Katalog

CUMHURİYET/8 29 MA YIS 1984 NUK 3 MW'hk araştırma ve eğitim reaktöru; diğeri de Ayazağa'da t.T.Ü. Nükieer Enerji Enstitüsü'ne bağlı 250 KW'hk eğitim reaktörü olmak üzere, iki sivil reaktör bulunuyor. Bunlardan 1962'de kurulan ilki, tıbbi ve araştırma amaçlanyla kullarulan radyoizotop üretmektedir (1977'de ara verilen üretime geçtiğimiz aylarda yeniden başlanmıştır). 1970'lerin başında kurulan diğeri ise tümüyle eğitim ve araştırma amacıyla işletilmektedir. Türkiye 1969'da imzalayıp 1980'de onayladığı Nükleer Silahlann Yayılmasını Önlerae Anlaşması uyannca, nükleer silah yapmayacağını taahhüt etmiş ve bütün sivil nükleer tesislerini Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'mn (1AEA) denetimine açmıştır. Mevcut araştırmaeğitim reaktrtrleri ve ileride kurulabilecek reaktörler de bu denetime tabidir. ülkemizde biri B ugünKomisyonu'na Küçükçekmece'de Türkiye Atom Enerjisi bağlı 5 [ERJI, DUN\A VE TURKIYE ÜÇÖHCO DÛNYA'DA NÛKLEER 8ÛÇ REAKTÖRLERİ (İşleyen, yapım halinde veya ihaleye çıkanlan reaktörler) 31.12.1983 Kıynfc: Nucteat Ncws, tebnury IY84 ŞAHINALPAY ürkiye'de nükleer reaktörler kurulmasını savunanlara göre, enerji açığını gidermenin ve zengin bir enerji kaynağına kavuşmanın başka yolu bulunmuyor. tüm konularda farklı görüşler savunan iktidardaki ANAP ile en büyük seçmen desteğine sahip muhalefet partisi SODEP nükleer enerjiden yararlanmak gerektiği konusunda görüş birliği halinde. şısında, ileride "Türkiye'de enerji talebinin ne olacağım diişiinmeden nükleer santrallan peşpeşe sıralama planlan yapılmalıdır" (Dr. Ahmet Sina, Dünya Dosyası 1, 9.1.1984, s.5) Nükleer Çağın ilk Kırk Yılı (1983) başlıkh ve ülkemizde nükleer teknoloji konusunda yazılmış en kapsamlı ve yetkin çalışmanın yazarı, l.T.Ü. Nükleer Enerji Enstitüsü eski mensuplarından Prof. Dr. Nezihi Özden de "ülkemizde bugün veya yann ama mutlaka ihtiyaç duyulacak oian nükleer enerji santrallannın kurulmasına bir an önce geçilmelidir. 'Hele elimizdeki diğer kaynaklan tüketelim, ondan sonra sıra nükleer kaynaga gelsin" şeklinde bir düşünce doğru değildir. Zira, her teknolojiye bir alışma safbası vardır," demektedir (12.5.1984 tarihli görüşmemiz). POLITIKA VE OTESI MEHMED KEMAL Yapımcı firmalar Kapasile MW Tip Işierme tarihi Günübirliğine yolculuktan... Bir iş için günübirliğine Ankara'ya gitmek gerekti. Otomobiile yola çıktık Araba ile yofculuğu eskiden severdim, son yıllarda gözüm pek kesmiyordu. Uçakla gitmeyi yeğliyordum. Trafik başıbozukluğu olmasa arabayla gitmek uçakla gitmekten daha iyidir, bıliyorum. Otuz yılı aşkın bir süredir Ankara lstanbul yolunu avucumun içi gibi bilirim. Çok eskiden İstanbul Ankara karayolu, trenle olduğu gibi Eskışehir üstünden yapılırdı. Ancak Amerikan yardımı başladıktan, bizde sanıyorum Nihat Erim'ın Bayırdırtık Bakanlığı sırasında Karayolları Genel Müdürlüğü Vecdi Diker gibi çalışkan mühendislerce kurulduktan sonra Ankara Bolu güzergâhı açıldı. Kargasekmez'in, Bolu dağının nasıl açıldığını çok iyi bilirim. Bu güzergâh ışlemeye başladığında yol da epeyce kısaldı. Bilmem kaç kilometre eksilmiş, bilmem kaç saat kazanılmıştı. Ancak o yıllarda ve daha sonraları (DP döneminde) karayolculuğa verilen önem, demiryolculuğunu köreltmişti. Anayurdu dört baştan demirağlarla örmek Atatürk1 ün de, İsmet Paşa'nın başta gelen özlemiydi. Karayolculuğuna Amerikan yardımı ve yönteminin girmesi de gene İsmet Paşa dönemine raslar. İsmet Paşa'nın ekonomik ılkelerde kararlı olmadığı böyle örneklerde görülür. Biraz politik olarak sıkıştırdılar mı hemen gevşeyiverir, direnmez. Amerikanvari karayolculuğu kuralı otuz yılı aşkın bir süre gecti ama, hâlâ Ankara lstanbul yolunu bir türlü çiftleştiremedi. Gidip gelirken bakarım, nereden nereye değin çift yaptık diye!.. Dıkkat ettim, Kızılcahamam Ankara arası bir oranda çift olmuş. Bir bölümü bitmiş, bir bölümü üstünde çalışıyorlar. Cumhuriyet'ten bu yana 60 küsur yıl, Amerikan yardımı yolculuktan bu yana aşağı yukarı kırk yıl geçti; önemli bir yol olan Ankara lstanbul arasını bir türlü çift yapamadık. Ne karayolunu yapabildik ne de demiryolunu... Nesiyle öğüneceğiz kü... Yıllardır süren İstanbul izmit'in Gebze ile İzmi t arasını çiftlemişler, paralı da yapmışlar. Oradan geçtik yağ gibi kayıyor. Ancak sürücülerin pek itibar ettikleri yok. Yolda araçlar görünmüyor, özel binek arabaları geçmeyi yeğliyorlar. Pahalı olduğunu söylüyorlar, 13 kilometrelik bir yola yük arabalarının 500 lira ödemeleri ağır geliyormuş. Hoşuma giden bir şey de Azap Deresi'ni onarıyorlar, çift yol yapacaklarmış... Çok beğendim, çok sevindim. Çünkü burası adı üstünde bir 'azap deresi' idi. Giden korkar, gelen korkar. Onarılıp çiftlenirse. korku da, kuşku da geçenlerın üstünden eksilir. Biz tutulmadık ama, tutulanları gördüm. radar tuzağı var. Belli yerlere siniyorlar, kentleşmiş yerlerden 50 km. üstünde hızla geçtin mi, ver bakalım mangizleri!.. İyi mı, kötü mü bilmiyorum ama, eğlenceli bir tuzak olduğu besbelli. İsmail Gülgeç'le geçen yıl yaptığımız gezilerde böyle tuzaklara çok yakalandık. Ancak lsmail arabadan inip, parayı verdi mı şaşıyorlardı. Aldıklarına alacaklarına pişman oluyorlardı. Kamyonlara amansız davranıyorlardı. Her yol kavşağında rastladık, kamyonları dizim dizim dizmışlerdi. Arkadaşlardan öğrendiğime göre ince eleyip sık dokuyorlarmış. Trafikçilerin yerden göğe kadar haklan var. Aman Allahım, bunlar gelirken de, geçerken de birer cellat!.. Birer ölüm makinesi!.. Ne trafik kuralı tanıyorlar, ne ağır araç olduklarının farkındalar... Basıyorlar gaza, silip süpürüp geçıyorlar. Yol kıyısına dizdiler mi, bütün belgelerini inceledikleri gibi, lambalan yaktırıyorlar, ışıklara bakıyorlar, frenleri denıyorlar... Yağma yok öyle bundan sonra... Bunu çok beğendim. Çünkü böyle yapılmazsa trafik cinayetlerinden başka türlü kurtulamayız. Radar tuzağı eğlencesi yerine rampalarda tuzak kurup bunlann binek arabalannı gözlemek de eğlenceli olur. Gözlersin bir yerde davranışını, düzlüğe indi mı, "Gel bakalım," dersin. "şu arabayı sağladın, şu arabayı solladın, şu arabaya yüklendin, bastır bakalım paraları!..." Çelik Gülersoy'un Koru Motel'ini överlerdi. Doğrudur, haklan var!.. Bir öğle yemeği yedik, helal olsun! Porsiyonlar iri kıyım, bir porsiyon bir adamı doyurur da, artar bile... Boğazına düşkün olanlara salık veririm... Tereyağ, peynir de satıyorlar. Birer paket aldık, eve geldiğimde çok memnun kaldılar. Süzme yoğurt da var ama, ben sevmem, evdekiler de zaten hoşlanmazlar. Son rampayı aşarken karşımızda minarelerin çizgileri, solumuzda adalar seçılmeye başlandı. İstanbul'a girmiştik. Reaktor Jeneraror Yapım durumu (*; 33 Baslan Gerçekleşen veya gıçta sapıanan beklenen • Atatkal Brezüya Angra 1 Aıtgra 2 Angra 3 335 692 690 626 1245 1245 PHWS PHrVS CANDV PWR PWR PWR PWR PWR PWR PWR PWR PWR PWR PH'R PWR PHHR 8WIt BWM PHWg PHWB PHHV PHWS PHWK PHWX KWV AECL (tmutü W (ABD) KWL KrVl KWV : w KWV KWV OtAbttmyti ım 100 10 1 » m 77 S2 S4 «2 «7 n 74 U $3 84 S7 S9 «5 7» 83 85 86 86 «7 88 89 83 *9 €9 73 $1 ue Guney Kort • Korta Vuciear 1 • Korta Nuclear 2 Korta NucUar 5 Korta Nuclear 6 Korta Suclear 7 Korta NucUar S Korea ftuclear 9 Korea \uclear 10 • Korta \uclear 3 • •brfmJ »SAPP1 »KAPP3 MAPP1 MAPP2 SAPP 1 NAPPÎ K.4PPJ MAPPl Mlilr ElDabaal EIDabaa2 556 605 »95 S95 900 900 943 943 629 H emen W w w w w w Fra (Fransa) AECL GEC (ingOtere) GEC GEC GEC W W Alslhom (Fransa) Alsthom Parsons (ABD) GE GE EBC (Wmmh,1 E8C BHEL (HtntBttm) BHEL BHEi. BHEL BHEL BHEL 100 100 SS 75 59 49 21 19 100 75 S3 M «5 S6 »7 »7 St 82 0 «9 (» 73 7* 77 Sl V Kuşkuyla bakanlar Türkiye'nin elektrik enerjisi ihtiyacının karşılanması açısından nükleer santrallann gerekliliğine kuşkuyla bakanlara göre ise, Türkiye mevcut enerji kaynaklarını gereğince değerlendirdiği takdirde daha uzun süre, en azından yüzyılın sonuna kadar, ihtiyacı olan elektriği üretebilir. Bu süre içinde sağlanacak teknolojik ilerlemelerle diğer "yenilenebilir" ve "temiz" enerji kaynaklarını seferber etme olanağı doğabilir. Sonsuz, ucuz ve güvenli olmadığı artık anlaşılmış olan nükleer enerjiye başvurmak zorunlulu&u yoktur. Makina Yük. Müh. ve İTÜ Kimya Fakültesi öğTetim görevlilerinden Dr. Nadir Ergenekon'a göre TEK'in 1970'lerin başlarında yaptığı, ülkemizde elektrik talebinin 2000 yılında 200 milyar kvvh'a ulaşacağına ilişkin hesaplar, varsayımlann gerçeğe uymayışı nedeniyle, doğru çıkmamıştır. TEK'in bu hesaplara göre, elektrik talebi 1983 yılında 46 milyar kvvh'a yükselecekti. Oysa geçtiğimiz yıl bu talep yalnızca 33 milyar kwh düzeyinde gerçekleşti. Bu durumda, 2000 yüında talep 150 milyar kwh dolayında olacaktır. (Son resmi beyanlara bakılacak olursa; TEK Gn.Md. Kamil Toktaş'a göre yüzyılın başında talep 160190 milyar kvvh arasında; Devlet Su Işleri Gn. Md. Sabahattin Sayın'a göre ise 160 milyar kvvh dolayında gerçekleşecektir.) Ergenekon'a göre, bu koşullarda, bugün en iyimser tahminle yalnızca "%15'ini değerlendirdiğimiz hidrolik enerji potansiyelimizi tam olarak seferber edebilirsek (110 milyar kwh) ve hizmete girmesi beklenen (kömüre dayalı) termik santrallan devreye sokabilirsek (60 milyar kvvh) elde edeceğimiz toplam 170 milyar kvvh güç ile yüzyılın başında ülkemizin elektrik enerjisi açığı söz konusu olmayacaktır. Aynı görüşü başka uzmanlar da paylaşmaktadır. (Bkz. NOKTA dergisi, 6.5.1984, s.ll) Güç reaktörleri gündemde Elektrik enerjisi üretecek reaktörlerin yapımı ise, ilk kez 1970'lerin sonunda böyle bir yatınmı karşılayacak dış finansmanın sağlanma olanağının dogmasıyla ve petrol krizinin etkilerinin en ağır olarak yaşandığı bir sırada gündeme geldi. Yukanda da değindiğimiz gibi, İsveç Hükümeti gerekli kredinin %80dolayında bir bölümünü taahhüt ettiği halde, finansmanın geri kalan bölümü sağlanamadığından ASEA Atom'la göruşmeler bir sonuca bağlanamadı. Nükleer reaktörlerin yapımı yeniden 1982 yılında gündeme geldi. Ulusu Hükümeti Silifke'nin Akkuyu yöresinde iki ve Sinop yöresinde bir adet olmak üzere üç nükleer santral için uluslararası ihale açtı. (Bu santrallarm 1997, 1998 ve 1999 yıllarında hizmete girmeleri ve topIam 20 milyar kwh elektrik enerjisi üretmesi tasarlanıyordu.) îhalede başlıca ABD'nin General Electric, B.Almanya'nın Kraftwerk Lnion ve Kanada'nın AECL firmaları teklif verdiler. Törkiye Elektrik Kunımu ve Türkiye Atom Enerjisi Komisyonu yetkililerinin ihaleyi sonuçlandırmak için yaptıklan çalışmalar uzun süre neticelenmedi. Bu arada sızan bilgilere göre her uç firmaya birer reaktör ihale edilmesi eğilimi doğdu. 2te 3te 2*2 G£(AU» GE İAT (Hte&tm) U7 LtT WIl (Htnt&tm) K&C (HtmlUMni na 33e 330 3» 33e 33e 23e 900 900 ıee ue ue ue 99 $7 « 30 13 13 u «5 M 91 91 a» 91 92 Ti 78 79 87 83 84 85 PH'R PWR pnwn B»R BWR BWR BWR PWR PWR CGE GE GE GE GE W U 91 92 Hitaem (Japmtya) w w w w GE GF P B V S B n m l ı •t" sn rtAiüra, 196 71 Mtettn Tayvan • Chinshan • Chinshan • Kuosheng • Kuosheng Maanshan Maanshan I 2 1 2 1 2 125 604 604 951 951 907 9tf7 100 100 100 100 93 77 ~ * 75 76 7» 7V Sl »2 ise aynı görüş birliği bulunmuyor. Nükleer reaktörlere kuşkuyla bakanlar, öncelikle mevcut kaynaklara yatırım yapılmasını istiyor. E,nerjiyle ilgili \ uzmanlar arasında • TkMrt öktmedt olan nmkaritT • M l Kayoaı su reaktOrfl. PV41 Bunvtı %a raklMI. ~~ '" " CAls'Dt/ \|ır u «kcarft. Siyasi partilerimiziıı hepsi nükleer reaktörlerden yana rarak tartışmaya çahşacağız. Böyle bir tartışma 3 teme] soru çevTesinde toplanabilir: 1) Türkiye'nin nükleer güç reaktörlerine gerçekten ihtiyacı var mıdır? 2) Nükleer reaktörlerin güvenlik sorunlan Türkiye'de nasıl somutlaşmaktadır? 3) Türkiye'de nükleer enerjinin "ekonomisi" nedir? Yani, nükleer santrallann Türkiye'ye maliyeti nedir ve enerji bakımından dışa bağımlılığı etkileyecektir? nasıl Nükleer reaktörler gerekli mi? Karar temmuzda Özal Hükümetinin işbaşına gelmesinden sonra ise, nükleer santrallann kurulması yönünde karar devam etmekle birlikte, yalnızca Akkuyu1 reaktörünün ihale edilmesi görüşünun ağırkk kazanmış olduğu anlaşılmakta. Şu sıralarda Alman KWU ve Kanada'nın AECL fırmalan ihaleyi alabilmek için yoğun bir mücadele içinde bulunuyor (KWU fırmasının Türkiye'deki partneri Kutlutaş Holding, Türkiye mümessili Koç Holding'e bağlı Etmaş A.Ş., Kanada'nın AECL fırmasının Türk partneri ise ENKA Holding). Özal Hükümeti, bir değişiklik olmadığı takdirde, ihaleyi hangi firmaya vereceğini temmuz ayında kararlaştıracak ve nükleer enerji programı başlatılmış olacak. Türkiye'nin nükleer güç santrallan kurmasını savunanlann temel savı, Ülkemizin enerji kaynakları bakımından zengin olmayışı; mevcut enerji açığımızı kapatmak ve zengin bir enerji kaynağı yaratmak için nükleer enerjiye başvurmak zorunda olduğumuz iddiasıdır. Bu göruste olanlara göre, bütün hidrolik (akarsu) ve termik (kömür) enerji potansiyelimizi gerçekleştirsek bile elde edilecek enerji, bir süre sonra ihtiyaçlarımızı karşılamaya yetmeyecektir. Örneğin, Türkiye Elektrik Kunımu (TEK) Genel Müdürü Kamil Toktaş'a göre, yılda *h 7'lik bir kalkınma hızı için bugün 30 milyar kwh olan elektrik üretimini yüzyılın sonunda 200250 milyar kwh çıkarmak gerekir. Bunu sağlamak için nükleer reaktörlerden yarar lanmaktan başka çare yoktur. Baslıca enerji kaynağı olarak hidrolik enerjiye dayanmak, kuraklık yıllarında meydana gelebilecek sıkmtılar dikkate alındığında, doğru değildir. Bu nedenle elektrik üretimimizin °7o4O hidrolik, "7o4O termik ve %20 nükleer kaynakh olması yerinde olacaktır (Ekonomik ve Sosyal Etütler Konferans Heyeti raporu, Kasım 1983). Başka uzmanlara göre, kalkınmak için enerji ihtiyacı kar KADIKÖY 3. İCRA MEMURLUĞU'NDAN GAYRIMENKUL SATIŞ tLANI Dosya No: 1982/3207 KadıköyErenköy Mab. Plaj yolu çıkmazı, 106 pafta, 368 ada, 158 parsel sayüı 811 m 1 miktarlı babçeli kâgir Apt.'nın 111/1230 arsa paylı 2. kat 8 no.lu dairenin tamamı ipotek borcundan dolayı açık artınna suretiyle satışa çıkanlmışıır. tMAR DURUMU: lst. Bel. lmar Müd.'nun 9.5.1983 gün 1983/4088 sayüı imar durumuna göre, mezkur 58 parsele, aynk nizamda, serbest bina yüksekliği, en çok 20 m. bina derinüği, en az 5 m. ön bahçe mesafcsi, en az 4 m. yan ve arka bahçe mesafeleri, *b 25 bina sahası emsali, 1,8 inşaat sahası emsali, verilmekte olup, iskân sahasında kaldığı kaydedilmektedir. Aynca notlar hanesi de mevcuttur. Bu imar durumuna göre parselin kuzeybatı cephesi boydan boya 3 m. genişlikte yola terkedilecegi krokide belirtilmiştir. HALİ HAZIR DURUMU: Gaynmenkul, KadıköyErenköy Mah. plaj yoluna bağlı Plaj Çilek Yolu Çıkmazı sokağında kaın 5 kapitaj no'lu AKAT Apt.'mn 2. kat 8 no.lu dairesidir. Dairede, girişte hol, holün solunda balkonlu L şeklinde salon, salona açılan bir oda, holün sol gerisinde WC, karşısında mutfak, sağında bir koridor ve bu koridor üzerinde iki oda ile banyo bulunmakıadır. Banyoda, küvet, klozet, lavabo ve termosifon tesisatlan vardır. Döşemeler, odalarda ve salonda marley, diğer mahallerde ise karomozaik ile kaplanmıstır. Mutfakta tezgâh altı ve ttstü dolapları mevcuttur. Dairenin su, elektrik ve kaJorifer tesisatlan mevcuttur. Bina, betonarme karkas sistemde, bahçeli blok nizamda, vasat işçilik ve malzeme ile inşa edilmiştir. Çıkmaz sokak Ozerindedir. Ancak Bağdat caddesine yakın sayılabiür bir mcvkidedir. Bu bakımdan ulaşımı iyidir. KIYMETİ: Tamamına 7.675.000 TL. (yedi milyon altıyüzyetmişbeşbinlira) kıymet takdir edilmiştir. MUzayedeye iştirak edeceklcrin muhammec kıymetin "I» 10'u nispetinde nakdi teminat akçesi yatırmalan veya milli bir bankanın teminat mektubunu ibraz etmeleri icap eder. Dellaliye resmi, ihale damga pulu bedeli tapu harç ve masraflan ile tahliye ve teslim masrafları alıcıya aittir. İlk açık artırması 2/7/1984 pazartesi günü saat 14.30'dan 15.00'e kadar Kadıköy 3. îcra Dairesi'nde yapılacaktır. Artırma şartnamesi hcrkesin tetkik edebilmesi için bu gıinden itibaren açık bulundurulacaktır. Taliplilerden şartname talep edildiginde 150 TL. p.pulu gönderildiğinde adreslerine bir örneği gönderilecektir. İlk açık artırmada teklif edılen bedel muhammen kıymetin <?• 75'ini bulmadığı takdirde en çok artıranın taahhüdü baki kalmak üzere artınna 10 gün daha uzatılarak onuncu 12/7/1984 perşemb* günü saat 14.30'dan 15.00'e kadar yine Kadıköy 3. lcra Dairesi'nde yapılacak, ikinci açık artırmada en çok artırana ihale olunacaktır. İpotek sahibi aJacaklılarla diğer ilgililerin ve irtifak hakkı sahiplerinin haklannı, faiz ve masrafa dair olan iddıalarını dayanağı belgelerle 15 gün içinde İcra Dairesi'ne bildirmeleri icap eder. Aksi halde haklan tapu sicili ile sabit olmadıkça satış bedelinin paylaştınlmasından hariç kalırlar. Daha fazla bilgi edinmek isteyenlerin memurluğumuzun 1982/3207 sayüı dosya numarası üe memurluğumuza müracaatlan, alıcüann satış mahallinde ve saatinde hazır bulunmalan Uan olunur. 24.5.1984 Basm: 6636 ANAP ve SODEP aynı görüşte Hemen tüm demokratik ülkelerde ve hemen hemen tüm siyasi partileri "lehte" ve "aJeyhte" olmak üzere ikiye ayıran, bazen kendi içinde bölen nükleer enerji konusunda ülkemiz politikacılan arasında tam bir göruş birliği olduğunu söylemiştik. Gerçekten hemen hemen tüm konularda aynlan iktidardaki ANAP ile en büyük seçmen desteğine sahip olan muhalefet partisi SODEP, nükleer enerji programından yana olmak konusunda birliktir. Parlamentodaki ana muhalefet partisi HP, nükleer enerji programının ateşli savunucusudur. Diğer muhalefet partisi MDP'nin bazı sozcüleri ise nükleer reaktörlerin en hararetli yandaşlan arasındadır. Bu görünüşle, siyasi partilerimiz nükleer enerji programını adeta bir "milli dava" haline getirmişlerdir. Oysa enerji konularıyla ilgili uzmanlar arasında aynı mutabakat yoktur. Ülkemizin bir nükleer enerji programı geliştirmesinde (toplumdaki statülerinde ve iş olanaklarında artış şeklinde) çeşitli menfaatleri bulunan nükleer fizikçilerimiz bile, hiç değilse güvenlik sorunları üzerinde duyarhlık göstermektedir. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakarüığımn 11 Mart 1982 gün ve 164/056/34/2904 sayüı musaadelerine dayanarak; lstanbul Mahmutpasa, Cağaioglu, Nuruosmaniye, Çemberlitas, Fatih, Çarsamba Yavuz Selim semtlerinin bir bölüraünde 110 Volt olan şebeke cereyam 6 Haziran 1984 tarihinde 220 Volta çevrileceğinden bu işlem sırasında can ve mal emniyeti korunması ve işin aksatümadan gerçekleştirilebümesi için a$ağıda belirtilen hususlara uyulması abonelerimizden Onemle rica olunur. 1 Gerilimi değisecek abonelerimizin tümüne tebligat yapümış ve sayaçlan 220 voltluk sayaçlarla değiştirilmişür. Ancak herhangı bir yanlişhğa meydan vermemek amacı ile geriHmi degişürilecek abonelerin elektriği 2829 Mayıs 1984 günleri saat 10.00"da ve 20.00'de 10'ar dakika süre üe kesilerek kontrol yapılacaktır. Bu kontrol kesintüerinde cereyam kesüdiği halde daha önce sayaçlan değiştirilmeıruş bulunan Mahmutpasa Cd. Küçük Yüdızhan Sk. Kıbçlar Sk. Nuruosmaniye Cad. Tarakçüar Cad. Divanyolu Cad. ve civan Babıali Cd. Molla Fenari Cad. ve civan Pr. Kâzım lsmail Gürkan Cad. Çatal Çeşme Cad. ve civan Cağaloğlu Yokuşu Ankara Cad. ve civan Şeref Efendi Sk. Vezirhan Cd. ve civan Fatih Yavuz Selim Cad. Sultan Selim Cad. Darüşşafaka Cd. Tabak Yunus Cd. ve civanndaki bazı sokaklann bir kısmındaki abonelerimizin lstanbul Şebekemıze en kısa sürede şahsen basvurmalan gerekmektedir. 2 Gerilim değişikliğinden 1 gün önce 5 Haziran 1984 gunü TRT kanalı Ue son bir natırlatma yapılacaktır. 6 Haziran 1984 günü saat 9.00'dan itibaren abonelerimizin gerekli hazırbklan yapmalan cihaz ve tesisatlanm değıştirmeleri için elektriği kesilecek ve aynı gün 13.0015.00 arası 220 volt olarak tekrar verilecektir. Bu itibarla abonelerimizin 6 Haziran 1984 günü saat 13.00'e kadar daha önce yazılı olarak kendilerine tebliğ edilen haarlıklannı tamamlamış olmalan gereklidir. Aksi takdirde elektriğin 220 volt olarak tekrar verilmesinden doğabüecek kaza ve hasarlardan Müsessesemiz sorumlu olmayacaktır. 3 Yapılacak işler hakkında herhangi bir tereddüt hasıl olduğu takdirde lstanbul Şebeke Müdürlüğüne başvurulmalıdır. TEK SINIRLI SORUMLU BOGAZtÇİ ELEKTRİK DAĞITIM MÜESSESE MÜDÜRLÜĞÜNDEN BİLDtRİLMİŞTtR Önce mevcut kaynaklar İTÜ KimyaMetalurji Fakültesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Enis Kadıoğlu, bu görüşü çok açık bir şekilde ifade etmektedir: "Ucuza ve kendi olanaklanmızla kurabileceğimiz, çevre kirliliği sorunu arzetmeyen hidrolik enerji santrallanm yaygınlaştırarak, bu potansiyeli tam olarak değerlendirmeden elektrik üretmek amacıyla "nükleer reaktörler ktırmak gibi, biraz kuşkulu bir yola başvurulması anlamsızdır." Kadıoğlu'na göre, enerji tasarrufu başlı başına bir enerji kaynağıdır. Örneğin, birçok sanayi kuruluşu ihtiyacı olan elektriği kendi üretme olanağına sahiptir. Öte yandan 9 milyar tonluk kömür, 45 milyar bitümlü şist ve 50 milyon tonluk asfal tit rezervlerimizin değerlendirilmesine yönelik yatınmlara öncelik verilmesi çok daha yerinde olacaktır" (1.5.1984 tarihli görüşmemiz). Elektrik Muhendisleri Odası Başkanı Teoman Alptürk ise bu konudaki göruşlerini şöyle açıklıyor: "Bugünkü tüketim hızının iki katına çıkanlabildiğini kabul etsek bile eldeki birincil kaynaklar elektrik ihtiyacını 1990'lann sonuna kadar karşdayabilir. Yeni bir kaynak aramak gerekiyorsa, çok acele etmemek, enerji ve sanayi alanında bir makro plan yaparak karar vermek daha gerçekçi olacaktır... Nükleer santrallarla ilgili teknoloji hızla değişmektedir. Birkaç >ıl sonra verilecek kararların. yapılacak tercihlerin daha isabetli olacağı konusunda göstergeler vardır. Gelişmiş ülkeler yavaş yavaş bugünkü nükleer teknolojiyi terketmektedirier. Fiyatlar hızla yükselmektedir. Örneğin ABD'de 500 milvon dolara çıkacağı tahmin edilen santral 3 milyar dolara bitirilebiimiştir. Kamuoyu çeşitli kazalar nedeniyle bu santrallara lepki gosfermektedir... Nükleer santrallarda me>dana gelebilecek ka/aların. anzalann maliyeti çok yuksektir.. Herhangi bir onemli kazada geriye donıiş, zararın lelafisi mumkün değildir." (Dünya Dosyası, 9.1.1984). ' YILMAZ ŞİPAL SORULAR1/SORUNLARI ÇALJŞANLARIN "BağKur sağlık hizmeti vermediğine göre" SORL: Halen Devlet memunı olarak çalışmaktayım. BağKur emeklisi olan babam ile halen Gelir Vergisi mükelîefi olup BağKur'a prim ödeyen eşim için (BağKur sağlık hizmeti vermediğine göre) sağlık hizmetinden yararlanabilir miyim? Her ikisi içinde mi yararianabilirim yoksa sadece emekli olan babam için mi? A. Ö. DÜZCE YANIT: Devlet Memurlan Yasanın 188. maddesinde "Devlet memurlannın eşleri ve bakmakla yükümlü olduklan ana, baba ve çocuklannm hastalık ve analık hallerinde, gerekli Sosyal Sigorta yardımlan"mn sağlanması ongörülmüştür. Yasanın "Tedavi Yardımı"na ilişkin 209. maddesi de "Devlet memurlan ile eşlerinin ana, baba ve aile yardımına müstehak çocuklannın hastalanmalan halinde, evlerinde veya resmi veya özel sağlık kurumlannda ayakta veya yatarak tedavileri kurumlarınca sağlanır" denmektedir. Bu konuya sayın İbrahim PINAR'ın "Devlet Memurlan Kanunu" yapıtında değinilmiştir. "Memunın, Yurttaşlar Yasasının 109 ve 180'nci maddeleri hükmüne göre evli olduğu eşi tedavi yardımından yararlandırüır.. (...) Devlet memurunun eşinin, bu sıfatından dolayı tedavi yardımından yararlanabümesi için, Devlet memuru olmaması. (...) veya sağlık yardımı sağlayan bir yasaya bağlı bulunmaması gerekir. (...) Devlet memurunun bakmakla yükümlü olduğu ve yardım etmediği takdirde muhtaç duruma düşecek olan, her ne şekilde olursa olsun yarar karşılığı çalışmayan ve bir zümreye sağlık yardımı sağlayan bir yasaya bağb olmayan öz ana ve babası, tedavi yardımından yararlanacaklardır:' Eşinizin, memur ve sağlık yardımı sağlayan bir kuruma bağlı olmaması nedeniyle, Devlet Memurlan Yasasının öngördüp sağbk yardımından yararlanması gerektiği görüşündeyiz. Babanız içinse iki ayn koşul aranmaktadır. Bunlardan biri, sizin bakmakla yukümlü olmanız, diğeri ise "sağlık yardımı sağlayan bir yasaya bağlı" oknamasıdır. Babanızın BağKur'dan emekli ayhğı alması (çok az da olsa) sizi, ona bakmakla yükümlü kılmadığıdır. Bu nedenle de, babanızın sağlık yardımlanndan yararlanmayacağı kişisel görüşumüzdür. Burada birçok kez değindimiz bir dileğimizi yinelemekte yarar görüyoruz. Bu da BağKur sigortalılan ile emekli, dul ve yetîmlerinin öncelikle sağlık yardımlanna kavuşturulmasıdır. TEK SINIRLI SORUMLU BOĞAZİÇİ ELEKTRİK DAĞITIM MÜESSESE MÜDÜRLÜĞÜNDEN BİLDtRİLMİŞTİR Enerji ve Tabii kaynaklar Bakarüığımn 11 Mart 1982 gün ve 164/05634/2904 sayıh musaadelerine dayanarak Karaköy semtinin bir bölümünde 110 Volt olan şebeke gerilimi 4 Haziran 1984 tarihinde 220 Volta çevrileceğinden bu işlem sırasında can ve mal emniyetinin korunması ve işin aksatümadan gerçekleştirilebilmesi için aşağıda belirtilen hususlara uyulması abonelerimizden önemle rica olunur. 1 Gerilimi değisecek olan abonelerimizin tümüne tebligat yapümış ve sayaçlan 220 Voltluk sayaçlarla değiştirilmiştir. Ancak herhangi bir yanlıslığa meydan vermemek amacıyla gerilimi değiştirilecek abonelerin elektriği 2930 Mayıs 1984 günleri saat 10.00'da ve 20.00'de 10'ar dakika süre ile kesüerek kontrol yapılacaktır. Bu kontrol kesintilerinde cereyam kesildiği halde daha önce sayaçlan değiştırilmemiş bulunan Karaköy, Tersane ve Necatibey Caddelerinin bir kısmı, Kürekçüer, Bankalar, Fermeneciler Caddeleri, Erguvan Kömürcü, Aziz, Kamer, Billur, Haraçcı Ali, Kardeşim, Şehit Teğmen, Perçemli, Söğüt, BUlurcu, Muslukcu, Ali Yazıcı Sokaklan, Galata Köprüsü, Balıkçılar Sitesi ve Karaköy Meydanındaki bir kısım abonelerimizin Beyoğlu Şebeke Müdürlüğüne şahsen basvurmalan gerekmektedir. 2 Gerilim değişikliğinden bir gün önce 3 Haziran 1984 Pazar günü TRT kanalı ile son bir hatırlatma yapılacaktır. 4 Haziran 1984 pazartesi günü saat 09.00'dan itibaren abonelerimizin gerekli hazırlıklan yapmalan cihaz ve tesisatlanm değıştirmeleri için elektriği kesilecek ve aynı gün 13.0015.00 arası 220 Volt olarak tekrar verilecektir. Bu itibarla abonelerimizin 4 Haziran 1984 gunu saat 13.00'e kadar daha önce yazılı olarak kendilerine tebliğ edilen hazırlıklarını tamamlamış olmaları gereklidir. Aksi takdirde elektriğin 220 volt olarak tekrar verilmesinden doğabüecek kaza ve hasarlardan Müessesemiz sorumlu olmayacaktır. 3 Yapılacak işler hakkında herhangi bir tereddüt hasıl olduğu takdirde Beyoğlu Şebeke Müdürlüğüne başvurulmalıdır. Tüm toplumu ilgilendiren bir konu Kuşkusuz, nükleer enerji programının çeşitli sorunlan yalruzca nükleer fızikçilerin ve nükleer enerji uzmanlarının tartışmaya yetkili oldukları bir konu değildir. Konu teknik bir sorun olmaktan çok; sosyal, ekonomik ve politik yönleri olan ve bütün toplumu ilgilendiren, büyük önem taşıyan bir konudur. Aşağıda nükleer enerji programının ülkemiz Türkiye özelinde arzettiği çeşitli sorunlan, uzmanların görüşlerine de başvu AKÇAABAT ASLİYE HUKUK HÂKİMLİGİNDEN Esas No: 1981/167 Davacılar Akçaabat Ogulkaya köyünden Temel oğlu Haşim Çelik ve arkadaşları vekili Av. Jlyas Saraç tarafından davalı Akçaabat Yolbaşı köyünden Rahmi oğlu lsmail Eyüp aleyhine açtığı müvekkiüeri adına 29.8.1967 tarih Cilt: 14, Sayfa: 86 ve 16 numarada kayıtlı taşınmazın tapulama tespiti sırasında 613 parsel numarası altında davalı adına yapılan tespitin iptali ile müvekkilleri adına tescili davasının yapılan dunışmasında: Gerek yurt içinde gerekse yurt dısındaki adreslerinden temin edilemeyen bu nedenle adresi meçhul olan davalı Rahmi oğlu lsmail Eyup'ün ilan yoluyla duruşma gunünden haberdar edilmesine karar verüdiğinden, karar gereğince davalj Ismail Eyup'un durusmanın kaldığı 28.6.1984 perşembe günu saat 09.55'de mahkememizin 1981/167 sayüı dosyanın duruşmasında hazır bulunması veya kendisini bir vekil Ue temsil ettirmesi, aksi takdirde adına gıyap davetiyesi çıkanlacağı davetiye ve dava dilekçesi tebligi yerine geçerli olmak üzere ilan olunur. Basın: 17317 TEK SINIRLI SORUMLU BOĞAZİÇİ ELEKTRİK DAĞITIM MÜESSESESİ İSTANBUL İL İŞLETME MÜDÜRLÜĞÜNDEN 1500 KG. ÇLBUK ŞEKLİNDE SAF KALAY SATIN ALINACAKTIR 1 Yukarıda yazılı malzeme şartnamesi esasları dahilinde kapaIı zarfla teklif almak suretiyle 11.6.1984 pazartesi gunu 14.00' e kadar ihaleye vikarılmıştır. 2 Bu işe aıt şartnarne ve teklif mektubu Taksım Abdulhakhamıt caddesındeki II Merkezımızin 4 katında bı.!uı:an ll Ticaret Mudurluğunden bedelsız olarak alınabilır. 3 Kalayın leslımaıını muteakıp bedeli peşin ödenecektir. 4 Kurumumuz 2886 sa\ılı kanuna labi değildir. Basın. 17520 Yartn: Nükleer reaktörler Batıya nazaran ülkemizde daha tehlikeü