Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet Sahıbr. Cumhuhyct Maıbaacılık ve Gazetecilik Türk Anonım Şırketı adına Nadir Nadi, • Genel Yayın MudUru: Hasan Cemal. Muessese Mudurü: Emine Uşaklıgil, Yazı lşierı Muduru: Ok»> Gonensin, 0 Haber Merkezı Müdum: Yalçın Bayer, Savfa Duzeni Yönetmenı Ali Acar, # Temsılcıler: ANKARA ValçınDoimn. İZMİR: HikmelÇetinkıya.ADANA: McbmetMı Isıanbul Haberlerı. Rrh» Öz, Dış Haberler: Eifua B«kı, Ekonomi: O s n u llagıy, Killtılr: Aydın Emcç, Magann Valçın Ptlçea. Spor Danışnunr. A.bdulk»dir Yucetmu, Duzeltme: Rrfik Durtâş, Araştırma. Şahin Alpay, tş Scndıka Şuknn Kctnci. Haber Arajlırma. Lfuk Guldcmir, # Koordınaiör Akmel Korulsan. # Malı Işler. Erol Erkol, llan. Ziy» Ergne. Halkla tlişkıkr G s M c m Kn$K. tdarc. Hıueyio Gurer. Işleıme: Onder Çelik. Basan ve Yayatv Cumhuriyel Matbaactlık ve Gazetecilik T.A.Ş. Türk Ocajı Cad. 39/41 Cagaloğlu Istanbul, PK: 246lstanbul, Tel: 526 1000 (9hat), Telex: 22246 • Burolar: Ankara: Ziya Gökalp Bulvarı lnkılap Sokak. No: 19/4 Tel. 33 11 4147. Tetex: 42344 • tanir. Halit Ziya Bulvarı No: 64/3, Tel: 25 47 0913 12 30 Telex: 52359 • Adsıım: Çakmak Cad. No: 134 Kaı 3, Tel: 1455019731 Telex: 62155. TAKVIM 26 KASIM 1985 Imsak: 5.26 Guney. 6.56 Oele: 11.56 Ikindi: 14.23 Akşam: 16.45 Yaısı: 18.10 Türkiye, işsizlik sorununu çözmeden AEVye ahnamaz AHMET ÖZAY UĞUR ERGAN KÖLN Federal Almanya Ekonomi Bakanı Martin Bangemann, hem FDP'nin genel başkanlığını üstlenerek, hem de Avrupa Parlamentosu'nda liberal grubun sözcülüğunü yürüterek, Avrupa'nın sayılı politikacılan arasında adından sık sık söz ettirmeye başladı. Uzay savaşı ve silahlanma projelerinde, Reagan'ın Avrupa'ya dönük politikalannın savunucusu olarak da dikkati çeken Bangemann ile TürkiyeAET ilişkileri ve Türk işçilerinin Federal Almanya'da "serbest dolaşımı" konulannda Köln yakınlannda Pullheim'da yaptığımız bir söyleşiyi sunuyoruz. Sayın Bangemann. konuşmalannızda sürekii olarak Alman ekonomisinin daha fazla dışa açılması üzerinde duruyorsunuz. Dış ekonomik politika konusundaki gorüşleriniz oelerdir? BANGEMANN Ekonominin dışa açıhp daha da gelişebiljnesi için, tek alternatifın liberal ekonomi poütikası olduğu inancındayız. Avrupa Ekonomik Topluluğu, önemli bir olgudur. Hükümetteki koalisyon ortağı diğer partilerin ve topluluk içindeki diğer üye ülkelerin topluluğun karşüaştığı bazı sorunlardan Federal Alman Ekonomi Bakanı Bangemann: •I fll UKİ mağazası soyuldu Kim kimdir? Hukuk doktoru olan Federal Alman Ekonomi Bakanı Martin Bangemann, geçen mart ayı tçtnde Alman Dışişleri Bakanı ve eski FDP Genel Başkanı Hans Dietrich Gencher'ın parti başkanlığından ayrılması ıle Gencsher'in teklifi ile FDP Genel Başkanlığı 'na gelinldi. Panı başkanhğına getırilmesinden önce FDP Genel Sekreterliği görevmi yurüten Bangemann, aynı zamanda Avrupa Parlamentosu'ndaki liberal grubun sözculuğü görevinde de bulundu. A vrupa 'nın sayılı politikacılan arasında yer alan Bangemann, Federal Almanya'nın uluslararası ekonomik politikasmda soz sahibi olduğu kadar, A vrupa Birliğı 'nden yana bir anlayışı savunmast ile tanınıyor. korkmaları yersizdir. Topluluğun geleceği hususundaki kaygılara kafa yorulacagma, Avrupa Birliği'nin geliştirilmesine çaba harcanılmalıdır. Kanaatimizce, Doğu Bloku ülkeleri ve Uzakdoğu ile ekonomik ahşverişte bulunmanuz son derece önemlidir. Bugün Almanya'daki işsizlerin sayısı 2 milyon civanndadır. Bunlann önemli bir bölümttnü Türkkr ve yabancı işçiler oluşturmaktadır. Bu konuda ne gibi önlemler alıyorsunuz? BANGEMANN Almanya'daki her yabancı işsiz bir Almanla a>iu haklara sahiptir. Bakınız, 2 milyon işsizin yarısını vasıfsız işçiler oluşturmaktadır ki, bunlann çoğunluğu yabancıdu... Yabancı işçiler Almanya'>a çağrılırken, bunlann vasıflı, vasıfsız olup olmadığı hususu dikkate alınmadı. Yabancı vasıfsız bir işsiz, daha farklı problemlerle karşı karşıyadır. Her an sınır dtşı edilmesi söz konusudur. BANGEMANN Almanya'daki vasıfsız yabancı işçilerin eğitimi konusunda her türlü imkân mevcuttur. Özellikle Turkler, Almancayn öğrenmek zorundadırlar. Bunun dışında ikinci kuşağa yönelik mesleki eğitime biz oldukca önem veriyoruz. Az önce Avrupa Birliği'nden söz ettiniz. Türkiye'nin Avrupa Ekonomik Topluluğu'na kabulü ve Türk işcilerine serbest dolaşım hakkı verilmesi konusunda ciddi itirazlannızvar. BANGEMANN Şu anda Türklere serbest dolaşım hakkı verilmesinden yana değiliz. Şansölye Kohl'un Türkiye ziyaretinde, bu konu üzerinde her iki devlet yetkililerince detaylarıyla duruldu. Bu konuda Türkiye'den anlayış göstermesini istedik. Şu anda biz, iki milyona ulaşan işsize sahibiz. Böyle bir durumda ülkemiz çok sayıda Türkün hücumuna uğrayacaktır. Açıkça soyleyelim, böyle bir şeyi şu anki Federal Almanya ekonomisi kaldıracak durumda de|ildir. Türkiye ekonomik durumunu geliştirdikten ve kendi içinde büyuk boyutlara ulaşan işsizliği çözümledikten sonra, ancak AET'ye kabul edilebilir. Şunun da belirtilmesinde yarar vardır ki, bazı Türk parlamenterleri de AET'ye girmekten yana değildirler. Bir de Avrupa Parlamentosu'nun, Türkiye'ye verilen ekonomik kredilerin donduruluası konusunda almış olduğu son karar var. gerek Kuzey Kıbrıs Türk CumBANGEMANN Biz, Türhurîyeti, gerekse Rum kesiminin kiye'nin demokrasi yolunda olgörüş birliği sağlaması üzerinde duğunu, Avrupa Parlamentodurulacak. su'ndaki diğer ülkelerin parlamenterlerine söyledik ve demokBM'ye yakın kaynaklar, New ratik sürecin daha iyi işleyebilYork'ta KKTC Cumhurbaşkanı mesi için Avrupa Parlamentosu Rauf Denktaş ile Rum kesimi liile Türkiye'nin düzenli ilişkilerideri Spiros Kipriyanu'yu, "do nin devamlıhğının önemini vurlaylı yoldan" bir araya getiren, guladık. Tüm bunlara rağmen, ancak Rumlann olumsuz tavrı Avrupa Parlamentosu'ndaki bayüzünden başansızhğa uğrayan zı sosyal demokrat milletvekillezirvenin ikinci toplantısının ri, özellikle de sosyalist ve komü1986'nın ilk aylarında yapılmanistlerin işbirliği sonucunda sını bekliyor. Kipriyanu'nun mu Türkiye'ye verilen kredilerin halefetten kendisine yöneltilen dondurulması sağlandı. Tüm bu eleştirilerin yoğunluğu karşısınolumsuz gelişmelere rağmen, da, zirveyi baştan reddetmek giben, Türkiye'nin Avrupa ile sıbi bir tutuma girmeyeceği belircak ilişkiler içinde olmasından tiliyor. yanayım. Istanbul Haber Servisi Haznedar'daki UKİ mağazası, dün öğle saatlerinde silahlt dört veya beş kişi tarafından soyuldu. Bakırköy, Haznedar Marangozlar Sitesi'nde bulunan UKİ mağazasma saat 13.20'de giren kimliği belirsiz kişiler silahlarını çekerek kasanın bulunduğu bölüme giıtiler. Mağaza personelinin şaşkınlığından yararlanan soyguncular kasayı silah zoruyla açtırarak içindekı 1 milyon 200 bin lira parayı alıp kaçtılar. Askeri Şura bugün başlıyor ANKARA, (a.a.) Yüksek Askeri Şura, bugun Genelkurmay Karargâhı 'nda Başbakan Turgut özal'tn başkanlığında toplanacak. Genelkurmay Genel Sekreterliği, Yüksek Askeri Şura'nın olağan toplantısmda, gundemindeki konuları görüşeceğini b'udirdi. Toplantıdan önce, Başbakan özal'm başbakanhğındaki Yüksek Askeri Şura üyeleri, yarın Anıtkabir'i ziyaret ederek, kabre çelenk koyacak ve Atatürk'ün manevı huzurunda saygı duruşunda bulunacaklar. Yüksek Askeri Şura toplantısı, yarın sona erecek. Cumhurbaşkanı Kenan Evren, Yüksek Askeri Şura üyeierini aynı gün akşam Çankaya Köşkü 'nde kabul edecek. JAPOSLARLA ÎŞBtRLtĞt T.C. Başbakanlık Çevre Genel Müdürlüğü bir yılı aşkın bir süredir Ankara'nın kirlihavasını temizlemek için Japon hükümetiyle işbirliği yapıyor. O küçük topraklarmda çok büyük kirlilik yasamış fakat sonra hepsini temizlemiş olan Japonların vereceği öneri paketi üzerinde anlaşmaya vanhrsa, çevre arıtım konusunda Japonlar, Türkiye 'de önemli bir pazar kapmış olacaklar. Ifetki alabilmemiz için, önce kendimizi ispat etmemiz gerek SEMRA SOMERSAN T.C. Başbakanlık Çevre Genel Mudürü Muzaffer Evirgen Türkiye'de çevreyi kurtarmak için yapılan bazı projelerde kendilerine damşılmadığım söyledi; "Ama kimseyi yargılamıyoruz; Çevre Genel Müdürlüğü çok taze bir teşkilat" dedî. Çevre arıtım teknolojisinde Türkiye pazanna girmek için Federal Almanya, Avusturya, İsvec, Belçika, Japonya ve ABD'nin tetikte beklediğini vurgulayan Evirgen, şu anda Türkiye'nin seçeneklerinin çok olduğunu belirtti. Evirgen, Cumhuriyet'le yaptığı söyleşide Çevre Genel Müdürlüğü'nün çevre konusundaki yetkileri, Japonlann Ankara hava kirliliğine ilişkin çalışmaları, nükleer enerji ve radyoaktif artıklar hakkında bilgi verdi. Türkiye'de son haftalarda EVtRGEN Ben sekiz ay önce göreve başladım. Sekiz aydan bu yana çeşitli koordinasyon konulannda güçlükler çekmekteyiz. Ama kimseyi yargılamıyoruz. Bu bir disiplin meselesi. Çevre Genel Müdürü Evirgetv Oğretmen lerin yeterlik sınavı ANKARA, (UBA) Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanhğı, göreve yeni başlayacak öğretmenler için açtığı "yeterlik sınavı" sonuçlannı bugün açıklayacak. ÜSYM tarafından Erzurum, Ankara, Istanbul, lzmir ve Adana'da yapılan yeterlik sınavı sonuçtarı değerlendirilerek dün Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı'na verildi. Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanhğı yetkılıleri de sınav sonuçlannın bugun açıklanacağını bildirdiler. j azarı kim kapacak? Çevreyi temizleme teknolojisi dünyada miithiş potansiyeli olan bir üretim dalı. Türkiye'ye bu teknolojiyi satmak isteyen hangi ülkeler var? EVtRGEN Bu konuda en aktif olan Almanlar. Onlar bize su arıtma cihazları satmak istiyorlar. Sonra Avusturya ve Belçika var. Her ikisi de Almanlarla aynı şeyi satmak istiyor. Bu konuda Türkiye'de çok iyi potansiyel var. Japonlar şimdilik sadece hava kirliliğiyle ilgileniyorlar. Teknolojiyi Türkiye'ye satmak değil, Japonlar gibi teknolojiyi Türkiye'de üretmek istiyorlar. Oradan buraya teknolojiyi taşımak zor. Sonra bir de İsveç var. Isveç termik santralların bacaağzı desülfirizasyonu konusunda çalışıyor. Yani şu anda Türkiye'nin alternatifleri çok. En iyisini seçece|iz. Kısa bir süre önce, Japonlar^Ankara bava kirliliğiyle Ugili olarak >faplıkları calışmalan bir ara raporla ozetlemişler. Japonlar Ankara'yı temizlemek için ne gibi öneriler getiriyorlar? EVİRGEN Japonların çalışmaları daha bitmedi. Son raporlarmı aralık başmda getirecekler. Tartışmalar bu son rapor üzerinde olacak. Kaldı ki açıklamalar hükumet tarafından yapılacak. Bu konuda karar mercii Devlet Bakanı Sayın Karaevli ve Ekonomik İşler Yüksek Koordinasyon Kuruludur; Çevre Genel GENEL MÜDÜR MUZAFFER EVÎRGEN'DEN: Japonlarla uzun vadede su kirliliği konusunda çalışmak istiyoruz. O küçük toprakta çok büyük kirlilik yaşamış Japonlar, fakat sonra hepsini temizlemişler. Pek çok yerde yanlış bir anlayış var. "Çevre Genel Müdürlüğü ne yapıyor?" diyorlar ve sizi yargılıyorlar. Biz, koordinatör bir kuruluşuz, araştırma yapan bir kuruluşuz. Çevre Genel Müdürlüğü taze bir teşkilat. Pek çok kimse ısmini bile doğru dürüst yazamıyor. pek çok resmi ve gayri resmi kuruluş çevre sorunları ile ijgilenmeye başladı: DPT, T İ BİTAK, Saglık Bakanhğı, Çevre Sorunları Vakf ı, zaman zaman başkentte alternatif çevre müdürlıikleri olduğu duşüncesine kapılıyor musunuz? EVİRGEN Yok, yok hayır. Sizce çevre sorunlannın çözttmii için Çevre Genel Müdürlüğü'ne yeterince yetki verüiyor mu? EVtRGEN Yetki alabilmek için Çevre Genel Müdürlüğü olarak kendimizi ispat etmemiz gerekir. Hamama giren terler. Çevre Genel Müdürlüğü çok taze bir teşkilat. Pek çok kim? 2 bunun ne yapacağını bilmiyor, hatta ismini bile doğru dürüst yazamıyor. DPT'nin Müşteşarlık Araştırma Grubunun, Ankara hava kirliligini çözmeyi amaçlayan çalışmalarından haberdar mısınu? Türkiye'de üretmek istiyorlar. Ben şahsen Türkiye'ye anahtar teslimi proje yapılmasına taraftar değilim. Böyle olunca teknolojiyi öğrenmek zor. Japonlar uzun vadede Türkiye'de ne yapmak istiyorlar? EVİRGEN Kaliteli komür. Biz ayrıca uzun vadede Japonlarla su kirliliği konusunda çalışmak istiyoruz. O küçük toprakta çok büyük kirlilik yaşamış Japonlar, fakat sonra hepsini temizlemişler. ABD bu konuda Türkiye piyasasına girmek istemryor mu? EVtRGEN Onlar da ilgileniyorlar. Burada bazı çalışmalara girebilirler. Ne konuda meselâ? EVİRGEN Bir sanayi bolgesinin, bir şehrin arıtım sistemi konusunda çalışan çok büyük firmalar var. Onlarla da bazı temaslanmız var. Amerikalılar da Müdürlüğü değil. Japonlarla bir yıllık ortak çalışmalanıuzın sonuçlannı özetler misiniz? EVTRGEN Biz bir yılhk çalışma sonucunda şimdi şunu söylüyoruz: Türkiye'de yaygın bir linyit üretimi var. Linyit bir öz kaynak; biz de bunu adam gibi yakmak ve kullanmak durumundayız. Dolayısıyla bunun kukürt dioksitini çıkartmak lazım. Ayrıca şimdiye kadar şehirleşme, nefes almaya pek hacim bırakmadan gelişmiş. Bunu değiştirmek pek mümkün değil, ama en azından inşaatlarda dikey büyumeyi durdurabiliriz. Japonlarla mevcut linyitlerin biriket yapımında, daha doğrusu kömür biriketleri şeklinde kullanılmasında bazı detaylara girdik. Ankara'da kaloriferlerin elektrikle çalıstırılmasından da soz ediliyor. Acaba bu Japonlann projeleri arasında var mı? EVİRGEN Hayır, yok. Dogal gaz? EVtRGEN Doğal gaz da bizim dışımızda bir proje Hükümetimizin Sovyetler Birliği iie yaptığı ikili anlaşmalar çerçevesinde var. Sanıyorum 1988 sonunda Ankara'ya kadar getirilecek. Kalorifer kazanlannı hava gazıyla ısıtmak için bir proje de var Ankara'da... EVtRGEN Havagazı konusunda Avustralya'nın Belediyeye iyi bir teklifi var. İthal kömüre dayalı bir proje bu. Bu projelerin Çevre Genel Müdürlüğü ile bir ilişkisi yok mu? EVtRGEN Şöyle söyleyeyim: Pek çok yerde yanlış bir anlayış var. "Çevre Genel Müdürlüğü ne yapıyor?" diyorlar ve sizi yargılıyorlar. Çevre Genel Müdürlüğü koordinatör bir kuruluş, araştırma yapan bir kuruluş. Biz bu hadiselerin hepsinde koordinatör olarak bulunuyoruz. Temiz nefes almak da bir isiek Türkiye'de bava kirliliği söz konusu olduğunda kabahat genellikle kalitesiz komurde bulunuyor. Oysa örnegin, İstanbulda trafik, yani egzoz borulanndan çıkan gaz ve dumanların da bava kirliliğine epey katkısı oluyor. Genel Mudürlugunüz bu konuda birşey yapmayı düşunüyor mu? EVİRGEN Hayır. ama 1983 yılında egzoz gazları emisyon standartlan çıktı. Bütün motorlu taşıtlann buna uyması laa m . Ama bazı güçlükler var bu konuda. Bunlann bir kısmı trafik kanununa bağlı. Aynca emisyon ayarlarının yapılması lazım. Biz bunu Ankara Buyukşehir Belediyesi ile konuştuk. Onlar da bir takım gayretler içinde. Belediyeler şehir otobüslerinde bu ayarları yapıyor mu? EVtRGEN Evet, evet. Samimi olarak söyleyebilirim. özellikle Sayın Dalan buna çok inanıvor. Ama tstanbul'da bu konuda birşey yapıldığına inanmak güç. Belediye otobuslerinden çıkan gaz, koku ve duman korkunç. EVtRGEN Kabul ediyorum da, elimizdeki malzeme bu. Türkiye çok hızlı kabuk değiştiriyor. Ne var ki imkânlarımız çok kısıtlı. Oysa pek çok şeyin farkındayız ve hepsini ister oiduk. Ama en çok temiz nefes almayı ister olduk. EVtRGEN Bu da bir istektir. Ama eskiden fabrika bacalan istiyorduk. Çevre Genel Müdüıiüğünde uzun vadeli çalışmalar yapıldığını söylüyorsunuz. On, onbes yıl sonra Türkiye'de asgari bir, belki daha fazla nükleer santral olacak. Hükümet bu konuda hiç Çevre Genel Müdürlüğü'ne danıştı mı? EVİRGEN Hayır, ama yer seçimi konusunda tektonik hareketlerin (deprem koşullarının) dikkate alınması çok önemli. Bu santral çok emniyetli yerde yapılacak. Radyoaktif artıklar ne olacak? Çevre Genel Müdürlügünün bu konuda calışmalan var mı? Yoksa beş, on yıl sonra mı düşünülecek bunlar? EVİRGEN Şimdi uçak düşecek diye uçağa binmemezlik etmiyoruz değil mi? Uçağın emniyet mekanizmaları var, buna rağmen düşuyor. Türkiye de bugün hiç bir yatırıma gözü kapalı gitmiyor. Dansçı Coşkun Evcim öldü ASKARA, (Cumhuriyet Burosu) Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesı Hastanesi'nde dört aydtr siroz tedavisi gören dansçı Coşkun Evcim, dun sabaha karşı öldü. TRTtelevizyon undaki programlanyla tanınan Evcim'in 4 aylık hastane masraflarınm öâenmemesi nedeniyle hastane morgunda bekletildiği oğrenıldi. Daha once tedavisinin ancak Amerika'da yapılmcsının mumkün olduğu belirtilen Evcim'in parasızlık nedeniyle yurt dışına gidemediğı belırtilmişti. Verilen bılgilere göre, 4 aydır Haceıtepe Tıp Fakültesı Iç Hasıalıkları Kliniği'nde tedavi görmekıe olan Coşkun Evcim'in saglık durumu dün sabaha karşı ağırtaştı ve 7.45'te öldu. Hastane yetkilileri dört aylık tedavi borcunun ödenmesi duruınundn cenazenin Evcim'in yakınlanna tesliın edilebileceğini, aksi halde morgta bekietıleceğini sövlediler. KKTC'den sonra Rum temsilciler BMüe masaya otııruyor LEFKOŞE, (ANKA) Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Perez de Cnellar'ın Kıbns konusunda iki tarafı dolaylı da olsa bir araya getirebilme girişimleri çerçevesinde yapılan teknik diizeydeki hazırhklar son aşamaya geldi. Birleşmiş Milletler temsilcileri, KKTC'den sonra, 30 kasımda Kıbns Rum kesimi yetkilileri ile bir araya gelecek. İki gün sürecek görüşmeler, tsviçre'mn Cenevre kentinde yapılacak. BM Genel Sekreter Danışmanı Gustav Feissel başkanlığındaki heyet, çalışmalarını Rum tarafı ile Kıbrıs konusunda ikinci zirvenin gerçekleşmesi yolunda yoğunlaştıracak. Ayrıca olası zirvenin gündemi üzerinde, Titiz'in ziynreti Haber Merkezi Devlet Bakanı Mustafa Tınaz Titiz. istihdamı geliştirmede üniversitelerın itici güç olacağını bildirdi. Titiz, Mimar Sînan Ünivershesi'ni ziyaret ederek Rektör Prof. Dr Muhteşem Giray'la işsizlik ve istıhdam konularında görüştü. Üniversitenin bölümlerini de gezen Tınaz Titiz, bakanhğı ile Mimar Sinan Üniversitesi arasında çeşitli konularda işbirliği yapılacağını belirtti. Çevre kirtiUği, kentleri yaşanmaz hale getirdi BELEDİYE BAŞKANLARI NE DİYOR? Ziya Tthıroğlu: Denizli'de bir zamanlar her evden geçen pmarlar.lağım haline geldi. Aytaç Durak: Adana'da 1964'te sılma hastalığmm kökü kazmmıştı. Şimdi 35 bin sıtmalı var. Hüsamettin Çetinbulut: Kayseri, hava kirliliğinde Ankara'yı geçti. Abdülkadir Kocabaş: İskenderun'da denize girmek olanaksız. Tüm pislikler buraya akıyor. KAVSERİ ~ Dieeati Gençoğlu: Deniz kirliliği, pis koku, konuüarın yarathğı kirli hava, araç Kayseri Belediye Başkanı Hüsamettin Çetinbugürültüsü giderek îzmit'i yaşanmaz hale getiriyor. H A K A N KARA İZMİR Buyük kentlerin "sorunlar listesi"nin başmda yer alan, "çevre kirliliği" Adana, Denizli, Mersin, İskenderun, îzmit, Kayseri, Eskişehir gibi sanayi oiuşumunun hızlandığı kentlerin belediyelerinde de en önemli gündem maddesi haline gelmeye başladı. , Denizli, Kayseri ve Eskişehir gibi illerin belediye başkanları, Ankara'dan sonra hava kirliliğinde Türkiye'de ilk uçe girdiklerini öne surerlerken Adana, Mersin, İzmit, İskenderun ve Manisa kentlerinin belediye başkanları da hava kirliliğinin "kentleri yaşanmaz hale" getirdiğini savundular. DENİZLİ Denizli'yı "Türkiye'nin 3. kirli kenti" olarak açıklayan Denizli'nin ANAP'lı Belediye Başkanı Ziya Tıkıroğlu, bir zamanlar her evden geçen ve "hizmet görerek akıp giden" pınarların lağım haline geldiğini, çevreye hastalık saçtığını ve ölümlere neden olacak ölçüde kirlendiğini söyledi. ÂDANA Hızlı nüfus artışı, duzensiz yapılaşma ve bununla birlikte ortaya çıkan çevre sorunlannın, "kentleri yaşanamaz hale" getirdiğini belirten Adana'nın ANAP'h Belediye Başkanı Aytaç Durak, "1%0'h yıllarda Uünya Saglık Teşkilatınca sıtma bolgesi olmaktan çıkarılan Adana, 1984'lü yıllardaki 35 bin sıtmalısıyla Türkiye'yi yeniden sıtma bolgesi içine aldırtmıştır" dedi. Türkiye'de şehircilik açısından bir atılımdan ote her yıl giderek artan bir geriye dönuşün soz konusu olduğunu vurgulayan Durak, şunları söyledi: "Son on yılda Adana'da yapılan her 7 bin konuttan 6 bini kaçak yapı. Çarpık yerleşim alanları belediye hizmetlerini çıkmaza sokarken, giderek daha sağlıksız bir çevre oluşumuna neden oldu. Sıtma hastalığmm 1964lerde kökü kazınmıştı. Şimdi ise 35 bin sıtmalı var Adana'da. Bunun nedenlerinden biri de duzensiz kanalizasyonlardaki tıkanıklıkların oluşturduğu birikintiler." Çünkü tüm pislikler buraya akıyor. Biz ise belediye olarak, bırakın çevre kirliliğine karşı önlem almak, kentteki çöpleri toplamak, giınluk sorunların ustesinden gelmek için zor para yetiştiriyoruz. Kirlilik konusu belediyelerin boyutlarını aşmış, hükümet konusu olmuştur. Fransızlardan kalma su şebekesini kullanıyoruz hâlâ ve bazı içme sulanna pis olarak nitelediğimiz bakterili sular kanşıyor. Bunu önlemeye çalışıyoruz daha." MERSİN İZMİT Mersin Belediye Başkanı Okan Merzeci ise sorunu şoyle dile getirdi: "Zamanında bir köy muiıtarının imzasıyla milyarlık fabrikalar kurulmuştur. Hem de kentin yakınında. Şimdiyse sorunlar çıkmaya başladı. Tüm bu sanayi tesisleri gerek havayı, gerekse çevreyi kirletmektedirler. Deniz artık girilemeyecek halde. Üstelik şehirdeki tüm pis sular istenmcyerek de olsa Akdeniz'e akıtıhyor. Çözum için önce teknik, sonra para gerekiyor. Daha Mersin"e gelen gemilerin pisliklerini denize akıtmalarını önleyemiyoruz." İzmit Belediye Başkanı Necati Gençoğlu, 27 buyük kuruluşun ve gemilerin artıklan nedeniyle denizin "paslandığını" one sürerek, "Pİ!> koku, deniz kirliliği, konutların yarattığı hava kirliliği ve araçların gürültüsü kenti giderek yaşanmaz hale getiriyor" biçiminde konuştu. Tazminatstz çıkarma lut, hava kirliliğinde "Ankara'yı geçtiklerini" helirterek, "Kayseri her geçen gün daha çok kirleniyor" dedi. Hava kirliliğinin onlenmesi için alınacak önlemler arasında kaliteli kömür kullanımını gosteren Çetinbulut, bu konuda kendilerine tahsis yapılmadığım söyledi. ESKİŞEHİR VE İSKENDERUN Hava kirliliğinde Eskişehir'in Ankara'dan sonra ikinci sırayı aldığını savunan Belediye Başkanı Sezai Aksoy, " H a v a sirkülasyonu durduğunda kirlilik daha da tehlikeli hale geliyor. Merkezi ısıtma sistemi buna çözum getirebilir, ama bu da uzun vadeli bir çözüm" biçiminde konuştu. Jskenderun Belediye Başkanı Abdülkadir Kocabaş, özellikle deniz kirliliğine değinerek şoyle konuştu: "İskenderun'da artık denize girmek olanaksız. İşSendika Servisi Grevdekı işçilerin iş akitleri işe gelmedıkleri gerekçesiyle feshedildi. Çankırı Yunlü Sanayii'nde Halktş'e bağlı Öz Ipliktş Sendikası 8 kasımdan geçerli olmak üzere grev uyguluyor. îşveren 15 kasım tarihinde greve katılan 92 işçıye yaptığı yazılı tebligatlara da 25 gün üst üste işe gelmedıkleh gerekçesi ile iş akitlerinin tazminatsız ve ihbarsız olarak feshedildiğini bildirdi. ASKARA, (a.a.) Türkiyede tüketime sunulan elektrik enerjisinin yüzde 10'unun şebekelerde kaybolduğu bildirıldi. Elektrik Işleri Etut tdaresi verilerine gore, 1973 yılından itibaren elektrik enerjisi kaybınu, en fazla olduğu yıl 1983 olarak belirlendi. Elektrik kaybı