Katalog

CUMHURİYET/10 HABERLERİN DEVAMI 2 MART 1986 Sevgili Orhan Ağabey... (Baştarafı 1. Sayfada) yen tek ulke olarak Turkiye kalmıştır Oysa Konsey statusunde, uye devletler çoğulcu demokratık duzenı ulkelennde gerçekleştlrmeyı ustlenmışlerdır Insan Hakları Sözleşmesı'nın 25 yıldönumunde TurkıyB'nın sözleşmeye taraf ve Konsey uyesı olarak ustlendığı yukumlulukleri yerıne getırmesı elbette ıstenecektlr" Ne kadar haklısın Orhan Ağabey! Ne yazık kı bu amacı henuz gerçekleştirebılmış değılız Ama şundan emın olaoıiırsın Bir ömur boyu çoğulcu demokrası içın verdiğın mucadele devam edıyor ve edecektır! Sevgılı Orhan Ağabey bak 24 Kasım 1978 tarıhlı yazını basın özgurluğune ayırmışsın, dıyorsun ki "Bugun ülkemlzde yürurlukte bulunan antıdemokratık yasa hukumlen karşısında basın özgurluğunun varlığını ılerı sürmek olanaksızdır Duşunce ve anlatım özgurluklerinı sınırlayan Ceza Yasası hukumlen, duşunce özgurluğunun en etkın aracını oluşturan basının özgurluğunu de ortadan kaldırıcı sonuçlar yaratıyor Fıkır gazetecılığı alanında çalışan yazarlar ve yazı Işlen mudurlen, duşunce suçlarından açılan çok sayıda davalardan mahkemelerde yargılanmakta, ağır cezalarla hukumlu olarak cezaevlenne kapatılmaktadırlar" Bugun de öyle Ama buna bakıp da bır ömur boşa mı gittı dıye sakın hayıflanma, çunku, demokrası ve uygarlık savaşımı hep böyle kazanılmıştır, tuğla ustune tuğla koyarak, adım adım çağdaşlık yolunda mesafe alınmıştır Bılemıyorum anımsıyor musun, "Terörun amacı özgurluk ve demokrasıyı boğmaktır, temel hakları sınırlayarak onun oyununa gelmeyellm" derdın Ama bu oyuna getırıldı ulkemiz ne yazık kı! Bak, sevgılı Orhan Ağabey, 9 Ekim 1978 tarıhınde de gerçek bır demokrat olarak bu konuda uyarını ne guzel yapmışsın "Terör, demokratık hukuk kurallan ışletılerek önlenebılecektır Yeter kl, devletın yetkılı organları görevlennı yeterınce yapabılsın ve terörun odakları uzerıne cesaretle gıdebılsın Suçsuz ınsanların özgurluklerinı kısıtlayıcı önlemler yerıne, yururlukîekı yasaların tam anlamlarıyla uygulanması toplumumuzun ıçınde bulunduğu bunalımdan kurtulmasının en sağlıklı yoludur" Sevgılı Orhan Ağabey, "Kım Ölduruyor, Nıçın ölduruyor''' adlı yazı dızısını nasıl hazırladığını bugun gıbı anımsıyorum 1978'de bu dızını sekreter olarak yayına ben hazır hale getırmış, başlıklannı atmıştım Bak, bır yerınde ne kadar ısabetlı bır uyarıda bulunmuşsun "Bugun parlamento çoğunluğuna dayalı ıktıdarda bulunan hukumet devletın anayasal duzenını yıkmaya yönelık örgutlu zorbalık eylemlerlne karşı, 'yasal zor' eylemlerını uygulamakta gecıkmemelıdır Çoğulcu demokratık duzende, tum duşuncelere saygı kuşkusuz kı vazgeçllmesı olanaksız bır ılkedır Ancak bu ılke, duşuncelerı örgutlu olarak açıklamak ıçln kurulan dernek nıtelığındekı kuruluşların, adam öldurme çetelerı durumuna dönuşmelerınde, kovuşturulmalanna engel olamaz' Aynı yazı dızısının bır başka yerınde, "Insan yaşamına kıyan terör, nereden gelırse gelsın, ınsanca duşunen ve duyanlarca onaylanamaz" demışsın Sevgılı Orhan Ağabey, ölum de yaşam kadar doğal bır şey, bunu kuşkusuz sen de bılırsın Ama ismaıl Cem'ın dedığı gıbı, senın bır "sanık" olarak aramızdan ayrılmış olman gerçekten çok ağırıma gıdıyor, yureğımı sıkıştırıyor Fakat, rahat olabılırsın, çunku senden, senın ömur boyu suren hukukun ustunluğu ve çoğulcu demokrası mücadelenden çok şey öğrendık öğrendıklerımız, daha mutlu uygar ve çağdaş Turkıye ıçın yolumuza ışık tutacak tır Rahat uyu' Orhan Apaydın'ı toprağa (Baştarafı 1. Sayfada) de karşılaşacak Orhan Apaydın, bu karanlıgın, nice aydınlanmız gibi hedeflerlnden biri oldu" dedı Kapatılan CHP'run eskı Oenel Başkanı Bıilent Lcevit ıle eşı DSP Genel B.ışkanı Rahşan Ecevit de aı lcsıne gönderdığı bassaglığı mesajın da, Orhan Apaydın ın demokrası tarıhınde her zaman onurlu bır yer tu lacağını söyledıler Apaydın'ın cena/esı, ılk tören ıçın dün saaı 13 IS'te gazetemızın Cağa loğlu ndakı merkezıne getınldı ve bahçede hazırlanan katafalka kondu BUyük bır sessızlık ıvınde Apaydın' ın tabutu önünde saygı duruşlarının ardından Başyazarımız Nadlr Nadi Orhan Apaydın'ın e>ı avukat Gursel Apaydın'a, oğlu Hııseyln Apaydın'd ağabeyı avukat Burhan Apaydın'a baş sağlığı dıledı "BARİÎJ, ADA1ET, DHVIOKRASİ" Cjazetemı/ bahvesındekı törendc llhan Selçıık Orhan Apaydın'ı gaze tenın bahçesınden son kez uğurladı ğımızı belırterek şöyle dedı "Son ke7 dlyorum, çunku Orhan Apaydın'ı bu avludan daha once de birkav kcı ufturlamçlık. !ju gördugunuz avluda, Banş Davası'nda sanık oldugu gunlerde, tuluklanmak üzere yola çıkarken geldı, arkadaşlarla vedalaştı, kucaklaştı Kendisinı tutukevine ugurladık Kaygılıydık, saglıgı yerlnde degildi Davasına Inanmıştı, ama ne dereccye kadar dlrenehilecegini, davanabilecegıni b)lmiyorduk ve duyunuyoıtiuk Nileklm buıun hu olaylar, bu çok sevgili arkadasımızı aramudan yitirmemize yol avlı ve sonunda son bir kez daha onu ugurlamak u/ere burada loplanmış bulunuyoruz Orhan Apaydın, bıilün yasamında çok buyuk ışler yapmış sevgili arkadaşımı/dı Gazelemıze yazar olarak, avukal olarak, hukuk damşmanı olarak çok buyuk kalkılan olmuştur Ama bunun dışında ga/etemui de a şan, bütun ulkeye ve bulun dunyaya yonelik bır ugras Içınde butün hayatını adadı Bu ugraşı uç sozıukle toparlayabıliru, ban>, adalel, demokrası Kendısı, bııtun hayatımn her gunünu hu yolda çabalamakla, ugrasmakla ve emckçilerın haklannı savunmakla geçirmi>lır (, ok ıı/ııntıılııyıi7, yeri doldunılamayacak kadar buvuk bir kayıptır Ama şu bakımdan muslerih olarak uyuyahilır, bulun bu katkılan, bütün bu çabalan boşa gıtmcmlşlir Onun anısını da fıkirlerinı de ustlenecek ve savunacak olan buyuk bir kitle, bir toplum^eni kuşaklar vardır" 12 Eylül öncesı uğradığı sılahlı sal dırı sonucu lclc olan ve halen Fran sa'da Strasbourg Ünıversıtesı'nde öğ retım Uyesı olarak görev yapan Prof Server Taıııllı'nın dün sabah telefonla ılettığı mesajı, Genel Yayın Müdürü müz Hasan Cemal okudu "Orhan Apaydın'ın kaybına, sadcce hukuk dunyammn bir kaybı olarak bakmıyoruz Turkiyemiz'de, ozdlikle son yıllarda, hukuka, çagdaf bir bilinç insan ve yıırt «vgisi Ile bakanlar, onun demokrasi ile ne denli iç Içe oldugunu fark etmlslerdir Orhan Apaydın, bu gerçegi gören nadir hukukçıılardan biri olmuştur olmuş ve hukukçulugunu da, dtmokrasi ve insan haklanndan yana bir dogrultunun içine oturtmuştur Onun özclllkle lstanbul Barosu na başkanlık eltlgi yıllar, hukuku demokraslnln ve insan haklannın hi/meline vermenln onurlu ugraşı ile doludur ve hiç çekinmeden soyleyelim, İstanbul Barosu'nun o yılları da bu kuruluşun en onurlu yıllandır Gerçekçi bir hukuk anlayışı, demokrasi ve insan haklan için mıicadele, 'malum' loplumumuzda, hep karanlık guçlerin saldınsı ile karsılasmıştır, karsılasıvor ve daha hir sure de karsılaşacak Orhan Apaydın, bu karanlıgın nice aydınlanmız glbl hedefleıinden biri oldu Son yıllan, kişi olarak yasamının acılarla dolu olduğu yıllardır Anu yddırmadı onu bu, göğusledi, hlç egilmeden, son nefesine değin dimdlk durmasını blldi Yaşam, olıımle noktalanınca, kuraldır, arkada kalan manevi mirasa bakılır Orhan Apaydın ıçin bu, demokrasi ve insan haklan ugnında, blzlm bugürt de yann da karanlık guçlere kaı>ı kavgasını verdigimiz ve verecegimız yuce degerlerin ugnında geçirilmiş onurlu bir yaşamdır, onurlu bir mirastır. Ne mullu ona' Doslumuz, agabeyimlz, kardeşimiz sevgili Orhan Apaydın Herkese nasip olmayacak bir onurla son yolculuguna çıkanyoruz seni ve seni hiç unulmayacagız Nur içinde yat!" Dın görevlısının, Orhan Apaydın' ın ömrünU ınsan haklannı ve adale tı savunmakla geçırdığını belırterek Tann'dan rahmet dılemesınden sonra, cenaze lstanbul Barosu'na götlt rüldü Saat 14 1 S'te tstıklal Caddesı üzerındekı Baro Han'a getırılen ce naze, burada hanın gırışındekı dar korıdorda bulunan bır masanın üze rıne kondu Bu bekleyış sırasında mcslektaşları adına avukat Rasim ö z kısa bır konuşma yaparak şöyle dedı "Ban$ kavgacısı baskanımızı yilirmenin acısını ya^ıyoruz Bulün yaşamı boyunca, inandıgı hukukun iislünlugu ilkelerini savundu, zindanlardan geçerek, acılar çekerek, hiçbir odün vermeden başladıgı yaşamı, yılmaz inancı ile lukenmışlir. Gende kalanlar, haktan, banstan, adalellen yana olan insanlar onu va>atacaktır Başkanımızın bayragını yere indlrmeyecegimıze andıçeriz." Baro Başkanı törenc gelmeden ön ce baronun genel sekreterı avukat Berra Besler de "Hukukun ııslünlugunu savunan, hukuka ınanmış bir ınsan olarak Orhan Apaydın kalbimizde yaşayacaktır" şeklınde konuş tu Bkro Başkanı'nı beklerken, Uç avukat daha bırer cumle ıle Apay dın'ın onurlu kışılığını dıle getırdı Saat 14 30 da Baro Han'a gelen Başkan Selahattın Sulhı lekınay, ha nın korıdorundakı cenazcnın başın da, 2 yıl ıçınde 3 değerlı eskı baro başkanını yıtırdıklerını belırterek ''Orhan Apaydın, barosuna ve meslegine son derece derln baglarla baglıydı Acımızı ve u/unlııınıı/ıı helirlmek islerim" dedı ve törent katılan ları bır dakıkalık saygı duruşuna da vet ettı Ikındı namazından sonra Şışlı Camısı'nde kılınan cenaze namazına ka tılanlar, camının avlusunu tümüyle doldurdu bskı ve yetıı sıya&ıler, ga zetecıler yazarlar, avukatlar, sendı kacılar ve sanatçılar, kalabalığın bu yük çoğunluğunu oluşturdu SHP ve DYP'den temsılcılerın de katıldığı ce naze törenine gönderılen telenkler arasında Başbakan Turgut Özal'ın DİSK Genel Başkanı Abdııllah Başlürk'Un Türkıye Odalar Bırlığı Baş kanı Ersin Faralvah'nın ve Banş Der neğı Davası tutuklu sanıklarının çe lenklcrı de vardı Cenaze namazından sonra mezar lığa gıtmek Uzere camıden büyük bır sessi7İık ıçınde çıkan kalabalığın yü rüyüşü, polıs tarafından durduruldu tstanbul Emnıyet MUdür Yardımtısı Mehmet Ağar, "Trafiğı engellemeyın, kaldırımdan yürüyün" dıye uyardı Bu arada, 1980 yılında btıler'de göz altına alındıktan sonra öldüğü bıldırılen bır gencın annesı, polıslere "Oglumu oldurdunuz" dıye bağırdı Fmıne luna adındakı vaşlı kadın, gO/altına alındı Cenaze törenı boyunca çok sıkı güvenlık tedbırlerı alan po lısın durdurdjğu kalabalık daha sonra taşıtlara bınerek Zıncırlıkuyu Mezarlığı'na gıttı 60 yaşında ölen Orhan Apaydın' ın cenazesı, doğum gününde Zıncır lıkuyu Mezarlığı'nda aılc kabrısıa nında toprağa verıldı NUfus kâğıdımı, ılkokul dıpiomamı, sıgorta kâğıdımı kaybettım Oeçersızdır SEBAHATTİN ŞEN MEMED KEMAL POLİTİKA VE ÖTESÎ Eski Bfr Aktörie... Devlet Tıyatrosu'nun ılk dönem sanatçıları vardır işte bu ilk dönem sanatçılarından Nıhat Aybars'a geçende rastladım Nlcedır görmüyordum Gene, eskıden olduğu gıbı genç, dınç görünuyor, kırlaşmış saçları, ak sakalı ıle başı omuzlarının ustunde dlk yürüyordu Bazı kışiler vardır, fotoğrafları hiç değışmez, Nıhat Aybars da bana öyle göründü Bundan yıllarca önce bir yaz öğlesı Aşiyan'da rastlamıştım Çınarların altındaki şezlonglarda kestırırken, "Hadl sana bir Kanlıca yoğurdu yedireyim" demış, kıyıda Kanlıca'ya kalkan motorlardan birıne atlamış, gldip yoğurt yiylp dönmüştük Gözlerımın önunden o gençllk günlerı geçti Hoşbeşten sonra ne yaptığını sordum Emeklıye ayrılmış, Göztepe'de oturuyordu Tiyatro ıle ılgisını kesmemıştı Ama kendınl daha çok resim yapmaya vermişti Şıirler de yazıyordu "Biz tlyatrocu doğduk, tiyatrocu öleceğlz" dedi "Yalnız tlyatronun gelişlmı, evresi ustune yalan yanlış konuşanlar var, onlara kızıyonım " Kimler oldugunu sormadım, her karanlık döneme göre şerbet verenlerın kimler oldugunu o da bıliyordu, ben de bılıyordum Baktım ki Nlhat Aybars iyice kızgın, ıstedım kı konuşsun, boşalsın "Bak nerden başlayalım," dedı "Rahmetlı Cemıl Topuzlu'dan 1914 yılında, Istanbul'un eski belediye baskanlanndan Cemıl Topuzlu, Fransa'nın ünlü tiyatro adamı Andrö Antoine'ı getirtir Darülbedayi Konservatuvarının hazırlıkları yapılırken, Blrlnci Dünya Savaşı çıkar Daha aradan üç ay geçmemiştır Hemen ulkesine döner Yanl Darülbedayi Konservatuvarı dedıklen okul açılamaz Ama açılır kapanır gibi oldu Budurum 1936 yılına değin surdu 1936'da Darülbedayi Şehir Tıyatrolarına dönuştü Bu, bir okullu tiyatro değll, devşirme tiyatrodur Ancak bazı sanatçılar kendllerlnl bu sırada yetiştirmlşlerdlr " "Kimler bunlar?" "ömeğln Kuçuk Kemal, Behzat Budak glbl Bunlann arasında televlzyona çıkıp, 'Ben Darülbedayi Konservatuvarından mezunum' diye kasılanlar da var Fakat bu gibiler mekteplı değll alaylıdır, ne denlı öğunurlerse öğunsünler Hani çizmeden yukarı çıkma diye bir söz vardır Ben de bunlara, 'Musahipzade Celal'den yukarı çıkma' 'dlyorum Bu kendını bilmez bakın Carl Ebert Için neler söylemlyor Melodram üslubuyla oynuyorlarmış, komedıyı dram gibi oynuyorlarmış, sirk gibi oynuyorlarmış " "Carl Ebert hakkında bıraz bilgı versene, sen onun Ilk mezunlarındansın " "Ataturk'un dırektlfl Ile 1936 yılında Ankara Devlet Konservatuvarı kuruldu Başına özel yetkılerle tiyatro ustası Prof Carl Ebert getlrlldi Bir avuç idealıst gençle bozkır Ankarası'nda M Reinhardt ve A Stanislavskl yöntemlyle gençler yetıştırildi Bunun anlamı şuydu Gerçek ve sadakatl Hayatı ve Insanı tıyatronun alışılmış yapmacıklarından, sahtelıklerinden, hazır kalıplarından kurtararak sahneye çıkmak ve orada gerçekten yaşamaktır Ama önce sanatçının bu gerçeği bulması, duyması, yaşaması gereklidır Bunun ıçın kendı kışısel gerçeklerınden sıyrılması, sahne durumundan yaratma durumuna geçebilmesl, kendlnl denetım altına alabilmesı İşte usta sanatçıların basan sııian bunlardır Ve bu davranış hiçbır zaman eskımez, surglt sonsuz gerçeği arar " "Carl Ebert Turkıye'de ne kadar kaldı?" "Prof Carl Ebert, seklz yıla yakın kaldı Bu sırada star sistemlni yıktı, devşlrmeclliğe son verdı Sahneye koyduğu eserlerin uzerınde aylarca buyuk bır titlzlikle çalıştı Tatbikat sahneslnl kurdu, burada uygulamalı rejısörlük derslerl verdl Sophokles, Shakespeare, MolllĞre'ı bllmeden nasıl oyun yazarı olunmazsa, onlan bllmeden sahne sanatçısı da olunmaz " "Şımdi durum nedir?" "Yıllardır buyuk yetenekler yetışmlyor, adeta musamere verlliyor Eleştiriler ağır Durum gerçekten üzüleçek gibi Asıl görevleri araştınvacılık olan unıversitelerımızın Iklsinden D T ve Coğrafya ıle 9 Eylul lakultelerınden çıkanları da Devlet Tiyatrosu kadrolarına sokuşturuyorlar " Durum anlaşılıyordu Bır zamanların unlu sanatçısı Nihat Aybars, durumdan yakınıyor, tiyatronun eskı gunlerını arıyor, yeni günlerını saptıranlara kızıyordu Kısa bır yuruyuş boyunca tıyatromuzun eskı ustalarından biri nın bunca dert arasındakı sıkıntısını da öğrenmiştik (Baştarafı I Sayfada) lcdigl şeyler lek parlı donemindc olur. O anlayışla halkın ıstıraplannın dinmedlftlni, kalkıomanın gerçekleşmedlginl, yolsuıluklann önlenemediglni gorduk" bıçımınde konuştu tnönü'nün konuşması sık sık, "SHP iklidar, Başbakan Inonu", "Yiyellm, içelim, satılmayalım" sloganlarıyla kesıldı ANAP MİrİNGİNDE "ÖZAL SHOW ' SHP mıtıngınden sonra yapılan ANAP mıtıngıne Devlet Bakanı Başbakan Yardımcısı Kaya Lrdem ıle Devlet Bakanı Ahmel Karaevli, ANAP Genel Sekreterı Mustafa Taşar, Oenel Başkan Yardımcısı Mehmel Keçeciler ıle çok sayıda mıllet vekılı katıldı Mıtıngte Başbakan Ttırgut özal'ın, Ankara'dan tcletonla mıtmgtekı kalabalığa seslenmesı günün en etkıleyıu "gosterisToldu Pelek se Vim otobüsü üzerınden otomatık tc lefonla Başbakan Ilırgul Özal ı ara yan Taşar, ancak beş kışıyle konuştuktan sonra özal'a ulaşabıldı lele fondan, mıtıngtekı kalabalığa sesle nen özal, ANAP'ın getışmeyı ve modernleşmeyı sımgeledığını belırte rek, Surıye Başbakam'nın Ankara' ya geleceğını, bu yüzden çok ıstedıği halde mıtınge gclcmedığını söyle dı Özal telefonla halka hıtaben, "Mencmen'e işlerim nedenlyle gelemedinı, ancak size buradan lelefonla svslenebılıyorum Bu, Turkiye'deki leknolojlk gelişmenin işaretldir Biz gellşıneyi ve modernleşmeyi lemsil ediyoruz Ktrafınıı/ kan ve barul kokuyor, oysa Turkiye, dunyanın saygınlığını uzerine çckerek gellşmeye devam ediyor Sizlere buradan hılap ederken, açık seçik oyunuzu Utiyorum" dıye konuştu DYPMİ1İNGI Günün son mnıngınde, DYP'nın Menemen Belediye Başkan adayı Mehmel Buyukuncu, Cumhurıyet Alanı'na "kır at" Uzerınde gırerken, onu ızleyen DYP seçım otobüsündekı Husamettin Cindoruk, büyük sevgı gösterılerıyle karşılandı Mıtıngte yaptığı konuşmada, "Turkiye, Marcoslur o/lemı çeken polilikacılarla doldıı Filipinler (lemokrusisiııi bile çok görenler oldu" dıyen DYP Oe nel Başkanı Cındorak, Özal'ı, "ıriyasi kuluçka makinesinden çıkmış, slya«i bir clvclv"e benzettı Mıtıngtc yap tığı konuşmada C ındoruk, "!lk defa soyluyorum, özal'ın işi bltmiştir Menemerfde söz seçmenin 6 ayda defterini durecegün onun" bı çımınde konuştu Menemen'de seçım heyecanı sürürkcn, akşamüzerı Esatpaşa mahal lesınde vıkan kavga, gergınlık yar.tt tı Üç kışı arasında çıkan tartışma nın kavgaya dönüşmesı sonucu, Sadık Taşdemir ustura ıle boynundan, kardeşı Nurettln Taydemir de kolun dan hafıf yaralandı Taşdetnır kar deşlcrle kavgaya tutuşan Halis Çalısır, hafıf sıynklarla atlattığı olay dan sonra gözaltına alındı Emnıyet yetkılılerı, olayın bır alacak mesele sı yü7ü,ıden çıktığını öne sürerken, partılıler de olayın sıyası bır tartış ına sonunda çıktığını, ıkı kardeşın DYP'lı, Halls Çalmır'ın ıse ANAP'lı olduğunu öne sürdüler a a 'nın ha berıne göre Anavatan Partısı llçc Ba^kanlığı, görevınden alındıktan sonra, ANAP'a geçen eskı Beledıye Başkanı llhami Gursoy'un evıne baskın yapıldığını öne sürdü GELECEGE ÜZANAN HÎZMET Çagdaş uzman bankacılık sadece "mevduata faiz, ihtiyaca kredi" verme ilkesine dayanmaz. Turkiye Halk Bankası'nda bankacılık tasarruflar yatırılırken ya da krediler açılırken başlar. Mevduat ve kredileri; Verimlılik ilkelerı doğrultusunda Ulusal ekonominin gerek duyduğu alanlarda teknolojik yeniliklerle donatarak İhracat hedefiyle Ülke ekonomisine, mevduat sahibine, yatırımcıya, guvenli ve büyüyen kazanç amacıyla değerlendirmek, Halk Bankası'nın uzman bankacılık anlayışıdır. Banşdemokrasi: Bir şehit (Baştarafı l. Savfada) taksı şoförü, cınayetın tek bır kışı tarafından ışlendığını öne sürerken, dığer ıkı tanık olay yerınden koşarak uzaklaşan ıkı ya da uı, şahıs gördüklennı söy ledıler Cınayet şehrın merkezındekı Sergel meydanına yaklaşık 400 metre mesafede, ana caddelerın en buyüklerınden olan Sveavagen ıle merdıvenlerle daha yuksektekı başka bır caddeye açılan dar ve karanlık Tunnelgalan sokağının kesıştığı yerde, metro ıstasyonunun çıkışına bırkd», metre uzakhkta kaldınm üstünde ışlendı Olayı drabasmdan gören taksı şoförü Anders Delborn, şunları anlattı "Dortyol agıında kırmızı ışık yanınca durdum. Sol tarafta kaldırımda hareketsiz duran uç ki>ı gordum. O anda ne yapıyorlardı, konuşuyorlar mıydı bılmiyorum. Yeşıl ışık yandı, harekel ettim ve tam o anda ilk silah sesinl duydum. Başımı cevırırken, ikıncı sılah sesi geldı. Uç kişiden biri yere duştu Ateş eden şahıs hızla dondu ve yandakı dar sukağa (Tıınnelgatan) girip koşarak gozden kayboldu. Taksi telsızı ıle hemen ambulans istedim Polis 34 dakıka sonra geldı Sanıyorıım, ilk sılah sesını 23.17'de duydum. Ambulans da polisten bır dakika sonra geldı. Hiçbirimiz yerde yalan kışinin Olot Palme oldugunu anlayamamıştık katılın vakındakı bır arabaya bindıgını ve boyle kaçlıgını sanıyorum." Dığer tanıktar ıse, cınayetı ışledıktcn sonra, ıkı ya da Uç kışı nın koşa koşa olay yerınden uzaklaştığını anlattılar Kaçanlardan bırının peşıne takıldığını anlatan bır tanık, kovaladığı şahsın 3540 yaşldrında, yakla şık 1 75 boyunda, esmcr, ldtıver^ kabanlı ve sıyah pantolonlu oldugunu söyledı Cınayetın ışlendığı anda Olot Palme'nın ve eşı Ltsbeth Palme'nın yanında ıkışer ıkışer görev yapan sekız koruma polısınden hıçbırı yoktu Isveç Başbakanı, Stotkholm ıçınde yaptığı özel yürüyüşlerde ve zıyaretlerınde, her zaman olmasa bıle genellıkle yanında koruma polısı ıstemıyordu F'alme çıftı (.ınayet getesınde olduğu gıbı sınemaya ya da tıyatroya gıderken yanlarında koruyucu polıs ıstememe hakkına sahıptıler Akraba zıyaretle rınde ıse, yanlarında en az ıkı polıs oluyordu Bu konuda kendısıne unayet gecesı yöneltılen bır soruyu yanıtlayan Sosyal Demokrat Partı Genel Sekreterı Bo Toresson, "Olof Palme, oturdugu şehirde normal bır Stockholmlü gibi rahatça gezip dolaşmak ıstiyordu Bu yuzden yanında geneüıkle koruyucu olmazdı" dedı Cınayet sırasında olay yerınden geçmekte olan 25 yaşlarında ıkı kız Palme'yı kurtarmak ıçın hemen müdahale ettıklerını ve başbakanın kalbıne masaj yaptıklarını anlattılar Ki7İardan bırı, "Elimizden gelen her şeyi yaptık. Fakat nabzı çok zayıttı. Nefes alış verişı de belli belirsizdi" dedıler Suıkasttan sonra, Stocholm'ün büyük bır bölumü "kapalı bolge" ılan edılırken, Isveç sınırları Ulke tarıhınde görülmemış ölçüde sıkı kontrol altına alındı Bütün sınır kapılarında genış önlemler alınırken, Stockholm'ün Arlanda Havaalanı'nda genış bır güvenlık çemberı kuruldu Isveç haber ajansı 'Tıdnıngarnas Telegrambyra"nın bıldırdığıne göre, Bayan Palme, eşını öl düren katılı bır yerde gördüğünü sandığını ama tam olarak çıkartamadığını söyledı AP'nın haberıne göre Londra'da bır haber ajansının buıosuna telefon eden kımlığı bılınmeyen bır kışı, Palme'yı "Holger Meins Komandolan" adlı bır örgıltıin öldürdüğünü ılerı sürdü Holger Meıns Komandolarının, Batı Alman terör örgütü Baader Meinhof'la ılışkısı olduğu bılınıyor tngılızce'yı Kuzey Avrupalı aksanı ıle konuşan kışı, suıkastın nedenlerını açıklamadt, sadece, "bu eylemin neden yapıldığını merak ediyorsanız, tarih kıtaplarını go/den geçirin telefonda slze fazla bırşey anlatatnam" dedı tsveç polıs yetkılılerı, Holger Meins Komandolan'nın 1975 yı lıııda Stockholm'de Batı Alman elçılığını bdstığını behrttıler Olof Palme o sırada yıne başbakandı Elçılığı ışgal eden altı terörıst, cezaevınde bulunan 26 Baader Me ınhof gerıllasının serbest bırakılmasını ıstemışlerdı Bonn hükümetı bu ısteğı reddetmış ve terörıstler de ıkı rehıneyı öldürüp, elçılık bınasını ateşe vermışlerdı Çıkan çatışmada bır terörıst öldUrülmUş, beşı de tutuklanmış tı Tutuklanan beş terörıst bır Isveç uçağı ıle Batı Almanya'ya gönderılmıştı. Şarkılanıı (Baştarafı 1. Savfada) açık hava luplanlısında başkan lık kurulu Uyesı Erdal İnonu bu yük ılgı gördü DYP'nın mılın gınde ıse Husamettin Cindoruk, ANAP'a ve SHP'ye verdı verışlırdı. ANAP'ın Menemen'de seçım öncesı konserlen SHP ve DYP'yı etkıledı A NA P yapar dabızya pamaz tnıyız dıye onlar da konser dUzenledıter DYP'nın konserınde assolıst haruk Tlnaz, "Zeytin Gözlum" şarkısını söyleyınce kıyumet koptu DYP'lıler "Bu nasıl ış, haruk Tlnaz SHP'lı mı?" dedıler Kımılerı ıse, "tçımıze yılan sokmusuz da haberımız yokmuş" guruşunde bırleşlıler Partılerın dün düzenledıklerı açık hava toplantılan görkemlıydı Saat 10 10'da SHP mıtmgıyapıldı Mıtınge katılan topluluk coskuluydu Erdal tnönu'yu yurttaşlar, "SHP ıktıdar" gösterısıyle karşıladılar Kalabalıkta göze çarpan pankartlarda "Işkence tnsanlık suçudur", "Hak verilmez alınır", "Entek en yuce değerdlr" ıjadelerı yazılıvdı ANAP'ın mıtıngı ıse en az SHP'nınkı gıbı canlıydı Konuy macılar, ANAP ıktıdarının 'iş bltirtciliğinden" <söz ettıler Devlet Bakanı ve Başbakan Yardım cısı Kaya Erdem ıse. özellıkle ta rımsal soıunlara değındı ve "Gubreye 240 milyar, yeme 60 mtlyar, tohuma aynı duzeyde subvanslyon sağladık" dedı FRANS1ZCA, kolejlılere 359 87 28 TURKİYE HALK BANKASl TAŞYERİNDEAĞIRDIR ÜLKE SANAYÜNEveSANAYİCİYE HİZMETTE ÖNCÜ