanlarla el sıkışırken gösterildi. Televizyon yayını sırasında bir kadının yatağından dogrularak, Kaddafi'ye "Allaha şükür, iyisin" dediği izlendi. Aynı yayında hastane personelinin de koridorlarda ABD aleyhinde sloganlar bağırdığı dikkati çekti. A B D D E SÖYLENTİLER Washington muhabirimiz Tanju Akerson'un bildirdiğine göre amerikan basını, Kaddafi'nin ilk kez televizyonda görünmesiyle ilgili haberi verirken, ABD yetkililerine dayanarak Kaddafi'nin durumunun son derece sarsıldığını, Libya içinde büyük kaynaşma olduğunu öne sürüyor. ABC televizyonunun ulusal güvenlik muhabiri, ABD yetkililerine dayanarak verdiği haberde, Trablus'a 40 mil uzaklıkta Tarhuna askeri Ussünde Kaddafi'ye bağlı birliklerle karşı güçler arasında yoğun çatışmalar meydana geldiğini, çatışmalara hava kuvvetlerine bağlı ucaklann da katıldığının saptandığını iddia etti. VVashington Post gazetesi de yüksek düzeyde bir ABD yetkilisinin, Libya'da yoğun çatışmalar olduğu yolunda haberler aldıklannı, ancak bunların çapının ne derece ciddi olduğunu henüz saptayamadıklannı söylediğini yazdı. ABD yönetiminin genel değerlendirmesi, basına yansıyan biçimiyle, Libya'ya karşı girişilen hava saldırısının Libya ordusu içinde Kaddafi'ye karşı hazırlanan hareketi hızlandırdığı şeklinde. Böyle bir beklentinin ne derece gerçekleşme olasılığı olduğu konusunda ise yine yetkililer umutlu olduklannı saklamıyorlar. Ancak bu çerçevede ilginç olan nokta, Kaddafi'nin devrilmesi halinde yerine kimin geleceği sorusuna tüm uzmanlann "Sovyetler'e bağımlı bir askeri rejim" yanıtını vermesi. Burada Suriye tipi bir yönetimden söz edilirken, Kaddafi gibi güvenilmeyen maceracı bir lidere, daha istikrarlı bir yönetimi Moskova'nın da tercih edeceği öne sürülüyor. Amerikan güvenlik uzmanları, Libya içinde siyasal bir manevra çevirecek mekanizmalara sahip olmadıklarını, Sovyetler'in Libya ordusu üzerinde nüfuzu olduğunu vurguluyorlar. ABD Başkanı Ronald Reagan Hukuk Günü nedeniyle yaptığı konusmada tehditlerini yineleyerek, "Libya'nın ardında bulunduğu ve ABD vatandaşlannı hedef alan terörist saldırılar durmazsa, gereken önlemleri meşnı müdafaa hakkımıza dayanarak vatandaşlanmızı korumak için alacagız" dedi. ABD Savunma Bakanı Caspar \Veinberger ise Boston'da yaptığı konusmada salı günü sabaha karşı Trablus ve Bingazi'yi bombalayan uçakların yaklaşık 100 ton bomba kullandığını açıkladı. Weinberger, pilotlara hayatlannı tehlikeye atmamalan talimatımn verildiğini, bu nedenle bazı bombalann saptanan hedeflerin yakınındaki sivil yerleşim merkezlerine dUşmüş olabileceğini söyleyerek, "Bunun olmaması için pilotlanmızın hayatını tehUkeye atamazdık" diye konuştu. ABD Savunma Bakanlığı'na yakın kaynaklara göre, uçak gemilerinden kalkan 14 A7 uçağının herbiri 250 ile 375 kilo arasında degjşen bir düzine bomba taşıyordu. lngiltere'den havalanan 18 Fl 11 uçağının her birinde ise 4'er tonluk bomba bulunuyordu. Aynı kaynaklar, saldırı sırasında Libya radarlarını tahrip etmek için 50 kadar Harm ve Shrike füzesi kullanıldığını belirttiler. Bazı tıp mezunlarına zorunlu hizmet indirimi Tıp fakültelerini ilk dört derece ile bitiren ve anatomi, biokimya, patoloji, radyoloji, anesteziyoloji ve adli tıp gibi dallarda eğitim görenlerin zorunlu hizmetlerinde indirim yapılacak. DSP bildirisi Iibya, ABD tıızağına düşmezse Bir Raund Daha Bitıi (Baştarafi 1. Sayfada) nun sınırlarını saptayamamak işkazanır rişmeyeceğini söylemiştir. Ayrıca, leri çığrmdan çıkarabilirdi. GorANKARA, (Cumhuriyet Bü ABD büyükelçiliklerine saldırı rosu) DSP, Libya'nın ABD çağnsında bulunmadığını bildirkışkırtmalarının tuzağına düş m'ıştir. Daha önceki tehditkâr dememesi halinde çok şey kazana meçleriyle yan yana konulducağını açıklayarak, teröre terör ğunda bu, Kaddafi ve onun şahle karşılık verilmemesini istedi. sında Libya için bir "deDSP Merkez Karar ve Yöneeskalasyon" adımı yani yatışmatim Kunılu'nca dün yayımlanan ya dönük bir adımdır. bildiride ABD'nin Avrupalı mütAynı tuıum Amerikan yetkilitefıklerini Libya konusunda iste .lerinde de gözleniyor. ABD Dıdiği çizgiye getiremeyeceğini an şişleri Bakanı George Shultz, layınca, kışkırtma ve oldubitıiCBS Televizyonu 'na verdiği delere sığındığı kaycicdilerek, ıneçie Libya bir misillemeye giABD'nin diğer yandan, Libyarişirse ABD'nin buna mutlaka yı can güvenliği olmayan bir ül kuvveı kullanarak karşılık verıtıeke durumuna sokarak, yabancı yeceğini açıklamıştır. Shultz şöyları buradan ayrılmaya zorladıle demiştir: "Terorizme karşı sağına işaret edıldi. ABD'nin Kadvaşta genel bir potitikaya sahip dafi'yi, Avrupa ülkelerindeki olmaü ve onu taktik planda uyABD tesislerine eylemler düzengulamahsınız. Her durumda o lemeye kışkırttığı kaydedilen bilduruma uygun bir tutumla (casediride, "ABD'nin uyguladığı takbycase). Bu politikayla ilerleditikler uluslararası terorizmle müğinizde ABD askeri gücünü becadele gerekçelerini geçersiz lirli durumlarda kullanacakttr." kılmaktadır" denildi. Bildiride Yani? şu görüşlere yer verildi: Yani, ABD, askeri gücünü "Zaten, ABD, Orta Amerika Trablus ve Bingazi'ye yönelik hada, 'özgürlük savaşçıları' adını va saldınlarında kullanmış ve verdigi, gerçekte ise bir zorbalık şimdi arıık durmuştur. Yani, rejiminin artıkları olan gerillalan Sovyetler'in ve Avrupa'nın terorizme yöneltmeye, para, silah tepkileritutumları "test edilmiş" ve asker yardımıyla destek lemeve ABD'nin askeri tırmanışı şimye devam ettikçe; ve Ortadoğu dilik sınırlarına dayanmıştır. da Israil'in terör eylemlerine arAmerikalılar, eğer Kaddafi'yi ka çıktıkca, 'uluslararası terove Libya'yı zayıflatmak istiyorrizmle mücadele' iddiasına inan larsa ki öyle görünüyor bu dırıcılık kazandıramaz. amaca ulaşmış görünüyorlar. Kuzey trlanda'daki teroristk Çatışmanın ilk kez Libya'nın yüre bile en büyiik silah ve para reğine taşınması ürünlerinı veryardımı Amerika'dan sağlan miş gözüküyor. Libya halkı aramaktadır. sında panik gözlenmiş ve Libya1 Libya'ya karşı son Amerikan da Kaddafi'nin altında iktidar saldırısına, >^lnız Ortadogu ve mevkilerini oluşturanlar birbiritslam ülkelerinden veya Doğu ne sokutmuşıur. Önceki gün Avrupa'dan değil. Batı AvrupaTrablus'ta küçük çaplı da olsa dan da gelen tepkiler, ABD'nin meydana gelen çatışmalann LibLibya'ya karşı olayları tırmandır ya'daki siyasi hizipler arasında ma ve bir uluslararası cephe oluş cereyan etmiş olması ihtimali turma tertiplerine, Avrupa ve güçlüdür. dünya kamuoyunun, şu ana kaAyrıca, Sovyetler'in aczi ve dar, kapılmadığını göstermiştir. Avrupa'nın da Amerikan karar İngiltere'de bile, Amerikan saldıverme mekanizması üzerinde son nsına, hükümet dışındaki çevre tahlilde etkisizliği orıaya çıkarıllerden deslek gelmemiştir; ikti mıştır. dar partisinden bile tepki sesleri Bununla birlikte, Sovyetler'in yükselmiştir. ReaganCorbaçov Zirvesi'ni tehBelli ki, büyük çogunluğuyla, likeye düşürecek biçimde Sevardinsanlık 'teröre karşı önlem' ge nadze'nin Washington ziyaretini rekçesiyle terörist yöntemler kul iptal edecek kadar ciddi bir çıkış lanılmasını ve terör kışkırtmacı yapmaları, Avrupa'nın Amerilığını, geçerli bir yöntem sayma kan maceracılığını engelleyememakta ve onaylamamaktadır. mekle birlikte, özendirecek bir ÖzelHkle büyük devleüerden, hu lutumdan özenle kaçınması da kuka bağlılık beklemektedir. ABD yönetimine duralım diyeABD'nin terör kışkırtmacılıgı cek sinyalleri vermiş olmalıdır. ABD Başkanı Reagan, Sovyet na, Kaddafi yönetimindeki Libya'nın da kapılmayacağı; ve son lideri Gorbaçov'un nükleer silahAmerikan askeri harekâtına tep ların denetimini öngören girişimki olarak İtalya topraklarındaki lerine olumsuz karşılıklar verbir Amerikan üssüne saldın dü miş, Sovyetler'in nükleer sitahlazenlemekle yaptığı yanlışlığı baş rın denenmesi konusundaki nıoka yerlerde yinelemeyeceği te ratoryum önerisine "hayır"ı basmış ve Gorbaçov'un nükleer menni edilir". Son ABD saldırısının Libya denemelerin tümüyle yasaklanyönetiminden en çok kuşku du ması ve Akdeniz güvenliğinin ele yan ülkelerde bile Libya'ya bir alınacağt özel bir zirve önerisini sempati uyanmasına yol açtığı geri çevirmiştir. Fransız straıejisı ifade edilen bildiride, Libya'nın (güçlü NATO'cu görüşleriyle takışkırtmalara kapılmaması ha nınır) Pierre Lelouche Newswelinde çok şey kazanacağı ve bu ek'in son sayısındaki makalesinnun tarihsel bir fırsat olduğu gö de "Reagancdann ABD'nin sert rüşüne yer verildi. Türk uiusu davranarak Üçüncü Dünyadaki nun her zaman Libya'nın yanın Sovyet yaytlmacıhğının önüne da olduğu, Libya'nın kışkırtma geçilebiüceğine ve nükleer silahlara kapılmaması halinde Türk ların denetimi görüşmelerinde desteğini daha çok yanında bu kendi şartlarını empoze edebilelacağı anlatılan bildiride, Kadda ceklerine inandıklanna" işareı fi, "mülevazi yaşamını degişlir ediyor. meksizin ülkesini ve halkını kalLibya'ya karsı girişilen saldıkındırmaya çalışan bir önder' rıyla Reagan zihniyeti. uınuçluolarak tanımlandı. rını yerine getirmiştir. Ama bu Odalara siyaset yasağı (Baştarafi 1. Sayfada) Yasaya göre, Odalar Birliği Genel Kurulu'nda delegelenn aralannda dört yıl için her biri 30 üyeden oluşan beş ayrı oda ve borsa konseyi oluşturulacak. Bunlar Ticaret Odası Konseyi, Sanayi Odası Konseyi, Ticaret ve Sanayi Odası Konseyi, Deniz Ticaret Odası Konseyi ve Ticaret Borsası Konseyi olacak. Yasayla odalar, borsalar ve birlik kuruluşlanıun amaçlan dışında hiçbir faaliyet gösteremeyecekleri hiikmü de getiriliyor. Bu hüküm uyannca odalar, borsalar ve birlik kurulları siyasetle uğraşamayacaklar, sendika ve derneklerle ortak hareket edemeyecekler. Bu hükümlere aykırı hareket eden oda, borsa ve birlik organlannın görevine son verilmesi kararı. Adalet Bakanhğı'nın isteği üzerine bu kuruluşlann bulundukları yerin Cumhuriyet Savcıkğı'nın açacağı dava sonucu yetkili Asliye Hukuk Mahkemelerinceverilecek. Davalar, en çok üç ay içinde sonuca bağlanacak. Odalar, borsalar ve birliğin karan ve işkmleri hakkında Sanayi ve Ticaret Bakanlığı her tUrlü tasarrufta bulunabilecek. Bakanlığın kararına görevli organlar tarafından uyulması zorunlu olacak. Bakanlık tasarruflannı yasal bir neden olmaksızın yerine getirmeyen ve kararlarında direnme niteliğinde yeni bir karar veren ya da yasanın zorunlu kıldığı ışlemleri uyarıya karşın, yerine getirmeyen birlik, oda ve borsa organlanmn görevlerine son verilecek. Yasanın yürürlüğe gırdiğı tarihte Yönetim Kurulu seçimlerini yapmamış olan odalar ve borsalar, bir ay içinde bu seçimlerini yapacaklar. Seçimler hangi tarihte yapılmış olursa olsun, kasım 1985 tarihinde yapılmış sayılacak ve organlann yasal süreleri bunagöre belirlenecek. Seçilecek ilk oda ve borsa konseylerinin üyelerinin görev süreleri mayıs 1988'de yapılacak seçimlere kadar sürecek. YABANC1LARA MÜLK SATIŞI Anayasa Mahkemesi tarafından daha önce iptal edilen yabancılara mülk sauşına ilişkin yasa tasarısının Mecliste görüşülmesine de dün başlandı. Genel Kurul'da lasarının tümü üzerindeki görüşmeler tamamlanarak maddelere geçildi. Kültür ve Turizm Bakanı Mükerrem Taşçıoğlu, eleştirileri yanıtlarken, daha önce Plan ve Bütçe Komisyonu'ndaki görüşmelerde söylediği "Anayasa Mahkemesi karar verinceye kadar yasayı uygulamayız" görüşünden vazgeçti. Taşçıoğlu, "Anayasa Mahkemesi'nin kararını makul bir süre bekleyeceğiz. Ama uzarsa ne yapalım?" diye konuştu. Anayasa Mahkemesi'nin iptal ettiği metne milli menfaatlere uygunluk deyiminin eklendiğini bildiren Taşçıoğlu, milli menfaatler gerektirdiğinde anayasanın değiştirilmesinden de yana olduklannı bildirerek. "Sanki biz bu memlekeı toprağım ihraç malı gibi dışarı göndereceğiz havası yaratıldı. Tapu kaydında malikinin adı değişmekle ne olur ki, kımse sırtına yükleyip de toprağı alıp götürmüyor" dedi. Görüşmelere 22 nisan salı günü devam edilecek. baçov'un son çıkışları ve Şevardnadze'nin Washington ziyaretinin iptali, ABD'ye bunu hatırlatmıştır. Sonuç olarak, Akdeniz'deki Amerikan tırmanması durmuştur. Zaten Kaddafi de altlan almaya başlamıştır. Aynı Pierre Lelouche, Amerikan politikasındaki sertliğin birbiriyle lutarlı straıejik hedeflerden yoksun olduğuna dikkati çekiyor ve soruyor: "Amerikan savaş gemileri veuçaklan H'einberger'in dediği gibi 'seyrüsefer özgürlüğü' sağlamak için mi, yoksa Libya destekli terorizme son vermek için mi Libya'ya müdahale etmiştir?" Amerikalıların saldırı gerekçeleri birbirıni tuımuyor. ABD'nin kısa perspektifli amaçlan belli ama belirli ve tuıarlı bir stratejisinin bulunduğu kuşkulu. Hal böyleyken, Türkiye'nin son gelişmeler karşısında aldığı ve Avrupalı NATO müıtefıklerinin bile gerisine düşen ve sırıtan tuıumuna nasıl anlam kazandırılacak? Arkadaşımız Sedat Ergin dünkü yazısında Türkiye'nin lutumunun gerisindeki dürtüleri sıralamıştı. Bunlar başlıca şu noktalarda toplanıyor. ANKARA, (Camhuriyet Bürosa) Tıp fakültelerini ilk dört derece ile biürenler ve gereksinim duyulan anatomi, biokimya, patoloji, radyoloji, anesteziyoloji, adli tıp gibi uzmanlık dallannda eğitim gören doktorlara zorunlu hizmeae indirim, TBMM Sağlık ve Sosyal lşler Komisyonu'nda benimsendi. Hükümetin aynı konuda sunduğu tasanyi geri çekmesinden sonra, Komisyon Başkanı ANAP'lı Mustafa Balalar tarafından verilen yasa önerisi aynen benimsendi. Önümüzdeki hafta TBMM Genel Kurulu'nda ele alınarak yasalaşması beklenen öneriye göre, gereksinim duyulan uzmanlık dallannda eğitim gören ve bu dallarda tıp fakültelerinde yardımcı docent ve eğitim hastanelerinde başasistan görevlerine aıananlar zorunlu hizmet yapmayacaklar. öneri uyannca biokimya, enfeksiyon hastahkları ve bakteriyoloji, anatomi, histoloji, fızyoloji, biofizik, patoloji, farmakoloji, radyoloji, anesteziyoloji ve reaminasyon, mikrobiyoloji ve adli tıp uzmanlık dallannda uzmanlık eğitimini başanlı olarak tamamlayan doktorların, bu eğitimde geçen süreleri iki yıllık zorunlu hizmet yükUmlülüğune sayılacak. Aile hekimligı ve halk sağlığı uzmanlık dallannda eğitimlerini başan ile tamamlayanlann eğitimlerinde geçen süreleri ise, üç yıllık zorunlu hizmet yükümlülüğü yerine kabul edilecek. Yurt içi ve yurt dışında tıp fakültelerinde ilk dört derece ile mezun olan pratisyen hekimlerden yurt içinde ya da yurt dışında açılacak sınavı kazanmak koşuluyla istediği uzmanlık eğitiminde başarılı olması durumunda, bu egitimde geçen süreler iki yıllık zorunlu hizmet süresinden düşülecek. Bu kişiler, tıp fakültelerinin yardımcı doçent kadrolanna ya da Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı'na bağlı eğitim hastanelerinde başasistanlık kadrolanna atandıklannda, bu görevierinde geçen Uç yıllık çalışma da, iki yıllık zorunlu hizmet yükümlülüğünden sayılacak. Böylece başarılı doktorların uzman oİdukları ve öğretim üyeliği görevıne atanmaları durumunda zorunlu hizmet yükümlülüğü tümüyle kalkmış olacak. öneride yer alan geçici bir madde uyannca 25 Ağustos 1981 tarihinden sonra tıp fakültderinden mezun olup da bugüne kadar zorunlu hizmet yükümlülüğünü yerine getirmemiş olan bütün doktorlara, yeni mezun olanlar gibi, yasa hükUmlerinden yararlanabilme olanağı getiriliyor. Terör (Baştarafi 1. Sayfada) düzenlenen saldınyı, emperyalizme karşı mücadele veren "Ömer Muhtar" adli Libya kökenli bir örgütün üstlendiğini duyurdu. örgütün adını aldığı ömer Muhtar, Libya'nın Italya'ya karşı bağımsızhk savaşı verdiği dönemde, emperyalizme karşı savaşım veren bir halk kahramanı olarak tanınıyor. Tunus'ta da ABD Büyükelçiliği'ne, binanın önünden geçmekte olan bir arabadan iki adet yangın bombası atıldı. Olayda yaralanan olmadığı bildirildi. Yine Tunus'ta bir Amerikahya ait boş. bir otomobilin ateşe verildiği öğrenildi. Londra'nın Heathıow havaalanında da Tel Aviv'e gitmeye hazırlanan Israil Havayollan ElAl'a ait bir uçağa, çantasının gizli bir yerindeki patlayıcı madde ile binmek üzere olan bir kadın yakalandı. Bir polis sözcüsü, kadının, içinde 4.5 kilo patlayıCT olan çantayı tanımadığı bir erkeğin ricası üzerine, ona yardım etmek için almış olduğunu söylediğini bildirdi. Çantayı kadına veren "Ortadoğulu görünümlü" erkeği arayan polisin, kadının doğruyu söylediğı kanısında olduğu kaydedildi. BBC, Lübnan'da üç İngilizin öldürülmesiyle ilgili olarak Thatcher hükümetini sorumlu tutar bir Uslupla "İngiltere, ABD saldırısına katılmasının faturastnı ödüyor" dedi. Öldürülenlerin yakınları da İngiltere hükümetinin ABD'ye Libya'ya saldırısında yardım etmesinin olaya neden olduğundan yakındılar. Bu arada, Strasbourg'da toplanan AET'nin yasama organı niteliğindeki Avrupa Parlamentosu, Libya'ya karşı giriştiği saldından ötürü ABD'yi kınayan ve bu saldınnın terorizme karşı uygun bir mücadele yöntemi olmadığını belirten bir karar tasansını oy çokluğu ile kabul etti. Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. ANGELİKİ SÖZBÎR Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. DEFSE SÖZBİR Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. CAN SÖZB/R ABD^Sovyet Süper (Baştarafi 1. Sayfada) lerini sıraladığınızda hemen sozcük ve cflmleleri oluşturabildiğini, zekS yaşının 13 yaşındaki bir cocuğun zekâ&ma eşit olduğunu, ancak ailesinin yoksulluk içinde bir yaşam sürdüğünü belirtiyorlar. Merkez llçe Belediye Başkanı Süha Baykal ile Kum ailesinin yasadığı Karataş'taki iki göz oda, izbe eve gidiyoruz. Evin girişinde camasırlar asılmış, balıkçılık yapan baba Hiueyin Kam'un ablası Nadire Kum eve gdmiş, temizlige yardım ediyor. Ayda S bin lira kira ödedikleri bu evde anne, baba Ue Duatepe tlkokulu 5B sınıfı ögrencisi olan Arzn, 6 yaşındaki Neattre, 2.5 yasındaki Mevlüdc ve 1 yasındaki Nadire KHB yaşıyor. Anne Omer Kan sakat olduğu için konuşamıyor. Baba Huseyin Kum, gece görüntulerini izledikleri siyah beyaz televizyonun önünde kendilerine ilgi gösterilmesinden mutlu, öykulerini şöyle anlatıyor: Gtzdbabçe'dc bahkçıuk yapıyoran, lcayık kendiaıln ieffl. Kazancuaız bcili ounaz. Çıkaa bah|a f öre pay abyoruz. 1520 gün, bir ay gid«riz. Zaman geUr balık çütnuu. Süha Baykal, "Cumhnriyet" diyor, ardından 2.5 yasındaki Mevlüde Kum, beş altı kıtalık bir şiir okuyor, "19 Mayu" diyor. Uzun şiirler art arda geliyor. Mevlüde doktor olmak istiyor, Nesliye de sakat annesine bakıp, "Bcn de doktor olmak Uyonun" yanıtını veriyor. Arzu ise büyüyünce öğretmen olacak, çocuklan çok seviyor. Tabii aylık duzenli bir geliri bile olmayan, yaşadıklan evden cıkanlmak istenen babalan kendilerini okuubilirse... Belediye Başkanı Süha Baykal, baba Hüseyin Kum ile görüşürken kendilerine bir sosyal konut ve iş bulabümek için girişimlerde bulunacağına söz veriyor. Çocuklara ise ayda 5'er bin lira burs sağlanacak. Evden aynlırken anne ömilr, baba Hüseyin Kum ve dört üstün zekâlı küçük çocuk mutluluktan ucuyorlardı. yor, "bayrak" diyor, "23 Ntaaa" di AKATLAR'DA MANZARALI Goç nedeni ile seçkin möbleleri, antik eşyalan, telefonu ile komple daire sahibinden. 144 53 14 Nüfus cüzdanımı kaybetüm. Hükümsüzdür. MARİA PİLURİ 1. Türkiye ABD'yi tam Savunma ve İşbirliği Anlaşması pazarlıkları sırasında kızdırmak istemiyor. 2. Türkiye, Libya'ya bazı ayrılıkçı güçlere destek verdiği ve Bulgaristan'daki Türkler konusunda kendisine destek vermediği için kırgm. 3. Türkiye, ABD Kongresi'ndeki Yahudi lobisinin gücünü ve bunun Yunan lobisiyle birlikıe davranabileceğini hesaba katarak, ABD'yi gücendirmek isıeıniyor. Ama, Kaddafi isim vererek Yunanistan, İtalya, Fransa ve İspanya'yı över ve Türkiye'nin adını anmazken belli ki Türkiye, 1974 Kıbrıs harekâtmda kendisine unutulmaz desteği sağlayan ülkeyi gücendirmiştir. Bazı ayrılıkçı güçlere destek sağlamak ve Türkiye'ye uluslararası fommlarda destek sağlamamak nedeniyle Libya'dan rahatsızlık duymak da pek akıllıca bir diplomatik tavır değildir. Eğer Türkiye Libya ile sıcak ilişkilerini korumak basiretini gösterebilseydi, o zaman Libya 'nın ayrılıkçı güçlere desıeğinin eğer varsa kesilmesi de sağlanııdı; uluslararası foruınlarda Libya'nın desteğini elde etmek de. Hem, Türkiye'yi bölme ve parçalaınak gibi devasa politikaların ardında Libya gibi üç mi/yonluk küçük ülkelerı değil, büyük güçleri araınak daha gerçekçi olur. ABD Kongresi'ndeki Yahudi lobisini kollamanın bugüne dek ana ulusal davalarında Türkiye1 ye ne ölçüde yarar sağladığı ve TürkAmerikan ilişkilerini ne ölçüde sorunsuz ve pürıizsüz halc getirdiği ortadadır. Fakaı, son olaylardaki gibi ilkesiz ve tuiursız görüntüler vermenin Türk dıs politikasını kaç uzun yıl ipotek ABD Dışişleri Bakanı George altına soktuğu da hatırlardadır. Shullz da dün bir demeç vererek Akdeniz'de ransiyon düşmeye mayıs ayında Sov yet Dışişleri Babaşlamıştır uır.a Türkiye'nin. hı, kanı Şevardnadze ile yapacağı uluslararası bunalım sınavından görüşmenin Moskova tarafından yuzakı ile çıkiığmı söylemek, w tek yanlı olarak askıya alınmayazık ki, kolay değildir. sına tepki gösterdi. (Baştarafi 1. Sayfada) cegimize ilişkin sözümüzü tutacağız" diyor. Ajans haberlerine göre, Gorbaçov mesajında "Sovyetler Birliği Libya olayının tehlikeli bir biçimde gelişmesini önlemek amacıyla birçok girişimde bulunmuştur. ABD yönetimini, Libya aleyhtarı politikasının yalnızca Akdeniz'de değil tüm dünyada tehlikeli sonuçlara yol açacağı konusunda uyarmıştık" dedi. Sovyet lideri, ABD yönetimini çok sert bir dille kınayarak • uluslararası gerginliğin tınnan• masının baş suçlusu" olarak niteledi. ABD'nin terorizmle mücadele gerekçesinin aslında "hegemonyacı heveslerini tatmin etmeye yönelik" olduğunu ve bu uğurda "milyonlarca in&anın yazgısıyU oynamaktan kacınmadığını" kaydetti. ABD'yi Libya politikası konusunda birkaç kez uyardıklannı ve ABD'nin saldırganca tutumunun SovyetAmerikan ilişkilerini bozabileceğini, Akdeniz'deki durumu son derece gerginleştireceğini anımsattıklannı dile getiren Gorbaçov, kendilerine kulak asmayan Beyaz Saray'ın "yeni bir ahlaki ve siyasi yenilgiye uğradığını" söyledi. Yine TASS Ajansı'nın haberine göre, İngiltere'nin Mosko\a büyükelçisi önceki gün Sovyet Dışişleri Bakanlığı'na çağrıldı ve Libya'ya Amerikan saldırısına destek vermesinden ötürü Thateher hükümeti suçlandı. Ingiliz elçisini kabul eden Sovyet bakan yardımcısı Ingiltere'nin de saldınnın sorumluluğunu ABD ile paylaştığını belirtti. Sovyetler Birliği Dışişleri Bakanı Eduard Şevardnadze BM Genel Sekreteri Perez de Cueilar'a bir mektup göndererek, Libya bunalımını sona erdirmek üzere "elindeki tüm olanakları kullanmasım" istedi. Ancak bu konuda TASS Ajansı'nın verdiği haberde, Moskova'nın BM Genel Sekreteri'nden somut olarak ne istediği belirtilmedi.Şevardnadze'nin, mektubunda, "Eğer Libya'ya saldınyı durdurmak üzere bugün ivedi önlemler alınmazsa yarın herhangi bir başka iılke silahlı şiddetin hedefi haline gelebilir" dediği açıklandı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle