Katalog

CUMHURİYET/9 i SHP, siyasi yasaklarla ilgili öneriyi imzaya aça Inönü: Once 4. nıadde Anayasanın geçici 4. maddesinin kaldırılmasına ilişkin yasa önerisine ilk imzayı atan SHP Genel Başkanı, 'ilk aşamada siyasi yasaklarla ilgili anayasa maddesini aldık. Genel seçimden önce anayasa değişiklikleri ile ilgili diğer isteklerimizi açıklayacağız' dedi. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) SHP Genel Başkanı Erdal tnönii, siyasi yasaklann kaldırılmasına ilişkin anayasa değişikliği hakkındaki yasa önerisini, dün düzenlediği basın toplantısmda imzaladı. Öneri, SHP grubunda imzaya açılırken, tnönü, "ilk aşamada siyasi yasaklarla ilgili anayasa maddesini aldık. Gend seçimden once anavasa degisikhkleri ile Ugili diğer isteklerimizi açıklayacağız" dedi. tnönu, öteki partüerin de öneriye katılmasını beklediklerini açıkladı. İnönu, dün saat 10.00'da TBMM'de grup toplantı salonunda düzenlediği basın toplantısmda, yasa önerisinin bir buçuk sayfalık gerekçesini okudu. Gerekçede anayasanın geçici 4. maddesiyle getirilen kısıtlamalann öz itibanyla ceza biçimine bürünmüş hukuk ilkelerine aykınlığı yanında, geçmişte toplumsal banşa hiçbir katkı getirmediği ve etkili oltnadığının görülduğü vurgulandı. Maddenin, 1982 Anayasası'mn hazırlandığı dönemin izlerini taşıdığı ve geçmişe karşı bir tepki niteliğinde olduğuna işaret edilen gerekçede, "Bu anayasanın değiştirilmesi ve diızeltilmesi gereken birçok yönlerinin bulunduguna inaımoruz" denildi. Gerekçede şu görüşlere yer verildi: "tlke olarak siyasal haklar üzerine getirilmiş lusıtlamalar aslında ana\'asa ile kurulmak istenen insan haklanna dayalı demokratik hukuk devleti ilkesinin özüne de ters duşer. Siyasi haklar temel insan haklannın bir parcasıdır. Anayasa ber şeyden ÖBce vatandaslann bağımsız olarak ya da bir siyasi parti içinde faaliyette bulunma haklannı güvence altına almıştır. Bu haklann kullanılmasında vatandaşlar arasında siyasi nedenlerle bir aynm gözetilemez. Bu haklann siyasal nedenkrle askıya alınması anayasanın asıl hükumlerinde yer alan siyasi faaliyette bulunma ilkesini temelinden zedeler. Siyasi haklardan yoksun insanlan bulunaıi bir toplum manzarası demokratik düşunceye ve demokratik gelişmeye aykırıdır." Gerekçede, anayasanın, "Temel hak ve özgürlüklerin kısıtlanması", "Yhrıitmenin konnmu", "Yürütme yasama dengesi", "Sendikal haklar", "YÖK", "Yargı denetimi ve güvencesi*', "Olaganüstü yönetim usulleri" gibi bir çok hükümlerin düzeltilmesine gerek bulunduğu beUrtildi. Gerekçede ayrıca, 4. maddenin kaldırılmasına bu aşamada öncelik verilişinin nedeninin güncelliğinden değil, her türlü gelişmenin tüm yurttaşlara eşit koşullarla açık bir siyasal yarış ortamıyla oluşacak demokratik bir sistemle mümkün olacağına ilişkin inançtan kaynaklandığı kaydedildi. SHP Genel Başkanı Erdal İnönu, hayırlı olması dileğiyle önergeyi imzasını attıktan sonra, "Tüm arkadaşlanmın imzalannı bekliyorum. Öteki partilerin de önerimize katılmalarını bekliyorum" dedi. Inönü, "gruptan imzalamayan milletvekillerine herhangi bir yaptırım uygulanıp uygulanmayacağı" sorusuna karşılık, "Biz inanç partisiyiz, arkadaşlanmın inançtanna güveniyonım" yanıtını verdi. İNÖNÜ : "ÜYELERİM1ZİN HEPSİ SAYGIN İNSANLAR" SHP Genel Başkanı Erdal Inönü, siyasi yasaklarla ilgili olarak Cumhuriyet'in sorularını da yanıtlarken, "tlk aşamada, siyasi yasaklarla ilgili anayasa maddesini aldık. Genel seçimden önce anayasa degişiklikleri ile ilgili diğer isteklerimizi açıklayacağız" dedi. Inönü, "Üvelerinizin hepanin bu öneriyi imzalayacaklanna inanıyor musunuz?" sorusuna "Arkadaşlar da imzalayacaklar. Üyelerimizin hepsi saygın insanlardır. Saygın insanlann ne yapacagını ben önceden söylemem. Onlar kendileri karar vereceklerdir. Bu yusaklı yapının ortadan kalkması isteğini bünın millervekillerimizin paylaştığı görüşundeyim" diye konuştu. Inönü, şoyle devam etti: "Yasaklarla demokrasi gelişmiyor. Tabii anayasanın değişmesini istediğimiz başka maddeleri de var. Sadece kişisel yasaklar değil. Örgütsel yasaklar var, sendikalann çalışmasına getirilmiş yasaklar var. Siyasal partilerin çalışmalanna getirilmiş sınırlamalar var. Temel hak ve ozgürlüklere konulan sınırlamalar var. Bunlann hepsinin degişmesi gerekiyor. Ama bu geçici madde kamuoyunda çok ilgi uyandırdı. Çünku bu kişiler tanınıyor. Bunun bir an önce ortadan kalkması gerekiyor. Onun için ilk aşamada bunu ele aldık. Biz gerekli oyu sağlayamayız, ama ANAP'ın da katılraasıyla bu elbet bir gün olacaktır. Biz başlatmış olacagız." DlfYDUK/GORDUK YALÇIN PEKŞEJV 'Vatansız'a açıklama İçişleri Bakanlığı Basın ve Halkla ilişkiler Müşavirtiği'nden aşağıdaki açıklamayı aldım: Gazetenizin 8.10.1986 tarihli nüshasında, sütununuzda "VATANSIZ" başlığı altında yayınlanan yazı ilgililere incelettihlmiştir. Buna göre: Hasan Basri Aydın'ın, devlet güvenliği aleyhinde faaliyette bulunmaktan dolayı hakkında adli mercilerce soruşturma açıldığı, adı geçenin yurtdışında olması dolayısıyla hakkındaki adli soruşturmanın yürütülemediği, bu sebeple 403 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu'nun 25/g maddesi uyannca işlem yapılmasının ilgili bakanlıkça teklif edilmesi üzerine bakanlığımızca durumu incelenmiş ve kanunun öngördüğü bütün unsurlann tamam olduğu anlaşılınca Türkiye radyolarında 22.9.1981 tarihinde ilanen, Münih Başkonsolosluğunun 24.12.1981 tarihli yazısı ile adresine ve Türkiye'de bilinen adresine duyuru yapılarak Türkiye'ye dönmesi gerektıği ve dönmediği takdırde Türk vatandaşlığının kaybettirilecegi duyurulmuş olmasına rağmen, 12 ay beklendiği halde kanuni süre içerisinde yurda dönmediği anlaşılmış olduğundan, Bakanlar Kurulunun kararı ile vatandaşlığımızı kaybertirilmiştir. Türk vatandaşlığının kaybına ilişkin ışlemler tamamen kanun ve mevzuata uygundur. Nitekim daha sonra haklarında bu yolda işlem yapılan bazı vatandaslann Danıştay'a açtıklan iptal davalarında, İçişleri Bakanlığınca yapılan işlemlerın tamamen kanunun ruh ve maksadına uygun olduğu tespit edilerek davaları reddedilmişiir. Hasan Basri Aydın, 9.4.1984 tarihli dilekçesi ile yeniden vatandaşlığımıza alınmasını istemiş ve dileği reddedilmiş ise de; 20.5.1986 tarihli dilekçesi ile de isteğini tekrar etmiş, durumu yeniden incelemeye alınmıstır. İlginize teşekkür eder, saygılar sunarım. Rıza GÜR, (Vali Müsteşar Yardımcısı) AÇIKLAMA YA YANIT: inceleyin Sayın Gür, inceleyin... Bu köşede defalarca yazılan, daha sonra Hürriyet gazetesinde yaşamı tefrika edilen Hasan Basri Aydın'ın durumunu iyice inceleyin... Fakat ne kadar incelerseniz inceleyin, şunlan öğreneceginize eminim: Dürüst bir edebiyat öğretmeni oian Aydın'ın zamanın Başbakanı Süleyman Demirel'in yeğeni Yahya Demirel'in mahkeme kararlan ile de saptanan "hayali ihracat" yolsuzluğuna masum bir gazete ilanıyla karşı çıkmaktan başka suçu yoktur. Suçsuz olduğu, sözünü ettiğiniz soruşturmalar ve incelemeler sonucu ortaya çıkan bu kişi, yıllarca mahkemelerde, aylarca cezaevlerinde süründürülmüş, sağlığını yitirmiştir. Şimdi de vatansız, işsiz güçsüz ve parasız olarak sürünmeyi sürdürmekiedir. Nasıl olsa artık alışmıştır, siz incelemelerinizi sürdürürken o biraz daha sürünebilir... Ben de ilginize teşekkür eder, saygılar sunarım... •«^ ŞALANI GIBI Boyahanede pauamadan sonra Baüka Mahaltesi'niş bir bölge savaf alantna döndiLKuçük fotoğrafta ise, patlamada ölen YefOova göriUüyor. (Foloğraf: İHSAN BOLÜK) rr. . lahaUenin üstüne oyu kazanı düştü a'nın Balıklı ıllesi'nde bir Uhanenin kazanı dı. Olayda bir kız işçi 1' kişi yaralandı. hü.e sahiplerinden * Ülker tutuklandı. SA, (Cumhuriyet Büroso) ın Balıklı Mahallesi'nde boyazanı patladı. 1 kız işçi öldu, 14 alandı. saat 09.15 sıralannda ömer Hker kardeşlere ait yaklaşık 25 »lıştığı Itimat Boyahanesi'nin bilinmeyen bir nedenden ötüdı. Boyahanenin çatısı, kazan çevredeki evlerin üzerine uçırada içeride çalışmakta olan m 19 yaşmdaki Sevim Yeşilomuıı yitirdi. Patlama sırasın)ölümü işçi, diğerleri çevrede •akinler olmak üzere 14 kişi de :rlerinden yaralandılar. Patlatıemen sonra kaçan boyahane i, akşam saatlerinde polise tesü. Bunlardan Ömer Ülker, izlik, dikkatsizlik, olume ve azla kişinin yaralanmasına se*rme" suçlanndan tutuklanalevine konuldu. ımanın ardından boyahaneye kızkardeşi Sevim Yelişova'yı tından çıkartan V'unus Yeşiloı Valisi Zekai Gumiışdiş'in yaduğunu fark etmeden ağlayaı anlattı. Yeşilova, kendisinin kez bu boyahanenin kapatılin başvuruda bulunduğunu :k, ancak kapatılan boyahanetk Mudurluğü'ne "riişvet" veçtınldığı ıddıasında bulundu. Irdeşinin kanı ile kıpkırmızı ıus Yeşilova, daha sonra şöytu: "Şimdi riişvet alıp burayı jtansmlar. Mahalle bu yerden . İçeride çalışanlann hepsi de «Jı. Bu cinayettir. Bu cinayeolanlar utansınlar. Fakiriz. o luurdeşün burada p»l»şmak zoıM' Tam 8 kere dilekçe yazdım. 'Bu kazan bozuk, patlayacak' diye uyanda bulundum. Giden kızkardeşimi geriye kiro getirecek." ÇEVRE SAVAŞ ALANI GtBİ OLDU Itfaiyenin hemen ardından olay yerine ulaşıldığında herkesin büyük bir panik içinde olduğu görüldü. Yaralı kadın işçiler, büyük bölümü çevreden yetişenlerce boyahane dışına çıkanlırken, yaklaşık 500 metrekarelik alan üzerinde lainılu bulunan boyahanenin tamamen yerle bir olduğu ve büyük kazan parçalannın çevredeki evlerin çatılarını yararak içeriye girdiği gözlendi. Belediye tarafından getirilen greyderler, kazan parçalanm yaklaşık yarım saat süreyle çevreden temizleyemediler. Bu arada patlamanın olduğu boyahanenin 200 metre uzağındaki evlerinin balkonunda oynayan Aynur Bayram'a (4) isabet eden kazan parçası, çocuğun ayağından yaralanmasına neden oldu. Bursa'daki çeşitli hastanelere kaldırılan yaralılar şöyle: Fatma Çetin (28), Murat Moren (35) (durumu agır), Nebibe Altmtop (47), Ayse Yılmaz (47), Nuray Salih (13), Kadriye Çalışkan (13), Azime Tüfekçi (25), Aynur Bayram (4), Salih Atef, Ergün Kaya, Gülüver Burak, Ziya Aslan, Mehmet Çubukçular, Mine Hatip. VALİ NE DİYOR? Bursa Valisi Zekai Gümüşdiş, olay yerinde ve daha sonra yaptığı açıklamada, patlamanın ihmalden kaynaklanmış olabileceğini tahmin ettiklerini söyledi. Vali Gümüşdiş, patlama sonrasında evleri zarar görenlere Sosyal Yardımlaşma Fonu'ndan yardım yapılacağını da açıkladı ve şunlan söyledi: "Patlamanın ihmalden kaynaklanmış olabileceğini tahmin ediyonız. Kazan bakımının yapılmamış olması ya da basıncının iji ayarianmamış olması, patlamayı getirmiş olabilir". Bursa Valisi, yerle bir olan boyahane ile ilgili iddiaları da yanıtladı. Valiye göre boyahane, kurum çıkardığı için mühürlenmiş ve diğer işyerleri ile birlikte fütre takınca faaliyetıne izin verilmiş. sa'da kazan patlaması: 1 ölü, 14 yaralı Cindoruk'un hızlaşma9 önerisine DSP'den ret ANKARA, (UBA) DYP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk'un "milli uzlaşma" önerisine Demokratik Sol Parti de katılmadı. DSP Genel Sekreteri Nuri Korkmaz, "Cindoruk geçici 4. maddenin kaldınlması için mi uzlaşma arryor? Uzlaşma konusunda neden Cumhurbaşkanı Kenan Evren'i seçiyor" dedi. DSP Genel Sekreteri Nuri Korkmaz, DYP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk'un "milli uzlaşma" önerisini ret ederken, "Sayın Cindoruk'un yapüğı açıklamalann uygulanabilir tarafını göremiyonım. Neyi, nasıl, hangi konunun uzlaşmasını istiyor?" şeklinde konuştu. Hüsamettin Cindoruk'un çağn yaptığı adreslerin yanlış olduğunu ileri süren DSP Genel Sekreteri Nuri Korkmaz, "Uzlaşma önerisi bir kere demokrasinin kendi ve değişmez kurallan ve kurumları içinde ele alınmalıdır" dedi. Korkmaz göruşlerini şoyle açıkladı: "Evvela Sayın Cindoruk'un kendi partisinin tutum ve davranışlan netleşmiş midir? Uzlaşma konusunu diğer partilerle görüşmüş miidiir? Ve niye Cumhur DSP Genel Sekreteri Nuri Korkmaz, DYP Genel Başkanı'mn önerisine ilişkin olarak, "Cindoruk uzlaşma konusunda neden Cumhurbaşkanı Kenan Evren'i seçiyor?" diye sordu. başkanını seçerek böyle bir uzlaşma arama peşine düşmüştUr. Yoksa Sayın Cindoruk, anayasanın geçici dordüncu maddesinin kaldınlması için mi uzlaşma anyor? Bir başka nokta, belli ve kısıtlı şartlarda pariamentoda grup oluşturmuş partilere çağn yapmasını yadırgıyorum,kendileri de kaybolan partiler sayesinde grup kazanmıştır. Şimdi de kancayı HDP'ye takmıştır." DSP Genel Sekreteri Nuri Korkmaz, ara seçimlerde her türlü olanaksızhklara rağmen yüzde 8 oy oranına sahip DSP'nin devre dışı bırakılarak yapılan çağrının "Havanda su dövmekten öteye gidemeyeceğini" sözlerine ekledi. Korkmaz tarafından önerisi reddedilen Cindoruk, 25 ekimde partisinin Beşiktaş ilçe merkezinde katılmalar dolayısıyla yaptığı konuşmada, "Artık geçmişi unuttuklannı, milletin çıkarlannı temel alan bir milli uzlaşma istediklerini, bunun için de Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in Mecliste grubu olan parti liderlerini yuvarlak masa etrafında toplayarak gündemi oluşturmasım istemişti." ...Ve parktaki çocuklar Bir bakanlıkta çalışan üç bayan memur geçen hafta içinde bir gün Ankara'nın göbeğındeki Güven Park'ta oturmuş, öğle yemeğini geçiştıriyorlardı... Peynirekmekten oluşan sandviçlerinı bitirmiş, tatlı olarak helva yemeğe hazırlanan üç arkadaşın yanına 810 yaşJannda üç kız çocuğu yanaştı ve henüz açılmış olan helva paketine yapıştılar. Neye uğradıklannı şaşıran bayan memurlar bir yandan helva paketine, bir yandan çantalanna sahip çıkmaya çalışırlarken, çocuklardan ikisi kaçtı, bir tanesi direnmeyi sürdürdü,. Üç arkadaştan birinin bacaklanna yapışan küçük "ayağının altını öpeyim eiindekini bana ver" diye yalvarıyordu.. Sonuçta helva paylaşıldı.. Bayan memurlar ülkeyi yönetenlerin söyledigi "Türkiye'de aç insan yoktur" sözlerini anımsayarak işlerinin başına döndüler... Bana yoltadıklan mektupta "ayıptır söylemesi biraz devlet memuruyuz" diyerek adlannın açıklanmamasını istiyorlardı... r... Ithal malı kjzarmış patates, salata sosu, mtsr gevreği ve tuvaiet kâğıdından sonra bir eksiğimiz daha giderikji ve Isviçre'den pencerelı çoraplar geldi. Yukarda örneuıni görduğunuz pencereli çorap istanbul1 un ünlü giysi magazalannda "begeninize sunulan" çeşröerden sadece biri... BacakJannızı örterken, birçok yanınızı açıkta bırakıyor... Hepsi bu kadar da değil.. Çiçek ve ağaç desenli olanlanndan taksi damalı olanlarına kadar bir sürü çeşkli var. ReUam metinlerinde belirtilmiyor, ama sanırız, bunlarla sokakta yürürken aynı zamanda ağaç taklıdı yapabiiir, çevreden "taksıii" diye çaöniabilirsiniz... ANKARA TVSI Sabancı YÖK'e karşı Bugüne kadar YÖK'e eleştiri yöneltenlere bir müjdemiz var: Artık arkalarında etkili olduğu kadar güçlü, başarılı halkla ilişkiler uzmanlığı sayesinde basın ve kamuoyunun fevkalade desteğine sahip bir isim var: Sakıp Sabancı. Bir özel unıversite kurmak istediğini dost duşman herkese söyteyen Sabancı, bunu bir tZMtTTE ZÎNCİRLEME KAZA: 2 ÖLÜ Hatah soüama sonucu karşı yonden gelen minibüsle çarpışan kamyona daha sonra yedi araç daha bindirdi. Zincirleme kazada minibüs şoföru ile bir yolcu ölürken 51ü ağır, 5 kişi de yaralandı. (Fotoğrof: cua.) türlü gerçekleştiremedi. 45 vakıf şirketı ile bu işe başlayan Prof. Ihsan Doğramacı, sayısız şirketleri olan Sabancı'ya özel üniverstte açma yanşında tur bindırerek ipi göğüsledi Sabancı arada sırada görüldüğü YÛK binasmda gazetecilerin "Ne oldu sizin özel üniversite?" sorularına her ne kadar "Duruyor, vazgeçmiş değilim" yanıtını verdiyse de, bir türlü "YÖK destek çıkmıyor ki" tümcesini söyleyemedi.Böylece, YÖKSabancı hesaplaşmasını bekleyenler ilk başta hayal kırıklığına uğradılar, ama geçtiğimiz ay meydana gelen bir gelişme konuyu yeniden canlandırdı. Sayın Sabancı, ABD'de olduğu sırada bir üniversite kendisine fahri doktorluk unvanı veriyordu, burada yaptığı konuşma o sempatik halk ağzı Türkçesiyle aynen şöyleydi: "Bir özel üniverstte yapmak konusunda çalısmalarım var. Kanun değismls, yapabiiir' demiş. Ama yine bazı kaygılaria yetklter YOK'e bırakılmış. Anadokı diliyle anlatırsak, davul benim sntmda olacak, ama tokmak YÖK'ün elinde olacak. Bu halde yola çıkmak mümkün olmuvor, çıkamıyorum. Umuyonım ki, bu nokta da tashih edlllr, daha realist hale gethilir. Ben veya başkaları da bir gün diğer alanlarda olduğu gibi burada da sağlıklı ürünler meydana getiririz. Türkiye'dekl eğttlm slstemlnl daha çağdaş bir sekilde gözden geçlrmellyiz." Anlaşılan Sayın Sabancı, Yeni Osmanlılar, Jön Türiderin ilk halleri gibi eleştirilerini yurtdışından yoneltiyor. Gönül ister ki, bu sözleri Türkiye'de duyalım. Yıllardır YÖK'ü elestirenleri dinlemediler, siz her şeye olmasa da çok şeye kadirsiniz. Sizi dinlerler. Gerçi YÖK'çülerden bazılan sizin "özel üniversite kurmaktan çok, kendinize adam yetifttrmek, reklam yapmak peşinde olduğunuzu" öne sürüyorlar ve kurduğunuz "Araşbnna Geliştirme Merkezi ARGESA"yı anımsatıyorlar, ama "davulu taşryanın tokmağı da alması" için, YÖK'e karşı bazı asgari müşterekler bulunabilir... uıisaANÂP'tuAPveMHP 'ünderi yönetim yanşında JtSA, (Cumburiyet Ege Bürorfanisa ANAP örgütünün göalınıp iki ay sonra yapılacak •e yeni yönetimle gidilmesi çaı yoğunlaşırken, yeni yönetimlmak için ANAP içindeki ka\ P ve MHP yanhlannın çekişbüyük boyutlara ulaştığı öğGeçici yönetimi oluşturmakla ANAP Manisa Mületvekili ana, Mehmet Keçedler'i araanisa'ya yardıma gönderilmedi. ıkan Tkrgut özal'la görüşen ANAP il ve ilçe örgütü ile beışkanlan 28 eylül seçimlerinin ıedenleri ile ilgili raporlannı ANAP il örgütü, Belediye Ertngnd Dayıoghı'nun partiye arar verdiğini öne sürerken, a, ANAP'tan istifa etmedigierek. "Ben ANAPTı kalacagun, istifa diye birşej yok. Bunlan hep gazeteciler uydunıyor" biçiminde Başbakan'a yakındığı öğrenildi. Manisa Belediye Meclisi'nin 14 üyesi adına isteklerini Münir Yazıcı'ya ileten Meclis üyesi Mustafa Sidal, kongrede partiyi MHP eğilimliler ele geçirmesin diye eski AP'lflerin görevden alınan İl Başkanı Kadir BenzergB'in yarunda yer almasını istedi ve Dayıoğlu'nun kaprislerine dayanamayıp istifa edeceklerini söyledi. Manisa ANAP tt Başkanlığı'na MHP egilimli Hiiseyin Köroglu'nun, ilçe başkanlıgına da aynı görüşte olan Baynun Ali Baylan'ın getirilmesine çahşddığı öğrenildi. Münir Yazıcı, son gelişmelerle ilgili olarak Mehmet Keçeciler'i arayarak, "Manisa kaynıyor, yeni yönetimi oluşturabUmek için bana yardımcı göoder" dedi. Herkesin derdi.. Gazetect, Bucak ilçesinde Demirel konuşurken, daha önceden Isparta'ya gkJip yazı ve haberleri gecmek, Antalya'dan sonra bu kentte de alınan önlemler varsa, onlan görmek için bir araba anyordu. DYP'nin yetkilisine, etkilisine söyledi durumu. Nedense o telaş arasında konuştuğu birkaç yetkiliye durumu anlatamadı, ama AP döneminin eski Turizm Bakanlanndan Barias Küntay ile milletvekillerinden NazH Kurt ikjifendiler. Antalya'daki kargaşa sırasında ödünç aldtğı 70 bin lirayı yankesicilere kaptıran DYP Genel Merkezi'nde görevli gazeteci lUrgut Yilmaz Güven de araba tedariki için koşuşturdu. Gazeteci, Isparta'ya geldi, valilikle konuştu, önlemleri gordü, arkadaslanyta birtikte ilk yazı ve haberleri gazetesine aktardı. Isparta mrtingi bitti, işi biten gazeteci bir an önce Ankara1 ya dönmek zorundaydı. Mitingin yapıldıgı asfaltın kenannda DYP Genel Başkan Yardımcılanndan, basın işleriyte sorumlu M«hm«t Dâlgmr'i gordü. YaMaştı ve gazetecilerin fılmlerini Ankara'ya götüreceğini öğrenince, bu arabayta gtdip gidemeyeceğini sordu. Dütger, iki dil bilen, DYP'de çalışkanlığı ve sağduyusuyla ün yapmış genç bir insan. Fakat bu istekten sonra Dülger'in Yerimiz yok. "yerimtz yok" diye bekJenmedik bir yanıt vermesine gazeteci şaşırdı. Dülger, "Eğer organlzasyon yapan kendtelne daha önce başvurulmus olsaydı, Ankara'ya gttmesinl sağlavablleceğini" gazeteciye soylüyordu. Gazeteci anladı ki, DYP'de de eskilerie yeniler arasında önemli bir sorun var, bir çatışma şimdilik görünmese bile belki de yeni yeni başlayan bir ikilem söz konusu. Bucak'taki derdini eskilerie çözmesine herhalde Dülger alınmış olacak ki, böylesine seri davranıyor, "asıl organbatore bssvurubnamasına" bozuk çalıyordu. Oysa gazetecilerin ömrü son zamanlarda bu tür gezilerde hep organizatör aramakla geçiyordu. Acaba kasap et derdindeyken, koyun can derdinde miydi?.. Kamyon uçtu: 5 ölü Haber Merkezi Denürköy Iğneada karayolunda uçuruma yuvarlanan kamyonda bulunan 27 orman işçisinden 5'i öldu, 20 işçi de yaralandı. Kaza, meşe tohumu yüklü ve üzerinde 27 orman işçisi olan Fevzi Şen yönetimindeki 39 AD 214 pfakalı kamyonun, tğneada'mn Balyoztepe mevkiinde aşın hız sonucu virajı alamayarak uçuruma yuvarlanması ile meydana geldi. Kazada, orman işçUerinden Mihriban Şahin, Gülümser Gündüz, Fatma Demiröz, Gülhamp Topar, Ayşe Çalışkan öldü, 20 işçi de yaralandı. Yetkililer, yaralüardan ll'inin Kırklareli Devlet, 9'unun da SSK Hastanesi'nde tedavi altına ahndığını, kaza ile ilgili soruşturmaya başlandığını söylediler. Izmit'ten Adapazan'na gitmekte olan Feyzullah Korkut yönetimindeki 54 AP 033 plakalı minibüsle, karşı yönden gelen Necdet Eker'in idaresindeki 19 AS 416 plakalı kamyon çarpıştı. Kamyonun hatah sollaması sonucu meydana gelen bu kazadan hemen sonra yedi araç da yolu kapa'tan minibüs ve kamyona çarptı. Kazada minibüs sürücüsu Feyzullah Korkut ile yolculardan Muteber Bulut öldü, Mehmet Uçar, Mustafa Koç ve Şevket Eker de ağır sekilde yaralandılar. Kazada yaralanan Samet Sarıtaş, Hasan Cankan, Necdet Eker, Abdurrahman Efe ve Kemal Aslan'm durumlanmn iyi olduğu öğrenildi. Mardin Nusaybin karayolunda meydana gelen zincirleme trafık kazasında da 27 FR 834 plakalı TIR'm şoförü olay yerin Uçuruma yuvarlanan kamyonda 20 orman işçisi yaralandı 'özel sektör üniversite ürANAP'ta kargaşa sürüyor X, (Cumhariyet Ege Bürosu) ez İlçe Belediye Başkanı Süal, kendisini Devlet Bakam r ırdıması Kaya Erdem'e 5u.a ANAP'h meclis üyesi bek hakkında dava açacağım Partideki kargaşa böylece eye yansnken, bazı ANAP''e meclis üyelerinin bu hafta plu olarak DYP'ye geçecekrüdi. îrdem'in parti içi gmplar, beşkanı ve ANAP ilçe başkanı \x toplantılardan sonra, kar;lamalar hızlandı. Bu toplan»NAP'h belediye meclis üyeUlus Üzbek'in, Kaya Er1ş nuüdneleri ihalesinde Süd'ın riişvet aktagını" söyledigi çılunca, ortalık iyice kanşJzbek, "Bu konuda bUdikle• sonra acıklayacagım" derkal yanlısı merkez ilçe belediyesi ANAP Grup Başkan Vekili Ahmet Efecen yapüjı açıklamada şu görüşlere yer verdi: "Tamamıyia karaiamadan ibaret olanbu ithamakarşı Belediye Başkanı Sayın Baykal, yasal yoüardan gerekli cevapbuı en kısa zamanda verecek." Bu arada, ANAP'tan iyice kopma noktasına gelen Süha Baykal yanlısı baa belediye meclis üyelerinin DYP'ye geçecekleri haberleri yogunlaştı. Hasaa Kanı, Mehmet Elmaslı, Ali Fuat Çetinkılıç ve Sami Zengin'in birkaç gün içinde DYP'ye geçebüecekleri bildirildi. DYP Ikinci Bakanı Dinçer Tagsoz, bu konuda şunlan söyledi: "Büiyorsunuz ANAP çok kanşık. Uznn zamandır bize gelip giden arkadaşlar var. Gonlümüz sizinle, gelecegiz diyoriar. Bekliyonız. Bu hafta içinde aralannda toplanıp, karar vereceklerini söylediler. Bonlaria birükte baska katdmalar da olacak." de öldu. 01 DU 269, 27 DP 270 ve 46 DP 312 plakalı araçların sürüculeri de çeşitli yerlerinden yaralandılar. Yaralılar, Mardin Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Öte yandan Nusaybin ilçe merkezinde yoldan karşıya geçınekte olan Ömer Fanık Cengey (10), Mehmet Sal yönetimindeki 57 FF 388 plakalı kamyonun altmda kalarak hayatmı kaybetti. Boykotçu öğrenciler sabverildi İstanbul Haber Servisi Bin kadar öğrenci tarafından önceki gün gerçekleştirilen oturma eylemi sırasında gözaltına alınan yedi öğrenci serbest bırakıldı. Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisi tsa Tannverdi'nin okuldan atıknası nedeniyle intihar olayını protesto eden öğrencilerden ikisi, Sultanahmet'teki rektörlük binasına siyah çelenk koymak istemişlerdi. Gözaltına alınanlardan beş öğrencinin ise Sultanahmet'ten Aksaray'a kadar yapılan yüruyuş sırasında polis tarafından alındıkları saptanmıştı. Gözaltına alınan öğrenciler Gayrettepe'deki Siyasi Şube Mudurluğü'ne göturüldüler ve haklannda araştırma yapıldı. Öğrenciler üç saat kadar sonra salıverildiler. Gazetemizde olayla ilgili olarak dün yay.mlanan haberde, tstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Mehmet Ağar'ın sozJeri, vanlışlıkla "Arkadaşlannız bir suç işlemedi. Biz onlan almakla suç işlemelerini önledik" biçiminde yer aldı. Ağar'ın olay sırasındaki sözleri şöyleydi: "Biz sizinle pazarlık yapmayız. Arkadaşlarınız bir suç işlemedi. Biz onların durumiannı incelemek için aldık. Biz yasadışı bir şey yapmayız."