Katalog

3 MART 1985 KÜLTÜR YAŞAM CUMHURİYET/5 BDJMTEKMK DU1VKİSINDAJN VEHBJ BELCIL HAYVANLAR İSMAÎL GÜLGEC Buluşların olumsuz sonuçları \eni buluşların yol açacağı sarsıntıları en aza indirmekte, devletin rolü büyük Yineiemekten yümarfiak gerekir: Yeni buluş, kolaylık, ucuzhık, bolluk ve hammadde tasarifu sağladığından işsizliğe yol açmaz, tam tersine, yepyeni işler yaratır. Yeni bulüşlar, itici güçlerini, insanın "en az emekle en çok verim" sağlama istemesinden alır. Eski iktisat kitaplannda buna "sâyı akal" (en az emek) yasası denmekte idi. Bu yuzden kolaylık, ucuzluk, bolhık, tasarruf sağlayan her yeni buluş, mıknatıs gibi insanı kendisine çeker. Ancak bu eskiden yeniye geçişin toplumsal çalkantıları olmaktadır. Geçici de olsa işsizlik, gibi. Bunu önlemenin iki yolu olabilir: Buluşları önlemek, yahut işsizliğe çare bulmak. Buluşları önlemek, toplumlan, devletleri felakete götürür. Osmanlı İmparaterluğu bunun acısını en belirgin biçimde çekmiştir. Çok eskileri bırakıp son 150 yılhk geçmişimizi alalım. Avrupa, 1769'da başladığı kabul edilen Sınaî thtilal sonucu makineyi üretime sokup savurganlığı en aza indirdi. Bol ve ucuz ürünleri böylece kolaylıkla üretip dünya pazarlarına sürünce, bundan etkilenen devletlerin ba Yeniliğe karşı çıkılamayacağına göre yeni buluşların yol açacağı sarsmtıları en aza indirmek için devletin kolları sıvaması gerekiyor. Yetişkine yeni iş öğretme görevini Fransa'da Çalışma Bakanlığı üstlenmiş durumda. Bakanhğa bağlı okullarda 250'den fazla tneslek öğretüiyor. Bu okullarda başarı düzeyi yüzde 92'nin alıına düşmüyor. şında Osmanlı Imparatorluğu gelmiştir. tngilizlerle imzalanan 1838 tarihli ticaret antlaşması, kapılarımızı bu ürünlere açmıştır. Antlaşma bu bakımdan günümüzde çok eleştirilmiştir. Ben ters kanıdayım. Bizim bol ve ucuz üretemediğimizin piyasalanmızı basmasından doğal bir şey olamazdı. Burada yapılacak, Ingilize kızmak değil, aynı yöntemlerle üretime bir an önce başlamamış olan kendimize kızmak, olmalı idi. temlerle üretimin yollannı aramaktı. Alphonse Daudet, "Deginnenimden Mektuplar"ında, aynı konuya, "Kornil Ustamn Sırn" adlı öyküsünde dokunur: Buhar motorlu değirmenler, yeldeğirmenlerini öldürmüştür. Sadece Kornil Usta'nm değirmeni cahşmaktadır. Halk buna şaşar. Sonunda durum anlaşılır: Usta, makine karşısında yenilgiyi nefsine yediremediğinden, kireç tozu, beyaz toprak dolu çuvallannı öğütülmüş buğday gibi kentin içinden geçirmektedir. Konu, rahmetli Ruşen EşrePin eski okuma kitaplarında bir zamanlar yer almış olan "Oyuncakçı Affan Dede" öyküsünde de işlenmiştir: Affan Dede, eskiye çok bağlı bir ihtiyardır. Be şik, aynalı testi, çember, kaynana zırütısı, çekmeli araba, çıngıraklı çember... gibi eski oyuncaklar satar. Rum bakkal ise makineli oyuncaklara önem vermektedir. Sonunda dedemiz piyasadan silinir. Rumun kurgulu oyuncakları çocuklan daha çok çekmiştir. Bu bir iki örnek konuya yeterince açıklık getirmiştir sanınm. Yeniliğe karşı çıkılamayacağına göre, yeni buluşların yol açacağı sarsıntılann en aza indirilmesi için devletin kolları sıvaması gerekmektedir. Ve şimdi bütün dünyada bu yola gidilmiştir. Örnek olarak Fransa ve Belçika'daki uygulamalardan söz etmek istiyorum. Çünkü, bu ülkelerin, yetişkinlere iş öğretmek için açtığı okullarda öğretim görevlisi ve tercüman olarak bir buçuk yü çalıştım ve sistemin işleyişini yakından inceledim. KİM KÎME DUM DU1VIA BEHÎÇ AK Yetişkine iş ögretimi Yetişkine yeni iş öğretme gereksinmesi, Fransa'da Ortak PaMusahipzade'nin Bir Kavuk zar'dan sonra kendisini şiddetle Devrildi'sinde, esnaf, ucuz ve duyurmaya başlamıştır. Ortak bol Avrupa ürünlerine sınırlarıPazar, bazı mesleklerin son bulmızın kapatılmasını ister. Oysa, masını istiyordu; daha doğrusu esnafın tek yapacağı, aynı yöngerektiriyordu. Ilkel araçlarla tanm yerine en son araçlarla tarım sayesinde bir tek işçi 1000 kişinin geçimini sağlayacak üretimi yapabiliyordu. Fazla işgücünün dönüyor" dememiş olması daha dramatik olurdu. kırdan kente aktanlması sonucu Çünkü, Kopernik Yn görüsünün doğruluğu sonrafabrikalara girmek isteyenlere dan milyonlarca kez kanıtlanmtş, uzay çağı ile de Yakın zamana kadar bildiklerimize göre Einstein belgelenmiştir. Böylece de karar, Vatikan için yüz yeni beceriler kazandınlması geçocukken fazla zeki değildi, bu yüzden, öğrenikarası olmasını sürdürmüstür. Fakat, Polonya astlh rekmiştir. Aynı gelişme sanayimini özel yapmıştı. Bilginin zekâsı sonradan açılşimdiki Papa İkinci John Paul, 1979'da yaptığı bir de de görülmüştür. Sonra, yeni mıştı. Bunda, Isviçre'de çalıştığı Patent Bürosutekniklerin eski işçilere öğretilkonuşmada Galile'nin haksızyere ıstırap çektiğinun büyük rolü olmuştu. Kendisi burada çalışmesi de ayrı bir sorun olmuştur mamış olsa idi belki 'Einstein' olamayacaktı. Geni söylemis, bu yolla da hem kiliseyi kurtarmak, (rösiklaj). hem de kendisi gibi Polonyah olan Kopernikin mlerde açıklandığma göre, bilginin çocukken haklıhğını göstermek istemişti. Bunu, yargı tutaYetişkinlere yeni iş öğretme geri zekâlı olduğuna dair bilgi, karnesinin yannaklannın yayımlanması izlemiştir. Bunlarda bahş yorumlanmış olması sonucu imiş. görevi Fransız Çalışma Bakanzı karanlık noktalar varsa da genel olarak, bir haBana kalırsa, bunda bu büyük adamın çocuklığı'na verilmiştir. Bakanhğa ken de büyük olduğunu kanıtlama çabalarmın tanın itirafı vurgulanmaktadır. Vatikan günümü bağlı okullarda 250'den fazla payı büyüktür. Büyük Frederik de gençken çok zün büyük konulan karşısındaki olumsuz tutumu meslek öğretilmektedir. Öğretikötü bir asker sayılıyordu, babası ÇavuşKral tanu da bir gün gelecek kabul edecektir. lecek işler, dönemlere göre de rafından. Çünkü, işi gücü şiir yazmak, edebiyat farklı olmuştur. Savaştan harap sohbetlerine katılmaktı. Bu yüzden babası saçıçıkan ülke 50'lere kadar bina yanı, basını yoluyor, "KraUığımı buna mı teslim pımına önem vermişken, sonraedeceğim" diye yakınıyordu. Fakat, Frederik lan petrol tasfiyehanelerine gekral olup da babasvun yerine geçince herkesi şarekli kaynakçıhk önem kazanjırtmış ve ondan daha büyük bir kral olduğunu mıştır. Bunu sınaî soğuk teknidünyaya göstermişti. Einstein için de böyle olaği, onu da elektroniğin çeşitli maz mı? Çocukken geri olan bir zekânm zamanla kollan izlemiştir. açılması suç mudur? Bence suç değil büyük bir Okullarda, aile bütcesine katl güç' kaynağıdır. kı veya boşanma nedeniyle çahşmak zorunda olanlarla işlerinden memnun olmayanlar da eğitilmektedir. Yeni iş öğrenenlere, Amerikalı cerrah WiUiam DeVries (Vilyım Divnz) kaybettikleri işte aldıkları kadar ük yapay (makine) kalbi göğse yerleştiren doktor maaş verilmekte, çıkınca da iş olarak 1982'de büyük une kavuşmuştu. Anımsagösterilmektedir. Öğrenim, en nacağı üzere, yapay kalbi ile 112 gün yaşamış olan çok 6 ay içinde bitirilmektedir. hasta, Barney Clark adlı bir dişçi idi. Kendisi yaYeni iş, kitaplardan değil, maşasa idi ömrünü, gardrop büyüklüğünde bir makine başında öğrenilmektedir. kineye bağlı olarak sürdürecekti. Makine, kalbi çaBu nedenle, okuldan çıkanların üştınyordu. William DeVries bir devlet hastanefabrikada acemilik dönemi geande çahsıyordu. Fakat, 1984 ağustosunda özel bir çirmelerine gerek kalmamaktahastaneye geçti ve ikinci yapay kalbi burada bir dır. hastaya taktu Hasta şu anda yaşamaktadır. Kalbini çahştıran makine, gardrop büyüklüğünde deYenilenen işgücü ğil James Bond dediğuniz çanta büyüklüğündedir. Ancak, cerrahın hastane değistirmesi büyük eleşlngiliz îşçi Partisi Çalışma Batirüere yol açmıstır. Bunların başında, yeni haskanlarmdan biri, Fransa'nın Insanoğlu, yeryüzündeki milyonlarca yü yaşamı tanenin özel bir hastane olması gehnekte idi. DeVtkinci Dünya Savaşı'ndan sonboyunca sadece 108 basit cisim bulabilmistir: Okries bu geçişi ünunü arttınp daha çok para kazanraki hızlı kalkınmasını bu okulsijen, hidrojen, karbon, alüminyum, altın, gümak için yapmıştı dendi. Oysa bilgin, devlet haslara bağlamıştı. Okullarda, 17 müş, platin... gibi. Bütün cisimler bunların bir tanesmdeki kırtasiyecitikten kaçmıştı. İkinci bir neveya birkaçımn birlesmesinden oluşmustur ve yaşına kadar hayta gezmiş, akden, hastane 'Tıp Ahlakı Komitesi'nin her şeye kaolusmaktadır. Bu yolla üretilen kimyasal madlını başına toplamamış gençlere nşması ve elini kolunu bağlaması idi. delerin, bugün için, 10 milyon dolaylarında olde, yine maaşlı olarak, iş öğreduğu bilinmektedir. 'Bugün için' dememizin netilip iş bulunmaktadır. Çalıştıdeni, bunlara her gün yenilerinin eklenmekte olğım, okulda, frezecilik öğrendikduğunu vurgulamak içindir. Çünkü, her gün ten sonra en ileri teknikli Con2.000 yeni kimyasal maddenin yapıldığı da bicorde uçaklannın atölyelerinden linmektedir. Amerikan Kimya DemeğVnin verbirine geçen bir genç beni haydiği bir habere göre, bütün bu bulunmuş ve buretler içinde bırakmıştı. Demek, lunmakta olan maddeler hakkında yazılmıs raokul kendisine böyle yüksek düporların sadece adlan ile patenti alınmış buluşzeyde beceri öğretebilmişti. ların adlan 75 cilt tutmaktadır. Tekrar ediyorum, Fransız nüfusu bu okullar sabu ciltlerde her maddenin nasıl yapıldığı ile ilgiyesinde kendisini durmadan yeli bilgiler değil, sadece bu maddeler hakkındaki nilemektedir. Okul programlan, raporların adlan ile yazarları yazılıdır. Bu büdeğişen tekniklere ve gereksinyük bilimsel patlamanm nedeninin laser ısığı ile melere göre sık sık gözden geçibilgisayarlar olduğu eklenmektedir. Yeni cisimrilip gerekli düzeltmeler yapıller bunlar sayesinde yapılmaktadır. maktadır. Bu yolla da piyasanın istemediği elemanlann üretimine son verilmektedir: Ziya Pasammn dediği gibi: "Bir yerde, Madenlerin çoğu ince tel haline getirilebilir. Altın, şarkını değerlendirecek kulak gumuş, tungsten gibi madenlerde bu özellik yükyoksa nefesini tüketme, şarkını sek derecelerdedir. Alüminyum da bu kümeye gideğiştir." (Bir yerde ki yok nağrer. Bir kilo alüminyum dünyanın orta kuşak çizmeni takdir edecek guş/Tazyii gisini bir kez dönecek derecede inceltiüp telleştinefes eyleme tedbili makam et). rilebilir. Sözünü ettiğim okullarda başarı düzeyi % 92'den aşağı düşmemektedir. Daha da ilgincini Baharda ilk turfanda sebze ile yemek pişiren eski söyleyeyim: Üniversiteyi bitirtstanbul hanımlan sofradakilere bunu: 'Eski ağı dikleri halde umdukları kadar za yeni taam' (yemek) diye sunardu Amaç, aylar para kazanamayanlardan bazıladır sofrada görünmemiş bir yemeğin müjdesini rı da 6 ay daha dişlerini sıkıp vermektl Şimdi aynı sözü, biraz değiştirerek film toplumda daha geçerli bir beceAğaçlann ölümü. ler için söyleyebiliriz, eski fîlmler için. Hollywo ri ile donanmaktadır. od, altın dönemini 30'lu, 4O'lı yıüarda yaşamıştu Bu dönemde renklifilm hemen hemen yoktu. Daha doğrusu, renkli tekniği fazla gelişmemişti. GeFabrika bacalarından havaya yayılan zehirli gazlismiş olsa da çok pahaü idi. Ama, bu 20 yılhk dölar, ileri sanayi ülkelerinde ormanlan yok etmeye nemde 15.000 dolayındafilm çevrilmiş, HollyyvoDış Haberler Servisi Franbaşkmuştır. Ren bölgesinin iki yakasmdaki orman od bufilmlerle üne kavuşmuştur. 501xyülar, renkli sa'nın "Ambroise Pare" klilar şimdi günden güne eriyip gitmektedir. Havafılmler ile televizyonun devreye girdiği dönemdir. niğinde yapılan ameliyatlarda daki zelirli gazlar, zamanla, insanlan da etkUemeye Bu durum Hollywood\ı biraz çarpmıştır. Renkli hastalar genel veya lokal anestebaşlayacaktır. Evet, asit yağmurlan ileri sanayi ülfllmlerin birden çoğalmasına bu dönemde tanık kelerindeki ormanlan etküemektedir. Ama işin tuoluyoruv Henüz renksiz olan televizyonla reka ziyle değil, hipnozla uyuşturuluhafi, aynı olaya, az gelişmiş ülkelerin temiz sanbet için. Zamanla televizyon da renklenince, renk yor. Hastane psikiyatristlerinden dığımız ormanlarında da rastlanmaktadır. Örnesiz filmlerin pabucu dama atüdu Bu nedenle de Leon Chertok beşe kadar sayağin tropik bölgesi ormanlarında... Güney Venezü Hollyvood'un söz konusu 15.000 fümi işe yara rak hastayı uyutuyor. Daha sonra cerrah Raoul Tubiana normal ela'nm ormanlarında, hava kirliliği, normalden 10 maz hale geldl Bunlar şimdi depolarda bekliyor. kez çok bulunmuştur. Nasıl olur diyeceksiniz? NeRenge alışmış seyircilere bunların siyah beyaz ola yöntemlerle ameliyatı gerçekleştiriyor. Önceden hiçbir uyuştureden gelmiş bu kirli hava? Sedeni açık: îleri sarak sunulması müşteriyi kaçırır düşüncesi ile TV nayi ülkelerinin kirli havası, hava akımlan nedeörgütleri bu işe yanaşmamaktalar. Böylece de mil rucu ilaç almamış olan hasta niyle anakaradan anakaraya gitmektedir. Yani yarlık toplam değerde sanat yapıtlan günümüz se ameliyat boyunca gözleri kapadünya, bu bakımdan da tek bir dünya' obnuştur. yircilerine gösterilememektedir. Daha doğrusu gös lı bir durumda çevresindeki dokterilememekte idi'. Şimdi, bu eski fllmlerin renk torlarla konuşuyor. Aynı yönlendirilmesine başlandığı haber verihnektedir. Böy tem diş cekilirken de uygulanılece eski fîlmler, biz eski seyircilere, eski taam (ye yor ve doktor Tubiana "liiıfen Güneşin Dünya çevresinde değil Dünyanın Güneş mek) olarak sunulacaktır: Komşuda pişer, bize de kanamayın" dediği zaman kanaçevresinde döndüğu savını Polonyah Kopernik ordüşer sözümüze uygun olarak... Renklendirme bil ma duruyor. Hipnoz yoluyla taya atmışn. Italyan Galilefikri benimseyip savungisayarla yapılmaktadır. Bu işe iolorization' (bo ameliyat yöntemi ilk olarak 1829 duğu için, Papalık makamınca 1633 yılında dinyama) adı verilmiştir. Ama, halkımızm bir deyişi yılında uygulanmış ve göğüstesizlikle suçlanmış ve hata ettiğini diz çökerek itiUe, lükrükle boya boyama' biçiminde değil Fllm ki kanserli bölge alınmış. Franrafa zorlanmıştu Dedikodu olarak soylendiğine gölerin, renkli çekilmişçesine güzel renklendirildiği sız "Le Nouvel Observateur" re bilgin, mahkemeden çıkarken, "Dünya yine de eklenmektedir. Onceleri, fllm karelerinin tek tek dergisi, doktor Chertok'un hipdönüyor" demişti. Hiçbir belgeye dayanmayan bu boyanması denenmişti, başa çıkmadı, astanyüzünsöz, bilginin halk nazannda aklanması amacını gü den pahalıya oturdu. İlk ağızda LaurelHardy noz yönteminin Fransa'daki hastanelerde yapılan ameliyatdüyordu. Oysa buna hiç gerek yoktu. Böyle bir söfilmleri ele alınmıştır. larda 30 yıldır uygulandığını bilzü söylememiş olması, yani "Dünya yine de diriyor. Bir Kavuk Devrildi Kısa... Kısa.. Einsteinhn zekâsı P I K N Î K PİY4I.F. MADRA BU 6ÜLÜMSEDİSINI SÖ/UJyöRLAC DO6RU AU? piBJI GULUMSU>ÖG. (3ÖCA«J>CIB AHUSUM? TARIHTE BUGUN MCMTAZ ARIKAS 3 Mart Yapay kalp cerrahı RUSLAR YEŞİLKÖY'DE!. 18?6'DE8U6UN,, ANTIA$MASINI İMZALAOl.AYAST£FANOS'TA(Y£ÇİUCÖİ)tiK 1878 7ÜKK*US SAVA$INI NOKTAUVORDU. UZUNMÜCAKLE, OSMANUlAlt'lN YENILSİYE UĞHAMASINA, RUS KOVVSTlMftiNÎN DE İÇlANBUL YAKIHLARINA KADAK ILBÜLEMESINE NEPEM OLMUŞTU. AĞIR KOŞUUA£1 OLAN 8ü ANnA$MAriA,flOMANrA,fCAKAPA§VESni8İSTAN BAĞimtZ OLAKAK OSMANLI SlNIRLARlHDAN ÇIKJYOR, BULGARİSTAN'A CZEOO.İK VEHtLlYOKDU. PADlÇAU'EJI6DÛLHAMIT,SAI/A$ TAZMlNATI OLAMK KA£S,AROAMH/ SATUM VEPOĞU SAVEZİr'l RU&AR'A VEÜMBYİ M8UL BDİrOfl, AİHlCfi DOĞUDAKİ ERMEHİLBR'E BAZI /WHCAUKLAR TANlfORDU. RUSIAH 8ĞYL£C£ gİRB/SMEHİ SORUHU YAKATILMASI AMACINA DA ULAÇIYORDU.. BİNADAÇYANDA SÖeÛLEN) İMZALANAN ANTLAŞMA, 1877 Kitaptan kule 5 0 YIL ONCE Cumhuriyet verilmiştir. Bu toplantıya Kadın şehrimizde Türk ve ecnebi gazetecilerle kadın saylavlarımız saylavlarımız çağınlmışlardı. ve ecnebi Kadın saylavlarımız ecnebi gazetecilerin sorduklan gazeteciler suallere güzel cevaplar Ankara 2 (Telefonla) Kadınlanmızın siyasal haklannı alması hariçte büyük bir alaka uyandırmıştı. Buradaki ecnebi muhabirler kadın saylavlanmtzla mülakatlar yapmak için biribirlerile adeta yanş etmektedirler. Bugün "Ulus" gazetesinde kadın saylavlar şerefine bir çay ziyafeti vermişlerdir. 3 Mart 1935 hazırhklar, bu meyanda sayım için hangi memurlardan istifade edileceği görüşülmüş, bundan evvelki sayımda ne suretle hareket edildiği ve bu sayımda da bu şekilden istifade edilip edümiyeceği araştırumıştır. 19351985 Şirketinin Şişli atelyesinde hazırlanan bir araba ile yann Topkapı hattında bir sefer yapılacak, bu seferde yeni vaziyette arabaya atlamak kabil olup olamıyacağı tetkik edilecektir. Bu tecrübe seferine ,\afıa Bakanlığı başmüfettişi tbrahimle Şirket mühendisleri de iştirak edeceklerdir. Nüfus sayımı hazırhkları Dün vilayette Vali muavini Rükneddinin yanında Belediye muavini Hamid ile kaymakamlar bir toplantı yapmışlardır. Toplantıda 1935 nüfus sayımı için yapılacak Tramvay kazalannın önune geçmek üzere, basamaklann hareket halinde kapalı kalması için arabalann kapdannda yapılacak tadilat üzerinde yartn umumi bir tecrübe yapdacaktır. Tramvay Tertibatlı tramvaylar 500 1935 senesinde yeniden beş yüz muallime kıdem zammı verilecektir. Bunlar arasmda iki yüz kadar orta okul ve lise muallimi de bulunmaktadır. muallimezam Alüminyumun inceUği TEKEL İŞLETMELERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜNDEN 1 476.825.565. TL. keşif bedelli Bafra Y.T.B. ve tşleme Ev. 2. kısım ikmal inşaatı işi 249.400.000. TL.'sı 1985 mali yüı gen kalanı da 1986 mali yılı ışletroe bütçesinden ödenmek üzere birim fıyat esasına göre kapalı zarf yöntemi Ue ihaleye çıkanlmıştır. Bu işe 8/2574 sayılı Bakanlar Kurulu kararnamesi uygulanacaktır. 2 Geçici teminat: 14.304.767 TL.'dır. 3 Eksiltme 22.3.1985 günü saat 15.00'de Tekel İşletmeleri Genel Müdürlüğü merkez binası 1. ihale komisyonunca yapdacaktır. Zarfların saat 14.00'e kadar komisyona verilmesi gerekmektedir. 4 İstenilen belgeler şartnamesinde kayıtlı olup, Malzerae Grubu Müdürlüğunden ve Samsun Başmudürluğünde görülebilir. 5 Eksiltmeye girebilmek için şartnamesinin 5. maddesinde belirtilen şartlar yerine getirilecektir. Yeterlilik belgesi alabilmek için 18.3.1985 günu çalışma saati bitimine kadar KaraköyŞefkat İş hanında bulunan Yatınm Uygulama Grubu Mudürlıiğu'ne müracaat etmek zorundadırlar. 6 Tekei 2886 sayılı kanun kapsanunda olmayıp ihaleyi yapıp yapmamakta kısmen yapmakta veya dilediğine yapmakta serbesttir. 7 Postada doğacak gecikmeler ile telgraf ve teleksle yapılacak başvurular geçersizdir. llanen duvurulur. Basın: 12353 YALOVA İCRA MEMURLUĞUNDAN Dosya No: 1984/735 Esas Satümasına karar verilen gayrimenkulün cinsi, kıymeti, adeti, evsafı: YalovaSultaniye köyü, Köyüstü mevkiinde kain tapunun 3 pafta, 92 parselde kayıtlı 26600 m ! miktarh tarla vasıflı ipotekli gayrimenkuldür. Evsafı: Söz konusu yer, köy mezarlığının 250 metre kadar batısında Batıdan sırt yoluna cephelidir. Tarla nitetiğinde olup, doğu yönü meyillidir. Üzerinde bir adet su deposu vardır. Tarla ve meyve bahçesi olarak kuüanılmaya elverışlıdir. Mücavir saha içindedir. Iman yoktur. Bu yer Türkiye Elektrik Kururnu şebeke tesisi 4. grup Md.'nce irtifak hakkı istimlak edilmiştir. Muharnmen kıymeti: 4.490.000. TL.'dir. Sabş şarllan: 1Satış 9/4/1985 günü saat 14.00den 14.30a kadar Yalova tcra Dairesi'nde açıkw artınna sureti)1e >apılacaktır. Bu artırmada lahmin edilen kıymetin o7S'ini ve rüçhanlı alacaklüar varsa alacaUan mecmuunu ve satış masraflannı geçmek şartı ile ihale olunur. Boyle bir beddle abcı çıkmazsa, en çok artıranın laahbudü baki kalmak şartiyle 19/4 1985 Cuma günü a>nı yer >e de saalle ikinci artırmaya çıkanlacaktır. Bu artırmada da rüçhanlı atacakhlann atacagını ve saoş masrafianm geçmesi şartiyle en çok artırana ihale olunur. 2Artırmaya istirak edeceklerin, lahmin edilen kıymetin "^olO'u nisbetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeieri lazımdır. Salış peşin para iledir, alıcı istediginde 20 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Dellaliye resmi ihale pulu. tapu harç ve masraflan alıcıya aitlir. Birikmiş vergikr, satış bedelinden ödenir. (Aynca KDV vergisi de müşteriye aittir.) 3İpotek sabibi alacaklılarla, diğer Ugililerin ( +) bu gayrimenkul üzerindeki baklannı hususiyle faiz \e masrafa dair olan iddialannı dayanağı belgeler ile onbeş gün içinde dairemize bildirrneleri lâzundır; aksi tardirde haklan tapu sicili ile sabil olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4Satış bedeli hemen veya verilen mühmet içinde odenmezse, tcra ve ttias Kanunu'nun 133. maddesi gereğince ihale feshedilir. İki ihale arasındaki farktan ve ""1)30 faizden alıcı ve kefilleri mesul tutulacak ve hiçbir hukme hacet kalmadan kendilerinden lahsil edilecektir. 5Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesüı gorebilmesi için dairede açık olup, masrafı verildigi takdirde isleyen alıcıya bir örnegi gönderilebilir. 6Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul elmiş sayılacaklan, başkaca bilgi almak isteyenlerin 984 ''735 esas sayılı dosya numarasıyle memuriugumuza basvurmalan ilan olunur. 15/2/1985 (lc. İf. K. 126) (+) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Basm: 2303 GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTIRMA İLANI Eski ağıza eski taam Asit yağmuru Hipnozla ameliyat T.C. ESKİŞEHİR 4SLİYE 3. HUKUK MAHKEMESİ HAKİMLİĞİNDEN İLAN Sayı: 1982/318 Esas 1984/657 Karar Davacı Muazzez Savaş Vekili Av. Kutlu Vardar tarafından davalılar Hazine, Belediye Baskanbğı ve Süleyman kızı Mediha aleyhlerine açılan tescil davasının yapılan açık yargılaması sonunda: Eskişehir ili, Merkez Arifiye Mahallesi Ulus sokak mevltii pafta 12, ada 217, parsel 14'te kayıtlı ve yine Arifiye Mahallesi Ulus ve Bili sokak raevkii, ada 12, pafta: 217 ve parsel: 15'te kayıtlı ve yine Arifiye Mahallesi Bili Sokak mevkii, ada: 12, pafta: 217 ve parsel: 16'da kayıtlı bulunan gayrimenkullerdeki Süleyman kızı Mediha üzerine kayıtlı bulunan 1,4 HİSSENİN IPTALİ İLE DAVACI MUAZZEZ SAVAŞ UZERINE TAPUYA TESC1LİNE, Karar verilraiş olup işbu karar özeti dahili davalı Süleyman Kızı Mediha'ya ilan tarihinden itibaren 15 giin sonra başiayacak 30 günlük temyiz suresi içinde karann temyiz edilmediğı takdirde kesinleşeceği karar yerine geçmek üzere ilân olunur. Basın: 12568 Galile'nin yargı tutanakları