Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
16 OCAK 1986 Ozetle DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Edward Kennedy ŞilVde Latin Amerika ülkelerini ziyaret eden ABD'li demokrat senatör Edward Kennedy, gezisinin uçuncü durağt olan Şili'ye gitti. Şili'de insan haklarmın halen çiğnendiği gerekçesiyle bu ülkeye yapılan askeri yardımın durdurulması yolunda ABD Senatosu 'na 1983 'te bir karar tasansı sunan Edward Kennedy, Şili'de oldukça soğuk karşüandı. Şili hükümeti, senatör Kennedy'e, ' "nezaket gereği'' ülkeye giriş vizesi verildiğini beUrtti. (UBA) Tfemerfde yönetim dıınıma hâkim Dış Haberler Servisi Güney Yemen'de, 13 ocakta eski Devlet Başkanı Abdülfettah Ismail'e bağlı güçlerin darbe girişimiyle başlayan iç savaşın üçüncü gününde, yönetimin, durumu denetim altına aldığı ve darbecüeri bastırmayı başardığı bildiriliyor. Hükümet yanlılannın başansı, çeşitli Batılı kaynaklarca olduğu gibi, Moskova Radyosu'nca da doğrulandı. Çarpışmalann tamamen sona erip ermediği konusunda ise çelişkili haberler geliyor. Reuter Ajansı, 48 saattir yayın yapmayan Aden Radyosu'nun yeniden yayına başladığını ve radyodan okunan hükümet bildirisinde, ülkede dunımun denetim altına alındığının ve darbecilerden çoğunun yakalandığımn belirtildiğini haber verdi. Ajansın haberine göre, hükümet, halkı yerel yetkililerle işbirliğine ve sakin olmaya çağırdı. Aden Radyosu, aynca darbe girişiminin ilk günündeki iddiasını yineleyerek darbecilerin elebaşüan olarak sunulan Hükümet, halkı yerel yetkililerle işbirliğine ve sakin olmaya çağırdı POUTIKADA SORUIVLAR ERGUN BALQ Yayınına 2 gün ara veren Aden radyosundan dün okunan hükümet bildirisinde, ülkede durumun denetim altına alındığı ve darbecilerden çoğunun yakalandığı öne sürüldü. Devlet Başkanı ve Sosyalist Parti Genel Sekreteri Ali Nasır Muhammed, politbüro üyeleriyle sürekli toplantı yapıyor. Başkan NasırDenetim eünde. eski Devlet Başkanı ile şimdiki yönetimin üst düzeydeki üç yetkilisinin idam edildiklerini vurguladı. ANKA Ajansı'nın haberine göre, Moskova Radyosu da yönetiminin ülkede denetimi sağlar duruma geldiğini belirterek Sosyalist Parti Politbüro üyelerinin Devlet Başkanı ve Parti Genel Sekreteri Ali Nasır Muhammed başkanlığında sürekli toplantı halinde olduklannı bildirdi. lngiltere Dışişleri BakanlığYndan yapılan açıklamada ise çatışmaların henüz son bulmadığı, hücumbotlarla karaya ateş edildiği belirtildi. AP Ajansı da hükümete bağh güçlerin nispeten üstünlük sağlamış olduklannı belirtirken çarpışmalann sürdüğünü ve bir korsan radyonun darbeciler lehine yayın yapmaya başladığını bildirdi. Darbe girişimi olduğu sırada Hindistan'da resmi temaslar yapmakta olan Başbakan Haydar Ebobeldr El Attar'ın da Yeni Delhi'de SSCB, Suriye, Cezayir ve Etiyopya büyükelçileriyle görüştüğü ve Sovyet yöneticileriyle görüşmeler yapmak üzere Moskova'ya gideceğini açıkladığı öğrenildi. Güney Yemen Başbakanı, dün yaptığı bir açıklamada ülkesinde geçen olaylann kendi iç sorunlan olduğunu belirtmiş ve hiç Amerika Birleşik Devletleri Savunma Bakanı Caspar Weinberger, Sovyetler Birliği'ni, dünyadaki terör eylemlerinin ardındaki güç olmakla suçladı. tVeinberger, Amerikan ABC Televizyonu 'nun dün gece düzenlediği "Nightline" adlı haberprogramda konuşan ABD Savunma Bakanı, gerillalarm ve teröristlerin kullandığı silahlann büyük çoğunluğunun Sovyetler Birliği ve Varşova Paktı ülkeleri tarafından satılan silahlar olduğunu öne sürdü, Weinberger: Terörün ardında SSCB var bir ülkenin müdahale etmemesini istemişti. Libya Haber Ajansı JANA, Kaddafı'nin Kuzey Yemen Devlet Başkanı Ali AbduDah Salih'le bir telefon görüşmesi yaptığını ve Güney Yemen'de hükümet güçleri ile darbeciler arasındaki çatışmayı durdurmak amaayla Libya'nın bir "banş gücii" göndermesi için "iziıı" istediğini duyurdu. Kuzey Yemen Devlet Başkanf nın Libya liderinin önerisine ne yanıt verdiği belirtilmedi. Bu arada gemilerle Aden'den aynlmayı başaran b a a görgü tanıkları, çarpışmalar sırasında ordunun ikiye bölünmüş olduğunu, havave deniz kuvvetlerinin darbeciler safında, kara kuvvetlerinin ise hükümet safında vuruştuklarını anlattılar. Çatışmalar yüzünden Aden'in "tain bir savaş alanı"na döndüğü, pek çok yerin yıkıldıgı, lngiltere, Italya ve SSCB büyükelçiliklerinin hasar gördüğü ve bir Cezayirli diplomatm öldüğü öğrenildi. Akdeniz'deki Bunalım ve Bazı Gerçekler ABDLibya kavgasında, 10 günü aşkın süredir Başkan Reagan'la Albay Kaddafi arasındaki karşılıklı küfürleşmeler, tehditler, yaptırımlar ve 6. Filo'nun Libya açıklarında samba yapması gibi olaylann yol açtığı gürültü patırdı arasında çok ilginç bazı haberier dikkati çekmedi. Oysa, Amerikan basınında da satır aralarına sıkışmış olarak sunulan bu haberler bunalıma ışık tutacak niteliktedir. Bilindiği gibi, Reagan yönetimi Roma ve Viyana havaalanlarına düzenlenen saldınlardan ötürü Libya'yı suçluyor. Baskınları düzenlediği belirtilen Abu Nidal grubuna, Libya tarafından yardım edildiğine inanıyor. ABD, bu nedenle Libya'ya karşı ekonomik yaptırım uygulamaya başlamasının yanı sıra, gerekirse askeri bir müdahalede bulunmak için planlarını hazırlamış durumda. Libya'nın resmi JANA ajansının büyük bir talihsizlik olarak Roma ve Viyana baskınlarını düzenleyen gerillalan "kahraman" olarak nitelemesi de ABD tarafından bu terör eyleminin gerisinde Libya'nın bulunduğunun bir diğer kanıtı olarak sunuldu dünyaya. Ne var ki, bu toz duman arasında bazı noktalar gözden kaçtı. Önce Libya'nın Roma ve Viyana havaalanları baskınları ile ilgisi konusunda şimdiye dek sadece bir ipucu gösterilebildi. O da, gerillalarm ikisi uzerinde bulunan tunus pasaportlarının Libya tarafından verilmiş olması idi. Bu ipucu, Kaddafı'nin baskınlardan daha önce haberdar olduğunu kanıtlamaya yeterli miydi? Amerikan basınında okuduğumuz kadarı ile bizzat Amerikalı yetkililer de bunun yeterfi bir kanrt oimadığını kabul ediyorlar. JANA'nın baskınlan "kahramanca eylemler" olarak nitelemesine gelince: BBC radyosu geçen hafta bir yorumunda JANA'nın sınırlı da olsa bir özerkliğe sahip olduğunu ve ajansta ateşi başına vurmuş bir sivri akılhnın, bu yorumu yazmış olabileceğini belirtiyordu. Yani JANA'nın yorumu Kaddafi'nin denetiminden geçmeden yayımlanmış olabilirdi. Ama hepsinden önemlisi, geçen haftaki Newsweek dergisinde çok ilginç bir haber vardı. ABDLibya gerginliğini ele alan uzun bir yazıda satır aralarına sıkışmış bu habere göre, bir ABD'li yetkili, Kaddafı'nin Roma ve Viyana baskınları konusunda daha önceden bilgi sahibi olmayabileceğini kabul etmişti. Derginin VVashington'daki kaynaklara dayanarak verdiği habere göre, Beyaz Saray'ın elindeki kanrtlar Abu Nidal'la Libya'dan çok Suriye'nin yakın ilişkiler içinde bulunduğunu ortaya koyuyordu. Yani, Roma ve Viyana saldınlan ile ilgili olarak asıl kuşkuların uzerinde toplandığı ülke Libya değil, Suriye idi. Öyleyse, Beyaz Saray neden Suriye'ye hiç çatmadan tüm hışmı ile Libya'nın uzerine gitmişti? Newsweek'e göre, ABD, Suriye'yi öfkelendirmekten çekiniyordu. Beyaz Saray, Ortadoğu'da barış girişimlerınde Suriye1 nin yardımcı olabileceğini düşünüyordu. Ayrıca, Lübnan'daki Amerikalı rehinelerin kurtarılmasında da Suriye önemli rol oynayabilirdi. Kaddafi'yi öfkelendirmenin ise bir sakıncası yoktu. Bunlan biz söylemiyoruz. Newsweek söylüyor. VVashington'da Ortadoğu Enstitüsü Müdürü Philip Stoddard bakın ne diyor Nowswoek muhabirine: "Ubya'ya yüklenmenin bir sakıncası yok." özetle, Washington'un elinde, Roma ve Viyana saldırılarının gerisinde Kaddafi'nin bulunduğuna ilişkin hiçbir kanıt yok. Buna karşılık Suriye'nin rolüne ilişkin çok daha kuşku uyandırıcı kanıtlar var. Ama Beyaz Saray, çıkarları gereği, Suriye ile arasının bozulmasını istemiyor. Oysa, Kaddafi ile uzun süredir hesaplaşmayı tasarlıyor. Böylece, bizzat Amerikalı yetkililerin de suçsuz olabileceğini kabul ettikleri Kaddafi'ye karşı dünya çapında yoğun bir kampanya başlatılıyor. JANA ajansının talihsiz yorumu da ABD'nin ekmeğine yağ sürüyor ve Akdeniz1 de büyük bir bunalım yaratılıyor Kaddafi'nin Abu Nidal'la ilişkisi olduğu açık. Bunu zaten kendisi de saklamıyor. Ancak Abu Nidal'ı uzun süredir görmediğini öne sürüyor. Böyle bir ilişkinin bir devlet adamı için övünülecek bir sey olmadığı da ortada. Fakat Kaddafi'nin son baskınlarla ilişkisi olduğuna dair elde somut bir kanıt bulunmadığı da gerçek. VVashington, bu gerçeğe rağmen, dünyayı ayağa kaldırmakta bir sakınca görmüyor. Daha da ötede, Amerikan basınında açıklandığı gibi, Kaddafi'yi devirmek için Libya'nın içinde karışıklık çıkartmaktan askeri müdahaleye kadar uzanan ayrıntılı bir plan hazırlıyor. VVashington'un bu girişımlerine Türkiye'nin en sert biçimde karşı çıkması gerekir. Oysa Ozal hükümetinin tutumunda biz bu kararlılığı henüz göremedik. Gorbaçov'dan çarpıeı öneri Sovyetler Birliği önümüzdeki 15 yıl içinde dünyadaki tüm nükleer silahlann yok edilmesi için birprogram önerdi. 3 aşamalı plana göre 1995 yılında son nükleer silahlar yok edilerek "evrensel bir antlaşma" sağlanacak. MOSKOVA, (ajj.) Sovyetler Birliği lideri Mihail Gorbaçov, Moskova televizyondan dünyaya seslenerek, nükleer silahlann 15 yıl içinde yok edilmesi ıçın antlaşma çagrısında bulundu. Gorbaçov, Cenevre'de ABDSovyet silahlann smırlandınlması görüşmelerinin başlamasından önce yaptığı bu açıklamada, üç aşamalı bir plan uyannca en geç 2000 yıhna kadar dünyadaki tüm nükleer silahlann yok edilerek evrensel bir antlaşma sağlanabileceğini öne sürdü. Açıklamasında, planın birinci aşamasında Avrupa bölgesindeki balistik ve Cruise füzelerinden meydana gelen tüm ABD ve SSCB orta menzilli nükleer sılahlan ile stratejik silahlann yok edilmesinin yer aldığını açıklayan Sovyet lideri, bunu izleyen en geç 1990 yılında ikinci aşamanın başlayabileceğini söyledi. Gorbaçov, bu aşamada da 5 ile 7 yıllık bir zaman içinde diğer, ülkelerin nükleer silahlannı donduracaklan yolunda garanti vermelerini ve başka ülkelerde nükleer silahlar bulundurmamalarını önerdi. Sovyet Lideri, en geç 1995 yılında başlayacak üçüncü ve son aşamada ise programın sonuca doğru yaklaşacağını kaydederek bu sürenin sonunda dünyada bulunan "biitün" nükleer silahlann yok edilebileceğini ve bu silahlann yeniden yapılmaması için "evreıısei bir antlaşma" imzalanabileceğini söyledi. Sovyet lideri, açıklamasında, 1985 yılı sonunda sona eren ve ABD ile karşıhklı olarak nükleer denemeleri sınırlandıran moratoryumun da üç ay süre ile SSCB tarafından uzatıldığım bildirdi. Gorbaçov, "ABD de kendi payına düşen niikleer denemelere son verirse böyle bir moratoryum daha fazla sttrebilir" dedi. Gorbaçov, üç aşamalı silahsızlanma planının, ancak, Sovyetler Birliği ve ABD'nin "nzay saldın süanlannın" yayılmasını, denemesini ve geliştirmesini engellemek için ortak bir karara vardıklan zaman uygulanabileceğini de sözlerine ekledi. Silah yarışma son verilmesiyle paranın "insan yaşam biçimini" güzelleştirmeye ve iyileştirmeye aynlabüeceğini de belirten Sovyet lideri, SSCB'nin aynca bu tür antlaşmalara uyulduğunu kanıtlamak için tüm araştırma tedbirlerine açık olduğunu da söyledi. ABD'nin uyarısı Filipinler^de zengin orduları Filipinler'de şubat ayında yapılacak devlet başkanlığı için geri sayma devam ederken, zengin ifadamlan, komünistlerin iktidan ele geçirebileceği ya da yeni yönetimin radikal ekonomik reformlar yapabileceği endişesiyle kendi özel ordulannı kurmaya başladılar. Başkent Manila'daki ABDTi diplomatlar, son dönemlerde zengin işadamlarının kurduğıt ordular için ülkeye dışandan silah yağdığını belirttiler, New York Times gazetesinin haberine göre, başından beri komünist gerülalara karşı olan zengin işadamları, yeni hükümetin gelir dağüımını yeniden düzenlernek için servetlerinin bir bölümüne de olsa el koyabileceği olasılığını göz önünde bulundurarak özel ordulannı kurma yoluna gittüer. Deutsche Bankhn eski başkanı Nazi çıktı Abnanya 'nın en büyük bankaiarından "Deutsche Bank"ın 19571984 ytüan arasında başkanhğım yapan Franz Heinrich Ubich, 19331939 döneminde "SS" üyesi olduğunu ve Nazi partisine kayıth bulunduğunu, Alman televizyonunun "Monitör'' adlı programmda itiraf ettu Uhich 'in açıklamasıyla, bankanın Nazi rejimi ile yakın isbirUği yaptığı ve Musevi işadamlarının maüanmn kamulaştırma işlemine katıldığı yolundaki söylendler de doğrulandı. Gorbaçov: Evrensel antlaşma imzalanabih'r. Guatemalacla 31 yıl sonra denıokrasi GUATEMALA CITV, (AP) ğini söyledi. Orta Amerika ülkelerinden Guatemala Devlet Başkanı'Guatemala'da geçen ay yapılan nın andiçme törenine, KolombiDe\ let Başkanlığı seçimlerini ka ya Devlet Başkanı Belisario Bezanan merkez sol eğilimli Vini tancur, El Salvador Devlet Başkanı Napoleon Duarte, Panama cio Cerezo Arevale, andiçerek Devlet Başkanı Eric del Valle, görevine başladı. Son 31 yıldır siyasi çalkantıla Nikaragua Devlet Başkanı Danira sahne Guatemala'nın 43 ya el Ortega, ABD Başkan Yardımşındaki yeni Devlet Başkanı Are cısı George Bush ve Honduras Devlet Başkanı Jose Azcona'nın vale, törende yaptığı konuşmada ülkesini etkisi altına alan şid da bulunduğu kalabahk bir yabancı davetli topiuluğu katıldı. det, ekonomik kriz ve yolsuzluk Antiçme torenine, Silahlı gibi sorunlarla mücadele edeceKuvvetler Başkomutam'nın da katılması sivıl hükumete duyulan güven ve desteğin bir ifadesi olarak değerlendirildi. Guatemala Devlet Başkanının andiçme törenine katılan Orta Amerika ülkelerinin liderleri, dün de bölgedeki siyasi durumu ve gerilla faaliyetlerini ele alan bir toplantı duzenlediler. Törene katılan yabancı liderler arasında bulunan Nikaragua Devlet Başkanı Daniel Ortega'nın, Guatemala City'de bulunan ABD Başkan Yardımcısı George Bush'la ikili görüşme isteğinin, reddedildiği bildirildi. Uzun vıllardır askeri darbelere sahne olan Orta Amerika ülkelerinden Guatemala'da, 1954 yılında gerçekleştirilen CIA kökenli darbeden sonra yonetim sağ eğilimli askeri yönetimin eline geçmişti. 1970 ve 1982 yılında yapılan seçimler ise ardından gelen askeri darbelerden sonra başarısızlıkla sonuçlanmıştı. WASHINGTON, (AP) Basra Körfezi'nde seyretmekte olan bir Amerikan şilebinin, geçen pazar günu Umman açıklarında bir tran savaş gemisi tarafından aranmasından sonra ABD Dışişleri Bakanhğı tarafından yapılan açıklamada, tran, bundan böyle bu tür hareketlere girişmemesi için uyarıldı. Dışişleri Bakanhğı Sözcüsü Charles Redman, ABD yönetiminin Basra Körfezi'nde seyretmekte olan Amerikan şileplerini koruma altında tutmak için gerekirse Amerikan donanmasına bağlı gemileri refakat etmeye çağırma haklannın bulunduğunu söyledi. Ancak Redman, İran'ın bundan böyle Amerikan şileplerini arama taleplerine karşı çıkılıp çıkılmayacağı konusunda herhangi bir açıklama yapmadı. ABD, Conoll> destroyeri ile Boone firkateynini korfezdeki Amerikan şileplerini koruma altına alması için önceki gün Umman açıklanna göndermişti. AP ajansının Lefkoşe kaynaklı haberine göre, tran Deniz Kuvvetleri Komutanı, İran'ın, körfezde seyreden ve Irak'a silah taşıdığından kuşkulanılan şileplerin, bayraklanna bakılmaksızın aranacağını söyledi. Iran, gemileri aramasın Pentagon: İlk ^Sovyet uçak îgemisi l denize indi ." ' , ABD Savunma Bakanlığı'ndan dün yapılan açıklamada. Smyetter Birliğinin üç yü önce Karadeniz'deki Nikolayev tersanesinde yapımına başladığı ilk uçak gemisjni, geçen araük ayı bafinda denize indirdiği ve aynı anda bir ikincisinin omurgasını kızağa koyduğu one surüldü. Geminin, üç dört yıldan önce operasyonel hale gelemeyeceği belirtüirken aynı tipteki ikinci geminin de üç yü sonra denize indirilmesinin beklenmesi gerektiği kaydedildi. Savunma Bakanı Caspar Weinberger de ABD televizyonuna verdiği demeçte, söz konusu uçak gemisinin Sovyetler'e denlzaşın harekâtlarda büyük bir manevra yeteneği kazandırdığını vurgulayarak bunun ABD için yeni bir tehdit olduğunu söyledL Saratoga uçak gemisi Akdeniz'de Washington Post" Pentagon'a dayanarak verdiği haberinde, Akdeniz'deki Sovyet donanması amiral gemisinin de Trablus limanına demir attığını öne sürdü. Geminin, Amerikalıların askeri deniz ve hava harekâtlarını izlediği iddia edildi. VVASHINGTON, (AP) Hint Okyanusu'ndan gelen ABD uçak gemisi Saratoga'nın dün Akdeniz'e girerek Libya'ya doğru yol almaya başlaması uzerine, ABD ile Libya arasındaki tırmanma yeni boyutlara ulaştı. Pentagon (ABD Savunma Bakanlığı) yetkilileri Saratoga uçak gemisinin Akdeniz'e getirilmesi konusunda bir yorum yapmaktan kaçınıyorlar. Sadece, bölgede gerginliğin artması uzerine geminin bir önlem olarak çağnldığını belirtmekle yetiniyorlar. i6 Atina'da 25 bin işçi parlamentoya yürudu ATtNA, (AP) Yunanistan'ın başkenti Atina'da, Sosyalist İşçi Sendikaları tarafından desteklenen 25 bin işçi, hükümetin uyguladığı ekonomik önlemleri protesto etmek amacıyla Parlamento binasma yurüdüler. Atina'daki 95 işçi sendikası tarafından düzenlenen yurüyüşe katılan işçiler, Parlamento'ya verdikleri dilekçede, Başbakan Andreas Papandreu'nun, sendika aleyhtan faaliyetlerinden vazgeçmesini ve ücret artışlanyla ilgili endeksleri yeniden düzenlemesini istediler. Göstericiler, ellerinde taşıdıkları pankartlarda, hükumete, ücretlerinin arttırüması, buna karşılık fıyatlann düşürulmesi için çağnda bulundular. Yıllık enflasyon orammn yüzde 23 dolayında seyrettiği Yunanistan'da, Andreas Papandreu hükümeti, geçen hafta yaptığı bir acıklamayla, 1986 yılının ilk dört ayı için yüzde 4.5 oranında bir ücret artışı öngörmüştü. Buna karşılık, geçen ay Yunanistan'da benzin, süt ürünleri, kahve, havayolları, elektrik ve telefon ucretlerine zam yapılmıştı. Yunanistan'da, Sosyalist Başbakan Andreas Papandreu'nun geçen ekim ayında aldığı ekonomik önlemler paketi uyannca, Yunanistan'ın para birimi drahmi de yüzde 15 oranında devalüe edilmişti. Yurürlüğe giren ekonomik önlemler paketi geçen ekim ayında ulke çapında grevlere neden olmuştu. VEFAT Merhum Mehmet ve merhume Fikriye Zarifeoglu, merhum Niyazi Yalçın, merhume Halide Rusta, merhum Mustafa Zeki Gökşen'in kardeşi, Sühejlâ Altın'ın agabeyi, merhum Sami Evgin ve Samiye Evgin'in damadı, Ferhan Evgin, Seyhan Onur'un enişteleri, Ayşe llhan Gökşen'in sevgili eşi, emekli öğretim üyesi, edebiyatçı, yazar ' ENVER NACİ GÖKŞEN 14.1.1986 tarihinde vefat etmiştir. Cenazesı 16.1.1986 gunü saat 11.00'de Gazeteciler Cemiyeti'nde yapılacak törenden sonra, Şişli Camıi'nde kıünacak ögle namazını müteakip Karacaahmet Kabristanı'na defnedilecektir. ruhu şad olsun. " Saratoga uçak gemisinin Akdeniz'e gelmesi, bölgedeki bunahma yeni boyutlar kattı. ği haberde, Akdeniz'deki Sovyet donanmasının amiral gemisinin Libya'nın Trablus limanına demirlediği ve Amerikan deniz ve hava harekâüanm gözlediği iddiasını aktardı. Haberde aynca Libya ve Suriye açıklarında seyreden Sovyet gemilerinin bazılannda uçaİcsavar füzeleri olduğu Coral Sea uçakgemisi ve ona eşlik eden öteki ABD gemilerinin de Sovyet gemilerince izlendiği öne surüldü. ABDLibya gerginliğini tehlikeli biçimde arttıran başka bir olay da, bir Amerikan jeti ile iki Libya MİG'inin pazartesi gunü havada karşılaşmaları oldu. Beyaz Sarav kaynaklarının açıklamasına göre, pazartesi gunü Coral Sea uçak gemisinden kalkan bir Amerikan EA3 keşif uçağı, Sirte Körfezi uzerinde uçarken, karşısına ansızın Libya Hava Kuvvetlerine ait iki MİG25 jeti çıktı. Bunun uzerine Coral Sea'den derhal iki ABD avcı jeti havalandı. Ancak Libya uçakları, hiçbir saldın girişiminde bulunmayarak yollarına devam ettiler ve bir sure sonra Libya'ya döndüler. Gözlemciler, bir çatışma çıkmamış olmasına rağmen, bunalımın başlamasından bu yana ABD ve Libya uçaklannın havada ilk kez karşılaştıklanna işaret ediyorlar. Libya lideri Albay Muammer Kaddafi, Amerikan savaş gemilerinin Libya açıklarında görunduklerini, ancak Libya karasularına girmeden geri döndüklerini söyledi. Kaddafi, salı günü Libya televizyonunda yaptığı konuşmada şöyle dedi: "Amerikan savaş gemilerini Libya kıyılan açıklannda göriınce şaşırdık. Gruplar halinde geldiler. Uçak gemisi de vardı. Derhal kuvvetlerimizi en üst düzeyde alarma geçirdik. Savaşa hazırdık. Ancak gemiler bir süre sonra geri dönerek gözden kayboldular." Kaddafi, olayın ne zaman meydana geldiğini soylemedi. EŞt AaKAYBIMIZ Değerli üyemiz, Basın Şeref Kartı sahibi gazeteci Deve güreşleri ABD'de ABD'de kablo ile sürekli haber yayını yapan "Cable Nevvs Netnork" (CNN) adlı televizyon şirketi, önceki geceki haber programmda, Türkiye'de düzenlenen deve güreşini yaklaşık 40 milyon Anadolu Ajansı, VVashington abonesine tanıtn. Izmirin Selçuk Post gazetesinin Pentagon'a yailçesinde her yü kıs aylannda eşi kın kaynaklara dayanarak verdine rastlanmayan türde bir spor olayı gerçekleştirildiğini belirten Amerikah muhabir Peter Hume, develerin dünyada sadece Türkiye'de geleneksel bir şenlik havası içinde güreştirildiğini söyledL ENVER NACİ GÖKŞEN 14 Ocak 1986 gunü vefaı etmiştir. 1913 yılında Istanbul'da do|an ve 1935 yılında Yeni Adam gazetesınde mesleğe başlayan Gökşen, çeşitli gazetelerde muhabirlik ve yazarhk yaparak Turk basınma değerli katkılarda bulunmustur. Vefan camiamızda buyuk uzuntu yaratan Gökşen'in cenazesi 16 Ocak 1986 Perşembe günü (bugün) saat 11'de cemiyetimiz önünde yapılacak löreni takıben öğle namazında Şişli Camii'nden kaldırılarak Karacaahmet Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. Enver Naci Gökşen'e Tanrı'dan mağTıret, ailesine ve üyelerimize başsağlıgı dileriz. Dış Haberier Servisi Hıristiyan, özellikle de Katolik dünMali'nin Gurma bölgesinde yasmı 1960'lann sonlanndan bemeydana gelen helikopter kaza ri sarsan bir konuya, somurü ve stnda, aralarında ParisDakar emperyalizm karşısında HıristiRallisi organizatörü Thierry Sa yanhğın yeri, görevi ne olmalıbine ve Fransız şarkıcı Daniel dır tartışmasuıa, bu kez pek bekBalavoine 'in de buhınduğu 5 kişi lenmedik bir yerden ilginç bir öldü. Mali'deki Fransız Büyü katkı geldi. Bir ay kadar önce, kelçüiği, helikopter kazasını Küba'nın başkenti Havana'da doğruladı. Rallinin yapıldığı yayımlanan bir kitapta Fidel NiametGurma yolunda şiddet Castro, bu konudaki görüşleriU bir kum futınasının çıktığı ve ni kapsamlı bir biçimde dile geyanşmacüann güvenliğini kont tirdi. rol etmek için helikopterleriyle "Fidel ve D i n " başlığını taşıalçaktan uçan Sabine ve Balavo yan kitap, 379 sayfa ve Castro'ine'ın bir tepeye çarptığı nun geçen mayıs aymda Brezilaçıklandı. yalı bir solcu din adamı olan Fri Oto rattisinde helikopter kazası Komünizm ile Hırbtiyanhk arasında yakınhklar var ar Betto ile yapmış olduğu toplam 23 saat süren bir söyleşinin metni. Time dergisinde adı geçen kitapla ilgili bir yazıda anlatıldığına göre, Küba liderinin Hıristiyanlığa bakışı, Marksist olsun olmasın çok kimseyi şaşırtacak derecede ılımlı ve olumlu. Buna göre, Castro, dine ilişkin olarak Marx'ın "halkın afyonu" nitelemesının her zaman ve her yerde geçerli oimadığını; sözgelimi Latin Amerika'da kilisenin genelde geleneksel olarak yoksullann yanmda yer aldığını belirtiyor. "Hıristiyanlığın, kapitalizmle olandan 10 bin kez daha fazla sosyalizmle birleştiği nokta v a r " diyen Castro, Latin Amerikalı solcu din adamJannın savundukları "kurtuluş teolojisi" sayesinde "Hınstiyanlığın kendi koklerivle en giizel, en kahraman, en şanlı tarihiyle yeniden karşılaştığım" ileri süruyor. Annesinin sofu bir Hırıstiyan olduğuna değinen Küba lideri, buna ve Katolik okullarda okumuş olmasına rağmen, kişisel olarak hiçbir zaman gerçek anlamda bir dinsel inanç taşımadığını anlattıktan sonra sözlerini şöyle sürdürüyor. "Kendimi bildim bilcli, Hazreti tsa evimizde ve üniversiteye dek olan okul yaşantunda hep en yakınımızda olan bir ad olmuştur. Sonradan bana >ön veren fikirler ile bu simgenin, bu olağanüstu varlığın fıkirleri arasında hiçbir zaman bir çelişki görmedim." Kuba'da Katolik kilisesi ile mücadele edilmiş ve ibadete belli ölçülerde kısıtlama getirilmiş olmasını, devrimin ilk yıllarında din adamlannın karşıdevrimci bir tavır içinde olmalanyla açıklayan Castro, geçen zaman içinde din özgürlüğu konusunda belli bir yumuşama kaydettiklerini belirtti. Din özgürlüğünün "kişinin vazgeçilmez bir hakkı" olduğunu vurgulamasına rağmen, Castro, kitabında yine de geçmişteki gerginliklerden ötürü halen Hıristiyanların, Komünist Partisi'nden çıkartıldıklarını ve önemli hükümet görevlerinden uzakta tutulduklarını saklamıyor. Kaldı ki Hıristiyanlık, aslında Küba'da hiçbir zaman çok derinlere kök salabilmiş değii. Devrimden önce nufusun yuzde 30'u kimliklerinde Katolik olarak gözüküyormuş. Bugün ise 10 milyonluk nüfusun ancak <o 41'i V resmen Katolik gözüküyor. Eylemli bir biçimde Katolik olanlann ise 80 bini geçmediği sanılıyor. Castro, din konusundaki görüşlerini açıkladı: GAZETECİLER CEMİYETİ BIR KAYIP Öğretmen, eğitimci, yazar ve yayınevimizin çocuk kitaplan dizisi yönetmeni, eşsiz insan ENVER NACİ GÖKŞEN'i kaybettik. Ailesine, dostlarına ve tüm öğrencilerine başsağlığı dileriz. BİLGİBAŞARI TEST DERGİSİ