20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/8. Brükselden Atinadan HABERLERİN DEVAMI 3 MART 1985 9 (Baştarafı 1. Sayfada) ruma en uygun sözcuk olan "iziemek" ıse TRT yasaklan nedenıyle kullamlamıyordu Sunucu Başak Doğru'nun her sefennde dılının ucundan dönduğu bellı olan "ulemek" yerıne "seyretmek" sozcuğunu kullanması ve bu yanlış kullanuTun ortaya çıkardığı anlamsızlık salonun ön sıralannı dolduran TRT Genel Muduru Tunca Toskay ve Yonetım Kurulu uyelen tarafından da doya doya "seyredildi" KİMLER, NtYE ÇAĞRILDI? TRT Genel Mudurlüğu Ataturk Kultur Merkezı'nın alt salonunu hıncahınç dolduran çağrıhlardan zarıf bır davetıye ıle "teşriflennı rica etmişü" Fakat çağnlılann hangı ölçüye göre saptandığı bellı değıldı "Teşrif edenler" arasında banka mudurlerı ve zanf eşlen, lokanta, gazıno sahıplen ve eşlen ıle seks yıldızlan vs göze carpıyordu Buna karşıhk 50 kadar gazetecı dışanda kalmıştı Bunlar önce Kultur Merkezı'nın ust katındakı bır odaya sokulmuşlar, ancak sonuçlann açıklanmasmdan sonra aşağı ınmelenne ızın venlmıştı Bu anlamsız davranış da TRT Genel Mudurunun, foto muhabırlerı tarafından protesto edılmesıne yol açtı Canlı yayın surerken sahnenın kenanna bır TV alıcısı konmuştu Bu yuzden sahnedekı olaylan ızleyenler, a>nı zamanda TV'yı de ızlemek olanağını buluyorlardı Böylece TV'de görünenlerle, sahnede dönenler arasındakı fark kolayca görulebılıyordu Örneğın yanşmayı TV'den ızleyenler, sunucu Başak Doğru'nun yanında aksesuar gıbı duran bır Orhan Boran göruyorlardı TV ekranına yansıyanlara göre Orhan Boran'ın hemen hemen hıçbır ışlevı yoktu Yülann deneyımlı sunucusu sankı figuran olarak çağrıhnıştı göstenye Oysa Boran'ın ışlevı TV'de reklamlar göstenlmeye başladığı anda başlıyordu Bu surelen bol bol belden aşağı fıkralar anlatarak dolduran Boran, TRT'nın başka bır anlayışını da sergıhyordu Salonu dolduranlar açık saçık fıkraları dınleyebılırlerdı, ana TV'de bunlara asla ızm verılemezdı TV'yı ızleyenler ıle salonu dolduranlar arasında acaba ne fark vardı9 Fıkralar ayıp, günah veya zararlı ıse salondakılerın gunahı ne ıdı 9 CANLI YAYINDA BANT Yanşmanın en ılgınç olayı Erol Evgin'ın sahneye çağrıldığı an yaşandı Seçıcı Kurul günlerdır (22 şubattan ben) dınledığı parçalar uzennde hâlâ bır karar verememıştı Oylama uzayınca TRT'nın aldığı onlem (') de or taya çıktı Erol Evgin'ın bır bandını önceden hazır etmışler, fakat kendısıne haber vermemışlerdı Evgin'ın gerçekten haberı olmadığı anlaşıhyordu Sonradan konuştuğumuz unlu şarkıcı bu konuda, "Kendimi gece telefon edilıp hasta>a çağrılan doktor gibi hissettim" dedı Pekı Erol Evgın salona gelmese ne olacaktı'' Bu bılınmıyordu Ney se gelmıştı ve mesele çözümlenmıştı, fakat aceleden bazı gaflar daha yapıldı Herkes TV'mızın canlı yayını bıle banttan sundu ğunu bıhyordu Aslında bu bır ayıptı Çünku canlı yayınlarda bant kullanılması gorulmüş şey değüdı Ikıncı gaf Başak Doğru tarafından yapüdı ve canlı yayında bant kullanıldığı Erol Evgın olayı nedenıyle TV ekramndan açıkça ıtıraf edıldı "EUROSAUNA" 35 mılyona malolduğu açıklanan görkemlı tören saat 24 00'ten sonra başlayan kokteyl üe son buldu Ancak yanşmanın yapıldığı salonda sıcaklığın (programın 40 dakıka kadar uzaması sonucu) hamam sıcaklığına ulaşması ve bazı kışılere "burası galiba Eurosauna" şeklınde espn yaptıracak ölçülere varması sonucu, bırçok kışı kok teylî beklemeden Ataturk Kultur Merkezı'nı terk ettı Yaklaşık 700 kışı ıçın hazırlanan ıçkı ve yıyecekler 7080 kışıye sunulunca, adam başına bırkaç şışe ıçkı ve bırkaç tencere yıyecek duştu Son (Baştara/ı 1. Sayfada) kı, Brüksel'de ölümun maddılığinı unutmak çok zordur Mubarek şehırde ıkı adımda bır cenaze levazımatçısı dukkânı vardır Küıselerın.hastanelenn, beledıye bınalanmn yanı başına yerleştüden yetmıyormuş gıbı, ügısız bır caddede bır bakarsıruz bır dukkân daha Üzerıne de fiyakayla "Buysmans ve ogullan. 1861'den ben cenaze işlerinde hizmet veriyor" yazılmış "Vermez olaydı" dıyeceğınız gelır, bu sefer gözunuze vıtnndekı renklı fotoğraflar ılışır Cadıllac marka bır cenaze arabasına tabutu sokan ve üzuntülü gözükmeye çalışan sıyah ünıformalı ölüculer Altına da "Birinci sınıf cenaze töreni" ıbaresı duşülmuş Yaşarken, mütevazı Fordlardan ötesını düşleyemeyenler şımdı Cadıllaclarla mezarın yolunu tutmaktalar Belçıka'da cenaze levazımatçılığı bır aıle mesleğıdır Babadan oğula geçer Ûstelık avuç dolusu para getırır Maun kaplamalı tezgâhlarını her Allahın günü alalatan bu öliirn tacırlen, "muşteriye" hemen el koyarlar Hastanede nu, morgda mı, evde mı, nerede olursa olsun, bınsı öbür dünyaya gıttığınde bunlar hemen duyarlar Sahte bır cıddılık akan suratlanyla önce "taziyetlerini" bıldınr, sonra da "tecnıbeli işyerlerinİB" fonnalıteler dahıl, her şeyı üstleneceğını söylerler Tabutun çam ağacından olmasını, kılıse ayınınde papazın fazJadan tütsü sallamasını, mezar taşının halıs beyaz mermerden kesılmesını önenrler. Sankı ölü bütün dıleklerını bunlann kulağına fısıldamıştır. Içerde kalıp gıbı yatanın yakınlan da, onun yaşarken ıstedıklerını yenne getırememenm suçluluk duygusundan mı, yoksa bunlara evet demenın kendı ölümJerını gecıktıreceğı ve böylelikle paçayı kurtarabıleceklerı inancından mıdır bılınmez, akbabaların teklıflenne hep evet derler Her şey olup bıttıkten, evlı evıne, köylü köyune, cenaze mezarına gıttıkten sonra, levazımatçı yıne "taziyetleriyle" faturasıru sunar Bu fatura, ölüyü bıle tabutundan çıkartacak kadar tuzludur O sevgılı kocanın rahat uyuyabılmesı ıçın, bılmem kaç bın franklık saten puf harcanmıştır O sevgılı babanın butün erdemlerını herkesın bılme sı ıçın gazeteye venlen ılanda, demır haç madalyasına sahıp olduğu ın punto harflerle dızümıştir. Çaresız fatura ödenır Belçıka'da, şımdı "TukeOcileri Koruma Bırligı" cenaze levazımatçılarının bu üçkâğıtlanna karşı kampanya yurutuyor ölülerın ucuzundan da öbur dünyaya gıdebıleceklerını savunuyor Ucuz hayatların pahalı ölümlerıne karşı çıkıyor TheodorakisPASOK gerginlîği (Baştarafı 1. Sayfada) ıse "yaşamını sol direnişlenne adayan bir bestecıye bu şekilde davramlamayacağını" bıldırdı ve "kışısel saldında bulunan Manıdas'ın pasıf mazisme dıkkat çekılmesı ıçın çağnda" bulundu Demoratık sağ kesımde olduğu halde Theodorakıs'ı her zaman ıyı bır meslektaş olarak gören Yunan muzığının ıkıncı buyuk adı Hacıdakis, Marudas'ı "hayırsızlıkla" suçladı Tüm bu gelışmeler geçen hafta ıçın Atına'nın Orsea Tıyatrosu'nda Theodorakıs'ın yenı yapıtlannı tanıtan muhteşem konser günü başladı "Faidra" ve "Dyonissos" adlı yapıtlannda sıyası muzık yazan Theodorakıs, sosyalıst PASOK hükümetını oluşturanlara dolaylı olarak oldukça buyuk "taşlar" atıyordu Ancak Theodorakıs'ın yakın geçmışı de PASOK hükümetı ıçın hıç mı hıç olumlu değüdı Theodorakıs bundan 1 ay önce bır yabancı dergı de yaptığı müiakatta Yunan sosyalıst hukümetmın dığer Yunan sağ hükumetlennden farkı olmadığını ve bununla sükutu hayale uğradığını söylemıştı Bu mülakat tüm Yunan gazetelennın bınncı sayfalarında konu olurken "Kendisioi sol akıma adayan bir Ttaeodoralds nasıl oluyordu da boyie konuşuyordu?" Muhalefet yalnız gazetelerde, "lste sosyalıst görunumundeki PASOK'un geürdıklerı. Soleuları bıle ıkna edemiyorlar" bıçımındekı başhkların kullanılmasına neden olmuştu Ancak aradan geçen sürede her şey unutulmuşa benzıyordu Geçen hafta ıçınde verılen konsenn bır hafta öncesınden televızyonda yayımlanacağı açıklandıysa da, Theodorakıs'ın hayranlan televızyondakı konsenn, "teknik nedenlerle iptal edildigi" yolundakı anonsu duy Palinka nın Budapeşte'den Halk maktan ve "kufurleri basmaktan" başka bırşey yapamadılar Faidra ve Dyomssos ıle kalıtelı sıyaset müzığı bır kez daha kanıtlanan Theodorakıs ERT2'nın bu kararını şıddetle kınadı ve bundan doğrudan doğruya Papandreu'nun sorumlu olduğunu açıkladı Mıkıs Theodorakıs daha da öteye gıderek ıçını şöyle döktü gazetecılere, "Diktatorler muzığımı yasaklarken yalnız bu vasakJamalardan $orumlu>du. Ancak bunlar, (PASOK) karanlıkta saklanı)or. Kendılen karanlıkta saklandıkları ıçın de mucadele edecek adam bulamıvoruz. Belkı bogalarla savaşmasım oğrendık ancak yılanlarla değıl.." Gere ğınde çok sempatık ama kızdığında ateş püskürmesı ıle de un salan ünlü sanatçı, gazetecılenn yanı sıra kendısını dınleyen hay Romadan Yem İtalya'ya^ yeni gazete (Baştarafı 1. Sayfada) ter", son yıllarda Fransa'nın "moda" gazetesı halıne gelen "Liberation"un bır benzerı tspanya'da bırkaç aydır çıkan "Lıberacıon" gıbı, Fransız "Lıberaöon" gazetesı ıle sıkı bır ışbırlığı ıçınde olan "Reporter" ban makalelen doğrudan doğruya Fransız "kardeş yayın"dan çevınyor Gazetenın kadrosun da olan 20 gazetecıye ılaveten, pek çok gazetecı de yayın organına dışardan katkıda bulunuyor "Reporter"m amacı, şımdı yönetıcı kadrolarda bulunan aydın 1968 kuşağının ılgısını yakalamak Şımdıkı halde ltalya'nm "Cumhuriyet"ı olan "La Republica"yı okuyan bu kıtleyı hedef alıyor, "Reporter" bır başka deyışle 1982'de ortaya atılan gazetenın projesı, bellı bır ıdealızmın yanı sıra, ttalya'da da "haberin" Lıberatıon tarzında ışlenmesı gereksımmınden yola cıkılarak gelıştınhTuş bulunuyor lspan>a'da da "Lıberacıon" gazetesı ıle karşıtını bulan bu eğıhm, "El Pais" ya da Fransa'da "Le Monde" gıbı hukumet çevrelerı ve sıyası karar merkezlerınden etkılenen bu haber ve >orum anlayışı yerıne, daha dınamık bır haber anlayışına yönelıyor Bu çerçeve ıçınde, örneğın Craxı ıle Mıtterrand'ın karşılaşması yerıne, haber rutelıklı gençlık sorunlan, ışçılerın çalışma şartları, "uçuncu yaş" bır başka deyışle yaşlılar çevre sorunları, unıversıte yaşamında değışıkhkler, sıyası partıler uzennde yapılan derınlemesıne tenkıtp analızler, bol kultur ıle daha bır sevıyelı ve uzun boylu ışlenen spor haberlerı ele alınıyor Gazete, yenı ve orıjınal bır tarzda başlıklar kullanılıyor örneğın Batı Avrupa'nın en büyük ve ltalya'nm ıkıncı büyük sıyası partısı komunıstlerın geçırdığı teklemeler ve değışımı mceleyen bır yazmın başlığı şöyle "Fil, ayaklannı >ere vurarak dans edıjor" "Reporter"ın ınceledığnnız cumartesı sayısı, normal 24 sayfasına ılaveten, "Yuzyılın Sonu" adında gene 24 sayfalık bır kültür ekını ıçenyordu Böylece normal hafta ıçı gunlermde 32 sayfa olarak çıkan gazete, cumartesı gunlerı 48 sa> fa olarak çıkıyor ve pazar gunü ıse herkes gıbı tatıl yapıyor Son derece gu New Yorktan (Baştarafı 1. Sayfada) lan sıvayan yerel polıtıkacılar, dukkâna ızın verürnemesı ıçın ıl mechsınde bayagı savaş verdıler Mahallelı avukatlar, muhendısler ve mımarlar ışı gücü bırakıp, çeşıth hukuksal ve teknık özürler yaratarak bır mezecı dükkârurun açılamayacağını öne sürdüler Doğal olarak Koreh mezecıyı savunanlar da ortaya çıktı Onlar da gerekçe olarak, "Aynı yerde daha once çicekci vardı, esrar kaçakçılıgı yaptığı anlaşüdı... Park Avenue'ann özelligi bozulda mu?" dıyorlardı Korelıyı savunanlar dükkânda basın toplantısı düzenledıler Gazete ve TV muhabırlerı dukkâna üşuştü Korelı, tezgâhırun arkasında televızyon kameralanrun mezelennı tarayışını ve pohtıkacıların ateşlı konuşmalannı ıziedı Ünlu showman Johnny Carson, TV programında Park Avenue'dekı Koreli mezeci sorunu üzerıne fıkralar döşendı Koreli mezeciyı taa Kore'de televızyonda görüp heyecanlanan akrabaları New York'a telefon yağdırdılar... Yasal yönden Korelıyı durduramayacaklarıru anlayan Park Avenue sakınlerı, ekonomık boykota başvurdular Hıçbır mahallelı, mezecıye adımını atmayacaktı. . Kırası 5 bın dolar gıbı astronomık olan dükkânı Koreli nasıl olsa uzun zaman götüremez, çekıp gıtmek zorunda kalırdı. . Ama hesaplan tutmadı Koreli bekienmedık bır dırenış gösterdı Karısını çalıştığı fabrıkadan alıp dukkâna ge Koreli mezeci tıren ve ıkı çocuklarına bakmak ıçın annesını Seul'den New York'a aldıran Korelı, personel gıderı olmadan dükkânı ayakta tutmayı denedı Dükkânı, Park Avenue sakınlerının zevkıne uygun bıçımde ıthal malı yıyeceklerle doldurdu. Korelının dükkânına çıkolatalar İsvıçre'den, bıberler Hollanda, kuşkonmazlar Fransa, marullar Belçıka'dan gehyor Şu günlerde Koreb mezeaye uygulanan boykotun kınldığı bıldınlmekte En şıddetlı karşıtlarından bır bayan, basına yaptığı açıklamada, "Geçen akşam evde konyakla dinlendirümiş kayıa gerekli oldu... Isterae>e istemeye gıdıp mezecıye sordum... Nasıl olsa boyle şeyler bulundurmaz sanı\ordum... Meger vannış... Bayagı hoşuma gitti... Dükkânda gozel şeyler goznme çarptı... Bundan sonra gıdecegım arbk" dıyor... Koreli de durumdan memnun O da, "Kanmla ıkımız hafta Utili yapmadan gunde 17 saat çalışıyoruz... Yenı yenı çok az da olsa dukkân kâr bırakmaya başladı... Amerika'nın nıhunu ogrendim... Eğer bir şeyin dogru olduğu kanısındaysanız sonuna kadar direnin, sonunda hakkınızı teslirn ediyorlar... Kore'de olsaydı bu dukkânı kapaUrlardı" şeklınde konuşuyor Yalnız Koreh bır konuda yakınıyor Park Avenue'de mılyonluk apatmanlarda oturanlar bırkaç dolarhk malı bıle çekle alıyorlar ve bazen çeklen karşüıksız çıkıyormuş Turkıye'de 1950'h yıllar Henuz Almanyahlar yok, ama Koreuler var . Kore savaşına gıdıp gelen bınlerce asker, terhıs olduktan sonra çevrelerınde bu adla çağnlıyor Uzakdoğu'ya özgu desenlerle suslü, parlak kumaştan kısa kollu, pantolon ustune çıkmış gömlek gıyıyorlar El radyolan ve fotoğraf makınelerı var. . Bır Karadenız kentınde yazlık sınemada gösterı oncesı 78'lık taş plaklar hoparlörlerden ytıkselerek seyırcıyı fihne hazırlıyor "Japonez rumba" çalıyor büyuk bu gürultü ıle Çıçeklı gömleklı bır Koreli tahta bahçe ıskemlelerının arasında ayakta rumba temposunda çıftetellı oynuyor Park Avenue'dekı Koreli, kasanın arkasına yerleştırdığı el radyosundan barok muzık dmlıyor ve özellıkle Telemann'ı sevdığını söyluyor Boykot sırasında barok müzık moralını yuksek tutmuş. ranlanna "bu dunıma ılgısız (Baştarafı 1 Sayfada) kalmamaları" yolunda nasıhat ğının lezzetü yemeklennı yemek ıçın aracıya gerek yok kı Helar verdı le gulaş. Macar, yemeğe gulaşOlayın kendısıne ulaşması üzerıne Sözcu Marudas "Bayu la başlamazsa masadan aç kalkar tulmemesı gereken basit bir rekLokantalar tertemız Beyaz lam oyunu" deyımını kullandıkörtulu masalar Beyaz porselen tan sonra Theodorakıs'uı Yunan radyo ve televızyonları ıçın şıkâ tabaklar Ismarlanan yemek çeyetçı olmaması gerektığını, çun şıdıne göre ya küçtik bu tenceku gece gunduz yapıtlannın dın renın ya da kayık tabağın ıçınlendığını söyledı Hatta bu ım de gehyor tsteyen ıstedığı kadar alsm dıye Ahçılann kepçelerı tıyazlara sahıp olduğu halde her bol Yemeğın tümünü bıtırebıleşeyın kendısıne verılmesını ıstedığı yolunda eleştırmelerde bu ne aşkolsun Dışanda soğuk eksı 10 derece lundu Üstelık Theodorakıs'ın şımdıye dek bırçok partı değış Budapeşte'de her zaman olan kış Kar dınlene dınlene yağıyor tırdığını ve bır sıyaset adamı olYalnızca damlar ve parklar bemadığını öne surdü Konsenn yayımlanmamasının, ıptal ıle de yaz Kann sokağı örtmesıne ızm ğıl teknik sorunlarla ılgılı oldu yok Otobüs, tramvay, tren, ğunu belırttı Ancak Marudas' metro vızır vızır Hıç kımse ın bu açıklamaları Theodorakıs "kar yagdı boyle oldu" dıyemıhayranı PASOK' çuları, komu yor nıstlerı, hatta sağcıları bıle tatBmalar metal grısı Çoğu es mın etmedı Gerçı bu kızışma kı Üzerlermde öyle çok el emedan sonra konsenn 17 martta ke ğı var kı Kapılann uzerındekı sıntısız olarak yayınlanacağı ön heykelakler, balkonlann ışlemecekı gun açıklandıysa da Theo h korkuluklan, çıçek saksılannın dorakıs'ın ıç savaş yıllannda Na durduğu sütunlar Tıpkı beyazılere karşı savaşı, dıktatörlük za boyanmaya hazırlanan Bedönemınde muzığı sılah olarak yoğlu evlen gıbı kullanarak verdığı mucadeleyı Caddeler ınsan dolu Kımı unutmuyor Yunan halkı Theo acele acele, kımı de sallana sal dorakıs'ın "Benım muziginu ya lana yuruyor Soğuğu hıssetmısaklayan hukuraetler her zaman yormuş gıbı gıdıp gelıyorlar Uszararlı çıkmıştır" sözunu de sağ telık ellennde dondurma külâhkesımdekı Manos Hacıdakıs ları şöyle tamamlıyor "Sayın ManıKıtapçı vıtrınlerı mıknatıslı das'ın sovledıklen kendisine hiç mı hiç yaktsmamaktadır. Manı sankı Önunden geçen bakmadas'ın, buyuk bır bestecı, muca dan edemıyor Üstelık ucuzluk Herkesın koltuğunun delecı ve snaset adamına bu şe da var altında 34 kıtap Aklımıza kılde konaşulmayacagını bılmesi gerekırdı. Daha ılerdekı kuşak KDV'den sonra ıvıce valnızlaşan bızım kıtapçı dukkânlan gehyor larda (Marudas) adının Kalabalığı aralayıp kıtapçıva 'KarudasCeMzcı' olarak degıştırilmesını ıstemnorsa, buna ne gırmek ısterken bır Macar âdetı öğrenıyoruz "Kadınlar arkadan den olabılecek Theodorakıs'e gelı\or..." Kapıya aynı anda karşı hayırsızlık etmemelıdır. hamle >aptığımız bayan tum ıs Bunun ıçin sayın Manıdas'ın bu rarımıza rağmen önden bızım bu)uk besteciye, kuçuk de olsa gırmemızı ıstıyor Gırıyoruz bır teşekkur borcu \ardır." Sonra apkhyorlar "Kadının guvenlıgı ıçın erkek onde girer..." Bır başka kalabalık da, yuvar lak, beton ılan sutunlannın etra fına toplanmış Herkesın elınde kâğıt kalem, yaklaşan festıvalın programını not ediyor Bız de zel fotoğraflarla venlen son cu not alıyoruz "The State martesı ekınde, örneğın. "Çın' Symphony Orchestra • Yöneten: de seks ve demografi" Konusu İvan Fischer" ama boşuna Muışlenıyor Bu konu çerçevesınde, zık Akademısı'nın gışelennde bıtanhten gunumuze d<"k uzanan let yok 15 gun önceden ayırtbır de "Çinli'nın Yatak Odası FJ mak gerekırmış Ya bır de tunstKıtabı" tarzında bılgıler verılı lenn hucum ettığı bır mevsun olyor Tüm bunlann dışında, cu saydı martesı ekınde 3 sayfa çızgıKarşı köşede bır kuyruk var karıkatur ve 4 sayfa da Yaklaşıyoruz Bır manav Sade"SofistikeAlaycı" fotoroman ce meyve satıyor Tane ıle argöze çarpıyor mut, elma, salkımla uzum Eğer Italya'da geleneksel bır gaze bıtmemışse muz Kuyruk uzayıp tenın pıyasaya çıkış malıyetı 6 gıdıyor Soğuğun yakmasına al mılyon doları bulurken, dıran yok Her kış boyle meyve "Reporter" yönetıcılerı, "Elek kuyruklan olurmuş tronık atrizanlık" adı venlen Hava kararıyor Cumartesı Atex bılgısayarlı yayım sıstemıy akşarru Caddeler her zamankınle bu malıyetı 2 mılyon dolara den kalabalık Bu kez acele eden ındırebılıvorlar Bu hesaba göre, yok Çoğunluk sallanıyor geleneksel yöntemlerle basılan Barlar, lokantalar, kahveler gazetelerın Italya'da sayfa başı tıklım tıklım Kapı aralıklannmalıyetı 80 dolan bulurken, dan bırbırlenne çarpan bardak"Reporter"ın sayfa başı malıyetı ların çınlaması ve "siyaserefe" sadece 25 dolar cıvarında seslerı sızıyor hesaplanıyor Bır Palınka, bır daha Bundan 10 yıl önce aşın sol Bıraz sonra Palınka acıktıra bır gazetenın "Lotta Continua cak ve ustu mantar soslu, Macar Mucadele Devam Ediyor" adlı usulu kızarmış etlere sıra gelebır gazetenın kurucusu olan, cek Ve tabağın bır köşesınde "Reporter"ın Genel Yayın Mu mutlaka kızarmış patates oladuru Enrko Deaglio, yepyenı cak gazetesının amacını şöyle açıkhSahne kan kırrruzısı şarabın yor "Değısmiş olan, fakat bu Şışe bıttı Bır daha, bır daha yuk bır olasılıkla bu degışımın Kımsenın ulsen yok, şarap dofarkmda olmayan bır Italva'nın kunmuyor onlara goruntusunu aksettirmek ıstıyorum" Reporter'da..." Ve üç keman O masa senın Bu genç gazetenuı, genç genel bu masa benım Çıgan başlayayın mudüru hakkında gözlem dı Her lokantada çıgan var cıler umıtlı Yayın dunyasını ıyı Bahşışı fazla olursa parmaklar tanıyanlara göre Italya'da, böyle tellenn ustunde uçuyor adeta Etrafta tunst yok Macar Mabır gazetenın yaşamını temın edebılecek bu 50 bm kışıbk oku car'a "Hesabı verir misiniz?" Hesaplar da hesaph Canyakmıyucu kıtlesı var yor Tuna'da buzlar yüzüyor Karanlık kıyısında yüzlerce sıgara ateşı Ateşböceklerı gıbı Hesabı ödeyen soluğu Tuna'nın kıyısında almış Budapeşte'nın soğuğu öpüşenlerı uşütmuyor Yann pazar Saat, 07 00'de çalmayacak Yaşasm buyulu Palınka MEHMED KEMAL POUTIKA VE OTESI Cezayir Marşı Cezayır ın özgurluğu goruşulurken Fransa'nın yanında yer almamız, Ulusul Kurtuluş Savaşı veren bır ulkeye sırt çevırmemız bağışlanmamıstır Yıllar sonra Başbakan Ozal ın Cezayır'ı zıyaretı sırasında bu olaydan oturu ozur dılemesı ovguye değer Çünku Turkıye, 1950'den sonra emperyalızm lokomotıfıne bağlanmış bır vagon gıbı oradan oraya süreklenıp durmuştur Devlet olusunun ozunde Ulusal Kurtuluş Savaşı yatan bır ülkenın, bırkaç dolarlık Amerıkan yardımı ıcın bu hallere düşmesı hazındır Sadece Cezayır'ın bağımsızlık savaşında olumsuz davranmak bır omek değıldır ABD'nın Lubnan'ı, Ingıltere'nın Urdun'u ışgalınde de sıyasetçılerın onayı vardır Dış poIrtıkada yanılgılar Cezayır sorunu ıle başlamaz da, bıtmez de Başımızı çevırıp gerıye doğru baktığımızda yanılgılar zıncırının ne denlı kalın halkaları olduğunu goruruz Demokratlar 1950 de ıktıdara geldıklerınde sığınacak bır lıman aramışlardır Bunun başında NATO gelır Koltuğunu yıtıren Ismet Paşa'ya.koltuğa yenı oturan Celai Bayar'ın gorev teslımı sırasında ılk sorusu şudur 'Paşam NATO'ya nıye gırmedınız?" 'Aldılar da gırmedık mP" Kore ye asker gonderme NATO, CENTO, Bandung Konferansı bır ulkenın emperyalızmın sıcak lımanına sığınmasıdır Ozal'ın son ozur dılemesı ıle bazı gozler açılmıştır sanıyoruz Oyle ya ulusal kurtuluş savaşı veren bır ulkenın sorunları karşısında neden olumsuz oy kullandık? Bunun şımdı hesabı sorulduğunda ozur dılenılmektedır Ozal'ın ozur dılemesı karşısında Demokrat Partı'nın eskı ıkı bakanı (Celal Yardımcı ve Sebatı Ataman) bu davramşın bır devlet polıtıkası olduğunu soyluyorlar Sıyasal ıktıdarlar dış polıtıkadakı yanılgıları, yıllar sonrası, yuzlerıne vurulduğunda bunun bır "devlet ve mıllet polıtıkası olduğunu ılerı surerek eleştırılerden sıyrılmak ısterler Sıyasal ıktıdarlann ızledıklerı dıs polıtıka neden "devlet ve mıllet polıtıkası' olsun'' Ellerındekı sıyasal guçle bunu devlete, mıllete muhalıflerıne benımsetmış gıbı olsalar da sorun kendılennındır Ama sıyasal ıktıdar, gucu yıttığınde ızledıklerı dış polıtıkanın devlet ve mıllet polıtıkası olmadığını anlar NATO duruyor ama CENTO nerede'' Daha Irak darbesınde yapay bır polıtıka olduğu anlaşıldı sönmeye yuz tuttu Ataturk, Inönu, kısmen de Celal Bayar dönemınde Batı'ya yonelık dış polıtıka bugun Ozal dönemınde elden geldığınce Doğu ya doğru kaymaktadır Izlenen polıtıka devlet ve mıllet polıtıkası mıdır' Bugun eldekı sıyasal gucle öyle dense bıle ılerde devletın, mılletın bu polıtıkayı onaylayacağını sanmıyoruz Ataturk de Inonu de hatta Bayar da ekonomıde bellı bır anlamda devletçı ıdıler Ataturk dönemınde devletçılık anayasaya bır madde olarak gırmıştı Bugun ekonomı aşırı lıberal bırgudumde buyuk şırketler ve holdınglerın egemenlığınde guçlu ortaklarını seçmış, bellı bır doğrultuda gıdıyor Yarın bu ekonomık gıdısın ayağı surçerse, 'devlet ve mıllet polıtıkası mı denecektır? Devletın ve mılletın onaylamış olduğu mu kabul edılecektır? Hesabını sıyasal gucu elınde tutan, sıyasal partı verecektır Seçımlerde çoğunluğu kazanmış olması yanılgılarına destek olamaz Partıler ıktıdarda olsunlar muhalefette olsunlar turlu polttıkalar uretırler, ıktıdara geçtıklennde bunu uygularlar, doğrusunun da, eğrısının de sıyasal sorumluluğu kendı omuzlarındadır Sıyasal partılerın yanılgıları yuzlerıne vurulduğunda bunu devletın ve ulusun polıtıkası dıye yuzgerı etmelerı doğru değıldır Yığıtce 'partının polıtıkası ıdı, buna ınanıyorduk, boyle yaptık' demelerı gerekır Zaten bır ulke demokrası ıle yonetılıyorsa bunun gereğı de budur Başbakan Ozal ın Cezayır'le ılışkıler konusunda urettığı yenı polıtıka çok yönlüdur bundan öncekıler gıbı bağnaz ve katı değıldır Dış polıtıkada yenı bır atılıma eskı denız seferlerınden kalma olduğu sozunun ve ezgısının kımın tarafından yapıldığı bılınmeyen, halk ve asker arasında yaygın davul zurna ıle çalınan once bır uzun hava ıle başlayan, sonra marş duzenıne uzanan, meşrutıyet dönemınde buyuk rağbet goren "Cezayır Marşı ıle gırıyo'uz Izlenen dış polıtıka yanılgılarını Cezayır Marşı doğrular çızgısıne oturtur mu bılmıyorum Gunler geçtıkçe qöreceğız NE DEDİLER? JfMesut Yılmaz: Favorım Sezen Aksu'ydu. TaşçıoğlıvBakan olduk diye her şeyi bılemeyiz. Magazin Servısı 1985 Eurovısıon Turkıye finah sonuçlarının açıklanmasmdan hemen sonra,gösterıyı Ataturk KultürMerkezı'n de ızleyen Devlet Bakanı Mesut Yılmaz, Kultur ve Turızm Bakanı Mukerrem Tasçıoğlu ıle muzık adamlannın göruşlerıru aldık MESUT ^ILM\Z (De*let Bakanı) Bence en ıyılerı Erol Evgın'dı Fakat o da yarışmıyordu Erol Evgin'ın dışında Sezen Aksu Özdemır Erdoğan'ın şarkılarını (Kuçuk Bır ^şk Masalı) beğenmıştım Jurı bızım olçulerımıze göre değerlendtrme yapmaz tabıı MUKERREM TAŞÇIOĞLU (Kultur ve Tunzm Bakanı) Ben ne söylesem yakışıksız olur Jurısı var Ben hepsını zevkle seyrettım Kultur Bakanı olduk dıye her şeyı bıleceğız demek değıl Şu şundan ıyıdır dıvemedım Zevkle dınledık, "Oy at" dedıler atmam dedım Ama ıçlerınde umutsuz olan bır ıkı tane vardı Fakat hangılerı olduğunu sdvlemem NİL BURAK (Şarkıcı) Jun karannı verdı artık ne söylesek boş Ama kendı parçamda (Kuçük Bır Aşk Masalı) çok ıddıalıydım Derece alacağıma muhakkak emındım Uçuncülük değıldı ama hakkım NECO (Şarkıcı) Bız elımızden gelen her şeyı yaptık Verılen karara her zamankı gıbı saygımız sonsuz Şuna sevınıyorum sevdığım arkadaşlar kazandı Muzıkalıte açısından bır şey söyleyemeyeceğım yalnız Ben dört parça ıle katıldım, çok guzel hazırlandık, galiba kendı kendımıze rakıp olduk SELMİ ANDAK (Bestea) Bınncı olan ekıp guçlu bır ekıp Vokallerı bılhassa Kendını tanıtmış, çok sevdığım ve değer verdığım arkadaşlar Fakat hıç çekınmeden şunu söyle>eyım Dışarda şanslan olacağını sanmıyorum NLKHET DURU (Şarkıcı) Konuştuğum jün uyesı dostlanmdan oğrendığıme göre bır tek o> farkla kaybetmışız Çekışmesız, sakın bır yarışma oldu MazharFuatOzkan'ın kazanmasını doğru buluyorum OLCAYTO AHMET TUĞSUZ (Besteci) Jurının bır parçamı (Sev) ıkmcılığe layık görmesı çok sevındu"icı bır olay Bınncı olan parçayı da beğendım Özellıkle topluluk çok takdır ettığım arkadaşlar Fakat Eurovısıonluk bır parça olarak duşunmüyonım AYSEL GUREL (Soz >azan) Çok şaşırdım Bızım parça (Guneş Bır Kere Doğdu) ılk elemede 21 puan almıştı Jun sonradan fikır değıştırmış Ne dı>ehm, herhalde kar yağdı böyle oldu dıyorum TİMUR SELÇUK (Bestecı ve şarkıcı) uenım buıncı dedığım bınncı oldu Ikıncı dedığım üçüncu, uçuncu dedığım ıkıncı oldu EROL EVGİN (Şarlacı) Parçalar aşağı yukan bırbınne yakındı En şansı olan bınncılığı alan parçaydı Ezgı olarak akılda kalıcı Ben beğendım, ıçlennde en ıyısı oydu Bu şartlar ıçınde sonucu doğru buluyorum ALÎ KOCATEPE (Besteci Şarkıcı) Bana göre muzıkalıtesı en ıyı parça benım parçamdı (Kuçük Bu \şk Masalı) Selmı Andak'ın bestecı, Nıl Burak'ınsöyledığı parça (Guneş Bır Kere Doğdu) dığer favonmdı Fakat kaybetmeye ahştık Arada bır de kazanıyoruz Normal karşılamak lazım Bınncı olan parçayı çok beğenmedım AJDA PEKK.\N (Şarkıcı) MazharFuatözkan'ın kazanmasına çok se\ındım Fakat benım favonlenm, Nü Burak ve Nükhet'tı dıyebılırım GUNGOR BAYRAK (Seks yddızı Şarlucı) Yanşmayı heyecanla seyrettun Ben de şarkıcıyım En kısa zamanda böyle bır yarışmaya katılmayı çok ıstıvorum Sonuç bence surpnz oldu Bonn'dan Okııl çok, öğrenci yok (Baştarafı 1. Sayfada) firmasıymış gıbı böylesı reklamlara zorlayan neden, Federal Almanya'da 196O'lı yülann sonunda başlayıp, gıderek artan çocuk kıtlığı Doğumlar süreklı azalıyor, dolayısıyla okullar artık öğrencı bulamaz, sıruflan dolduramaz hale geldı Bırçok okul kapanma tehlı^esı ıle karşı karşıya Köln Eğıtım Mudurluğü önumuzdekı ders yılından ıtıbaren yaklaşık 14 ılkokulu kapatmak zorunda kalacaklannı açıkladı Köhı'de dkokullara kayıtlar her geçen yıl 500 kadar azalıyor Berlın Eğıtım Senatörluğü'nden bu sözcu, 1990 yüına kadar 3 bın öğretmen fazlası olacağını, Berlın'de de çocuk sayısının gıderek azaldığmı belırtü Aşağı Saksonya eyaletınde son 10 yıl ıçınde öğrenci sayısındakı düşuş ıse yuzde27 Turk ışcı aılelennın gen dönuşe başlamasıyla okullann yenı öğrencı umıdı ıyıce kayboldu îşte bu yüzden okullar ve öğretmenler, her ders yılı başında acımasız bır rekabete gırıyorlar örnekler ılgınç Köln'dekı bır okul, "En iyi ogretmenler bizde, gorup deneyin, sonra kaydolun" dıyerek reklam yapıyor ve öğrencılerle ana babaları "deneme derslerine" davet ediyor Hamburg'dakı bır okul, var lığını koruyabılmek ıçın "hayalı ogrencı" kaydetmış 1984'te eğıtım makamlan en az 70 yenı çocuk kaydetmezse, okulu kapatacaklannı bıldınnce, okul yönetıalen bu bır ölum kalım savaşıdır demışler ve adı var kendı yok 10 kadar öğrencı eklemışler kayıt lıstesıne. Essen'de aynı semtın öğrencılerını çekebılmek ıçın rekabete gıren ıkı okul da geçtığımız haftalarda yerel gazetelerı hayalı şampıyonlarla zorlamaya başladı Once okullardan bın ıkı öğrencısım Almanya'nın satranç bırıncısı olarak tanıtıp, sık sık okul adının geçtığı bır röportaj yayımlanmasını sağladı Bunun etkılı bır reklam olduğunu gören komşu okul da ertesı hafta, çeşıtlı spor dallannda kent buıncısı ya da eyalet bırıncısı olduklarını belınerek, kendı öğrencılenni gazeteye gönderdı MadaJyonun ötekı yuzu ıse öğretmen ışsızlığı Çünİcu çocuk sayısındakı azalma sonucu, 196O'lı, 1970'h yıllarda çekılen öğretmen sıkıntısı yenm, öğretmen ışsızlığıne bıraktı Eyaletlenn Kultur ve Eğıtım Bakanlık lan, tüm hayal guçlenm kullanarak, bu soruna çözum bulmaya çalışıyorlar SchleswıfHolsteın eyaletı ışı olan öğretmenlerı, ışsızlerle dayanışmaya çağınyor ve yarım mesaı yapıp kadroyu, ışsız öğretmenlerle paylaşmalarını önerıyor Berluı'ın onerısı de öğretmenlenn daha çok meslek gelıştırme kursuna katılması, yenı mezunlann da hemen ışe başlamayıp, ıhtısas dönemını uzatmaları BAYBURT ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNDEN Esas No 984 114 Davacılar Ekrem Serdaroğlu ve arkadaşlan vekılı Av Naa Kavı tarafından, davalılar Bayburt Bledıye Başkanlığı, Hazıne ve Bayburt Şeyhhayran Mahallesı'nden Dervış kızı Muhıbe aleyhıne açmış olduğu tapu ıptal ve tescıl davasının, dava dılekçesı davalılardan Mu hıbe nın Şeyhhayran Mahallesındekı adresıne posta ıle gönderılmış ıse de PTT Idaresınce davetıyeye venlen meşruhata göre (davahnın adresının belb olmadığı) aynca zabıtaca da vapılan araştınnalara rağ men adresmın tespıt edılemedığınden dava dılekçesının ılanen tebh ğıne karar venlmışür Bu nedenle davalıya dava dılekçesının ılanen teblığıne, duruşma günü olan 6/5/1985 pazartesı saat 09 35'lekı duruşmada hazır bu lunmasına veya kendısını bır vekılle temsıl ettırmesıne, aksı takdır de hakkınızda gıyap karan çıkartılacağı hususu dava dılekçesı yenne kaım olmak üzere ılanen teblığ olunur 15/2 1985 B 12681 İLAN VEFATLAR İÇtN Yurt ıçı ve yurt dışı cenaze nakledılır Cenaze ılaçlama malzeme, tabut, butun ışlenıler hassasıyet ve suratle yapılır ANKARA YENIMAHALLE 2. İCRA MEMURLUĞUNDAN MENKUL MAL SATIŞ İLANI DOSYA NO 1985/163 Bır borçtan dolayı hacızb ve aşağıda cıns, mıktar ve kıymetlen vazüı mallar satışa çıkanlmıştır Bınncı arttırma 18 3 1985 gunu saat 11 30'da Yenımahalle Bozkaya Sok No 6 adresınde vapılacak \e o günu kıymetlerının % 75 ıstekh bulunmadığı takdırde 19 3 198S gunu a>nı yer ve saatte 2 arttırma yapılarak en çok fıyat verene sa tılacağı beledıye tellalıye ve damga resmının alıcıya aıt olduğu ılan olunur 25 2 1985 Adedı Cınsj Lıra Krş. 25 0001 54 04 06 numaralı telefon Yarar marka tezgahh matkap 100 0001 Guven marka kompresör 1 50 000Ark kaynak makınesı hava soğutmalı 50 000 1 Basın 12679 Tel: 147 20 06 140 68 86 lşletmede avrıca 18 ambulans mevcuttur Cenaze ılanlanndan hizmet bedelı alınmaz, acı gunlerınızı paylaşır, gunun her saatınde emrınızdeyız İSLAM CENAZE İŞLERİ ÇİFTELER ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Dosva No 1984/49 Davacı Rabıye Sönmez tarafından davalı Recep Sonmez aleyhme mahkememıze açmış olduğu Havsıyetsız Hayat Surmek Nedenıvle Boşanma davasının vapılan duruşmasında, Davalı Çıfteler Mckez Mahallesı, 721 hanede nuf jsa kavıtlı Battal ıle Neslıhan'dan olma, 1952 D lu davalı Recep Sonmez'ın açık ad resı bellı olmadığından ve bulunamadığından davalı duruşmanın bı rakıldığı 8 4 1985 gunu saat 9 30 da mahkemeve gelmelen veya ken dılennı bır vekıl ıle temsıl ettırmelerı gelmedıklen kendılennı bır vekıl ıle temsıl etlırmedıklerı takdırde leblıgat verıne kaım olmak uzere ılanen teblığ olunur J
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle