19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/10 Ozetle 2 KASIM 1985 İngiliz savaş gemisi lstanbuVda Ingiltz Kraliyet Deniz Kuvvetlert'ne ait HMS Fife adlı güdümlü füze gemisi dün sabah tstanbul Limam 'na geldi, çesitli ülkelere ait 84 askeri öğrencinin bulunduğu getni 4 kasım gününe kadar Istanbul'da kalacak. Dartmouth Deniz Kolejl'nde okuyan öğrenciler dün Taksim Zafer Anıtı 'na çelenk koydu. AKDENİZ'de SONBAHAR CENGİZ ÇANDAR Bayrampaşa 'da göz nuru nastanesi Göz Nurunu Koruma Vakft tarafından Bayrampasa'da yaptmlan Bayrampaşa Göz Haslanesi, tüm üniteleri ile bugün hizmete açılıyor. Göz Nurunu Koruma Vakfı'nın amacmın ülkemizde 4S0 bin olan görmez sayısını azaltmak Için halkı aydmlatmak, mevcut görmezleri rehabllite edip kendine yetecek hale getirmek ve okullarda göz taramalan yapmak olduğu bildirildi. Yeni bir Israil Arap savaşt ttıt? Mısır'ın amacı Camp David'i tasfiye etmeden FKÖ'ye yanaşmak. Ama bu plan Amerikan yönetiminin Mısır'a aşağılayıcı birtutuma girmesiyle bozuldu. Amerika'nın, Mısır'ı ve Arap dünyasını yenilgiye sürükleyecek yeni bir savaşı amaçladığından kuşkulanılıyor. DtgK DÂVASI Utnığ'un tanık oiarak dinlenmesi istendi lstanbul Haber Servisi lstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı 2 Numaralı Askeri Mahkemesi'nde görülen, DtSK ve baglı sendikalar davasında soruşturmanın genişletilmesi istcmleriı bildiren Avukat Abmet Ketenci, Tekel direnişleri ile ilgili oiarak Genel kurrnay Başkanı Orgeneral Necdet Ürug'un tanık oiarak dinlcnmesini istedi. Tlıtuksuz 17 sanık ile, 7 avukatın katıldığı dünkü oturumda sanıklar Dursun Ali kocaman, Çelin UyKur, Necati Bereket ile avukatlar Ahmet Ketenci ve Hasan Girit, soruşturmanın genişletilmesi konusundaki istemlerini bildirdiler. Avukat Ahmet Ketenci, mahkemeye verdiği 33 sayfalık dilekçesinde Tekel direnişlerine değinerek, bunun ideolojik direniş olmadığını belirtti. Tekel direnişlerinın yapıldığı günlerde DlSK'e bağlı Gıdalş Sendikası'nın yöneticilerinin çözüm bulmak için çaba sarfettiğini belirten Ketenci, direnişler sürerken Genel Başkan (Gıdalş) Mehmet Mıhlacı^ nın o dönemdeki 1. Ordu Komutanı Orgeneral, Necdet Urüg'un yanına çıkanldığını söyledi. Ketenci, Üruğ'un işçilerin sorunlarının haklılığı karşısında bu sorunları içeren belgelerin Başbakanlığa iletilmesi için sendikalarca hazırlanan bir dosyanın kendisine getirtilmesini istediğini belirtti. Tbplantıya katılan Orgeneral Necdet uruğ, Istihbarat Başkanı, Adli MUşavir Albay Nevzat Beygu, Türklş'e bağlı Tek Gıdalş Sendikasını o dönemde temsil eden Ismall Topkar'ın bazı valilerin, Tekel yönetici|erinin tanık oiarak dinlenilmesi istenildi. Bu konudaki kararı gelecek oturum açıklayacağını belirten mahkeme, duruşmayı 8 kasım tarihine erteledi. ABD'DEN SURİYE'YE YESİL IŞfK Başkan Carier ve Suriye Cumhurbaskam Hafız Esad, 1977 mayısında Cenevre'de bir araya gelmişlerdi. 1980'de Suriye Dışisleri Bakanı Haddam, bu toplantmın sonucunu, "Suriye oiarak, Carter'dan Ürdün'de hareket özgürlüğü aldık" şeklinde özetlemişti. Amerikan yandaşları Sovyetler'e, Sovyet yandaşları Amerika'ya "kur yapıyor" 4 Tunus'ta nedense aklımıza gelmedığı ıçin sormadığımız bir soruyu, FKÖ çevrelerine yakın bir Lübnanlı dostumuz, bir sohbet sırasında ortaya atıverdi: "Israil'in Tunus'tn Yaser Arafat'ın ikâmetgâhına karsı giristigi hava saldınsında, Amerikalılann lojislik deslegi kesin. Tamam, bunu keslirmek zor dejil. Fakat, garip biçimde üslünde durulmayan bir nokta var. Akdeniz, Amerikan Altıncı Kilosu'nıın ve NAIO'nun gölü oldugu kadar, Sovyet donanmasının da gölü. Altıncı Filo'ya baglı gemilerin yanıbaşında Sovyet gemileri seyrediyor. Nasıl oluyor da güçlü Sovyet radarları Israil ucaklannı tespit edemiyor? Üstelik, ABD'nin 1980'dc Carter döneminde tran'daki hava indirmc fiyaskosunda başrolü oynadıklanm Sovyeller iddia etmemişler miydi? Oiiiclu radarlanyla Amerikan uçaklarının baglanlılannı bozdııklurını bildirmemişler miydi? Nasıl oluyor da, Israil savaş uçakları, Akdeniz'deki Sovyel gemilerinln radarlannca saplanmadan gidişgelis 4800 kilomeıre katediveriyorlar?" Parıs'te ıfadc edilen kuşku, çok yersız değil Tunus'ta bir FKÖ yetkılısınin sözlerini hatırlıyoruz. "Sovyetler, tutumlannı bu bölgedeki diplomalları aracılıgıyla bizim kulagımıza gelecck birimde ileltiklerl bir sloganla belli etmislcrdi. Moskova, 'Ne Yascr Arafat'tan yanayız, ne de ona karşıyız' biçiminde goruş belirtiyor. Ru çok lehlikcli bir lulumdur. Bunun tercümesi, Arafal yani FKÖ, bizim umımımuıda degildir. Yol acıkfırdemektir. Bu, FKÖ'nıın ulusiararası siyasel arenasının dısına çıkanlması konusunda ustu kapalı bir yesil ısıktır" demişti. Tüm bu sözleri ve yargıları işittiğimiz günlerde, Paris'te izledigimiz Fransız basını öneınle tsrail ile Polonya arasında kültürcl ilişkilerin kurulduğunu haberlerınde vurguluyordu. Bu lıaberlerı okuduğ^ımu^da, birdenbire bellcğimizde Amman'da Urdün Kralı Hiıseyin'in, BM'nin 40. kuruluş yıldönümü için New York'ta bulunduğu sırada, ilk görüştüğü Devlet Başkanı'mn Polonya lideri General Jaruzelski olduğunu Urdün Televizyonu'ndan izlediğimiz carılanıyor. Kral Hüseyin ile General Jaruzelskı'yı, Amman'da bir tclevı/yon ekranından seyrettiğimiz zaınan, zihnimizde, "boylesine onemli bir ınisyon arifesinde Kral'ın General Jaruzelski ile görüşebilecegi ne olabllir?" sorusu ak hmıza takılmış kalmıştı. General Jaruzelski'nin, Sovyetler'in bilgisi dahilinde hareket ettığı var bayılırsa, Ürdün Kralı ile görüşmesi, Polonya'nın Akdeniz'deki siyasi, askeri ve diplomatik hercUmerç esnasında tsraıl'le karşılıklı kültUrel ilişkiler kurmas.1, ReaganUorbaçov zirvesi öncesinde bir anlam ifade edıyor olmalıydı. Amerikan müttefikı Kral, barış taarruzu yaparken, Sovyetler'in de yer alacağı bir uluslararası konferans şartını ısrarla ileri sürmesi, buna karşılık Israil Başbakanı Şimon Peres'iıı, BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada yönelttıği karşı banş taarruzunun Kral Hüseyin'nden olumlu tavır görmesi nasıl açıklanmalı? Şimon i'ercs'in barış taarru/u bir eski, bir de yeni unsurdan oluşan bajlıca iki ayağa dayanıyor: 1. FKÖ dışlansın. Ürdün, FKÖ dışındaki Filistinlilerin (bunlar her kimse) katılacağı bir ortak heyetle İsraıl'le banş müzakerelerine otursun. 2. Barış görüşmeleri, Sovyetler'in Israil'i tanıması kaydıyla uluslararası konferans gözelıminde gerçekleşsin. Filistin Kurtuluş örgütü'nü tasfiye girişimi bunlaıla sınırlı kalmıyor. ABD'nin yandaşları sayılan Israil ve Ürdün ile Sovyetler arasında "kur" yapılırken, Sovyetler'in Ortadoğu'dakı baslıca "mıişterisi" Suriye de, ABD'nin hoşuna gidecek çıkışlarda bulunuyoı. Suriye, Achılle Lauro gemisıne 1 artus Lımaru'na yanaşma izni vermedıkıen başka, gemide öldürülen talihsiz yolcu, Yahudı asıllı Amerıkalı Leon Klinghoffcr'in kıyıya vuran cesedini ABD yetkililerine teslim ederek, hcm Amerıka Bırlesık Devletleri'ne ve Batı eamıasıııa bir iyi niyet ve işbirliği jesti yapmış oldu; henı de olaydaıı Filistin Kurtuluş örgütü'nün yara almasına böylece katkıda bulundu. Ortadogu'da ABD ve Israil politikalarına karşı, Sovyet diplomatik ve yoğıın askeri desteğiyle bir karşı denge oluşturmaya çalışan Suriye'nin kapılarının ABD'ye lümüyle kapalı olmadığı zaten biliniyordu. Ancak Şam'ın, Washington ile ilişkilerinin mahiyetini ve derecesini, ÜrdünSuriye sınırı dibindekı bir kasabada Filistin hareketinın ikı numarası Abu Clhad'ın ağ/ından dinliyoruz. CARTER'DAN YEŞİL IŞIK FKÖ yönetimiyle yakın ılişkileri ncdeniyle Atina'da öldürülen bir Ürdünlü gazetecinin evine başsağlıjı amacıyla giden Abu Cıhad (Halil elVezir), bizim de konuk olduğumuz evde bulunanların Suriye'nîn antiFKÖ tutumunun nedenlerine ılışkin bir sorusuna yanıt verirken şunlan anlatıyor: "1980'de Amman'da yapılan ve Suriye'nin boykot elligi, bizim de o tarihlerde Lübnan'daydık malum. şartlar geregi katılmadıgımız Arap Zirvesi'ni hatırlarsını/. /irve'dcn birkac gun önce, vine Amman'da bir araya gelen Arap Dışişleri Bakanlan toplanlısında tum Arap ulkeleh yer almıytı. /.irve'nin hazırlıkları japılıyor, alınaıak kararlar üzcrinde duruluyordu. Suriye Dışişleri Bakanı (şımdi Cumhurhaşkanı Yaıdınıcısı) Abdulhalim Haddam, bomba i'lkisi yapan bir atıklaınada bulundu. 1977'de (enevre'dc gcrçekleşen Carterllafız Ksad (joruşmesi hakkında bllgi verirken, 'Suriye oiarak Carter'dan Ürdün'de hareket özgürlüğü aldık' dedi. Herkes buz kesildi. Toplantı yand» kaldı. Sovlcmek istedigim, Suriye, gerek Lubnan'ı, gerekse ÜrÇiınkiı ABD, Lubnan'ın Suriye nufuzu allına girmesine FKÖ'nun lasfiyesi şartıyla nza göstermiştir. Suriye, bu şartı yerine getlriyor. Eger, LUbnan'ı denelim allına almak, bolgenln cn esaslı anliemperyalist gucü olan Filistin Devrimi'nin tasfiyesi fiyatıyla odenecekse, bu role ınllemperyalist denilemez. Aynca Suriye, şu donemdfe Ortadogu politikasında anahtar rol oynayabilmck için, 1) Mısır'ı Arap polltikası dışında tutmak; 2) Irak'ı felçli hale getirmek; 3) Iran'ı yıprattırmak /orundadır. /ira, Maşnk'ın tarihi, cografi, kültürel açılardan iki kutbu Mısır ve Irak'tır. Suriye, bir ara bolge oiarak larih boyunca bu ikisinden birine mcyletmiştir. Jeopolltik böyle gerekllrmişlir. Suriyc'ye bolgede şu anda oynadıgı rolıı kazandıran Mısır'ın, Camp David yuıunden dışa lıilmısi, lrak'ın da Körfcz Savaşı yüzünden devre dışı kalmasıdır. ' İki süper devletin bölgedeki durıımu dondurma yonıinde ıı/laşma yollan aradıgı bir donemde, bölgenin birleslk ve güçlü olması gerekiyor. Oysa, Suriye: 1) FKÖ'jü ezmeye çalışıyor; 2) Mısır'ın Arap saıîanna donmesine en büyük engelleri çıkarıyor; 3) Körfe/ Savaşı'nın devam etmesine olanak verecek bir politikayla hem Irak'ı mefluç tutuyor, hem de Iran'ı yıprattınyor. Suriye'nin bölgede guçlendirilmesi, mahalledeki iki supermarketi zayılialıp bakkalı guçlendirmeye benzer. Bu nedenlerle, Ortadogu'da oynadıgı rol, yapıcı ve antiempcryalisl degil, yıkıcıdır." Suriye hakkında Ortadoğu sorunuyla ilgili gözlemcilcrin üzerinde itıifak ettikleri genel değerlendırme, bu ıllkenın ABD ve Sovyet çıkarlarının kesıştiği ender Ulkelerden biri olduğudur. Bu durumda, 1985 sonbaharında, ReaganGorbaçov Zırvesı arıfesınde Suriye'nin uledığı politika, acaba süper devletlerin bölgeye vermek istedikleri yeni biçim ve dengelerle ilişkili olmasın? Larnaka ile başlayan, Israil'in Tunus'a saldırısıyla esaslı bir ıvme kazanan ve Achille Lauro olayı ve Mısır uçağının Amerikan savaş uçaklarıyla "tutuklanmasıyla" doruğuna ulaşan olaylar zıncirinın hemen ardından, Carter'ın Suriye'ye "peşkeş çektigi" Urdün'ün, FKÖ'yıl terketmeyi denedığı ve Şimon Peres'in girişimlcrinı övdügü bir sırada Suriye ile yakınlaşma politikası iv'ine girmcsı anlamlı değıl nıı? Amerikan dostlarının Sovyetler'e, Sovyet dostlarının ABD'ye "kur yaptıgı" Ortadoğu'nun ve Doğu Akdeniz'in kaygan politika zemınlerinde, ABD'nin bölge politıkasının Israil'den sonra temel ayağı bilinen Mısır'ın konumu da son derece ilgınç bir görüntüde. Israil'den sonra en fazla Amerikan yardımı kabul eden Mısır, adım adım Amerikan politıkasının karşı nıevzılerıne kayıyor. Hıisnü Miibarek'in işbaşına gclmesinden beri Kahire, bilinçlı biçimde Arap dünyası ve özellikle TKO ile yakınlaşma içine girmişti. Mısır'ın ayaklarını bağlayan Camp David prangalarıydı Camp David'in zincirlcrini çözmek, Israil ile bir Arap, üstelik en büyük ve en gııçlı) Arap ıılkesi arasındaki yegâne barış anlaşmasmı parçalayıp atmak demekti. Bu da, Mısır'ı tsrail karşısında bir husumet ve giderek, kaçınılmaz oiarak savaş durunıuna sürükleyecektı. Sılah kaynakları tümüyle ABD'ye bağlı Mısır'ın muhtemel bir savaşta, bu durumda, yenilgısi muhtemel olduğuna göre, Mübarek rejimı ınce ip üzerinde oyııamaya mecburdu. Bir yandan Camp David'in geçersizliğini ilan etmeden, Camp David'in tasfiyesini amaçladığı FKÖ'ye yanaşacak, bir yandan da ABD ile bağlaıını koruyacaktı. Bu ınce ip Uzerınde yUrümenın Mübarek ıçin tek formülü aktif bir barış süreci şampiyonluğu yapmaktı. Ekim ayının ilk iki haftasında bu formül, ABD ve Israil tarafından imha edildi Mısır yönetımi, art arda VVashıngton taratından asağılanıyor MUbarck, Amerikan aşağılamasıyla halk kıtlclerinde gittikçe kabaran öfke arasında sıkışıyor. Mısırlı yöneticilerde egemen olan görüş, ABD'nin kasıtlı oiarak Mısır'ı Camp David dışına çıkarmaya ve ReaganGorbaçov Zirvesi'ni izleyen dönemde hazırlıksız yakalanacağ'ı bir savaşa surüklcmek ıstcdığı. Çünkü Kahire, sadece kendi gözünde değil, Washington ve Tel Avıv'in gözünde de Camp David'in mıyadını doldurduğunu farkediyor. "Banş süreci" sloganının toz bulutu allında niizlendırilen yeni bir savaş sürecinin tıpkı 1967'de olduğu gibi Mısır'ı ve Arap dünyasını mukaddeı bir yenilgiye sürükleyeceğıııden ve bu polılıkayla Israil hegemonyasının bölgede yeniden kurulmasının amaçlandıgından kuşkulanılıyor. Mısır, beliren yeni olgular karşısmda yUrüyeceği yolu saptamaya çalışıyor. Ekim 1985'te "kanşan kartlar" süper devletlerin, Israil'in ve Suriye'nin FKÖ'yü tasfiye girişimleri, Ürdün'Un FKÖ ile "mantık evliliginden" vaz geçme sınyalleri vermesi karşısında, bir IrakFKÖMısır karşıdengesinin ya da mihrakının oluşmakta olduğunu gösteriyor. FKÖ lideri Yaser Arafat, o bılıncn manevra gücünü en olumsuz şartlarda bir ke7 ddha sergileyerek SurıyeUrdün ve lsraılÜrdün yakınlaşması ihtimali karşısında bu ülkelerin kanatlarına, Ortadoğu'nun geleneksel ıkı çekım merkezine yöneldı ve kendisinin mat'sal ışlevi göreceği BağdatKahire bağlantısı uzerine oturma çabasına girdi. Hem de ABD'ye karşı radikalleşcn tutumundan vazgcçmeden. Dramatik olaylarla yüklü '85 ekıminden ReaganGorbaçov Zirvesi'nin insanlığın kaderini elkileyecek '85 kasımına Ortadoğu olağan siyasi, diplomatik ve askeri kaosuyla girdi. Itfaiyenin yanmaz elbiseleri lstanbul ttfaiyesi'nt modernleştirme programı çerçevesinde Avusturyadan ithal edilen 2 milyar lira tutarındaki malzemenin 300 mllyon ttralık ilk bölümü dün törenle hizmete girdi. Bu aradayangın söndürme çalışmaları sırasında kullanılmak üzere 10 adet koruyucu yanmaz elbise de törenle teslim edildi tstanbul Itfaiye Müdürü Metin Demir, elbiselerin 800 derecelik ısıya dayamklı olduğunu, bu elblselertn itfalye mensuplannın can güvenliği açmndan büyük fayda sağlayacağını, ayrtca yangın söndürme çahşmalarmda da büyük esneklik sağlayacağını bildirdi. Trafik kazası 5 can aldı Kocamustafapaşa Samatya sahil yolu uzerindeki Gümüşbalık Gazinosu önünde öncekl gece saat 01.30 sıralartnda Yunanlı turistleri gezdiren NH 7344 plakalı otobüs, Muftafa Beser yönetlmindeki özel otomobille çarpıstı, olayda Tanıtım dergisi elemanlanndan Sevil Erdim (29) ile sürücü Mustafa Beser öldü. Diğer kazalarda, Abbas öztürk karşıdan karşıya geçmek isterken otomobil altında kalarak, Turgay Tatlı motosikletine otomobil çarpması sonucu can verdiler. Ortaköy Çevre Yolu üzerinde kamyon otomobil çarpısmasında Necmi Kayar öldü. Suriye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Abdulhalim Haddam Suriye'nin önündeki enael FKÖ FKO'nün iki numarası Abu Cihad'a göre Suriye, gerek Lübnan'ı gerekse Ürdün'ü kendi denetimine almak istiyor. Eminönü'nde bankaya para götüren PTT mutemedinin 3.5 milyonunu <alıp kaçtılar lstanbul Haber Servisi PTT Hal Şubesi'nde biriken 3.5 milyon lira, parayı bankaya götüren mutemet ve yanındakileri silahla tehdit eden iki kişi tarafmdan soyuldu. Eminönü'nde bulunan PTT Hal Şubesi'nden aldıkları parayı yaya oiarak, 150 metre kadar uzaklıkta bulunan Ziraat Bankası Hal Şubesi'ne götüren mutemet tsmail Kaplan, PTT Müdürü Alkan Özhim ve odacı Mehmet Hastarla'nın yanına yaklaşarak silahlannı çeken iki kişi, parajarın kendilerine verilmesini istediler. Bir anda ne yapacaklarını şaşıran görevlilerin durumundan yararlanan kimliği beIirlenemeyen soyguncular, paranın bulunduğu çantayı alarak caddenin karşısına geçtiler. Yoldan geçmekte olan 34 DK 441 plakalı kahverengi Murat 131 marka ticari otoyu çeviren soyguncular, Aksaray'daki Vatan Caddesi'ne kadar kaçtılar. Otomobili Vatan Caddesî'nde terk eden soyguncuları, adını vermek istemeyen, ancak ilk adının Selim olduğu öğrcnilen bir kişinin 34 DP 953 plakalı Java marka motosikletiyle izlediği ve olayı polise haber verdiği öğrenildi. Soygunculann her ikisinin de 1.70 boylarında olduğu belirtiliyor. dün'u kendi denetimi allına almak istemektcdir ve buralarda ABD'den yeşil ışık elde edebilmektedir. Güçlü olabilmek için cebine bir de Kilislin karlını koymak istiyor. Önünde engel FKÖ." Abu Cıhad, bu anekdotu naklettikten sonra, eski ABD Başkanı Jimmy Carter'ın bir süre önce Ortadoğu ulkelerini /iyaret ettiğıne dıkkati çek^rek, "Carter, ozel ziyaret adı altında ne yapmaya geldi. Merhalde, 1980'de Hafız Ksad ile vardıkları anlaşmayı halırlatmaya" dıye devam ettı. SURtYE, NASII. BİK ROI. OYNUYOR? Eğer ABU'nin Surıyc'ye bölgede hareket serbestisi tanımasının karşılığı FKO'yü devreden çıkarlmak ise, Suriye bu doğrııltuda ılcrlıyor dcmektir. Tunus'ta FKÖ Planlama Merkezi'nin başmdaki Munir Şefik'e "Suriye'nin, ABD ve Israil polltikalanna engel teskil ederek, tarihi perspektiften bakıldıgında, bölgede antiemperyalisl bir rol yiıklendigi söylenemez mi?" sorıısııııa biı yanıtı alıyoru/' "Dakın. Suriye'nin l.ıılınan'a egenıen olnıa amacı, tarihi açıdan, başka unsurlara dikkat edilmeksizin degerlendirilirse, antiemperyalisttir denebilir. Çunkıı Suriye ile Liıbnan arasındaki sınırlar, somürgeciligin çizdigi yapay ve haksız sınırlardır. Kabul. Ancak, Suriye'nin şıı donemde oynadıgı asıl rol, yıkıcı \c bolge dısı guçlerin çıkarlarına denktir. CENAIANS'IN "REKLAMCININ TOPLUMSAL SORUMLULUGU" KONULU DENEME YARIŞMASI SONUÇLANDI Cenajans'ın 15. Kuruluş Yıldönümü faaliyetleri çerçevesinde düzenlediği, "Reklamcının Tpplumsdl Sorumlulugu" konulu yarışma sonuçlanmıştır. Başkan Ntvih DCMİRKF.NT (Lstanbul Gazetccilcr Cemiyeti Başkanı) Üye Can AKS1N (Rapor C)<i7Ptesi Genel Yayın Müdürü) Üye Prof.ür. Krdo^an ALKİN (İslanbul Üniversıt<sı O^rctjm Üyesı) Üyc Tevfik ÇAVDAR (İktısatçı, Ya/ar) Üye Necati DOĞRU (Hürriyct Gazetcsi Yazan) Üye Cahit DÜZFI. (Mıllıyel Gazetesi Ya/arı) Üye. Fmre NAl BANTOGLU (TRT Reklam Dairesi Başkanı) Üye Dü(,.Dr. t.gtugml ÖZKÖK (Hacettepe Llniversıtesi Öğretim Üycsi) Üye Osman ULAGAY (Cunıhurıyct Gazelesi Yazan) 'dan oluşan jüri, mansiyon vermeyerek, toplam 1.150.000.TL'lik ödülün ilk üce eser sahipleri arasında cşit oiarak bölüştürülmesine karar vermişlir. SÜRECEK tngütere yardımı durdurdu LONDRA, (a.a.) Ekonomik durumun düzeltildiği gerekçesiyle, Ingiltere Denizaşırı Kalkınma Oairesi'nce, Türkiyc'ye yapılan proje ve\ program kredileri durduruldu. Dcnizaşın Kalkınma Dairesi Türkiye Masası Şefi Reginald VVallsgrove, a.a.'ya yaptığı açıklamada, 1978'den beri Türkiye'ye yapılan ekpnonıik yardımlara artık devam edilmeyeceğini söyledi. Program yardımlannm, ekonomik kalkınmaya yardımcı olmak, proje yardımlarınm da su, enerji, eğitiın gibi belirli projelerin uygulanmasına imkân tanımak amacıyla yapıldığım hatırlatan VValİsgrove, 1978'den bu yana, Türkiye'ye toplam 60 milyon sterlin tutarında yardım yapıldığım kaydetti. Denizaşırı Kalkınma Dairesi Türkiye sorumlusu, Türkiye'ye mali yardımın 1985/86 programına alınmadığını belirterek, "Türk ekonomisi artık rayına oturmuştur. Ekonomik sorunları kısmen de olsa çözümlennıistir " dedi. Nüfus kâğıdımı kaybettim. Geçersizdir. HÜLYA DtKMEN hrınci:. Ahmet Bülent İltcrbcrk / "Ah Reklamlar. Başbsa", İstanbul Prof. Dr. Toktamış Ateş: Böyle bir toplantıyı bir İslam düzeninde yapabilir miyiz? Prof. Dr. Hüseyin Hatemi: İslam düzeninde yapılabilir pekala. Örnekleri de vardır. Ikinci: Dr. Necıni Gürsakal / "Muz", Bursa Üçüncü: Süleyman Sırrı Kurçeren / "Her Avcı Roma'ya Gider", Gaziantep Kazananlara ödülleri Cenajans'ın düzenledigi "Belgelerle Türk Reklamcılıgının Başlansıcı" sergisinın Atatürk Kültiir Merkezi'pde dün yapılan aglışı sırasında verilmiştir. Yarışmaya katılan bütün yazarlara teşekkür eder, Türk reklamcılıgına başarılar dileriz. Toktamış Ateş/Abdurrahman Dilipak Hüseyin Hatemi/Mete Tunçay Murat Belge AYRICA: • Tarımda, bereketsizlik hareket getirdi... • Arabeskin frenkçesi: KITSCH • Çerkesler ve adetleri CENAJANS 33. SAY1 ÇIKTI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle