Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET/10 SPOR 15 EYLÜL 1984 ABDÜLKADİR YÜCELMAS BÜLENT SA VCI, 1921'de tstanbul da doğdu. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdi, 16 yıl Tenis Federasyonluğu Başkanlığı yaptı. Çeşitli kulüplerde yönetim kurullannda görev aldı. 12 yıl sure ile Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü Baş Hukuk Danışmanhğı yapan Bülent Sava, şu anda Merkez Danışma Kurulu üyesi ve Tirkiye Milli Olimpiyat Komitesi'nin Genel Sekreter Içişleri Yardımcısı. Ulusu: Maalesef şîke var TRABZON, (a.a.) 3. Lige alınan ve alınacak takımlarla ilgili incelemeler yapmak için Trabzon'a gelen Futbol Federasyonu Başkanı Kemal Ulusu Ordu'nun Fatsa ve Giresun'un Bulancak ilçe futbol takımlannm 3. Lige alındığını acıkladı. Kemal Ulusu bu sabah gazetecilerle yaptığı konuşmada Türk futbolunun sorunlan konusunda açıklamalarda bulundu. Ulusu Türkiye'de şike yapıldığını belirterek, "Maalesef şike yapılıyor. Ancak şunu söyleyeyim: Şike konusunda re'sen karar vereceğiz. Bu konuda kesin kararlıyız." dedi. Kemal Ulusu, Milli Takım teknik heyetinin de görevine devam edeceğini belirterek, bu konuda basında çıkan haberlerin yanlış aksettirildiğini kaydederek şunları söyledi: "Teknik heyetin maaşlannın da Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı'nca tasdik edilecegini umuyonım." Futbol Federasyonu Etaşkanı'nın doğu gezisi sürüyor SPORDA DHALOG Fatsaspor ile Giresun Bulancakspor'un 3. Lige alınacağını açıklayan Futbol Federasyonu Başkanı, "Maalesef şike yapılıyor, ama bu yıl şike konusunda federasyon re'sen karar verecek, bunda kesin kararlıyız" dedi. Kemal Ulusu Trabzon'da bir milli maçın mutlaka yapılacağını kaydeden Ulusu 3. Lig'le ilgili bir soruya şu karşılığı verdi: "Sahası. lel örgiisü sıcak suyu olan takımlan 3. Lige alacağız. 3. Lig 100 takım civannda olacak. Futbol olarak belki pek yararlı olmayacak ama, sosyoekonomik açıdan son derece önemli beklentilerimiz var. 3. Lig'le ilgili nihai kararlan 1819 eylül tarihlerinde Trabzon'da yapacagımız Federasyon Kurulu toplantısında karara baglayacagız. Bölgesel olacak 3. Ligi 6 ekim tarihinde başlatacağız. Doğu ligini de 3 ay içinde bitireceğiz. Aynca gödemdler konusun da da duyarlı olacağız ve gözlemci sayısını arttıracağız." Ulusu: Şenol için konuşmadım Öte yandan Futbol Federasyonu Başkanı Kemal Ulusu Trabzonspor kalecisi Şenol Güneş için "Türkiye'nin bir numaralı profesyonel futbolcusu" deyimini kullandı. Ulusu, Trabzon'da gazetecilerle yaptığı konuşmada, Şenol'un bir daha Milli Takıma alınmayacağı yolunda kesin olarak hiçbir basın organına demeç vermediğini söyleyerek "Şenol Güneş, Türkiye'nin bir numaralı profesyone! futbolcusudur. Keşke her futbolcumuz onun gibi olsa " dedi. Futbol Federasyonu Başkanı Kemal Ulusu, Şenol Güneş'ten ileride yararlanmayı düşündüklerini söyledi. Ancak bu yararlanmanın ne seviyede olacağı konusunda bilgi vermedi. Konıığumuz Merkez Danışma Kurulu üyvsi Bülent Savcı Parlamento spora girerse hiyerarşi allak bııllak olur yürümüyor ve deviet elini, ayağını çekmiş ve sadece denetçi olarak kalmış. Ama çok sıkı denetlemiş. Artık dünyanın kabul ettiği bir tek yol vardır, o da sporun serbest olması. Fakat sorumsuzca yönetilmemesi ve deviet tarafından sıkı bir şekilde kontrol edilmesi. Bunun bizde de böyle olması gerekir. Ama bizde bir su ikram etmek için bile onay almanız gerekir. Yani rahat bir çalışma yoktur. Şimdi parlamenterlerle bu işlem değişecek mi? Değişmeyecek! Burada şunu belirtmek istiyorum. Biz federasyon başkanlannın nasıl olacaklarından önce spor teşkilatırun nasıl olacağım belirlememiz gerekir. Sayın Bakan, Beden Terbiyesi Kanunu'nun değişeceğini söylüyor. Ben de aynı şeyi söylüyorum ama, benim söylediğim değişik. Ben diyorum ki, bu kanun iyi bir kanundur. Ama uygulayıcıIar kötü uygulamaktadır veya uygulayamamaktadır. Siz iyi yöneticiler elinde bu 1938 modeli kanunun iyi işleyecegini söylüyorsunuz, öyle mi? SAVCI Inanın bu kanun harika bir kanundur. Gerçi bazı maddeler değişmelidir. Ama, genelde gerçekten harika bir kanundur. Biz önce bunu düşünmeliyiz. Kanun bir parlamento mesetesidir. Federasyon başkanlan parlamentodan çıkarsa belki spora dikkat de çogalır ve yeni spor kanunlan da çıkabilir. Ama sporu parlamentoya anlatmanın mutlaka bir başka yolu olmalıdır sanınm. Bir zamanlar kulüpler parlamenterlerin elindeydi. Örnegin Agâh Erozan, Talat Asal gibi. Fakat sonra bunun sonu olmadığı anlaşıldı, parlamenterler de ellerini kulüplerden çektiler. Seçkiner: Biz sakız değiiiz Beden Terbiyesi Genel Müdürü Yücel Seçkiner, 27 eylülde görevi sona erdikten sonra teşkilatta görev almak istemediğini acıkladı. ANKARA, (a.a.) Beden Terbiyesi Genel Müdürü Yücel Seçkiner, "27 eylül perşembe güoii görevim sona eriyor. Teşkilatta yeniden görev almak istemiyorum, ordudaki görevime dönecegim" dedi. Seçkiner, federasyon başkanlannın topluca istifa etmeleri konusuna da değinerek, "Ben federasyon başkanlannın onurlannı kurtarmak için istifa karan almalannı istedim. Federasyon başkanlanmın onurlannı zedelemek istemem" diye konuştu. Yücel Seçkiner, Anadolu Ajansı muhabirine yaptığı açıklamada daha sonra şunları söyledi: "Kişiler gelip geçici, makam kalıcıdır. Biz, sakız değiliz ki, koltuğumuza yapışıp kalaiım. Gerektigi verde koltuğu bırakıp gitmek en akıllı ve medeni bir harekettir. Ben de siirem dolduğunda görevimi teslim edip, a>nlacağım. yeniden görev almak istemiyorum, ancak, bakanlık görev de kalmamda ısrarlı olursa, Genelkurmay'a bir yazı yazar. Genelkurmay bu yazıyı onayladıklan sonra görevime devam edebilirim. Federasyon başkanlanm haysiyetli, onurlu ve toplumda kariyeri olan kişilerdir. Onların haysiyet ve onurlan ile oynatmak istemem. Bunu da toplantıya katılan federasyon başkanlarıma anlattım hepsi ayakta alkışladılar. En medeni şekilde alınmış bir karardır. Yine görevlerine devam ediyorlar. Zaten istifa onayını da >önetmeligin 14. maddesine uygun olarak aldım. Yeni başkanların göreve başlaması ile devir teslim yapılacak. Herkes alnının akı ile gorevleriuden aynlacaktır. tstifa konusunda art niyel yoktu ve bu konuda da Sayın Bakanla hiçbir göriişmem olmadı." Bugünkü konuğumuz Bülent Savcı. Bülent bey, siz sporun içinde yıllardan beri çeşitli kademelerde bulundunuz. Spor yaptınız, futbol oynadınız, yöneticilik >aptınız. Oysa bugün sponımuzda gündeme gelen bir konu var, o da federasyon başkanlannın paıiamentodan seçilmesi. Siz bugün 1938 yılında çıkan Beden Terbiyesi Yasası ile kurulan ve sporumuzdaki tüm yönetmelikleri çıkaran Merkez Danışma Kurulu'nun da üyesisiniz. Bize, Spor Bakanı Vehbi Dinçerter'in düşüncesi olarak beliren bu egilim hakkında ne düşünüyorsunuz açıklar mısınız? SAVCI Ben Merkez Danışma Kurulu üyesi olarak bu konuda bir fikir beyan etmek istemem. Ancak bu olayda olabilirlik ve olamazlık ile normal bürokratik açıdan değerlendirme yapabilirim. Yani olduğu takdirde kurulu düzen nasıl yürür, nasıl çıkmaza girer, işte ben olayı bu açıdan değerlendirmek isterim. Prensipte Bakan beyin hareket noktası sporun dertlerinin parlamentoda ona sahip adamlar tarafından müdafaasına çalışmak oluyor. Yani bir anlamda sporun sesi parlamentoda daha iyi duyulsun. Bu gerçekten önemli bir nokta, çünkü biz sporun sesini yıÜardan beri parlamentoda duyuramadık. Ama, bu yol geçerli midir, yoksa bu yol uygundur da hiyerarşik engeller mi ortaya çıkar? Güç kaybı Benim bu konuda endişem şudur. Beden Terbiyesi Genel Müdürü, kasısında gördüğü bir parlamenter Federasyon Başkanı karşısında yavaş yavaş gücünü kaybedecek ve kanuni kıyafetini giyemeyecektir. Çünkü her parlamenter gücünü göstermek isteyecek, hatta Genel Müdürü bir yana bırakıp bakanın kapısını çalacaktır. Böylece Genel Müdüriln otoritesi giderek yok olacaktır. Aynca miUetvekillerinin birçok kanuni görevleri vardır. Bu görevleri arasında bir bilgi ve beceri isteyen spor konusunda da çalışması esas görevleri aksatacaktır. Şimdi öyle bir kişi düşünün ki, Beden Terbiyesi'ne girdiği anda bir federasyon başkanı olacak, o binadan çıktığı anda da milletvekili olup parlamentoya gidecek. Bu biraz güç bir iş. Aynı zamanda da mümkün olmayan bir uygulama. îki hüviyetli, iki karakterli bir adam, doğrusu böyle bir olay eşyanın tabiatına aykındır. Bürokratik engeller de ortaya çıkması muhtemel bir uygulamada sizce neler olabilir? SAVCI 16 yıl federasyon başkanlığı yaptım, daha sonra da Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü Hukuk Müşavirliği'nde bulundum. Gördüm ki, Federasyon Başkanı iken insan başka düşünüyor, müşavir iken başka turlü... Gördüm ki, bürokratik engeller çok. Bir milletvekili ise bürokratik engelleri aşıp başanya ulaşmak isteyecektir, ki bu da hukuku bozar, çiğner geçer. Bisikletle dünyayı geziyorlar... Spor Servisi Bisikletlerı ile 5 yıllık bir dünya turuna çıkan ABD'li üç genç Steven Williams, Peter VVuerslin, Tim Young 45 bin kilometre yol aldıktan sonra geldikleri lstanbul'da bir basın toplantısı düzenledi. 3 Eylül 1980 tarihinde yolçuluklarına ABD'nin Wyoming kentinden başlayan üç ABD'li genç uzun gezileri suresince Güney Amerika, Afrika ve Avrupa'da 29 ülkeyi baştan başa bisikletleri ile geçmişler. Genç bisikletçiler yaptıkları basın toplantısında uzun gezileri boyunva başlarından birçok olay geçtiğini ama yeni yeni insanlar ve ülkeler tanımanın, karşılaştıklan tüm zorluklan unutturduğunu söylediler. Gençler aynca amaçlanrun sadece gezmek ve görmek değil bazı bilimsel araştırmalar yapmak olduğunu da belirttiler. Çarşamba gününe kadar lstanbul'da kalacak olan Steven Wilüams, Peter Wuerslin ve Tim Young gezüerine Ortadoğu ve Asya üzerinde devam edecekler. Dönüşü olmayan yanlışlar SAVCI Evet çok güzel bir şey söylediniz. Gerçekten de öyle oldu. Bugün de bazı adamlann bazı kulüplerin başına geldikleri fakat bu yanlışhğı onların da aniadıklarına inanıyorum. Dediğimiz gibi bugüne kadar birtakım yanhşlarla yanlış yerlere gelmişiz. Bu yanlışlıklarm herkes farkında. Ama, artık dönüşü olmadığı için de BASIN TOPLASTISI YAPTILAR 5 yıllık dünya turuna çıkan ABD'li üç genç, 45 bin km. yol aldıktan sonra geldikleri lstanbul'da bir de basın toplantısı yaptılar. Uygulamada aksaklıklar olacak Federasyon başkanlığı yapan bir kişi olarak örnegin teniste bir milletvekilinin federasyon başkanı olmasını nasıl karşüarsınız? SAVCI Doğrusu eğer böyle bir milletvekili varsa önce memnunluk duyanm. Ama söyleyeyim başkanı olduğunuz spor dalında eğer bilgi ve deneyiminiz yoksa önünüze gelen teklifleri geri çevirmekle, ya da imzalamakla birçok büyük hatalar yapabilirsiniz. Diyelim ki, sıkıştı bir federasyon başkanı. Kime gidecek? Genel müdüre gitmez; çünkü, milletvekili. O zaman bakanın kapısma gidecek. Bakan bey eğer her federasyon başkarunı dinlemeye kalkarsa bu kez onun başı ağrıyacak. Yani uygulamada birçok aksaklıklar vardır. Şimdi Bakan Vehbi bey böyle bir düşünce ortaya attıktan sonra sanınm olayı dalgalanmaya bırakacak. Çünkü henüz sadece düşüncede olan bir şey... SAVCI Fakat dalgalanmaya bıraJalmaya değer mi, değmez mi? Orası meçhul. Çünkü bakan beyin kendisi sporun her zaman iyiye doğru gitmesini istiyor. Ve yine sayın Bakan böyle bir uygulama ile uluslararası kuruluşlarda öncelik ahrız dedıler. Böyle olur mu bihnem ama bana kalırsa, olmai. Çünkü spor dünyası apayn bir dünyadır. Parlamenterlerin dünyasına benzemez. Kurallan ayndır. Bugün uluslararası federasyonlarda görev almış birçok spor adamınuz vardır. Ama bunlar bu örgütlerdeki saygınlıklarını parlamenterlikleri ile değil kişilikleri ile kazanmışlardır. Üstelik spor dünyası spor dışından gelmiş kişilere pek itibar etmez. Bugün uluslararası spor örgütleri seçimle iş başına gelmişlerdir. Şimdi böyle tepeden paraşütle iner gibi federasyon başkanlannın atama ile gelmesi acaba uluslararası örgütlerde biraz kuşku yaratmıyacak mı? SAVCI Aslına bakarsanız dünyanın birçok ülkesinde spor teşkilatları özerktir. Oysa bizde sporu deviet yönetiyor. Işin başında bunu düşünmek gerek. Ben şahsen şuna inanıyorum ki, bir ülkede sporu deviet denetlemeli ama, yönetmemelidir. Eğer sporun idaresi devletin elinde olursa, bu defa spor deviet protokolü içinde kalıyor ve işler yürümüyor. Günün içinden Oymak: Parasızlık kötü oyuna neden olamaz Galatasaray Kulübü Genel Sekreteri ve Basın Sözcüsü Atilla Oymak futbolcuların "Paramız olmadığı için moralimiz de yok, bu nedenle iyi oynayamıyoruz" yolundaki açıklamalarına verdiği yanıtta, "Parasızlık kötü oyuna neden olamaz" dedi. Atilla Oymak, futbolcuların prim, maaş ve transfer alacaklannı en düzenli odeyen kulübün Galatasaray olduğunu belinerek şunları söyledi: "Zaman zaman bir takım gecikraeler oluyor. Ancak biraz gecikmeli de olsa her futbolcn hak ettiği parayı alıyor. Son yenilgilere mazeret olarak parasızlıgın yaratmış oldugu moralsizlik gösterilmek isteniyor. Son haftalar içinde odemelerde gecikmeler oldu. Ancak bu yenilgiye neden olamaz. Çünku ilk hafta Denizlispor karşuaşmasından önce bütün futbolcuların alacakları ödenmişti, sonuç yenilgi oldu. Parasızlıktan şikâyetçi olanlar ve başansızlıklanm buna baglayanlar bu maçta neden oynayamadılar? Bu tür sudan bahanelerie kimse kendini temize çıkarmaya veya haklı göstermeye calışmasın, Galatasaray para konusuna en çok titizlik gosteren kulüptür. Şimdiye kadar bizde kimsenin alacağı kalmadığı gibi bundan sonra da herkes hakkını alacaktır."1 Bînicîlikte gerçek île düşü karıştırdık Spor Servisi Bu yıl Atina'da düzenlenen Balkan Binicilik Şampiyonası'na katılan ekibimiz, dresaj dalında 11 yarışmacı arasında 10'uncu ve ll'inci oldular. Binicilik kafilesi daha Atina'ya gitmezden önce çıkan tartışmalar dizisi, Baikan Şampiyonasında elde edilen sonuçlarla birlikte daha da alevlenirken Binicilik Federasyonu üyesi Cahit Conker federasyondan 1 gün önce istifa etti. Kendisiyle Maslak Binicilik tesislerinde görüstüğümuz Cahit Conker istifasının nedenlerini şöyle acıkladı: "Atina'ya gitmeden önce, ne gereken atlara ne de binicilere sahip olduğumuz dresaj dalında Balkan Şampiyonasına katılmamız gerektiğini gerek Federasyon Başkam'na gerekse binici arkadaşlara anlattım. Ne var ki, Balkan ülkelerinin kaldırmaları nedeni>le gereksiz görülen dresaj dalı avnı ulkelerin daha sonra bunu programa dahil etmeleriyle tekrar gündeme geldi ve ülkemiz bu dalda da gerekli seçmeler yapılmaksızın, Atinada yarıştı. Hiç calışılmayan. egitimi olmayan ve en önemlisi disiplinsiz bir dalda nasıl başan beklenebilir ki? İşte bu nedenlerle Binicilik Federasyonu iiyeliğinden istifa etmiş bulunuyorum." Dresajin binicilik sporunun temel unsuru olduğunu a>Tica sözlerine ekleyen Conkır "Bizdeki calısmalar ilk ve orta diizeyde yapılırken kalktık SaintGeorge ve tntermediaire'den oluşan yükseğine katıldık, Avrupalı buna yıllarca çalışıyor, üslelik istedikleri zaman gereken atlan temin edebilecek olanaklan var." Basında federasyon başkanlan için eleşıiriler yapılacak, ileri geri yazılar yazüacak, bu durumda parlamentoya hakaret edilmiş mi olunacak, yoksa federasyon başkanı mı suçlanacak? Böyle bir uygulamanın geçerli olacağım sanmıyorum. Parlamentoya sporu anlatmak gerek, ama bunun başka yolu olmalı. böyle gidiyor. Ben de size bir misal vereyim. Bugün transfer politikalanmn yanlışhğı nerede? Yama gibi yapılan yardımlarla yama gibi transferler yapüıyor. Birbirini anlamayan, birbirinden farklı 11 adam toplayıp sahaya çıkanyor sonra onlardan uyum bekliyoruz. Olur mu? Ama bu böyle gelmiş. Nasıl gelmiş? Hep yanlışlıklarla gelmiş. Sporun sagı, solu olmaz Bakan bey diyor ki, poUtikayı spora degil sporu politikaya sokacagım, siz bunu nasıl yonımluyorsunuz? SAVCI Spor evrensel bir olaydır. Sağı yoktur, solu yoktur ve tabü bağımsızdır. Hangi düşünce yapısında olursanız olun spora girdiğiniz anda her şey bitmiştir. Onun için politikanın spora girmesi mümkün değildir. Bu açıdan Bakan beye hak veriyorum. Gelelim bunun aksi tezine. Orada da haklı yani var bakan beyin. Geçenlerde Sakarya'da bir panel yapıldı orada duydum, parlamentoda bir spor lobisi kurulacakmış, fevkalade bir şey. Yani spordan anlayan parlamenterler bir araya gelip lobi oluşturacaklar, sporla ilgili bir kanun çıkacaksa, bu lobi konuyu görüşecekmiş. Gayet güzel. Bu lobi düşüncesine kimse karşı çıkmnor zaten. Ama direkt parlamenterlerin federasyon başkanı olmalan politikanın spora girmesi olmuyor mu? SAVCI Dediğim gibi nazik bir konu. Uygulamada da, bürokraside de bazı aksaklıklar çıkar, ben buna inanıyorum. Sadece bürokratik engeller degil sanınm. Başka sakıncalar da var mutlaka. SAVCI Var tabü. Diyelim ki, federasyon başkanı parlamenter hakkında ileri geri yazüar eleştiriler çıkacak. Şimdi biz bunu parlamentoya hakaret mi sayacağız, yoksa federasyon başkamna suçlama mı? Daha başka kimbilir neler olacak neler. Bu sadece şu anla. aklıma gelen bir şey. Dediğiniz gibi sporu parlamentoya anlataöilmenin başka yolu olmalı. Masatenisi turnuvası devam ediyvr 13. Uluslararası Masatenisi Şampiyonası ikinci gününe yapılan karşılaşmalar ile devam edildi. Türk Milli Takımı erkeklerde ve bayanlara ikişer yenilgi aldı. Alınan sonuçlar şöyle: Erkekler: Çin: 5 Türkiye Genç: 0, Tunus: 5 Suudi Arabistan: 2. Bayanlar: Çin: 3 Türkiye Ümit: 0, Sovyetler Birliği: 3 Türkiye Genç: 0. Deviet tarafından kontrol şart Yani bu benim söylediğim yeni bir şey değil. Dünya bu yollardan çok yıllar önce geçmiş, her yolu denemiş, bakmış ki, bu iş böyle Halterde 2 dünya Bulgaristan'da Varna kentinde devam eden Uluslararası Halter Turnuvası'nda dün iki dünya rekoru kınldı. 75 kg'ın altındaki karşılasmalarda, Bulgar sporcu Mintcho Papasov sükmede 4. denemesinde 210,5 kg. kaldırarak aynı ülkeden Alexandre Varbanov'a ait olan rekoru kırdı (210 kg. Moskova 1983). Daha sonra Bulgar rekoru Zdavkostaiçkov da 4. denemesinde 211 kg. kaldırarak yeni rekorun sahibi oldu. Bulgar atlet, koparmada da ikinci denemesinde 375 kg. 3. denemesinde de 377.5 kg kaldırarak olimpiyat toplamda dünya rekoru kırdı. Eski rekor 370 kg. ile Sovyet sporcusu Vladimir Kuznetsov'a aitti (1983 Moskova). Cahit Conker MahaUi voleybol ligi baslıyor Spor Servisi 19841985 sezonu îstanbul Mahalli Voleybol Ligi genç erkekler, genç kızlar, bayanlar, 1. küme erkekler ve 2. küme erkekler müsabakalan cumartesi ve pazar günü Bağlarbaşı ve Eyüp spor salonunda yapılacak 36 maçla başlayacak. İstanbul kulüpleri lig maçlarının bu hafta başlamasına rağmen daha hiçbir sporcunun lisanslarının bölge tarafından vize işleminin bitirilmediğini, bu durumda bugün ve yanm müsabakalarda zor durumda kalacaklarını belirttiler. Kulüpler aynca başlayacak olan voleybol ligi kategori müsabakalannda 45 müsabaka sonunda dereceye giremezler ise sezonu bitirmek zorunda kaldıklarını belirttiler. Bayanlar ligine katılan kulüplerin yöneticileri, bu sezon uygulanmak istenen statüden şöyle yakındılar: Türkiye birinciligine her yıl İstanbul bölgesinden 4 takım katılmakta. Bu nedenle elemelerden sonra yapılacak maçlar formaliteden ileri gidememektedir. BASKETBOL MİLLİ TAKEVlEVnZIN YENİLGİLERİ ÜZERİNE Hazırhk maçları ile hatalar ortaya çıktı 2 DR. DENtZ GÖKÇE Dünkü yazımızda Basketbol Milli Takımımızın yeniigilerinin surpnz olmadığını, attı yedi oyuncunun başarılarının yanyana gelmesi ile Balkan seviyesini aşan takımımızın, bu oyuncuların yerine yenılerinin gelmemesi ile daha ileri adımlar atamayacak hale geidığini söylemiştik. Genede iyi değerlendirilmesı gereken bazı hususlar var. Biz İsveç'te yoktuk, Milli Takım antrenmanını da hiç seyretmedik, daha doğrusu seyredemedik (Miili Takımın antrenörü Efes Pilsen salonunun kapısını kapatıp bizi içeri almıyor) ama bir iki kişi ile konuşmak ve basında çıkan isvec haberlerıni izlemek aşağıdaki noktalan ortaya çıkanyor. En önemli konu şu bizce; yeni oyuncumuz yetişmemesine ve kişisel performanslara bağlı kafmamıza rağmen bir şanslı basket finallere kalmamızı sağlayabıiirdi! Belçika maçının son sanıyesinde yapılan ve üç sayıya mal olan bir savunma hatası ve elimize geçen son topta turnıke atmak yerine bir dış şut seçıp boş atmak, mağlubiyeti hazırtamış gözüküyor. Yani bir şanslı basket ile Belçıkayı yenmiş olsak finallerde arzı endam ederek. bulutlardan bulutlara uçup duracaktık ve yöneticilerımiz beyanat üstüne beyanat vereceklerdi. İsveç'in bile üstünde klesmanda gözükerek şışinecektık. Yani tesüdüfen mi elendik? Bütun bu olayların tesadüf olmadığını zamanı biraz geri alarak açıklamak istiyoruz. Birincisi, bu hedef turnuva için özel programlar ile hazırlanacağımız söylenmişti, nıtekim Amerika turnelerıne gittik. Orada gerçekten basketbol öğrenmek istiyorsak, birinci sınıf takımlar ile oynamamız gerekli idi. Ama birinci sınıf üniversitelerin maç programları iki sene evvelden bellı olduğundan, biz son iki ayda arkadaş ilişkileri ile ve plansız olarak bulunan ve sadece Amerika'nın sokak takımlarını oluşturan, hiçbir ekol sahibi olmayan Junior College'lar ile oynadık. Galibiyet hanesini şişirdık, fakat pek bir şey öğrenemedik. Zaten Amerika turnesme Erman, Efe, Melih, Necati, Mehmet gibi oyuncuları götürmek ve onlan oynatmanın hiçbir anlamı yoktu. Bu sadece onlara seneler süren katkıları için bir teşekkür olabilirdi o kadar. Ama Can, Ömerj Hakan, Derya, Altan, Emir, Lütfü, Turan gibi oyuncularm Umit Mili Takımı olarak iyi takım ve oyuncularla oynamaya ve kendilerinin devamlı oynamasına ihtiyaçları vardı. Bu gerçekleşemedi. Biz de böylece Yugoslavlar Amerikaya gidiyor diye kendimiz de gitmiş olduk, o kadar. İkinci olarak aynı hatayı Akdenız Oyunlan'nda tekrar ettik. Az gelişmış ülkeyiz ya, her maçı kazanmaya mecburuz! Diğer Akdeniz ülkeleri ikinci, hatta uçüncu takımlarını gönderirken ve Akdeniz oyunlannda oyuncu yetıştinrken biz gene aslanmızla oynadık, malum Yunanistan'a yenılmemeye mecburuz! Lütfü, Altan, Derya, Hakan, Ömer, Can, Emir gibi oyuncülar pek fazla oynadılar denemez, belki de kadroda bile yoktular kısmen. Üçüncüsü Avrupa'da bir sürü turnuva varken (örneğın Sofya turnuvası) biz Malezya'da Taıwan, Avustralya gibi değişik tip basketbol oynayan takımiann olduğu bir turnuvada takımımızı ezdirdik. Yorduk. Bu konuyu buhar kazanından buzdolabına başlığı ile başka bir yazıda anlatmıştık artık yazmıyoruz. Geçelım son perdeye. Bir takım düşünün, oyuncularm bazjlarının teknik yönetici ile araları açık. Hatta küsler. En iyi oyuncularımızdan biri ağır bir ameliyat geçirmiş, bir diğerı iki senelik sakatlık geçirmiş, bir başkası ise dört aylık bir sakatlıktan yeni çıkıyor. Ya diğer yedi oyuncu diyebilirsiniz, ama onlar hazır doğiller ki! Üstüne üstlük, Milli Takımımız sabah yedi küsurda uçakia yola çıkıyor (beşte kalkmışlar demektir), Bekjrad üzerınden öğleden sonra Stockholme varabıliyor. Uç saatlik bir otobus yolculuğundan sonra gece sekiz buçukta turnuva şehrine vanldığında ise bize verilen antrenman saati çoktan geçmiş durumda. Ertesi gun de antrenman saatimız yok. Maç salonunda hiç çalışma yapamadan turnuvaya çıkıyoruz. Bir de en son gelen kafile olduğumuz için otel değiştiriyoruz, eh ölmedi ya çocuklar, taşınsınlar! Çıkıyoruz ertesı gün Romanya maçına. Romenleri son dört senede, bir kere hariç hep yenmişiz. Artık küçümsenecek takım onlar. Küçümsüyoruz ve sonuç ortada! Yıkılıyoruz! Çekoslovakya'yı zaten yenemeyiz diye düşünüyoruz. Halbuki bizi ancak iki sayı ile yenebilen Belçika Çekoslovakya'yı on beş sayı kadar fark ile yenmiş. ikinci yenilgıden sonra gelir.iyor Belçika maçına. Belçika geçen sene bizi yirmi sayı farklı galibiyetle mağlup etmişti. Isveç'e yenıldikleri için bizi yenmeye mecburlar, çünkü biz yenersek biz çıkacağız finaie. Maçı beş altı sayı önde gotürüyoruz, ama bir türlü arayı açamıyoruz. Mehmet (kı genelde çok çabuk faul alan bir oyuncudur, tabıi savunma gayretinin sonucu da biraz) faulleri beşliyor, gelsin Emir! Ama Emir de hazır değil, iki hücum faulu yapıyor ve gelsin ömer. ömer ise böyle gerilımli bir durumda ne zaman oynamış ki şimdi oyna&ın? Uç sayıya mal olan bir savunma hatası, gelsin Can oyuna! Son dakika, top bizde, son topu boş kullanıyoruz, onlar sayı alıyorlar ve mağlubuz. Ve bizi yenenler de Belçika'nın kenarda oturup sonradan, oyuna girerek dış şutlar atan yedi ve on bir numaralı yedek oyuncuları. Biz oyuncuları senelerce kenarda olurturken, onlar uzun sürelı, planlı programlı bir çalışma sonucu hazır yedeklerle bizi yeniveriyorlar. Burada Can, Ömer, Emir, Lütfü ve diğerlerinin hiçbir hatası yok ki! insan provasını yapmadığı temsili nasıl oynayabılir? Şimdi soruyorum sizlere, bütün bu Malezya seyahatlan, antrenman yapamama, beş kişi ile oynama, oyuncu yetıştirmeme tesadüf mü? Atletizm Milli Takımımız Balkan Şampiyonası'na aynı şekilde gitmedi mi yerde yatarak? Olimpıyatlarda atlet ismı vermeyi unutmadık mı? Kaleci Adem'ı hazır değilken Milli Takıma alarak biz harcamadık mı? GUNUN PROGRAMI İstanbul (İnönii Stadı) 15.3d BeşiktaşMalatyaspor Zonguldak (Şehir Stadı) 17.00 ZonguldaksporFenerbahçe Ankara (19 Mayıs Stadı) 15.30 MKE AnkaragücüTrabzonspor 2. LİGDE: 15.30 GalataKaragümrük 13.30 GöztepeTarsus Idmanyurdu Erkutspor 15.30 KarşıyakaDüzcespor BOKS Balkan Boks Şampiyonası'na katılacak olan Milli Takımı belirleme karşılaşmaları bugün Sanyer Mersinli Ahmet Tesislerinde yapılacak. Beykoz Gençlik Kulübü'nün düzenlediği Açık Hava Boks Turnuvası bugün saat 19.00'da başlıyor. VOLEYBOL 1521 eylül tarihleri arasında ekli program gereği Bağlarbaşı, Eyüp, Burhan Felek Spor SalonIannda bölge voleybol müsabakalan yapılacak. KARATE Burhan Felek Spor Salonu'nda Zafer Kupası Ferdi Karate Türkiye Birincilik müsabakalan yapılacak. Musabakalar pazar günü sona erecek. TEKVANDO 1516 eylül tarihleri arasında Tozkoparan Spor Salonu'nda saat 10.00'dan itibaren Ajanlık Kupası Tekvando müsabakaları yapılacaktır. SDRECEK