Katalog

YILAYDIN. DERSANESI 198586 öğretim >T!I kayıtları devam etmektedir. Vışne Sok. .\o. 36 337 79 33337 35 06345 11 12 Cumhuriyet 62. Yıl; Sayı: 21834 Kurucusu: Yunus Nadi Ağca ile 1980 yılı temmuzunun ikinci yarmnda Sofya'da Vitoşa Oteli'nde karşılaştım. Lobiden odama telefon geldi. Türkçe konuşan biri benimle görüşmek istediğini söyledi. Odama davet ettim. Geldi. Kendisini Metin diye tanıştırdı. Sonra Abuzer Uğurlu'yu tanıyıp tanımadığımı sordu, "Tanımam" dedim. "Abuzer Uğuriu adına bana bin beş yüz mark verir misin?" diye sordu. DEĞÎŞEN DÜNYA DEĞİŞEN DİL 250 lıra, Çağdaş Yayınları Turkocağı Cad. 39/41 Cağaloğlu/htanbul Prof. Dr. Macit Gökberk 70 TV,.<KDV dah,i) 7 Haziran 1985 Cuma Ağca'ya Sofya'da parayı veren adam, Ömer Mersan anlatıyor: Ağca'nın aracısı Doğan Yıldırım UĞUR MUMCU ROMA Papa davasının kilit isimlerinden Ömer Mersan'ı Münih'ten telefonla arayarak aynntüı bir konuşma yaptım. Mehmet Ali Agca'ya Sofya'da Vitoşa Oteli'nde bin beş yuz mark veren Ömer Mersan, "Agca'yı Sofyada Meün adıyla tanıdığı ve kendisine, Abuzer Uğuriu Ue konuştuktan sonra iiç laksitte bin beşyiiz mark verdigini" söyledi. Mersan, hakkındaki suçlamalan reddederek, "Agca, birçok konuda büerek yalan söyliiyor" dedi. Münih'te oturan Mersan ıle telefonla yaptığım konuşma şöyle: Agca'ya parayı nerede ve nasd verdiniz? MERSAN Ağca Ue 1980 yıL temmuzunun ikinci yansında Sofya'da Vitoşa Oteli'nde karşılaştım. Lobiden odama telefon geldı. Türkçe konuşan biri benimle görüşmek istediğini söyledi. Odama davet ettim, geldi. Erzurumlu olduğunu söyledi. Kendisini Metin diye tanıştırdı. Sonra Abuzer Ugurlu'yu tanıyıp tanımadığımı sordu. Tanımam declim. "Abuzer Ugurlu adına bana bin beş yüz mark verir misin?" diye sordu. Kim olduğunu bilmiyordum. Uğurlu'yu tanıyıp tanımadığmı öğrenmek için biraz konuşturayım dedim. Beraber Niçin Marteila'ya ilk sorgunuzda tammadığınızı söylediniz? MERSAN Sebebi şu: Bekir Çelenk ile Fikri Kocakerim tamştırdı beni. Şu kaeakçı Kocakerim? MERSAN O tanıştırdı. Olay ortaya çıktığında, Kocakerim İsviçre'deydi ve kalp hastasıydı. Zaten üç ay sonra da öldü. Kocakerim'in adını vermemek için Bekir Çelenk'ten soz etmedim. Benim hatam da bu. Ağca'ya, Uğurlu'yu tanıyıp tanımadığmı Peki Agca ile ne konuştusordum. "Tanımıyorum" dedi. Bir nuz? arkadaşı tanıyormuş, adını oradan MERSAN Birilerinden tebiliyormuş. Uğurlu'ya telefon ettim. Önce lefon bekliyordu herhalde. Telekardeşi çıktı. Sonra Uğuriu'yla konuştuk. fon gelmemişti ki yurt dışına naUğuriu, Metin adlı kişiye bir arkadaşımn sıl telefon edilir diye sordu. Pospara verilmesini istediğini söyledi. Ben de taneye gitmesini söyledim. 13 üç taksitte parayı verdim. Temmuz 1982'de kendi isteğimÖmer Mersan le Italya'ya gidip Ağca ile yuzleşedip sordunuz mu? odamda yemek yedik. tiğimde Marteila'ya "Beni Metin 911 numaralı oda rnı? MERSAN Ettim. Önce adıyla tanır, terörist olduğumu MERSAN Öyleymiş. So kardeşi çıktı. Sonra Abuzer bilmez" dedi. Sonra "tnşallah ruşturma sonrasında oda numa Uğuriu'yla konuştuk. Uğuriu, kötii duruma düşmemişsinizdir" rası belli oldu. Dikkat etmemiş Metin adlı kişiye bir arkadaşımn dedi. tim. para verilmesini istediğini söyle Peki Münih'teki Vardar şir Ağca'ya Sofya'ya niçin gel di. Böyle söyleyince, ben de üç ketine telefon edip sizi aramış, taksitte parayı verdim. digini sordunuz mu? niçin anyor, kim bu Vardar şir Bekir Çelenk ile daha önMERSAN Hayır sormaketi? Selami ve Bekir Gültaş dedım, merak da etmedim doğru ce tanışıyor muydunuz? Aynı gil mi? Ankara'da Abuzer Ugursu. O sırada Sofya'da çok Türk giin oteldesiniz. Hiç karşılaşmalu ile birlikte saoık göriinüyorlar vardı. Ağca'ya Uğurlu'yu tanıyıp dınız mı? ama Almanya'dalar. tarumadığmı sordum. "TanımıyoMERSAN Uğur Bey, siz o MERSAN Beni Vardar şirrum" dedi. Bir arkadaşı tanıyor oteli hiç gördunüz mü? Çok büketinden aradı. Doğrudur. Bana muş, adını oradan biliyormuş. yük bir otel. Karşılaşmadım. Peki siz Ugurlu'ya telefon Ama Bekir Çelenk'le tanışırdım. (Arkası Sa. 8. Sü. 2'de) !HDP, "Arastırma kuntluşlarına ve basın organlanna guvenmediğı ıçın" kendi ankelini kendı yaptı. Halkın yuzde 56'sı MDP'ye oy verdi, parti 360 milletvekiltyle tek başına iktıdar oldu. KİM KİMDİR? Sovyetter'i suçladı Doğan Yıldırım: 2. Ipekçi davasının önemli sanığı Doğan Yıldırım, 1950 Kaysen, Sanoğlu doğumlu. İstanbul'da gorulen ıkıncı Ipekçi davasının samklarından. 12 Mart 1971 donemınde Denız Harp Okulu'ndan çıkarlılmış, daha sonra Istanbul Hukuk Fakultesı 'ne gırmıs. Bu arada Yeşılkoy Havalımanı 'nda gumruk muhafaza memuru (Arkası Sa. X. Su. 2'de) Ağca: Suriye'de eğitim gördtik Bir grup ülkücü ile birlikte Suriye'ye gittim. Bu kampta Çekoslovak ve Bulgar uzmanlarca eğitildim. Bu kaldığımız kamp, Sovyetler Birliği tarafından finanse ediliyordu. Suriye hükümeti de kampı denetliyordu. Doğan Yıldırım GOZLEM UGUR MUMCU J\nayasa Mahkemesi'ni biz bombaladık. Çünkü Anayasa Mahkemesi, Türk milletine yabancı bir kuruluştur. Bu yüzden Oral Çelik'le birlikte bombalamaya gittik. Ben para işleriyle ilgilenmem. Parayı Oral Çelik getirdi. Oral Çelik, bana kardeşim kadar yakındı. Bu yüzden sormazdım. Yalçın Özbey, Abdullah Çatlı ve Oral Çelik elektronik alet ve sigara kaçakçılığı yüpıyorlardı. Bunlar, Abuzer Uğuriu ile beraber çalışırlardı. Fırsat bulsaydım, Papa'yı Türkiye'de öidürürdüm. Ama çok tedbir almışlardı, mümkün değildi. Mektubun amacı ise panik yaratmaktı. Haberi 8. Sayfada Hepsi mi Rastlantı?... ROMA Ağca, duruşmanın ılk günü duruşma salonundan göğe yükselerek "Hazreti İsa olduğunu" söyledi! Şimdi de yeryüzüne indi ve açıklamalarına başladı. Bu açıklamalara bakarsanız, kendisı "sütten çıkmış kaşık" örneği tertemizdir, kimseyı öldürmemiş, kımseyı ın(Arkası Sa. 8. Sü. 2'de) Bati hâlâ kuşkulu SODEP AFİS AS1YOR, DALAN ÎNDİRTİYOR SODEP 3'ÜNCÜ YASINIKUTLUYOR Haberieri 6. Sayfada înönü, Avrupa gezisini anlattı: Cindoruk, DYP'nin yeni stratejisini anlattv Iktidaı; açık rejimden ve demokrasiden korkuyor DYP GENEL BAŞKANFNDAN M ürkiye, derinliği pek iyi bilinmeyen ve kavranamayan bir kargaşaya girmiştir. MJlkede siyaset, ilim ve baskı grupları, meslek kuruluşları, sendikalar devre dışıdır. Jfmuhalefet dağınık, etkisiz ve suskun, milletvekilleri idare nezdinde itibarsızdır. Bu iktidar devşirmedir, başıbozuktur. Ehliyetten ve liyakattan uzaktır. Mktidar, açık rejimden ve demokrasiden korkuyor. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) DYP Merkez Karar, Merkez Yönetim ve Merkez Disiplin Kurulu, büyük kongreden sonra ilk kez bir arada toplanarak, DYP'nin siyasi stratejisini tartışarak saptadı. DYP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, toplantıyı açış konuşmasında, "iilkeye, keyfüik, korku, kuşku ve sessizligin" hâkim olduğunu soyleyerek, Cumhurbaşkanı'nın kendisini kabul etmesinin, ülkenin siyasi gelişmesinde önemli bir dönüm noktası olduğunu söyledi. DYP Merkez Karar, Merkez Yönetim ve Merkez Disiplin Kurulu, dün saat 14.00'te Dedeman Oteli salonlarında toplandı. Toplantıyı bir açış konuşması ile başlatan DYP Genel Başkanı Hüsameltin Cindoruk, toplantının DYP'nin siyasi stratejisini saptama çalışmalarına yeni boyutlar getireceğini belirterek özetle şunları söyledi: "Bugiin Türkiye, derinliği pek iyi bilinmeyen ve kavranamayan (Arkası Sa. 11. Su. 7'de) SODEP Başkanı Înönü, dün bir basın toplantısı dütenleyerek, Avrupa gezisinde yaptığıgörüşmelerine ilişkin bilgi verdi. înunü, birçok sendika başkanı ve sosyal demokrat politikacıyla yaptığı görüşmelerde, Türkiye'deki düzenin bütün kurum ve kurallanyla işleyeceğine inanamadıklarını sezinlediğini belirtti. SUNALP Ne güzel değil mi? Kendi kendimize gelin güvey oluyoruz.'.. Papandreu'dan ABD'ye kur CENGİZ ÇANDAR ATtNA "Siga siga" dedi garson, "Andreas bizden yavaş (Siga) çalışmamızı istedi. Bütün giicümiizü birden tuketirsek, sonra Amerika karşısında da\anamazmışız..." Papandreu'nun ikinci dönem Başbakanhgının ilk basın toplantısını yaptığı Zappion Sarayı'nın yambaşındaki kahvede sempatik garson, bir şey ısmarlamak için çağnldığında, "Acele etmeyin, geliyorum" anlamına böylesine "siyasal" bir tepki göstererek işini sevimli hale getiriyordu. Amerika karşısında güçten düşmemek için Andreas'ın isteği uyannca, "Siga siga" davranmayı yeğleyen garson besbelü ki, birkaç dakika önce sona eren basın toplantısında Andreas'ın, VV'ashington'a "Siga siga" kur yaptığından haberli değildi. Andreas Papandreu, koca seçim kampanyası süresince "ABD'yi nzecek" tek bir söz sarfetmemeye özen gösterdi. Hatta New York Times'a verdiği demeçte, yeniden iktidarı al(Arkası Sa. S. Sü. 3'te) Siyasi iftarlarda polis tartişması Konukevi'ndeki iftarda, polis konusunda pek konuşmadı. Ama iftar sonrusı grupta, "Bizim polisimiz iyidir" dedi, "Polise güvenmemiz gerek" Turgut Özal: Devlet Yıldırım Akbulul: ANAP Grubu'nda kürsüye çıktı, yasayı savundu. "Kapının önünde iki sılahlı asker bekliyor. Askerîn orada işi ne? Yasayı çıkarmalıyız" dedi. İftar yemeginde, "Telefonları dinleyip de ne yapacaklar?" dedi. "Ben Rusya'dayken değil telefonları, odaların içini bile dinliyorlardı." Turgut Sunalp: Vehbi Dinçerler: Özal'ın iftarında Polis Yasası tartışmalarına katıldı. "Silah, tüfek de olsa, mitralyöz de olsa önemli olan hangi yöne kullanacağınız" dedi. 7. Sayfada Bulgaristan sorunu Portekiz'de Halefoğlu NATO'dan destek istedi HADİ ULUENGİN LİZBON Ankara, Bulgaristan'da yaşayan Türkler konusunu üst düzeydeki bir DoğuBatı forumuna, Helsinki Anlaşmasını'nın onuncu yıl dönümü oturumuna getireceğini resmen duyurdu ve NATO'lu müttefıklerden destek istedi. Bu açıklama ve istek bizzat Türkiye Dışişleri Bakanı Vahit Halef og Dalanhn gafı Taşçtoğlıi'nu kızdırdı • Mstanbul Belediye Başkanı, "UNESCO yol parasına harcadığı 80 bin doları bize verseydi, bir şeyler yapardık" deyince, Kültür Bakanı, "Size yanlış bilgi vermişler" dedi. Kültür Servisi Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğü ile UNESCO TurkiyeMilli Komisyonu'nun ortaklaşa duzenlediği yuvarlak masa toplantısında Istanbul Belediye Başkanı Bedrettin Dalan'ın " g a f ı Kültür ve Turizm Bakanı Miikerrem Taşçıoglu'nu kızdırdı. UNESCO'nun başlattığı "UNESCO İstanbul Görerae Uluslararası Tanıtma ve Yardım Kampanyası"na maddi katkı sağlamak amacıyla "ulusal kampanya" oluşturmak için dün Yıldız Kültür ve Sanat Vakfı'nda düzenlenen toplantıda, Dalan'ın "UNESCO parayı bize verseydi şimdiye kadar daha çok iş yapardık" sözüne Tasçıoglu karşı çıktı ve yaptığı konuşmayla (Arkası Sa. 8. Sü. 7'de) Meclis maratonda Grevsiz serbest bölge yasalaştı Millet Meclisi'nde dün de altı yasa kabul edildi Bunlar arasında mirasta muafıyet, işçi alacaklarınm öne alınması ve tebligat işlemlerini kolaylaştıran yasalar da bulunuyor. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Millet Meclisi'nin maratonu süruyor. TBMM Genel Kurulu dün altı saat süren iki oturumunda beş tasarıyı göruşerek benimsedi. Kuruluş alanları daha önce tespit edilen serbest bölgeler yasa tasansı da kabul edildi. Yerli ve yabancı girişimcilerin faaliyetlerde bulunabilecekieri ve fjyatların piyasa koşullanna göre serbestçe oluşacağı serbest bölgelerde 10 yıl süreyle grev ve lokavt yasak olacak. Tarım Orman ve Köyişleri Bakanı Hüsnü Doğan, serbest bölgelerde konfeksiyon, ayakkabı, deri, kösele, soya, mısır, gübre, (Arkası Sa. 6. Sü. l'de) ÖZAL'DAN PAPANDREU'YA MESAFELİ KUTLAMA MESAJI Haberi 7. Sayfada PAPANDREU'NUN SEÇİM KONUŞMASINI İNGİLTERE PROTESTO ETTİ Haberi 3. Sayfada (ArkasıSa.6, Sü.l'de) ÇÎMENTO DA ZAMLANDI Haberi 7. Sayfada Papandreu'nun "ofuna of" mu?.. Y unanistan Başbakanı Andreas Papandreu'nun Türkiye politikasında bugün için herhangi bir değişikliğe yönelmeyeceği açığa çıkmıştır. Çarşamba akşamı düzenlediği ikinci dönem başbakanlığının ilk basın toplantısında, bu kez yumuşak üslupla da olsa, diyalog için bilinen önkoşullarını yine öne sürmüştür. Bu önkoşullardan biri, Kıbns'tan Türk askerinin öncelikle çeKİImesidir; ikincisi ise Türkiye'nin Ege'deki statüyü aynen kabullenmesidir. Askerimizi nihaı bir çözümden önce Kıbns'tan çeker ve Ege'nin de bir "Yunan gölü" olduğunu içimize sindirebilirsek, Yunanlı lider bizimle aynı masaya oturmak lütfunda bulunacaktır! İşin özeti budur. Papandreu Türkiye'ye dönük katı tutumu(Arkosı Sa. 8. Sü. 4'de) ANKARA'dan YAIÇIH DOİAM TEKSTİL İHRACATINA ABD'NİN KOTA SINIRLAMASI Haberi 12. Sayfada ANAPb MDPDesteği ANKARA Anavatan Partisi'nin Meclis Grubu'ndaki "kıpırdama"sadece 24 saai sıirdü. Polis yetkı ve görev tasansına karşı çıkan sesler onceki akşam toplanan Meclis Grubunda duyulmaz oldu. Hatta, daha ön(Arkası Sa. 11. Sü. 3'te) Jjmeclis KİT Komisyonu'na sunulan Yüksek Denetleme Kurulu raporunda, Almanya'daki işçilere emeklilik geliri için aracı seçilen kişinin 1 milyon markı zimmetine geçirdiği belirtildi. Anadolu Bankası temsilcisinin de karıştığı kaydedilen olayı, Genel Müdür Ata doğruladı'. ANKARA, (Cumhuriyet Burosu) TBMM KİT Komisyonu. Anadolu Bankası'nın 1983 yılı hesap ve işlemlerini ibra etmedi. Komisyon. Anadolu Bankasfnın 1981, 1982 ve 1983 yıllarında açılan kredilerin işlemlerinin bankalar yeminli murakıplannca incelenmesini kararlaştırdı. Anadolu Bankası Genel Müdurü Halil Ata, komisyonda yaptığı konuşmada, Başak grubunun kurtarılması amacıyla başlatılan operasyonun bankayı (Arkası Sa. 8. Sü. l'de) 2 lmilyon marklık dolandırıcılık HASAN CEMAL Paris'ten yazısız