27 Aralık 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyef Kıdem tazminatı konusunda kim doğru söylüyor? ÇALIŞMA BAKA1M Sahıbı Cumhuri\el Matbaacıhk ve Gazetecilık Turk Atıonım Şırkeıı adına Nadir Nadi. • Gencl Ya>in Muduru: Hasan Ceraal, Muessese Muduru: Eminc Işaklıgü. Yazı Işlerı Muduru Oka> Gonensin. • Haber Merkezı Muduru \alçın Ba>er. Sayfa Duzeni Yonetmenı Ali Acar, 0 Temsılaler. ANK ARA Yalçın Dogan.lZMIR. Hikmel Çelinkra, \DANA: MehmH Mercan. Servıs Şe/lerı: Islanbul Haberleri: Rrha Oz. üı$ Haberler: Ergun Bata. Ekonomi. Osman L'lag», kulıur A>dın Emeç, Magazın Yalçın Pekşen. Spor Danışmanı: Abdulkadir Vucelman, Duzellme Refik Durbaş, Araşıırma: ŞaJıin Alpa>, IjSendika: Şukran KıHenci. # koordınaıor Ahmel Korıılsan, # Mali Işler: Krol Krkut. llan. Ziy» Ergenc, Halkla llışkıler Gülderen Koşar, Idare. Hu«>in Gurer. l>leıme: Sadun Sonm«z. Basun ve Yavon. Cıımhıırijrt Matbaacılık \e Ca^etecılik T.A.Ş Turk Ocagı Cad. 39/41 Cagaloğlu Istanbul, PK: 246lsıanbuI, Tel: 526 1000(9 haı). Telex: 22246 • Burolar. Ankara: ZıyaGokalp Bulvan İnkılap Sokak No 19/4 Tel: 33 II 4147, Telex: 42344 • b m i n Halıt Ziya Bulvan No: 64/3. Tel: 25 47 0913 12 30 Telex: 52359 • Adana: Çakmak Cad. No: 134 Kat 3, Tel: 1455019731 Telex: 62155. TAKVİM 14 Şubat 1985 tınsak: 5.28 Guneş: 6.53 ögle; 12.23 îkindi: 15.14 Akşam: 17.43 Yatsı: 19.02 EVGİLİZ BAKAM GİTTİ 1 Ocak 1985'ten önce işe girenler, Kıdem Tazminatı Fonu'na dahil olmayacak diye bir şey yok. Kendi kafalarından böyle bir tarih belirledilerse, bunu bilemem. Biz Başbakan'dan görüş alındıktan sonra, gerekirse taraflardan görüş alabileceğimizi belirttik. TÜRKİŞ BAŞKANI: Howe: Türkiye'nin tam demokrasiye geçmesi gerçekleşmeli t ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye ziyaretini tamamlayarak Ankara'dan ayrılan İngiltere Dışişleri Bakanı Sir Geoffrey Howe, "Türkiye'nin tam demokrasiye geçmesi gerçekleşmelidir" dedi. Howe, Dışişleri Bakanı Vahit Halefoglu ile birlikte düzenlediği ortak basın taplantısında "İnsan haklan konusunda Türkiye'nin atacagı ileri adımlann Avrupa'daki durumunu güçlendireceğini" söyledi. Dışişleri Bakanı Halefoğlu da Bulgaristan konusundaki bir soruya verdiği yanıtta, bu ülkeden bir grup Türk göçmeninin getirilmesi için çalışmalar yapıldığını açıkladı. Basın toplantısında Howe yöneltilen çeşitli soruları şöyle yanıtladı: "Bu konuyu Türkiye'nin iç sonınu olarak göriiyonız. İnsan haklanna tüm Batı Avrupa kamuoyunda kuşkusuz büyiik ilgi duyuiuyor. Türkiye'nin bu konuda atacagı ileri adımlar Avrupa'daki durumunu güçlendirecektir. Bu adımlann mümkün olan en kısa siirede atılacagım umuyoruz." AET İLE İLİŞKİLER "İngiltere, Türkiye ile AET arasında imzalanan ortaklık anlaşmasının tam anlamıyla işlerlik kazanmasını kararlı bir biçimde istemekte ve desteklemektedir. Bu konuda Türkiye'nin tam demokrasiye geçmesi gerçekleşmelidir. Toplulugun atacagı ilk adım da Türkiye'ye öngörülen yardımı durdurma karannı kaldırmasıdır." YUNANİSTAN TÜRKİYE "İngiltere, türa NATO üyeleri ile iyi ilişkiler içindedir. Türkiye ile Yunanistan arasındaki konularda bir yonım yapmak dogru olmaz, ancak, ittifakın güçlenmesi ve dayanışma içinde olmasına yönelik her adımı memnunlukla karşılanz." KIBRIS Howe, Kıbrıs konusunda görüşlerini şöyle açıkladı: "Bu konuda BM Genel Sekreteri'nin çabalan desteklenmelidir. Ocak doruğunun başarılı olmaması çok düş kıncı, taraflar arasında diyalog sürmeli ve BM Genel Sekreteri'ne tam destek saglanmalıdır. Türkiye'nin bu konuda oynadığı yapıcı rolü övgüyle karşılıyoruz. Bu tutumunu sürdüreceğine de inanıyoruz." İngiltere Dışişleri Bakanı Sir Geoffrey Howe, önceki gece ingiltere Büyükelçisi Sir Mark Russell'ın Ankara'daki resmi konutunda muhalefet liderleri ile bir görüşme yaptı. Sir Geoffrey Howe görüşme sırasında, anayasanın değişme olasılığı olup olmadığı yolunda sorular yöneltti ve "Hükümetin demokrasinin yerleşmesi ve insan haklarının geliştirilmesi konusunda çaba içinde olduğu izlenimini edindiğini" söyledi. Sir Geoffrey Howe, demokrasinin yerleşmesi ve insan hakları konusunda liderlere soru yönelttiği sohbet sırasında SODEP ve DYP yöneticilerine "G«nel seçimlere katılmadınız, ama yerel seçimlere katıldınız degil mi?" diye birkaç kez ısrarla sordu. Yaİdaşık 40 dakika süren sohbet sona ererken de Sir Geoffrey Howe, "Hükümetin, demokrasinin yerleşmesi ve demokrasinin geliştirilmesi konusunda çaba içinde olduğu izlenimini edindigini" sözlerine ekledi. ŞEVKET YILMAZ Hükümet, şu anda çalışanların tümünün müktesep hakları saklı kalsın, 1 Ocak 1985'ten sonra işe girenlerin durumu Kıdem Tazminatı Fon Yasa Tasarısı içine girsin diye bir teklif getirdi. Biz bunu eski işçilerin fon kapsamına girmeyecekleri anlamında yorumladık. Bakanı Kalemli ise fona ilişkin açıklamalarını sürdürürken, TürkIş'in, Kıdem Tazminatı Fonu'na karşı çıkmadığını, Çalışma Meclisi bitiminde yayımlanan bildiriye de imza attığını anımsattı, tasanyı Başbakanlığa verirken memurlann da fon taslağında kalmasını isteyeceklerini bildirdi. Başbakan Turgut Özal'a şubat ayı sonunda, rahat bir ortamda tasanyı sunacaklarıru ve görüşeceklerini de belirten Kalemli, kıdem tazminatı konusunu Türkiye'de en iyi bilenin Başbakan oldugunu söyledi, devamla şöyle dedi: "Zirvede herkesin öniinde dedim ki, Sayın Başbakanım, işçi ve işverenlerin bu konuda göriişlerini aldık. Bakanuklann da görüşlerini alacağız. Biz Çalışma Meclisi'nde meşru platformda işçi ve işverenlerin göriişlerini aldık. Gerekirse Tiirklş'e ve TİSK'e tasanyı yottar, tekrar göriişlerini alırız. Müktesep haklara dokunulmayacak." BOĞA ZtÇI 'A'/ YEŞİL LENDİRMEK Bir görüşe göre, Boğaziçi 'ni yeşillendirmek için yeni inşaat iara izin vermek gerekli. Çiinkü villasını yapan, bahçesine ağaç da di kecek ve böylece Boğaziçi daha da yeşülenecek... Oysa düne kadar, villa yapmak için koruiar katlediliyordu... 1ŞIK KANSU Zirve sonucuna ilişkin ilk önemli çelişki, Türktş Başkanı Şevket Yılmaz ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mustafa Kalemli arasında çıktı. Şevket Yılmaz önceki gün, Kıdem Tazminatı Fonu kapsamına, ancak 1985 sonrası işe gireceklerin alınacağım, hükümetin teminat verdiğini açıklamıştı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mustafa Kalemli ise, gazetecilerin bu konuda yönelttikleri soruyu yanıtlarken, " 1 Ocak 1985ten önce işe girenler Kıdem Tazminatı Fonu'na dahil olmayacaklar diye bir şey yok, kesiniikle yok" dedi. Kalemli, önceki gece gazetecilere verdiği yemekte konuya ilişkin açıklamasını şöyle sürdürdü: "Kıdem Tazminatı Fonu konusunda Başbakan'dan görüş alındıktan sonra gerekirse taraflardan görüş alabileceğimizi belirttik. Kendi kafalarından böyle bir tarih belirledilerse, onu bilemem." Türkfş Başkanı Şevket Ydmaz ise zirveye sonuçlarını değerlendirirken yaptığı açıklamada, "Fon kapsamına girecek işçilerin 1 Ocak 1985'ten sonra işe girenler olmasının hükümetten gelmiş yeni bir öneri oldugunu" söylemiş, bunu eski işçilerin bugünkü yasaya göre kıdem tazminatı hakkından yararlanacakları ve fon kapsamına girmeyecekleri anlamında yorumladıklannı bildirmişti. Yılmaz ayrıca, Kıdem Tazminatı Fonu'nda kazanılnuş işçi haklanna dokunulmaması istemlerini yenilediklerini, hükümetin de bunu benimsemiş göründüğünü belirtmişti. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Boğaziçfnde SIT tartışması Küttür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı ve SİT Kurulu Başkanı Kemal Gökçe, lstanbul'da yarın başlayacak ve üç gün sürecek toplantıda SİT konusunda "kaldırılsın "/'kaldırılmasın ", ' 'daraltılsın'', ' 'kısmen kaldırılsın" kararlarından birinin alınacağını açıkladı. JÜLİDE GÜLİZAR ANKARA Boğaziçi'ndeki SİT karan yeniden görüşülecek. Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı ve SİT Kurulu Başkanı Kemal Gökçe, bu amaçla lstanbul'da yarın başlayacak ve üç gun sürecek bir toplantı yapılacağını bildirdi. Gökçe, toplantıda Boğaziçi'ndeki SİT karannın kaidınlması. kaldınlmaması, daraltılması, ya da mevzii SİT alanları belirlenmesi konularından biri hakkında karar verilebileceğini açıkladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı, Yüksek Kurul'un, İstanbul Belediyesi'nin Boğaziçi konusunda saptadığı verileri yerinde inceleme yoluna gidebileceğini de bildirdi. Kemal Gökçe, SİT karannın kaldınlması isteğinin iki yönden incelenmeye alınacağını belirterek şöyle dedi: "Bunlardan birincisi, SİT karannın kaldınlmasının gerekçeleri yeterli mi değil mi? İkincisi de kararın kaldınlması ya da kaldınlmaması durumunda dogacak sonuçların neler olduğu. Aynca Boğaziçi Yasası'nın amacı ne derece karşılayacağı da bir başka sorun. Tabii bu karara vanrken gerçekleri gözardı etmemek de şaıt. Eğer Bojğaz'da 15 bin tane kaçak yapı varsa, bunlann tümünün yıkımını nasıl gerçekleştireceksiniz?" BOĞAZİÇt'NİN DLRUMU SİT Kurulu Başkanı, son gunlerin güncel konusu olan Boğaziçi'nin durumuna ilişkin sorulan yanıtlarken, Boğaziçi'nin SİT karannın 1973'de alındığını ve bu karara uygun planların ocak 1984'te onaylandığını söyledi. Kemal Gökçe, yasaya göre SİT alanları belirlendikten sonra o alandaki yapıların geçici koşullarla durdurulduğunu ve bu sürenin en fazla iki yıl oldugunu bildirdi ve "Çıinku yasa. belediyelere, geçici yapılaşma koşullannın belirlenmesinden sonra en geç iki yıl içinde koruma amaçlı imar planlarını yapmak yükümlülügünü getiriyor," dedi. SİT Kurulu Başkanı Kemal Gökçe, Boğaziçi'nde bu plana aykırı yapıların bulunduğu ve bunların yıkımı konusunda ne gibi aşamalardan geçildiği yolundaki soruyu yanıtlarken şöyle dedi: "SİT Kurulu kaçak yapdan, ya da yasaya aykın durumları bildirdi. Ama bunu yıkın diyemez. Yıkım işlerini yerel >önetimler yapar. tmar Affı Yasası SİT alanlan içindeki kaçak yapüann aftan yararlanamayacağını hükme bağlıyor. tstanbul Belediye Başkanı Boğaz'da on bin kaçak yapı oldugunu söylüyor. Tüm bunlann karşısında, Boğaziçi'ndeki kaçak yapılar hakkındaki işlemi Istanbul belediyesi yapacak." MOTORLA BOGAZ GEZİSİ Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı ve SİT Kurulu Başkanı Kemal Gökçe bir soru üzerine Boğaziçi'nin bugunkü durumunu değerlendirdi. Boğazı iki kez motorla baştan sona gezdiğini bildiren Gokçe bu değerlendirmeyi şöyle yaptı: "Boğaziçi Yasası, Boğaz'a fevkalade guzellikler getirdi. Köhneleşmiş yalılar onarıldı ve son derece güzelleşti. Elbette çok kötü göriinümler de var. Kıyıdaki yalılann arasına girmiş güya modern yapılarla, sırtlardaki kitle halinde çirkin yapılar bunlar." Kemal Gökçe Boğaziçi'nde şu anda eskisinin tam tersine çalışan bir olay oldugunu anlattı ve "Evveke binasını tescilden düşiirmek için başvurular olurdu. Şimdiyse yanmışyıkılmış evlerinin tarihi yapı oldugunu ileri sürerek temelini tescil etlirmek için gelijorlar" dedi. Kemal Gokçe böyle başvurulardan birkaçına, koruiar içinde temel izni verdikjerini bildirdi ve lstanbul'da Kadıköy, Üsküdar, Süleymaniye, Sultanahmet, Haliç kıyıları ve Eyüp'te yeni çalışmalar yaparak yeni SİT alanları çizeceklerini söyledi. Gökçe, konuşmasının sonunda SİT alanı konusunda yanlış bir anlamayı düzeltmek istediğini bildirerek şöyle dedi: "Bir yer SİT alanı olunca oraya tek çivi bile çakılamayacağına ilişkin bir kanı var. Bu tamamen yanlış. Öyle olsa Istanbul Boğazı'nda 1973'den bu yana tek bir çivi çakılamazdı. Tam aksine yapı sahiplerine yapılarını onarmalan, düzeltmeleri için devlet destegi sağlıyoruz. Bunun böyle bilinmesinde buyuk fayda var." Gökçe bu onarımların uç tip oldugunu ve bunlardan birinci gruptaki ender yapıların aslı hiç bozulmadan onarılabileceğini, ikinci gruptaki yapıların dış görünümlerinin bozulamayacağını ama iç yapılarının yeniden düzenlenebileceğini anlattı ve "Üçüncü gruptaki yapılarda ise evin rölovesini. planını aldırmak ve aynını yaptırmak kaydıyla yıktınp yenisi yaptınlabilir," dedi. StT ALANI NEDİR? Kültür ve Tabiat Varlıklarmı Koruma Yasası, S/T'in tammını şöyle yapıyor: "Tarih öncesinden günumüze kadar gelen çesitli medeniyetlerin ürünü olup, yaşadıkları devirlerin sosyal, ekonomik, mimari ve benzeri özeltikiertni yansıtan kent ve kent kalınnlan, önemli tarihi hadiselerin cereyan ettiği yerler ve tespiti yapılmış tabiat ozellikleri ile konınması gerekli alanlardır." Aynı yasa, "küttür varlıktan"nı da şöyle tanımlıyor: "Tarih öncesi ve tarihi devirUre ait bilim, kültür, din ve güzel sanatlarla ilgili bulunan yer üstünde, yer altında veya su altındaki bütün taşınır ve tafmmaz varhklardır." Yasanm tl tabiat varlıklan'" tanımı ise şöyle: "Jeotojik devirlerle, tarih öncesi ve tarihi deviriere ait olup ender bulunmaları veya ozellikleri ve guzellikleri bakımından korunması gerekli yer üstünde, yer altında veya su altında bulunan değerlerdir. " Yasa ile kültür ve tabiat varhktarından "taşımr" olanlan "koruma" altına, "tastnmaz" olanlan da "koruma alanı" içine alımyor. Koruma atanı, kamuoyunda "S/T alanı" olarak biliniyor. Bugun Türkiye'de 811 SİT alanı bulunuyor. Koruma alanlanndakı yapı sayısı ise 24 bin SU0. Bu yapıların bakım ve onarımı için devlet para da veriyor. İşten çıkarmak da bir hak Kalemli, gazetecilere verdiği yemekteki sohbette, işçi çıkarma konusuna ilişkin sorulan yanıtlarken, TİSK Başkanı Halit Narin'in sözlerine katıldığını beürtti ve "Haksız işten çıkarmalar yok. tşçi almak kadar, işten çıkarmak da bir haktır" dedi. Kalemli, işçi çıkarmaları ile ilgili görüşlerini şöyle özetledi: "Sıkıyönetimin kaldınldıgı, ama olaganüstü hal devam eden illerde işten çıkarmalann valiligin iznine bağlanmasını sagladık. Türktş, yasak kalktıktan sonra sıkıyönetimin devam etmedigi illerde işten çıkarmalar arttı dedi. 111 işyerinde 4 bin küsur işçi çıkanldı, dediler. Yalnız Turklş'e gelen rakamlar globaldır. Biz, Çalışma Bölge Müdürlüklerinden rakam istedik. 75 işyerinde 2 bin küsur işçinin çıkarıldıgını, bunlann dökümünde de çoğunun, yani 500 civanndakinin mevsimlik işçi olduğu anlaşıldı. Aynca 13. maddeye göre, 300400 işçi de tazminat verilerek işten çıkardmış. Türktş'in rakamlan arasında 1,5 yıldır kapalı olan, haczedilmiş mevsimlik işyerieri de var. Bizim rakamlanmıza göre ortalama ayda 750 kişi işten çıkanlmaktadır. İşverenlerin de rakamlan aşağı yukan bu doğrultudadır. Aynca 10 ayda 160 bin kişi işe girdi. Türktş'in şikâyeti, 13. maddeden kaynaklanıyor. Türkiye'de işe giriş çıkış oranı yüzde l'dir. Bu rakam, Avrupa'da yüzde 2,2'dir. Bu işte bir kargaşadır gidiyor. Rakam verirken, itidalli olmak lazun. Rakamlann tam manasıyla araştırmadan açıklanması, panik yaratır. tşçi almak nasıl bir haksa, işçi çıkarmak da bir haktır. Kanunlanmız işçi almayı da, işçi çıkarmayı da hak olarak öngörmiiştür. Kanunun koydugu şartlar haktır. tş Kanunu'nun 13, 14, 16, 17, 24, 26 ve 27. maddelerinde işçinin hangi koşullarda çıkartılabilecegi belüdir. Bunun dışında bir olay varsa Çalışma Bakanı olarak karşısındayım." Birleşik Arap Emirlikleri'nden "hanımlar heyeti" Türkiye'ye geliyor ANKARA (ANKA) Birleşik Arap Emirükleri'nin devlet ve hükümet yetkilileri eşleri ile bayan bürokratlarından oluşan kalabahk bir "hanımlar heyeti" 19 şubatta Türkiye'ye gelecek. Birleşik Arap Emiri Şeyh Zaid Bin Sultan'ın eşi Fatma Ben Mobarak'ın başkanlığında yedi emirlik şeyhleri ve bakaniann eşleri ile bayan hükümet yetkililerinden oluşan heyet Ankara ve lstanbul'da iki ülke arasındaki ilişkilere "kfiltürel boyutlar eklenmesi" amaçlı ziyaretlerde bulunacak. Başbakan Turgut Özal'ın eşi Semra Özal, kızı Zeynep Özal ve bazı bayan milletvekilleri ile de zöruşmeler yapacak olan heyet, Istanbul'daki tarihi yerleri, özellikle îslam mimariiinin örneklerini gezecek. Geçtiğimiz ağustos ayında Türkiye'yi ziyaret eden Birleşik Arap Emiri Şeyh Zaid Bin Sultan ve beraberindeki heyetten sonra iki ülke arasında ikinci üst düzeyli temas olarak nitelendirilen ziyaret, Türkiye ile BAE'nin ekonomik, ticari, kültürel ve turistik alanlardaki işbirliğinin arttırılmasını da amaçlıyor. Çevre yolu yapımı için yarışacak firmalar belîrlendî ANKARA (a.a.) 2. Boğaz Köprüsü projesinin önemli bir bölümünü oluşturan Kınalı Adapazarı arasındaki 200 kilometrelik otoyolun yapımı ile ilgili önseçim çahşmaları tamamîandı ve teklif ahnacak firma gruplan belirlendi. Karayolları Genel Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre, köprü yapımı da dahil projenin tümü için yeterli görülen firma gruplan şunlar: • ENKA İnşaat ve San. A.Ş. Cleveland Bridge and Engineering Co. Ltd. (tngiltere) Strabag BauA.G. (Almanya) Overseas Bechtel Incorporated (ABD). • Sezai Türkeş Fevzi Akkaya tnş. A.Ş. Ishikawajima Harima Heavj Industries (IHI) Co. Ltd. (Japonya) Mitsubishi Heavy Industries Ltd. (Japonya) Nippon Kokan K. K. (Japonya) Impregilo S.P.A. (İtalya). • Dyckerhoff VVidmann A.G. (Almanya) Hitachi Zosen Corporation, (Japonya) Kutlutaş inşaat Nissho Iwai Corporation (Japonya). • Cogefar S.P.A. (İtalya). • Philipp Hozzmann A.G. (Almanya) J.A. Jones Const. Co. (ABD) Parsons Brinckberhoff Int. Inc. (ABD) Kalser Engineers Int. Inc. (ABD) Bdim Inc. Business Development and International Marketing (ABD). • Koppers / Nello L. Teer Co. Inc. (ABD) Marubeni Corporalion (Japonya) Entes A.Ş. Louis Berger International Inc. (ABD) Poul N. Howard Co. (ABD). 2. Boğaziçi Köprüsü 'ne bağlı 200 kilometrelik otoyol için yeterlik alan firmalar belirlendi. Yeterli görülen 8 firma grubundan 5 7 köprü ve otoyol yapımı için komple teklif verecek. Projenin bir bölümünü oluşturan, KınalıMahmutbey (Trakya Otoyolu) Çamlıca Gebze (Anadolu Otoyolu) ile İzmit Adapazarı Kazancı (Anadolu Otoyolu), bölümü için yeterli görülen firmalar da şöyle belirlendi: * Yiiksel İnşaat Guriş İnşaat ve Müh. A.Ş. Kıska Kom. Şit. Wayss und Freytag A.G. (Almanya) Kumagaı Guimi Co. Ltd. • Tekfen inşaat L.E.S.C.A. Farsura S.P.A. (ttalya) Tbyssen Engineering (Almanya). • Costain Civil Engineering Ltd. (İngiltere) Kawada Ind. Ltd. (Japonya) Kawasaki Heavy Ind. Ltd. (Japonya) Bileineger Berger Bau A.G. (Almanya) Doğuş İnşaat Mitsui and Co. Ltd. (Japonya). • Reechi Contnızioni Generali S.P.A. (İtalya) Nuova C.M.F. (İtalya) Stuag A.G. (Avusturya) Porr Int. A.G. (Avusturya). Yalnız îzmit Adapazarı Kazancı (Anadolu Otoyolu) için Leonhard MoU GMBH and Co. (Almanya) firmasına, Kınalı Mahmutbey (Trakya Otoyolu) için ise Bahattin Goren (Türkiye) fîrmasına yeterlik belgesi verildi. Bu arada Karayolları Genel Mudürlüğü yetkilileri, 2. Boğaz Köprüsü ve karayolu geçişi dışında tüm bölümlerin yapımı için yeterli görülen Doğuş firmasının aynı bölümler için yeterli görülen Avusturya ve İtalya konsorsiyumuyla grup oluşturması halinde işin tümu için teklif verebileceğini açıkladılar. STRASBOITRGT»A 27 AVRUPALI PARLAMENTER BİRARAYA GELDİ Türk Dostları lobisinde 'insan hakları'soruldu Toplantıyı "hayat hikâyesıni" anlatarak açan ANAP'lı Çakıroğulları, Avrupalı parlamenterleri "Hayvan haklarımn bile nasıl korunduğunu görmeleri için" Türkiye'ye çağırdı. Lobi oluşturma çalışmalarını düzenleyen Alman CDU Milletvekili Lemmer'in önerisiyle nisan ayında, "gündemli" ve "sorulara cevap getireceİc biçimde" yeniden bir araya gelinmesi kabul edi/di. HADİ ULUENGİN STRASBOURG Avrupa Parlamentosu'nda bir "Türk lobisi" oluşturmak amacıyla dün Strasbourg'da yapılan toplantı, 27 Avrupalı parlamenterin katılması açısından "başarılı", ancak Türk milletvekillerinin hazırlıksız ve donatımsız olmaları nedeni ile özellikle bu milletvekilleri bakımından "fiyasko" görünümündeydi. Türk tarafından tek başarıyı AET nezdindeki Daimi Temsilcimiz Büyukelçi Pulat Tacer, hem toplantıyı duzenlemede hem de yaptığı konuşmada gösterdi. TBMM tarafından Türkiye AET Karma Komisyonu Başkanlığına seçilen ANAP Denizli Milletvekili Aycan Çakıroğulları, oturumu "bayat hikâyesini" anlatarak açtı. Bu tür ilginç öykülere pek alışkın olmayan Avrupalı parlamenterlerin daha sonra yönelttikleri çeşitli sorular ise toplantıya katılan 9 Türk parlamenter tarafından tatmin edici bir biçimde cevaplandırılamadı. Alman CDU Milletvekili Lemmer'in girişimiyle ve toplam 27 Avrupalı parlamenterin katılmasıyla gerçekleşen "Türk Dostu lobi" toplantısına Türkiye'nin AET nezdindeki Daimi Temsilcisi Buyükelçi Pulat Tacer, bazı Türk diplomatlar da katıldılar. Çakıroğullan'nın hayat hikâyesinden sonra, Lemmer, Avru ANKARA (a.a.) TBMM Dil Okulu bugün saat 17.00'de Başkan Necmettin Karaduman tarafından açılacak. TBMM DU Okulu'nda milletvekilleri modern teknik cihazlarla yabancı dil öğrenecekler. Dört sınıf, dil ve eğitim laboratuvarlan şeklinde altı odada çaüşacak olan Dil Okulu'nda sadece İngilizce dersleri verilecek. TBMM DU Okıılu bugün açıhyor Emeklilik yaşı Emeklilik yaşının yükseltilmesi konusunda da kazanılmış haklara dokunulmayatağını yineleyen Kalemli, "Geç emeklilige gayet yumuşak bir iniş yapılacagını" belirtti, işçi haklarında bir geriye gidişin olmadığını savundu. Kalemli, işçilerin grev yapamadığına ilişkin soruları yanıtlarken, "Demek ki, işçiler grevi Türkiye'nin geleceği açısından iyi görmuyorlar. Memura, işçiye olan zammı bile vermedik" şeklinde konuştu. pa Parlamentosu'nda ilk kez "Türk dostu" bir grubun oluşmasına dikkati çekti. Daha sonra söz alan Buyükelçi Tacer, Ankara'nın Strasbourg parlamentosuna verdiği önemi vurguladı. CDU üyesi Alman Milletvekili Bayan Lenz, insan haklan konusundaki kaygılar açıkhğa kavuşmadan, parlamento bünyesinde adımlar atmanın zor oldugunu söyledi. Lenz'in sorulannı cevaplayan MDP Milletvekili Mükerrem Hiç, 12 Eylül öncesinde Türkiye'de insan haklarımn çiğnendiğini, şimdi demokrasiye geçildiğini ve Avrupa'daki kaygıların "iletişim" eksikliğinden kaynaklandığım belirtti. Türkiye'den yeni dönen iki Avrupalı parlamenter, Lüksemburg üyesi Mıihlen ve Alman Milletvekili Braun Mauser, Türk hükümetinin işkence sorumlulannı cezalandudığını ifade ettiler. İngiliz Muhafazakâr üye Taylor da Türkiye ile AET arasındaki sorunların, "Demokrasi, insan haklan, Kıbns ve Yunanistan" ABD Dışişleri: Türkiye'de insan haklan konusunda üerleme var WASHINGTON, (a.a.) Birleşik Amerika Dışişleri Bakanlığı tarafından hazırlanan "1984^ te Dünyada İnsan Haklan" konulu raporda, "Türkiye'de insan haklanna saygı konusunda 1984^ te büyük ilerlemeler kaydedildiği" beürtildi. Dünyadaki birçok ülkenin incelendiği raporun Türkiye ile ilgili bölümünde, "1984'te Türkiye'deki en önemli gelişme seçilmiş bir parlamenter hükümetin işbaşına gelmiş olmasıdır" denildi. Raporda ayrıca, Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyeti, Kıbns Rum Kesimi ve Yunanistan'da da insan haklan konusunda geçen yıl olumlu gelişmeler görüldUğü kaydedilirken, "Yunanistan'ın en önemli meselesi, ülkede yasayan azınlıklara karşı uygulanan baskı politikasıdır" denildi. (Arkası 11. Sayfada)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle