Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
20 OCAK 1986 Ozetle DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Reagari'dan alınan bağırsak polipleri temiz Ameıika Birleşik Devletleri Başkanı Ronald Reagan 'dan cuma günü üç bağırsak polipi almdı. Yapıiart laboratuvar incelemeleri sonucu kanserti hücreye rastlanmadı. Beyaz Saray yetküileri, Maryland'deki Catoctin dağlannda bir köşkte dinlenen Başkan Reagan 'a durumun doktoru tarafından bildirildiğini açıkladılar. Yetkililer, Başkanın bağırsak kanseri ameliyatından altı ay sonra bağırsağında meydana gelen ufak büyümelerin Bethesda Deniz Hastanesi'nde almdığını da beürttiler. (a.a.) Sovyet TV'si:Tbp şimdi Reagarfda Fttze tartışması Orta menzilli füzeier, Yıtdız Savaşlan'ndan sonra ABD ile Sovyetler Birlığı arasında en tartışmah konulardan birini ohısturuyor. SATO'nun 1979 tarihli kararı uyannca Avrupa'ya 572 tane orta menzilli Cruise ve Pershing2 füzest yerleştirdmeye başlamnca, So\yetler Birliği 1984 kastmtnda Cenevre silahsızlanma görüşmelerinden çekilmişti. Ancak Moskova geçen ytl tekrar Cenevre'ye döndü. NATO, tek başlıkh Cruise ve Pershing2 fuzelennin, Sovyetler'in üç başhklı re isabet gucii çok yuksek SS20 füzelerine karşı dengeyi sağlamak amacıyla yerleslınlmekte olduğunu öne sürtiyor. Sovyetler Birliği ise Avrupa'da nükleer dengenm zaten mevcut olduğunu, SS20'lerin ABD'nin tngiltere'deki nükleer bombardıman uçaklart ile ön üslerde bulunan nükleer denizaltılarma karşı yerlestıriidiğini ılerı sürüyor. tki super güç arasında bu konudaki en puruzlü noktalardan biri de Ingilız ve Fransız füzeleri idi. Moskova, şimdiye dek bu füzelerin de pazarlığa dahil edilmesinde ısrar edıyordu. tngiltere ile Fransa ise kendi fuzelerinin uzun menzilli olduğunu, bu bakımdan orta menzilli fuze pazarlığma giremeyeceğinı ileri sürtiyortar. Bu iki ulke aynca, fuzelerinin ulusal vurucu gıice dahil olduğunu ve NA TO kuvvetlerine girmediğini belirtivorlar. SSCB, orta menzilli füzelerde daha esnek bir tutuma girdi Moskova, Sovyet fuzelerinin Avrupa'dan Ingiliz ve Fransız füzeleri ile aynı zamanda kaldırılması için artık ısrar etmiyor. Kremlin sözcüsü Leonid Zamyatin, Dışişleh Bakan Birinci Yardımcısı Georgi Kornienko ve Genelkurmay Başkanı Mareşal Sergei Akromeyev, yaptıklan açıklamada, îngiliz ve Fransız fuzelerinin şimdilik bugünkü düzeyde kalabileceklerini, ancak daha sonraki aşamada kaldırılmaları gerektiğini belirttiler. Pershing füzeleri NA TO'nun SS20'lere yanıtı. MOSKOVA, (AP) Sovyet televizyonu, Komünist Partisi Genel Sekreteri Mihail Gorbaçov'un ortaya attığı nükleer silann 15 yıl içinde ortadan kaldırılması yolundaki öneriden sonra "topun şimdi Reagan'da" olduğunu belirtti. Sovyet televizyonunun yayımladığı yorumda, Başkan Reagan'ın, "nükleer silahlann yok edilmesi için yüzyılın sonunu beklemeye gerek olmadığını" açıklaması hatırlatılarak, silahsızlanmanın daha önce gerçekleştirilmesine kimsenin itiraz etmeyeceği ifade edildi. Sovyetler Birliği Komünist Partisi Genel Sekreteri Mihail Gorbaçov'un dünyanın nükleer silahlardan arındırılmasına ilişkin geçen hafta yaptığı önerinin yankılan sürerken, Sovyetler Birliği Dışişleri Bakanı Birinci POLmKADA SORUNLAR ERGUN BAI£I kalması gerektiğini ve daha ilerideki aşamada bu füzelerin de kaldınlmasını istediklerini belirttiler. Böylece Moskova, Avrupa'daki orta menzilli Sovyet füzeleri ile İngiliz ve Fransız fuzelerinin ayru zamanda kaldırılması gerektiği görüşünden vazgeçmiş oluyor. Üç yetkili, Gorbaçov'un planının geçerlilik kazanabilmesi için Başkan Reagan'm "Yıldız Savaşlan" projesinden vazgeçmesinin şart olduğunu da vurguladılar. Georgi Kornienko, Ural Dağlannın doğusuna yerleştirilmiş olan SS20 fuzelerinin ancak Gorbaçov'un planının üçüncu ve son aşamasında kaldırılacağını söyledi. ABD yetküileri, bu noktaıun Reagan'm orta menzilli fuzelerinin kaldırılmasına ilişkin "sıfır çöziim" formülü ile çeliştiğini belirtiyorlar. "Sıfır çöziim" formülü, Avrupa'daki orta menzilli Amerikan füzelerine karşılık, (Cruise ve Pershing 2), Sovyetler'in hem Avrupa'daki, hem de Asya'daki SS20'lerini kaldırmasını ongöruyor. Georgi Kornienko, Asya'daki SS20'lerin Pasifık'teki Amerikan uçak gemilerindeki jetlere karşı olduğunu söyledi. Kornienko, bu nedenle Asya'daki SS20'leri Gorbaçov'un planının üçuncü aşamasında kaldıracaklarını belirtti. Bilindiği gibi Mihail Gorbaçov, geçen hafta açıkladığı planında, dunyadaki tum nükleer silahları 2000 yılına kadar uç aşamada yok etmeyi Önermişti. Gorbaçov'un Önerisi Sovyetler Birliği Komünist Partısî Genel Sekreteri Mihail Gorbaçov'un nükleer süahlara ilişkin son önerisi dünyada geniş yankılara yol açtı. Öneri, NATO tarafından olumlu karşılanırken, genellikle Sovyet önerileri karşısında temkinli bir tutum takınan Başkan Reagan bile, Gorbaçov'un önerisinin "cesaret verici" olduğunu ve "yeni önerileri" kapsadığını kabul etti. Bu satırlar yazıldığ sırada Ankara, Gorbaçov'un önerisi konusunda henüz bir açıklama yapmamıştı. Özal hükümeti herhalde her zamanki "aşm temkinli" tutumu ile önce herkesin tepkisini bekleyecek, sonra da genel eğılime göre kendi görüşünü açıklayacaktır. Ankara, nasıl tepki göstereceğini düşüne dursun, biz Gorbaçov'un önerisine eğilelim. Sovyet lideri, 2000 yılına kadar tüm dünyanın nükleer silahlardan arınması için üç aşamalı bir plan önermiştir Planın ilk aşamasında stratejik (uzun menzilli) nükleer silahlarda % 50 indirim yapılması ve Avrupa'daki orta menzilli füzelerin kaldırılması öngörülüyor. Bu aşama bugünden başlayarak 58 yıl içinde tamamlanacak. ikinci aşamada, taraflar karsılıklı olarak ellerindeki nükleer silahları donduracaklar. 1995 yılından 2000 yılına kadar sürecek son aşamada ise yeryüzünün tüm nükleeı silahlardan anndırılması ve nükleer silahlann yerleştirilmesinı yasaklayan evrensel bir anlaşma imzalanması öngörülüyor. Ancak Gorbaçov, bu plana karşılık Reagan'm "Yıldız Savaşlkn" denen Stratejik Savunma Girışimı (SDI) projesinden vazgeçmesinı istiyor. Sovyet lideri ayrıca bir lyınıyet jestı olarak Ağustos 1985'te ilan ettiği nükleer denemeleri tek yanlı olarak durdurma karannı 3 ay süreyle uzattığını açıkladı. Gorbaçov'un önerisini bir propaganda manevrası olarak nitelemek kanımızca yanlış olur Sovyet liderinin açıklaması, üzerinde dikkatle durulması gereken önemli bir girişimdir. Öneri bir dizi yeniliklerı kapsamaktadır. Gorbaçov ilk kez dünyanın tüm nükleer silahlardan arındınlmasını öngoren aynntılı bir plan sunmuştur. Planda, üç aşamanın hangi tarihlerde başlayıp, hangi tarihlerde biteceği bile belirtilmiştir. Daha önce, ne bir Amerikan başkanı ne de bir Sovyet lideri, bu denli aynntılı bir plan sunmamıştı. Gorbaçov'un planında çok anlamlı diğer bir yenılik de, Sovyet liderinin, Avrupa'daki Amerikan ve Sovyet orta menzilli fuzelerinin kaldınlmasını önerirken, ilk kez İngiiiz ve Fransız füzelerinden söz etmemiş olmasıdır. Bilindiği gibi Moskova, şimdiye kadar Avrupa'da orta menzilli füze pazarlığma ingiliz ve Fransız fuzelerinin de (162) dahil edilmesinde ısrar ediyordu. Gorbaçov, önerisinde ilk kez bu koşulu öne sürmemiştir. Sovyet lideri, nükleer denemelerın denetlenmesi konusunda (ki bu, ABD ile Sovyetler arasında en pürüzlü noktalardan biridir) esneklik göstermiş, denemelerin yabancıls' tarafından "yerinde denetlenmesi" için yeni kolaylıklar getirmiştir. Bunlar küçümsenecek jestler değildir. Gorbaçov'un özellikle orta menzilli füzeier konusunda gösterdiği esneklik anlamlıdır. Sovyet lideri, ABD ile SSCB kendi orta menzilli füzelerini Avrupa'dan kaldırırken, ingiliz ve Fransız fuzelerinin bugünkü sayıda kalabileceğıni, daha sonraki aşamada bunların da kaldırılması gerektiğini belirtmektedir Yani Sovyetler Birliği, ilk kez kendi orta menzilli füzelerini kaldırmak için ingiliz ve Fransız fuzelerinin de pazarlığa dahil edilmesi koşulunu öne sürmüvor. Gorbaçov'un planını, dünya kamuoyunda puan toplamaya yönelık girişim şeklinde nitelemek her halde önemli bir hata olur. Moskova gezimizde de görmüştük. Gorbaçov, Sovyet halkında yeni beklentiler, umutlar yaratmış. Halk daha iyi yaşamak, daha kaiiteli mallara sahip olmak istiyor. Gorbaçov'un ekonomik reformlara ağırlık tanıması halkın umutlarını artttrmış. Sovyet lideri ise, tehlikeli silahlanma yarışını kesip, halkına daha iyi bir yaşam standardı sağlamak İstiyor. İçeride ekonomik reformlarda başarılı olmak ve yaşam standardını yükseltebılmek için dış ılişkilerde istikrara ve silahlanma giderlerinin azaltılmasına gereksınmesi var. Gorbaçov'un bu tutumu, sadece Sovyet halkına değil, kuşkusuz dünya barışı ıçın de yararlı niteiiktedir. Sovyet liderinin önerisindeki yapıcı ve olumlu noktaları gözardı etmek, barış için önemli bir fırsatı kaçırmak anlamma gelecektir. Gandi, partisini gençleştiriyvr Hindistan'da iktidardaki Kongre Partisi'nin Başkanı ve Başbakanı Rajiv Gandi, partisinin gençleştirümesi ve güçlenavHmesi amacıyla 3 bakanını parti çabşmalanna katılmalan için görevlerinden aldı, Başbakan Gandi, başkentte düıenlediği basın toplantısmda, "Partiyi gençleştirmeye gerçekten gerek var" diye, konuştu. Hollanda gemisi Körfez'de isabet aldı: 1 ölü Körfez'de isabet alan Hollanda bandırah gemide, 1 kişinin öldüğü, 7kişinin yaralandığı bildirildi. Londra'daki Lloyd's Denizcilik kaynaklanna göre, "Exocet" tipi bir füzenin isabet ettiği gemide, yaralanankvdan 5tnin durumu ağır. Aynı kaynaklar, yarahlann, Iran'm Buşehr limamna götüriildüklerini ifade ediyorlar. Yardımcısı Georgi Kornienko, Kremlin sözcüsü Leonid Zamyatin ve Genelkurmay Başkanı Mareşal Sergei Akromeyev, yaptıklan açıklamada, iki süper güç Avrupa'dan orta menzilli füzelerini kaldırırken, Îngiliz ve Fransız fuzelerinin de aynı zamanda kaldınlmasını şart koşmadıklannı bildirdiler. Sovyet yetkililer, ancak tngiliz ve Fransız fuzelerinin şimdiki düzeyde Papandreu, JVhitehead'i kabul etmedi yor. Oysa, Papandreu, Atina'ya önceki gün Ankara'dan Atina'ya gelen aniden gelen SSCB Dışişleri Bakan YardımcıABD Dışişleri Bakan sı LoginoPu kabul etmiş ve bir saat süren bir Yardımcısı, Papandreu yerine, görüşme yapmışu. Papandreu'nun Loginof ile bugün de görüşmesi bekleniyor. bugün Başbakan Yardımcısı Bilindiği gibı Loginof, SSCB Başkanı GorYannis Haralambopulos ile baçov'un "nükleer silahlardan ıraınu" öncrisini önceki gün Yunan başbakanına sunmuş, görüşecek. STELYO BERBERAKİS ATİNA ABD Başkanı Reagan'm Libya1ya karşı aldığı bir dizi ekonomik yaptınmlar konujunda bilgı vermek üzere, Ankara'dan sonra Atina'ya gelen ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı John VVhitehead'in ziyaret programında değişiklik yapıldı. Whitehead, Yunan Dışişleri Bakanı karalos Papulias ile bugün görüşecektı. Oysa son anda yapılan değişiklikle, bu görüşme dün gerçekleşti. Bu arada, Whitehead'in Papandreu tarafından kabul edilmediğini yazan Yunan gazeteleri, bunun yerine, Başbakan Yardımcısı Yannis Haralambopulos'u bugun (pazanesi) göreceğini belirtiyorlar. Gerçekten de, Whitehead'in Atina programında, Başbakan Papandreu ile görüşeceği belirtilmıda General Dynamics'in Yunanistan'da yatınm yapma vaadini elde edecekti. • ABD Savunma Bakanı Caspar Weinberger'ın F16'larla ılgilı olarak Papandreu'ya gönderdiği mesaj. Weinberger'ın bu mesaunda Papandreu'nun hoşuna gitmeyecek bir noktanın bulunduğundan söz ediliyor. John Whıtehead, Yunan Dışişleri Bakanı ile terör ve Libya konularında görüştükten sonra bugun Kamu Duzeni Bakanı ve Başbakan Yardımcısı ile görüşecek. VVhıtehead, daha sonra havaalanındaki basın toplantısından sonra Atına'dan avnlacak Öte yandan, Lıbya Dışişleri Bakan Yardımcısı Ahmet Sahati de önceki gün Atina'ya geldi. Sahati, Atina'daki temaslannda Yunan Dışişleri Bakanı ile görüştü ve Akdeniz'deki son gelişmeler konusunda Libya'nın görüşlerıni açıkladı. Israil Dışişleri Bakanlığı Genel Sekreteri David Kımche de, geçen hafta ortalannda Atina'yı ziyaret etmişti. Kimche'nın ziyareıi sırasında Yunan Dışişleri Bakanı, Başbakan Papandreu ile birlikıe Belgrad'da bulunu>ordu. Kımche'nın Atina'daki lemaslarında ABD'nin Libya'ya karşı aldığı onlemlerı sa\unduğu belirtildi. Güney Afrika'da siyahlar yine birbirine girdi JOHANNESBURG. (ANKA) Irkçı beyaz azınlığın yönetimindeki Guney Afrika'da siyahlar arasındaki anlaşmazlıklar kanlı olaylara neden oluyor. Son olarak, Johannesburg'un 30 kilometre uzağındaki bir altın madeninde çeşitli kabilelere mensup siyah işçilerin birbirine girmesi sonucu 7 kişi öldü, 39 kişi de yaralandı. Güney Afrika polis yetkililerinden edinilen bilgiye göre, Kloof altın madeninde Pondo, Zıılu ve Sangaan kabilelerine mensup madenciler arasında gece yansı patlak veren çatışmalar, polis kuvvetlerinin müdahalesi ile dun sabah erken saatlerde sona erdirilebildi. Peres, Lahey'de Gonzalez'le görüştü Israil Başbakanı Şimon Peres, Hollanda, Ingiltere ve Federal Almanya'yı kapsayacak olan 12 günlük Avrupa gezisinin ilk durağı olan Hollanda'nın Lahey kentine gitti Peres, Lahey'dedün tspanya Başbakanı Felipe Gonzalez ile görüştü. Bilindiği gibi tspanya ile tsrail, geçen hafta ilk kez diplomatik ilişki kurmuşlard\ tki sosyalist başbakanın görüştüğü Lahey'de olağanüstü güvenlik önlemlerinin alındığı bildirildL (AP) Papandreu da bunlan "çok olumlu" olarak nitelemişti. Atina'daki siyasal gözlemciler, Whitehead'in Papandreu ile görüşmek istediğini, ancak Papandreu'nun son anda karannı değiştirdiğini belirtiyorlar. Papandreu'nun bu kararı vermesine neden olarak da üç unsur gösıeriliyor: • Yunan hükümetinin, ABD'ye yaptığı içeriği bilinmeyen bir talep yerine getirilmedi. • Yunanıstan'ın almaya karar verdiği F16 savaş uçaklarmın devletlerarası anlaşma ya da şırket devlet anlaşmasına bağlı olup olmayacağı henüz kcsınlik kazanmadı. Washıngton, F16 uçaklarım, YunanABD devletleri arasında yapılacak anlaşmadan sonra satmayı önerıyor. Oysa F16'lar, General Dynamics şirketi ile Yunan hukumetı arasındaki bir anlaşma ile satılsa, Yunanisıan bu uçakların karşılığın Mali Burkina Faso arasında anlaşma Mali ve Burkina Faso hükümetleri kuvvetlerini karsılıklı olarak geri çekmeyi ve kendi smırlanna çekiîmeyi kabul ettiler. Saldırmazhk ve Savunma tşbirliği Anlaşması'nı "ANAD" imzalayan yedi ülkenin devlet başkanlannın Fildişi Kıyısı 'naa yaptıklan toplantıdan sonra yaytmlanan bildiride, Mali ve Burkina Faso arasında anlaşma sağlandığı açıklandu Toplantıya Mali, Burkina Faso, Fildişi Kıyısı, Nijer, Mor'ıtanya, Senegal ve Togo devlet başkanlan katıldı. (a.a.) Filipinleride kilise, Başkan Marcos'a başkaldırdı Dış Haberter Servisi Güney Doğu Asya ülkelerinden Filipinler'de seçim kampanyası karşıbklı ağır suçlamalarla olanca hızıyla sürüyor. AP ajansının haberine göre, ülkenin en etkili dini lideri olan ve Devlet Başkanı Ferdinand Marcos'a öteden beri muhalefetiyle tanınan Kardinal Jaime L.Sin de seçim kampanyasına müdahale ederek, dün, kiliselerde okunan bir mektubunda Marcos'u yalancılık ve iftiracılıkla suçladı. Başkan Marcos ise, yaptığı bir seçim konuşmasında, muhalefetin, sempati toplamak uzere başkan adayı Bayan Akino'ya karşı diızmece bir kaçırma eylemi tasarladığını iddia etti. Başkent Manila ve çevresindeki kiliselerde dün rahiplerce okunan "vaaz mektubu"nda, Kardinal Sin, 7 şubatta yapılacak başkanhk seçimleriyle ilgili goruşlerini açıklarken, adını açıkça anmadan Başkan Marcos'u ağır bir dille suçladı ve yine adını anmadan muhalefet lideri Bayan Akino'yu seçmenlerin karşısında bir "dürustlük seçeneği" oluşturmaya çağırdı. Kardinal Sin, mektubunda, yönetimi kastettiği belli olan bir dille, belirli bir çevrenin bir karalama kampanyası yüruttuğunü, oy satın alma, seçmenlere baskı gibi yolsuzluklar yaptığını dile getirdi. Devlet Başkanı Ferdinand Marcos, ülkedeki Katolik kilisesince seçimlere hile karıştırmak, karalayıcı bir kampanya yürütmek, "şeytanca taktikler"e başvurmakla suçlanıyor. Marcos'un eşi Imelda Marcos da seçim kampanyasına etkin bir biçimde katıhyor. Pakistan: 1990'dan önce seçim yok Pakistan Başbakanı Muhammed Han erken seçimlere gidilmesinin söz konusu olmadığını belirterek, "Kimsenin demokrasiye meydan okumasına izin vermeyeceklerini" söyledL Muhammed Han düzenlenen bir gösteride yapnğı konuşmada, seçimlere ancak parlamentonun gö'rev süresinin bittiği 1990 yümaa gidebileceğini bildirdi. Muhalefete, kitle haberleşme organlanndan seslerini duyurma olanağı verilmediğini vurgulayan Kardinal Sin, "Bu tür şeytanca taktikleri şiddetle kınıyoruz ve bunlan gelecekteki daha vahim şeylerin yalmzca bir ön belirtisi olarak gorüyoruz" dedi. Kardinal Sin, mektubunun sonunda muhalefete de seslenerek, daha sıkı bir kampanya yürutmelerini istedi. "Halkımız. şimdiki rejirae alternatif olarak sizden bir dürustlük seçeneği duymak istiyor" dedi. Kardinal Sin'in mektubunun Manila Başpiskoposluğunda gorevli tüm papazlar tarafın dan desteklendiği bildirildi. Ekonomik kriz, Macaristanh da sardı Dış Haberler Servisi Macaristan Doğu Bloku üikeleri arasında bazı ekonomik reformların onculuğunü yapıyor. Ekonomide durağanhğı yenmek amacı ile girişilen bu reformlar arasında karar alma mekanızmasını ademi merkeziyetleştirmek ve piyasa ekonomisinin bazı unsurlarını benimsemek bulunuyor. Ancak bu reformların Macaristan'da karmaşık, bazen de başarısız sonuçlar doğurduğu belirtiliyor. Newsweek dergisine göre Moskova veya diğer Doğu Bloku ülkelerinden Macaristan'a gelen biri, kendini bir Batı ülkesinde sanabilir. Dergiye göre bu yanılgının nedeni, ülkede vitrinlerin Pierre Cardin marka gomleklerle, Wrangler blucinlerle, her çeşit Batı maü elektronik aygıtlarla dolu olması, en önemlisi de marketlerde etin, meyvenin her çeşidine rastlanması. Ancak, görünüşteki bu bolluğa rağmen, Macaristan'ın ekonomik guçlüklerin kıskacında olduğu belirtiliyor. Macaristan, 1985 yüında yüzde 1 ile, Doğu Avrupa'da son yıllarda buyııme hızı en düşük olan ülkeler arasında geliyor. 9 milyar dolara ulaşan dış borç nedeniyle hükümetin kemer sıkma yöntemine başvurmak zorunda kaldığı ve gerçek ücretlerin yuzde 7 ila 8'lik enflasyon oranının gerisinde kaldığı belirtiliyor. Tanm ürünlerinin dış pazarlardaki fiyatı düzenli olarak duserken, sanayi kesımi de Batı ile arasındaki teknoloji açığını kapatma konusunda giderek daha çok zorlanıyor. Ticari dengesizük de modernleşme çabalarına darbe vuruyor. Macaristan, ticaretinin yarıya yakın bölümunü Batı ile serbest dcniz hesabma göre yaparken, Doğu ile ticareti, sabit fiyattaki uzun dönemli anlaşmalarla bağlı. Macar bir ekonorpi uzraanı sosyaüst ekonomide yenilik için çok az teşvikin olduğunu söylüyor. Macaristan'da çoğu kişinin, biri kamu, diğeri özel sektörde olmak üzere iki işte birden çahştığı belirtiliyor. tstatistikler, Macarların günde 12 ila 16 saat çalıştığını ve nüfusun yüzde 15'inin yoksulluk sımnnın altında bir yaşam sürdüğünü gösteriyor. Geri kalan yüzde 85'lik kesim ise ayda ortalama 115 dolarlık (yaklaşık 69 değişiklik yapılarak bulunabileceğine inanıyor. Ülkede, 1956'daki Sovyet müdahalesinden sonra t a n m reformları, 1%8'de de sanayi reformlan yapmaya girişildi. Bu hareketler, ekonominin bir bölümunü katı merkezi planlamacılann ellerinden kurtardı, çiftçiler devlete zorunlu bir fiyat ödeme ve sabit ücret sorunlarından sıynldı. Ülkedeki küçük, ama güçlü özel sektör yayılmaya başlakanlıklarda oturan kişilerden çok daha iyi karar verebildiklerini" söylüyor. Newsweek, Moskova'nın, Macaristan'da bütün bu olup bitenleri endişeyle izlediğini öne sürüyor. Sovyetler Birliği Komünist Partisi resmî >ayın organı Pravda gazetesinde geçen haziranda "Serbest girişimin bazı unsurlannın benimsenmesi, vahim ekonomik, sosyal ve ideolojik sonuçlar doğurur" yolunda bir Sovyet Dışişleri Bakanı Edvard Şevamadze ile Japon Dışişleri Bakanı Şintoro Abe arasında yapıcı görüşmeler olduğu ve ilk kez Sovyetler'in Kuril Adaları sorununu görüşmeyi kabul ettikleri kaydediliyor. SSCB ile Japonya "barış antlaşması" için görüşecek Dış Haberler Servisi Sovyetler Birliği Dışişleri Bakanı Edward Şevamadze Japonya'ya yaptığı beş günluk restni gezısini tamamladı. Bir Sovyet dışişleri bakanının 10 vıllık bir aradan sonra Tokyo'da ilk kez \aptığı temaslann oldukça olumlu ve yapıcı bir hava içinde geçtiği belirtildi. AP ajansının haberine gore, Sovyetler Birliği ilk kez. iki ulke arasındaki en dikenli konu olan Kuril Adaları sorununu tartışmayı kabul eus. Bu konudaki goruşmelerin Sovyet ve Japon dışişleri bakanları arasında Moskova'da yapılacağı öğrenildi. İki dışişleri bakanının görüşmelerinin son yıllarda oldukça gerginleşmiş olan SovyetJapon ilişkilerindeki havayı yeniden yumuşattığı bildiriliyor. Toprak sorunlanm da kapsayacak bir " b a n ş antlaşması" imzalamak için ise goruşmelerin süreceği belirtildi. Bilindiği gibi, Japoma'nm 1905 yılında Çarlık Rusya'smdan fethettiği Kuril Adalan'nı Sovyetler Biriiği, İkinci Dunya Savaşı sonunda geri almıştı. Ancak Japonya, smırlanna çok yakın olan bu adalar üzerindeki Sovyet egemenliğini tanımadığı için iki ulke arasında şimdiye dek resmen bir banş antlaşması imzalanmadı. ABDli turistlerin yeni tatil gözdesi, Sovyetler ReaganGorbaçov zirvesinin yarattığı iyimserlik ortamı ve Avrupa ülkelerinde giderek artan terörist eylemler nedeniyle Amerikalı turistler Sovyetler Birliği 'ni tercih ediyor. ABD'deki turizm şirketleri, Sovyetler Birliği'ne düzenlenecek turlara büyük bir ilginin başladığını ve çok sayıda kişinin kendilerine başvurduklarını bildirdiler. (THA) Filipinler Devlet Başkanı Ferdinand Marcos, 7 şubatta yapdacak Devlet Başkanlığı seçimlerinden, rakibi bayan Corazon Akino'nun zaferle çıkması ve kuracağı hükümete komünistleri de alması halinde bir darbeyi muhtemel gördüğünü söyledi. Marcos, Amerikan NBC televizyonurta verdiği demeçte, muhaliflerinin ' 'deneyimsizlikleri'' nedeniyle kaygı duyduğunu ifade Marcos: olabilir Darbe Budapeşte'de bir market Mal bol ama, ekonomik sorunlar da büyüyor. bin TL.) bir ücretle yetinmek zorunda. Yetkililer, ülkede intihar, alkolizm ve suc oranının arttığını ve ufukra bu sorunlara çözüm görünmediğini belirtiyor. Bu sorunların, reform prograrru için büyük tehlike oluşturduğu bildiriliyor. Newsweek dergisine gore Macar hukumeti bu sorunlara çözumün, standart sosyalist politikada daha az değil, daha çok dı, bankacıhk ve vergi sistemlerindeki yeni düzenlemelerin de ekonomide esnekliğe daha çok olanak sağlaması bekleniyor. Bazı fabrikaların başında, seçimle göreve getirilmiş konseylerin bulunduğu, bu konseylerin kânn paylaşımı gibi konularda karar verdiği belirtiliyor. Ulusal Planlama Bürosu'nun bir yetkilisi, "Bu konseylerüı, piyasa ik ügü konuiarda ba Ekonomik reformlar olumlu sonuçlar verdi. Malların kalitesi yükselirken üretim arttı. Ancak bu olguya koşut olarak enflasyon % 78'e, dış borçlar da 9 milyar dolara ulaştı. Macar yetkilileri, bu sorunların üstesinden gelebilmek için ekonomik reformların kapsamımn genişletilmesi gerektiğine inanıyorlar. uyarı yer aldı. Macaristan lideri Janos Kadar'ın Sovyet lider Mihail Gorbaçov ile geçen eylülde yaptığı görüşmeden sonra ise Moskova, Macaristan'daki gelişmelere daha uzlaşmacı bir gozle bakmaya başladı. Ancak Kremlin, Macaristan'ın yuksek kaiiteli ürün ihracında Batıya Sovyetler'e karşı öncelik tanınmaması gerektiği göriişünde ısrarh. Honduras'tan Nikaragua'ya çağn: Yabancı askeri danışmanları ülkelerimizden çıkartalım VSASHINGTON (AP/a.t.) Honduras'ın yeni Devlet Başkanı Jose Azcona Hoyo ulkesindeki Amerikan askeri varhğını sona erdirmek için bir bölgesel banş anlasması imzalamaya razı olduğunu belirterek, bunun için Nikaragua'nın, Sovyet danışmanlarım ülkelerine göndermesi gerektiğini söyledi. Azcona. dun duzenlediği basın ;oplamısında butün Latin Amerika ulkelerinın silahlanma duzeylerinin denetlenmesine olanak veren Contadora onerilerini imzalama>'a haar olduğunu da bildirdi. Yetkilüer, Azcona'nın ımzalamayı onerdiği "Contadora önerilerinin" Orta Amerika bölgesinde kapsamlı banş sağlamayı amaçladığını kaydettüer.