Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
19 MA 1984 HABERLERIN DEVAMI SODEP'in Bildirisi ve ANAP (Baştarafı I Sayfada) Alman bılmek ıcın daha bır haylı mesafe almanın gereğı yadsınamaz ANAP'ın ekonomık modelının sıyasal açıdan olumsuz gelısmelere kaynaklık edebıleceğıne de SODEP bıldırısınde şoyle yer venlmıstır ' Ekonomık ve sosyal bır hastalık olan ışsızlık hızla artarak yaygınlık ve surekhlık kazanmıştır Budurumun sosyal banş ve huzur ıcınde oluşması ve ıslemesı gereken sıyasal rejim bakımından da buyuk bır tehlıke yaratabıleceğı acıktır" Işaret edılen bu kaygıya toplumun değısık kesımlerınde ve bazı sıyasal cevrelerde su gunlerde haylı sıktanık olunmaktadır Tırmanan enflasyonun, yaygınlaşan ıssızlık ve gıttıkçe bozulan gelır dağılımının 'sosyal patlamalara neden olabıleceğı belırtılmektedır Bır kez daha dersemeye basladığımız cok partılı sıstemın, demokrasıye tam anlamıyla ulaşamadan yenıden tokezleyebıleceğını one surenler de vardır Bunlar, azımsanabılecek kaygılar değtidır Ekonomık uygulamalarda gozu kara gıd'sın yaratabıleceğı bazı olumsuz gelışmelenn sıyasal yansımaları ne olur onceden pek kestınlemez Bununla bırlıkte, çozumun yıne parlamenter rejım ıcınde ve demokrası kuralları cerçevesınde bulunması hıc kuşkusuz sağdu yunun ve aklın gereğıdır Nıtekım SODEP: ın bıldırısınde bu konuya şoyle değınılmıstır "SODEP tum sıkıntılartn ve bunalımlann özguriukçu coğulcu par/amenfer rejim ıcınde cözuleceğıne ınanır Bugunku sıyasal ıktıdarın basansızhğının demokrasıyı askıya almanın bır nedenı sayılamayacağını belırtır ' SODEP'in tespıtı genel olarak yerındedır Ancak Ozal Hukumetı nın basarısızlığını b«jgunden ılan etmenın de erken olacağı goruşüne sahıp olanlar az değıldır Farklı goruşlerın, yargıların varlığı demokrasılerın olmazsa olmaz kosuludur Ancak, demokrasıyı benımseyenler arasında bır konuda goruş ayrılığt olamaz O da bır ıktıdarın basarısızlığı konusunda nıhaı kararın halk oyuyla secım sandıklarında verılmesıdır SODEP'in bu tavrını basta Sayın Ozal ol mak uzere ANAP yonetıcılerının ozenle değerlendırmesı yerınde olacaktır ANAP'ın demokrasıyı parlamento ıcı ve dı şı muhalefetle bırlıkte ışlerlığe kavusturabıleceğı açıktır Icınde yasanan olağanustu koşullan" değerlendırmek baska bu kosulları kullanarak demokrasıye gecısı gecıktırmek bır baska polttıkadır Yakın gecmışte ıktıdarla muhalefetın demokrası kapsamında ısbırlığı gerceklesememıstı Bu alandakı kopukluk rejımtn partılerle bırlıkte çokmesınde buyuk rol oynamıstı Pek taze olan bu anıların Sayın Özal'ın belleğınde tazelığını koruması gerekmez mu" 19 Mayıs ve Anadolu'nıın Tapusu (Baştarafı 2. Sayfada) rıne vabancı olan, en az ıkı dılın konuşulduğu, bütün belgelerden, butun tutumlardan anlaşUmakıadtr Bu ıkı dılden bın, Hıtıt'lerın kullandığı Farsça, ölekı de yerlı halkın ( = Pro toHatu'lenn) kullandığı Turkçe ıdı Hıtıt'lerın kullandığı Farsçada, bu yük ölçüde Sumerce sözcükler oldu ğu gıbı, az ölçude Akaddca, Hıntçe, sdzcuklenn de bulunmaktadır ve bun lar gunümüze kadar Anadolu'da ya şanuşlardır Bu sözcuklerden bazılan şunlardır aıs = ağız, kımın = gıbı Kaslak = Kışlak 'anbar", annas ana, attasata baba ' gıbı Sumerce Turk çe olarak, ıd= ırmak, nehır, ka = kapı, ır = er ırkek, erkek vb Avrı ca, Hıtıt dıUrun Türkçe ıle araştırma cılaıca uzak, yakın bır ılışkısı kurula madığından "keldı" gıbı bır sözcu ğe anlam verılememıştır, oysa sözcü ğun anlamı ' geldı" olabılır Turk'lenn Farsçayı kullanma ge lenegı yalnız Hıtıt'lerde görulmez Hıtıt'lerın aslı "Kuşşara'Mar Farsça kullandığı gıbı, Hazar'lar "Hazerler", Buyük Selçuklu'lar, Anadolu Selçuklu'ları, Elam, Kuzıstan halkı da Farsça kullanmışlar.kullanmağa da devam etmekted\rler Asıl Kuşşa ra'lann dıp atalan olan Hazarıstan halkı Hazaralar (Hazar a'lar), butun komşulanmn, özellıkle araştırmacı lann belırttığı Turk asülannı bıle bıle Farsça konuşmakiadırlar Ayrıca Kuzev H\ndıstan, Dogu tran ve Hıtıdıguş dağları eteklennde vaşayan Kuşşan'lar (Kuşşan'lar), Kuşşana' lar (Kuşş ana'lar) da Türk asıllıdır ve Farsça konuşurlar Bunların unlu krallarının adının Kamşka oluşu, Kaysen'nın Hıtıt'ler zamanındakı eskı adı, Kanış'le benzerlığı bır rastlantı değıldır Hıtıt'lerın kullandığı dılın Farsça olduğunu ılerı surerken, kaynaklardakı en eskı Farsça'nın en eskı örneklerının Isa'dan once 6 yuz>ılda yaşamış olan Akamanış'lere aıt oldu ğunu belırtmek gerekır Nasıl, Orhun Yaatlan Türkçesı ıle Kas Türkçesı arasında 2025 yüzyıllık bır boşluk varsa, Akamanış Farsçası ıle Hıut Farsçası arasında da on beş yuzyıllık bır boşluk vardır Bu buyuk boşlukların bır bolümünu, el de edılebılecek belgeler doldursa da, önemlı bır bolum u açıkta kalacak tır, uzennde ıncelemeler vapabılecek uzmanlar, bu buyuk boşlukları ka patabıleceklerdır Atatürk'un yuce sezgısı doğrultu sunda Anadolu'nun Eskı Tapusu ışte bulunmuştur Bu duruma göre ta punun ozellıklerı şöyledır 1) Hıtıt' ler. aslında Kuşşara kavmıdır, bu kavım de Türk asıllıdır 2) Hıtıt'ler Anadolu') a, Hıntlran Hındıguş yörelennden gelmışlerdır Aynı yöreler dr bugün, Kuşşana'lar, Hazara'lar oturmakıadır 3) Hıtıt'ler, pek çok Türk asıllı kavımler gıbı Farsça konuşup, Farsça yazmışlardır Hıtıt' lere oldukça ters düşen >erlı halk, ProtoHattı'ler büyük olasılıkla, Turk dılı kullamyorlardı • •* • Anadolu'nun Tapusu, aranmalıydı, bulunmalıydı Ataturk Turkluğe o kadar ınanmıştı kı, mutlaka böyle bır belge, böyle bır kanıt vardı O' na göre Eskı Tapu bulunmalı>dı Anadolu'da Eskı Uygarlık sahıplen, Türk olarak var olmalıydı Işte boyle bır mançla bılımsel araştırma lara koyulunca Eskı \nadolu Tapu subulundu Bo>lece, ozellıkle Ana dolu'nun, eskı çağlardan gunümüze uzanan başlıca sorunları çözulmüş bulunuvor Göruluyor kı, koskoca tlkçağ ta rıhını, baştan başa Turk lenn etkı len, varlıkları doldurmaktadır Bu etkı, bu varhk Sumer'lerden başla yıp, son Hıtıt bıreyıne kadar surmektedır Bu bakımlardan arastırmalar ışığında, gereklı kalkılar >apılarak, başta Türk Tanhı olmak uzere, Iran Tarıhı, Arap Tarıhlen yenıden göz den geçırılmelıdır Anıtkabır Gırış Yolu'nu bekleyen Hıtıt Aslanlan'nın aslında Türk As lanlan olduğunu bılmek, sonsuz yaşamında, Ataturk'e erınç ve rahmet yağdırır. bızlere de böyle görkemlı bır geçmışe dayalı a>dınhk gelecek sağlar 19 Ma>ıs'la kurtuluşumuzu, ulusal butunlük ve varlığımız] sağlayan Ataturk'e sukranlar sunarız ke ıçın ne mutlu kı, yırmı yıldan daha gerılerde, on dokuzuncu >uzyıhn sonunda noktalanmış durumda Ancak çok lyı bılıyoruz kı, toplumsal merdıvenın alt basamaklarında kaianlan acımasızca ezen, ınsan haklarmı tanımayan feodal duzenler dunyamızın bazı yorelerınde bugun de bır eerçek Doğavı ve doğayla ınsanlar arasındakı ılışkılerı çok guzel anlatan Catnus, oyuncu yönetımınde de haşarılı Francisco Rabal ve Alfredo Landa, olağanustu yorumlarıvla fılmı alıp goturuyorlar Ana bolum, bu yıl genç yonetmenlere her zamankınden daha fazla açık Dört "bınocı fılm"den uçunu, ılk gunlerde ızledık Bu gençlenn arasında geleceğın ustalan \ar örneğın, 28 yaşmdakı Danımarkalı Lars von Trier, "Cınayet Uıısuru" (The Element of Crıme) ıle değışık etkılerden yoğurduğu özgun bır fılm gerçekleştırmış Çekımde renk, ışık ve dekor duzeyındekı araştırma çabalarının UUzlığı ıse, aynca ovgüye değer nıtelıkte "Yonetmenlenn On Beş G u n u " , "Ele>tırmenlenn Haftası" ve "Belırtı Bır Bakış" gıbı resmı nıtehkh yan bolumlerde de bırçok ılk tılm bulunuyor Sonuç olarak "Aliın Kamera" ödulunun tam yırmı ıkı adayı var. (Baştarafı 12. Sayfada) EVET/HAYIR OKTAY AKBAL (Baştarafı 2. Sayfada) CUMhURlYET,ll UĞUR MUMCU (Boştarafı 1. Sayfada) GOZLEM örgutlenerek, Mustafa Kemal ıle bırlıkte, "mılletlenn kendı mukadderatlarını bızzat tayın ettıklerı bu devırde, hukümet merkezımızın de ıradeı mıllıyeye tabı olması zarundır" dıyor Mısakı Mıilı Beyannamesmde ıse bağımsızhğa karşı her sınırlamaya karşı çıkılacağı belırtılıyor Buyuk Mıllet Meclısı beyannamesı, Ulusal Kurtuluş Savaşımızın amaç ve ılkelerını butun dunyaya duyuruyor TBMM, mılletın hayat ve ısbklalıne suıkast eden emperyalıst ve kapıtahst duşmanların tecavuzatına karşı mudafaa ve bu maksada münafı hareket edenlen tedıp azmıyle müesses bır orduya sah.ptır Emır ve kumanda selahıyetı, TBMM'nın şahsıyetı manevıyesındedır Ilk Meclısm o yığıt temsılcılen, TBMM'nın "Hayaf ve ıstıklalını, yegâne ve mukaddes emel bıldığı Turkıye halkını, emperyalızm ve kapıtalızmın tahakkum ve zulmünden kurtararak ırade ve hakımıyetın sahıbı kılmakla gayesıne vasıl olacağı" ınancını dıle getırıyor Kurtuluş Savaşımızın "ulusal ıdeolopsı" ışte budur "Mılh ırade" adı venlen örgütlü halk gucüne ınanmak, emperyalızme ve kapıtalızme karşı bu örgütlu gucün önculuğunde savaşmak ve ulusun kendı yazgısını kendısının belırlemesını vazgeçılmez bır ınanç ve ılke olarak benımsemek Kurtuluş Savaşımızın amacını, Atatürk devnmcılığı ve mıllıyetçılığını, bu ınanç ve ılkelerde aramak, en doğru ve en sağlıklı yoldur Bu ınanç ve ılkelerın, bugun çok yaygın bır destek gördüğunu söylemek, ne acı kı kolay değıldır Atatürk'un ve Kurtuluş Savaşımızın ınanç ve ılkelerı çoktan unutulmuş, bu kutsal savaşın amaç ve ruhuna yabancı ve ona duşman yapay göruş ve ıdeolojıler oluşturulmuştur Öyle kı bugun, "Emperyalızm ve kapıtalızmın tahakkum ve zulmü ' gıbı, Kurtuluş Savaşından armağan kalan ınanç yuklu sozcukler kımılerınce, her turlu peşın suçlamaya ve karalamaya açık kavramlar olarak benımsenmıştır Kurtuluş Savaşımızın kaynağına, amacına yontemlerıne karşı bır çeşıt yabancılaşma sureçlen yaşanmıştır "Ulusul Kurtuluş devnmcılığı" olarak tanımlayacağımız Ataturkçulük, ulusallığa ve devrımcılığe karşı ve duşman çevrelerın elınde lyıce yozlaşmıştır Böyle gunler, kaynağa donmenın, bu kaynakta, Mustafa Kemal adındakı bır buyuk lıderın, her turlü yılgınlığa, ınançsızlığa ve umutsuzluğa karşı nasıl bır savaş açtığını, "deWer" kavramını, duşman topçularının Ankara yakınlarına dayandığı gunlerde bıle orgutlu halk gucu ıle nasıl butünleştırdıgını anlamanın ve aradan geçen bunca olayla bırlıkte bu kutsal kavgayı yenıden düşunup değerlendırmenın olanağını da vermektedır Yıne boyle gunlerde, bugünu, dunün terazılerınde tarttıktan sonra, bu bayramm adandığı gençlık kesımı uzennde de duşunmek gerektığıne ınanmaktayız Devlet olarak gençlık kesımlerıne gereğı gıbı eğılebıldık mı 9 Onları, terör tuzaklarından koruyacak kesın ve köklu önlemler alabıldık mı? Genclerımıze, çağdaş dunyanın verdığı eğıtımı verdık, onlara, her turlü olanağı sağladık mu Ne yazık kı, hayır1 Bunları yapamadıysak, gençlere, bıraz daha hoşgörulü bakmak ve onların kusur, yanılgı ve suçlarında, yenne getırılmeyen görevlenn sorumluluk paylannı da duşunmek zorundayız Insanlar, başkalarını suçlamayı, kendılerını suçlamaktan çok daha kolay görurler Ancak devletın zaman zaman kendı sorumluluklarını da anımsadığı donemlerde, "demokratık devlet" kavramı kendını daha çok bellı eder Ulusal Kurtuluş Savaşımızın buyük önderı Atatürk'u, O'nun sılah ve ınanç arkadaşlarını, saygıyla ve her gun bıraz daha artan mınnetle anıyoruz PROF. DR. VECtHE HATİPOGLU (Baştarafı 12. Sayfada) lugun ortak sosyal polıtıka nonnlanna uyum saglayacak sekılde duzenlememız gerekecektır." dedı Turkıye Odalar Bırhğı Başkanı Mehmrt Yazar konuşrnasında AET' ve tam u>elık ıçın basvunınun bır an once yapılması gerektığını soyledı Yazar geçtığımız 20 yılda AET'ye tam üvelık ıçın tereddutlü bır Tur kı>e varken, şımdı Turkıye'nın tam uyelığe başvurmasından çekınen bır Avrupa topluluğu olduğunu öne sur du Hazıneve Dış Tıcaret Musteşan Ekrem Pakdemırii yaptığı konuşmada \ET ıle olan ılışkılenmızın durgunluktan öteye gıdemedığını ıfade ederken, Turkıye Zıraat Odalan Bır lı£ı Yonetım Kurulu Başkanı Osmaa Ozbck de, AET'ye tam uvelık duru munda Turkıye'nın tarım sektörünün topluluğa karşı bazı eksıklıklennın olacağım bıldırdı İKV Yöne nm Kurulu Başkanı Asun Kocabıyık ıse, AET ıle ılışkılerde Turkıye'nın bır kaybının bulunmadığınj söyledı Ozal: Içmde bu vatanın derdıyle yanan bağır Kurulacak ya' ı duşü nen baş gelıyorBır baş kı gokler gıbı bır küme yıldz yvklüBu gemı onun ıçm böyle yavaş gelıyor" Atatürk'un saglığında yazılmış şıırler bolümünu okuyorum Erozan bu şıın 1933'te yazmış Behçet Kemal de aynı yıl 'Asırlarca'yt yayıniamış "Ufkunda doğacağım, ufkunda batacağım •Asırlarca yazsam hep senı anlatacağım" dıyor 1927'de Mustafa Kemal ılk kez Istanbul'a gelır Dargın mıdır, Istanbul'a7 Bıraz Ama Istanbul'u bağışlar Istanbullu şaırler de dızelerıyle onu yüceltme yanşına gırerler Işte Faruk Nafiz'ın 30 Hazıran 1927 tarıhlı 'Büyuk Mısafır" şıırı "Bır sevınç ıncılemış gözlen yaşlar yenne Izı üstunde gül açmış kapanan her yaranın Bır bahar yağmuru halınde derınden denne Çağlıyor her yanı alktşla yeşıl Marmaranm Bu mısafirdır, ınan memleketın neyse vanBöyle bır yuz mu görur bır daha fanı omrun? Gelın ey Bahrt Muhıfın köpuren dalgalan Kırk asıriık yolu bır hızda alan Turk'ü görun" Mıthat Cemal Kuntay, şoyle seslenıyor gelecege "Geç kalmış olanlar da bugün bılmelıdır kı Gazı'nın ufuklardan uzanmış elıdır kı Toprakları tanh ıle coğrafyaya soktu Bır gün kı vatandır denecek bır köşe yoktu dıye başlayıp şoyle brtırıyor. "Geç kalmış olanlar da, evet bılmelıdır kı Gazı'nın ufuklardan uzanan elıdır kı Toptan venlen şeylen bır bır gen aldı Turk'un koca tanhı bugunu yoksa masaldı ' Bu dızelerı, Mıthat Cemal'e 'Üç Istanbul' romanında Abdülhamrt'ı yerdığı ıçın saldıranlar okusalar' Zıya Gökalp'ın 11 Ocak 1923'te yayınladığı 'Nıçın?' şıın güncel bır değer taşıyor Gökaip, Lozan göruşmeten sırasında Ataturk'e ve surdürduğü tam bağımsızlık polıtıkasına karşı çıkan kımselerı kınamak, gerçeklerı belırtmek ıçın yazmış Şoyle başlamış, "8u halkın başında bır kahraman var Şan onundur ama mıllete yarar Haklıdır bu şandan korksa duşmanlar Dostlardan da varmış tıksınen, nıçın Lozan'da topiandı dostlar duşmanlar LJoyd George saçıyor yıne buhtanlar Lazımk&n müttehıt olmak bu anlar Ayrılanlar varmış sürüden, nıçın" Son dörtlük de şoyle "Uyanık bulunun ey Türk gençlen Irttca sevemez bu hür rehben Borcumuz savaşmak ebeden, nıçın " Bu günlen görse ne derdı Gökaip acaba? 'Inkriap Tarthf derslerınde Mustafa Kemal Atatürk'un devnmcı ılkelerı yenne Osmanlı Padışahlanndan söz eden, onları öven genç 'hoca'lar, köşelerınde Saltanat çağına övgü duzenler, geçmışın yanıkgılarını yenıden baş tacı etmemızı ısteyenler, gençlerımızı Atatürk devnmınden koparmaya çalışanlar öylesıneçoğaldıkı' 'Uyanık bulunun ey Türk gençlen Irtıca sevemez bu hur rehben" demış Gökaip daha 60 yıl önce O gun bugun ırtıca dan yana olanlar Turk ulusunun özgürlük, uygarlık öncusunü sevemıyor, benımseyemıyor, ona baş duşman gozuyle bakıyor Böyielennın dılınden Atatürk, Atatürk1 sözcuklen dökülse de! Bugün 19 Mayıs Gençlığın bayramı Atatürk'un 'devnmcı gençlığı'ne sunduğu bayram günu Cahıt Kulebı uzun yıtlar sonra şoyle anlatacaktır bu guzel günu "Bır gemı yanaşh Samsun'a sabaha karşı Selam durdu kayığı, çapan, takası Selam durdu tayfası Bır duman tuterdı bu gemının bacasından bır duman Duman değıldı bu Memleketın uçup gıöen kaygılarrydh Samsun lımanına bu gemıden atılan Demır değıl Sarılan anayurda Kemal Paştfnm kollanydı" 19 Mayıs 1919'dan bu yana 65 yıl geçtı Kaç kuşak yetıştı ardı ardına Çocuklar buyudu, gençler yaşlandı, yaşıilar yıtıp gıttı Ama Mustafa Kemal, o günkü gıbı, genç, yenı, güçlü, ölumsüz Boyayı bir bilene sorun: Dyo ustadır boyayi bilir ACI KAYBIMIZ Merhum Bedrettın öngören ıle Cemıle öngören'ın oğulları Ferıt öngören, Veysel öngören, Nezahat öngören'ın kardeşlen, Melek Öngören, Halıme öngören'ın kayınbıraden, Aslı öngören'ın babası, Ferat, Yusuf, Sınan, Nusret, Mahmut, Selahattın Öngören'ın amcalan, Ayşe Daycan'ın dayısı VASIF ÖNGÖREN 14 Mayıs 1984 gunu Amsterdam'da geçırdığı anı bır kalp krızı sonucu vefat etmıştır Cenazesı 19 5 1984 Cumanesı günü (bugün) Şışlı Camn'nde kıhnacak öğle namazından sonra Karacaahmet Mezarlığı'nda loprağa venlecektır AİLESİ İrtur Her cuma kesin hareket OMIO Dokuz Eylul Ünıversıtesı Sahne ve Göruntü Sanatlan Bölümu, Güngör Dılmen'ın yazdıgı, Özdemır Nutku'nun yönettığı. MÎDASIN KULAKLARI oyununu Istanbul seyırasıne sunar Devlet Tıyatrosu Taksım Sahnesınde 22232425 Mayıs saat 21 00, 26 Mayıs saat 15OO'te c MARMARİS hotel 45.700 32.700.29.700AlAKTM B E Y M E N alaaddin FETHIVE 27.700 27.700 38.700 motel EOREMİT ANKARA, ANKARA... Dnncicn ıvBııgınuk'iı Ankara Sanatçılurt " KUSAOASI r kâyü37.700 TM 161107416182261612281 DIYURL Yusuf Uzelh'tun, Uzellı Ta vukçuluğu munfent imzasıyla temsılcılığı hakkı dığer ıkı ortak tarafından gorülen luzum uzen ne kaJdırılmıştır 3 şahıslara duyurulur Fıkret BLRÇAK Mahmut TAŞÇIOĞLU DYO'nun ünlü dekoratif ahşap koruyucusu Pinotex; ahşap evlerden mobilyalara, panjurlardan çatılara, çitlere kadar, ahşabı çürümelerden, kurtlanmalardan korur. Ağacın kendi güzelliğinı renklendirir. Türkiye'nin en iyi ahşap koruyucusu Pinotex'tir. DYO dünyayı boyar! KARMA SERGİ 523 Mayıs 1984 Kızılay 139 ANKARA MENKUL SATIŞ İLANI BEYOĞLU 2'NCt SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ TEREKE SATIŞ MEMURLUĞU'NDAN 1984/10 Tereke Müteveffa, Kostantın Rıga terekesıne aıt olup mahkemece satışına karar verılen, cem"an,281 900 lıra kıymetınde, cıns adet ve tahmını kıymetlen tespıt tutanagında yazüı eşyalann satışı halen bulunduğu yer olan, BeyoğluKunuluş Safa Meydanı Ateş Boceğı sokak 1/5'de, 22 5 1984 günu saat 13 00 ıla 13 15 arasında açık arttırma suretıyle yapılacaktır O gün venlen bedel tahmını değenn "h 75'ıtu bulmadığı veyahut da alıcı çıkmadığı takdırde, 2'ncı satışı takıp eden, 23 5 1984 günü aynı yer ve saatte peşın para ıle satüacaktır Tellalıve damga resmı ve eşyalann naklı ahcıya aıt olup, satılan mallar satış hâkımhğınce tasvıp görmedıkçe abcısına teslım edılmez. Satış memuru sauşı yapıp yapmamakta tamamen bağımsızdır, satışa ıştırak edeceklenn Vt 10 pey akçesını satış memuruna peşınen ödemelen bu suretle ıhaleye ıştırak edebılırler Isteklılenn yazılı gün ve saatte satış mahallınde hazır bulunmalan ılan olunur 5 5 1984 Basın 16604 İLAN tSTANBUL 1. SULH HUKUK HÂKİMLİĞt'NDEN 1984/175 V»sı Mustafa Talha oğlu, Ayşe Ha hse'den doğma, 7/8/1962 D 'lu, Abdullah Izzet Serhatlı akıl zayıflığı sebebıyle hacredılerek Yenılevent, Oyak Sıtesı No 4416 adresınde ıkamet eden annesı Ayşe Halıse Serbath'nın velayetı aitına konmasına mahkeme rnızce 14/5/1984 tanhınde karar venlmıştır Ilan olunur 15/5/1984 Basın 6074 İHarrıs fırçaları bır DYO urunudur • 34 FK 275 plakalı Peugeot 504 arabamın ruhsatını kaybettım Geçersızdır ERTEN TL/RGUTNADİR Holdıng ıştırakıdır boyadaZJbirinci İİVU