27 Aralık 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Insaııhğm anhı Süpürülerek ortaya çıkarılan taşlar, mimarinin de ilk taşlarıydı. Türk bilim adamlarıyla birlikte Almanya'dan gelen bir mimar da burada çalışıyordu, Amerika'dan gelecek öğretim üyeleri de vardı. Araştırma yapacak öğretim üyelerine, YÖK ancak ağustos ayında izin verdiği için kazı çalışmaları gölgede 40 derecenin üstündeki sıcaklıkta ve biraz da güneşin altında yapılıyor. DENİZ SOM DİYARBAKIR Hasan keyf'te mağara yaşamı devam ededursun, günümüzden 9500 yıl önce insanlann yontma taş devrini tamamlayıp, cilalı taş devrine geçtikleri ve'mağaralardan çıkıp ilk evlerini yaptıkları Çayönü'nde kazı çalışmalarına yeniden başlandı. Çayönü, Diyarbakır'ın 60 kilometre kadar kuzeydoğusunda, Ergani ilçesi yakınlannda, önünden çay akan bir tepe. Eski adı ile Hilar, yeni adı ile Sesverenpınar köyunün orada. Hilar da mağaraları ile ünlü bir köy. Hıristiyanlığın ilk yıllarmda geç Roma, erken Bizans döneminde kayalara oyularak yapılmış mağara evleri artık boş. Ergani çıkışında demiryolunu geçip Dicle öğretmen Lisesi'nin geniş bahçesine girdikten sonra, bahçenin en sonundaki tek katlı binada Prof. Dr. Halet Çambel'i bulduk. Isianbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Prehistoriya Ana Bilim Dalı öğretim üyelerinden Prof. Çambel, "Hemen tepeye gidin" dedi. "Az sonra paydos olacak." Üçbeş kilometrelik toprak yoldan Çayönü tepesine geldiğimiz zaman, doğrusu önce düş kırıklığına uğradık. Efes Harabeleri gibi olmasa da, insan ister istemez ayakta duran bir iki kalıntı anyor. Oysa burada bir surü taş vardı ve insanlar ellerinde süpürge toprağı süpurerek taşlan temizliyordu. ğan, "Bize biraz izin verir misiniz" diye ekledi, "paydos yapmak uzereyiz. fotoğraf çekmemiz gereki>or." Saat öğleden sonra 1 'e yaklaşıyordu. Guneş de tam tepemizde. Sesverenpmar köylüleriyle beraber çoğu kız prehistoriya bölumu öğrencileri ellerinde süpürge, hanl hanl taşların üstünu supürüyordu. Süpurdükçe, yan yana duran taşlar biraz daha ortaya çıkıyordu. Kuyuyu iğneyle değil supürgeyle kazıyorlardı. Süpürülerek yanm metre kadar kazılmış toprağın üstunde kare ya da diktörtgen şeklinde taşlar diziliydi. O günkü çalışmanın sonucunu fotoğrafladıktan sonra, Doç. Dr. Mehmet Özdoğan, "Çevreyi gezelim" dedi. Anlattığına gore, yan yana dizili taşlar evlerin duvarlarıydı, evlerin altı ızgara şeklinde taşla örülmüştü, iki duvann doksan derecelik bir açı ile birleşmesi bile olağanüstuydü. Taş duvarlar, değişik dönemlerde birbirlerinin üstüne yıkıldığı için toprağın altı kat kat ev doluydu. Paleolitik çağın mağaralarda yaşayan, bulabildikleri yiyeceklerle yetinen insânları neolitik çağda, günümüzden 9500 yıl önce burada yerleşik düzene geçmişler, ev yapmışlar, hayvanlan evcilleştirmişler, ürün yetiştirmişlerdi. Buradaki buluntulann görsel bir yanı yoktu, ama insanlığın evrimine ilişkin verdiği ipuçları çok önemliydi. Süpürülerek ortaya çıkarılan bu taşlar, mimarinin de ilk taşlarıydı ve Türk bilim adamlarıyla birlikte Almanya'dan gelen öğretim uyesi bir mimar da burada çalışıyordu. Amerika'dan gelecek öğretim üyeleri de vardı. 1964'ten bu yana 11. kez kazılan Çayönü'nde bugüne kadar Vıhıhı t uıtıhuri>«l Maıbaacıhk %e Cıa/etecılik Turk Anonim Şırkcıi adına Njdir Nadi, # Genel Yayın Muduru Hasan <emal. Mues\ese Muduru: Emine l'yallıgil. Vazı [>lerı Muduru: Oka> Gonemin. • Habcr Merkc/ı Mu duru Yali'in Ba>er, Sa\ta Du/enı Yoneımenı \li \car, # Temsıktter ANKARA. YaKin l>ogan,İZ\1IR Hikmel Çelinka>a. ADANA: Mrhm«t Meram. Servıs Şeflerı: Islanbul Haberlerı Reha Oz, L)ış Haberler h n>un Bakı, bkonomı: (h>man l laga>, Kıılıur A>dın Kmfc, Maga/ın Yılçın Pekşen, Spor Danışmanı Abdulkadır Vucelnun, LXı/elıme Refık Durbay Araştırma !jahin Alpa>, hSendıka. Şukran Kelemi, # Koordınator Ahmel Kunılsaa, # Mali l>lcr hrol brlul, Ilan Ziya Kq;ene, Halkla Ilı>kıler: G u l d e m Ko^ar, Idare: HuMryin Gnrer, İşldmc. Sadun Sonme/. Basan ve Yavan Cumhuri>e< Matbaacılık ve Gazetecılık T. A.Ş. Turk Ocağı Cad 39/41 Cagaloğlu Istanbui, PK. 246isıanbul. Tel: 526 10 Ü (9 haı). Telex 22246 • O Burolar. Ankara: Zıya Gokalp Bulvan Inkılap Sokak No 19/4 Tel 33 II 4147. Tele\ 42344 • Izmir Halıt Zı\a Bulvan No: 5 4 3 , Tel: 25 47 0913 12 30 Tdex: S2359 • Adana: Çakmak Cad. No: 134 Kat 3, Tel: 1455019731 Telei: 62155 TAKVİM: 23 Agustos 1985 Imsak: 4.40 Güneş: 6.14 öğle: 13.12 tkindi: 16.57 Akşam: 19.59 Yatsı: 21.27 ar ırı Plastik eşynnın zararları tSTANBUL, (THA) Doç. Dr. Süheyla Serdengeçti, plastik eşyanın çabuk çatladığını belirterek, Bu çatlaklar arasına giren mikroplar, eşya uzun sü're kullanıldığında zararlı olur" dedi. Cerrahpaşa Hastanesi tç Hastahklan Kliniği'nde görevli olan Doç. Dr. Süheyla Serdengeçti şunları söyledv "Plastik eşya kısa süreli kullananlar için çok rahattır. Ancak uzun süre kullamldıklannda çatlayabilirler. Çünkü, plastik kolayca kınlıp çatlayabilen bir maddedir. Bu çatlaklar arasına giren çeşitli mikroplann zararh etkileri olur. Burüarda saklanan yemekleri yiyenlerde besin zehirlenmeleri, bulantı, kusma, ishaüer gorülebilir. Aynca yer yer çatlamış bir plastik kap içinde saklanan yiyecekler de, daha çabuk bozulur." 40 derece sıcaklıkta bir avuç insan, insanlığın tarihine ışık tutmak için çalışıyor çeşitli takılar, süs eşyaları, biblo gibi heykeller, taş, maden ve hayvan kemiğinden yapılmış aletler bulunmuş. Gövdeden ayrılarak alt ve üst çeneleri kesilerek yakılmış insan kafataslan ise bulunnıların en ilginci. Hacettepe Üniversitesi'nde araştırması devam eden bu kafatasları belki de insanlık tarihine yeni bir ışık tutacak. Çayönu'ndeki ilginç buluntulardan bın de kuşkusuz 10'a 11 metre boyutlanndaki mozaik zemin. Hematitle renklenmiş kalker, pembe kuçuk kırma taşlar kireç taşı uzerine mozaik gibi döşenmiş ve taş silindirlerle üzerinden geçilerek düzeltilip, köyün meydanına belki de boyle bir "alan" yapılmış. Çevrede pembe renkli taş olmayışı ve kireç harcırun da ilk kez l.ö. 3. yüzyılda görulmesi Çayönu'ndeki bu mozaik zemini daha da ilginç yapıyor. Bu zemin şimdi yine toprağın altında. Erozyona uğramaması için uzerine 40 santim toprak ortulmuş. Yapılması gereken, bu mozaik zeminin Diyarbakır Muzesi'ne taşınması. Ama Diyarbakır Müzesi'nın bu yıl açılması beklenen yeni binasında en geniş alarun boyutu 5'e 9 metre... Çayönu'ndeki bazı kazı için bu yıl aynlan ödenek sadece 3.5 milyon lira. Toprağı süpurmek için daha çok para ayıracak değil ya Ankara'da masa başında oturanlar. Sigara dumanı ve çocuklar tSTANBUL, (THA) Prof. Dr. Seyhan Çeükoğlu, sıgara içilen bir ortamda bulunan insanlann, yan yarıya zarar gördüklerini belirterek, "Anne ve babası sigara içen çocuklar, sigara içmiş kadar zarar görüyorlar" dedi. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, tç Hastalıkları Ana Bilim Dalı, Akciğer Hastalıkları Başkanı, Prof. Dr. Seyhan Çelıkoğlu, şunları söyledt "Sigara içilen bir ortamda buüınan insanlar yarı yanya zarar görüyorlar. Anne ve babası sigara içen çocuklar, sürtkli olarak dumanu bir ortamda bulunduklan için, solunum hastalıklarma çok kolay yakalanıyorlar, çünkü sigara içmiş kadar zarar görüyorlar." İLK KÖY tnsanlann mağaralardan çıkıp ilk kez evlerini yaptıkları yer burasL Diyarbakır'ın Ergani ilçesi yakınlanndaki Çayönü tepesinde. Duvarlann doksan derecelik bir açı ile birleşmeleri bile şaşırtıcu (Fotoğraflar. RIZA EZER) YÖK olayı Çayönü'nde insanlığın bu ilk uygarlığından başka bir de YÖK olayı var tabii. Araştırma yapacak öğretim üyelerine YÖK, ancak ağustos ayında izin verdiği için kazı çalışmalan gölgede 40 derecenin üstündeki sıcaklıkta ve biraz da guneşin altında yapılıyor. Kazıya katılanlar tepelerindeki güneşi pek umursamıyorlar, ama kuruyan toprak sertleştiği için rahat çahşamıyorlar. Bu arada ufalanmayan toprağın arasında küçük parçalar da supürülüp gidebiliyor... Çayönu'nde güne saat 04.30'da başlanıyor. Saat O5.3O'da işbaşı yapıhyor. Saat 13.00'te paydos. Duş ve yemekten sonra saat 16.30'a kadar fiesta. Akşamüstü yeniden başlayan çalışma yorgunluktan yatağa düşünceye kadar sürüyor. Sonra yeni bir gün, yeni bir heyecan, insanlığın tarihine ışık tutmak için... Emekli generallere tören ANKARA, (ANKA) Kadrosuzluk nedeni ile emekli edilen general, amiral ve albaylar için Kara Kuvvetlerı Komutanlığı Subay Gazinosu'nda bugün bir tören düzenlenecek. Bilindiği gibi, Yüksek Askeri Şuranın 14 ağustosla yapılan toplantmnda 43 general ile amiral emekli edilmişti. Bu arada, emekli olan Kara Kuvvetlerı Komutam Orgeneral Haydar Saltık'm yerine Orgeneral Necdet Öztorun, Jandarma Genel Komutam Mehmet Buyruk'un yerine de Üçuncü Ordu Komutam Fikreı Oktay getıritmişti. Deniz Kunetleri Komutam Zahit Atakan ile Hava Kuvvetlerı Komutam Orgeneral Halil Sözer'in ise görev süreleri birer yıl uzatılmıştı. Tarih öncesinde anıt yok Doç. Dr. Mehmet Özdoğan, düş kınklığımızın farkına varmış olacak ki, "Tarih öncesi devirlerde anıtyapıt yoktur" dedi. Prehistoriya Ana Bilim Dalı öğretim üyelerinden Doç. özdo SÜPÜRGE tLE Toprak supuruldukçe altmdan sıra sıra taşlar çıkıyor. Ihşlann arasından da bir boncuk, bir alet ya da bir başka buluntu, 9500 yıl öncesine ışık tutacak... BÜYÜK SIR tnsanlık tarihinin sırlan, Ergani ilçesi yakmlarındaki Çayönü tepesinde çözülmeye çahşılıyor. Süpürgenin ucuna takılan hayvan kemikleri bile birer ipucu. PetroUi milyonlarca yıl önce Allah hazırladı ÜMİT ASLANBAY ANKARA Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı'mn Tebliğler Dergisi'nde "sakıncasız" bularak öğrencilere önerdiği bazı kitaplarda "petrolün insanlara kullanılmak maksadıyla milyonlarca yıl önce Allah tarafından hazırlanmaya başlandıgı". "Allahı bulamayan ilim adamlannın aklın fonksiyonlarından uzaklaşacagı", "müminlerin gunah işledikleri zaman kalplerinde siyah noktaların oluşacagı" iddia ediliyor. "Tefekkür" adlı kitapçıkta "geometri ilminin dayandığı hakikatin Allah'ın isimleri " olduğu belirtilirken, "İstikamet" adlı kitapta "aklın orta mertebesinin hikmet, fazlasının zarar olduğu" anlatılıyor. Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı haftalık olarak çıkan "Sızuıtı" dergisini de öğrenciler için "sakıncasız" bulurken, önerilen bir başka kitap olan "Yemek Adabı''nda ise, ">emeği el ile ve uç parmak ile yemek gerektigi, ekmeği ve eti bıçakla kesmemek, yemeğin ustiıne su içmemek, hurmayı tek sayılarla yemek, yemekten sonra elleri yalayıp sonra silmek ve yerde yemenin gerekliliğine" değiniliyor. ma gibidir, yahut o daha yakındır" deniyor. KALPTE SİYAH NOKTALAR Bakanhğın 20 Mayıs 1985 tarihli Tebliğler Dergisi'nde öğrencilere duyurduğu "istikamet", "Tefekkür", "Isüşare" ve "İmtihan" adlı kitapçıklardan, "Tefekkür" de, "İnsanın kâinattaki hadiselere bir kanun bularak Lsim taktığı zaman, onun bütün sırlarını keşfettiğini sandığım" oysa bunlar karşısında, "takdir hissi duymadıgı zaman bir hayvandan bile aşagı olacağı" öne sürülüyor. Aynı kitapta "her ilim dalı Allah'ın ismine dayanır. Geometri ilminin dayandıgı hakikat de Allah'ın adı ve mukaddir isimleridir" denilerek şu görüşler anlatılıyor: "Feraset sahibi bir mümin bu mevzu"tstikamet" adlı kitapta ise fen bilimlerinın "cenabı hakkın isimlerinin tecdlileri olduğu" belirtilerek şu görüşler savunuluyor: "Kâinatta tesadüfe gerek yoktur. Her şey son derece mukemmel bir nizam ve intizam altında idare ediliyor. Atom parçacıklanndan, galaksilere kadar canlı ve cansız bütün varlıklar, kendilerini yaratan Allah'ın isimlerini uzerinde gösteriyorlar. Onun varlıgına. birliğine isim ve sıfatlanna aynaiık ediyorlar." Aklın esas vazifesinin, hakkı hak bilip ona uymak olduğu bildirilen kitapta, "Bunun gibi Allah'ı bulamayan (Bilim adamları) da aklın fonksiyonundan uzaklaşmış kimselerdir. Tabiattaki harikulade kanunlan keşfedip de bu kanunlann bir plan ve irade neticesi olduğunu görememek akılhlık mıdır?" diye soruluyor. iyiliğe ve hayra, nefsin ise şerre ve şehvete suruklemeye çahştığı öne sürülerek, ahireıi isteyenlerin çok fazla onıç tutması gerektigi, Muslümanlar arasında 60 gune kadar az yiyerek oruç tutanların isimleri sıralanıyor. Aynı kitapta, "Cennet kapısının açlık ve susuzlukla çaltnacagı" da vurgulanarak yemekte uyulması gereken kurallar şoyle sıralanıyor: Yemege evvela tuz ile başlamah, yemegi daima sağ el ile yemek ve içmek, yemek yiyenlerin yuzlerine bakmamak ve gozetlememek, oturarak yemek ve sol ayağının ustune oturup, sağ ayağım bukmek, eli ile hem de üç parmak ile yemek, ekmeği ve eti bıçakla kesmemek, yemek kaplannı iyice styırmak, hatta su doküp suyunu içmek, yüksek masalarda yemek yemek mekruhtur, yemeğin ustune su içmemek, hurmayı tek yemek, mesela 7 ve 21 gibi, yemekten sonra elleri yalamak sonra silmek lazımdır, Kuran okumak ve misvak kullanmak balgamı giderir, öluler için yapılan yemekler şerlidir, eğer evin dayama ve döşemelerinde ipekli kumaşlar varsa o evdeki davete gitmemek gerekir, eğer kaplarda altın ve gümüş varsa bu davetlere de gitmemelidir, eğer o evde canlı insan ve hayvan resimleri varsa oraya gitmemek evladır, her gun Medinei münevverenin hurmasından bir tane yemek kanndaki kurtları öldüriır. Her gün 21 kunı uzüm yiyen kimsenin vucudunda rahatsızlık gorulmez, balık eti cesedi eritir, sokakta yemek ayıptır, boylelerinin şahadeti dahi kabul olunmaz." Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı tüm bu kitaplardan ayrı olarak içinde "eşek oğlum", "aptal oglum" gibi hitapların geçtiği Rusları tek başma yenilgiye uğratan "Dargo"nun maceralarını ilkokul öğrencilerine onererek, yine mevsimlerin ve tabiat olaylarının Mikayrl aleyhisselamın marifeti olduğunu belirten "Çocnklara İslami Bilgiler" kitabını da sakıncasız buluyor. Bakanlık yine, kâinatın "bir kudret tarafından yaratılıp, düzenlendiğini bilimsel olarak" kanıtlamaya çalışan "Sızuıtı" dergisinin de birçok sayısını öğrencilere tavsiye etmiş durumda. Dergi, Bakanhğın önerdiği 72'nci sayısında şoyle diyor: "Günümüzün zevksizlik ve derbederliğini görüp duşündükçe, eski devirleri hasretle yadetmemek elden gelmi Kudret eli nin hazırladığı incelerden ı c programa göre ve kudsilerin eliyle, tekrar tekrar tabiat kazanında karıştınlıp hallaç edilen pırıl pırıl o fılri hayat, rengârenk guzellikleri ve kanaviçe zarafetiyle uzaklaştığımız kendi yamaç ve kendi kıyılarımız gibi artık çok gerilerde kaldı." Milli Eğitim Bakanlığı'mn öğrencilere önerdiği kitaplardan: Kars Havaalanı inşaatı KARS, (UBA) Yapımma 1977yılında başlanan Kars Havaalanı'nin inşaatı bu yıl tamamlanıyor. Yetkililerden edinılen bilgıye göre topiam 560 metre karelık alamn pist sahasma şu ana kadar 750 metre uzunluğunda pist betonu doküldü, yıl sonuna kadar da 810 metre beton daha dökulerek, 560 metre karelik yeni pist sahasımn yapımı gerçekleşecek. Yetkililer, 600 milyon liraya mal olacak pistın yapımı için bugıine kadar 250 milyon liralık harcama yapıldığını kavdettıler. Kırmızı soğandan c are fi sehiri ÖNERİ KTDVPLARINDAN: Ber ilim dalı, Allah'ın ismine dayanır. Geometri ilminin dayandıgı hakikat de Allah'ın ismidir. Mümin bir günah ışlediği zaman kalbinde bir siyah nokta belirir. Eğer günahtan el çeker ve af dilerse siyah nokta temizlenir. Petrol biterse ne olur? Petrolü bize lutfeden kudret, onun yerini alacak olan başka bir enerji kaynağını da elbette verecektir. BAKANLIĞES ÖlNERİStNE GÖRE YEMEK ADABI: Yeıneği el ile ve üç parmak ile yiyin. Ekmeği ve eti bıçak ile kesmeyin. Yemeğin üstüne su içmeyin. Hurmayt tek yiyin. Mesela 7 veya 21 gibi. Yemek bitince ellerinizi yaladıktan sonra silın. Yüksek masalarda yemek yemeyin. Bayama ve döşemelerinde ipekli kumaş olan evlerdeki davetlere gitmeyin. Sağ ayağtnızt büküp, tol ayağımzm üstüne oturarak yemek yiyin. Sokakta yemek yiyenlerin şahadeti dahi kabul edilmez. da şey tanın ve nefsin hilelerine karşı uyanık bulunmasını bilir ve her iki yonde de aşırılıklara kaçarak zulme düşmekten kendisini korur. Kuran'ın ve hadisin irşadlan, bu hilelere karşı en emin yolu bize göstermiştir. Bu yolu takip etmek, maddi ve manevi tehlikelerden korunmak için yegâne yoldur." Bir diğer kitap olan "İmtihan" da Hz. Muhammed'e atıfta bulunarak "Mıimin bir günah işlediği zaman kalbinde siyah bir nokta belirir. Eğer o günahtan el çeker, Allah'tan günahının affını dilerse, kalbi o siyah noktadan temizlenir" göruşü savunularak, "Başımıza gelen musibetlerde ilahi adaletin olduğu kadar rahmetin de tecellisi vardır. Bir diken batması bile muminin gunahına kefaret (eşkil eder" denıyor. "Aklın orta mertebesinin hikmet, fazlasının zarar olduğu" savunulan aynı kitapta "Açık Nimetler"in ve "Gizli Nimetlerin" de tanımı yapıtarak, gizli nimetler şoyle anlatılıyor: "Bir arabaya biniyoruz, kazasız belasız evimize vanyoruz. Belki başımıza gelecek bir kaza vardı ama cenabı hak rahmetiyle bizi o kazadan korudu. Pek nadir olarak bu nimetlerin farkına vanr (neredeyse arabamıza kamyon çarpıyordu) deriz." YEMEk NASIL YENMELİ Bakanhğın imam hatip lisesi öğrencilerine önerdiği "Seba Neşriyaf'a ait "Yemek Adabı" kitabında ise "Bismillahirrahmanirrahim" ile başlayan "ruh" ile "nefs" arasında kesin ve keskin bir mucadele olduğu, rulıun insanı Ortaöğretim öğrencileri bu yıl yine kitapsız kalacak İnkılap Kitapevi'nin bir yetkilisi, "Kâğıt zammı !:arşısında bakanlıktan ek zam talebınde bulunduk. Bu talebimiz hiçbir gerekçe gösterilmeden reddedildi. Ama biz kitaplan basmak zorundayız " dedi. taöğrenim oğrencileri yeni öğretim yılında yine kitapsız kalacaklar. Ders kitaplan basan ve satan kitabevi yetkilileri, bazı ders kitaplannın basılması için Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı'ndan hâlâ yazı gelmediğini ve bunun sonucu olarak 8586 öğretim yılınm ilk yarısında öğrencilerin büyük ölçüde kitap sıkıntısı çekeceklerini söylediler. Kitabevi yetkilileri, Bakanlığın kâğıt zammı oncesi verdiği fiyatta direhdiğini, ek zam talebini karşılıksız bıraktığını belirterek, satış fıyatlarına yüzde 40 zamla bu işi yapmalarının tek nedeni olarak ders kitapları piyasasında kalmayı gösteriyorlar. Remzi Kitabe\i yoneticisı Erol Erduan, bu konuda şoyle dedi: "BakaDİık daha onceki genelgede hangi kitaplan basacağımızı nisan ayında biidirirdi. Ancak ÎSTANBUL, (ANKA) Or temmuz ayında öğrendik. Bakanlıgın kitap fi> atlarına yaptığı yüzde 40lık zamdan sonra kâğıda gelen yüzde 50 oranındaki artış karşısında bizier bir yazı>la ek zam istedik. Bir a> sonra gelen kısa bir yazıyla istedfğimiz reddedildi." inkılap Kitabevi'nin bir yetkilisi ise, "Milli Eğitim Gençiik ve Spor Bakanlığı bize kâğıda yuzde 1520 oranında zam gelir gerekçesiyle kitap fi> atlarına yüzde 40 zam >apabilecegimizi bildirdi. Kâğıda beklenmedik şekilde ytızde 50 zam gelince ne yapacağımızı şaşırdık ve Bakanlıktan ek zam talebinde bulunduk. Malesef bu talebimiz hiçbir gerekçe gösterilmeden reddedildi. Ama biz kitaplan basmak zorundayız. Çiinku çocuklarımız ortada kalacak. Buna gonlümuz razı gelmez" dedi. bu sene uç ajlık bir gecikmeyie EVREN NASIL OLUŞTU Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı'mn 31 Arahk 1985 tarihli Tebliğler Dergisi'nde lise ve dengi okul oğrencilerine duyurulmalannda sakınca bulmadığı "Yeni Asya" yayınlannın "Enerji ve Hayat" adlı kitabında, "Aldığımız ber soluğun, yediğimiz her lokmanın milyonlarca sene önceden bizim için hazııiandığı" vurgulanarak şu göruşlere yer veriliyor: "Allah'ın bize nasip ettiği bu enerji kaynaklannın bueün ancak pek azıru kullanabilmekteyiz. İnsan, yer altındaki petrolu keşfettiği zaman bunun milyonlarca yıl önce Allah tarafından kendisi için kullanılmak maksadıyla hazırlanmaya başlandığını, birtakım organik maddelerin petrol halini alabilmesi için hazırlığın çok onceden yapıldığını anlayabilmiş, bunun altındaki hikmeti keşfedebilmiştir ki, bugun petrolün tükenmesinden bu kadar endişe duyuyor? Petrol biterse ne olur? Petrolu bize lutfeden kudret, onun yerini alacak olan başka bir enerji kaynağını da elbette verecektir. Yeter ki, biz kudretin sahibinden emin olalım." Aynı kitapta, "maddenin konınması Ukesinin", her şeyin tek ve bire ircaını munakaşa kabul etmez bir biçimde gosterdiğini" ve evrenı meydana getiren koşulldnn ancak, "Kudretin muradı sonucu olduğu ve ukdir ettiği sürece devam edeceği" belirtiliyor ve "yoksa kıyamet hadisesi de (başka değil) ancak göz kırp ANKARA, (a.a.) Kırmıv ada soğamndan, bazı kimyasal işlemler sonucunda elde edilen aktif bir maddeden yararlanılarak, "fare zehiri" üretildi Bir Akdeniz bölgesı ürunü olan Türkiye'de de Ege ve Akdeniz bolgelerinde yetışen, yorelere gore "Lotesir Soğanı", "Ağulu Soğan" ve "Olü Soğan" adlan ile de bilinen kırmızı ada soğamndan elde edilen zehirinfareler uzerinde etkilı olduğu ve bu zehiri yiyerek ölen farelerm, öldükten sonra kokuşmadıkları da saptandı. Otomatik görüşme merkesi 270 oldu ANKARA, (a.0.) Şehirlemrası ve milletlerarası tam otomatik telefon görüşmesine açık merkez sayısı 270'e yükseldi. PTT Genel Müdürluğu'nden alman bilgiye göre, Tekırdağ'ın Saray ilçesi de dün otomatik görüşmeye açıldı. Saray ilçesinin kodu 1858 olarak belirlendi. Nüfus sayımı hazırhkları ANKARA, (a.a.) Devtet îstatıstik Enstitusu Başkanı Nihat Guner, 1985 genel nüfus sayımı nda kullanılacak soru formlartnın basım işlemlerinin tamamlandığını soyledi. Anadolu Ajansı muhabirinin sorularını cevaplayan Güner, nüfus sayıımmn mali portesinın 2 milyar 36 milyon lıra olarak belırlendığinı haıırlaıarak, "Saytmda kullanılacak paralarm illere gönderilmesi işlemi tamamlanmıştır" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle