Katalog

// EYLÜL 1985 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Ozetle Nikaragua'da dans pistine bomba atıldı: 7 ölü var Nikaragua'nın baskenti Managuanın kuzeyinde bulunan Ocotal kasabasında bir öğrenci partisinde, gençlerin dansetmekte olduğu piste el bombası atıldu Meydana gelen patlama sonucu 7 kisi öldü, 35 kifi yaralandu Ocotal kasabast, geçen aylarda Sandinist hükümet askerleriyle ABD desteğindeki karşıdevrimci gtrillalar arasında kanh çarptşmalara sahne olmuştu. (AP) Birmingham'da siyah ve Asyalıların ayaklanmasında 2 ölü, 31 yaralı var Ingiltere'de kaıılı gün lngiltere'nin Birmingham kentinde Hintli, Pakistan kökenli ve siyahlardan oluşan 400 gencin başlattığı isyanın ekonomik nedenlere dayandığı belirtiliyor. İsyanda 2 kişi ölüp 31 kişi yaralanırken, milyonlarca dolarlık hasar meydana geldi. offrey Dear ile birlikte olay yerine giden İçişleri Bakanmm göstericilere hitaben konuşma yapmaya hazırlamrken taşlandığım bildirdiler. Tanıklar atılan taşlardan hiçbirinin Bakana isabet etmediğini kaydettiler. Sayılan yüz dolayında olan göstericiler, daha sonra polise ait iki araç ile bir kamyoneti devirerek ateşe verdiler. Birmingham polisinin bildirdiğine göre etnik gruplardan gençlerin çıkardığı isyanda meydana gelen zarar milyonlarca dolar tutarında. Gençlerin gaz bombalan, tuğla ve sopalarla saldırıları sonucu yaralanan 31 kişiden 23'lü polis, 6'sı da itfaiyeci. Polis, olaylar sırasında 25 kişinin tutuklandığmı ve yargılanmayı beklediğini açıkladı. tsyan sırasında kundaklanan binalann çoğunun Asya kökenlilere ait dükkânlar olduğu bildiriliyor. Birçok dükkânın da yağmalandıgı açıklandı. Lozells ve Handsworth kasabalannda oturan çok sayıda kişinin isyan nedeniyle evlerinden uzaklaştığı kaydediltyor. ölen üç kişinin cesedi, yakılan bir postane binasında bulundu. Birmingham'daki Afrikalı ve Karayib kökenlilere ait bir kuruluşun avukatlığmı yapan siyah hukukçu Harold Reed, olaylann asıl nedeninin, kentin göçmenlere ait bölgelerinin politikacılar tarafından önemsenmemesi ve ekonomik açıdan ıhmaledilmesi olduğunu beürtti. POLJT1KADA SORUNLAR ERGUN BALO Güney Afrika'ya Yaptınm Başkan Reagan'm Güney Afrika'ya karşı uygulanacağını açıkladığı yaptırımlann, ekonomik açıdan ırkçı rejimi köşeye sıkıştıracak nitelikie olmadığı ortada... Pretoria'ya nükleer teknoloji ile bilgisayar satışımn durdurulması ve yeni kredilehn dondurulması, beyaz yönetimi önemli ölçüde etkilemez. Zaten Başkan Reagan'm niyeti de Pretoria yönetimini çaresiz durumda bırakmak değil, deyim yerinde ise zevahiri kurtarmaktır. Temsilciler Meclisi'nin Güney Afrika'ya karşı uygulanmasını kabul ettiği yaptınmlar çok daha sertti. Bu tasarı Senato'da da görüşülecekti. Reagan, tasarının Senato'da ele alınmasından önce kendisinin uygun gördüğü yaptırımları açıklayarak, Senato'da havayı yumuşatmayı amaçlamıştır. Bu amacına da ulaşmıştır. Nitekim Reagan'm açıklamasından sonra Senato, Güney Afrika'ya yaptınm konusunu görüşmeyi süresiz ertelemiştir. Ancak Reagan'm açıklaması, ekonomik bakımdan Güney Afrika'yı sarsmasa bile, siyasal açıdan önemli sayılabilir. Açıklama, Beyaz Saray'ın Güney Afrika'ya karşı tutumunun değiştiğini, ya da değişmeye başladığını göstermektedir. Başkan Reagan, olaylann baskısı ile bu yola yönelmek zorunda kalmıştır. Amerikan kamuoyunda ve Kongre'de ırkçı rejime karşı giderek artan tepki, Reagan'a başka çare bırakmamıştır. Soruna bu açıdan bakıldığında, Reagan'm açıklaması, Beyaz Saray'ın Güney Afrika'ya karşı şimdiye dek izlemekte olduğu "yapıcı ilişkiler" (constructive engagement) politikasından verilmiş bir tavizdir. Reagan, gerçi yapıcı ilişkiler politikasından (ırkçı rejimi ikna yolu ile reformlara itme) vazgeçmemiştir, ama kamuoyu ve Kongre'nin baskısı ile bu politikayı (herhalde yüreği parçalanarak) sertteştirmek zorunda kalmıştır Reagan'm açıklaması Amerikan kamuoyu ile Kongre'yi bir süre uyutabilir. Ancak ırkçı rejim dırenir ve Güney Afrika'da karışıklıklar devam ederse, ki bizim tahminimize göre öyle olacaktır, Reagan'a tutumunu sertleştirmesi için baskılar yoğunlaşacaktır. Böylece Başkan, temelde kamuoyunu uyutmaya yönelik açıklaması ile bir noktada kendini de bağlamıştır. Irkçı rejim, şimdilik yaptınmlar konusunda büyük bir tehlike ile karşı karşıya degildir. Reagan'ın, Pretoria ile köprüleri atmaya niyeti yoktur. Güney Afrika'da en büyük yatırımlara sahip olan İngiltere ise, ekonomik yaptırımlara karşı olduğunu açıklamıştır. Son yıllarda Güney Afrika'daki yatınmları hızla artan Federal Almanya'mn da bu ülkeye karşı tutumunda radikal bir değişiklik yapması beklenemez. Fransa derseniz, o da "dostlar alışvehşte görsün" türünden bazı girişimlerde bulunmaktan öteye gitmemiştir. Batılı dostlarımız insan hakları konusunda gerçi mangalda kül bırakmazlar, ama paranın da yüzü tatlıdır. Evet, Güney Afrika, yaptınmlar konusunda şimdilik önemli bir tehlike içinde degildir. Ancak asıl tehlike başka yönden geliyor. Siyahlann isyanı, uluslararası bankacılık sistemini paniğe uğratmıştır. Geleceğe kaygı ile bakan yabancı bankalar, Güney Afrika'nın kısa vadeli borçlarını ertelemeyi reddederek bunlann derhal ödenmesini istemişlerdir. Pretoria, bunun üzerine borç ödemelerini yıl sonuna dek durdurmuştur. Bu olguya ek olarak sermayenin hızla dışarı kaçması sonucunda Güney Afrika parası rand birkaç hafta içinde yüzde 50 dolayında değer kaybına uğramıştır. Başka bir deyişle, bir tür zorunlu devalüasyon meydana gelmiştir. Paranın büyük değer kaybı ithal mallarının fiyatlarını arttırmış, bu olgu da içeride enflasyonist baskının artmasına yol açmıştır. Güney Afrika ekonomisi, son birkaç yıldır, kuraklıktan ve elmas, altm, krom gibi madenlerin dünya piyasalarında fiyatlarının düşmesinden ötürü zaten bir durgunluk dönemi içinde idi. Enflasyonist baskıların arttığı bir ortamda, ekonomiyi canlandınma önlemleri almak zoıiaşacaktır. Yabancı bankalann taze kredi vermeyi reddetmeleri ise bu zorluğu büsbütün arttırmaktadır. Bir sorun daha var: Güney Afrika'nın borç ödemelerini durdurmasına misilleme olarak, bazı yabancı bankalar Güney Afnka'dan alman malların parasını ödememişlerdir. Yani acil olarak dövize gereksinme duyan Pretoria yönetimi, dışarıya sattığı malların parasını da alamaz duruma düşmüştür. Batılı dostlarımızın, Güney Afrika'ya yaptınm uygulamaktan ödlerinin patlamasına rağmen, siyahların isyanı, ekonominin kuralları ve sermayenin kendine özgu nitelikleri, ırkçı rejimi tam bir ekonomik darboğaza sürüklemiştir. Siyah halk, taşlarla ırkçı rejimin tanklarına karşı gerçi etkili olamıyor, ama tanklara fırlatılan taşlar, beyazların ekonomik refahını temellerınden sarsıyor. Siyah isyanın, beyazların can damartna yöneldiği görülüyor. Dış Haberler Servisi Ingiltere'nin Birmingham kenti, önceki gece 400 Hint, Pakistan kökenli ve siyah gencin isyanma Balkondan sahne oldu. lngikere'nin ikinci atlaynn çapktn büyük kenti olan Birminghamın, Hintli ve Pakistanlı ailelerin Türk öldü çoğunlukta olduğu Haudsworth Federal Almanya'mn Köln kenve Lozells kasabalarında çıkan tinde Abdunahman Uyguç admisyanda 2 kişi öldü, 31 kişi yaradaki Türk, sevgiUsinin kocası eve landı, 50 bina yıkıldı, otomobilgelince balkonda kaçmak isterler kundaklandı. İsyanın, otoken öldü. Olay, dün gece yarısu mobillere saldıran gençlere ceza ismi açıklanmayan ve kocasınkesen bir polisin yuz kadar Hintdan ayn yaşayan 42 yaştndaki li gencin saldırısına uğramasıybir Alman kadının evinde meyla başladığı, kısa sürede yayıladana geldi. (a.a.) rak bütün gece devam ettiği, dün de yer yer sürduğü bildirildi. Sovyetler'in uzay Olaylar üzerine Handsworth semtine gelen İçişleri Bakanı Dosilahı denemeleri uglas Hurd'ın çoğunluğu siyah olan göstericiler tarafından taşThe WaU Street Jounuü gazetesi, Sovyetler Birliğinin, 1968 yı Birmingham kentinde 400 siyah, Hintli ve Pakistan kökenli gencin başlattığı isyanda 2 kişi ölup .landığı bildirildi. Görgü tanıkları, bölge polis şefi müfettiş Getmdan bu yana 20 uzay silahı de kişi yaralanırken, 25 genç de tutuklandı. Olaylarda 50 bina da yakıldı. nemesi gerçekleştirdiğini, ABDnin ise bu alanda henüz hiç de Filistin Kurtuluş Örgütü Ekonomik Danışmanı Dr. El Nahal: neme yapmadığıru öne sürdü. Gazete haberinde, SSCB'nin, 28 Ekim 1968'de düşman uydulanm uzayda imha etmek için ilk denemeyi yaptığım ve bu tarihten le bir heyetle görüşmesine şiddetsonra 20 deneme daha gerçekleşDr. El Nahal, NtLAY KARMAN le karşı çıkmıştı. ABD yönetimitirerek, uzaya harekât süahlan Türkiye'nin, ABD Filistin Kurtuluş örgütü Ekonin girişimleri de İsrail'in olumyerlestirmis olduğunu yazdı. nomik Danışmanı Dr. Muhamsuz tutumu nedeniyle başarısızile arasındaki iyi («.a.) med B Nahal, Türkiye'nin Filislıkla sonuçlandı. Geçen ay ilişkilerinden tin sorununun çözümü için ABD Kimyasal Fas'ın Kazablanka kentinde düyararlanarak, nezdinde daha aktif rol oynamazenlenen Suriye'nin katılmadığı silahlardan sını istedi. Arap Birliği zirve toplantısında Filistin sorununda Amman Protokolü onaylanmışîslam Teşkilatı Ekonomik ve arındırılmış bölge ABD*nin daha adil tı. Ancak Ortadoğu'nun ağır toSovyetler Birliği Komünist Par Ticari Işbirliği Daimi Komitesi davranmasını pu Suriye'nin zirveye katılmati Genel Sekreteri Mihaü Gorba (İSEDAK) izleme grubu toplanması Arap ülkeleri tarafından tısı dolayısıyla tstanbul'da bulusağlayabileceğini çov, Avrupa'da kimyasal silahkaygıyla karşılanmıştı. lardan anndınlmış bir bölge nan FKO ekonomik damşmansöyledi. olusturulmasını önerdi. Gorba lanndan Dr. El Nahal, Ortado El Nahal "Banş surecine Suriye Nitekim, FKÖ Ekonomik Daçov, Federal Almanya Ren ğu sorunu konusundaki görüşle katıursa engeUer kalkar." nışmanı Dr. Muhammed El NaWestfalya eyaleti Basbakanı Jo rini Cumhuriyet'e anlattı. lundaki soruyu şöyle cevaplan geçen yıl şubat ayında imzalanan hal da konuşmasında Suriye olÜrdün Kralı Hüseyin ve FKÖ dırdı: "Bu soruyu şöyle «vap Amman Protokolü çerçevesinde gusu üzerinde ağırlıkh olarak hannes Rau ile Kremlin 'de dün yaptığı gorüsmede, ABD'nin de lideri Yaser Arafat tarafından lamayı yeglerim. Suriye, banş gi FKÖ, işgal altındaki topraklar duruyor. aynı yönde davranacağtnı bildiryürtitülen son banş çabalarınm rişimlerinin içinde yer alırsa or dan İsrail'in çekilmesi halinde FKÖ Ekonomik Danışmanı mesi halinde böyle bir bölgeyi Arap ülkelerinin büyük çoğun tadan birçok engel kalkar. Ürdün ile konfederasyona razı DT. El Nahal, Türkiye'nin Filisgaranti edebileceklerini bildirdi. lugu tarafından desteklendigini İJstelik şunu belirtmeliyim ki, olmuş Mısır ve Ürdün'ün giri tin sorununun çözümünde etkibelirten Dr. El Nahal, ancak Or Suriye, Ortadoğu sorunu konu şimleriyle ABD nezdinde temas li olabileceğine inanıyor. Na(a.a.) tadoğu'nun "bcâkemigini" olus sunda BM Güvenlik Konseyi'nin lar başlatılmıştı. hal'a gcre, Türkiye'nin OrtadoNew York'ta 250 turan Suriye'nin de "Arap ülke 5 daimi üyesi, Filistin sorununa Amman Protokolü çerçeve ğu sorununun çözümünde belirlerinin yanında yer alntasını" taraf ulkeler ve FKÖ'nün kaü sinde ABD ile göruşmelere baş leyici rol oynayan ABD ile ilişbin velinin AIDS umut ettiklerini söyledi. lacağı Ortadoğu konusunda lanması için bir ÜrdünFilistin kileri çok iyi. Nahal şöyle diyor: Dr. El Nahal, Suriye'nin ona uluslararası bir konferans dü ortak heyeti oluşturulmuştu. Or "Bu nedenle, Türkiye, ABD'boykotu yı olmadan Ürdün Kralı Hüse Mivlenmesi yotundakiönerivi be tak heyette bulunan Filistinli nin, Jsrail ve Filistin sorunuyla New York 'ta yeni öğrenim döne yin ve FKÖ lideri Yaser Arafat nimsedi." üyelerin büyük çoğunluğu FKÖ ilgili Arap ülkeleriyle olan ilişkimininük gününde 250 bin veli, tarafından yürütülen banş giriÜrdün Kralı Hüseyin ve FKÖ üyesi ya da yanlısı olduklan ge sini belirlerken, daha adil davAJDSv bir çocuğun okula de şimlerinin başarı şansı var mı yo lideri Yaser Arafat tarafından rekçesiyle Israil, ABD'nin böy ranmasını sağla>abilir." vam etmesine izin verilmesini protesto amacıyla çocuklanm okula göndermedi. tlkokul öğrencüerinin velileri, AIDSTi çocuğun hangi okulda kayıth olduğu açıklanıncaya kadar boykotun süreceğini bildirdi. (AP) seçimleri kampanyasına katılan Yeşiller Partisi'nin sekiz rahip Jesse Jackson, "Reagan'üyesi, F. Almanya'mn ın vapürunian. ekonomik açıdan Pretoria'daki etkili degildir. Gıiney Afrika ile büyükelçiliğini G. ttim ekonomik ilişkileri kesmek Afrika daki ırkçılığı gerekir" dedi. protesto için işgal ettiler. Federal Alman Yeşiller Partisi'nin 8 üyesi, ırkçılığı protesto amaDış Haberter Servisi Başayla dün G. Afrika'nın başkenti kan Reagan'm Güney Afrika'ya Pretoria'daki F. Alman Büyük Elbazı yaptınmlann uygulanacağıçiliği'ni işgal ettiler. G. Afrika'ya nı açıklaması üzerine, Amerikan uluslararası ekonomik boykot uySenatosu ırkçı rejime yaptınm gulanması ve olağanüstü durukonusunu görüşmeyi süresiz ermun kaldınlmasım talep eden teledi. Siyasal^özlemciler, bu olprotestocular 48 saat süreyle elgunun Reagan için kişisel bir zaçilik binasında kalacaklar. fer olduğunu belirtiyorlar. Kongre ırkçı rejime karşı daha sert Başkan Reagan'm önceki geyaptınmların uygulanmasından ce açıkladığı yaptınmlar şöyle: Nancy Reagan, yana idi. Ancak, Reagan "elini • Güney Afrika'ya siyahlara yardım programı dışında kalan Ortega'nm eşi ile çabuk tutarak" kongrenin bu konuda bir karar almasından önce tüm krediler dondurulacak. Güney Afrika 'da resmi ırk Oyrımı politikası 'Apartheid' için aynı konferansta Güney Afrika'ya yaptınm uygu• Irk aynmı politikasının yühava ısınıyor. (FRANKFURTER ALLGEMEINE'DEN) rütülmesinde kullamlan tüm büBeyaz Saray, gelecek ay Nancy lanacağını açıkladı ve böylece yetersiz olduğunu ve ırkçı rejimi tınmlarını yetersiz buldular. Si gisayar dışsaumı durdumlacak. Reagan'm ev sahipliği yapacağı havayı yumuşatmayı başardı. yah liderler ancak tam bir eko• Uluslararası güvenlik konuUlusiararast Uyuşturucu Konfe Ancak Başkan Reagan'm açık dize getiremeyeceğini söyledi. nomik boykotun ırkçı rejimi di ları dışında kalan nükleer leknoransınu, aralannda Sikaragua ladığı sınırlı yaptınmların ABD Sovyetler'in resmi TASS Ajansı ze getirebileceğini, Reagan'm loji ihracı yasaklanacak. Devlet Başkanı Daniel Ortega de ve Güney Afrika'da muhale ise yaptırımları "göstennelik" açıkladığı yaptınmlann ise bun• Güney Afrika'nın çıkardığı mn eşinin de bulunduğu 18 dev feti hoşnut etmediği görülüyor. olarak niteledi. dan çok uzak olduğunu belirtti alttnm ABD'de satışımn yasakAP'nin Washington kaynaklı let baskanının eşinin katüacağı Güney Afrika'da siyahlann ılımlı lideri rahip Desmond Tutu, Re haberine göre ABD'deki siyah liler. Geçen yıl Demokrat Parti lanması için istişari toplantılar nı açUdaduiAP). agan'ın açıkladığı yaptınmlann derler de Başkan Reagan'm yapnin aday adayı olarak başkanlık düzenlenecek. 'Türkiye daha aktif rol oynasıri ABD Başkanı'nın Güney Afrika'ya karşı önlemleri yetersiz bulundu Reagarfın yaptınmları göstermelik Yunan ordusunun 6 Leopard'l tankı Boş tencereler bu kez Pinochet diktatörlüğü için çınlıyor kayıp F. Alman Die fVelt gazetesi, Yunanistan'ın geçen yıl bu ülkeden aldığı 110 Leopard1 tankımn 6 tanesinin kayıp olduğunu yazdı. Dış Haberler Servisi 11 EyGazete, Yunanistan'ın bu tank lül 1973'te Şili'nin üstüne bir kalan Ortadoğu ülkelerine satmış rabasan gibi çöken askeri darbe olabileceğini öne sürdü. (a.a.) bugün 12 acılı yılı geride bırakarak 13 yaşına girerken, ülkeyi 'Cenevre doruğu "uçnrumun eşiği"nden döndürmüş olduğu iddiasmda eski yaniyi ilişkilerin daşlannın bile çoğunu yitirmiş Başkan Salbaşlangıcı olsun' durumda. Marksist başkanhğınvador Allende'nin ABD Başkanı Ronald Reagan, daki sol koalisyon Şili'nin baCenevre'de yapılacak Reagan ğımsızlığı, ulusal cıkarlannın saGorbaçov doruğunun, Doğu vunulması gibi alanlarda gösterBatı iiişkilerinin iyileştirilmesi diği başanyı iç siyaset ve ekonoiçin bir başlangıç olması gerek mi alanında yineleyemeyince tiğini söyledi. Reagan aynca bansın iyi niyet ve isteklerle değil, hükümetten iktidara giden yolu müttefiklerin uyanıkağı ve daya aşamamış ve perde gerisinde nışmasıyla gerçekleşebileceğini ABD ile Şili'deki en büyük Amerikan şirketi ITTnin yer aldığı bildirdi. bir komplo sonunda darbeyle devriknişti. tsveçhe Şili'deki bakır madenlerini ortalama ötnür devletleştirip, Küba ile sıcak ilişkiler kurarak bütün Latin Ameuzadı rika için ABD'ye göre "kötü Isveç'te ortalama yaşam süresi örnek" oluşturan Allende yöneson yülarda uzayarak, kadınlar timi o dönemde ABD dış politiiçin 80. erkekler için de 74'e yük kasmdan sorumlu Henri KissinseldL İsveç Istatistik Bürosunun ger'ın hedefi olmakta gecikmeverilerine göre, son sekiz yıllık mişti. Şili'ye uluslararası planda dönem içinde yaşam süresi yüz uygulanan ekonomik ambargo de 2.1 oranında artış gösterdi. enılasyonist ekonomi politikasıyla birleşince ülke bir anda kendini yoğun bir ekonomik bunalım içinde bulmuştu.lşçilerin, küçuk köylünün, memurlann gelirlerini düzeltmek üzere gerçekleştirilen ücret zamları büyük burjuvaziden yeterli ölçüde kaynak aktanmı sağlanamadan yapılınca enflasyonist bir politika izlemek ve para basmak kaçınılmazlaşmıştı. BOŞ TENCERELER Allende hükümetinin devletin çeşitli kademelerinde tam bir denetim kuramamış olması, egemen sınıfları yatıştırmak ve zaman kazanmak uğruna çeşitli konularda verilen ödünlerin muhalefeti büsbütün cesaretlendirmesi, silahh solun örgütü MİRL in başlangıçta Allende korunmasını üstlenirken desteğini çekip sertlik eylemlerine girmesi gibi daha pek çok örneği sayılabilecek yanlışlar birikince Şili büyük ölçüde ClA'nın yönlendirdiği bir anarşi ve teror ortamına yuvarlanmıştı. Ekonomıyi felcc uğratan kamyoncular grevi önemli bir işaret olmuştu. Guney yanmkıirenin ilkbahara girdiği eylül ayın Ateşkesi 5 Suriye subayının komutasındaki 10 Şii ve 10 Filistinli denetleyecek. BEYRUT, (AP) Lübnan'da Burj El Barajni mülteci kampında Filistinli gerillalarla Şii EMEL milisleri arasında süren çatışmalar dün sabah Suriye aracılığıyla taraflar arasında ateşkes sağlanmasıyla sona erdi. Ateşkesi denetlemek üzere beş Suriyeli subayın komutasında 10 Filistinli ve 10 EMEL mılitanından oluşan bir ateşkes denetim gücü oluşturuldu. Dün sabaha karşı Burj El Barajni kampının çevresindeki beş denetim notkasırun her birine iki Filistinli gerilla, iki EMEL militanı ve bir Suriye subayı yerleştirildi. Lübnan polisinin bildirdiğine göre, önceki gece yer yer karşıhklı ateş edildi, ancak çatışmalar büyük ölçüde durduruldu. 6 gün süren çatışmalarda 55 kişi öldü, 250 kişi yaralandı. Bu arada hazıran ayında bir Amerikan yolcu ucağını kaçıran Şii militanlarının serbest bırakılmasını istediği 1.132 Lübnanlı Şü'den son grup, Israil makamları tarafından serbest bırakıldı. tsrail hükümeti, uçak korsanlanyla hiçbir anlaşma yapılmadığını açıklamışcı. Kaçırılan TWA uçağının yolcularından biri, havayolları şirketinin önerdiği 15 bin dolarlık tazminatı reddettikten sonra önceki gün ABD'de şirketle anlaştı. 61 yaşındaki Dorothy Tressler, 15 bin doların üstündeki tazminat karşıhğında, şirkete karşı yeni bir dava açma hakkıyla birlikte ne kadar tazminat aldığını da açıklama hakkını şirkete devretti. Beyrut'ta, Suriye'nin yerti bir ateşkes denemesi Taylandlı darbe lideri Singapıır'a kaçtı Başbakan Prem, bırlik çağrısında bulundu BANGKOK, (aJL/AP) Du Komutan Yardımcısı) ve General rumun sakin olduğu Tayland'da, Sem Nanacorn'un ise tutuklanönceki günkü darbe girişiminin dığı açıklandı. lideri General Manun RupkaÖnceki gün üikenin birliğini çorn'un Singapur'a kaçtığı, dün Savunma Bakanhğı tarafından temsil eden Kral Bumipol Adulaçıklandı. Gazeteler, Manun'un yadej ile göruşen Başbakan erkek kardeşi ve yardımcısı Ma Prem'in önceki gece televizyonnas'ın da Birmanya'da olduğunu da yaptığı konuşmasında, "âğlamaklı durumda" olduğu belirtibildirdiler. Darbe ^irişiminde General liyor. Başbakan Prem, "HerkeManun'a yardımcı olan Kriyang se birliğin bu ülke için en önemsak Commanand (eski Genel li şey olduğunu hatırlatmak istekurmay Başkanı), General Yod rim. Herkes bunun önemini Teladseidin (eski Kara Kuvvetleri kavramalıdır" dedi. ŞilVde kara darbe 13 yaşına girdi Yuııaııistaıva kaçan Türkler, polis karakolnnu işgal etti ATİNA, (Cumtauriyet) Türkiye'den kaçarak Yunanistan'dan sığınma hakkı isteyen bir grup mülteci, 8 ve 9 eylül günleri arka arkaya iki eylem yaptı. Atina'mn 80 kilometre kuzey doğusunda bulunan Lavriyon Göçmenler Kampı'nda kalan Türk mültecilerin 8 eylül günü Lavriyon Polis Karakolu'nu işgal ettikleri, olay çıkartmadan aynı gün karakolu terk ettikleri öğrenildi. 50'ye yakm mültecinin eyleminin, bir başka mülteciye siyasi sığınma hakkı verilmediğinden kaynaklandığı bildirildi. önceki gun de kendilerini, "TKPML (Partizan)" olarak adlandıran 18 kişilik bir grup, Atina'daki Birleşmiş Milletler Temsilcüiği binasını işgal etti. İki saat süren eylemden sonra mülteciler olay çıkarmadan binayı terk ettiler. Norveç seçimlerinde merkez sağ koatisyonu, yine iktidarda OSLO (Cumhuriyet) Norveç parlamento seçimleri, üçlu sağ kanat partisinin 'küpayı' üstünlüğü ile sonuçlandı. Seçimin dün belli olan kesin sonuçlarma göre, üçlü sağ koalisyon oy çoğunluğunu küçük bir farkla sağlayarak parlamentodaki 157 sandalyeden 78'inin sahibi oldu. Sol kanat partılerınden Sosyal Demokrat Parti ve Sosyalist Parti ise birlikte 77 milletvekilliği elde ettiler. Sağ blok dışında bırakılmış olan aşın sağ eğilimli 'tlerleme Partisi' de oy oranını koruyarak iki miUetvekili çıkardı. Seçim sonuçlan, Muhafazakârlar, Merkez Demokratlar ve Hıristiyan Demokratlardan oluşan sağ kanat parulerinin parlamento içinde çoğunluğu sağlayamadığını, dolayısıyla bir azınlık hükümetinin söz konusu olduğunu gösteriyor. Sağ kanat içinde daha önceleri yer almak iste. miş olan 'Üerteme Partisi' bu durumda denge unsuru niteliği kazanarak kurulacak sağ koalisyon hükümetinin kaderini tayin edecek. Muhafazakâr Başbakan Kare VV'illoch'un, sayımın sona ermesinden sonra yaptığı açıklamaya göre, 'Derieme Partisi'nin üçlü sağ koalisyona girmesi söz konusu değil. Şili'nin 'olağanüstü durum'unda bartsçı bir gösteriyepolis, köpeklerle müdahale hazırtığmda. da gelişmeler birden olağanüstü olduğu tüfekle çarpışarak can di. IMF'nin ve Amerikalı monevermişti. hızlanmış ve çoktandır umutla tarist iktisatçüann ellerine tesUm ya da kaygıyla beklen^n askeri . Geçen on iki yıl, öldurülen, edilen Şili ekonomisi ise günüdarbe gelmişti. Sosyalizmin de tutuklanan, sürülen on binlerce müzde yine iki haneli rakamlarmokratik yoldan da kurulabile devrimci, demokrat, yurtsever la dile getirilen bir enflasyona sahip. lşsizlik ise rekor düzeyde. ceği iddiasıyla ortaya çıkan ve se Şililiye karşın cunta "ülkeyi çimle hukümete gelen ilk Mark kurtarma)i" başaramadı. Cunta Üstelik geçen yıldan bu yana yönetimin bütün baskısına rağmen sist yönetimin lideri Allende san nın bütün "kurtarabildiği(!>" ki "tek yol devrim" diyen Cast millileştirilmiş, devletleştirilmiş gerçekleştirilen kitlesel protesto eylemlerinde boş tencereler bu ro'ya son anda hak verircesine şirketler oldu, bunlar eski yerli ve yabancı sahiplerine geri veril kez cunta için çınlıyor. onun kendisine armağan etmiş