Katalog

Cumhuriyet Sanayi Bakanı Aral: Yağ var, un var,şekervar,helva yapacak adam lazım, artık bu kadar teşvikten sonra niyeti ciddi olan yatırım yapar. ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) Doğu ve Guneydoğu Anadolu'nun sanayileşmesi için yapılacak yatırımlarda kullanılmak üzere ithal edilecek mallardan gumruk vergisi alınmaması konusunu da kapsayan bir yasa tasarısı hazırlandığını bildiren Sanayi ve Ticaret Bakanı Cahit Aral, "bu kadar teşvikten sonra niyeti ciddi olan yatırım yapar" dedı. Uerek doğudan batı/a goçün önlenmesi gerekse de tarıma yönelik sanayün canlandırılması için geniş kapsamlı bir yasa tasarısı hazırlandı. Buna göre ozel girişimcinin doğu ve guneydoğu Anadolu bölgelerindeki sanayi yatırımını teşvik etmek için buralarda yapılacak sanayi yatırımlannın gereksinme duyduğu her türlu ithal makina ve teçhizat için gum Sahıbr C°umhııri>el Malbaacılık >e Ga/eıeulık Turk Anonim Şirkelı adına Nadir Nadi. • Ciene! Va>ın Muduru Ha>an Cemai. \1ucsse>e Mudurıı Kmıııe l şaklıgil. N a/ı blerı Muduru Oka> Gonenyn. • ^ azı l>lerı Mudur 'l ardunciM Ahmet kıınılsan, Habcr Merke/i Mııduru ^alçın Ba>er, Saşfa Du/onı > oncımenı Mi Arar. TAKVİM 5 Şubat 1984 Imsak: 6.37 Güneş: 8.03 remsılaier: \NKARA ^alçın Doğan. IZMIR: Hikmel Çetinka\a. <\DANA Burolar. • Anksra: Konur Sokak No: 24/4 Venişehir, Tel. 175825175866. Mehmel Mercan. • Senıs Şeflerı: htanbul Haberlerı Selahallin Guler. IV Idare: 183335, • İzmir: Halıt Zıya Bulvarı No: 65/3, Tel: 254709131230 Haberler: Krgun Balcı, Ekonomı: Osman l lagaı. Kultıır: A>dın Kmev ^'*T~ • Adana: Alaiurk Caddesı, T.H.K lşhanı Kat 2/13, Tel: 1455019731 gazin \alçın Pekşen, Spor Danı>manı Ahdulkadir >utelman. Du/elıme # Basan ve Ya\an Cumburiyrl Maıbaacılık ve Gazetecılik T.A.Ş. Turk Ocağı Cad. 39/41. Cagaloglu, Isl. PK. 246Isı. Tel: 5209703 Telex: 22246 Refik Durhas. Araştırma: Şahin Afpa\. Öğle: 13.22 lkindi: 16.06 Ak$am: 18.32 Yatsı: 19.53 Sanayileşme için ithal edilecek mallardan gümrük alınnıayacak rük alınmaması tasarlanıyor. İsmail Özdağlar'ın koordinasyonunu yaptığı doğuya yonelik yasa tasarılarının hazıriıklarıyia Başbakan Turgul Özal da yakından ilgeleniyor. SANAYİ BAKANI ARAL Öte yandan Doğu ya uygulanacak teşvik tedbirlerine ilişkin olarak Cumhuriyet'e bir demeç veren Sanayi \e Ticaret Bakanı Aral kuçuk sanayi sitelerinde açılacak işyerlerinin her türlu finansmarunın sağlanacağını belirterek şöyle konuştu: "Dogu ve Guneydoğu Anadolu'ya gittiğim zaman küçük sanayi bolgelerivle ilgili olanları topluyorum \e onlara her tıirlii desteği vereceğimizi anlatıyorum. Diyorum ki bize projenizi, imar planınızı getirin, vali de bir yer göstersin biz size proje değerinizin yüzde 95'ini yüzde 100'ünü verelim. İnşaat bitip iceri taşınıldığı zaman ihtiyaç olunan freze, planya, matkap'ın lamamını saglayalım. Ayrıca bir eğitim merkezi kurarak çırakları, ustaları yetiştirelim. Eğitim merkezlerinin hocalannı da biz bulahm. Geriye kalıyor vatandaşın bir kooperatif kurması yani yağ >ar, un var, seker var, helva yapacak adam lazım, artık bu kadar teşvikten sonra niyeti ciddi olan >atırım yapar". Doğu ve Güneydoğu'da yatırunt teşvüt için tasarı hazırlandı AH BİR ZENGİN OLSAM... & rl ZAMAN,.. ...BİZ «fAUlN PEK^ENIF^KTAN UuR4W^IMlZKANKAMÜCÜRtJftuJJ^ Alacakların tahsiü için Libya'ya heyet gidiyor TC Merkez Bankası tarafından geçtiğimiz ay içmde iki kez Libya Merkez Bankası'na açıklayıcı bir teleks metni yollanmasma karşılık, Libya Türkiye'den verilen teminat mektuplarını kabul etmiyor. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Libya alacaklarırun tahsiü ve kabul edilmeyen teminat mektupları konusu, TC Merkez Bankası girişimleriyle de çözümlenmeyince konu hukümetlerarası bir sorun haline geldi. Bu amaçla Devlet Bakanı İsmail Özdağlar Başkanlığında bir heyet 7 şubat salı gunü Libya'ya gidiyor. Heyette Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarı Prof. Ekrem Pakdemirli ve Merkez Bankası Baskan Yardımcısı Zekeriya Yıldınm da yer alacak. Libya ile halen iki sorun var: Bunlardan birincisi. Libya'da başta taahhüt hizmetleri olmak üzere oluşan alacakların tahsili konusu bu amaçla, geçen hükumet döneminde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fahri İlkel 4 ekim gunü Ankara'da alacaklı Türk işadamları ile bir toplantı yaptıktan sonra Libya sorunu için bir "Geçiştirici formıil" hazırladı. Söz konusu formül Türkiye'nin 1984 yılında 1,5 milyon ton öngörülenden fazla petrol alması şeklinde özetlenirken, bu petrolün dunya spot fiyatlarının yüzde 12 ustünde olması da kararlaştırıkh. Libya tarafından önerilen bu formülde oluşan ek maliyet yüzde 6 şeklinde bir ayrışım içinde devlet ile alacaklı arasında bölüştürüldü, bu formül kabul edilmekle birlikte alacaklarm bu çerçeve içinde bile tasfiye edilemeyeceği anlaşıldı. GİDEN TELEKS Ikinci sorun ise. 24 kasım 1983 tarihinde üç bankanın Ziraat Bankasına devrinden sonra ortaya çıktı. Bu konuda çıkanlan Bakanlar Kurul kararnamesinin 7. maddesi gereğince tüm borçlar Ziraat Bankası tarafından üstlenilmekle birlikte Libya Merkez Bankası Türk bankalannın verdiği teminat mektuplarını "belirsizlik" nedeniyle kabul etmemeye başladı. Bu konuda TC Merkez Bankası tarafından geçtiğimiz ay içinde iki kez Libya Merkez Bankası'na açıklayıcı bir teleks metni yollanmasına karşılık, Libya'nın Türkiye'den verilen teminat mektuplarını el'an kabul etmediği gorüldü. Bu nedenle üç aydır Libya'da açılan ihalelere Türk işadamlarının katılmadığı anlaşıldı. Halen Çavuşoğlu Kozanoğlu firmasının fiili iflasından sonra, bu konuda Ziraat Bankası tarafından üstlenilmiş bu gruba ait teminat mektubu miktannın 90 milyon dolar olduğu ve gerekli ek teminatlann Ziraat Bankası tarafından verildiği öğrenildi. Özal hükumetinin görev başı yapmasından sonra, Başbakanlık ve Hazine Müsteşarhğı tarafından 110 ocak tarihleri arasında "mekik diplomasisi" şeklinde Libya ile temaslar sürdüruldu. Bunun sonucu vanlan "anlant " t a anlaşma şöyle bir çerçeve kazandı: Önceki hükümet döneminde vanlan anlaşma aynen geçerli olacak, buna göre, Türkiye dünya piyasasındaki geiişmeler ne olursa olsun yıl boyunca Libya'dan 3 milyon ton petrol almayı taahhut etti. Soz konusu petrolün 1.5 milyon tonluk bölumü Türkiye'nin birikmiş alacaklarına karşılık olacak. Ancak uygulamada yeniden bazı pürüzler çıktığı anlaşıldı, bu sorun teminat mektuplannın kabulü otesinde, alacak tahsilatının tahsisi konusunda odaklaştı. Libya'nın Tripoli kentinde yapılacak olan ikili görüşmelerin gündemini isminin açıklanmasını istemeyen bir Bakan şöyle açıkladı: "Aslında çerçeve bellidir. Ancak somut konulann ele alınması gereği yüzyüze temaslan daha yararlı kılıyor. Bu nedenle ekip, bir yetkili bakan. bir ticaret sorumlusu, bir de Merkez Bankası yetkilisinden meydana geliyor. TGS, Ermeni teröristler hakkında verilen kararı protesto etti İstanbul Haber Servisi Turkiye Gazeteciler Sendikası, Paris Başkonsolosluğumuzu başarak, koruma görevlisi Cemal Özen'i öldüren ve Başkonsolos Kaya İnal'ı yaralayan Ermeni teröristler hakkında verilen kararı protesto etti. TGS Genel Sekreteri Ziya Sonay, dün yaptığı >razılı açıklamada "Fransa'da hunharca insanlık suçu işleyen Ermeni teröristlerin garip ve ciddiyetten uzak )^rgılanmaları adalet duygusunu zedelediği gibi, Fransa'nın terorizm karşısındaki tavn konusunda da endişe yaratmıştır. Fransa, bu tutumunun sonımluluğunu taşıyacak ve tarih önunde mahkunı olacaktır" dedi. TGS, a> rıca Fransız gazetelerinin Ermeni teroristlerle ilgili haberleri, gerçekleri saptırarak yanlı bir biçimde kamuoyuna yansıtmalarını da meslek adına üzüntu verici olarak karşıladı. Uluslararası Gazeteciler Federasyonu'na (FİJ) bir telgrat çeken TGS, olayı ve Fransız ba»ınının tutumunu kınadı. ^41tmış milyon" artık banka müdürlerini bile etkilemiyor Elindeki çantada 60 milyon lira olan biri nereye gi başladı: "Adınız, soyadınız, adder? Bunun yanıtı herhalde "bankaya..." olmalıy resiniz, vadeli mi, vadesiz mi? Ne kadar vadeli?..." dı. Bazılanmn aklına parayı bankaya yatırmak yeBunlan yarutladıktan sonra sırine "60 milyon çıkan bana gelsin" diyen seks yıl ra heyecanla beklediğimiz sorudızı Oya Aydoğan'a yatırmak da gelebilirdi. Ancak ya geldi: Ne kadar yatıracaksınız? kendisini tanıyanlarm söylediğine göre Aydoğan, Altmış milyon. Milli Piyango talihlilerini neredeyse göbek adları Daktilo makinesi ile yazdığı için banka görevljsi hanımın na kadar biliyordu. Röportaj: Yalçın Pekşen Çizgi ve fotoğraflar: Beysun Gökçin ce şunu düşundük: Elindeki çantada 60 milyon lira olan biri nereye gider? Bunun yanıtı herhalde "bankaya..." olmalıydı. Daha sonra şöyle düşundük: Bazılarının aklına parayı bankaya yatırmak yerine, "60 milyon çıkan bana gelsin" diyen seks yıldızı Oya Aydoğan'a yatırmak da gelebilirdi. Daha zevkli olacağı için önce Oya Aydoğan'ı bulmak istedik. Adresini araştırırken kendisini tanıyanlar bu işten vazgeçmemizi önerdiler. Söylediklerine göre Aydoğan, Milli Piyango talihlilerini neredeyse şöbek adlarına kadar biliyordu. Üstelik insanın cebindeki parayı Japon elektronik sanayiinin son model hesap makinelerine taş çıkartacak kadar hızlı tahmin edebiliyordu. Kısacası bizi görünce numaramızı yutmayacaktı... elinde Allah'tan kâğıtkalem yoktu. Yoksa bunlan düşürecekti. Yeniden sordu: Ne kadar, ne kadar? Altmış milyon... "Bir dakika efendim" dlyerek yanımızdan uzaklaştı. Hemen arkasındaki masada oturan bir başka hanım görevliye bizi göstererek bir şeyler söyledi. Jkinci hanımın yüzünde sırasıyla şekillenen ilgi, şaşkınhk ve güleç ifadeleri izliyorduk. Yerinden kalkarak yanımıza geldi. "Buyrun efendim, size yardımcı olabilir miyiz?" "Altmış milyonu" bir de bizim ağzunızdan duyduktan sonra, "sizi şöyle alayım" diye yol gösterdi. Görevlilerin arkasında bulunan bir odaya alındık. Içerde iki erkek vardı. Bayan görevli odaayı cağırarak, "kahvelerimizi nasıl alacağımızı" sorarken, erkeklerden biri yerinden kalkarak, elini çantaya uzattı. "Paralan sayalım isterseniz..." Bankalarla ilgili bir yol daha vardı önümüzde. Para yatırmayı düşündüğumuzü söyleyerek bir banka müdürüyle konuşacaktık. 60 milyonluk kişilere nasıl davranılıyordu? özel koşullar sunuluyor muydu? Bu amaçla Etiler civarında bir bankaya daha girdik. Doğrudan doğruya müdürün odasına yöneldik. Elimizde bu kez çanta yoktu... Banka müdürü ayağa kalkarak karşıladı bizi. lsteğimizi anlattık. "Bir yerierde 60 milyon Bramız vardı. Bu paradan en iyi geliri elde etmenin yollannı araştınyorduk. Kosullan öğrenmeye gelmiştik." Müdür bu rakamdan pek etkilenmedi. Bize her gün gazetelerde yayınlanan faiz oranlannı aynntıları ile açıkladı. "Özel bir şey yapüamaz mı?" diye sorduk. Hayır, özel bir şey yapmak yasaktı. Tam ayağa kalkıp paltolanmıza uzanırken, "size bir şey de ikram edemedik" diye üzüntüsünü belirtti. Teşekkür ettik, istemiyorduk zaten... "Bir sigaramın alın bari" dedi ve kendi içtiği Samsun'u masanın üzerinde bırakarak çekmecesinden bir Amerikan sigarası çıkardı. Bir sigara içimi daha konuştuk ve yeniden gelebileceğimizi söyleyerek yanından ayrıldık. 3tilli Piyango'nun büyük ödülünü oluşturan rakam, küçük banka memureleri üzerinde hâlâ belli bir etki yapıyor. Örneğin bir kahve içebiliyorsunuz.. 6 0 milyon yatıracağımızı söylediğimiz banka müdürü kahve bile ısmarlamadı. Bir Amerikan sigarası sundu sadece... 1 Kolayca anımsanacağı gibi Yılbaşı çekilişinde ulusça Milli Piyango bileti peşine düşmüş ve tarihte ilk kez bu konuda karaborsa yaratmayı bile başarmıştık. O günlerde kafasında "bana da çıkabilir?" umudu taşıyan herkes, 60 milyonluk duşler kuruyordu. Sonunda çekiliş yapıldı. 60 milyonluk ikramiye Lüleburgazlı Mustafa Talat Çankçı'nın yarım biletine çıktı. Diğer milyonlan da 810 kişi paylaştı ve olay iki kişi dışında hemen hemen herkes için kapandı. Söz konusu "iki kişi", "Beysun Gökçin" ile ben oluyoruz... Yılbaşı cekilişi için aldığunız biletlere amorti bile çıkmaması bizi "ya çıkarsa..." düşüncesinden, "ya çıksaydı..." duşüncesine getirdi, Gerçekten.. "Ya bize çıksaydı, ne yapardık? Nereye giderdik?" Gökçin bunu şoyle yanıtladı: "Çıldırırdık ve Bakırkoy'e giderdik..." Bankaiarda Geriye paralan emniyete almak, yani bankaya yatırmak kalıyordu. Bu yüzden milyonerlik yaşamımıza bir bankadan başladık. Şişli civarında gözümüze kestirdiğimiz bir bankanın tezgâhına elimizde küçük bir çanta ile yanaştık. Çantanm içinde müsvette kâğıtlan ve Beysun'un 10 ayhk kızı için biraz önce eczaneden aidığı mamalardan ba$ka bir şey yoktu. Banka görevlisi hanım bizi, ne "asık", ne de "güler" sayılabilecek bir yüzle karşıladı. "Buynıo" dedi. Buyurduk: Para yatırmak istiyonız. Tabii efendim... Bir masanın çekmecelerinden kartonlar çekti. Küçük bir hesap defteri çıkardı. Kartonlardan birini daktiloya taktı ve sormaya Oziir dileme faslı Artık işin uzatılacak yaru kalmamıştı. Özür dileyerek kimliğimızi açıkladık; "60 milyonluk bir vatandaşın bankada nasıl karşılanacağını öğrenmek istiyorduk. Çantada para falan yoktu." Bu son sözlerimize ilk sözlerimizden daha az inandılar. Görevli çantaya uzanan elini bir türlü çekemedi. "Bu nasıl şaka!.." gibilerden bakakaldı. Inanmadjklannı görünce çantayı açıp içindeki müsvette kâğ^tlanru ve mamalan göstermek zorunda kaldık. Bundan sonra biraz daha konuştuk arna ne garson geldi, ne de kahveler... Yeniden özür dileyerek ayrıldık bankadan. Orta direk geride kalıyor Banka işi bitmişti. Görüldüğu kadarıyla 60 milyon ancak banka memurelerini etkileyecek bir rakam olmuştu. Şimdi kendimize milyonerlere uygun bir yer bulmanuz gerekti. 60 milyonu olan kişi kendine güzel bir ev satın almadan önce, birkaç gecesini lüks otellerin kral dairelerinde geçirmek isteyebilirdi. Bu amaçla Taksim'deki otobüs kuyruklarında "orta direk olmuş" vatandaşları geride bırakarak Marmara Etap Oteli'nin döner kapısından içeri girdik. Talihlilerin durumıı Ben öyle düşünmüyordum. Talihliler çıldırmıslar rruydı? Örneğin büyük ikramiyenin sahibi Çarıkçı, "Özal faizinden yararlanacağım" söyleyerek, "baydan gelen, huya gider" şeklindeki atasozumuzun doğruluğunu kanıtlamaya çalışıyordu. 50 milyonluk ikramiyenin dörtte birine kavuşan Naim Bali de parayı az bulmuş ve 12.5 milyon için "üçbeş kuruş" deyimini kullanmıştı. Gerçekten 12.5 milyon liraya "üçbeş kuruş" demek, bugün için fazla anormal bir söz etmek değildi. Bu gerçeği roportajımız sırasında biz de anladık. YAREV. Kral dairesinde yaşam Ah bir zengin olsam... Bu girişten sonra akhmıza gelen fikir kolayca tahmin edilebilir. Ünlü tiyatro oyununda, "Damdaki Kemancı"nın söylediği "Ah bir zengin olsam..." şarkısının sonunu yapay bir şekildegerçekleştirecektik. Kendimizi Milli Piyango milyonerleri yerine koyup yaşamaya koyulacaktık. Cebimizde 60 milyon lira varmış gibi davranacaktık. Bir tek sorunumuz vardı: Milli Piyango bize çarpmanuştı. Kısacası paramız yoktu. Bir Milli Piyango milyonerinin yapacaklarını, gezeceği yerleri gözümüzün önüne getirdik. Birçok işi yarıda kesmek, alışverişleri pazarlık safhasının sonunda bırakmak olasıydı. Kısa bir süre boyunca milyonerlerin başına neler geleceğini anlamak için milyoner olmaya gerek yoktu. Küçük bir hesap yaparak Yazı İşleri Müdürıinün karşısına çıktık ve şunları söyledik: "Bize Milli Piyango çıkmış gibi yaşamak ve izlenimlerimizi yazmak istiyonız. Tabii biraz masraflı bir iş... Lüks yerlerde dolaşacağu. Epey para harca.vacağız..." Yazı İşleri Mudürumüze göre böyle davranmamızda hiçbir sakınca yoktu. Sad.ece kendisine bunları neden aniattığımızı anlamamıştı. Parayı gazeteden almayı düşündüğumuzü açıklayınca önce bize gerçekten 60 milyon çıktığını ve bu nedenle akhmızı oynattığımızı sandı. Fakat biz mantıklı konuşmamızı sürdürüp, bu iş için 60 milyona gerek olmadığını (daha azına da razıydık) söyleyince, onun da aklı yattı. Varşova'da video filnıi kiralayan bir dukkân: Porno mu. Kung fu mn istersiniz? Polonya'da 'Sideo" salgını Videonun hızla yayıldığı ülkede her türlü film, video pazarında bulunabiliyor. özellikle kaçak girmişporno filmlere büyük rağbet var. Hükümet ise, halkı politikadan uzak tuttuğu için video salgımna karşı ciddi önlem almıyor. geçmiş sinenıa tümlerı oldukça eski. Bu nedenle video, Polonyalılar için bir alternatif. Polonya televizyonunun sıkıcı programları da videonun yaygınlaşmasını körüklüyor. Bu nedenle dışarıdan bir video alıcısı getirebilmek Polonyah için oldukça önemli. Öğrencilerin devam ettiği bir video kulubunün yöneticilerinden biri "Video edinince sevimli, doğnı düriist bir şeyler seyredeceğinizi düşünüyorsunuz" diyor. Öğrenciler veya avnı mahalleien üç beş kişi biraraya gelip ortaklaşa bir video alıyorlar. Filmin kirası da boluşüluyor. Hatta yevredekilere de filmi ücret karsılığında gosterip filmin kirası amorti ediliyor. Orneğin " E . T . " filminin kirası 10 dolar, bir pornonunki 30 dolar. Video alıcısı sahibi veya sahipleri adam başına 1,5 dolara bu filmleri seyrettirip yollannı buluyor. Video maliyetini de kısa zamanda çıkarmış oluyorlar. Polonya yöneticileri video patlamasını durdurmakta pek isteksiz davranıyorlar. Hükümet yasadışı video kullanımındadolayı vergi kaybetse de Polon yalıların evlerine kapanması "işine yarıyor". Videoyla beraber apolitikleşme de gelişiyor. Karaborsa filmlerin siyasi propaganda yapmak diye bir dertleri yok. Korku, Kungfu vey? .liğer macera filmlerinin herh.aıgi bir tehlikesi yok. Kültür Bakanlığı'nın oluşturduğu bir komite bu konuda yeni bir yasa hazırlığı içinde. Newsweek dergisine gore yeni yasa bazı kısıtlamalar getirse bile videoyu engelleyici bir yasa olmayacak. Yaşasın milyoncrlik İsmail Gülgec 60 milyonu Milli Piyango Idaresı'nden nakit olarak almış gibi yaşamaya başlayacaktık. Ön Dış Haberler Servisi Polonya'da video salgın halinde. Newsweek dergisinin bildirdiğine göre video salgını Polonya sansürunü hazırlıksız yakaladığından her turlü film video pazarında serbestçe dolaşıyor. 100 binden fazla Polon\alının video alıcısına sahip olduğu tahmin ediliyor. Geniş bir pazar da istenilen filmlerin bulunmasına imkân veriyor. "Jedi'nin Dönuşii"nu mü görmek istiyorsunuz, yoksa eskilerden "Fm^'nnelle"i mi? Buyrun isıedığın:zı seçin. Dunyanın her ulkesmd^n porno filim bulmak olaM. Bu filmlerin pek azı Polonya sansurunden geçebilmiş. Polonya resmi sansürunden