Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURtYET/16 SHP'li Elgin. TBMMye onerge verdı HABERLERİN DEVAMI 16 OCAK 1986 'Bilgin'in işkence görüp vurulduğu iddiası doğru mu?' ANKARA, (ANKA) SHP Içel Milletyekili Ali tusan Dgin, Başbakan Turgut Özal'dan, Bingöl ili Genç ilçesi Dedebağ köyü öğretmeni Stddık Bflgin adb öğretmenin işkence gördükten sonra öldürüldüğü yolundaki iddialann doğruluk delecesini sordu. Elgin, TBMM BaşkanJığı'na Başbakan özal tarafından yanıtlanması istemiyle verdiği soru önergesinde, öğretmen Bilgin'in cesedinin elbiseleriyle birlikte Suveren Jandanna Karakolu'nun bahçesine gömüldüğünün doğru olup olmadığını da sordu. Ali Ihsan Elgin'in, Başbakan özal'a yönclttiği sorular söyle: • 8. Kolordu ve Sıkıyönetim Komutanhğı'nca 5 Agustos 1985 tarihinde yapılan açıklama, Bingöl'ün Genç ilçcsinde gerçekleştirilen operasyon sırasında ÖİÜ olarak ele geçirildiği büdirilen öğretmen Sıddık Bilgin'in işkence gördükten sonra öldürüldüğü iddiası doğru mudur? • Sıddık Bilgin'in cesedinin ailesine teslim edilmeyerek Suveren Jandarma Karakolu'nun bahçesine elbiseleriyle birlikte gomüldüğü doğru mudur? • Sıddık Bilgin'in ailesinin, cesedin yeniden otopsiye tabi tutulması yolunda bir istemi olmuş mudur? Olduysa ne gibi işlem yapılmıştır? • Sıddık Bilgin'in ölümüne ilişkin rapor ve kayıtlar, şu anda hangi yetkili makamda bulunmaktadır? Sıkıyönetim Askeri Savcılığı'nca Sıddık Bilgin'in ölümüne ilişkin olarak bugüne kadar herhangi bir soruşturma yapılmış mıdır? Yapıldıysa sonuçları nelerdir? • Bingöl'ün Genç ilçesine bağh Doğanlı köyünde yaşayanların jandanna baslusıyla başka yörelere göce zorlandığı doğru mudur? Doğanlı köyünün 1983 kasım itibanyla nüfusu ile bugünkü nüfusu ne kadardır? UĞURMUMCU (Baştarafı 1. Sayfada) ber Alma örgütü CIA'nın da ekonomist aradığını duyuran bir ilan yerteştirilmiş! İki ilan da Central" şözcüğü ile başlıyor. Biri "Central Bank" öteki "Central Intelligence Agency." "Raslantı" işte; ne diyeceksiniz. Merkez Bankası, genel ekonomi, makroekonomi, ekonometri, istatistik, matematik, yörrtem ve modeller, uluslararası ekonomi ve ekonomik istikrarsızlık, ekonomik denge ve enflasyon konularında "master"\ olan ya da bu düzeyde çalışması bulunan ekonomist aramaktadır. Bu ekonomistler, "politik analiz" konularında da çalışacaklarmış.. Ücret, iş tecrübesi ve nitelige bağlı olarak görüşmeler yoluyla saptanacakmış.. Başvurular Merkez Bankası'nda Dr. RüşdüSaraçoğlu'na yaçılacakmış.. Ulkemizde bunca yetişmiş uzman vardır. Bunlardan bir kısmı üniversitelerden, YOK eliyle atılmışlar; bunlann bazıları yabancı üniversitelerde, bazıları da Birleşmiş Milletler urgütü'nde iş bulmuşlardır. Bir kısmı da işsizdir. Şimdi devtetimiz, bir yandan, kendi alanlarında yurt dışında eğitilmiş uzmanlarını siyasal nedenlerle üniversitelerden atıp, hiçbir kamu kurumuna adım attırmazken, öte yandan da Amerika'da ilan vererek yabancı uzman aramaktadır. Uzman yetiştirme, yetişeni de "komunlst" diye at, ondan sonra da yabancı uzman almak için ilan ver! Ekonomik modelimiz, "borç ödemek üzere borçlanmak" ve Amerikalılardan alınan borçla yüksek ücretli yabancı uzman çalıştırma düşüncesine dayanmaktadır. Ekonomik kararlar, IMF 'Vıze"sine bağlıdır. IMF uzmanlan, "Duyunu Umumiye tahsiidarlan" gibi ekonomimizi denetleyip, kredi ve borç dilimlerini saptarlar. Bütün bunlar biliniyordu da bir tek Merkez Bankası'nda ekonomi konulannda çalışacak ve Merkez Bankası'nda "politik analiz ve formütesyon"çalışmasi yapacak yabancı uzmanlar eksikti; bu da tamamlanınca 'tam liberal" olacağız demekl Merkez Bankası'nın uzman arayan ilanlannın altındaki ilanda da CİA, makro ve mikro ekonomi, ekonomik sistemler, ekonomik büyüme, gelişme ve planlama, para ve finansman tedbirleri gibi konularda araştırmacı ve uzman arıyormuş.. Central intelligence Agency, Dept.A.Room 821DO, O.BOX 1925, mSHINGTON, DC 20013. Bu adresi de yazmamızın nedeni şu: Belki bizim "hotding Profesörteri" CİA uzmanı olarak çalışmak isterler. Küçük bir engel var. Bu iş için Amerikan yurttaşı olmak zorunlu. Ne olacak canım? Tabiyet değiştirîrler; çifte tabiyet alırlar, olur biter. Türk ekonomisini en iyi bilenler, "hokiing profesorteri"dir. Gerçi, danışmanı olduklan holdingleri batırmak gibi kusurları olsa da "bu kadar kusur kadı kızında da" olacağından, bu bir engel sayılmaz. Yabancılar, Merkez Bankası'nda "siyasal analiz ve formülasyon" konusunda bilgi sahibi olunca "holding profesörieri"n\n papuçları dama atılır. Bu yüzden ellerini çabuk tutmaları gerekir. Aslında sporda yabancı oyuncu oynatıp, ne güzel "milli spor" yapıyoruz. Yabancı sermaye gelecek "milli te/tonma"ya katkıda bulunacak. Yabancı uzman da "siyasal analiz ve formülasyon" çalışmalanna katılacak, öylece "milli devlet ve güçlü iktidar" kurulacak... Her şeyde bu kadar yabancı kullandığımıza göre niçin siyasetçileri de yabancılardan seçmiyoruz? Onlar da yabancı olsun! Sıkmayın canınızı, onlar da arada sırada "milli ve manevl değeriere bağlıyız" derler, böylece idare ederler. Ayrımız gaynmız mı var yabancılarla Allahaşkına? Ama yine de bizim Merkez Bankası ilanı ile CİA ilanını alt alta koyan küstah Amerikalıya kızmak gerekir. Bu kadar da münasebetsizlik yapılır mı? Ikisi de ekonomist alıyor, ama biri banka, öteki istihbarat örgütü. Ya CIA'da ekonomist olarak çalışan biri, bu ilanı görüp Merkez Bankası'na başvurursa? Oooo, kaygılandığınız ise bakın? Bu çağda, böyle bir dünyada, ekonomide, "milli sır" kaldı mı hiç? Yabancı uzmanları bekleriz, kendi uzmanımıza ayda 200 bin, yabancı uzmana ayda 5 milyon verebiliriz. Yabancı uzmanlara vereceğimiz parayı belki İMF borçlarına karşı "masraftan" düşeriz. SA VCIYIDİNLEDİLER DÎSK ve bağh sendikalar davasmda dün 809 sayfabk esas hakkındaki görüşün okunmasına baslandı. Askeri savcmm, DlSK'i, basından bu yana illegal bir örgüt otmakla suçladığı dünkü oturuma basta DtSK Genel Baskanı Abdullah Bastürk, Genel Sekreter Fehmi Işıklar, Bans Demep Davası 'ndan tutuklu buüınan Orhan Tayian, tstanbul eski belediye baskanianndan Ahmet Isvan, Prof. Sadun Artn obnak üzere DtSK yürutme, yönetim, onur kurullan üyeleri katıldüar. (Fotoğraf: ENDER ERKEK) Savcı: DİSK illegal örgüttür (Baştarafı 1. Sayfada) mayı amaçladığını, işçi sınıfı iktidanna dayalı MarksistLeninist öğretiye dayalı cephe faaliyetleri gösterdiğini belirtti. Esas hakkındaki görüşün okunması sırasında söz alan DtSK Genel Sekreteri Fehmi Işıklar, her kelimenin incelendiği bu davada esas hakkındaki görüşün çok önemli olduğunu, bu nedenle de her sanığa bunun verilmesi gerektiğini belirtti. Duruşma yargıcı Yarbay Aydın Kalpakçı ise saveılıkça mahkemeye 45 adet esas hakkındaki görüşün gönderildiğini, sanıklara ve avukatlara bunun verilmesinin zorunlu olmadığını, ancak 31 tanesinin sanıklara verilebileceğini söyledi. Daha sonra esas hakkındaki görüşünü okumaya devam eden askeri savcı, DlSK'in kuruluşunu, tüzilğünü ve genel kurullannı anlattı. Askeri sava, genel kurullarda alınan tüm kararlann sosyalist iktidarı hedeflediğini. bu nedenle de DÎSK'in kunıluşundan itibaren illegal bir kuruluş niteliği kazandığını öne sürdü. Saat 11.20'de verilen 10 dakikalık ara sırasında askeri savcı yardımcılan Mehmet Demir ve Mehmet Camcı, avukatların bulunduğu yere gelerek, esas hakkındaki görüşün tam olarak okunmasına gerek olmadığını, özetledikleri zaman daha faydalı olacağını belirttiler. Bu arada Mehmet Demir, "5 senedir aynı şeyleri okuyoruz" derken, Mehmet Camcı da "Bnndan, ne siz zevk alıyorsunuz, ne de biz" şeklinde konuştu. Savalar, özetlemenin sanıklar açısından da yararlı olabileceğini vurguladüar. Aradan sonra söz alan Avukat Halit Çelenk, esas hakkındaki görüşün verilmemesi halinde bir tanesinin fotokopisinin 20 bin liraya çıkacağını, böylece tüm sanıklar için yapılacak masrafın 30 milyon lirayı bulacağını belirterek, teknik hazırhklann daha önce yapılması nedeniyle yeniden basunlmasmı istedi. Esas hakkındaki görüşün verilmesi yönünden yasada bir zorunluluk bulunmadığını belirten avukat Çelenk, ancak bu istemlerinin anlayışla karşılanması gerektiğini, davanın çok önemli bir dava olduğunu vurguladı. Duruşma yargıcı Yarbay Kalpakçı ise buna olanak bulunmadığını, ancak her sanığın kendi bölümüyle ilgili fotokopiyi çektirebileceğini söyledi. Esas hakkındaki görüşünü okumaya devam eden askeri savcı, DtSK'in almış olduğu cephe kararlanna değinerek, DlSK'in içtüzüğünden son tüzüğüne kadar tek tip demokratik tüzük de dahil olmak üzere işçi sınıfı bilimi bilimsel sosyalizm doğrultusunda proletarya diktatörlüğünü kurmayı amaçladıgını öne sürdü. Askeri savcı, DlSK'in özel mülkiyete karşı olduğunu, kamu mülkiyetini benimsediğini belirtti. DtSK'in almış olduğu kararlarla ülkenin bağımsıziığını değil, sosyalist bloka bağımh olmayı hedeflediğini öne süren askeri savcı, DlSK'in genel grev, dayanışma grevi istediğini, ancak bu tür greylerin MarksistLeninist ideolojinin bir unsuru olduğunu bildirdi. DÎSK ve demokratik kuruluşların ilişkilerine de değinen askeri sava, bu ilişkiler sonucunda devlete karşı savaşım cephesinin oluşturulduğunu öne sürdü. Madenlş Sendikası'nın gerçekleştirdiği eylemlerin TCY'nin 141. maddesinde yazılı suç kapsamına girdiğini bildiren askeri savcı, dünkü oturumda esas hakkındaki görüşü 157. sayfaya kadar okudu. Duruşma bugün saat 10.00'a ertelendi. SHP'den af: 10 yd indirim yazılı mesıek ve sanattan yasaklasa hükümleri de uygulanmaz. Zoralımına tabi olan ve geri verilen eşya: MADDE 3 Ceza hükümlülüğü olmasa ve faile ait bulunmasa bile kullanılması, yapılması, taşınması, bulundurulması, satjlması ve yurda sokulması suç oluşturan veya tekele tabi olan yahut memlekete sokulması ve memleketten çıkarılması özel kanunlarla veya ithalat ve ihracat rejimi karanyla yasaklanmış bulunan eşyaıun zoralımına karar verilir. Bu fıkra dışında kalan eşya, ithalde gümrük ve diğer vergi ve resimleri ıle ardiye ücretleri ve bunun dışinda kalan giderieri ödenmesi halinde sahibine iade olunur. Suçta kullarulan canlıcansu her türlü taşıt araçlan, satılmışlarsa bedelleri sahibine geri verilir. Zorahmmı içeren ılam, yasanın yürürlüğe girmesinden önce kesinleşmiş ise, ikinci ve üçüncü fıkralarda yazılı eşya ve araçlar hakkındaki iade kuralı uygulanmaz. Kişisel haklar: MADDE 4 Ceza davasımn ortadan kaldırılmasına karar verildiği hallerde, kişisel hak istemi varsa, dosya görevli ve yetkili hukuk mahkemesine yollanır. Bu davalara peşin harç istenmeden bakılır. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu uyannca dava karara bağlanır. Dava s o nunda ahnacak harçlar hukuk Uamlanndakı harçlar gibidir. Bu aşamada dosya Yargıtay veya Askeri Yargılay'da incelenmekte ise, ceza davasımn ortadan kaldınlması karan uzerine, kişisel hak yönünden verilen kararın inceienmesi için dosya görevli hukuk dairesine gönderilir. Kişisel hakka ilişkin karar bu dairece bozuiursa, dosya görevü ve yetkili hukuk mahkemesine yollanır. Hukuk mahkemesi ük fıkra uyannca işlem yapar. Yasanın yürürlüğe girdiği aşamada, ceza kararlannın temyizindeki koşullara göre dosyanın inceienmesi Yargıtay'dan istenmişse, ilgili daire kişisel hak yönünden yukandaki fıkraya göre karar verir. Tamamen veya kısmen affı gerektiren haller: MADDE 5 Bu yasada yer alan ayrık hükümler dışında kalan: a) Taksirli cürümler affedilmiştir. b) On beş yaşım suç işlediği tarihte doldurmamış olanlarla haklannda TCK'nın 47 ve 48'inci maddeleri uygulananlann veya uygulanması gereketüerin 8.8.1985 tarihine kadar işledikleri suçlar için kovuşturma yapılmaz. Ormanla ilgili suçlar ayrık olmak üzere, bunlara verilen cezalar, fer'i ve tamamlayıa cezalarla ceza hükümlülüklerinin bütün sonuçlarını kapsamak uzere affedilmiştir. c) Suç işlediği tarihte on beş yaşını bitirmiş olupda on sekiz yaşım bi (Baştarafı 1. Sayfada) tinnemiş olanlann, 8.8.1985 tarihine kadar işledikleri ve üst sınırı on iki yılı geçmeyen özgürlüğü bağlayra bir cezayı gerektiren eylemleri hakkındaki kovuşturma yapılamaz. Bu kimselerden, 8.8.1985 tarihine kadar işledikleri suçlar nedeniyle on iki yüı geçmeyen özgürlüğtl bağlayıa bir ceza ile hüküm giyenlerin bu cezalan, ceza hükümlülüğünün bütün sonuçlarını da kapsamak Uzere affedilmiştir. Beürtilen kimselerin 8.8.1985 tarihine kadar işledikleri suçlardan giydikleri hapis cezasının on iki yıldan fazla oimaması halinde, özgürlüğü bağlayıcı cezalann on iki yılı ile birlikte para cezalanmn tamamı, fer'i ve tamamlayıct cezaları affedilmiştir. Affı gerekürmeyen haller: MADDE 6 a) On sekiz yaşım biürmeden önce işlenen suçlarla, basınla ilgili suçlardan hüküm gıyme hali aynk olmak üzere, aynı cinsten bir cürümden beş yüı aşan özgürlüğü baglayıcı bir ceza ile hüküm giyip bu kez hakkında tekerrür hükümleri uygulanması gerekenler bu yasa hükümlerinden yararlanamazlar. Aynı maddede yer alan veya aynı fasıl içinde bulunan cürümler bir cinsten sayılır. b) önceki aflar nedeniyle beş yıl ve daha fazla özgürlüğü baglayıcı bir cezaya çarptırılmışken aftan yararlanan bir kimse hakkında, aynı cinsten bir suçla kovuşturma yapılmakta ise veya aynı cinsten bir cürümden o kimse hüküm giymişse, bu yasa hükümlerinden yararlanamaz. (23.2.1963 gün 218 sayüı Af Kanunu maddesi). Aynı maddede yer alan veya aynı fasıl içinde bulunan cürümler bir cinsten sayılır. c) 5816 sayılı Atatürk Alcyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun kapsamına giren suçlar bu yasa dısındadır. d) Kasten veya tedbırsızlık, aiKKatsizlik veya yazılı kurallara aykırı tutum ve davranışları sonucu ormanların kısmen veya tamamen yanmasına, yok edilmesine sebep olanlar veya salt tarla açmak ve ormaru daraltmak amacıyla ormandan ağaç kesenler aftan yararlanamazlar. TCK'nın 413'üncü maddesinin uygulanmasıru gereküren haller bunun dısındadır. e) Kolluk görevi üstlenenlerden, devlet memurlarından veya herhangi bir sebeple devlet gücünden yararlananlardan bireylere karşı yasa dışı silah, cebir veya şiddet kullananlar, eziyet edenler, bireyleri tehdit edenICT veya kendilerine kötü muaaıele yapanlar bu yasa hükümlerinden yararlanamazlar. Kovuşturmanın sürdürülmesi: MADDE 7 Haklannda sürdüriilen cezai kovuşturmanın bu yasa uyarınca durdurulmasını istemeven ler, yasamn yürürlüğe girdiği tarihten başlamak üzere en geç üç ay içinde bunu yetkili mercilere yazılı olarak bildirmek zorundadırlar. Bu takdirde kovuşturma ve soruşturma tamamlanarak karar verilir. Hükümlülük halinde ilgililer bu yasa hükümlerinden yararlamrlar. Firar halinde olanlar: MADDE 8 Firar halinde olan saruk ve hükümlülerden yurt içinde bulunanlar üç ay içinde, yurt dışında olanlar altı ay içinde resmi mercilere başvurarak teslim olmadıkları takdirde yasadan yararlanamazlar. Af dışında kalan, kısmen indirim yapılan veya erteleme koşullanna tabi olan cürümler: MADDE 9 Aşağıda a) Af dışı bırakılan, b) Genel kuraldan farklı indirim yapılması öngörülen, c) Koşullu ertelemeye tabi tuıulan, cürilmler ayrı ayrı gösterilmiştir. a) Af dışı bırakılan cürümler: 1. Devletin arsıulusal kişiliğine karşı işlenmiş, Türk Ceza Kanunu'nun 125, 126, 127, 128, 129, 130, 131, 132, 133, 135/2, 136, 137 (son fıkra hariç), 138, 139, 140 ve 145'inci maddeleri, 2. Türk Ceza Kanunu'nun "Devlet Kuvvetleri Aleyhine Cürumlc" olarak nitelediği fasılda geçen 146 (son fıkra hariç), 147, 148, 149, 150, 151 (son fıkra hariç), 152, 153, 155, 156, 157, 158. 160, I61'inci maddeler, 3. Ortak hükümler arasında yer alan TCK'nın 168 (son fıkra hariç), 171 ve 172'nci maddeleri, 4. Siyasal özgurlük aleyhine cürümler olarak nitelenen TCK'nun 174, 175, 176, 177 ve 178'nci maddeleri, 5. Yüzbin lirayı aşan zimmet, ihtilas irtikap, ve rüşvet cürümleri, 6. Türk Ceza K a n u n u ' n u n 313'üncu maddesine giren cürümlerle bu maddede yazılı örgutlerce veya üyelerince işlenen diğer cürümler ve 314'üncü maddenin ilk fıkrasına giren cürümler, 7. Devlet ihalelerine hile ve fesat kanştınlmasına ilişkin TCK'nın 366, 367 ve 368'inci maddelerinde yazılı cürümler, 8. Yangın, su baskını gibi kamunun esenlığine karşı işlenen TCK'nın 369, 370, 373 (son fıkra hariç), ve 375'üncu maddelerinde yazılı cürumlerden 411 ve 412'nci maddelerde yazılı biçimde işlenenler, 9. Kamunun sağlığına karşı işlenen, yenecekiçilecek şeylere ilişkin TCK'nın 394, 395, 396, 397, 400 ve 401'inci maddelerinde yazıb curümler, 10. Uyuşturucu maddelere ilişkin TCK'nun 403, 404, 405, 406, 407, 408'inci maddelerinde yazılı cürülller, 11. TCK'nın 414, 415, 416, 417 ve 418'inci maddelerinde yazılı cebren ırza geçme ve kuçukleri bastan çıkarma cürümleri, Kız ve kadın kaçırmaya ilişkin TCK'nın 429, 430 (son fıkra hariç), 431 ve 439'uncu maddelerinde yazılı cürümler, Aynca fuhuşa kışkırtma hakkındaki TCK'nın 435 ve 436'ncı maddelerinde yazılı cürümler, Kaçırma, evlenme amaayla yapılmış ve kaçınlarun ırzına geçilmemişse, faili bu yasa hükümlerinden yararlamr. 12. Askeri Ceza Kanunu'nun hıyanete ilişkin 55, 56, 59'uncu maddeleri iie isyana dair 94, 100, 101, 102, 103, 104'üncü ve ırza tecavüz hakkındaki 152'nci maddelerinde yazılı cürümler, 13. Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diger Aletler Hakkında Kanunun değişik 12'nci maddesine giren cürümler, 14. Kaçakçılığın Men veTakibine Dair Kanunun değişik 26, 27, 28, 29, 30, 32'nci maddeleri ile 25'inci madde dışında kalan haller için 33'üncu maddesi, 35'inci maddenin ilk fıkrası, 36'ncı maddesi ve 25'inci madde dışında kalan haller için 41'inci maddesi hükümleri, 15. 2863 sayılı Kultür ve Tabiat Varlıklannı Koruma Kanunu'nun 65, 68 ve 74'üncü maddelerinde yazılı curümler, 16. Haksız vergi iadesi alınması sonucunu doğuran suçlar. b) Kısmen indirim yapılan curümler: 1. TCK'nın 339, 340, 341 ve 342'nci maddelerinde yazılı evrakta sahtekârhk cürümlerinden. 2. TCK'nın 404'uncü maddesinin (2) numaralı fıkrasında yazılı kullanmak için uyuşturucu bulundurma suçlar ından. 3. Yangın, su baskını gibi kamunun esenüğine karşı işlenen TCK'nın 369, 370, 373/1 ve 374'üncü maddelerinde yazılı cürumlerden, 4. Yağma ve yol kesmeye ilişkin TCK'nın 495, 4%, 497, 498 ve 499'ncu maddelerinde yazılı cürumlerden, 5. Zararın tamamım karşılamak koşuluyla TCK'nun dolandıncılık ve güveni kötüye kullanmaya ilişkin 503, 506, 508 ve 510'uncu maddelerinde yazılı suçlardan, dolayı verilecek cezanın yansı indirilir. Bu indirim iki yıldan az, beş yıldan fazla olamaz. c) Koşullu ertelenen cürümler: 1. Türk Ceza Kanunu'nun 141, 142, 146 (son fıkra), 163, 168/2 ve 169'uncu maddelerinde yazılı cürilmler, 2. Askeri Ceza Kanunu'nun 148'inci maddesinin değişik (b) fıkrasında yazılı curümler. Yeni suç işleme: MADDE 10 Bu yasadan yararlanan hükümlüler, yasanın yürürlüğe girdiği larihten başlamak üzere, hüküm giydikleri cezanın zaman aşımı süresi içinde ve herhalde beş yıl içinde, taksirli suçlar hariç, aşağı haddi altı aydan az olmayan özgurlüğu baglayıcı cezayı gerektiren aynı cinsten diğer bir suç işledikleri takdirde, evvelce haklannda hukmedilmiş cezanın arta kalanı da çektirilir. Lygulamada, aynı yasa maddesine giren veya yasanın aynı faslında bulunan cürümler bir cinsten sayılır. Koşullu erteleme: MADDE 11 Eylemleri Türk Ceza Kanunu'nun 141,142, 146 (son fıkra), 163, 168/2, 169'uncu maddeleri ile Askeri Ceza Kanunu'nun değişik 148/B maddesine uyan ve işledikleri özgürlüğü baglayıcı suçun üst sırun on yılı aşmayanlar hakkındaki ceza soruşturmalan ile; Yukanda yazılı maddelere göre on yılı aşmamak üzere özgürlüğü baglayıcı bir ceza ile hükUm giyenlerin bu hükümlulükleri, ertelenmiştir. Suça uyan maddede yazılı cezanın ust dlizeyi on yılı geçtiğı takdirde soruşturma ivedilikle tamamlamr ve mahkeme kararımn sonucuna göre işlem yapılır. Verilen ceza on yılı aşmakta ise, artan süre çektirildikten sonra, kalan on yıllık süre içm bu maddenin yukanda yazılı hukmü uygulanır. 647 sayılı Infaz Kanunu'nun 19'uncu maddesinde öngörülen koşullar, on yüı aşan ve çektirilecek olan hapis cezası süresine göre değerlendirilir ve uygulanır. Yukanda yaalı biçimde soruşturmanın veya verilen cezanın çektirilmesinin ertelendiği hallerde, sanık veya hükümlünün, dava veya ceza zaman aşımı süreleri içinde ve herhalde beş yıl zarfından laksirli suçlar hariç olmak üzere altı aydan az olmayan özgürlüğü baglayıcı bir ceza ile hukum giymeleri halinde, ertelenmiş soruşturmaya kaldığı yerden devam edüerek sonuçlandırılır. Evvelce hüküm giymiş olanlann ertelenmiş cezaları da aynen çektirilir. Şanlı salıverme: MADDE 12 Ölüm cezalan otuz yıl ağır hapis cezasına, yaşam bov^ı ağır hapis cezaları yirmi dört yıl ağır hapis cezasına çevrilenlerin şarth salıverilmelerind« süreler bu cezalara göre; diğer özgürlüğü baglayıcı cezalarda cezaevlerinde geçecek süre ise, yapılacak indirimden önceki esas ceza miktan üzerinden hesaplamr. Türk Ceza Kanunu'nun 141, 142, 146 (son fıkra), 163, 168/2, 169 ve Askeri Ceza Kanunu'nun 148/B maddelerine göre hükum giyenler; bu yasanın uygulanması ile sırurlı olmak uzere, özgürlüğü baglayıcı cezalannın 1/3'ünü cezaevlerinde geçirmekle şarth sahverilme haklanndan yararlanırlar. Bu hükümlüler için 647 sayılı cezalann Infazı Hakkında Kanunu'un 19'uncu maddesinde yazılı iyi hallilik ve diğer koşullar, yasanın yürürlüğe girdiği tarihten önceki sure için aranmaz. (1). Memurlann disiplin suçları: MADDE 13 Devlet memurluğmdan çıkarma cezaandan başka bir disiplin cezasına çaıptırılmış olan memur, bu yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde, atamaya yetkili amire başvurarak, Devlet Memurlan Kanunu'ndaki sürelere tabi olmaksınız hakkındaki disiplin cezalarının sicil dosyasından silinmesinı isteyebilir. Memurun disiplin cezasından sonra da aym davranışları sürdürdüğu 454 yazar hapiste (Baştarafı 14. Sayfada) kurul toplantısı sırasında Tür kiye"deki tutuklu yazarlann durumu geniş biçimde ele alındı. Sunulan raporlarda ve söz alan üyelerin konuşmalannda, Tür kiye'de yazı özgürlüğü ile ilgili olarak baa olumlu gelişmeler ve düzelmeler görüldüğü, ancak endişe verici durumun sürdüğü belirtildi. Genel kurul toplantısında yedi Türk yazan üzerinde durulurken, bu yazarların durumu ile ilgili olarak aynntüı bilgi verildi. Ali Sirmen, Mabmut Dikerdem, Hiişeyin Baş, Ali Taygun, Özkan Özgür, Hüseyin AkUş, Bahçet Mangal hakkında görüş bildiren üyeler, PEN ilkeleri açısından söz konusu yazarlann tutukluluk halinin eleştirisini yaptılar. Türk yazarları ile ilgili genel kurul görüşmelerinde en çok Ali Sirmen ve Ali Taygun üzerinde durulduğu belirtildi. Genel kurul toplantısmda PEN temsilcilerinin Türkiye'de yaptığı inceleme ve temaslara da yer verildi. Mu|la'da tutuklu gazeteci Özkan Özgiir'ün genç yaşına rağmen son derece kötü sağlık durumundan söz edildi. YURT DIŞINDA TÜRK PEN KULÜBÜ Genel Kurul toplantısmda Amerikan PEN Kulübü'nün üyesi olarak Türk yazan Talat Halman da bir konuşma yaptı. Amerikan PEN Kulübü'nün yırmi yıllık üyesi olan Talat Halman Türkiye'deki yazarlann karşılaştığı sorunlar hakkında görüşlerini açıkladı. Bu arada Amerikan ve Batı Alman PEN kulüpleri ortak bir öneri vererek yurt dışında bir Türk PEN Kuİübü kurulmasını istediler. Bu konuda Uluslararası PEN Örgütü Genel Sekreteri Alesander Block'un girişimde bulunması öneride yer aldı.. Bilindiği gibi Türk PEN Kulübü, uluslararası kuruluşlara üye olmasım yasaklayan yasa gereği kendi kendisini feshetmiş durumda.. Türkiye'deki yasal durum çerçevesinde bir Türk PEN Kulübü'nün kolay kolay kurulamayacağım vurgulayan öneri sahipleri, bu boşluğun yurt dışı Türk PEN Kulübü formülü ile doldurulabileceğini belirttiler. öneride yurt dışındaki Türk PEN Kulübü'nün Almanya'run bir kentinde kurulması da vurgulandı. Bu arada yurt dışında yüzü aşkın Türk yazannın yaşadığı da belirtildi... Genel kurulda, Bulgaristan'da Nuri Mehmet Turgut adlı Türk asülı bir yazann tutuklanıp serbest bırakıldığı, buna karşüık Yugoslavya'da Cemalettin Latiç adlı bir başka Türk asıllı yazann Islamcı propaganda yapmak suçundan 6.5 yıl hapse mahkum edildiği de söz konusu edildi. saptanmış olmadıkça, en geç altı ay içinde isteğinin yerine getirilmesine karar verilir ve sicil dosyasındaki disiplin bölümü yeniden düzenlenir. Öğrenci disiplin suçlan ve kayıt yenilemesi: MADDE 14 Ortaöğretim ve yükseköğretim öğrencilerine uygulanan disiplin cezalan ve nedeni ne olursa olsun, haklanndaki okuldan kayıt silme veya kurumdan çıkarma işlemleri, bu yasanın yürürlüğe girdiği tarihte tüm sonuçlarıyla birlikte kaldınlmıştır. Okullanndan veya yükseköğretim kurumlanndan kayıtlan silinenlerin veya yükseköğretim kurumundan çıkanlanların, üç ay içinde yazılı olarak basvurmaları halinde kendilerine bir başvuru belgesi verilir ve kayıtlan yenilenir. Kayıtlan yenilenen öğrenciler, ayrıldıklan sınıf veya sömestrede öğrencilik sıfatlannı devam ettirmek ve o sınıf veya sömestrede okuyan öğrencilerin tabi olduklan sınavlara girmek hakkım kazanırlar. Asker olanlar veya mücbir bir nedenle başvuramayanlar, terhisleri uzerine veya mücbir sebep kalktıktan sonraki üç ay içinde yazılı başvuruda bulunabilirler. Orta öğretim üst yaş sımrını aşanlar ancak dışardan sınava girebilirler. Askerlik süresi gelmiş olanlar, başvurulanndan sonra tecüli işlemine tabi tutulurlar. Görevlerinden uzaklaştınlan kamu görevlileri: MADDE 15 Sıkıyönetim Kanunu'nun 2'nci maddesine 2301 ve 2766 sayılı yasalarla eklenen son fıkra hükmüne göre görevlerinden uzaklaştınlan veya işlerine son verilen kamu personeli ve kamu hizmetlerinde görevü işçüerin, altı ay içinde başvurmalan halinde, onada mücbir sebep olmadıkça, altmış gün içinde ilgili kurum ve organlarca bu istek önceki statuleri ve kazanılmış haklan gözetilerek yerine getirüir. Askerlik dunımu: MADDE 16 Bu yasa yürürlüğe girmeden önce kıtasından veya görev yerinden izinsiz uzaklaşrmş yahut izin suresini özürsüz geçirmiş olanlar, bakaya, yoklama kaçağı, saklı bulunanlar, askerlikten kurtulmak için hile yapanlar, yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren yurt dışında olanlar altı ay, yun içinde olanlar üç ay içinde resmi yerlere başvurdukları takdirde af hükümlerinden yararlamrlar. Ölüm cezaları: MADDE 17 Bu yasadan yararlanamayanlar hakında 8.8.1985 tarihine kadar işlenmiş suçlar nedeniyle verilen ölüm cezalan yerine getirilmez. Salıverme. MADDE 18 Yasa hükümlerinden yararlanacak tutuklu ve hükümlülerin salıverilme işlemleri, yasanın yürürlüğe girdiği tarihten başlamak üzere en geç otuz gün içinde tamamlamr. Yürürlük: MADDE 19 Bu yasa yayırru tarihinde yürürlüğe girer. Yurütme: MADDE 20 Yasa hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür." (1) Bu fıkranın, yukanda geçen "koşullu erıeleme"ye ilişkin yasa önerimizin ll'inci maddesi benimsenmediği takdirde önerilmesi komisyonumuzca düşünulmüştür. Ecevit ve Erbakan: 2969 ttimden (Baştarafı 1. Sayfada) bu sırurlamalan savunarüann, sık sık koalisyonlar dönemine dönmeyi gundeme getirdiklerini bildirdi. Erbakan. "Anayasa'da bazı degişiklikler şarttır, ama bunun için ille de bir Kurucu Meclise gerek yoktur" biçimınde konuştu. Bulent Ecevit, dün saat 11 OO'de Necmettin Erbakan'ı AşağıayTancı'daki evinde ziyaret etti. lkı eski lider, bir saat süren göruşmelerinden sonra. basına yaptıklan açıklamada, bunun, geçen ayki ziyaretin iadesi olduğunu \e o gunden bu yana ulkede meydana gelen gelişmelerı gozden geçırdiklerini bildırdjler. Bülent Ecevit, özeüikle, demokraükleşmenin, sağlıklı ve sürekli bir demokrasiyi yerleştinnenin koşulu olan uzlaşma ortamından ve gelişmekle olan bu ortamın giderek somut sonuçlarını vereceğinden söz ettiklerini bildirdi. Son günlerin güncel konusu, 2969 sayılı yasada öngörülen değişikliklerin, göruşmelerinin büyük bolümünü aldığını kaydeden Ecevit, Erbakan'a bu konuyla ilgili görüşlerini bir kez daha anlattığım söyledi. Ecevit, Başbakan özal'ın sanki kapatılan partüerin yöneticüerinın anlatım özgürlüğüne getirilen sımrlamalann kaldırılmasından yana ymış gibi bir izlenirn verdiğini, oysa bunun yanlış olduğunu vurguladı. Milli Güvenlik Konseyi'nin yönetimi sivil bir hükümete ve parlamentoya devredeceği gün, son dakikada çıkarılan bu yasamn yalnızca kapatılan siyasi partüerin yönetici ve üyelerine değil, genel olarak tüm yurttaşlara demokrasi ve hukuk devleti kavramıyla bağdaşmayan srnırlar getirdiginı anlaıan Ecevit, "Bu arada yasamn birinci maddesinin (A) ve (B) bentleri, kspatılan siyasal partilerin yÖDeticilerinin itham ve isnaüar karşısında kendilerini saMinmalanoı bUe suç saymışUr" dedi. Aym maddenin (C) bendinin, askeri dönemin yöneticilerinin eleştirilmesi yasağını getirdığıni. (D) bendinin ise kapatılan siyasal partilerin yönetici \e üyelerinin ülkenin iç ve dış politikasını olumsuz yönde etkileyici beyanda bulunmalanm yasakladığım anlatan Ecevit, Başbakan özal'ın yalnızca bunun kaldınlmasından yana olduğunu, öteki bentlerin ise aynen kalmasının yanı sıra, bu yasaklann 10 yıl için sürmesim güvence altına almak istediğini söyledi. Ecevit, şöyle dedi: "Açıkça belirtmek tetiyorum ki ben, Türkiye'nin iç ve dış politikasını menfl yönde etkilemek özgüriügitnii istemiyonım. Öteki vönetki arkadaşlanmın da buna gereksinme duyduklannı sanmıyorum. Yasada sanki böyle bir değişiklik yapdmasına gereksinme duyuvormuşuz gibi degişiklik yapılmak istenmesini çok yakışıksız bir istiskal sayıyonım. Eger ihtiyacı varsa Türkiye'nin iç ve dış politikasını menfi yönde etkilemek özgüriüğunü Sayın Özal kendisi kullansm." Bülent Ecevit, yasada yalnızca böyle bir değişiklikle yetinilecekse ve üstüne bir de on yıllık süre konulup yasa busbutun katılaştınlacaksa, bunun, zaten tutaılı yanı olmadığı için uyuyan yasayı uyandırmak olacağını vurguladı ve "Yasayı uyknsunda bıraknak daha dognı olur" dedi. Yasanın değiştirilecek yanı olmadığını, eğer demokratik bir adım atılmak isteniyorsa, yapılacak şeyin yasayı tümden kaldırmak olduğunu anlatan Ecevit, "Olsa olsa askeri yönetim döneminin yetkiUlerini Ogîlendiren (C) bendi yiırıirliikte tutulabilir" dedi. Necmettin Erbakan da yaptığı açıklamada, bir ay önce Ecevit ve Demirel'i ziyaretlerinde konuştuklan konuların, bugün karnuoyunca benimsenmiş olmasım görmekten mutluluk duyduklannı bildirdi. Erbakan, o zaman ülkenin üç ana sorunu üzerinde durduklarını, bunlann "insan haklan ve demokrasinin kâmü manada işlemesi, Türkiye'nin kendi savıuuna silabiamu kendisİDİn yapması ve ıılkede fakirieşmenin önune geçümesi" olduğunu anlattı ve "Bunlann en onemlisinin insan haklan olduğunu, ötekilerin bnna bagb bulundugunu söylemiştik. Bogun bunlann benimsenmis olduguDU görüyonu" dedi. Necmettin Erbakan, anayasada bazı değişikliklerin yapürnasının şart olduğunu, ama bunun için ille de bir Kurucu Meclise gerek bulunmadığını kaydetti. Partilerin anayasa değişikliklerini millete vaat etmeleri durumunda, yeni parlamentonun anayasa vı, Siyasal Partiler ve Seçim yasalannı değiştirmenin koşullanm anlatan Erbakan, "Anayasada hangi prensipkrin b«nimseneceginde partikrin. demokrasinin zaten belii olan kaidderinde anlaşmalan şarttır" dedi. Necmettin Erbakan, ilk prensibin geniş demokrasi uygulaması olduğunu, bunun hem milletin özlemi hem de birçok sorunun çözümü durumuna geldiğini anlattı. Bazı partilerin seçimlere girmesinin engellenmesini, partilere il bazında konulan sınırlamalan da eleştiren Erbakan, "Bu sınıriamalara evet derseniz, ulkede milletin yansı veya üçte ikisiyle demokrasi yapılmasına da göz yumarsmu" dedi. Erbakan, ille de bir sımrlama getirilecekse, bunun yüzde beşi geçmemesi gerektiğini söyledi. "Biz kuvvetii icra istiyonız, o halde milletin yansı pariamentoya girmesin demek yanlıştır" diyen Erbakan, kendilerinin her fikrin parlamentoya yansunasından ve her fikrin açıkça ifade edilmesinden yana olduklannı yindedi. Erbakan, bir soru uzerine, 2969 sayılı yasa çıkanurken, amacın aşıldığım kaydetti ve 12 Eylül'ün eleştirilmesi istenmiyorsa, yalnızca bunu sağlayan maddenin yurürlükte bırakılabileceğini bildirdi. Yine bir soru uzerine, Erbakan, elbette bir dönemin eleştirilmemesi diye bir sey olamayacagıru, ama böyle isteniyorsa, kendileri için buna nza göstermek gerektiğini söyledi. Erbakan, kendisinin böyle bir yasayı tümden kaldıracağını bildirerek, "Bu söylediklerim benim düşündüklerim degil. Başkalanna tavsiyedir" dedi. GÖZ NURUNU KORUMA VAKFI'NDAN Bayrampaşa Cöz Hastanemız nalkımıza çok kısıtlı bağışlarla göz kontrol, tedavi, ameliyat hizmeti sunmaktadır. Cözlük ve lens merkezimizin düşük fiyatlarından istifade ediniz. Bayrampaşa Numunebağ caddesi Özgür sokak No 5 istanbul (Bayrampaşa belediye binası arka caddesi) Tel: 576 47 07 576 65 80 Bebeğe bakacak bayan aranıyor 166 53 35 2 yaşındaki erkek çocuğun bakımını üsüenecek bayan yardımcı aranıyor Tel: 163 07 50 (Cumartesi Pazar)