Katalog

/ OCAK 1986 Ozetle HABERLER CUMHURİYET/7 4 ocakta Rahşan Ecevit Mersinde DSP Genel Başkanı Rahşan Ecevit, ilk yurt gezisine 4 ocak cumartesi günü Mersin'den başlayacak. Rahşan Ecevit, Mersinde parti U örgütünün düzenlediği toplantıda konuşacak. Daha sonra Adana'ya geçecek alan Rahşan Ecevit, partisinin il merkezini ziyaret edecek. Ecevit, pazartesi günü Ankara'ya dönecek. Ecevit Hn gezisine DSP Genel Sekreter Vekiti Yaşar Mengii ile bazı Merkez Karar ve Yönetim Kurulu üyeieri katılacaklar. Kim ister 12 Eylül öncesine dönmeyi? Demirel: Günün şartlarına göre bir demokrasi olmaz bir ülkenin islerinin iyi gitraesi veya kötü gitmesi kimin umurundadır?" dedi. DEPOLtTtZASYON YARAR GETİRMEZ Demirel, depolitizasyonun topluma yarar sağlamayacağını da bildirerek şunları söyledi: "Bunun yaran varsa, diğer memleketlerde de olması lanmdır. Bizim icat yapmamız mümkün degildir. Siyaseti ortadan kaldırmak mümkün degildir. Siyaset ve siyasetçiden vazgeçil*mez, nitekim vazgeçilememiştir de. Politikanm kötülenmesi, halkı, demokrasiye karşı sognk tavır almaya yönlendirir. Sofumanın bedelini de halk öder. Halkın demokrasiden soğoması dogrn bir şey degildir." Demirel, "açık rejim" konusundaki görüşlerini ise şöyle açıkladı: "Ülkeyi yönetecek oianlann bu yetkiyi milletten almalan lazım. lnsan Haklan Beyannamesi'nin 20. maddesinin 3. fıkrası ve Avrupa İnsan Haklan Konvansiyonu'nun 17. maddesi ve ek 1. protokolunun 3. maddesi bunu tarif etmiş. Milletin aür iradesi ortaya konabilmelidir. Biz, Türkiye hür, demokrat olsun diyoruz, milletin hür iradesinin serbest bir ortamda tecelli etmesini istiyoruz." SANCIYI RESMt AĞ1ZLAR BEYAN ETTt Demirel, "Resmi ağızlar beyan etti ki, 6 Kasım seçimleri birtakım sancılar getirdi, parlamentonun tara teşekküiü, parhunentonan terekkübü bozuldnğu ortaya çıktı. Bunu resmi ağızlar söyledi" diyerek şöyle devam etti: "Ben diyorum ki, siyasetten uzaklaşarak siyaset yapamazsımz. Esasen, bugün siyasi partiler yelpazesinde meydana gelen hadise de, bu sancılann eseridir. Türkiye'nin siyaseti sancılıdır." Süleyman Demirel, bir soru üzerine, demokrasinin ölçülerinin olduğunu da belirterek şu sorulan sordu: "Evvela hür ve serbest secim yapılmış mıdır, yapılmamış mıdır? O memkketin basını istediği şcyi yazabiliyor mu, yazamıyor mu? Bir memleketin parlamentosunda o memleketin meseleleri dile gelebiliyor mu, gelemiyor mu? Toplusözkşme ve grev hakkı işliyor mu, işlemiyor mu?" YALÇm PEKSEH Amerikan usulü özgürlük... Eski yılın son günlerinde Başbakanlık Başdanışmanı Adnan Kahveci, telefonla aradı ve yeni yılımı kutladı. Aynı şekilde kendisine yeni yıl için iyi ditekterde bulunduktan sonra biraz sit&m ettim. Çünkü kapağında, "Made in Turkey" yazılı Playboy dergisinin ilk sayısında kendisiyte yapılmış uzun bir konuşma vardı. Okurlanmız anımsayacaklardır: Sayın Kahveci ile konuşmak için ben de çok uğraşmış, bu iş için tüm hazırlıkları yapmış, teybi kurmuş. fotoğrafları çektirmiş, fakat ağzından tek kelime alamamıştım. Oysa şimdi Playboy'a yaşamını aynntılanyia anlatmıştı. Daha önce de Erkekçe dergisine iyice "açılan " Kahveci, acaba içinde "playboyluk" özlemleri taşıyan biri mi idi? Sozlerine bakılırsa değildi. Playboy'daki soyleşisinde, "Evlilik dışında tı. Böylece eşi gelinfiğini, ikirtci çocuğuna kavuştuktan sonra giyebilmişti... Sayın Kahveci, bana yeniden (bilmiyorum kaçıncı kez) söz verdi, "Bir gün konuşacağız" dedi. fakat artık ne konuşacaktık. Merak ettiğim konu kalmamıştı ki?.. Playboydaki söyteşiden sonra onun hakkında en az kendisi kadar bilgi sahibi sayılırdım... Karlı dağ yollannda ilkokula giderken, ayağına giyecek lastik mest dahi bulamadığı için yün çorap giyen Kahveci, 20 yıl sonra ayda 3 bin dolar (bugünün parasıyia 15 miryon liranın üstünde) kazanan bir teknokrat olmuş, daha sonra birkaç yüz bin liralık (konuşmanın başka bir yerinden anlaşıkjığına göre, 250300 bin liralık) başdanışmanlık işini kabul etmişti. Bu işten aynldığı takdirde, "limon satmayı tercih edeceğini" söylüyordu. Anlaşılan Sayın Kahveci'de yükselme arzusu yerine alçalma arzusu (en azından para açısından) gibi garip bir istek vardı. Diğer bilgiler de şunlardı: Kahveci, erkeklik olsun diye değil, daha yaşlı görünmek için bıyık bırakıyor ve çocuklarından birinin hastanede Sezen Aksu'nun oğluyla kanştırıldığından kuşkulanıyordu. (Küçük oğlunun Sezen Aksu 1 ya aşırı benzemesinden ve eşinin ünlü sanatçıyla aynı günde, aynı hastanede doğum yapmasından dolayı.) Kahveci'nin son sözleri en ilginciydi: Ünlü danışman hepsi bir arada olmak üzere şunlan yapabiliyordu: Hem televizyon seyrediyor, hem kitap okuyor, hem de telefonda konuşuyordu. Sayıları giderek artan "play"li dergiler arasında Playboy ilginç bir yayın organı olacağa benzer... Derginin Genel Yayın Yönetmeni arkadaşım, Ali Saydam, gazetemize verdiği de* meçte, "Türkiye'nin içinde bulundugu demokrasiye geçiş döneminde düşünce özgüriüğüne de önem verilmesi gerektigini hatırtatarak, cinsel özgürlüğün bunun bir parçası olduğunu" belirtmiş... Derginin yayınına bu amaçla karar alınmış... Yanlış anlamadıysam Playboy ve benzerleri clemokrasiye hizmet amacıyla çıkanlmış oluyor. İlk sayıyı bu gozle inceliyorum.. Saydam, haksız değil.. Adnan Kahveci'nin röportajının ardından, "çtplakve ünlü" film yıkJdan geiiyor. Ünlü yazar Ernest Hemingvvayin torunu Mariel Hemingway, bacaklannı iki yana cetvel gibi açarak öyle bir oturmuş ki, insana ister istemez, "işte özgürlük böyle olur" dedirtiyor... Herhalde dedesinin özgürlük anlayışı bunun yanında hiç kalırdı. Sayın Attila ilhan'ın, Cemile Ceyda'dan Kim Korkmaz?" adlı büimkurgu öykusü 2794 yılının istanbul'unda geçiyor, ama günümüzden pek farkı yok. Oyküde erkek gibi görünenler kadın, kadın gibi görünenler de erkek. Tabü yine iki cinsiyetin arasında yer alanlar çoğunlukta.. Galiba 800 yıl sonra da değişen bir şey olmayacak... Sayfalan çeviriyoruz, çıplak bir hatun konyak kadehini pc SÜLEYMAN DEMtRELPEN Güneş'in mesajı SHP tstanbul tl Başkanı Hasan Fehmi Güneş, yeni yti nedeniyle dün yaymüadığı bastn bildirit&nâe, iktidarm geçen yü başanh oUmadtğm büdirdi. 198S'in süANKARA, (THA) Süley mokrasi olamayacağını söyleyen rekti zamlaria , verplerle, çaiı man Demirel, Türkiye'nin siya Demirel, şöyle konuştu: şan tnsanlan çekumez geçim sal ve sosyal sorunlanna ilişkin "Kim ister 12 Eylül öncesine stkmtuama düşürdüğunü söyte soruları yanıtlarken, "Ben ger dönmeyi? Eğer bunda kasıt kan dL Güneş, "tşsizUk vepahahiık çek demokrasiyi kendim için de dökülmesini mi istiyorsunuz ise, sonmkmm çözüldüğü, topban ğil, halk için istiyorum. Günün kimse kan dökülmesini istemez. sal banşm sağlandığı, işkence şartlanna göre demokrasi ol Ama haklar istiyoruz, hiirriyet tartışmalarmm son bulduğu, maz, demokrasinin şartlanna istiyoruz, gerçek demokrasi istisendikal haklarm sağlandığı, yoruz diyorsa kişi, ona, bunlan göre gün olur," dedi. çağdaş ve sağhkh topban düzeTerör ve kan dökülmesinin ne yapacaksınız, diyemezsiniz." yinin ıdusumuzun hakkt olduğuEski başbakanlardan Süleynedeninin, özgürlükler ve dena inanan SHP bu hakktn önündeki engeüeri kaldırmayı Evren'in gezisinin ardından görev bibnektedir" dedi. Sanct: 6 Kasım seçimlerinin birtakım sancılar getirdiğini resmi ağızlar beyan etti. Bugün Türkiye'nin siyaseti sancılıdır. DepolMzusyon: Bunun yaran varsa, diğer memleketlerde de olması lazımdır. Siyaseti ortadan kaldırmak mümkün değildir. Açtk rejim: Ülkeyi yönetecek olanların bir yetkiyi milletten almalan lazım. Biz hür iradenin tecelli etmesini istiyoruz. man Demirel, siyasi sorunlarla ekonomik yapının yakın ilgisi olduğunu, siyasetin konuşulmadığı bir ülkede öteki işlerin düzgün ve iyi olacağına hiç inanmadığıru belirterek, "Sijaset ve siyasetçinin bunca kötulendiği bir ülkede milletle devlet arasında köprü görevini kim yapacakür? Eger milletle devlet arasında köprülük görevi işlemiyorsa, o takdirde Yazar KayserVde DYP'de parti içi muhalefetin öndertiğini yapan Mehmet Yazar, yübaşt gecesini geçirmek üzere geldiği Kayseri 'de dün bir sinemada partüilerle toplantı yaptı ve, "DYP yönetimi demokrasi, hak ve hukuk diyerek demokrasiye ve hatta miliete saygısızbk etmişttr. 40 yıllık demokrasi mücadelesinden sonra DYP'yi yönlendiren zihniyetin bu uygulamalan ile bugün sergilediği manzara ne hazindir'' dedi. Yaıar, Kayseri'ye 40 kilometre kala 300 otomobillik bir konvoyia karşılandı ve sekit kurban kesildi. Suriye de rahat nefes aUh Evren'in gezdiği yerler birkaç gün içinde de olsa güzelleşip boyandı, barajların yapımı hızlandırıldı. ANKARA, (Cntartyet Bttro«)Cumhurbaşkanı Kesaa Evren'in Adana'da başlayıp, bazı Guneydoğu Ulerini kapsayan 6 günlük gezisinin olaysız sona ermesi yalnız Turk güvenlik Orgutkrmin değil Suriye yctkililerinin de rahat nefes almasına neden oldu. Cumhurbaşkanının gezisi öncesi başlayan Türk ve Suriye sırunndaki operasyonlar EvTen'in gezisi boyunca sürdü, gezi öncesinde de Türk ve Suriye istihbarat Orgttüeri ortak toplantı yaptılar. Cumburbaşkanı Kenan Evren'e gezi boyunca Cumhurbaşkanhğı Konseyi üyesi Tahsia ŞaUBİurj», Enerji ve Tabü Kaynaklar Bakanı Sudi Ttirel eşük ettiler. Urfa'da ise Tanm Orman Köyişleri Bakanı HÖSHÜ Dogan ile Devlet Bakanı Akmet Karaevti ekibe katıldı. Mardin'de ise Cıunhurbaşkanını karşılayan ekipte Mardin Mületvekili olan AdaJet Bakanı Necat Eldem de yer aldı. Cumhurbaşkanı'na toplam 17 değişik konuda brifing verildi, yurttaslardan da Cumhurbaşkanı'na 40 kadar istek ve şikâyet mektubu iletildi. Ceylanpınar'da ise "en •eyeU" brifing verildi. Burada Pakistan Devlet Başkanı Ziy» ÜVHak tarafından vcrilen boğanın çiftleşme konusunda tembel davrandığı ortaya çjktı. Cumhurbaşkanma 40*a yakın istek ve şikâyet mektuplan iletilirken, Harran'da Cumhurbaşkaruna dilekçesini ulaştmnayı basaran köylünün Evren'e "millervekHleri gibi yapmaytaın taa" biçimindeki uyaıısı ekip tarafından, başta Cumhurbaşkanı ve bakanlarca kahkahalarla karşılandı. HarTan'da köylülerin yaşadıgı konutlan göstererek "burası ahır mı?" diye sorup, burada insanlann yaşadığını öğrenmesi Evren'i çok şaşırttı. Yine Harran'da bir çocukla sohbet ederken 4 erkek kardeş olduğunu öğrendiği çocuga "kızlan yoksa öldöriiyor mnsannz?" diye şaka yapması, Nusaybin'de hızla kendisine doğru gelip öntlnde duran köpeğin bekçi köpeği olduğunu öğrenince "böyle bekçi köpegi mi olur sürekli kayruguna salhyor bu" demesi ilgi çekti. Bölgede olağanüstü güvenlik önlemleri Cumhurbaşkanının gezisinden önce basladı. Cumhurbaşkarurun Suriye sınınnda yapacağı inceleme nedeniyle meydana gelebilecek bir olayın iki ülke arasında önemli gerginliğe yol açacağını düşünen Suriye yetkilileri gezi öncesi ve sonrası Türk sınınnda operasyonlar duzenlediler ve almacak önlemkr hakkında iki ülke istihbarat örgütleri ortak toplantı yaptılar. Cumhurbaşkanının geleceği il ve ilçelerde de bir gece öncesinde lokanta, kahvehane ve otellerde kimlik aramalan yapıldı. Bazı illerde dinleyiciler alana aranarak alındılar. 6 gün süren ve 6 ili kapsayan gezi sonucu, yıhn son gezisini yapan Evren sayesinde caddeler ve bazı binalar birkaç gün için de olsa temizlenip, güzelleşti, Güneydoğunun yüzünü hatta sosyal yapısını değiştirecek olan barajların yapımının hızlanmasına yol açtı. tstanbuVda geçirdiği trafik kazası sonucu ölen, Kocaeti eski milletvekillerinden Hasan Özcan, dün fevziye Camünde kılınan öğle namazından sonra İzmit Bağçeşme Mezarbğında toprağa verildi. Hasan Özcan'in cenaze törenine, Kocaeli milletvekilleri, Kocaeli Vatisi, Belediye Başkanı, Emniyet Müdürü ile ailesi ve yakınlan katüdüar. 19611969 ytiları arasında iki dönem TBMMde Kocaeli mUletvekili olarak görev yapan Hasan Özcan, evli ve üç çocuk babasıydı. Hasan Özcan toprağa verildi Deniz otobüsü ihale çahşmaları istanbuVda deniz otobüsü ile ilgiü ihale çahşmalanmn ocak ayı sonunda tamamlanacağı büdirüdi. Anakent Belediye Başkanı Bedrettin Dalan dün Başbakan özalh Atatürk Havaamanı "ndan uğurlarken deniz otobüsü konusuna değindi ve ilk elde aknacak 10 otobüsün Bostancı Yenikapı, BostancıKabatas arasında çalıştınlacağını büdirdi. heyecan arayan insanda ben lizyolojik eksiklik olduğunu kabul ediyorum" diyordu. Demek ki Sayın Başdanışmanın fizyolojik bir eksikliği yoktu. Hatta evtenmeden önce bile evlilik dışında bir heyecan aramamış ve bekârlık günlerini geçirdiği ABD'de peşinden koşan Amerikalı hatunlara hiç yüz vermemişti... Anlaşıldığına göre Başdanışmanın aşk yaşamı, diğer erkeklerinkine pek benzemiyordu. Okulunun en güzel kızıyla (şimdiki eşi) evienmeden önce, ABD'den aşk mektuplan göndermiş ve bu mekiuplarda Amerikan gazetelerinin manşetlerini yazıp durmuştu. Evlendikteri sırada da parasızlık yüzünden ne düğün yapabilen, ne de gelinlik aiabilen Kahveci, bunun acısını yakınlarda Şamdan Lokantası'nda yapılan bir toplantıda çıkarmış posunun üstünde tutarak özgürlüğün tadını çıkarıyor. Ne ki, bu şekilde konyağın tadını çıkarabildiği söylenemez... ve en sonunda, ne sanatçısı olduğunu bilemediğim "sanatçı" Burçin Orhon'un 5 milyonun hatınna özgürce sergilediği, gelişmiş vücudu var. Anlasılmayan şey, Orhon'un 'Türk dekoru" içinde fotoğraflanmak için neden Chicago'ya kadar gittiği... Bütün bunlar demokrasi ve özgürlükler adına yapılıyorsa, demek ki bundan böyle Çeçilya, Güngör Bayrak, Alev Sayın, Ahu Tuğba ve benzerleri Özgürlüğümüzün simgeleri olacaklar... Bu arada, hazır herkesi soyarken, ortadirek vatandaşlann kendiliğinden açıkta kalmış yerlerini de yayımlasak diyorum ben... Belki bu görüntünün de demokrasiye geçiş dönemimize katkısı olabilir. Hayıriı bir yeni yıl dileğiyte... ANKARA AHJIFT TV\ Doğru tahmin yanlış hesap Bu sütun baskıya girerken Devlet Bakanı Mustafa Tmaz Ttttz'in yeni yıla, Türkiye de mi yoksa İran da mı gireceği henüz belii değildi. Tıpkı Bağdat'ın Ankara'ya yaptığının, şaka mı, yoksa ciddi mi olduğunun belli olmaması gibi. Bu belirsizlik içinde görüşmeler sürerken diplomatik kuHslerde şaka üretiminde de geri kalınmadı: ' Aslında Irak, İran'a büyük bir darbe vurmak için bu işi yaptı. Çünkü, Devlet Bakanı Tinaz Titiz Tahran'dan kakJığı sürede işsizlikle mücadele konusunda fikirlerini İranlılara da aşılayacak. Bundan da elbet Irak kârlı çıkacak." ' Olay Özal'ın dolaylı bir planı. Aslında Devlet Bakanı Titiz'i Tahran'a geçici görevle atamayı kaç zamandır istiyordu. Çünkü 3 milyar dolarlık dış ticaret akışının iki yönünü de denetlemek böylece çok kolaylaşacak." Bu şakalar inşallah y şakası olarak kalır, yeni yıla t laşmaz. Türk Dtşişİeri böyte bir olayın patlak vereceğini bekiiyordu, demesek bile bu konuda bazı sıkıntılar çıkacağı endişesi vardı. Öyle ki, Irak'a giderken )stanbul Atatürk Havaalam'nda karşılaştığımız, Moskova'ya resmi görüşmeler yapmak üzere giden bir bakanlık üst yöneticisi bu endişeyi dile getirmişti. Bağdat'ta Türk gazetecileri için düzenlenen basın toplantısında, Cumhuriyet olarak biz de bu endişeyi Irak'ın ikinci adamı, Taha Yasin Ramazan'a bir soru ite yansrttık. Başbakan birinci yardımcısı Ramazan Türk gazetecilerinin sorduğu elliden fazla soruyu yanıtladı. Hiçbirisine de kaçamak yapmadı. Ancak, Iran hava sahasının Irak tarafından sivil geçişler için bile yasak bölge ilan edilmesi ile ilgili sorumuzu yanıtlamadı. Demek, Sayın Ramazan yanıtını Tıtiz'e saklıyormuş. Dışişlerimizin çok önceden böyle bir pürüz çıkacağını tahmin etmiş olması sevindiricidir. Dileğimiz, Bağdat'ın yanlış hesabının Bağdat'tan, Titiz'in de Tahran'dan dönmesidir. Oğrenciler için otobüs seferleri tstanbul Belediyesi'nce öğrenci ve öğrentmenler için otobüs seferleri düzenlendi. Belediye Başkanı Dalan, konuyla ilgili yaptığı yazıh açıklamada, öğrenci ve öğretmenlerin okula gidis ve dönüs saatlerinde rahathkla araç bulabilmeUrini sağlamak amacıyla otobüs seferleri konulduğunu beürtti. Dalan, 2 ocak perşembe günü başlatüacak ilk uygulamanın deneme niıeliğinde olacağvu, ohanlu ve olumsuz sonuçlara göre, gereken değişiküklerin yapılacağvtı kaydetti. Tmaz Titiz Küba'nın yaşgünü Yeni yıllar girerken dünyada en çok terleyenler Kübalılardır. Çünkü, 31 aralık gecesi yeni yilı karşılamak için başladıkları içki, dans, müzik ve eğlenceyi, 1 ocak günü de bütün gün sürdürmek zorundadırlar. Bu, yeni bir yılın doğumunu kutlamaktan da öte "tatlı bir zorunluluktur" 1 ocak Küba^ nın "ulusal günü"dür. Bu anlamda 1 ocak, Küba: da, önce "bağımsızlık" sonra "yeni yıl" demektir. Küba Cumhuriyeti bugün 27 yaşına basıyor. 1 Ocak 1959 eski Başkan Batista'nın ülkeden kaçıp, yönetimi eski öğrenci lideri Fldel Castro önderliğindeki devrim hareketine bıraktığı tarihtir. Kristof Kolomb'un 1492'de keşfettiği tarihten 1959 yılının ilk gününe dek Küba'nın tarihi, karışıklıklar tarihidir. Bunda ABD'nin burnunun dibinden bir ada ülke olmasının payı olduğu söylenir. Ayrıca jeopolitik bakımdan Türkiye ile benzeriiğinden söz edilir: Sovyetler için NATO üyesi Türkiye ne ise, ABD için de sosyalist Küba odur diye. Küba Devlet Başkanı, "öğrenci lideri Fidel", bu yıl 60 yaşına basıyor. Oğrenciliğinin devrimcilikten çocukluğunun tadına varamamış olmasından mı nedir, Küba'da çocuklar devlet politikasının santra yuvarlağı gibidir. On milyon nüfuslu Küba'da 1959'dan bu yana piyasaya sürülen ve "tüketilen" çocuk kitabı 200 milyondur. Küba, bürokrasisinde "Çocuk Edebiyatı ve Hikâyeieri Dairesi" bulunan belki de tek ülkedir. Küba "Uluslararası Gençler için Kitap KonseyTnin de önçüsüdür. Bu Konsey'e Fransa, ingiltere gibi kapitalist Sovyetler Birliği gibi sosyalist 20 ülke üyedir. Türkiye'de basılmış (toplanmışlar ve yakılmışlar ve bu yüzyılın sonuna kadar basılacak da dahil) kitapların sayısının Küba'nın yalnız çocuk kitaplarının onda birine ulaşması Türkiye için yüzyılın başarısı olacaktır. Bu anlamda, Küba ile Türkiye arasında benzerlik kurmaya çalışanlar 2000 yılını beklemek zorundalar. Plaka tahdidi tstanbul Otomobilcüer Esnaf Derneği Başkanı Kazım Özeke, plaka tahdidinin genişletilmesi için almacak kararlann, şoförleri perişanhğa sürükleyeceğini öne sürdü. Kazım Özeke konuyla ügüi yazıh açıkkmasmda, plaka tahdidinin şoförlerin meslek sigortası ve teminan olduğunu, smtrlamanm genişletümesine gerek bulunmadığma dair ellerinde belgeler bulunduğunu bildirdi. Vergj, borcu bulunanlar tstanbul'da 70bin mükettef, 300 bin lirayı aşmayan vergi borcu asıUannı, yüjjde 25 fazlasıyla ödeyerek, ceza ve gecikme zammmı kaldtran vergi yasalarutdaki ilgili duzenlemeden yararlandu tstanbul Defterdan Kemal Ctvtlek yapttğı açıklamada, 70 bini afkm mukeUeften, toplam 2 milyar Ura dolaymdaki vergi borcu ash ve yüzde 25 fazlası olan 500 müyon üranm da tahsil edüdiiini söyledi. DÜZELTME Gazetemizin 31.12.1985 larihli sayısında, "Kapıkule sanıklanna 822 yıl hapis istemi" başlığıyla 6'ncı sayfada yayınlanan haberde, bir dizgi hatası nedeniyle Doğan Akin'in tutuklu olarak yargılandığı yer almaktadır. Doğan Akin davanın tutuksuz sanıklanndandır. Düzeltir, özür dileriz. JLGücüne eri$ihnez» T.C. ZIRAAT BANKASI