Katalog

31 AĞUSTOS 1985 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Ozetle Walesa: Siyasi baskıyu son Polonya 'da kapattlan Dayanışma Sendikası lideri Lech Waüsa, sendikanın kuruluşunun 5'inci yıldönümü nedeniyle yaytmladığı bildiride, hükümeti elestirdi. YValesa, Hsayfahk bildirisinde, hükümetin izlediğipolitikanın halkı günden güne daha fazla yoksulluk içine sürüklediğini ifade etti. Bildiride, siyasi baskıya son verilmesi, ekonomide temel reformlann yapılması ve işçilerin haklannın artırüması istendi. Çorap söküğü gibi gidiyor Sovyet casus Yurtçenko'nun, Batı'ya sığınmasından sonra, KGB'nin Batı'da çift iaraflı olarak görev yapan tüm ajanlarını geri çağırdığı haber veriliyor. Dıs Haberier Servisi Federal Almanya Koruma ötgütü'nün karşıcasusluk şefi Hans Joachim Tiedge'nin Demokratik Almanya'ya kaçmasıyla patlak veren casusluk skandalı, olayın diğer Avrupa ülkeleriyle bağlantılı olabileceği ihtimalinin belirmesi üzerine yeni bir boyut kazandı. Jtalya'da yayımlanan Corriera Dela Sera gazetesinin haberinde, Hans Joachim Tiedge ve öteki üç sekreterin Federal Almanya'dan E Almanya'daki casusluk skandalının, îtalya'ya sığınan KGB ajanıyla bağlantılı olduğu sanılıyor Ydldli SAMİM LÜTFÜ Vapurda, dingın kıyıda, ağaç altında en sessiz bucakta, en asude köşede birden dangur dungur ses yerınızden hoplatır, sınirlerinızi attırır, öfkenizı beyninize sıçratırdı. Nerede kalmıştı o sessiz, sakin güzel günler. "Ne oluyoruz?" diye sormaya gerek yoktu. Toplumumuz transistörle tanışmaktaydı. İnsanlara nice ufuklar açan o güzelim buluş, sızi, sessiz bir köşede pişmiş kelle gibi sırıtan bir angutun elinde sallanırken, dangılınmüzik san'dığıdangırtıyla yakalıyordu. Bu modanın ilk hızı geçti, artık transıstör yerli yerine oturdu, ama birtakım angutlann dangıllığı geçmediğinden zaman zaman hatta sıkça yine bu durumlarla karşılaşılıyor. Geçen gün gazetelerde "yalan makinesinin" bu sonbaharda geiip kullanılmaya başlanılacağım okuyunca bu olayı anımsadım ve tüyierim diken diken oldu. Acaba bu yeni makineyi nasıl kullanacaktık? Transistör gibi mi? Öyle yalnızca neyi kullandığınız değildi önemli olan; bir de onu nasıl kullandığınız sorunu vardı İşin o yanına geçmeden önce dilerseniz çok kısa bir bıçimde şu aygıtın ana ilkesine göz atalım. Akla gelecek her turlü duygular, geçmişe ve gelecege yönelik duygusal, heyecansal tavırlarla her türlü düşünce zihin bellek çağrışımlan ve organlanmızın düzenli, duruma göre uyum sağlayan çalışmasının yonetimi (vejetatif sistem) sinir sistemının 3 ana fonksiyon türudür ve bunlar birbirleriyle sürekli karşılıklı etkilenme içindedirler. Her türlü düşünce ve duygu bedensel fonksiyonların nitelik ve niceliğini değiştırir. Merkezi sınir sıstemindeki bu karşılıklı etkileşim vejetatif sıstemin periyodik bölümünde kendini gösterir. Orneğın utanma, damarların genişlemesine ve dolayısıyla yüz kızarmasına yol açar. Korku, periferik damarları kasar, sararırız. Sıkıntı terletir. Zaman zaman heyecan idrar kesesini istemdışı boşaltır. Eski Yunan'dan beri bilinen bu ilişkiler öyledir kı, organ fonksıyonu degişikliklennin, kisinin kendini istenç dışı ifade yollarından biri olduğu görülür. Bu ifade türüne vücut dıli "Body language" denir. Işte yalan makinesı bu sisteme, yani body language'in yalan söyleyip gerilime girdiğinde, dogru söylenip sakin durumda olunmasma oranla daha değişik sınyaller vermesi olgusuna dayanır. Yalan makinesinin ibresi doğru ve yalan soylenmeleri halinde vücut dilinin değişen ifadesini kadrana yansıtmaktadır. Sistem ana hatlarıyla bu. Ama acaba sistem aksaksız çalışıyor mu? Her şeyden önce yukarıda saydığımız ilişkilerin kişiden kişiye farkfılıklar gösterdiğini belirtmek gerek. Bu ilişkilerin herkeste aynı model makine gibi elektrik sayacı kesınliğıyle (elektrik sayaçlarımız da ne de kesin hani!) çalışması olanaksızdır. Kaldı ki bireyin bu reflekslerim denetım altma alması da olasıdır. Bunların en popüler örnekleri YogaSutra pratikleridir. Batıda da Coue ile başlamış Batı modeli yöntemlerle insanlar heyecanlarını bastırmayı ve nörovejetatif sisteme yansımasını öğrenebilırler. Doğallıkla bu durumda aygıt işe yaramayacaktır. Bunun yanı sıra derinin geçırgenliğini azaltan çeşitli ilaçların kullanımıyla da makine "aldatılabilecektir." Tüm bu olasılıklardan çok daha tehlikeli ve sakıncalısı ise makinenin doğru söylemesi halinde de yalan göstermesi olanağının bulunmasıdır. Hepimiz okul sıralarından biliriz, sınav korkusu ile kimı zaman dersi çok iyi bılmemize karşın, heyecanlandığımız, bildiğimiz sorular karşısında bile terlediğımız. sararıp solduğumuz olmuştur. Yani bu durumlarda vücut dilimiz (Bod/ language) gerçeği yansıtmamaktadır. Böylesi bir durumun kisinin yalan makinesine bağlı olduğu bir sırada başına geldiğini düşünun. Ne onulmaz sonuçlar doğar değil mi? İşte bu yüzdendir kı yalan makinesi Kara Avrupasında kullanılmaz ve hukukçular tarafından çok sert eleştirilere hedef olur. Aygıtın en yaygın biçimde kullanıldığı ABO'de bile çok büyük yanbşlara, adli hatalara yol açtığı görulmüştür. Sonradan ortaya çıkan çok vahim yanlışlar üzerine, bu makinenın gösterdıği sonuçların delil olamayacağı yolunda Federal Mahkeme kararları oluşmuştur. Şu anda Birleşik Devletler'in birçok eyaletinde makine geçerli sayılmamakta, kimısinae de polis tarafından kullanımı yasaklanmış bulunmaktadır. Bu durumda Emniyet Genel Müdurlüğü'nün alayı vâlâ ile bu modası gecmiş "çağdaş teknoloıi!"yi getirmekteki direncim anlamak olanaksızlaşıyor. Ama denecek ki, tüm bu ileri sürülenlere karşın makine bazı Amerikan eyaletlerinde hâlâ kullanılıyor. Evet doğru, hata payları da göz önünde tutularak kullanılıyor Ama oralarda, Amerikan Anayasasının yurttaşlara tanıdığı haklar yürürlükte. Kişi daha karakola alınır alınmaz kendisine yasal hakları anımsatılıyor, isterse yanında avukatı olmadan konuşmayabileceği belirtiliyor ve avukat soruşturmanın her aşamasında müvekkılinin yanında hazır bulunabiliyor. Bizde öyle mi ya? Nasıl olduğunu anlatmaya gerek var mı ki? Bızde sorgudan geçen bir adamın galvanik derı refleksi doğru da söylese yalan da, ne halde olur ki? Biçarenın sfinkterleri gevşememışse ne âlâ1 Bizim uygulanmakta olan sorgu yöntemleriyle, makine birçok yasa dışı yönteme kılıf hazırlayacak aygıta dönüşebilir. Doğruluğu kuşku götüren yalan makinesmı, düpedüz yalan bir makineye dönüştürmeyelım. Aman!.. \f. Halkın Mücahitleri: 12 ayda 5000 idam trtm 'da yönetime karşı mücadde eden, yasadışı Halkın Mücahitleri örgütü, yayımladığı büdiride, geçtiğimiz yıl içinde 5000 kişinin idam edildiğini öne sürdü. Bildiride, 140 bin kisinin depolitik tutuklu statüsünde bulunduğu beürtUerek bu kişilerin yaşamlannın kunaruması istendi. Federal Almanya'da son haflalarda ortaya çıkartılan casusluk skandaüarı güvenlik tartışmalarına yol açtı. Resimde Anayasa Koruma Örgütü'ne bağlı Karşıcasusluk Dairesi'nin Köln'deki karargâhı görülüyor. manya'ya kacmak zorunda kaldı. Çünkü, gazeteye göre KGB ajanı olarak bilinen Yurtçenko, Alman Karşıcasusluk Bölümu Şefi Tiedge'nin Doğu için yaptığı çift taraflı casusluk görevini bir süredir Batı için surdürüyordu. Ayrıca, KGB bu olay üzerine, Batı'da çift taraflı olarak ca Hindistarıda gaz sızıntısı yine ABD Dışişleri Bakanlığı, Moskova'nın yanı sıra, Washington 'da görevli Sovyet Müslüman ajanlarının da casus tozunu kullanmış milisler, 5 Hıristiyanı kaçırdı olabileceğini öne sürüyor. Lübnan 'ın başkenti Beyrut 'ta siUzmanlar kimyasal tozu kullanan Sovyet lahü Müslüman milislerin Lübnan Havayoüan'nda görevli 5 ajanlarının ciğerlerinin zarar gördüğünü Huistiyan müisi kaçırdıklan bildirildi. Beyrut Havaalanı yelki belirtiyorlar. lüeri, 5 kisinin zorla servis otoDışişleri Bakanlığı, diplomatların büslerinden birine bindirilerek ABD kaçınldığım ifade ettiler. görünmeyen tozu anlaması için yeni bir Reagan'dan eğitim kampanyası başlattı. Strauss'un WASHINGTON, (AP) kullanılmı$ olmasından kuşku Moskova'da görev yapan Ame duyduklarını belirtti. Ancak kitabına ÖnsÖz rikalı diplomatları izlemekte ya Dan Mica, kimyasal tozun ne zaABD Başkanı Ronald Reagan, F.Abnan politikacı Jozef Strauss için yazılmış bir kitaba önsöz yazdı. Reagan, yazdığı önsözde Strauss 'un A vrupa 'da ve dünyada banşın korunması için yaptıklarımn umıtulmayacağım belirtükten sonra, Strauss 'un ülkesi ile ilgili "olumlu ve yapıcı düşünceleri" için de leşekkür etti. rarlanıldığı iddia edilen kimyasal tozun, VVashington'daki Sovyet ajanlarınca da kullanılmış olabileceği öne sürüldu. Hindistan 'ın Bombay kentindeki bir kimyasal rnadde fabrikasından sızan klorin gazı, bir kisinin ölümüne yol açtı, Yetküiler, gaztn37ton kapasiteli bir tanktan nakledilirken sızdığım ve hastalanan 110 kisinin tedavi altma almdığını bildirdiler. Demokratik Almanya'ya iltica etmelerinin, Vitaly Yurtçenko adlı Roma'da görevli bir Sovyet diplomatının ağustos başında Italyan makamlanna sığınmasından kaynaklandığım bildirdi. Corriera Dela Sera gazetesi, Yurtçenko adlı Sovyet diplomatının Sovyet İstihbarat Servisi KGB'nin önde gelen görevlilerinden biri olduğunu ve Roma'dan önce VVashington ve Paris'te görev yaptığını kaydediyor. Gazeteye göre, Federal Alman Karşıcasusluk Bölümu Şefi Tiedge, Yurtçenko'nun Italya'ya sığınması üzerine, durumunun açıklanacağı kaygısıyla Demokratik Al suslarını geri çağırdı. Roma'daki Sovyetler Birliği Büyükelçiliği ise, geçen temmuz ayında Italya'ya atanan Vitaly Yurtçenko'un 1 ağustosta ortadan kaybolduğunu belirtmekle yetindi. F. Almanya'da ana muhalefet partisi olan Sosyal Demokrat Parti'nin Genel Başkanı Wolfgang Oement, casusluk skandalının ülkesinin dış itibarına zarar verdiğini öne sürerek, Içişleri Bakanı Friedrich Zimmermann'ın istifasını istedi. Bu arada Ingiltere ve Isveç'in ülkeJerinde casusluk yaptıJdanndan şüphelendikleri iki Doğu Alman vatandaşını tutukladıkları bildirüiyor. Konuyla ilgili olarak Isveç yetkilileri yaptıkları açıklamada Bonn casusluk skandalı ile bağlantıb oldukları sanılan iki kisinin tutuklandığını belirttiler. Federal Almanya'da ise Tiedge'nin çahştığı Karşıcasusluk Örgutü görevlilerinden Reinhard Liebetanz'ın sorgulamasına devam edildiği haber veriliyor. Casus tozu tarUşrnasısürüyor Irak, Harg'ı yine bombaladı LEFKOŞE (AP) Irak savaş uçaklanmn tran'ın Harg Adası'ndaki petrol dolum tesislerini yeniden bombaladığı bildirildi. Bağdat radyosundan yayımlanan Irak askeri bildirisinde, Irak savaş uçaklanmn dün sabah erken saatlerde Körfez'in kuzey kesimine 500 kg ağırbğında 12 bomba attığı belirtildi. Irak'ın Harg Adası'nda petrol dolum tesislerini bombalamasının amacının İran'ın petrol dolum tesislerinde başlattığı onarımı önlemeyi amaçladığı kaydediliyor. Irak savaş uçaklan ağustos ayı içinde iki kez,Harg Adası'ndaki petrol dolum tesislerini bombalayarak büyük hasara yol açmıştı. Stefanapulo&, partisinden istifa etti ABD Temsilciler Meclisi Uhıslararası Operasyonlar All Komilesi Başkanı Dan Mica, Washington'da düzenlediği basın toplantısında, ABD Dışişleri Bakanlığı yetkililerinin, kimyasal tozun, NVashington'da görevli Sov>'et ajanları tarafından da man kullanılmış olduğu konusunda bilgisi bulunmadığını kaydetti. Amerikab Kongre üyesi Mica, yapılan tıbbi incelemelerin, ardında iz bırakan NPPD (nilrophenylpentadiennal) adlı sarı turuncu arası renkteki kimyasal tozun. hedef alınan Amerikalılardan çok, tozu kullanan Sovyet ajanlarını sağlık açısından tehdit ettiğini belirtti. Mica, ABD Dışişleri Bakanlığı'ndaki doktorla rın raporuna göre, söz konusu kimyasal tozun izlenen Amerikalı diplomatların sağlığını tehdit etmesinin düşuk bir oiasılık olduğunun anlaşıldığını belirtirken, asıl tehlikenin bunu uygulayan Sovyet görevliler için var olduğunu kaydetti. Amerikab Kongre üyesine göre tehdit, kimyasal tozun spreyi sıkan kisinin ciğerlerine yapışması olasılığından kaynaklanıyor. Dan Mica, Moskova'daki Sovyet ajanlarının yanlışlıkla tozun dozunu arttırmaları üzerine, Amerikab görevlilerin olayı fark ettiklerini de belirtti. ABD Dışişleri Bakanlığı, diplomatlara gözle görünmeyen söz konusu tozdan nasıl annılacağını öğretmek için hızlı bir eğitim kampanyası başlattı. Bu eğitim programına göre diplomatlar, otomobil, daktilo, masa ve giysiler Üzerine sıkılan görünmez tozu fark edebilecekler. Sovyetler Birliği, Moskova'da görevli Amerikab diplomatlar ile gazetecileri izlemek için sağlığa zararlı bir kimyasal toz kullanıldığı yolundaki ABD iddialarını şiddetle reddediyor. ŞUVde 168 Useli tutuklandı SANTİAGO, (AP) Şili'nin başkeııti Santiago'da polis bir liseyi işgal eden 1117 yaşlanndaki öğrencileri goz yaşartıcı bombalarla dağıttı vc 168 oğrenciyi tutukladı. Şili'de askeri yonetimi protesto eden 300 liseli oğrenci önceki gün başkentteki bir liseye girerek okuldaki oğretmen ve idarecileri dışan çıkardılar. Öğrenciler daha sonra binanın pencerelerine Devlet Başkanı General Auguslo Pinocbet'nin istifasını isteyen pankartlar astılar. Olay yerine gelen polisler.lise binasının pencerelerinden göz yaşartıcı bombalar attılar ve 168 oğrenciyi tutuklayarak götürduler. Yunanistan 'da muhalefetteki Yeni Demokrasi Partisi'nin iki numaraiı adamı olarak gösterilen Constantine Stefanapulos, Konstantin Mitsotakis'in yeniden partinin başkanlığma seçilmesı üzerine istifa etti. Güney Afrîka borsası kapandı Güney Afrika polisi önceki gün 12, 13 ve 16 yaşlanndaki üç Çocuğu öldürdü, biri ilkokul olmak üzere üç okula göz yaşartıcı bomba attı. Dış Haberier Servisi Güney Afrika Cumhuriyeti borsası önumüzdeki pazartesi gunüne kadar kapatılırken ve döviz alım satımı durdurulurken, polisin 12, 13 ve 16 yaşlanndaki uç siyahı daha öldürmesiyle üç gun içinde öldürüJen siyahlann sayısı en az 19'a ulaştı. Polis siyah ve melezlere ait kasabalardaki biri ilkokul olmak üzere üç okula göz yaşartıcı bombalar atarken, Güney Afrika Merkez Bankası Başkanı Geriıard de Kock onceki gün ülkenin dış borçları konusunda yardım elde etmek amacıyla Âvrupa'dan ABD'ye geçti. Yann ülkedeki 5 altın ve 2 kömür madeninde başlayacak grevin ülke ekonomisini iyice felce uğratacağı belirtiliyor. Greve 60 bin siyah işçi katılacak. Gözlemciler, Güney Afrika borsasının kapatılmasıve döviz alım satımının durdurulmasının yurt dışına döviz kaçışını önlemek için alınmış bir önlem olduğunu bildiriyor. Güney AfrikaJı işadamlarının ırk ayrımı politikası nedeniyle Guney Afrika ile tlcaret yapan ülkelerin kredilerini donduracakları ve borçların KAMÇ1L1 DAYAK Cüney Afrika Cumhuriyeti 'nin Athlone siyah gettosunda polis, Afrika Ulusal Kongresi lideri Nelson Mandela 'nın serbest bırakılması için gösteri yapanlan kamçılarla dağıtıyor. Yürüyüş çağrısı, Birleşik Demokratik Cephe'nin tutuklanan lideri Allan Boesak tarafından yapılmıştı. Sovyet film yıldızı Vidov ABD'ye sığındı Sovyet film yüdıu Oleg Vidov'un ABD'ye sığındığt ve is bulmak üzere ülkenin batı bölgesine gittiği bildirildi. L'luslararası Kurtarma Komitesi Müdür Yardımcısı Alton Kastner, film yıldızı Oleg Vidov'un Roma'daki ABD Büyükelçiliğinden mülteci vizesi aldığını ve şu anda California 'ya gitmekte olduğunu söyledi. Mjeryu'da 25 politik tutuklu serbest Nijerya'da 25politik tutuklunun serbest b'rakıldığı, diğer tutuklulann durumlannın incelenmesi için de bir komisyon kurulduğu açıklandı. Nijerya radyosundan yapılan açıklamada, söz konusu komitenin Devlet Başkanı tbrahim Babangi'nin emriyle kurulduğu belirtUdi. (AP) Danimarka'daki Tedavi Merkezi işkence kurbanlannı iyileştiriyor KOPENHAG (a.a.) Danimarka'daki İşkence Kurbanlannı Tedavi Merkezi tarafından hazırlanan yıllık raporda, hastaların yüzde 90'ının iyileştiği ya da sağlık durumlarında hızlı bir gelişme kaydedildiği bildirildi. Raporda, dokuz ulkeden gelen 36 işkence kurbanının tedavilerinin 1984yıbndatamamlandığı belirtildi. Merkezde görev yapan psikologlardan Alberto Duarte. raporla birlikte yayımlanan bildirisinde işkencenin, kisinin kimliğinin tumuyle ortadan kaldınlması amacına ulaşamadığını vurguladı. 1982 yılında kurulan tedavi merkezi, dunyada bu alanda tek merkez olarak kabul ediliyor. süresinin uzatılmayacağı korkusuyla dolar ve diğer ülke paralarını satın aldıkları belirtiliyor. Bu arada, BBC Radyosu, Güney Afrika'nın önde gelen işadamlan ve sanayicilerinin ortak bir bildiri yayımlayarak Devlet Başkanı Pieter Botha'nın tutumunu gozden geçirmesini istediIer. Isadamlan, olağanüstü durumun derhal kaldınlmasını ve siyah b'derlerle görüşmelere baş Yunanistan deniz ve hava birliklerinin Ege denizindeki Fırtına285 adlı tatbikatı dün basuuu. Yunan Savunma Bakanhğu tatbikatın Donanma Komutanı Tümamiral Elias Perissakis yönetiminde yapıldığuu büdirdL Yunanistanhn Fırtına285 tatbikatı Bangladeş'te seçim umudu t)ç yıl önce kansız bir darbeyle işbaşına gelen General Erşad, daha önce yaptığı seçim vaatlerini yerine getirmedi. Uış Haberier Servisi Bangladeş'te siyasi partiler ve butun siyasi içerikli gosteriler için getirilen yasaklamaların onümüzdeki haftalarda kısmen kaldırılacağı ve seçimlerin 1986 yılının başlarında yapılabileceği bildirildi. Bangladeş'te geçen martayında yapılan referandumda Bangladeşlilerin yüzde 75'i General Hüseyin Muhammed Erşad'ın progam ve politikasını onaylamışlardı. Gözlemciler referanduma katılım oranının sadece yuzde 5 ile 10 arasında kaldığını, bu nedenle seçim kartlarını seçmenlerden çok, askerlerin doldurmuş olabileceğini savunuyorlar. Muhalefet partileri bugüne kadar üç kez seçimlerin yapılacağını bildiren, ama daha sonra her seferinde de iptal eden Genefal Erşad'ın kendileriyle kedinin fareyle oynadığı gibi oynadığını söylüyorlar. Erşad, sıkıyönetimin getirdiği kısıtlamaları eleştiren ve bu şartlar seçim yapılamayacağını savunan muhalefeti susturmak için geçen mart ayında referanduma gitmişti. Erşad, referandumdan bu yana sık sık halkın yüzde 75'inin kendisini desteklediğini öne sürerek muhaliflerinin eleştirilerini bastırmaya çalışıyor. Ülkeye "yeni bir demokrasi" getirmek isteğini ve kendisinden önce gelenlerin demokratik hakları onun kadar korumadıklannı iddia eden Erşad, sıkıyönetim, partilere getirilen yasaklamalar ve kısa sure once önemli muhalefet liderlerinin hücre hapsine alınmaları gibi konularda ise ısrarla susuyor. "Parlamentoseçımieri japılmalı. ama bundan vaz^evıiebilır de. Çunkii milletvekilliği hiçbir gıice sahip olmayan bir mevkid i r " diyor Erşad. Bu sözler Erşad'ın politikacılara, partilere ve lanmasını istediler. Güney Afrika Cumhuriyeti'nin önumüzdeki yıl ödemesi gereken 12 milyar dolarlık dış borcunun ödenmesi, ülke parasının bu hafta yuzde 35.5 oranında değer kaybetmesiyle daha da güçleştiği kaydediliyor. Güney Afrika Merkez Başkanı Kock, bu konuda ABD Federal Rezerv Dairesi Başkanı Paul Volcker'le gorüşmelerde bulunmak üzere Washington'a gitti. Çin'de iki başlı bebek Çintn Lisoning eyaletindeki bir hastanede iki başlı bir bebek dünyaya geldi. İki başmın da tam olarak oluştuğu; göz, ağız, burunların normal olarak geliştiği bildirildi. Aynı zamanda iki yüzün birbirine benzemediği, bebeğin el ve bacaklannın da normal olarak geliştiği bildirildi. 4 kişiyi öldüren "kadın Alman düşmanı" Federal Almanya'nın Karlsruhe kentinde önceki gün bir otomobilden çevreye ateş açarak dört kişiyi öldüren, beş kişiyi de yaralayan saldırganın ' 'kadın düşmanı" olduğu bildirildi. Karlsruhe Emniyet Müdürlüğü sözcüsü, 32 yaşındaki Martin Bitsch adlı saldırganın "kendisini hep hayal kırıklığına uğratmaları" nedeniyle kadınlardan nefret ettiğini belirtti. burokratlara ne kadar önem verdiğini gösteriyor. Ona göre "Köylülerin yüzde 90'ı iki öğiin yemeğe, okul ve yolun yapılıp yapılmadığına önem verir. Ama seçimler ve şu akbaba politikacılar onlan hiç ilgilendirmez." Erşad ekonomik alanda ulkeye Batılı yatırımcıları çekmeye çalıştıysa da bugüne kadar başarılı olamadı.Buna karşıbk izlediği Batı yanlısı dış politika dunyanın en yoksul ülkelerinden biri olan Bangladeş'e yapılan kalkınma yardımlarını arttırdı. General Erşad temmuz ayında meydana gelen kasırga nedeniyle 10 ile 12 milyon dolarlık yardım aldıklarını öne sürüyor. Ancak yardım miktarının 50 milyon dolar civannda olduğu tahmin ediIiyor. Mucibur Rahman'ın olumünden sonra Sovyetler Birliği ile ilişkileri en az duzeye inen Bangladeş, bugün ABD ile yakın ilişkiler içine girme çabasında. Son zamanlarda ABD'nin Bangladeş'in guneyindeki Chitlagon kentinin hemen karşısındaki kuçük adada askeri bir us kurmayı planladığından soz ediliyor. Güney Afrika borsası, Kock'un ABD'den gerekli mali desteği sağlayıp ulkesine dönmesinden sonra açılacak ve döviz alım satımı yeniden başlatılacak. Güney Afrika Dışişleri Bakanı Roelof Botha, "Birieşaıiş Mületler Güvenlik Ronseyi'nin ulkesine ekonomik vaptırımların artınlması kararını almasının tehlikeli ve sorumsuz bir davranış olduğunu" söyledi. Botha BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar'a yazdığı mektupta "Bu karar u>gulanırsa Güney Afrika Cumhuriyeti'ne komşu olan ülkelerin ekonomilerinin de zarar görebileceğini" belinti. BM Güvenlik Konseyi'nde 26 temmuzda yapılan oylamada Güney Afrika ya yaptırım kararı 13'e karşı 0 oyla onaylanmıştı. Güney Afrika Dışişleri Bakanı, de Cuellar'a >azdığı mektubunda "Güney Afrika'>a karşı cezalandırıcı nitelikte önlemler alınmasının ülkede çalışan 1.5 milyon yabancı işcinin durumunu da tehdit edeceğini" bildirdi. Guney Afrika polisinin önceki gun biri ilkokul üç okula goz yaşartıcı bomba atması üzerine yüzlerce çocuk bağırarak sınıflarından kaçıştılar. Bir ortaokul yetkilisi, "Çocukların polis gelmeden önce hiçbir şe) \apmadıklannı, ancak polisin davranışı üzerine taş atmaya başladıklannı" söyledi. Polis önceki gun 3 çocuğu öldürdu. Öte yandan, AET'ye üye üç ülkenin Dışişleri Bakanları ırkçı politika ve ülkenin içinde bulunduğu ekonomik krizi göruşmek ve incelemelerde bulunmak uzere Guney Afrika Cumhuriyeti'ne gittiler. 8 hisilik ABD heyvti Gorbaçav'la görüşecek Dış Haberier Servisi 8 ABD"li senatörden oluşan bir heyet, Sovyeıler Birliği lideri Mihail Gorbaçov ve diğer Sovyet yetkililerle görüşmelerde bulunmak üzere önceki gün Moskova'ya hareket etti. ABD heyetinin başkanlığını yapan Batı Virginia senatörü Robert B>rd, "Heyetin Sovyetler Birliği yetkilileriyle yapacağı görüşmelerin yeni Sov>et liderle silahlanmanın kontrolü ve bugüne dek imzalanan anlaşmalar konusunda yapıcı bir diyalog sağlanmasında oiumlu bir etken olabileceğini" söyîedi. Byrd, Budapeşte'de yaptığı açıklamada, "Amerikan delegasvonunun Gorbaçov 'la salı günu gorüşeceğini" belirtti. Amerikan heyeti, yolculuklarının ilk durağı olan Budapeşte'de Macar yetkililerle de görüşmelerde bulundu. Avusturya Parlamentosu tarafından kabul edilen katı şarap yasasını protesto eden binlerce üretici, Viyana 'da bir gösteri düzenledi. Avusturyaida yeni şarap yasası kabul edildi VİYANA, (AP) Avusturya Parlamentosu, son aylarda ortaya çıkartılan zehirli şarap olayından sonra, şarap üretimine »ıkı önlemler ahnmasını ongören yeni Şarap Yasası'nı kabul etti. Yeni Şarap Yasası, şarap uretimine kalite ve miktar açısından sınırlamalar getirirken, şişeleme sürecinde de denetimin arttırılmasını ongorüyor. Avusturya'da hukumetin hazırladığı yeni Şarap Yasası, ulkedeki binlerce şarap ureticisi tarafından tepkiyle karşılanarak protesto gosterilerine yol açtı. Avusturya Parlamentosu tarafından kabul edilen ve gelecek yıldan.itibaren yürürlüğe guecek olan yeni Şarap Yasası Avrupa1 daki en katı şarap yasası olarak kabul ediliyor. Avusturya'da geçen aylarda piyasaya çıkan ve ihraç edilen binlerce şişe şarabın içinde, sinir sistemine, böbreklere \e karaciğere zarar veren dietilen glikol adlı zehirli bir madde bulunduğu ortaya çıkarılmıştı.