19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
umhuriyet Jluslararası Sivil Havacıhk oplantısı Sahibi: Camhuriyel Matbaacıhk ve Gazeıecıhk Turk A.nonım Şirketı adına Nadk Nadi, • Genel Yayın Mudüru: Hasaa Ccaul, Muessese Muduru. Emi ıw lişıkkgil. Yaıı Işlen Muduru. O k « G o u a s i a , • Haber Merkezı Muduru. Yalçın Baycr, Sayfa Duzenı Yönetmenı. AH Aor, # Temsılaler AN(CARA: Y«U;ın Doğan, İZMIR HiknetÇetinkaya. ADANA: Mehınct Mt tmsak: 5.28 Guneş: 6.58 lstanbul Haberlerı: Rcfc* Oı, Dış Haberler fifamBala, Ekonomi Osaua Ulıgıy, Kultur: Aydu Eaef. Magazın Yalçıa Pckşn, Spor Danışmanı: Abd«lk*dir YonHrmn, Duzeltme: Rcfik Durtnş, Aıaştırma. Şahn Alj«», Iş Sendıka: Şifcna ketaci. Haber Araşıırma: Lfıık Culdcmir, • Koordınatör: Ahnwl Karabaa, • Malı Işlcr En>l Eriıut, llan: Ziy» £ı«cne. HalkU tlı$kücr: GaldmB Uoşur, Idare: Hascynı Gürrr, lşletme: Onder (,elık. a ı ve Kjj'on. tumhuriyrt Maıbaacılık ve Gazetecılik T.A.Ş. Türk Ocagı Cad. 39/41 Cağaloglu lstanbul. PK: 246hıanbul. Tel: 526 10 00 (9hat), Telex: 22246 • Burolar: Aakara: Zıya Göltaip Bulvarı tnkılap Sokak No: 19/4 Tel: 33 11 4147, Telex. 42344 • Innir. Haliı Zıya Bulvarı No. 64/3, Tel: 25 47 0913 12 30 Telex: 52359 • Adana: Çakmak Cad. No: 134 Kaı 3, Tel: 1455019731 Telex: 62155 TAKVİM 28 KASIM 1985 O | l e : 11.57 Ikindi: 14.23 Akşanv. 16.44 Yatsı: 18.10 Yunanistanhn Ege'de tek yanh ilan ettiği yol değişti lspanya'nın Malaga kentindeki ICAO toplantısmda Ege ve Karadeniz'deki FIR sorunları Türkiye açısmdan olumlu sonuçlandırıldı. Karadeniz FIR hattı konusunda Türkiye ile Sovyetler Birliği'nin aralıkta görüşmelere oturmaları kararlaştırıldı. ANKARA, (Cumhuriyet Burosu) Geride bıraktığımız iki hafta boyunca lspanya'nın Malaga kentinde yapılan Uluslararası Sivil Havacıhk örgutü (ICAO) Avrupa bölge toplantısı, Ege'de Yunanistan'la, Karadeniz' de ise Sovyetler Birliği ile olan "FIR" sorunlannda Türkiye açısmdan olumlu bir şeküde sonuçlandı. Sağlanan bilgilere göre, Yunanistan'ın Ege'deki uluslararası G18 yolu üzerinde yapüğı ve Türkiye'nin itirazlanna uğrayan değişiklik, bir kez daha kabul edUmedi ve bölge planında G18 yolunun eski rotasını izlemesi onaylandı. Kabul edilen sonuç belgesinde Karadeniz'deki Türk ve Sovyet "FIR" bölgeleri arasındaki sırur, eskisi gibi korunmakla birlikte, konunun önumüzdeki günlerde Türkiye ile Sovyetler arasmda muzakere edilecegi belirtilerek, yapılacak değişikliğe kapı şimdiden açvlmış oldu. Türkiye'yi Dışişleri Bakanlığı HavacıkkDenizrilik Dairesi Başkanı Daryal Batıbay'ın başkanlığındaki bir heyetin temsil ettiği Malaga toplantısının Turkiye'ye dönuk sonuçları, yetkUi çevrelerden sağlanan bilgilerin ışıfonda sövle özetlenebilir: G18 YOLU: Yunanistan, Avrupa'yı Ege'nin uluslararası hava sahasından ve Türkiye'nin güneybatısından geçerek Ortadoğu'ya bağlayan G18 havayolunu 1981 yılında keyfı bir şekilde ve Turkiye'ye danışmadan Limni üzerinden Rodos'a gidecek şekilde doğuya kaydımuştı. Yunanistan, tek taraflı bu oldubittisi üe G18 yolunu Türk askeri uçaklannın tatbikat yaptıklan ve Ege'nin uluslararası hava sahasına girtnek için kullandıklan bölge üzerine kaydırmış, boyleükle Türkiye'nin Ege'deki hareket serbestisini sınırlamak amacını gütmüşıü. Tüıkiye'tün itiraa üzerine ICAO Konse> Başkam, konunun Türkiye ile Yunanistan arasmda danışmalar yoluyla çözümlenmesini önerdiyse de Yunanistan bu öneriyi kabul etmemişti. Sonuçta konu geçen şubat ayında yapılan ICAO Hava Seyrusefer Komisyonu ve mart ayında da ICAO Konseyi'nde elc alınmış ve Türkiye'nin itirazlan sonucu Yunanistan'ın uygulamasmm ICAO kurallarına aykırı olduğu saptanmıştı. ICAO'nun bu yetkili orgaiüan, G18 yolunun eskiden olduğuna yakın bir çizgi üzerinden Selanik'in dogusundan Rodos'a uzanan direkt bir yoldan geçirilmesine karar vermişlerdi. Malaga'da yapılan ICAO bölge toplanıısı söz konusu organlann aldıgı bu karann uygulamaya konabilmesi için gerekli son aşamayı oluşturmaktaydı. önumüzdeki 78 yülık bir dönemde geçerli olacak Avrupa bölge planı, bu karara uygun bir şekilde hazırlanarak Malaga toplantısına getirildi ve yapılan görüsrneler sırasında da aynen onaylandı. Yunan delegasyonu, yalnız kahnca ses çıkarmadı ve bölge planı Türkiye'nin istediği değişıklikler doğrultusunda kesinleştirilmiş oldu. Böylelikle Yunanistan 1981 yüında yapüğı tek taraflı uygulamadan dort yıl sonra, Ege'de kontrolü altındaki FIR bölgesinde G18 yolunu yeniden eski rotası ile kabullenmiş oldu. W14 YOLU: Yunanistan'm Türkiye'nin itirazlanna yol açan Ege FIR bölgesindeki bir baska tek taraflı uygulaması da Atina ile adalar arasmda ilan ettiği "W14" iç hatlar yolu. Turizm amaçh bu yol Atina'dan başlıyor, Midilli ve Sakız Adası gibi Yunan adalarını birbirine bağlıyor. Uluslararası Sivil Havaalık örgütü'nün temel ükelerinden biri, açık denizler üzerinde sivil havacıhk yolu ilan edildiğinde bu denizlere kıyısı olan Ulkeler arasmda danışmalar yapılması. Yunanistan'm bu yolu ilan ederken Turkiye'ye danışmaması, eskiden beri Ankara'nm ICAO içinde tepkisine yol açmaktaydı. Ancak Avrupa'da buna benzer 40 do Sovyet bilim adamlam daYıldız Savaşları için hazırhk yapıyor J\.merikan kaynakları, binlerce Sovyet bilim adamımn stratejik savunmamn bütün alanlarında çalışmalar yaptığım savunuyor. Buna karşılık Der Spiegel dergisi, SSCB'nin 20 yılı aşkın bir süredir yürüttüğü yoğun araştırmalarda elde edilen başarınm yetersiz olduğunu bildiriyor. JVlman Der Spiegel dergisi, Sovyetler Birliği'nin 60'h yılların ortalanndan itibaren Moskova üzerinde füzelerle kurulan savunma şemsiyesinin "fazla güvenilir" olmadığını yazdı. Dıs Haberler Servisi ABD Başkanı Ronald Reagan'ın Cenevre zirvesinde Yıldız Savaşları konusunda odun vermeyen bir tutum takınmasından sonra Pentagon geçen günlerde "Sovyetler'in Stratejik Savunma Programı" adı altında bir broşür çıkardı. Broşürde, Sovyetler Birliği'nin bir yandan Yıldız Savaşlan'na karşı çıkarken, diğer yandan da kamuoyunu kendi stratejik savunma çahşmalan konusunda aldatmaya çalıştığı ileri surülüyor. Reagan, Cenevre zirvesinde Yıldız Savaşlan konusunda direnirken, Gorbaçov uzayın bütün nükleer silahlardan arındınlmasını istediklerini belirtmişti. Amerikan kaynakları, bugün binlerce Sovyet bilim adammın stratejik savunmamn bütün alanlarında çalışmalar yaptığînı sasunuyor. Buna karşılık "Der Spiegel" dergisi, SSCB'nin 20 yıh aşkm suredir yürüttüğü yoğun araştırmalardan elde edilen askeri başarının yetersiz olduğunu bildiriyor. Dergi, silahlann iyi işlemediğini, zaten işleseler bile yaratabilecekleri sorunun ABD askeri uzmanları tarafından kolayhkla çozülebilecek nitelikte olduğunu belirtiyor. Der Spiegel, Ronald Reagan'm Stratejik Savunma İnisiyatifı (SD1) aracıhğıyla gerçekleştirmek istediği savunma şemsiyesini Sovyetler Birliği'nin de oluşturabilmesi için Moskova'nın onemli bir koşuldan, yani yüksek bilgisayar teknolojisinden yoksun olduğunu bildiriyor. Sovyetler Birliği Komünist Partisi'nin eski genel sekreterlerinden Nikita Kruşçov'un 1%1 yılında Batılı uzmanları kaygılandıran sozlerinin anlamı bugün hâlâ çözülebilmiş değil. Kruşçov 1961'de "Uzaydaki bir nesneyi vurabiliriz" demişti. Oysa Sovyetler Birliği bu konudaki denemelerine 7 yıl sonra başlayacaktı. SSCB 1968'den sonra 20 kez uydu katilleri konusunda deneme yapmış, ancak bunlardan ll'i başansızlıkla Pentagon,"Sovyetler Birliği'nde Stratejik Savunma Programı"broşürü çıkardı Yılbaşında bir kişiye 150 milyon ANKARA, <a.a.) Milli Piyango'nun yılbaşı çekilisinde en büyük ikramiye 150 milyon lira olarak belirlendi. Bu ikramiyenin tam bilete isabet etme si halinde, "en büyük talihli' kesintisiz olarak 150 milyon liranm sahibi olacak. Ydbaşı büyük çekilisinde bilet fıyatlan da yüzde 100 arttınldı. Buna göre tam bilet iki bin, yanrtı bilet bin ve çeyrek bilet de 500 liradan satılacak. Sağhk Bakanhğı ilk bükisel ilaçları betirledi ANKARA, (Cumburiyet Bürosu) Bitkisel ilaç yapunmı özendirmek için flnİemJer alan Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı, fabrikalarda yapılacak ve eczanelerde satılacak olan ilk bitkisel ilaçları belirledi. Bitkisel tlaç Komisyonu'nun aldığı karara göre eczanelerde satılacak bitkisel kökenli ilaçlarda, hastahk adları ya da hatırlatıa adlar "ilaç adı" olarak kullanılamayacak. Firmalann özel adlarta üretecekleri bitkisel ilaçlann fiyatların' bakanlık belirleyecek. Bitkisel İlaç Komisyonu'nun aldığı bir başka karara göre, bitkisel kökenli ilaçlann uretilmesinde kullanılacak veya Türkiye'de üretilmesi için yurt dışındah getirilmesi gereken müstahrarlar ancak SSYB İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü'nden izin almak koşuluyia ilhal edilebilecek. vantaj da hedefini izlemek için kullandığı radarın uyduyu ele vermesi, böylece karşısmdakine, tepki gösterebilmest için zaman bırakmasıydı. Der Spiegel, Sovyet bilim adamlarmın bu radar sisteminin yerini alabilecek optik bir "Kızılötesi tarayıcısı" üzerinde çalıştıklannı, ancak yapılan 6 testin tümünün de başansızlıkla sonuçlandığını bildiriyor. Dergi, tamamen işler durumundaki bir Sovyet uydusavannın bile ABD'nin pek az uydusu için tehlikeli olabileceğini, Amerikan uydulannın uzayda Sovyet uydu katillerinin erişemeyeceği bir mesafede bulunduğunu bildiriyor. Der Spiegel, Kazakistan'dabulunan ikifırlatma rampasından atılacak katil uydulann sadece söz konusu bolge üzerinde uçan uydulara ulaşabileceğini ileri sürüyor. Pentagon uzmanlan, Moskova'nın ABD'nin ulaşılabihr durumdaki butun uydulannı yok edebilmesi için bir haftadan fazla zamana ihtiyacı olduğunu ileri sürüyorlar. Der Spiegel, Sovyetler'in 6O'lı yıllann ortalanndan itibaren "Galosh" füzeleri aracıhğıyla Moskova üzerinde kurduklan savunma şemsiyesinin de fazla güvenilir olmadığını belirtiyor. Pentagon yetkilileri bu tür sistemlerde kullanılan devasa radar tesislerinin "ideal bir saldırı hedefi" oluşturduğunu söylüyorlar. Sovyet SH08 (atmosferdeki savunma için kullanılabiliyor) ve SH04 (uzaydaki savunma için kullanılabiliyor) füzeleri, tıpkı 10 yıl önceki Amerikan Sprint ve Spartan füzeleri gibi nükleer başhk taşıyorlar. Ancak bunlann patlamasıyla birlikte olusan elektromanyetik etki, radarîan birkaç dakika için kör ediyor ve bu andan sonra gelecek nükleer başlıklar hiçbir engelle karşılaşmıyorlar. Der Spiegel, bu aşamada Pentagon tarafından daha once başarıyla denenen konvansiyonel silahlann bir çare UYDUSA VAR FUZELER Amerikan kaynaklanna olabileceğini, ancak Sovyetler Birliği'nin böyle bir göre SSCB'nin uzay savunma programında en önemli "Cçüncü kuşak ABM (Anti Balistik Füze) teknolojisi" kozu uydusavar silahlan. Alman Der Spiegel dergisi, bu ne bugune kadar sahip olamadığını belirtiyor. savunma programınm yetersiz olduğunu öne sürüyor, Amerikalı silahlanma uzmanı John Pike Washington'Sovyetler Birliği'nin bu program için en gerekli olan şeyun bugün bile sahip olduğu silahlann Sovyetler Birliğiden, yüksek bilgisayar teknolojisinden yoksun olduğu nin geliştirebileceği bütün ABM sistemlerini zorlayabinu yazıyor. leceğini ileri surüyor. Der Spiegel, Moskova'nın ABD'nin korktuğunu gerçekleştirdiği takdirde, yani ülke çapında bir savunma sissonuçlanmıştı. temi kurduğunda bütün görünümün değişebileceğini beBuna karşılık, Sovyetler Birliği 3 ton ağırlığındaki bir lirtiyor. "uydu katilini" uzayda yörüngeye oturtan devasa bir füABD Savunma Bakanı Vveinberger bu endişeleri açıkzeyle yapılan denemelerde başarılı olmuştu. Ancak, helamak için ekim ayı sonunda NATO Gçnel Karargâhı1 defle aynı yörüngeye oturtulan uydu katili, yörüngedenın toplantı salonuna Sovyetler Birliği'nin Sibirya'daki ki ikinci devrinde yani "starttan" 3 saat sonra gorevini yeni bir radar tesisinin maketini getirmişti. Weinberger gerçekleştirebüiyordu. Hedefin dunya etrafındaki ilk devbu modern sistemin ABM Anlaşması'nın açıkça ihlali ri sırasında vurulabilmesi için yapılan denemelerden yaanlamına geldiğini ve geniş bir füze savunma sistemirısı başansızlıkla sonuçlanmıştı. nin kalbini oluşturabileceğini ileri sürüyordu. Ayrıca, katil uydunun sahip olduğu başka bir deza Yardım getnisi Somali yolunda KUSEYR Afrika'daki açlıktan etkilenen ülkelere Kızılay aracılığıyla dağıtılacak yardım malzemelerini laşıyan D. R Deniz Nakliyat'a ait "Kayseri" gemisi dün Mısır'm Kuseyr Limam'na vardı. Hükümet tarafından Kızılay aracıhğıyla Afrika ülkeler'ıne yapılan 500 milyon liralık pirinç, buğday, un, şeker, yağ, süt, ma. ma, ilaç gibi yardım malzemelerirti Somali'ye götüren Kayseri gemisi, bugün bu ülkenin Berbera Limam'na varacak. ANKARA, (VBA) Türk Hava Yolları 'nın pilot sıkıntısını gidermek için çeşitlî çalışmalar yapıldığı bildirildi. Ulaştırma Bakanlığı Müstesarı thsan Pekel, pilot sıkıntısmm giderilmesi amacıyla THY bünyesinde Sivii Havacıhk Okulu açılmasının planlandığını belirtti ve yabancı ülkelerde çalışan Türkpilotlarının Turkiye'ye çağnlacağını kaydetti. Sivil Havacıhk Okulu Oğrenci affi komisyonda ANKARA, (ANKA) Milli Eğitim Komisyonu 'nun bugünkti toplantısında tek dersten kalanlann affı konusu ele ahnacak. ANAP Elazığ Milietvekili Mehmet Özdemir ve 8 arkadaşı, dün Meclis Başkanlığma verdikleri önergede, 198485 yıllarmda universitelerden ilişiği kesilenlerle, ilişiği kesilme durumuna gelenlerin affedilmelerini isıediler. Kafaoğlu dosyası Genel KuruVda ANKARA, (Cumhuriyet Burosu) Maliye Bakanlığı sırasında Başak Şirketler Grubu'na usulsüz kredi sağladığı gerekçesiyle Adnan Başer Kafaoğlu hakkında işlem yapılması için TBMM Başkanlığı'na gönderüen Başbakanlık tezkeresi gelecek hafta başkanlık sunuşu olarak genel kurula getirilecek. TBMM Danışma Kurulu'nda Kafaoğlu dosyasının görüşülme usulüne ilişkin olarak partiler arasmda anlaşma sağlanamadı. TBMM tatildeyken Başbakanlık tarafından Meclis Başkanlığı'na sunulan Kafaoğlu hakkındaki tezkerenin genel kurula getiriliş usulü ile ilgili olarak uzun süredir yapılan Danışma Kurulu toplanttlanndan bir sonuç alınamadı. Muhalefet partileri konunun hukümet tarafından Meclis'e getirilmesinin Anayasa'ya ve yasalara aykırı olduğunu savundular. TBMM Başkanı Karaduman, usulle ilgili olarak partiler görüş birliğine varamayınca konuyu başkanhk sunuşu olarak genel kurula getirmeyi kararlaştırdı. Danışma Kurulu'nun dünkü toplantısmda Sosyal Demokrat Halkçı Parti Meclis Grup Başkan Vekili Seyfi Oktay, Anayasa'nın 100'uncü maddesinin bu konuytı açıkça belirlediğini söyledi. Oktay, Kafaoğlu hakkında Meclis soruşturması açılabilmesi için 40 üyenin önerge vermesi gerektiğini söyledi. SHP Grup Başkan Vekili konunun kuvvetler ayrıhğı ilkesine de aykın olduğunu ifade ederek, "Bu yol açılırsa, hükiimetler kendi muarnzlan hakkında dos>a düzenletip bu konuya Meclisin de alet edilmesi yolunu acar" dedi. Hükümetin, yargı merciinin gorevini yapmak istediğini savunan Oktay, bu konunun yargının yetkilerine tecavüz niteliğini taşıdığım da kaydetti. Oktay, "Eğer olayı ihbar olarak adlandınrsak Ceza Muhake meleri Usulü Vasast'nınlSl'inci maddesinde ihbar mercileri gösterilmiştir" biçiminde konuştu. Eski Maliye Bakanı Adnan Necmettin Karaduman, dosyayı "başkanlık sunuşu" olarak tartışmaya açacak Andreottu ocakta Ankara''da ANKARA, (a.a.) Italya Dışişleri Bakanı Guilio Andreotti, yeni yılın ilk ayında Türkiye'yi resmen ziyaret edecek. Andreotti'nin Türkiye'yi ziyareti sırasında ikili ilişkiler ele ahnacak. Bu arada ozellikle J Türkiye'nin Avrupa \e AET t ile ileşkileri üzerinde durula ' cak. (Arkası 13. Sayfada) Başer Kafaoğlu, Başak Şirketler Grubu'na usulsüz kredi sağlatarak, Anadolu Bankası'nı 16 milyar lira zarara uğratmak iddiasıyla suçlanmış ve Anadolu Bankası'nın 1983 yılı hesap ve işlemleri KİT komisyonunda görüşülürken, kendisi komisyona davet edilerek bilgisine başvurulmuştu. Kafaoğlu, komisyonda suçlamaları reddetmişti. Komisyon, bankanın zarara uğratılmasma ilişkin işlemlerin TCK'nın 510'uncu maddesi kapsanunda olduğu göz (Arkası 13. Sayfada) Kapı boyası mahkemede ANK4R.4, (ANKA) Yargıtay 5 'inci Hukuk Dairesi, ortak yerlerde genel güzelliği ve estetik görünümü bozucu durumların kat maliklerinin sorumluluğunda olduğunu huküm alıına alarak, bu gibi durumlarda aykınhğa neden olan kat malikinin gerekli düzeltmeyi ve düzenlemeyi yapmakla yükümlü olduğuna karar verdi. HZTde olanlar teferruat SEMRA SOMERSAN Türkiye'de, insanların kobay olarak kullanıldığı deneylerde, insan hak ve saghğını ön plana alan standartlarvn uygulanması için TÜBİTAK, "übbi Araştırmalarda tnsan Denekler Sorunu" konulu bir sempozyum düzenledi. Basma açık olarak yapdması öngörülen sempozyvım, son anda sekil değiştirerek bir ihtisas komisyonu toplantısma dönüştürüldü ve basın mensuplan içeri ahnmadı. TÜBlTAK'ın bir buçuk yıl önce hazırlayıp, tüm basına yolladığı yılhk programda, basına açık "sempozyum" olarak nitelendirüen toplantının, kısa bir süre önce basına kapalı bir ihtisas komisyonuna dönüştürülmesi dikkati çekti. Bundan birkaç ay önce ABDnin New York eyaletinde yaşayan Prof. Dr. Tnran ttil'in, Amerika ve Avrupa'da piyasaya henüz sürülmemiş kimyasal maddeleri Türkiye'de insanlar üzerinde denediğinin açığa çıkması kamuoyunda büyük tepki yaratmıştı. Prof. İtil'in İstanbul'da Gayrettepe semtindeki HZt Vakfı'nda yaptığı bu deneylerin basına yansunası sonucu, Sağhk ve Sosyal Yardım Bakanlığı HZt Vakfı hakkında bir sonışturma açmış, ancak sonışturma sonucunda Bakan Mehmet Aydın, Nokta dergisi ve Cumhuriyet gazetesinde belgelerle kanıtlanan olayın "asılsız iddialar" olduğunu öne sürmüştü. HZİ VakfıKobay olayırun basında ve kamuoyunda yarattıgı tepkiler, kamuya açık toplanünın gizli bir ihtisas komisyonuna dönüştürülmesini etkiledi mi? Cumhuriyet'in bu konudaki sorusunu "Tıbbi • Araştırmalarda İnsan Denekler İhtisas Komisyonu" Başkanı Farmakolog Prof. Dr. Oguz Kayaalp şöyle yanıtladı: "HZt Vakfı olayını 'Tıbbi Araştırmalarda însan Denekler Komisyonu' Başkanı Prof. Kayaalp: Dolmabahçe Sarayı Harem Dairesi bugün açılıyor **. çok yakından izledim. Bu vakıfta olanlar bizim açunızdan bir tefemıat; biiyuk bir orman içerisinde bir detay. Türkiye'de bu konudaki genel duzensizliğin bir parçasıdır." J ŞİODET TARTIŞ1LD1 US'ESCO, Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü ile Hürriyet Vakfı'mn düzenlediği "Şiddet ve Kitle İletişim Araçlan" semineri üç gün süren çahşmalarını tamamladı. Seminerin son günundeki panele soldan sağa Cengiz Çandar, Prof. Bahri Savcı, Prof. Dr. İsmet Giritli, Özcan Ertuna ve İsmail Cem katıldılar. Sempozyumun mali olanaklann kısıthhğı nedeniyle ihtisas komisyonutoplantısma dönüştürül' düğünu açıklayan Kayaalp, "Aynca araya yocuk ishalleri ve çocuk zehirieıuneleri gibi daha önemli olaylar girdi. Biz de bu konularda sempozyum >apmayı yegledik" dedi. Eğer sempozyum mali olanaksızlık nedeniyle ihtisas komisyonu toplantısma dönüştürüldüyse basına niye kapalı yapıldı? Cumhuriyet'in bu sorusunu Kayaalp, "Biliyorsunuz ihtisas komisyonu toplantüan basına her zaman kapalı olur" şeklinde yanıtladı. "Tıbbi Araştırmalarda însan Denekler Sorunu İhtisas Komisyonu"nun Türkiye'de ilaç deneylerinin yapılmasında öngördüğü standartlar, toplantıdan sonra, Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı ile üniversitelerin onayına sunulacak. Komisyon Başkanı Prof. Dr. Kayaalp, bu konuda şunlan söyledi: "Bizim onerecegimiz standartlar karar niteliği taşımıyor. Bunlann yerine getirilmesi Saglık Bakanlığı ve üniversitelere bafilı." Prof. Dr. Kayaalp, "Tıbbi Araştırmalarda îıivan Denekler Sorunu İhtisas Komisyonu"nun amacını, "Türkiye'de ilaç ve kimyasal maddeleıie deneylerin, insani, hukuki kurallara uygun olarak yapılması için Batı'dakine benzer standartlar getirmek" olarak beUrledi. Bu standartlann getirilmesinde yalnızca insani nedenlerin rol oynamadığını vurgulayan Kayaalp, "Aksi halde yurt dışında yayımlanan drrgiler bu araştırmalan ya) ımlamıyor" dedi. İ&. •/ \ ŞİDDET VE KİTLEİLETİŞİM ARAÇLARI SEMİNERİ: 7 ABD'den şiddet ithal edîliyor İstanbul Haber Servisi UNESCO Milli Komisyonu ile Hürriyet Vakfı'mn ortaklaşa duzenledikleri "Şiddet ve Kitle İletişim Araçlan" konulu uluslararası seminer dün sona erdi. Atatürk Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen seminerin son gününde, kitle iletişim araçlan ile, şiddet olaylarını kamuoyuna yansıtırken, şiddetin gerçek kaynaklanna inilmesi ve sahiplerine karşı cesur olurunası istendi. Seminer de, etkin Batı haber kaynaklanna karşı az gelişmiş ulkelerin haberlerini yansıtacak alternatif ajans girişimi üzerine ABD'nin UNESCO'dan çıkışı eleştirildi ve başta ABD olmak üzere Batı yapımı şiddet filmleri ile az gelişmiş ülkelere "şiddet ithal edildiği", bunun da toplumlarda yıkıcı etki yarattığı bildirildi. Yerli ve yabancı uzmanlar tarafından 20 bildirinin sunulduğu seminer uç gun surdu. Seminerin son günü yapılan panele konuşmacı olarak katılan gazetemiz yazarlarından Cengiz Çandar, şiddet ve terörun tanımının keyfı olduğuna değindi ve ABD Başkanı Ronald Reagan'ın İran, Libya, Kuzey Kore, Küba ve Nikaragua'yı terorizmi destekkyen devletler olarak ilan ettiğini hatırlattı. ABD'nin de Nikaragua'da yıkıcı faaliyetlerde bulunmak için küçük terorist gruplar örgütlemesinin Beyaz Saray Kongre çatışması sayesinde açığa çıktığını kaydeden Çandar, "Küçük Nikaragua terorist devletler arasmda sıralanırken, koca ABD'nin bir terorist devlet olarak anılmasını men eden nedir" diye konuştu. Çandar, kitle iletişim araçlarının terörun reklamını yapmakıan çok, gerçek şiddet kaynaklannı gizledikleri için eleşürilmeleri gerekıiğini belirtti ve uluslararası basınyaym organlannda 1 Amerikan vatandaşının oldurüldüğu Achille Lauro gemisinin kaçırılması olayına, 72 kişinin öldürüldüğü Israil'in Tunus baskınından daha çok yer verildiğine dikkati çekti. Prof. Bahri Savcı ise, şiddet ve terörun geçmişe gore anmadığını, aksine azalma eğilimi gosterdiğini, bunun da dünyada büyuk bir demokratikleşme akımının yaygınlaşmasından kaynaklandığını söyledi. Batı ve sosyalist demokrasilerinin birleşik tavırlara, değerlere ulaşma eğiliminde olduklannı belirten Savcı, şiddetin içerde ve dışardaki politik sorunlardan çıktığını, demokrasiye olan eğiHmin politik sorunların çöziimünü kolaylaştıracağını kaydetti. Marmara Üniversitesi BasınYayın Yüksek Okulu Mudürü Prof. Dr. İsmet Giritli tarafından yönetilen panelin son konuşmacısı Güneş gazetesi yazarlarından İsmail Cem, Türkiye'de ilkokullardan başlanarak çocuklara ve genclere sadece "bizim" hakh olduğumuzun, başka doğrunun oimadığının oğretildiğini, dışa donuk, başkalarını anlamaya yonelik yetiştirilmediğini söyledi. Panelin ilk konuşmacısı Hurriyet Gazetesi Genel Müdurü Özean Ertuna, şiddet olaylannın yansıtılmasında basından istenenlerin, basının ozgürluğunu kısıtlayacak engelkmelere donuşterülmemesine dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Ertuna, Türkive'deki gazetelerin dış haberlerinin birer çeviri burosu gibi çalıştığını, ı;oğunlukla belirli dış kaynaklara bağımlı kalındığını ifadc etıi Kültür Servisi Dolmabahçe Sarayı'nın Harem Dairesi bugun açılıyor. TBMM Başkanı Necmettin Karaduman tarafından açılacak olan Harem Dairesi'yle birlikte Dolmabahçe Sarayı'nda halka kapalı bölüm kalmayacak. Sıütan Abdülmecit tarafından 1856 yılında yaptınlan ve 15 bin metrekarelik bir alanı kapsayan Dolmabahçe Sarayı'nın uçte ikilik bölümunü Harem Dairesi oluşturuyor. Harem Dairesi'ne, Saray'ın birinci katındaki Hatıra Salonu'ndan sonra akv koridor ve iki sofa geçilerek giriliyor. Harem Dairesi'nin ilk odası Valide Sultan'ın resmi kabul odası. 15. Louis stili eşyalarla donatılmış odadan sonra Valide Sultan'ın yatak odası yer alıyor. Kalem işi tavan ve duvar süslemeleriyle, altır. varak kaplamah yatak ve gardırobuylaYıldız Sarayı atolyelerinde yapılmış sedef, fîldişi kakmalı mucevher dolabının bulunduğu odadan sonra Mavi Salon diye anılan Harem Tören ve Kabul Salonu geliyor. Harem Dairesi'nin en gösterişsiz iki odasını Atatürk'ün çahşma odasıyla yatak odası oluşturuyor. Atatürk'ün İstanbul'a geldiği zaman kullandığı ve gunümuze kadar hiçbir eşyası değiştirilmeden korunan bu iki odadan sonra sıra, Kadınefendilerin ortaklaşa kullandıklan ve adını iç dekorunun renginden alan Pembe Salon'a geliyor. Pembe Salon'dan sonraki sofaya birinci ve ikinci Kadınefendilerin yatak odalan açılıyor. Eşyalarının Japon yapımı olması nedeniyle Japon Odası diye biHnen kviçuk bir sofadan sonra üçuncu Kadmefendinin yatak odası geliyor. Daha sonra Cariye Daireleri, Harem Hamamı ve hamam dinlenme odası yan yana sıralanıyor. Alt kattaki ilk salon Hareıu"deki kadınların sarav dısına çı karken kullandıklan Binek Salonu. Bu salonun yanında Şehzadelerin ders odası ve ne iş için kullanıldığma ilişkin bir belge bulunmayan Sedefli Oda bulunuyor. Binek Salonu'ndan karanlık bir koridorla Saray'ın kurucusu Abdülmecit'in odasına, oradan da 36 metre yükseklikteki iki bin metrekarelik Büyük Tören Salonu'na geçiliyor. Karaduman, yarın Beşiktas'taki Ihlamur Kasn'nın, Valideçeşme'deki Bezmi Âlem Valide Sultan Çeşmesi'nin ve Dolmabahçe Sarayı Sanat Galerisi'ndeki "Osmanlı Sarayı'nda Yabancı Ressamlar Sergisi"nin açılışlarını yapacak. 5 haftada 900 bin sattı KÖLN, (a.a.) Federal Almanya 'da çalışan yabancı işçilerin karşılaştığı guçlükleri anlatan "En Alttakiler" (Ganz Unten) adlı kitap, satış rekoru kırarak, 5 haftada 900.000'den fazla sattı. Kitabı yayımlayan "Kiepenheuer und Wîtsch" yayınevinin sözcüsu "Bir Türk isçisi kılığında" iki yıl yaşadıktan sonra deneyimlerini kaleme alan gazeteci yazar Günter fValdraff'm kitabımn, Federal Almanya yayıncıhk tarihinde en çok satan kitap olduğunu bildirdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle