17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Eğer orman ekosıstemlen çev re kırlenmelerı sonucu aşın baskı altına gırerek önemlı bozulmalara uğrarsa hıç kuşku yok kı ınsan yaşamında da olumsuz vonde gehşmeler ortava çıkacaictır BtR ORNEK: ORTA \VRUPA ORM\NLARI Orta Avrupa'da ozellıkle Batı Almanva'da 1950'den sonrakı yıllarda teknolojık gelışımın sonucu olarak ısıtma, ulaşım ve endüstrıyel amaçlı artıkların ortama >avılmasıvla ormanlann (orman ekosıstemlerının) olum suz vonde etkılendığı gozlenmektedır Ozellıkle son 3 yılda zarar goren orman alanları hızla genışlemıştır Oraeğın 1982 yılında Batı Alman>a'dakı orman alanlarının "'oS'ı çevre kırlılığınden etkılenmış ıken bu rakam 1984 yıhnda wo5O'ye yukselmış tır Bu gelışme toplumun her kesımınde " o r m a n l a r ı n >ok olacağı" korkusunu varatmaktadır Toplumun tumunun bu korkuva kapılması doğaya duyduğu çok >cnlu gereksınmelerden ve bu kotu gelışme sonunda kendı yaşamının da olumsuz >onde etkıleneteğırun bılıncınde olmasından kaynaklanmaktadır Bu ulkelerde ormanlar uzennde gorulen olumsuz gelışmelere neden olarak başta " a s ı t yağışlar" gosterılmektedır Nedır asıt yağışlar 9 Asıt yağışlar, kırletıcılerden yayılan gaz ve sıvı artıklann atmosferde yağış suyuyla reaksıyona gırmesı sonucu asıt ozellık kazanarak yerkabuğuna duşmesı olayıdır Anlaşılacağı uzere asıt >ağışların kaynağı temelde çeşıtlı kırletıcılerden yavılan >oğun gaz ve sıvı artıklarıdır Halen asıt yağışların orman ekosıstemlen uzerındekı baskılarına ve ortaya çıkardığı bozulmalara ılışkın kesın sonuçlar eide edılmış değıldır Asıt yağışların orman ekosıstemlerıne >aptığı zararların ortaya çıkış nedenlen, sıstemın hangı noktadan ıtıbaren bozulmaya başladığı ve nasıl bır değışım çızgısı ızledığı tartışılmakta ve bozulmanın dayandığı çok yonlu faktörlerın bılımsel açıklamalarının yapılabılmesı ıçın yoğun bir çaba gosterılmektedır Bugune değın elde edılen bılgıler çerçevesınde bilım adamları tarafından çeşıtlı kuramlar oluşturulmuş, ancak bunlan kanıtlayacak verıler henuz elde edılememıştır Bu nedenle son yıllarda soruna çozum arayan araştırmalar yoğunlaştırılmıştır Yalnız bu vondekı araştırmalar, orman ekosıstemlerının karmaşıkhğı ve ortamdakı zarar verıcı maddelerın çok sayıda olması nedenıyle uzun vadelı çabalann harcanmasını zorunlu kılar nıtelıktedır Ormanları içınde bulunduklan tehlıkeden kurtarabılmek ıçın, oncelıkle alınması gereken onlem olarak zararlı atık maddelerın ortama yayılmadan kaynaklarında zararsız hale getırılmesı goruşu önemlı olçude yavgınlık kazanmaktadır ^ncak bu yonde yapılacak çalışmalann ulusal boyutlarda değıl, uluslararası boyutlarda da ele alınması zorunludur Burada guç olan husus, karar verıcı kışılerın polıtık, sosval ve ekonomık etkenlere kadar, çok yonlu ve bırbırıyle etkıleşım ıçmde bulunan faktorlerı goz onune almaları gerektığıdır Bu ıse oldukça guç ve dolayısıvla soruna kısa vadede çozum getıncı olmaktan uzaktır Goruleceğı uzere durum gerçekten endışe verıcıdır Zıra ınsanlık sahıp olduğu mevcut orman örtusunu topluca yıtırmek ve dolayısıyla kendı yaşam ortamını bozmak tehlıkesıyle karşı karşıyadır Bu, çağımızın ınsanı ıçın ılgınç bır çelışkıdır SONUÇ Ulkemızde ıse az gelışmışlıkten kaynaklanan doğal kaynak tahrıbı bulunmasına karşın, çevre kırlıhğınden kaynaklanan zararlar Orta Avrupa ulkelerınde olduğu kadar alarm çanlan çaldıracak boyutlarda değıldır Bu nedenle hızla sanayileşmeye yönelen Turkıye'de, Orta A.vrupa'dakı gehşmeler ızlenerek, yapılacak her çalışmada doğal ekolojık (çevresel) dengenın korunması ana ilkesı içınde hareket edılmelıdır Doğal dengeyı bır daha onarılamayacak derecede bozacak sanayı yatırımlarının sağlayacağı kazanca karşılık doğuracağı tahrıbat mutlaka hesaba katılmalıdır. 7 ŞUBA T 1985 Duymamız Gereken Alarııı Çaııları PENCERE Özür ve Kabahat... 1958 ve 1985 Arada 27 yıl var 1958'de Bırlesmıs Mılletler'de Cezayır'ın bağımsızlık savasına ters oy kullanan Turkıye'nın Başbakanı, bırkaç gun once Cezayır'den ozur dıledı " Hata ettık " Basbakan Ozal'ın Cezayır gezısınde Cezayır'den ozur dılemesı, kımı cevrede hosnutsuzluk uyandırdı bu davranısın dıploması sanatıyla bağdasmad.ğı soylendı Oysa konu ne dıplomasıye sığar, ne de dıs polıtıkaya Olayın tarıhsel anlamı var • 1827 yılının sıcak bır gununde Cezayır Dayısı Huseyın Pasa ıle Fransız Konsolosu konusuyorlardı Pans, Osmanlıya sattığı buğdayın parasını ıstıyordu Konusma tartısmaya donuştu ve Konsolos oylesıne edepsızlestı kı Huseyın Pasadayanamadı, elındekı yelpazeyle Frengın suratına vurdu Sen mısın vuran1 Fransa zaten Cezayır'ı ele gecırmek ıcın fırsat gozluyordu 37 bın kısılık bır ordu gonderdı Fransa "Cezayır'ı Turklerden kurtarmak ıcın' carpıstığını ılerı suruyordu Dırenısın lıderı Emır Abdulkadır ıse, "cıhadı mukaddes" ılan ettı Savas uzun sürdu 1847'de Cezayır tumuyle teslım oldu ve yuz yıl suskunlukla boyun eğdı 100 yıl uzun bır suredır kımı kosullarda tarih ınsan omrune göre yavas yuruyor Nıkaragua'da Somoza Portekız'de Salazar, Ispanya'da Franko dıktası 40 yıl surmedı mı 9 Iran'da Şah^ ın zulmu kırk yıla yakın ortalığı kasıp kavurmadı m ı 9 Turkıye1 nın Cezayır'den ozur dılemesı ıcın 27 yılın gecmesı gerekmedı m ı 9 Cezayır'ın gercek ulusal dırenmeye baslaması Ikınçı Dunya Savası ertesındedır Cezayır, Fransızlara karsı 17 yıl dırenme savası vermıstı, bağımsızlık savaşı da asağı yukarı 17 yıl surmuştur * Cezayır bır milyon sehıt vererek bağımsızlığını kazandı, Turkıye bu sehıtlerı hıce sayarak Bırlesmıs Mılletler'de oy kullanmıstır Ne var kı Ankara'nın 1958'de Cezayır bağımsızlık savasına karsıt tutuma gırmesını dıs polıtıka olayı saymak yanılgıdır Çunku ulkemızde 1950'II yıllarda cok partılı rejım gorunumunde "karsı devnm' surecı yasanıyor, Mustafa Kemal Ataturk1 un onderlığındekı bağımsızlık devrımının butun değerlerı hıçe sayılıyor, ayaklar altında cığnenıyordu lc polıtıkadakı bu ters akımın dışa donuk yuzu de Turkıye1 nın dıs polıttkasını olusturuyordu Uyanan halkların mazlum ulusların karşısına çıkıyorduk dunya sıyasal forumlannda, Amenka'nın gudumünde bağımsızlık eylemlerını baltalıyor, kundaklıyorduk Bandung'tan Lubnan'a, Lubnan'dan Cezayır e dek Cok partılı rejım, kuskusuz Turkıye'nın ıc yapısında yenı dınamıklerı de pompalamıstır, ama sola tumuyle kapalı ve sağa acık nıtelığıyle gerıcı ve tutucu mekanızmaların dıslılerını calıstırmıstır Hasan Esat Isık'ın dedığı gıbı Turkıye'de bır donem NATO'ya hukumetler ustu bır makam gozuyle bakılmıstır" 1950'lerı bundan daha lyı anlatmak olanaksızdır * Sayın Ozal'ın Cezayır'de Cezayır'den acıkca ozur dılemesı anlamlıdır Davos'takı ıs dunyasından Cezayır seferıne cıkan Başbakanın amacı gozetılen holdınglerle yakın muteahhıtlere" yenı ış alanları açmaktı Hukumetın dıs sıyaset eksenı bu felsefenın rayına oturmuştur Ekonomık ılıskılerı sıcaklaştırmanın da en pratık yolu Cezayır'den ozur dılemektır ve Sayın Ozal bunu yapmıstır Bağımsızlık savaşımına karsı cıktığımız Cezayır'den bağışlanma dıleğımızın kokenınde bağımsızlık felsefesınden cok, ticaret ısteğının yattığını gormezlıkten gelemeyız Sanayileşmeye yonelen ulkemızde ekolojık dengenın korunması ana ilkesı içınde harekeî edümehdır. Doğadaki dengeyı onarılamayacak derecede bozacak sanayı yatırımlarının sağlayacağı kazanca karşılık, doğuracağı tahrıbat, kesin olarak hesaba katümalıdır. dengeyı zorlamakta \e gıderek kendı elı>le, kendı yaşam ortamını hızla yok etmeye yonelmektedır ÇEVRE SORLNLARI tNSAN VE ORMAN Çevre sorunları, doğal dengenın ınsan jaşamını olumsuz >önde etkılevecek bıçımde değışmesı sonucunda ortaya çıkmıştır Çevre sorunlannın kokenınde ınsanhğın uretım tuketım çabaları ve dolayısıyla suregelen toplumsal \e ekonomık nedenler yatmaktadır Ozellıkle çağımız ınsanı bu surecı buyuk olçude hızlandırmıştır Bugun dunya nufusu gıderek büyuk kentlerde >oğunlaşmakta, endustrıyel gelışım buyuk boyutlara ulaşmakta \e bu durum doğal kaynakları gıderek artan bır bıçımde zorlamaktadır Kentleşmeveendustrıleşmeyle bırlıkte doğaldır kı, kentlenn hava, su ve toprağı da kırlenmekte ve ınsan yaşamı ıçin uvgun olmayan bır nıtelık kazanmaktadır Bovlelıkle ınsan, kendısını yaşama ortamına ters duşen yapav bır çevreye suruklemekiedır. Ekolojık sıstcmler ıçerısınde ormanlar, çeşıtlı ışlevlerı >anında ınsanlann beden ve ruh sağlığı uzennde olumlu etkıler >apmaları nedenıylc buyuk bır oneme sahıptır Endustrıleşen gunumuz toplumlannda kımyasal ve radyoaktıf çevre kırletıcılerının canlı organızmalar uzerındekı olumsuz etkılerı, gerek bırtakım kırletıcılerı fıltre ve absorbe eden, gerekse sağlıklı bır >aşam ıçın zorunlu olan oksıjenı ureterek atmosfere veren ormanlar sayesınde önemlı oranda azaltılabılmektedır Gunumuzde önemlı sorunlar arasında yeralan ıçme ve kullanma sularının kırlılığını onleme bakımından ve sağladıkian rekreasyon olanakları açısından da ormanların ınsan sağlığı uzerındekı olumlu etkılerı tartışılmaz bır gerçektır Doç. Dr. Ertan ERUZ /. Ü. Orman Fakültesi Bugun dunyamızdakı en önemlı sorunlardan bırı kuşkusuz çevre kırlenmesı sonucunda doğâl dengenın bozulmaya başlamasıdır Doğal dengede gorulen bu değışım. ha\a toprak su duzenının bozulmasını yaratırken, avnı zamanda canhların yaşam olanaklarını da sınırlamaktadır Çunku yerkuremızın uç mılyon yıldan berı geçırdığı evrım surecı içınde canh ve cansız varlıklar yan yana, ıç ıçe >aşayarak karşılıklı bağlarla bır doğal denge oluşturmuşlardır " E k o l o j ı k S ı s t e m " ya da "Ekosıstera" olarak tanımlanan bu dengesel ışleyış, ortaya çıkabılecek bozulmayı, doğanın kendı kurallan ıçinde ancak belırlı ölçulerde onarabılmektedır. Nıtekım bu bozulmalar bellı boyut ve nıtehklere ulaştığı zaman, doğanın kendını yenıleme gucu yetersız kalmakta ve doğada mevcut canlılar ıçın zararlı yenı ortamların oluşmasına yol açmaktadır Yuzyılımızda ınsan doğal OKTAY AKBAL EVET/HAYIR Balzac da Yasak mı? Geçen akşam TV nın aksam haberlerınde gösterdıler Bır genc topluluğu yakalanmıs terorculuk suclamasıyla adalete venlmış Ele geçırılen sılahlar vb seyler TV'de sergılendı Sılahlar, mermıler, daktılo makınelerı, kıtaplar, dergıler . Her zaman, yasak' sayılan kıtapların hangılerı olduğunu anlamak ıçın dıkkat kesılır, ekranın onune koşarım Ama şoyle bır gosterır geçerler, bu 'yasak' kıtapların adları, yazarları pek gorulmez 'Yasak' mıdırlar, değıl mıdırler, kımse bılmez1 Üstelık de yasaya gore, yasak kıtaptan bır tane bulunursa, suc sayılmaz Ama bırçok varsa, o zaman suc kapsamına gırıyor Oysa TV ekranlarında şoyle bır gorduğum kıtapların çoğu pıyasada satılmaktadır Ama gorevlıler gorduklerı, buldukları her kıtabı toplayıp goturduklerı ıcın hepsı 'yasak kıtap'lar olarak TV'de gosterılmektedır Yanılgılar buradan doğmaktadır Bu kez dıkkat kesıldım, ıkı kıtabın adını lyıce sectım ertesı gun arkadaşlardan da aynı kıtabın adını duydum Balzac ın bır romanıydı bu1 Kocaman harflerle yazarın adı açıkça okunuyor Balzac da yasak mıydı9 Ne zaman yasaklanmıştı9 Kıtapları sergıleyen kışıler'ele geçırılen yapıtları bır elemeden geçırmezler m ı ' Bır 'terör orgutu'nun merkezı sayılan bır evde bır yerde ne bulunursa hepsı 'suc aracf dıye tanımlanabılır mı 7 Balzac'dan başka Dr Yalcın Kucuk'un Aydın Uzerıne Tezler 2' de vardı, o k'taplar arasında 'Varhk Yayınlarına benzeyen ufak boy kıtaplar da Butun bunlar nıye 'yasak kıtap' dıye gosterılıyor9 Okumayı, yazmayı, aydınlanmayı, ekın alanında ılerı grtmeyı amacladığımızı yazıyor, soylüyoruz, ote yandan 'kıtap' en tehlıkelı, en buyuk suç kanıtı olarak mılyonlarca kışı onunde teshır edılebılıyor Bır de anlamadığım bır şey. daktılo makınelennın suç aracı sayılması TV'lerde sılah, bomba mermı, funye gıbı seylerle bırlıkte gostenlmesı 'Uc yazı makınesı, yasak yayın' klısesını hep ezberledık' Nerdeyse evdekı kıtapları yok etmek, yazı makınelerını ortadan kaldırmak gereğını duşunenler cıkacak1 Yazı makınesı suc aracı sayılırsa, el, parmak, kol kafa, ayak, bacak da 'muhtemel' sucların aracı dıye kabul edılemez m ı ' Suçu hazırlayan, duşunen ınsan beynıdır, bombayı atacak da ınsan kolu, elıdır, suç yerıne goturen de ayak, oyleyse tum ınsan govdesı suc aracı1 Yazı makınesını bır cesıt bomba, makınelı tufek sayan anlayışa gore hersey herşey gunun bırınde suc aracı alarak benımsenebılır1 Honore de Balzac'ın romanını TV'de görunce bu konuya bır kez dahadeğınmek gereğını duydum Evet bu konularda pek çokyazdık Su 'yasak kıtaplar'ın tam lıstesını yayımlasınlar, herkes evınde yazıhanesınde bır kopyasını saklasın herhangı bır arama olayında gorevlıler ellerıne her geçenı 'suc aracı' ya da 'yasak' sayarak topladıklarında, o lısteyı çıkarıp gosterebılsın' Hem kendını korjsun, hem de gorevlılerı, o kıtapları taşımak zahmetınderı kurtarsın Balzac'ın 'yasaklandığını' hıc sanmıyorum Olacak şey de1 ğıM Bunu bır yanlışlık saymak olası Ama bu tur yanlışlıklar oy1 lesıne cok, oylesıne sık oluyor kı Ya sımdı evınde Balzac'ın romanları bulunan kışıler, o kıtapları yok etmeye kalkısırlarsa, 1 baksana Balzac da yasakmış dıye Bana kalsa, hıcbır kıtabı 'yasak' saymam Yasaklanan sey ıster ıstemez önem ve değer kazanır Merak edılır aranan bır nesne olur Bır kıtabı, sılahla, topla, tufekle yakarak, parçalayarak yok edemezsınız Bın canlı bır yaratıktır kıtap Hıcbır zorbalık rejımlerınde de yok edılemıyor, göruyor, oğrenıyoruz, 'Samızdat' yayınlar daha cok basılıp, okunuyor Bır kıtabı, ancak baska bır kıtap yok eder Duşuncelerı ancak daha guclu bır duşunce sıler Şu 'yasak kıtaplar' lıstesını basın yoluyla acıklasalar da lyı1 ce oğrensek Kıtapsever yurttasları da, kıtapları da zararlı, tehlıkelı bır arac sayan dusuncedekı gorevlılerı de, gereksız uzuntulerden yorgunluklardan kurtarsak' OKLRLARDAN Devlet dairesi duvarlarındaki posterler Bağdat Caddesi bolunmuş, yol haline getirildikten ve yaya ustgeçitleri inşa edildikten sonra, caddede yaya ve taşıt trafiği nizam ve intizam altına alınmış, daha once sık sık meydana gelen trafik kazaları en az duruma indirilmiştır. Ustgeçitleri kullanmayan bazı yaya vatandaşlar, gorevliler tarafından deıamlı ikaz edılmekte ve ustgeçitlerden geçmeleri sağlanmaktadır. Kadıkoy Belediye Başkanlığı'nca, bu bolgedeki trafik akımının yeniden duzenlenmesı ıçın gerekli proje çalışmaları surdurulmektedır. Bu nedenle daha once alınan İl Trafik Komisyonu kararlarının ileride yeniden gozden geçtrılmesı mumkun olacaktır. Bilgilerinizi saygt ile rica ederim. SEVZAT AYAZ ISTASBUL VALİSl uygarlık surecmde doğar, gelişir, sozlu ve yazılı edebiyata gırer, halka mal olur. L'stelik yasaklanan sozcuklerimiz, ozturkçe kokenli ve dil standartlarma da en uygun sozcuklerdir. bnutulmasın ki, diller de yabancı dillerin etkisinden arınmak ve ozgurluk isterler. Turkçemiz de, Arapça, Farsça ve diğerlerinin karmaşıklığından kurtulmak ve ozgur olmak yolunda gelişmektedir. Ataturk ilkelerinin, yapılan devrimlerin amaçları da budur. Yoksa, Arapça ve Abdulhamit ozlemi duyanlar mı var? Abdulhamit de sozcuk yasağı koymuştu, ama Anadolu'nun ozgurluk ısteyen halkına yenilmışti. Bıze, sadece Mustafa Kemal felsefesi yakışır. O'nun devrimlerini, dil \e yazıda istediği yeniliği surdurecek buyuk ve kuçuk kuşaklar, her donemde \ardır ve olacaktır. ALÂEDDLS DURMUŞ EMEKLt ÖĞRETMEN ANKARA nimetlerinden yararlanabildiği belirtiliyor. Raporda, bu konuda şoyle deniliyor: "Bunlann 2 milyon 205 bini SSK, 1 milyon 100 binı BağKur, 1 milyon 250 bini T.C. Emekli Sandığı ve 70 bini ozel banka sandıklarıyla sigorta şirketlerine bağlı bulunmaktadır. Herhangi bir sosyal hakka sahıp olmayan kesimı de şoyle sıralayabiliriz: 9,5 milyon iş gucu arzının tanm ve orman kesıminde çalıştığı bilinmektedir. Bu rakamlara 1,5 veya 2 milyon civannda çalıştırüan kaçak ışçiyı ve en lyimser bir rakamla 3,5 veya 4 milyon işsizler ordusunu eklersek, tahminı yuvarlak bir rakamla 75 milyon aktif işgucu arzının, her turlu sosyal hak ve güvenlikten yoksun olarak yasadığı gorulmektedir. Bu rakamlara 2,5 milyon çocuk "çırak" ışçi dahil değildir. 506 sayılı S.S. Kanunu'nun 6. maddesi: "Çahştırılanlar, işe alınmalarıyla, kendıliğinden sigortalı olurlar" der. Bir kısım ozel teşebbus işverenleri, bu maddeye pek değer vermezler. Çunku, işsizler ordusu kapmnda nobet beklerkert, sosyal guvenlik haklarından yoksun olan işçilerin hastalanması, sakatlanması ve genç yaşta iş kazasında olerek çoluklannınçocuklanmn aç kaiması onlan pek ırgalamaz. Anayasamızm 60. maddesıne aykırı olarak 15 milyon civannda bulunan insanımızın her turlu sosyal haktan mahrum edilmesi refah devletinin kurulmasına engeldir. Bu da ulusumuz için uzucu bir durumdur. ABDULKADIR ERALP GAZ1ANTEP Geçenlerde bir şirket kuruluşuyla ilgilı ışlemleri takip etmek içirt Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Iç Ticaret Muracaat Takip Burosu'na gittim. Camekânla aynlmış bir bolum arkasmda uç genç memur çahşıyordu... Duvarda Ataturk 'un gençliğe hitabesi, buyuk posteri vardı.. Gururla satırlara goz gezdirirken, birden gozlerim nutkun hemen yanında buyucek bir duvar takvimine taküdı. Takvim tamamen Arapça yaıılarla ve fonunda bir cami siluetiyle suslenmiştı... Şaşırdım kaldım, acaba bu gençler Arapça okuma yazma biliyorlar mıydı? ATATÜRK'un Harf DevrimVnden haberleri yok muydu? Ozellikle devlet daireierinde duvarlara Arapça resim, afîş ne manaya geliyordu.. Manzarayı buyuk uzüntuyle karşıladım.. Çok istedim, bu 25 yaşlanndaki gençleri uyarmayı, ancak netice alamayacağımı bildiğtmden vaz geçtim.. Takip ettiğım işim için bir kat yukarda 7 numarah şef odasına yolladılar. Orada da duvarda bu kez bambaşka buyuk bir poster gordum.. Amerikan kovboyu RED KÎTHn koca resmi şefin masasının arkasmda kocaman duruyordu. Bu ne biçim çelişkili bir gorunuştu, anlamak mumkun değil.. Devlet dairelerinin duvarlanm, boyle garip posterlerle susleyen memurların bu konuda duşuncelenni oğrenmeyi çok isterdim. MUSTAFA AYFER BOSTANC1/ISTANBUL TRT ve sözcük ynsağı "TRT"nin, 205 Turkçe sozcuğu yasakladığını, gerekçe olarak da, bu sozcuklerın; dil standartlarma uymadığını basından oğreniyor ve konuyu takip ediyoruz. Yasaklanan sozcuklerden birkaçı şunlar: "4nıulusorneğinozgurlukdevrimdeneyımdoğaulusalolanakyandaş vb.'' Bilinmesi gerekir ki, bazı kanunları, bazı yasakları, yetkililer, çıkarabilir veya koyabilirler, ancak dil konusunda, en buyuk kurul veya yetkili, sadece Turk ulusudur. Sozcukleri kimse icad edemez, yerleştiremez ve de yasaklayamaz. Dil, Sosynl güvenlikten yoksun 15 milyvn Anayasamızm 60. maddesi: "Herkes, sosyal guvenlik hakkma sahiptir" der, ama bu da sozde va kâğıtta kalır. Bugun ulkemızde çeşıtli sosyal guvenlik kuruluşları vardır. Emeklı Sandığı, BağKur vs. gibi. Fakat bunların arasında en onemli sosyal guvenlik kuruluşu, Sosyal Sigortalar Kurumu 'dur. Turkıye Sanayi ve Ticaret Odaları Birliği'nin hazırladığı 1982 tktisadi Raporu'nda 15,5 milyondan fazla çalışan insanımızdan sadece 4 milyon 625 bınınin sıgorta Inıza Gunu Ilhan Selçuk Yarın saat 15 19 arası \ K \ D E M I KlT\BEM"nde kıtaplarını ımzala>a*.ak ARACISIZ SATILIK KAT Teşvıkıye Beşıktaş arası sobalı 5'mci kat, 4/5 peşin, tamamı 5/5 Tel 140 70 03 Aynz: Trafik akını yeniden düzenlenecek 4.12.1984 tarihlı gazetenızde yayımlanan ' KADIKO YL ULERDEN OZÜR DILİYORUZ" başlıklı haberle ilgili olarak, valiliğimizce gerekli inceleme yaptınlmıştır. Bağdat Caddesi'ndeki taşıt ve yaya trafîğinm emniyetli bir şekilde seyrini sağlamak için: tl Trafik Komısyonu'nun 6.5.1983 tarih ve 1983/71 sayüı karanna gore Bağdat Caddesi bolunmuş, yol halıne getırümıştir. tl Trafik Komisyonu'nun 10.3.1982 tarih ve 1982/36 sayüı karanyla da bu caddenin gerekli yerlerine yaya ustgeçitleri inşa edilmistir. tSTANBUL TEKNÎK ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜCÜNDEN 140610986 sayüı dıploması kaybolan Makma Fakultesı 19721973 Şubat Donemı mezunlarından Alı Metın Duruk'a duplıcat dıploma verıleceğı bu husustakı yönetmelığın 6 maddesı uyarınca ılan olunur. Basın 1380 TC GAZİ ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜGÜ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ MÜDÜRLÜĞÜ E n s t ı ı u m u z e asağıda belırtılen b o l u m , anabılım ve bılım d a l l a r ı n d a 1984 198^ ders vılı II vanvıl n,\n ımlı h a n l a lısans uslu o ğ r e n u alınacaklır Aylık Dergi^Şubat '85 #250 TL. DUŞUN Ö.R.Sİ /PARK BILL BOARD TÜRKİYE ELEKTRİK KURUMU İSTAN3ULTİÇARET MUDURLUGUNDEN Kurumumuz Tunçbılek Işletme Mudurluğu ıçm 8 adet klepe imal ettırılecekiır llgılı şartname mudurluğumuzun Fatıh, Yavuzselım Fevzıpaşa Cad No. 179'dakı adresınde 303 nolu odadan 16TTB/84124 dosya nosu ıle ıstenerek teklıflenn en geç 13 2 1985 tarıhı mesaı bıtımıne kadar verılmesı gerekır. Kurumumuz 2886 savılı kanuna tabı değıldır. Basın 11350 LISANS (M\VttR) BI11MOM1 Kamu Voneıımı O/el Hukuk Kamu Hukuku IŞLbTME Urelım Voneıımı Pa/arlama Voneıım Organızasvonu rınansman Muhasebe BEDEN EĞITIMI \ E SPOR EĞ1TIM B1L1M1ERI Egıtım Vonetımı ve Tellıs EJııımde Program Gelısiıt mı TURK DILI VE EDEBIV \T\ EKONOMETRI IKTISAT BOLUM KAMU YONET1MI ANABIIIM D A U >onetım Bılımı Hukuk Bılmılerı :STC 5HI !<• T C ^ U 50 T C > > U 15 T C 2 1 L 15TC l^TC 20 T C lCı U 10 TC 2 V U P TC 1 kOPvTLNJAN 20 T C 5 > U 10 T C 10 T C SOSV \L BIL EG Tarih ÇOCUK GELIŞIM1 \ t E\ fckONOMlSI EĞITIMI Aıle Lkc nomısı ve Beskııme Eğıtımı Çotuk Gelışımı Eğıtımı DOKTORA M^LIVF TLRK DİL I \ E (Aı,ılmavabılır) EDEB1V \TI 10 TC ın T c HC 10 T C IKTISAT KAMU VONEIIMI 1 2 • < 4 5 tedır 6 Sıvasel ve Sosval Bılım Sıvasal Teonleıı * TC > VLKSLk LISANS (K.RFNCII tRINDb A K W \ \ \ \ S I H AR \b (.IKtkl I BKK.H tH Belırnlen lısans bolumunden ıın./ıın olm.ık (4 vıllık) Fınans dıp'omasının aslı va da nolerden lastıklı suretı, 2 adeı vesıkalık rtıın Nulus ı.u/danı suıclı (ensinumu/duı kmın edılev.ekıır ) Adavların en son 1> Şubal 1985 gunu saaı 17 t(l a kadar eıisiımvı. vıhsen nıııracajı eımılcıı gcreknıek Meklupla başvurular ıslenıe konulma\aı.aklır Her bılım dalı kendı bılım ınılıhanmı 20 Şııbaı 1%^ LUIHI saaı Ih (KI de vapawikııı DOkTOR\ OGRtNCIIKRINDt \R\\A1N VASIH AR \h G t R h k l 1 BL1 G H LR Yuksek lısans derecesıne sahıp olmak, L ısans ve vuksek lısans dıplomalarının aslı va da noterden lasdıklı sureıı Belırnlen vuksek lısans bolumunden me/un olmak Nufus cuzdanı sureıı (Enslııumuzden lemın edıleteklır ) 2 adeı vesıkalık resım Adavların en son l^Şubaı 198^ gunu saaı P W a kadar ensııluve sahsen mura<.aaı eımelerı aerekmekie Ertesı Gun 'un Ertesı Gunlerı SEROL TEBER Şıırler CAN YUCEL TURGUT UYARIa Soyleşı (Enver Ercan) Şıırler TURGUT UYAR SALÂH BIRSEL Yaşlılık Gunluğu 24 Ocak ın Ekonomı Polıtıkasıyla Kultur Sıyasetı Bır Butundur ILHAN SELÇUK OKTAY RIFAT Yıldız 24 Ocak Beşıncı Yıhnda ARSLAN B KAFAOĞLU Butunleşme Hedefıne Ulaşıldı mı 9 OSMAN ULAGAY Istıkrar Programı ve Pıyasa NURI KARACAN GENCAY GURSOY Şımdı Eğlenmek Zamanı Islak ve Işıltılı KEMAL OZER Talıh Arayışında Varılan Talıhsız Bır Nokta/ ÖMER B CANATAN TED HUGHEStan Şıırler / CEVAT ÇAPAN 9 Açlık Yazgı m ı New AfrıcanLe Monde Borçlular Ayaga Kalkmayı Denıyor Stern HASAN HUSEYIN ın Hıç Yayınlanmamış Şıırlerı AFŞAR TIMUÇIN Şıırın Doğrusu ve Yalanı Şıırler GULTEN AKIN CAN YUCEL Otomatızm Uzerıne ARAGON un Kalemınden VICTOR HUGO Kapıtalızmın Devlerı Nasıl Pekabet Edıyor 9 < MEHMET DOĞANAY Aşkın Mısıllemesı ' SEYYIT NEZIR MEHMED KEMAL Pos Bıyıklı Amerıkalı W. Saroyan Şıırler SUREYYA BERIE Turkıye de Dıderot ARSLAN KAYNARDAĞ SonŞnrlerıyle MUZAFFER HACIHASANOĞLU DINAMO nun Anıları Asaf Ha.t Çelebı nın bvınde Şıırler AHMET NECDET KİRALIK DAİRE ARANIYOR Bakırkov ve Atakoy'de kalorıferlı (tercıhan komur kalorıferlı) daıre Tel 526 60 72 528 66 29 1 2 3 4 5 6 dır 7 SATILIK MOBİLYA Koltuk takımı, sehpa takımı, yemek masası (sandalyelen ıle bırlıkte) satıhk Mur 526 60 72 528 66 29 Adavların vabanu dil ımııhanı 21 2 198S saaı 18 (K), Adavların bılım ımııhanı 2^ 2 198S saaı 18 00 Adavların mulakat ımııhanı 28 2 198S saaı 14 00'le vapıla>.aklır NOT Imııhanı kazanan ogreıuılerın asktrlık şubelerınden ASKLRLIK1 E ILIŞKISI/ BEIGESI' geur melerı >aruır \DRLS Sosval Bılımler Enstıtusu Mudurlugu Besevler Basın 10874 ERDOĞAN ALKANIa Soyleşı (Bedırhan Toprak) VEYSEL ONGOREN Romammızda Ikı Tarz GURHAN TUMER le Masal Uzerıne Kotuluk Ogretılır ' IŞIL OZGENTURK Işık Daha Fazla Işık ALI CENGIZKAN Cumhurıvet Oncesı Tıyatro Dergılerımız JAKDELEON Şıırler ' HAKKI OZKAN Eteştırı Defterınden Notlar EMIN ÇETIN GIRGIN Pekı Ama ENVER ERCAN MUZAFFER UYGUNER Tevfık Fıkret ın Kırık Saz ı ASIM BEZIRCI Huseyın Haydarın Kara Şarkıları FotografKarıkaturDesenlerıyle ARA GULER FERRUH DOĞAN NECATI ABACI RAŞIT YAKALI, ŞAHIN KAYGUN TAN ORAL SatrançBrıç SERDAR ÇELIK BUTUN BAYILERDE
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle