Katalog

ILER CUMHURtYET/9 Canver ve Batumlu için yeterli imza toplanamıyor niJYDIJK/GÖİlDİJK PEKSEİV Dokımulmazlık kaygısı sürüyor Turistik Sulukule... Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) kaynaklı bir habere göre Sulukule eğlencelerinin yapıldığı mahallenin tanzim edilmesı düşünülüyormuş. Sulukuleli vatandaşlarımız, ünlü gösterilerini yasal bir çerçeve içinde yürütmek, hatta kooperatifleşmek veya bir turizm şirketine dönüşmek amacındaymışlar.. Verilen bilgiye göre, Turizm Bankası İstanbul Planlama Müdürü Ahmet Ertuğ da "Sulukule gösterilerinın turistik bir işletme haline gelmesiyle otantik havasının bozulabileceği" gibi bir endişe taşımasına karşın, düzeltilmesi ve düzenlenmesi göruşüne katılıyor.. şeyler yiyip içmek istersek fiyatı ayrıydı." Mantıklı görünüyordu çünkü bu sözler. "İsterseniz bir şey yiyip içmeyebilirsiniz" anlamına da gelebilirdi. TBM9M Anayasa ve Adalet Karma Komisyonu 'nda dokunulmazlıklarımn kaldırılması kararlaştmlan, SHP Adana Milletvekili Cüneyt Canver ile DYP İstanbul Milletvekili Sabit Batumlu'nun dosyalanmn yeniden görüşülmesi için gerekli 22 imza toplanamadı. Karma Komisyon'da SHP'nin 11, DYP'nin 4 üyesi var. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosn) SHP Adana Milletvekili Cnneyt Canver hakkında Cumhurbaşkanına hakaret ettiği, DYP İstanbul Milletvekili Sabit Batumlu hakkında da evrakta sahtekârhk yaptığı gerekçesiyle TBMM AnayasaAdalet Karma Komisyonu'nda alınan dokunulmazlıklannın kaldırılması karannın genel kurulda görüşülmesi bir süre için ertelendi. Karma Komisyon Başkanlığı, SHP Grup Başkan Vekili Seyfi Oktay'ın başvurusu üzerine, komisyon raporunun TBMM Başkanlığı'na sunuluşunu erteledi. Ancak SHP'liler, Canver'in durumunun yeniden görüşülmesi için gerekli olan 22 imzayı bir türlü toplayamadılar. SHP Genel Merkez ve grup yöneticilerinin dün de süren çabalan ile yeniden görüşme önergesi için ancak 6 imza toplanabildi. SHP yöneticileri önergeye Karma Komisyon'un Ü V P ve ANAP'h üyelerinin de imza atması için girişimlerde bulundular. Ancak, ANAP'h komisyon üyeleri, yeniden görüşme için imza vermeyeceklerini bildirdiler. Karma Komisyon'un dokunulmazhklann kaldınlması karanna karşı çıkan ANAP'h üyelerinden thsan Tombnş yeniden görüşme için bir neden olmadığını bildirerek, konunun bundan sonra genel kurulda karara bağlanması gerektiğini savundu. Tombuş, yeniden görüşmenin, ancak usul yönünden eksildikler bulunması durumunda yapılabileceğini söyledi. Karma Komisyon'da dokunulmazlıkların kaldırılması karan ahnırken, çekimser kalan 2 SHP Milletvekili Şevki laştan ve Mustafa Çeiebi'nin Parti Disiplin Kurulu'na verilmesi için girişimlere başlandı. laştan ve Çelebi'nin tevrı ile ilgili olarak SHP Genel Merkezi'ne çeşitli ii ve ilçe örgütünden çok sayıda protesto telgrafı geldiği öğrenildi. Telgraflarda Taştan ve Çelebi'nin partiden ihraa istendi. Şevki Taştan ve Mustafa Çelebi'nin durumlan, SHP TBMM Grup Yönetim Kunılu'nun Genel Sekreter Fikri Saglar'ın da katıldığı dünkü toplantısında değerlendirildi. Taştan ve Çelebi'nin disiplin kuruluna verilmesi konusunda önümüzdeki pazartesi günü yapılacak MKYK toplantısına da getirileceği belirlendi. MKYK üyesi Turgut Alalay'ın bu konuda bir cahşma yaptığı ve Canver'in dokunulmazlığının kaldınhnası kararına çekimser oy veren 2 milletvekilinin disiplin kuruluna verilmesini isteyeceği öğrenildi. Atalay'ın daha önce "Partide Kiirtce konoşuluyor" diyerek eski Genel Sekreter Yar «ı«**nr>îV nrirn Narmciy* ihracatında prtm uyfulaması satsuma ihracatı yapanlaSUipiLSf JJIUIl ,<köfe döndürtecek." Limon ürününün AET kapısmda gümn ?fi taküması üzertne ahnan karann satsuma ihracatçtsım zengin edeceği öne sürüldü. Konsinye sa•asaklandığı satsumada AETnin gümruk vergisi uygulaması durumunda bile verilen 30 tiralık primin satsuu pazara girmesini önleyemeyeetk. Bu arada üreticüer "konsinye sattşaı yasaklanması nedeniyle fiyatlar " savunmasımn dayanak noktastmn kalmadtğuta dikkati çekerek, "120 ttradan 60 tiraya düşen fiyatlar heae/t değerine çekUmelidir" görüfünü savundular. Gümüldür yöresindeki üreticilerin ihracatın başlamasıyla yatı tutturabildikleri, ancak Seferihisar ve Sarhdere yöresindeki üreticilerin ihracatta aıalma olacağı endişedurumda kaldıklan beürtUdi. Üreticüer Oıracatçüarm "kendi ceplerine girecek parantn hesabmı yapmaktan " eierini ve üreticiye gerekU flyatı vermelerini de istediler. (Fotoğraf: UMÎT OTANJ dımcısı Edip Servet Devrimci hakkında DGM tarafından dava açümasına neden olan Edip Özgenç'in de disiplin kuruluna verilmesini gündeme getireceği öne sürüldü. Şevki Taştan ve Mustafa Çelebi'nin tavırlannın bugün yapılacak SHP grup toplantısında tartışıhnası bekleniyor. Cumhurbaşkanına hakeret ettiği gerekçesiyle Karma Komisyon tarafından dokunulmazlığının kaldınlması karan ahnan, SHP Adana Milletvekili ve Yolsuzluklan Araştırma Komisyonu Başkanı Cüneyt Canver, dün seçim bölgesi Adana ve hafta sonunda Belediye Başkanı seçimi yapılacak olan Silifke'yi gezdi. AnayasaAdalet Karma Komisyonu Başkanı Kâmil Tnğroi Coşkunoglo, Canver ve Batumlu'nun dokunulmazlıklarımn kaldınlmasına ilişkin raporu dün TBMM Başkanhğı'na sunmadan önce, SHP Grup Başkan Vekili Seyfi Oktay, kendisine yazıh olarak başvuruda buiundu. Oktay, yeniden görüşme önergesi için imza toplama çalışmalanmn sürdurüldüğünü ve raporun başkanhğa verilmesinin geciktirihnesini istedi. Dokunuimazlıkların kaldınlması karannm yeniden görüşül da meydana gelen beklemede, saz ekibi çalgı aletlerini yeniden ağzımızın içine sokarah yüzer lira daha koparmayı basardılar. Bundan sonra aynı olaylar Ne ki, içerde bize sorulma en az 10 kere yinetendi. İki dan rakı kadehleri parlamaya parmak çrtlatma, bir tek kez başladı. Küçük tabaklar içinde göbek hoplatma, çalgı alet(«fındık, fıstık ve rakı mezesi sa rinin ağzımızın içine girmesi yılabilecek yiyecekler görün ve ellerin cebe gitmesi... meye başladı. Fiyatlan şimdiSanıyorum "Sulukule eğlik bilinmiyordu. lencesi" dedikleri buydu. Be>Odanın dtşından insanın ka ki ortalıkta bir gösteri vardı, nını kaynatan bir müzik sesi ama biz oraya buraya para stgeliyordu. Fakat odamızda he kıştırmaktan bir şey göreceK nüz eğience başlamamıştı. durumda değildik... Hareket biraz durulunca Kızlar ve çalgıcılar görünmeden biraz Önce, evin yönetici "ortacı" kadın yeniden devresi yaşlı kadın, kulaklarımıza ye girdi ve kulaklarımıza yeni bazı kurallar fısıldadı. Sözleri bir sır fısıldadı... "Dansözler 100'er liralık bahşişleri az bu*nin özeti şuydu: "Ağaların eli tutulmazdı. Is muşlar, o yüzden coşamamiflardı." Kadının bu bilgiyi verteyen bahşiş verebilirdi." Zaten biz bunlan önceden mesi iyi okju. Hiç olmazsa, biliyorduk. O yüzden cepleri bizden para toplayan kadtnlamiz yüz liralıklarla doluydu. nn dansoz oldukJarını öğrenYüz liradan daha az bahşiş miştik.. vermenin bu vatandaşların (artık hemen hemen herkesin) kanına dokunduğu önceden biliniyordu.. Sonunda bir ud, bir zurna ve bir darbukadan oluşan çalgı ekibi odaya yerleşti. Yerierine oturmadan önce de çalgı aletlerini neredeyse ağzımızın icine sokarcasına uzattılar. Bunun anlamı her yerde açıktı; "Bahşiş verme arzumuz olup olmadığını" soruyorlardı. Aletlerin uygun yerlerine her birimiz yüzer lira sıkıştırdık. Adamlar bu parayı daha önce hiç görmemiş gibi evirip çevirdiler, birbirleriyle bakışlılar ve sonra isteksiz bir şekılde çalmaya başladılar. İlk melodilerle birlikte içeriye altı başka renk, üstü başka renk, sütyen külot giymiş bir hatunun girmesi bir oldu. Parmaklarını başının üzerinde garip bir şekikJe birieştirdikten ve parmaklarının birbirine çarpmasından oluşan müthiş çatlama sesleri çıkardıktan sonra göbeğini tam bir kez (evet, tam bir kez) hoplattı. Göbegi uzaktan görüşümüz bu kadar oldu. Çünkü bu tek kez hoplatmadan sonra göbek, gözlerımizin birkaç santim ötesine kadar gelip durdu. Bu uzakhkta bir daha hoplaması mümkün olmadığından amacını anladık. Herkes küçük kumaş parçalan arasına birer yüz lira sıkıştırdı ve gösteriyi izlemeye hazırlandı. Fakat böyle bir gösteri olmadı. Bir tek kez göbek atmış olan hatun odadan çıkarken başka biri içeri daldı. O sıra ıda fiyatlann yükselmesi bekleniyor tmukta yanlış düzeldi netin pamuk ihracatında uygulanan fonu, geçen İinü yeniden düzenleyerek primi arttırması, \a "hükümet yanlışını düzeltti, adil çözüm" ç değerlendirildi. Pamuk fıyatlannın borsada yükselmesi bekleniyor. (Cumburiyet Ege Bürosn) tredi Kurulu'nun 1986 yıü nukta var olduğu öne sürüte fazlasuun" ve "stoUaruT amacıyla ihracatta prim uygoluyla dışsatımın teşvikinn kararlarının sürekli değitlırken, ihracatçılar son kaeözüm", "hökömet yanlışır biçiminde değerlendirdirada pamuktaki sık karar , de ticaret borsalarını ilgi umuna getirdi. BorsaJarda lan bekleniyor. pılar, ahnan karan "adfl iye nitelerken, "Hfikümet, mnı diudtti" yonımunu getirdiler. Ege bölgesi Pamuk Ihracatçıian Birligd YOnetim Kunıiu üyesi Erdem özsoy, konuya ilişkin olarak "Karar, ihnicat acısından olumlu sonoç verecek mi, venneyecek mi tartçmasından önce, tkaret borsalanndaId flytt harehedne bakınak gerekir. Flyatlar degişme göstermezM verilen prim ioracatcıvı, arçtrayı bir ölçöde rahatlatır" dedi. özsoy, dış piyasa fiyatlannın kaliteli Türk pamuklan açısmdan yükselme gösterdiğine işaret ederek son karann olumlu olabileceğini söyledi. Bu arada dış piyasalarda pamuk fiyatlannın 105115 sent arasında olduğu büdirildi. lzmir Ticaret Borsası'nda geçen hafta ekstra pamuklar 25 lira artış göstererek 825 liradan 850 lira, ya çıkmıştı. Sıra pamuklardaki fiyat* artışı da 20 lira düzeyinde gerçekleşmişti. Ticaret Borsası'nda bir hafta icinde 2025 lira artan pamuk fiyatlan, dfln ihracatçıların yoğun mal alııru yapmak istemeleri nedeniyle 25 lira birden sıçradı. 1700 ton pamuk ürününün 750880 lira arasında işlem gördügü borsada, fiyat gelişimi şöyle oldu: "Geçen hafta 850 lira fiyat bulan ekstralar 875880'e, 820825 lira olan mıntıkalar 830850 ye, 780810 olan garantiler 805810'a, 760775 lira olan sıralar 770790'a çıkü." Borsa yetkilileri, ihracatta prim uygulaması nedeniyle ihracatçılann yoğun isteminin fiyatlarda sıçramaya neden olduğunu söylediler. Canver Seçim bölgesinde mesi için işbirliği yapan 2 partiden SHP'nin Karma Komisyonda 11, DYP'nin ise 4 üyesi bulunuyor. Komisyonda HDP'nin ise 2 üyesi var. Yeniden görüşme için 22 imza gerekli olduğundan, SHP'liler imzalann tamamlanması amaaVla ANAP'h üyelerle de görüşecekler. Yeniden görüşme gerçekleşmediğı takdirde Karma Komisyonun TBMM Başkanhğı'na sunulacak raporu basılıp milletvekillerine dağıtıldıktan 48 saat sonra genel kurulda görüşülecek. Canver ve Batumlu hakkındaki son sözü genel kurul söyleyecek. Genel kurulda yapılacak oylama için partilerin Meclis gruplannda bir görüşme yapılmayacak ve karar aJmmayacak. Haberi duyunca Sulukule eğlencelerini, "otantik" havası bozulmadan ben de bir kez gormek istedim. Çünkü bu gösteriyi daha önce hiç izlememiştim. Merak ediyordum, ama gidip görecek kadar değil. Olaya turizm bankasının el attıgını öğrenince merakım yoğunlaştı ve geçen hafta sonu bu eğlenceyi izlemeye karar verdim.. Önce şunu söyleyeyim: Gösteriyi izledikten sonra, daha önce görmemiş olduğuma hiç pışman olmadım. Bundan sonra da bir daha görmeyecek oluşuma hiç pişman olmayacağım. Sulukule'de bir eğlenceye katılmak son derece kolay.. Sokağa adım atar atmaz, çevremiz "ortacı1" denen eski dansö^ler tarafından sarıldı. Her birinin söylediğine göre "asıl eğience" kendi evlerindeydi. Bir tanesi kolumdan yakalamış evinin reklamını şu sözlerle yapryordu: "Beyım bizimkilerde külot, mülot arama..." Eğlencenin saati 5 bin liraydı. Hem de adam başına değildi bu rakam. Bir oda dolusu insan bile oteanız para değişmiyordu. Fakat içeri girer girmez konuşma tarzı biraz degişti. "Bir Ortacı kadının söyiediğin* göre "biz biraz daha cömert davranırsak, onlar da cömertleşecekler ve külotlarını bile ç*karacaklardı. Biz bu öneriyi kabul etmedik. Çünkü eğer kabul etseydik yeni bir sorun çıkacaktı. Örneğin paralann nereye sıkıştınlacağı konusu.. Kendimizi dışarı attığımızda hep birlikte saatierirnize baktık. İçeri gireli daha 15 dakika bile olmamtştı. Ve bizi en az iki gün idare edeceğini sandığımız yüz liralıklardan geriye sadece birkaç tane kalmıştı.. Gördüklerimden çıkardığım sonuç şu: Her ülkede otantik (yöreye özgü) gösteriler vardır ve bunlar turizmin gelişmesiyle altın yurfıurtlayan tavuklara dönüşmüşlerdir. Ne ki, esmer vatandaşlanmız ellerindeki bu altın yumurtlayan tavuğu kesmişler. Biz Topkapı suriannı terk ederken tavuk can çekişiyordu. ANKARA TASI Uşümemiz biraz rastlantı Ankaralmın biraz kömürsüz kalıp üşümesi var ya, o işte biraz tesadüfi olmuş. Hem de olasılık hesaplarını altüst edecek türden tesadüflerin bir araya gelmesinden. Nasıl mı? Bunun yanıtını Ankara Anakent Belediye Başkanı Mehmet Altınsoy verdi. Hani 1967 yılında çıkanlan Trafik Yasası var ya, işte o yasanın "yük tahdidi" ile ilgili bir de hükmü varmış. Bu hüküm her nedense bunca yıl pek ciddiye alınıp uygulanmamış. Aradan zaman geçmiş, Ankara Belediyesi de Güney Afrika'dan kömür ithal etmeye karar vermiş. Sonunda etmiş de. Etmiş etmesine de, kömürün İskenderun ümanı'na doğru yola çıktığı günlerde, Antakya Valisinin aklına bu yasanın bu hükmü düşmüş. Düşüş tarihi de 29 eylül. Ne yapacak vali, "Yollanmız fazla yük taşıyan TIR ve kamyonlar nedeniyle aşınıyor eiendim, bir hal çaresine bakın" diye kolları sıvamış. Ekim ayının üçünde kömürün taşınmasına başlanmış ve 15 TIR'a kömür yüklenmiş, ama gel gör ki hiçbir ilin valisi bu genelgeyi henuz uygulamayı düşünmezken, Antakya Vaiisi "Uygulayın" emrinı vermiş. Tabii, fazla yüklenmiş bu 15 TIR, Ceyhan yakınlarında çevrilmiş, denetimden sadece iki TIR geçmiş. Diğerleri fazla yüklerini boşaltmalan için geri gönderilmiş. Mehmet Altınsoy, "Bir de kömür gelmez dlyorsunuz, işte 15 TIR gellyor " demeye hazırlanırken, geleceği saatten epeyce sonra ancak 2 TIR'ın gelmesi nedeniyle "rezil olduğunu" anlatırken, soruna bir hal çaresinin mutlaka bulunacağından •jmudunu henüz kesmemiş. Altınsoy, "Bu kömürü getlrmeme bir Cenabn Hak engel olur, başka hiçbir Allahın kulu engel olamaz" diyor. Hayıriısı Allah'tan... DEN HİKMET ÇETİNKAYA ründe üç değişik karar Pamukta "sancılı ıdlandırabileceğimiz ge. uretıcı, gerekse ihracatie "ekonomik çalkantı"yı zmiere karşın sürdürüyor. ıcatçılanna karşı hükümek 20 günde uyguladığt üç iiretim ve dışsatım dengede etkili oldu. Kredi Kurulu 27 eylülde alyapamuğu için 100 lira, rnnuğu için de 170 lira teştygulamıştı. Pamukta hü'dığı bu ekonomik karar racatçı çevrelerde olumlu Hı. Ancak bir siire sonra teşvik primi Ege ve AntalÇukurova için ise 50 lira ılanmaya başlandı. ın üç odak noktası tzmir, Adana'da bu yüzden kıu. Başbakan Tltrgut özaL 'ardımcısı Kaya Erdem ve \an ve Köyişleri Bakanı vn'a heyetler gitti Tepkiştrken Para ve Kredi Kueşvik primleri" konusuniincu karar Resmi Cazer/er sayısında yayımlandı. ii Kurulu 20 gün içinde alkararında pamukta "teşgulaması"nı şöyle açıklı•ye Antalya için kilo bakurova için de 95 lira." iracatçıları başta olmak üzere, çırçıralar, borsa ajanlan, şu anda"gerçek bir çözüm" olarak niteledikleri olayın sevincini yaşıyorlar. Hükümete karşı başlattıklan yoğun eleştirilerden vazgeçmiş görünüyorlar. Para ve Kredi Kurulu'nun 1986 yılı sonuna dek geçerli olan bu karannı ayakta alkışlıyorlar. Pamukta uygulanan buyöntem elbet üretici kesime de yansıyacak. 27 eylülde Ege ve Antalya pamuğu için verilen 100 liralıkprim Çukurova için 170 lira olarak saptanmışken, ikinci uygulamada büyük ölçüde düşüş göstermişti. Bu düşüş Ege ve Antalya için 70 lira, Çukurova için de 120 liraydu O dönemde 13 bin ton dışsatım bağlantısı yapılmıştı. 8 ekim günü yapılan ve Resmi Gazete'nin mükerrer sayısında yayımlanan karar ise paniğe yol açmıştı. Yeni "tesvik primi" uygulaması yine ilk karann altmdadır. Çizelgede 10070:30 TL, 13095: 35 TL. gibi bir fark vardır. Hemen belirtmek gerekir ki, ihmcatçı bundan hoşnuttur. Dış piyasalarda 110115 cent olan pamuğun alıcısı vardır. Dünya pamuk borsalan hareketlidir. tç piyasalarda üreticiden 320 liraya alıcı bulan, büyük bir bölümü kimi sermaye şirketlerince satın ahnan pamukta son kararla "stkmtı" bitmiş gibi görünmektedir. Üretici kesiminde ise şimdilik "fiyat düşme" endışesi ortadan kalkmıştır. Ama Istanbul'daki bir tekstil fırmasının ABD ve Yunanistan'la bağlantı yapması bu kez çırçır fabrikatörlerini telaşa düşürmüştür. Bir baska sürpriz gelişme ise "narendye" de izlenmekte şu günlerde. Limon dışsatımınm AET ülkelerinde gümriikte beklemesi, bu üründe başlayan sıkıntı, prim uygulanmasıyla gideritmiştir. Türkiye Narendye thracatçılan Birliği Başkanı tsa öner, Başbakan Turgut özal, Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem, îhracat Genel Müdürü Uğur Ercan'la görüşüp 30 bin ton limon dışsatımınm "gümrük engeli" nedeniyle durduğunu anlatmıştı. öner, Başbakan'dan "ihracatçı desteklenecek" sözü aldıktan sonra, Para ve Kredi Kurulu narenciyede kilo başına 30 lira prim verileceğini açıkladı Bu karar da ihracatçı kesimde büyük sevinç yarattı. Üreticiler ise şu ana dek prim olayından haberdar değiller. Ürünlerini "tohur"yöntemiyie satan üreticiler alınan karardan ihracatçılar kadar yararlanacak mı bilmiyoruz. Bilinen tek şey pamuk ve narenciyede hükümetin ilk kez dıssatımcıyı son üç yıldır böylesine hiç beklenmedik desteklemesL Ama bu destekleme "pamuk ve narendye" de her yıl yinelenen çalkantıyı ne ölçüde durduracak? tşte orası pek bilinmiyor... Bakan 'Açığı kapatacağız' dedi ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Metin Emiroğlu, öğretmen açığırun giderilmesi amacıyla yeni bir merkezi sınav açılacağım söyledi. Emiroğlu, Türkiye'de 800 bin1 milyon arasındaki çıraktan da sadece 20 bininin sözleşmeli olduğunu behrterek, yeni çıkan yasa uyarınca, yıl sonunda 150 bin çırağı sözleşmeli yapmayı hedeflediklerini açıldadı. Emiroğlu, bugüne dek çıkan yasalann çeşitli engeller nedeniyle yaşama geçemediğini, ancak son çıkan yasayla çıraklann sigortalanmasmın devlete buakıldığmı anlattı. Emiroğlu, vahlere hitaben şöyle konuştu: "Hedefimiz bu yıl 150 bin çırağı agortflJisyapabflmekrir. Böyle bir hedef koymamızın nedeni çıraklık egiüm merkezleri ile öğretmen bulma gibi sonınlan hemen seferber edebilmemizin miimkün olmamasıdır. Yasa uyarınca 18 yaşını bitiren bir kişi artık çırak degildir. Zaten bunlann çırak sayıiması da işverenin lehine degildir. 18 yaşını bitirmeyenJerle çırakhk sözleşmesi yapdması işverenin de lehinedir. Bir kere asgari ücretin üçle birini verecek, sigortasını da devlet ödeyecek. Tek külfetieri bu çıraklan haftada bir gün çıraklık eğitim merkezlerine göndermeleri olacaktır". Emiroğlu, "Bugün 50 odacı alınacak diye 5 bin kişi sınava giriyor. Sonra bunlara kravat takıp beyaz gömiekli yapmaya calışıyoruz. Yani yasanın uygulanması>la "ağaç yaşken eğilir' misali çırak küçük yasta araba altına yatacak, pratiğini öğrenecek. Bundan sonra ustalık beigesi olmayan da 'Benim biraz param var, bir TV tamir dukkanı açayım' diyerek işyeri acamayacak" dedi. Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı daha sonra bir başka so Ifeni öğretmen sınavı ru üzerine, öğretmen açığımn gıderihnesi amacıyla çahşmalann sürdüğünü, açığın bir ölçüde de "güvenlik sorustnrmalarının gecikmesi" nedeniyle oluştuğunu öne sürerek, "Onümüzdeki günlerde yeni bir sınav daha açılacak. Bunun sonucunda ihtiyaç duvulan branşlarda yeniden öğretmen alanacak. Aynca diger açıklann da vekil ögretmenliklerie giderilmesine calışıyornz" dedi. Arbnsay Kömür yuk tahdidine takjkJı. Başbakanlığa durumu iletmiş. Başbakanlık da tutmuş hemen bir gün sonra bütün valiliklere bir genelge göndermiş, bu hükmü uygulayın demiş. Şans işte, kömür de İskenderun Limanı'na boşaltılmış. Nakliye şirketi de kömürü taşımak için Adalet Bakanı'nın Bartuı Cezaevi ile ilgilenmesi istendi Izmir İİ Meclisi seçimlerini] i için mahkemeye basvurdı Cnmhuriyel Ege Bürosu) Meclisi seçimlerinde tzmir Gönul'ün ANAP'a oy ver• Idare Mahkemesi'ne başyürütmenin durdunılmanin iptalini istedi. leclisi Ikind Baskanlık sektidar ve muhalefet oylaJenince Vali Vecdi Gönül iP adayı Abdülkadir Kaliğini açıklamış ve ikinci \NAP adayı getirilmisti. ine SHP ve DYP Idare Mahkemesi'ne basvurdu. SHP Grup Başkan Vekili Burhan Gttneş tüm demokratik denetim yollanru arastıracaklannı, gerekirse Meclisi yeniden seçime götüreceklerini soyledi. İkinci başkan seçiminin iptaü ve yürutmenin durdurulması istemiyle tdare Mahkemesi'ne başvuran Burhan Güneş, dava dilekçesinde şu görüşlere yer verdi: "Meclis Başkanı yapılan oylamada eşit oy çıkması üzerine, oynnu açıklayarmk AJNAP grnbnndan AbdiUkadir Karahan lehine oyunu kullanıp, seçilmesini sagJayarak yasayı çiğnemiş bolunmflsı nedeniyle mahkemeye başvnrmak zoranluluğu dogdn. Şöyle ki, her ne kadar flkrin gead idaresmi beHrieyen yasa, eski ise de bn yasadan sonra çıkanlan 17^.1918 tarihU Genel Meclis Iç Tüzngii'niin 1. maddesi ikinci baskanın nasü secilecef ini acık bir biçimde esasa bagJanuş buiunmâktadır. öncelikle seçim gizli oy Ue yapdacaktır. Gizü oyun açıklanması söz konnsu olamaz." Insan Haklan Derneği, Bartın Özel Tip Cezaevi'nde bulunan ve cezaevindeki yaşaın koşullannı, haksız yere yakıîan infazlan protesto için aclık grevini sürduren hükümlülerin durumuyla ilgili olarak Adalet Bakanlığı'na başvuruda buiundu. Dernek aynca durumu bir lelgrafla Adalet Bakanı CNtan Sunguriu'ya da duyurdu. Duyuruda açlık grevinin 15 günü doldurduğu ve grevcilerden iki kişinin durumunun tiddi olduğu da bildirilerek, olayla ilgUenilmesi istendi.Bartın Cezaevi'nde bulunan hükuraluler ve yakınlari daha önce de çeşitli maJcamlara verdikleri dilekçelerle, cezaevindeki ya$am koşullannı anlatmışlar ve Ozellikle ıçrae suyunun, bir insan bünyesinin kaldıramayacagı ölçüde mikroplu olduğunu bdirterek, bu suyun tahlü edilmesini istemişlerdi. Hükümlüler ve yakınları, başvurulannda ozellikle sol göruşhi mahkunüara uygulanan "cezasımn bitmesioe az bir zaman kala, sağ görüşliilerin bulundugu koguşlara gitme uygulamasından" yakınmışlar ve bu koğuşlarda sol görüşluler için can guvenliği bulunmadığını aynntılarıyla anlatmışlardı. Hükümlüler ve yakınlan bugüne kadar başvurularıyla ilgili bir yanıt alamadılar. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) "KuKluxKlan'ın şubesi" "Olaylar 1986'nın başında Wilbert Kenney ve Emest Richardson adiı zenci subayların üssümüze atanmaları ile başladı" diye anlatıyor Amerikan Hava kuvvetleri'nin Ankara'daki hava ussünde çalışan Türk işçiler. Harbİş Sendikası'na bağlı olan işçiler, bu iki Amerikalı zenci subayın görevine başladıkları tarihten itibaren kendileri üzerinde büyük baskı oluşturduklannı belirtiyoriar ve şöyle devam ediyoriar: "Rlmlerde gördüğumüz köle kamplarındakj zenciler nasıl çalıştırılıyorlarsa, bu iki Amerikalı zenci subay da bizleri o şekilde çalıştırmaya başladılar. Önce bu iki Amerikalı ile konuşarak, tavıriannı yumuşatmalarını istedik, onlar ise aksine daha çok baskı yapmaya başladılar. Bunun üzerine sendikamızın Ankara şubesine başvurduk. Ankara Şu be Başkanımız olayların olduğu dönemde Ankara'da olmadığı için Genel Sekreterle gö Türkiye Çocuk Esirgeme rüştük. Genel Sekreter de Kurumu Başkanı ve Muzır sorunumuzu bile dinlemeden, Yayın Kurulu üyesi Nihat bu işlerin hallolacağını söyle. İlhan, oğlunun altın di. Zaman geçiyor ve sorunla künyesini "caldıklan" nmız hallolmuyor." gerekçesiyle 1415 yaşında 4 lise ögrencisi hakkında Amerikan Hava Üssü'nde davacı olmuştu. Bu olay çalışan işçilerin yakındıklan di nedeniyle öğrenciler ğer bir konu ise bu iki Ameri emniyete götürülmüş ve kalı subayın, Amerikan Kuzey öğrencilerden biri orada Güney savaşının çıkmasına sabahlamıştı. Savcılık da neden oiuşturan, "zenci olayla ilgili harekete geçerek düşmanlığı" gibi "beyaz düş çocuklar hakkında dava manlığı yapmaları.." İşçiler açmıştı. Nihat llhan, kendisine, "Hey, you (hey duruşma salonuna gelen bu. sen), sizlere siyahların da en "sanık çocukların", "pek . az beyazlar kadar başarılı ol bir küçük" olduklarını duklarını ispattayacağız" biçi görünce ikinci duruşmada minde seslendiklerini kaydedi şikayetinden vazgeçtiğini yorlar ve sözlerini şöyle bağ söyledi. Nihat İlhan, lıyoriar: şikayetinden vazgeçme "Bu iki Amerikalı KuKlux gerekçesini "Bir cahillik Klan'ın siyahlar şubesinden etmişler işte" diye geliyorlar." belirtti. CahiUik etmişler :