Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
25 MART 1984 EKONOMİ CUMHURİYET/9 EKONOMIDE DİY4LOG Arkadaşımız Osman Ulagay yıllık izninin bir bölümünü kullandığından"Ekonomide Diyalog" yazısını yayınlayamıyoruz. Dünya Bankası ve IMF seçinılerin sonucraııı beklîyor İMF ve Dünya Bankası Türkiye'nin program kredisi taleplerini görüşüp sonuçlandırmayı nisan ayına ertelediler. ANKARA (ANKA) IMF ve Dünya Bankası, Türkiye'nin program kredisi taleplerini görüşüp sonuçlandırmayı nisan ayına ertelediler. Bilgiye göre, IMF ve Dünya Bankası Yönetim Kurullan Türkiye raporlarını görüşmek üzere 5 nisanda toplanacaklar. IMF'ye verilen "Niyet mektubu"nda 1984 yılı için yüzde 25'lik enflasyon hedefinin ancak yıhn son çeyreğinde gerçekleşebileceği belirtildi. Buna göre, yılın ilk yarısmda enflasyonun seyri yüzde 40 dolayında gidecek, temmuzeylül döneminde ise yüzde 35 dolaylarında olacak. Yıhn son çeyreğine kadar enflasyonun yüzde 3040 dolayındaki seyrine karşın, yüzde 25'lik hedefe ulasabilmek için ücret artışlarının iç talebi canlandırmayacak bir düzeyde tutulacağı ve yüzde 25 ile dondurulacağı "Niyet mektubıT'nda belirtildi. "Niyet meklubu", enflasyonla mücadele için parasal genişlemeyle ilgili kısıtlamalann aynen süreceği ve kamu yatırım harcamalarının kısıtlı tutulacağını da taahhüt ediyor. "Niyet mektubu", dış ticaretin liberalleştirilmesi paralelinde, ihracata vergi iadesi uygulamasının da kademeli olarak kaldırılacağı hükmüne yer veriyor. IMF'nin onayına sunulan mevcut ekonomi politikasını içeren "Niyet mektubu" yüzde 5'lik büyüme hedefine ulaşabilmek için yeni yatırımlardan çok, eksik kapasitelerin harekete geçirilmesine ağırlık veriyor. Bu arada, yurt içinde ortaya çıkabilecek aşın fiyat artışlannın ithalat yoluyla önlenmesine çahşılacağı da belirtiliyor. Baııkııl arııı belini personel gideri değîl faizler büküyor Hakamlarını açıklayan 6 bankanın personel giderleri 8 ınihur lirayı bulmazken, faiz giderleri48 milyar liraya dayandı Ekonomi Servisi Bankaların 1983 sonu bilancolarıyla kârzarar hesapları açıklandıkça, bankaların belini buken olayın bazen iddia edildiği gibi personel giderleri olmadıgı ve gider kalemleri içinde asıl ağırlığı faiz giderlerinin aldığı bir kez daha açıkça goruluyor. Bugüne dek Pamukbank dışında yalnızca küçük sayılabilecek bankalann rakamlarmı açıklamış olmalan ve küçük bankalarda personel harcamalarının oransal olarak daha küçuk olması, bu konuda şimdıden kesin bir yargıya varmayı güçleştiriyor. Ancak büyük bankalarda da son yıllarda hızla tırmanan faiz giderlerinin personel giderlerini kat kat aşacağı biliniyor. Geçen hafta Dolar dunya para piyasalarında geçen hafta önemli bir değiiiklik göstermezken, Türk Lirası'na karşı 4 liraya yakın değer kazandı. Önceki hafta sert paralar karşısında yükselmeye başlayan dolar gecen hafta içinde hafif oynamalarla yerinde saydı. Yine de doların geçen hafta sonundaki değerleri önceki hafta sonuna oranla biraz yükseldi. Dolar geçtiğimiz haftayı şu değerlerden kapadı: 2.63 Alman Markı, 2.17 İsviçre Frangı ve 8.10 Fransız Frangı, Sterlin de 1.44 doların altına indi. Dunya borsalarında sakin bir hafta geçiren dolar, Türk Lirası'na karşı aynı hoşgöruyü göstermedi. Merkez Bankası döviz alış kuru hafta başında 314.95 lira olan dolar perşembe günü 319 lirayı astı. ancak daha sonraki Dolar bir haftada 4 lira arttı 319.30 318.65 KAK\ML\RIM \<lki.\YA> 6 B\NKA!\Iİ\ «\/ı GÖ.STKR<;KLERİ (milyon lira) Verilen f aizler Personel giderleri Pamukbank 31.135 4.262 l luslararaM 8.721 1.466 T.Dıs Ticarel B. 3.477 721 Tütünbank 2.653 530 Egebank 1.828 612 T.Kkonomi B. 146 225 Toplam 1 Kâr 345 3.105 2.585 1.500 853 621 9.009 314.95 19 20 21 22 23 24 Geberth: Batı'dan taze kaynak için iki yıl bekleyin Kkonomi Servisi Dünya Ekonomi Forumu (EMF) taraftndan düzenlenen "Türkiye" konulu yuvarlak masa toplantısı nedeniyle Türkiye'de bulunan OECD Türkiye Konsorsiyumu Başkanı Rolf Geberth, "Türkiye'nin dış dünyadaki durumu uzun süredir olmadıgı kadar iyi bir noktada. Ancak Batı'dan önemli boyutta sermaye akışı için 1985 ve 1986yı beklemek gerekir" dedi. EMF tarafından düzenlenen bu toplantının da Türkiye'ye karşı gösterilen ilginin bir göstergesi olduğunu belirten Geberth, Özal'ın dış dünyaya güven verdiğini ve programını güçlendirerek uygulaması halinde, bu güvenin daha da pekişeceğini söyledi. Türkiye'nin özellikle ödemeler dengesi sorununu kontrol altında tutmasının önemini vurguladı. Türk ve Alman işadamları arasında Almanya'da yapılan temasları da yakından izlediğini belirten Geberth, Alman yatırımcıların bu yaz ve sonbaharda yoğun olarak Türkiye'ye geleceklerini ve proje geliştirmeye çalışacaklannı tahmin ettiğini belirterek şöyle konuştu: "Bu temaslann somut sonuçları ancak 1985'te alınır. Somut sonuçlar alınması balinde taze kaynak akışını ise 1986 yılında daha büyük miktarlarda beklemek dogru olur." • 47.960 7.816 1983 rakamlannı bugüne dek açıklayan bankaların personel giderleri toplamı 8 milyar lirayı bulmazken, faiz giderleri 48 milyar liraya yaklaşıyor ve personel giderlerinin altı katını aşıyor. Soz konusu altı bankanın 1983 yılı bilanço kârları ise 9 milyar lira dolayında kalıyor. Pamukbank dışında kalan beş bankanın nispeten kucuk ve ricHeri Mnırlı bankalar olması. "tahsili gecikmiş alacaklar" toplamının boyutunu sınırlıyor. Buna karşın soz konusu 6 bankanın tahsili gecikmiş alacakları toplamı 12 milyar liraya yaklaşıyor, bunun 8,5 milyarı Pamukbank'a, 2.2 milyarı ise Uluslararası'na ait bulunuyor. "Tahsili gecikmiş alacaklar" rakamının bazı daha buyuk bankalarda daha buyuk rakamlara ulaşacağı sanılıyor. iki gün biraz gerileyerek 318.65 liraya indi. Bankalarda, doların döviz satış kuru 322 lirayı bulurken, karaborsa piyasada doların 355 liraya yaklaştığı öne sürülüvor. Cumhuriyvt altını 29 bin liraw geçtikten sonra nefessiz kaldı Altın fiyatları geçen hafta dünyada 390 dolar sınınnın al29100 tına indi. Türkiye'de bir ara 29 bin lira sınırını geçen Cumhuri28950 yet altını, daha sonra biraz geriledi. 28950 Dünya borsalarında geçtiğimiz hafta sürekli bir iniş gözlen28850 di. Hafta başında 395 dolar olan bir ons altın, perşembe günü 390 dolara, cuma günü de 389 dolara düştü. Altın fiyatlarındaki bu gerileme, doların döviz piyasa, larında hafif bir yükseliş kaydetmesinden kaynaklandı. 19 20 21 22 23 Türkiye'de ise haftanın ilk iki Mart günü kıpırdamayan altın fiyatları, çarşamba günü hareketlen du. Ancak Cumhuriyet altınının di. Cumhuriyet altını aniden 29 daha sonraki iki aun gerilediği ve bin lira sınırını geçti ve yeniden 2875028850 liraya indi2900029100 liradan işlem gör ği gözlendi. Aşırı borçlanan Yunan sanayü bankaları da tehlikeyv soktıı Yunan sanayiinde 15 şirketin yönetiminin hükümetçe oluşturulan kurul tarafından ele alınması ve 116 şirketin de incelemede tutulması, bankacılık sektöründe "donmuş krediler" sorununu gündeme getirdi. Ekonomi Servisi Yunanistan'da Sosyalist hükümeti bir süredir zor dunımda bırakan "hasta" sanayi kuruluşlannın dunımlarının geçtiğimiz ağustos ayında oluşturulan bir kurul tarafından ele ahnmaya başlanmasıyla, bankacılık sektörünün içinde bulunduğu darboğaz da gündeme geldi. Ulusal Ekonomi Bakanlığı'na bağlı olarak oluşturulan kurulun halen 15 şirketin yönetimini devralmış olması ve incelemeye alınan 116 şirketin sırada olması hükümet yetkilileri ve ekonomik gözlemciler tarafından, "buzdağının su yüzündeki kısmı," olarak niteleniyor. Yunan sanayiinin önemli bir kısmı ile birlikte, büyük bölümü devletin elinde ya da kontrolunda olan Yunan bankacılığının da "başı dertte." Verdiği kredilerin dörtte üçü geri dönmeyen Yunan Ulusal Bankasının durumu diğerleri arasında daha da kötü. Önceki hükümetten devraiınan aşırı borçlanmış sanayi ve onyıllardır bankaların kredilendirmede sıkı kriterler kullanmaması, öte yanda, batma tehlikesi ile karşı karşıya kalan sanayi kuruluşlannın yaratacağı işsizliğin boyutları. hükümeti güç tercihlerle karşı karşıya bırakıyor. Hükümet böylece "bataktaki" parayı çıkarmak için yeni fonları risk altına sokmakla, yüzde 3540'a varabileceği ileri sürülen işsizliğe yol açmamak için kuruluşlann kapanmasını engellemek ikilemi arasında kalmış durumda. Bankacılar ise, halen sektörlerinde malıyetin çok yüksek olduğundan yakınarak, "Hasta olanın Yunan sanayü mi yoksa Yunan Ulusal Bankası mı olduğunun yakında akademik bir soru olarak gündeme geleceğini," belirtiyorlar. Yunan Ulusal Bankası yetkilileri ise, aşırı borçlanmış kuruluşlara kredi verilmesinin "sıkı kriterler uygulanarak, cesaretle siirdüriildüğünü" belirtiyorlar. İzmîr Tîcaret Odası'nda seçim çekişmeli geçti Yağ ve sabun grubunda Şinasi Ertan seçimleri yitirdi. Bu grupta Turyağ seçimi kazandı. İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanlığma Engin Baraz seçildi İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir Ticaret Odası'nın 49 meslek komitesinin üyelerinin seçimi önceki gece geç saatlerde tamamlandı. Yaklaşık 14 bin üyesi bulunan İzmir Ticaret Odası'nın meîlek komitesi seçimleri oldukça çekişmeli geçti. Seçimlerde beş bine yakın üye oy kullandı. Meslek komitelerinin birçoğunda iki ya da üç liste çatışırken, özellikle inşaat ve tesisat müteahhitleri, elektrik malzemesi ve elektrik tesisatçılan, taşıt araçları yedek parçaları, inşaat malzemeleri, çeşitli madeni eşya hırdavat gruplarında yoğun bir mücadele yaşandı. İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu üyelerinden Mustafa Öztürk, Ünal Körükçü ve Gökmen Noyan meslek komitelerine seçilemediler. Yağ ve sabun grubunda Şinasi Ertan'ın grubu seçimleri kaybederken, Turyağ'ın bulunduğu liste kazandı. Şinasi Ertan'ın meclis üyeliğine bankalar grubundan girmesi bekleniyor. Seçimlerin sonuçlarının ortaya çıkmasından sonra meclis üyeliği için kulisler başladı. İzmir Ticaret Odası'nın meclis üyeleri 28 mart günü yapılacak meslek komiteleri toplantılarında belirlenecek. Bu arada İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanlığma Engin Baraz getirildi. Başkan vekilliğine Ömer Yılmaz ve Haluk Tanık seçilirken, Kamuran Kızıl, Günay Nazlı, Ahmet lncetoprak ve Ömer Biirtaş üye olarak kaldılar. •• Cumhuriyet altını ı NELER OLDU? Hazine tahvilleri kapışıhyor Hazine, yüzde 43 net faizli devlet tahvilinden 20 milyarlık bir parti daha satışa çıkardı. Bu yeni parti de yoğun bir ilgi gorüyor. Merkez Bankası'nın 4 günde 300 milyon liralık tahvil sattığı belirtilirken, Ziraat Bankası şubelerinde de makbuz karşılığı satış yapıldığı gözlendi. Satışı 6 nisana kadar süıecek yeni devlet tahvillerinin özelliği 10 bin liralık kupürlerin ~> bin liradan satılmasında. Sınai Kalkınma'nın iştirak taahhüdü 5 kat arttı Ekonomi Servisi Türkiye Sınai Kalkınma Bankası'nın iştirak taahhütleri geçen yıl 5 kata yakın arttı ve 450 milyon liradan 2 milyar liraya çıktı. Bankanın genel kuruluna sunulan faaliyet raporuna göre, Türkiye Sınai Kalkınma Bankası 1983 yılında 1 milyar 956 milyon lira net kâr elde etti. Bankanın 1982 yılı net kârı ise, 1.9 milyar liraydı. Bankanın geçen yıl verdiği kredilerde yuzde 26 oranında artış oldu ve kredi hacmi 85 milyar liradan 120 milyar liraya çıktı. Faaliyet raporunda geçen yı! 33.6 milyar liralık kredi tasvip edildiği, bunların yüzde 40'ının döviz kredilerinden oluştuğu belirtildi. Bu arada. bankanın iştiraklerinin tutan geçen yıl 2.6 milyar liradan 4.3 milyar liraya yükseldi. Bankanın 1982 yılında 8.6 milyar lira olan borç faizleri 1983 yılında 15 milyar liraya yükselirken, personel giderlerinin geçen yıl 1.1 milyar düzeyinde kaldığı gözlendi. Vergi dünvası Gelir vergisi bevannamesi düzenleme rehberi yayınlandı ANKARA (THA) Maliye ve Gümrük Bakanlığı tarafından, mükelleflerin gelir vergisi beyannamelerini kolaylıkla ve doğru olarak doldurabilmelerine yardımcı olmak amacıyla, "Gelir Vergisi Beyanname Düzenleme Rehberi" yayınlandı. Maliye ve Gümrük Bakanlığı Gelirler Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada, gelir unsurlarına göre basitleştirilip yeniden düzenlenen rehberin vergi dairelerine dağıtılmasına başlandığı bildirildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Kocaeli'nin Gebze ilçesine bağlı Dilovası mevkiinde geçtiğimiz hafta sessiz sedasız bir törenle yedi milyar yatınmla hizmete giren bir boya fabrikasının açılışı yapıLyordu. Töıen sırasında dağıtılan tanıtma broşüründe fabrikanın özellikleri sıralanırken, bir "antma tesisi"nin varlığından soz edilerek şöyle deniliyordu: "Yasaş Boya Fabrikası'nın bünyesindeki ana imalat ünitelerine ilaveten mevcut yardımcı üniteler arasında şüphesiz en önemlilerinden biri arıtma tesisleridir. Bu konuda dünyanın en ileri teknolojisiyle gerçekleştirilen bu sistem sayesinde fabrikanın bütün atıklan temizlenmek Ornek bir olay: Izmifteki boya fabrikası çevre kirtiUğini önleyen tesis kurdu tedir." Konu ilgimizi çekiyor. Geçtiğimiz yıla dek atıklar nedeniyle neredeyse kuruma noktasına gelen Izmit Körfezi'nde, SEKA Kağıt Fabrikası'nın çabalarından sonra, ikinci önemli gelişim bu. DYO Genel Müdürü Ahmet Onaner'e, konuya ilgi duyduğumuzu söylediğimizde "İyi oldu, atık tesislerimizin montajını yapan firmanın yetkilileri de burada" karşılığını alıyoruz. Fabrikanın 200 metre ötesinde, fazla albenisi olmayan bir birimle karşılaşıyoruz. Çevre teknolojisi konusunda uzman Evitek firmasının sahiplerinden mühendis Ahmet Baban, bize çamur bulamacını andıran havuzda kanlanları gösterip, "Bunlar bir boya tesisinin antılmaması halinde denize akan işlem artıklan. Bu atık su miktan, günde 60 metreküpü buluyor" diyor. Çevre kirlenmesine karşı önlemler gerçi 1308 Sayılı Su Uriinleri Yasası'nda yer almakta. Ancak buna aldıran kuruluş sayısı pek az. İzmir'de Turyağ'ın, Izmit'de bir SEKA'nın gösterdiği çabalar sayılı örnekleri oluşturuyor. Yasaş'daki bu ünite, toplam 35 milyon liraya malolmuş. Atık temizleme işlemi nasıl yapılıyor? Teknolojisi zor mu? Bu sorunun yanıtını, yapımcı firmanın diğer ortağı mühendis Sezer Çamlılar, atık havuz üstünde örnekleyerek anlatıyor. Atık maddeler önce bir havuzda toplanıyor ve bura da bir koagülasyon işleminden geçiriliyor. Bu işlem, atık maddenin kimyevi bir madde aracılığıyla karıştırılması ve "çökertilmesi" işlemi. Bu aşamadan sonra atık sular bir dengeleme tankına almıyor. Bundan sonraki işlemler daha basit. Önce bir kum fıltresi, sonra klorlama tankından geçen atık artık temizlenmiş oluyor. Boya artığı olarak Izmit Korfezi'ne gidecek olan bu kirli madde artık, sulamada kullanılmak üzere küçük borularla bahçelere uzanabilir. İşlemlerden sonra geri kalan bir kısım da yeniden boya hammaddesi olarak fabrika tarafından değerlendirmeye almıyor. ABD, Üçiincü Dünyn'ya en cinıri davranan i'dke Ekonomi Servisi Zenginliğine oranla, yoksul ülkelere en az yardım yapan Batılı ulkenin ABD olduğu açıklandı. ABD, Üçüncü Dünya ülkelerine GSMH'sının binde 2.3'ü oranında yardım yaparken, Hollanda'da bu oran binde 9.2'ye ulaşıyor. OECD'nin yıllık raporunda yeralan verilere göre, OECD ülkelerinin toplam GSMH'sının yarısına sahip ABD, yoksul ülkelere yardımda oldukça cimri davranıyor. ABD'nin GSMH'sının binde 2.3'ü oranında kalan yardımı OECD ülkelerinin yardım ortalamasının çok altında. ABD bu konuda yalnızca İtalya'yı geçebildi. Ancak, bilindiği gibi, İtalya OECD ülkeleri* arasında en ciddi ekonomik bunalımı yaşayan ülke. OECD raporunda ABD'nin yoksul ülkelere yönelik yardımındaki azalma şiddetle eleştiriliyor ve Reagan Hükumeti'nin Uluslararası Kalkınma Örgutü (İDA)ne katkısını yılda 1 milyar dolar yerine 750 milyon dolarda tutma planı kınanıyor. Yoksul ülkelere en bol keseden yardım dağıtan ülkelerin ise İskandinav ülkeleri olduğu belirtiliyor. Hollanda ve İsveç'in yardımları GSMH'larının binde 9.2'sine ulaşırken, bu oran Norveç'te binde 9.1 'i, Danimarka'da binde 7.5'i, Fransa'da binde 7.4'ü, F. Almanya'da binde 4.7'yi ve İngiltere"de binde 4.1 'i buluyor. AET'yi kurtarma zirvesi fiyasko oldu Avrupa Ekonomik Topluluğu üyesi 10 ülkenin devlet başkanlarının katıldığı "AET'yi kurtarma" zirvesi tam bir fiyaskoyla sonuçlandı. Zirve, daha önce Atina toplantısında olduğu gibi, sonuç bildirisi yayınlanamadan dağıldı. Bu sonuca özellikle İngiltere'nin katı tutumu neden oldu. Diğer ülkeler, tarım harcamalarının kısıtlanması, süt uretiminin sınırlandırılması ve bütçenin arttırılması konularında "tavizkâr" davranırlarken, İngiltere bu tavizleri yeterli bulmadı ve başlangıçtan beri yaptığı öneriden geri adım atmadı. Ingiltere, Topluluk bütçesine yaptığı katkının azaltılması ve daha önceki yılların fazlalıklarının kendisine iade edilmesinde ısrar etti. Bu gelişmelerden sonra AET'nin nasıl işleyeceği merak konusu. İSO Yönetim'mde değişiklik yok İstanbul Sanayi Odası'nda seçim maratonu geçen hafta sonuçlandı. Sanayi Odası'nda İbrahim BodurNurullah Gezgin ikilisiyle tanımlanan eski yönetim, yeniden seçimi kazandı. İSO'nun 7 yıllık Meclis Başkanı İbrahim Bodur, 79 üyeden 59'unun ovunu alarak yeniden Meclis Başkanı olurken, Nurullah Gezgin de iki dönem dışında 1973 yıhndan bu yana Yönetim Kurulu Başkanlığı'nı yapıyor. Eski yönetinıe karşı son anda bir liste çıkaran Tuncer TacıroğluAhmet Çuhadaroğlu ikilisi ise, seçimlerde önemli bir varlık gösteremedi. DEV SIRKETLER 1983TJ NASIL GEÇIRDI British Petrolium (BPfun vergi öncesi kârı 1983 yılında bir önceki yıla oranla yüzde 21 yükseldi ve I milyar 200 milyon dolara çıktı, şirket aynı yıl cirosunu yüzde 11 yükselterek 48 milyar dolara çıkardı. Fransız havayoüarı şirketi Air France, yavaşyavaş belini doğrultuyor. 1982 yılını 93 milyon dolar zararla kapayan şirketin geçen yıl 10 milyon dolar kâr ettiği açıkladı. Şirketin geçen yıl 11.7 milyon yolcu taşıdığını belirten yetkililer, bu yıl da yolcu adedini yüzde 2.5 oranında artttrmayıplanladıklarını söylediler. Bu arada, sesten hızh Concorde uçaklarının geçen yıl ilk kez kâr ettikleri dikkati çekti. Hollandalı N. V. Philips şirketinin geçen yılki kârı yarı yarıya artış kaydetti. Şirket 1982 yılında elde ettiği 150 milyon dolarlık kârını geçen yıl 280 milyon dolara yükseltü. Şirketin geçen yılki satış hacmi de 15 milyar dolardan 16.5 milyar dolara ulaştı. Unileverln vergi öncesi kârı geçen yıl 1.2 milyar dolar oldu. 1982 yılında bu rakam 1 milyar 50 milyon dolardı. Unilever'in Kuzey Amerika'daki satışları yüzde 20 oranında artarken bu artış Asya, A vusturalya ve Yeni Zelanda 'da yüzde 9 olarak gerçekleşti. Şirketin Avrupa Ekonomik Topluluğu içindeki satışlarında ise düşüş kaydedildi. BP'nin kârı yüzde 20 arttı Çok belirli delil olmadıkça emlak vergisi değer tespiti ynpılm ayncak ANKARA (THA) Vergi dairelerinin çok sağlıklı delil ve emsal olmadıgı takdirde emlak vergisi değer tesbitini yapamayacaklan bildirildi. Yayınlanan bir başka tebliğe göre, intikal eden gayhmenkuller için belirlenen emlak vergisi değerlerinin, veraset ve intikal vergisi için de aynen geçerli olacağı hükmü getirildi. Air France belini doğrultuyor Dünyanın en büyük petrol şirketi Exxon 'un geçen yılki net kârı 5 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bu, 1982 yılında elde edilen 4.2 milyar dolarlık kâra göre yüzde 19'luk bir artış anlamına geliyor. Şirket kârındaki artış büyük ölçüde Kuzey Denizi petrolündeki üretim artışından kaynaklandı. Royal Dutch/ Shell şirketi geçen yıl 4 milyar dolar net kâr sağladı. Bu, 1982 yılında elde edilen kâra oranla yüzde 38'lik bir artışı ifade ediyor. Şirketin cirosu da yüzde 11 oranında artarak 90 milyar dolar olarak gerçekleşti. Otomobil veenerjialanında faaliyetgösteren Volvo grubu, cirosu 100 milyar İsveç Kronu (12.5 milyar dolar) sınırını aşan ilk İsveç firması oldu. Böylece, Volvo, geçen yıl kârını yüzde 58 oranında yükselterek 470 milyon dolara çıkardı. Grubun 1982 yılı kârı ise 300 milyon dolardı. Bununla birlikte, geçen yılki kâr içine grubun petrol şirketinin 122 milyon dolarlık zararı dahil edilmedi. İsviçre 'li kimya ve ilaç grubu CibaGeigy, cirosunu geçen yıl yüzde 7yükselterek 6.5 milyar dolara çıkardı. Şirketin geçen yılki kârının da, I982'de elde edilen 280 milyon dolarlık rekor kârı aşacağı belirtildi. Şirketin ilaç satışları geçen yıl yüzde 8 düzeyindeki artışla 2.2 milyar dolar olarak gerçekleşti. Petrol devi Exxon'da dev kâr Deniz Ticaret Odası seçimleri yrıpıldı İstanbul Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Meclis Başkanlığı ve Odalar Birliği delege seçimleri yapıldı. Seçimler sonucunda İDTO Meclis Başkanhğı'na Ziya Kalkavan seçildi. Meclis Başkanvekilliklerine de Mehmet Şekerci ve Ferit Özdemir geYönetim Kurulu ise şu isimlerden oluştu: Erol Yılmaz Akçal, Şadan Kalkavan, Gündüz Kaptanoğlu, Fuat Miras, Hilmi Sönmez, Hüsnii Şişmanyazıcı, Eşref Cerrahoğlu, Erim Akat ve Emin Atasagun. tirildi. Shell 4 milyar dolar net kâr sağladı Philips kârını yarı yarıya arttırdı Volvo, Isveç' in ciro rekortmeni Milli gelir artış hızı ynvaşladı Milli gelir artış hızı son üç yıhn en düşuk duzeyine indi. Devlet İstatistik Enstitüsü tarafından yapılan açıklamada, son tahmine göre, 1983 yılında GSMH artış hızımn yüzde 3.3 olarak gerçekleştiği belirtildi. Bilindiği gibi, GSMH 1980 yılında yüzde 1.1 oranında geriledikten sonra, l98Tde vüzde 4.3 ve daha sonraki yıl da yüzde 4.6 oranında yükseimişti. Milli gelir gerçekleşmesi, yıl başında yapılan tahminin de oldukça gerisinde kaldı. 1983 yılı programındaki tahmin yüzde 4.8'di. Sektörlere göre dağılımda ise tarım sektörü binde 2'lik bir daralma gösterirken, sanayi sektorü yüzde 6.4, inşaat sektöru de binde 6 buyüdü. Unilever'in Avrupa satışları düştü Ciba Geigy'nin ilaç satışları % 8 arttı Şimdi Türkiye'de, her yerde