Katalog

24 EYLÜL 1985 HABERLER DYP GENEL BAŞKAM. "KONUŞAN TÜRKİYE" GEZlSÎNtS 2. GÜNÜ BURSA'DA CUMHURİYET/9 VP'nin kuruluşu ertelendi Vatandaş PartisVnm, eytül aymm son haftasmda tamamlanaeagı bettrtüen kunüuşunun, ekbn ayı içine erteletuüği bildirüdL Vurtü Ankan, kuruluş hazırüklanru surdürdüğü Vatandaş Partisi'nin tüm havrhklanmn tamamlmdığırn, ancak 84. madde tartışmasmın durulmasım bekledikleri için erteleme karan aldıklannı belirterek, şimdilik kesin bir şey söyleyemiyorum, ama 1985 yih içinde mutlaka partimizin kurubişunu famamlamış olacağız" dedt Cindoruk: Demokrasi askeri komutla olmaz HASAN UYSAL YALOVA DYP Genel Başkam Hüsamettin Cindoruk, "Demokrasiyi Arama" ve "Konuşan Törldye" adını verdiği 6'ncı yurt gezisini sürdürüyor. Cindoruk, siyaset adamlannın urganda can vermemesi için çahştıklannı, askeri komutla demokrasi olamayacağını söyledi. 6'ncı yurt gezisinin ikinci gününde Bursa'nın merkez, Orhangazi, Iznik ve tnegöl ilçelerinde konuşma yapan DYP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, Demokrat Parti'nin eski Başbakan Adnan Mend«res ve arkadaşlannın ancak devlet töreni ile cenaze törenlerinin yapılabileceğini belirterek, "Meclis hatayı açıklamalı, Cumhurbaşkanı'mn katılacağı devlet töreniyle naaston iade etilmeiidir. Devlet töre•i yapılmazsa bunn kabul etmeyiz" biçiminde konuştu. Gezilerine "Demokrasiyi Arama" adı verilmesinin nedenini "Çünkü Tiirldye'de demokrasi yok, onan için bu adı verdlk. DUYDUK/GÖRDİJK PEKSEJ\ Film festivalinde sinema unutuldu mu? ANTALYA Antalya Kültür Sanat ve Turizm Vakfı'nın (AKSAT) çağrıhsı olarak 22. Antalya Film Festivali'nin açılışını izlemeye gittim. Olayı anlatmaya, yolculuğa çıkıştan itibaren başlamakta yarar var: THY'nin saat 20.00'de kalkacak uçağına biraz geç kalmıştım. Daha doğrusu bilette yazılı olan son dakikada (tam 20 dakika kala) yetişebildim. Haklı olarak THY göreviisinbiri ve hostesin bardağımla birlikte pantolonuma da bolca döktüğü çay eşliğinde karnımı doyurmaya çalışıyordum. Antalya'ya bu hava içinde vardık. Doğal olarak yemek vakti çoktan geçmişti. Doğru kalacağımız Salima Oteli'ne gotürüldük ve ilk geceyi sanat uğruna aç karınla yatağa girerek geçirdik. Ertesi gün, açtlışı izlemek üzere şehirdeydik. Hertarafta 22. Film Festivali'nin afişleri vardı ama, ortalıkta filmle ilgili bir olay yaşanmıyor. "Genel Program" adını taşıyan krtapçıkta, okuduklanma gore de film festivalinde film unutulmuştu. 12 sayfalık programda film konusundaki tek bilgi notlar bölümünde yer alan iki> satır yazıydı. Antalya Belediyesi'nin yetkilileri, bu konuda gazeteciler tarafından biraz sıkıştırıldı ama, sonucta değişen bir şey olmadı. Açılış da bu duruma uygun bir şekilde geçti. Belki Antalyalılar değil, ama, festivali izlemeye gelen gazeteciler boşu boşuna sinema ile ilgili bir olay beklediler, olmadı. Açılış günü Antalya'yı tanımlamak ıçın bilmem kı ne demeli. En iyisi şöyle diyelim: Bir elinde dondurma külahı, diğer elinde 34 yaslarında bir çocuk tutmuş, ınsanlann "Kapahçarsı kalabalıklıgrnda dolaştığını düşünün. ten parkın önündeki küçük bir çöp yığınını tutuşturan bu patlayıcılar, yine aynı itfaiyenin çabaları sonucu söndürülebildi. Antalya Film Festivali'nı simgeleyen dev bir "altın portakal" bir traktörün arkasındaki romörke bindirilmiş olarak geçti. Bu sırada, polislerin hoşgörüsü içinde yolun ortasından yürüyen şortlu iki bayan turist ilk alkışiarı aldılar. Bunların ardından bir karete okulunun öğrencıleri, Japonca konuşan hocalannın direktifleriyle göstenlerini sürdürerek geçtiler. Ve sert yumruklarla havayı yumrukladılar. Bir kamyonun üstüne oturtulmuş, "Noel Baba" resmi altında sünnet çocuklârının geçişindeydi sıra. ÇOCUK1 z"n ellerindeki kartonlarda da .~k> ganlar yazılıydı: Erkekllk Jldü mü?". Uzun sırıklar üzerinde yjrüyen bir cambazı kuru sıkı doldurulmuş tüfeklerini patlata patlata yurüyen avcılar, bunlan Ispanyol kılığına girmiş, "mllll" mankenlerimiz, onları da Antalya'nın turistik otellerinde kalan ve "Ole" çığlıkları atan turistler izledi. S. Ambistan'm davetini ret HP Adana MületvekOi Cüneyt Canver, "Hatay doğumhılara vi7jt uygulamhğı" gerekçesiyie, Suudi Arabistan'ın Ankara Buyükelçisi'nin, ülkestnin ulusal günü nedeniyle yapağı daveti rtddetti MenderesHn naaşt: Menderes ve arkadaşlarının naaşı Cumhurbaşkanı'nın katılacağı devlet töreni ile kaldırılmalı, Meclis hatayı açıklamah. Yeni seçim: Erken seçim yerine, bir seçim hükümeti oluşturulup yeni seçime gidilmeli, böyle bir seçimde DYP iktidara gelir. JVuh'un getnisi: İktidar partisi ANAP Nuh 'un gemisidir. Gemi karaya oturmuştur. Bu iktidar bir koalisyondur. Içinde 12 Eylül'den önce "Rehber HumeynV'diyen de var, "Tek yol devrim" diye slogan atanlar da var. özaVtn kafast: Aslında özal tek başına bir koalisyondur. Kafasında, hayatında ve geçmişinde her türlü siyasi tavır ve inanç resmi geçıt yapmaktadır. söylememesine, siyaset adamlannın urganda can vermemesine çalıştıklannı belirtti. Meclisi "tarihi görev" yapmaya da çağıran DYP Genel Başkam erken seçim yerine, "yeni seçim" istediklerini, bunun için bugünkü hükütnetin yerine, bir seçim hükümecinin oluşturulmasını ve uygun zamanda seçime gidilmesini önerdi. Türkiye'nin iyi yönetümediğınin açık olduğunu, ulkenin butün göstergelerinin her yönden geriye gittiğimizi ortaya koyduğunu, olaylar büyudükçe iktidarın kuçuldüğünu ifade etti. Cindoruk alternatifin yeni seçim olduğunu ve bu seçimlerde iktidarı kazanacak parti olduklannı ifade etti. Yanhşın kaynağını, bu iktidarı ve bu Başbakanı ortaya çıkaran sistem olarak gösterdi. Turkiye'de ilk kez işsiz sayısının sendikalı işçi sayısını aştığını, söyleyen Cindoruk şöyle dedi: "İktidar partisi siyasi Nuh'nn gemisidir. Geminin hedefi, iktidar menfaatlerini yolcular arasında pay etmektir. Bu gemi karaya oturmuştur. Vebal milletin değildir. Devletin yetiştirdiği güçlu başbakanlara, kadrolara, partilere konulan va.sak, buhranı dogurmuş, halkı cezalandırmıştır. Bu aşılacaktır, gelin yasaklan kaldıralım, yeni seçim yapalım, siyasette birincilik başlasın, Bu giinkii iktidar bir koalisyondur. Içinde 12 Eylttlden önce. Konya mitinginde Rehber Humeyni diye bağıran da, tek yol devrim diye slogan atan da vardır. Koalisyonun garipligi aynı parti ve aynı genel başkana bagımlı olmalarıdır. Aslında Özal da lek başına bir koalisyondur. Kafasında, hayatında ve geçmişinde her türlü siyasi tavır ve inanç resmi geçit yapmaktadır." Ânadolu yakasında 2 yeni hat HH U lETT Genel Müdürlüğü, Anadolu yakasında iki yeni hat daha açıyor. Bugün seferkrine başlayacak olan 15 Y hat numarah Üsküdar Yenimahaüe otobüsleri gidiş ve dönuşte Beylerbeyi Çmgelköy Vaniköy KandHü yolunu izleyecek Kadıköy Küçükyah lojmanlan arasında açılan 17 numarah hatta ise, otobüslerin Kızıltoprak Suadiyt Üstbostancı Mektep Sokak gülergâhından sefer yapacaklan bihürüdi. Bu hatta otobüs seferUrine ise yann başlanacak. Eger olsaydı boyle bir gezi diizenlemeye de gerek olmazdı" biçiminde açıklayan DYP Genel Başkam, askeri komutla demokrasi olamayacağını, bir sabah kalktığmda spikerin parlamentonun ve partilerin feshedildiğini ULUSLARARASI TÜRKOLOjt KONGRESİ tsmet Rodoplu öldü Istanbul Belediyesi Karaağaç kurumlanndan emekli Veteriner Hekim tsmet Rodoplu (63), 9 eyhdgünu geçirdiği trafik kazasm" dan sonra kaldınldığı Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi'nde öldü. Musta/a KemaJ'in takd,rlerini kazjman Ktrklareh' Müftülüğünden emekli Hasan Vehbi Hoca 'nın yaşamdaki tek oğlu olan hmet Rodoplu 'nun cenazı si yann Bakırköy Kartaltepe Crmisinde kıknacak ikindi namnzmdan sonra toprağa verilecek. Mahkum aileleri GürkarCa a ilekçe verdi Mahkum aileleri, Halkçı Parti Genel Baskanı Aydın Güven Gürkan'ı partisinin Istanbul tl Merkezi'nde ziyaret ederek, af konusundaki isteklerini içeren imıah bir dilekçe sundular. Tbplam 33 imzadan olusan dilekçede, sosyal banşın kurulması, kardeştiğin sağlanması, tüm toplumun aklanmasımn, ayncaiıksız genel bir affuı çıkarmasma bağh olduğu kaydedildi. PLAKET VERİLDİ 13 yabana ülkenin Türkoloğu tarafından 262 tebliğin sunulacağt Beşinci Uluslararast Türkoloji Kongresi dün Fen Fakültesi Salonu 'nda başladı. Birçok yabana Türkoloğa, kongrenin açılısmda Türkolojiye yaptıklan üstün hizmetler nedeniyle, üstün hizmet plaketi verildi. (Fotoğraf: AStYE UYSAL) '\ v c~ Prof. Kemal Karpat: Türkoloji siyasetle ka^Urılmamalı İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türkiyat Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen kongre, Fen Fakültesi Salonu'nda başladı. Kongreye başta Türk dili olmak üzere Türk kültürü alamnda 13 yabana ülkenin Türkoloğu tarafından 262 tebliğ sunulacak. tstanbul Haber Merkezi İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türkiyat Araşürma Merkezi tarafından düzenlenen "Beşinci Milletlerarası Türkoloji Kongresi"nde konuşan ABD'nin Wisconsin Üniversitesi Profesörlerinden Kemal Karpat, "Türkolojinin Pan1 ürkizm, ya da PanTuranizm ile ilgisi yoktur" dedi. Bu arada birçok yabancı Türkologa da kongrenin açılışında Türkolojiye yaptıklan ustün hizmetler nedeniyle üstün hizmet plaketi verildi. tstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Salonu'nda başlayan kongreye başta Türk dili olmak üzere Türk kültürü alamnda 13 yabana ülkenin Türkologu tarafından 262 tebliğ sunulacak. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile Başbakan Turgut özal'ın kuılama mesajı gönderdiği kongrenin açüışında, Devlet Bakanı Kazım Oksay, Kültür ve Turizm Bakanı Mükerrem Tascıoğlu, Istandıye Başkam Bedrettin Dalan. 1.0. Rektörü Prof. Dr. Cem'i Demiroğlu ve Türkiyat Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Ali Alparslan birer konuşma yaptı. Kongreye TRT eski genel müdürlerinden Nevzat Yaiçıntaş ile TRT televizyonunda düzenlediği laiklik programlarıyla eleştinlere hedef olan TRT Yönetim Kurulu üyesi Prof. Dr. Ayhan Songar da katıldı. Wisconsin Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Karpat, kongredeki konuşmasında, Türkolojinin PanTürkizm ve PanTlıranizm'le ilgisi olmadığuu söyledikten sonra sözlerini şöyle sürdürdü: "Bazen bazı devletler kendi milli kültür politikalanm Türkoloji ile bağdaştıramadıklanndan kurtuluşu Türk dilini ve Türkleri yok e^mekte bulur. Bu devletlere başbca ornek Bulgaristan'dır. Türkoloji siyasetle karıştmlmamalı. Türkoloji bir bilim koiudur. Yoksa bazüarının sandıgı gibi siyasete kolayca alet i " Toplantıyı yöneten Prof. Muharrem Ergin de konuşmasında, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin dış ülkelerin Türkoloji elemanı istemlerini karşılayamadığına dikkat çekti. YÖK'te Türkiyat Enstitüsünün yer alabilmesi için yasa değişikliği gerektiğini, bunun için hükümeti zorladıklannı, ancak hâlâ bir sonuç alamadıklarını anlattı. PLAKETLER Türkiyat Kongresi'nde bu yıl ilk kez "Türkolojiye üstün hizmet armaganı" plaketi verildi. Kongre, 1985 yılı hizmet armağanlarını Avusturyalı Prof. Dr. AnnaMaria Von Gabain, Prof. Dr. Tahsin Banguoglu, Sovyetler Birliği'nden Andrej Nikolajeviç Horonow, Amerikalı Robert Dankow, Doğu Alman Peter Zieme ve Norveçli Bernt Brendemeen'e verdi. • İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nden aldığım şebekemi, İETT pasomu, fakülte kitaplığı, bölüm kitaplığı giriş kartımı, okul korosu kimliğimi kaybettim. Geçersizdir. ARZU YÖRÜKOĞLU YolVül Eski TtP Başkam öldürüldü Kapatılan Türkiye tşçi Partisinin Gemlik tiçe Başkam Aü AtOla (33), dün sabaha karşı kimliği saptanamayan kişi ya da kişilerce tabanca ile vurularak öldürüldü. Gemlik Belediyesi "ne ait minibüs garajı içerisinde "pim" atölyesi bulunan Aü Atilla'nm, akşam saat 21.00 stralannda arkadaslan ile evden aynldığı ve daha sonra saat 03.00 stralannda evine yakın yerde öldürüldüğü öğrenüdL Olaya el koyan Gemlik C Savalığı soruşturmay\ çok yönlü olarak sürdürüyor. lşSendika Servisi Turkiye Yollş Sendikası ile Havalş Sendikası'nın eğitim seminerleri başladı. Yollş Sendikası'mn 15 gün sürecek eğitim seminerlerinin ilkinde konuşan Sendika Genel Başkam Bayram Meral, hükümetin ekonomik politikasını ve sendikalara yönelik baskıları eleştirdi. "Haram sermayenin basıboş at oynattıgı, 19. yüzyıl benzeıi bir sömnrünün hortlaüldıgı, ekonomik çoküşün ahlaki çöküşle eşlendiği Hong Kong modeli bir toplum egemen kılınmak istenmektedir" diyen Meral, "Televizyon ekranlannda çizilmek istenen pembe tablonun, gerçeklerin haykırışını gizleyemeyecegini" söyledi. Seminerde avukat Ünsal Tüzün "çalışma mevzuatının pratik sorunlan", gazeteci uzman Yavuz Şimşek "işçi saglıgı ve iş gövenlifi", Prof. Dr. Alpaslan Isıklı, "ekonomik gelişme ve sendikacüık" konulannda teblieier sundular. den küçük bir azar işittim. Haklı olarak diyorum. Çünkü bir uçak dolusu kişiyi bekletebilirdim. Gerçi henüz bir dakika bile geç kalmamıştım ama, geç kalma tehlikesi içine girmiştim en azından. O yüzden THY görevlisinı terbiyeli terbiyeli dinledım ve özür diledim. Çabukluğu nedeniyle katlandığımız uçak yolculuklarında dakiklik sorunu vardı ama, hiç olmazsa 45 dakika sonra Antalya'da olacaktım. İç hatlar bekleme salonuna alınırken THY görevlisinden sonra polislerin azarlayıcı bakışlarına da aynı nedenle itiraz edemedim. Hiç olmazsa, 45 dakika sonra Antalya'da olacaktım çünkü. Ne yazık ki 45 dakika sonra hâlâ Yeşilköy'deydık. Hatta 1 saat sonra da saat 21.00'de, son dakikada yetiştiğim 20.00 uçağınm kalkacağına dair en küçuk bir işaret yoktu. Neyse ki, ağzına kadar dolu olan bekleme salonu en azından sıcak açısından Antalya'yı aratmıyordu. O gün radyo haoerterınden öğrendiğime göre, Antalya'da hava sıcaklığı gölgede 32 derece olacaktı. Burada ise, gölgede, hatta akşam karanlığında 40 derece falan vardı. Sigara dumanı, havasızlık ve bekleyişin sıkıntısı içınde Antaiya'da mavi bir denizin karşısında atacağım terleri burada atmaya başlamıştım. Sonunda tam 21.10'da kemerlerimizi bağlıyorduk. Böylece Antalya'da çağrılı olduğum lokantada yemeyi umduğum akşam yemeği yerine THY'nin mini gofretlerinden Saat 17.00'ye doğru kortejln İlk arabası gözüküyor. Bu bir Itfalye arabası, ama yangını aöndürmek yerine ateş çıkaran patlayıcılar atarak, yangın çıkarmaya çalışır Bir kamyonun arkasına bingibi görünüyor. dirilmiş süngerden yapılmış, Sonra, kortej geçecek diye bu insanların iki yanda ikişer metrelık kaldırımlara sıkıştınldığını varsayın. Antalya'nın festival açılışındaki halini gözlerinizde canlandırmaya çalışın. Sadece sokakları değil, çatıları da doldurmuş halkın üzerimize yağdırdığı kabak ve ayçiçeği kabuğu yağmuru altında saat 15.00'den 17.00'ye kadar kaldırımlarda bekleşiyoruz. Sonunda saat 17.00'ye doğru kortejin ilk arabası gözüküyor. Bu bir itfaiye arabası ama, yangını söndürmek yerine ateş çıkaran patlayıcılar atarak, yangın çıkarmaya çalışır gibi görünüyor. Sonunda gercek kanatlı At (Pegase) geçitin en görkemli gösterisi oldu. Antalya'ya ait mitolojide, önemli bir yeri olan Pegase'yi Tokja Han Dans Grubu'nun kamyon üstünde yaptığı break dansı gösterisi izledi. En sonunda da Antalyalı kamyon satıcılarının satmaya uğraştıkları Japon malı araçların gösterisiyle festivalin açılışı tamamlandı. Aynı gün, saat 18.30'da Talya Oteli'nde bir moda firmasının kışlık koleksiyonlarını sunan bir defile yapıldı ve açılış birti. Görüldüğü gibi bu olaylarda, filmle ilgili bir konu yoktu. Festival düzenleyicileri, hiç kuşkusuz bu olayın bir film festivali olduğunu unutmuşlardı. ANKARA TASI AIOHT Çarlar ve çamlar DIŞİŞLERİ Bakanı Halefoğlu'nun özellikle Amerikalı konuklarına "ikram ettiği" fıkra türü anıları var. 1940'larda, Mcskova Büyükelçiliği'nde iken hizmetçisi ile ilgili olanını Başbakanhk Konutunda Nixon'a da anlattı. Efendim, Sayın Halefoğlu'nun hizmetçisi evi temizliyorken o sırada "Time" dergisi gözüne çarpmış. Çunkü dergide Stalin ile Çar ikinci Nikola'nın yan yana resimleri varmış.. Hizmetçi bunu farkedince "aaa.. çarlar" demiş.. Tabii Nixon yeriere yattı gülmekten.. Dışişleri Bakanımızın benzer bir "fıkraanı" ile eski bir Sovyet devlet başkanını güldürme olanağı ve olasılığı yok. Çünkü ne Halefoğlu ABD'de görev yaptı, ne de hayatta bir tek eski Sovyet lideri var.. Hiç değilse buna şükür.. "Hizmet Belgesi' KÛPRÜ ortaklık senetleri çıktığında Başbakan Özal bakanların hepsine, parasını peşin alarak senet satmıştı. Böylece Bakanlar Kurulu'na bir anlamda "Boğaz Köprüsü ortakları" gibi bir nitelik de kazandırmıştı. (Bunun, tasada ve kasada birlik gibi bir başka yararı da vardı herhalde.) Şimdi son kabine değişikliği ile "dısarı buyur edilen" Sayın Cemal Büyükbaş'm elindeki senetler tartışma konusu.. Büyükbaş, Başbakan'ın "ricası" ile aldığı köprü senetlerini ne yapacaktı? Bunlan Kabine'ye ve "köprü ortakları" arasına yeni katılan Milli Eğitim Bakanı Metln Emiroğlu'na satmak isteyecek mi idi? Satarsa buna Başbakan'ın bir itirazı olacak mı İdi? Öyle ya, Büyükbaş elindekileri Emiroğlu'na devrederse, ek bir satışı engellemiş olacaktı. Büyükbaş'ı bulamadık. Çevresindekilerden edindiğimiz bilgiye göre kendisi senetleri kimseye satmaya taraftar değilmiş. Hayır, senetleri kârtı bulduğundan değil.. Özal hükümeti ile aynı seri grup numarasını taşıyan köprü senetlerini "bir hizmet belgesi" olarak saklamak istediğinden. Buna gereksinmesi var mı? Bilmiyoruz. Eğer öyle ise, Başbakan kendisine "bonservis" vermedi demektir.. MiUi Savunma BakanhgVmn istemi üzerine Bakanlar Kuruht üç kişiyi Türk vatandaslığından çıkardh Hüseyin Ergin Aydtn, Ersal Suphi Baydar ve Mehmet DemirelHn Türk yurttaşlığtndan çıkarümasına itişkin Bakanlar Kurulu karan dünkü Resmi Gazete'de yayımlanarak yüriirlüğe girdi. Türk vatandaşlığından çıkarddılar BILGISAYAR eğitimini "Daktilografi" teme/ı üıerinde yüksetterek kolaylaştıran; bilimsel yöntemlerle başanyı kesinleştiren, kısa ve pratik yollarla Düşünmek, yazrnak...' İŞSİZ GENÇLERE geleceğin en parlak mesleklerini: BİLGİSAYARCILIĞ1, MUHASEBECİLİĞİ veya SEKRETERLİĞİ kazandıran; işi olan çahşkan gençlerin niteliklerini artıran ve yükselten Ya> nın,'yaratımın "düşünmr <"le başladığını bilen... Yaratıcı gücü olan...Türkçeyi ustalıklakullaı. ın..."Eniyfyiaramaktan ıramaktan bıkmayan... Çalışlaıı... Çok çahşkan genç bir insansanız ve reklam yazarlığını mesle c seçmekte kararh sanız, birlikte çalışabiliriz. (Ancal yüksek öğrenimyapmış ve erkek'er için askerliğinibitirmiş olmak şarttır. ingilizce bilmek ise, öncelik sağlayacaktır. İlgileniyorsaı.z, yazılı olarak Eli Acıman'a başvırun. Özgeçmişinizi ayrıntılı olarak anlatın. Başviıı unuz yanıtsız kalmayacat?;ır. yaratmak, 1954 1954 yılından beri 38.617 genci iş sahibi yaptı; 14 Dünya rekoru kıran 23 Dünya Şampiyonunu yetiştirdi; İster Bilgisayarh Daktilografi ve/veya Bilgisayarh Muhasebe, isterseniz BASIC. COBOL, FORTRAN, PASCAL gibi Bilgisayar di\\er\\>\e PROGRAMC1LIK sanatmı; birer birer veya ikişer üçer; en kısa sürelerde, en kolay ve en .ucuz öŞrenebilmeniz için sizleri de bekliyor Merkezi : 'Beyazıt, Mıthat Paşa Çad , 14/1 Tel: 527 55 25 527 49 03 522 21 06 Beyoglu Şubesi : İstıklal Cad.. Yonca Han, 87/7 Tel 1497993 14981 0 6 14490 11 Kadıköy Şubeci : Altıyol. Kuşdılı Caddesı 6/3 Tel: 338 08 42 336 11 50 Dikkat: Bu üç şubemizden başka, ŞAMPtYON adı ile çalışan hiçbir Daktilo, Sekretcr ve Bılgisayar kursu şubcmiz değildir. Manajans |Thompson Büyükdere Cad. 145, Aygaz Han, Kat: 2, ZincirlikuMiİstanbul Ankara balı Çağlayangil Çağlayangil, Türkeş'in oğlunun sünnet düğününde bulunmuş. Bulunur... Şarkı da öyle söylemiyor mu? Aynlsak da beraberiz. u.