Katalog

16 AĞUSTOS 1983 KÜLTÜR YAŞAM CUMHURİYET/S Krupp Vakfı Duyduk Gördük m 111*1^ Edebiyutı Kataloğu" hazırlatıyor Kültür Servisi Krupp Vakfı, Federal Almanya'da yaşayan 400.000 Türk gencinin, yüzbinlerce Türk işçisinin ve üniversite öğrencilerinin günümüz Türk edebiyatını ve kültürünü daha yakından izleyebilmesi, yararlanabilmesi için Duisburg'daki kent kitaplığına bir "Türk Edebiyatı Kataloğu" hazırlatmak üzere fon ayırdı. Duisburg kenti Volkschule Türkçe bölümü öğretim üyelerinden Tayfun Demir yönetimindeki bir kurul tarafından hazırlanacak olan katalogda, kitapların Türkçe ve Almanca özetleri, yazarlann yaşamöyküleri, kitapla ilgili bilgiler ve kitapların nereden sağlanacağı belirtilecek. Şimdiden Duisburg kitaplığındaki 300 çocuk kitabının özeti tamamlandı, kataloğun da 1984 yılı sonuna yetiştirilmesine calışılıyor. llgililer, katalog hazırlandıktan sonra her yıl en az 50 bin dolayında Türkçe kitabın Federal Almanya'da satılacağını tahmin ediyorlar. Ayrıca, aynı proje için iki dilde "Türk Edebiyatı Bülteni" yayınlanması için hazırlıklar sürdürülüyor. Aynı kurul tarafmdan hazırlanacak bülten, Berlin'de çalışmalarını sürdüren Ararat Yayınevi tarafından basüacak ve gerekli yerlere dağıtılacak. Katalog için hazırlanan özetler ve tanıtımlar da her ay düzenli biçimde bültende yayımlanacak. Bültende, TürkiyVdeki yeni yayınlar, yayıncılar, yazarlar, edebiyat etkinlikleri, Federal Almanya'ya gelen yazarlar, sanatçılar, okuyuculara «eniş bir biçimde duyurulacak. llgilenenler, yayınlarını "Stadbibliothek Duisburg/Zentralbibliothek/Düsseldorfer Str. 57/41, Duisburg 1" adresine yollayabilirler. Duisburg kent kitaplığı, Avrupa'da en çok Türkçe kitap bulunduran kitaplık olmakla ünlü. Bu kitaplıkta, 40.000 Türkçe kitap, 20.000 broşür, kaset v.b. bulunuyor. 1 UFK TV'NİN MOZART'I 45 yaşındaki aktör Christoph Banzer, Mozart'ı canlandırıyor ünlii TV dizisinde. Ünlii bestecilerin yaşamlarını konu alan filmlerin en Uginçlerinden sayılan "Mozart", aynı zamanda en biiyiik paraya mal olanlardan biri de.. TV dizileri ünlü bestecilere el attı Dünyanın belli başlı TV'leri, ortak olduklan dizi filmlerde öncelikle miizik adamlannın konu edilmesini istiyorlar. Böylece, miizik ve sinemanın birlikteliğinden görkemli ve ilgi çekici sonuçlar sağlıyorlar. Kültür Servisi Yeryüzünün belli başlı TV istasyonları, uzun süre klasik müziğe yeterince eğiltnedi. Ancak, özellikle dizilerin tutulması ve bu alanda yeni konuların aranması, birden herkesi ünlü müzisyenlere yöneltti. Evet, ne gariptir ki, şimdi Avmpa'nın bütün önde gelen televizyonlan ünlü bestecilerin yaşamlarını konu alan diziler yapıyorlar. Hem de büyük paralar harcayarak, en ünlü yönetmenlerle, en ünlü sanatçılarla, en ünlü şeflerle anlaşarak ve en görkemli dekorlarda. Yaşamlan dizi film olmak üzere hedef ahnan beş ünlü besteci bulundu şimdiye kadar. Bu dizilerden dördü gerçekleştirildi. Biriyse (Beetboven) gerçekleşme aşamasında. Dizi film kahramanı bestecilerin şu sıra en ünlüsü, en büyük ilgi göreni Mozart. Ne gariptir ki, Mozart'ın yaşamını konu alan bir TV dizisi ne Avusturyalılar, ne de Almanlar tarafından gerçekleştirildi. Bu işi, Fransızlar becerdi. TV yönetmenlerinin en önemlilerinden Marcel Bluwal'in yaRit^olan "Mozart"ın asıl kahramanı müzik doğal olarak. Müzik düzenlemesi de Bruno Monsaingeon'un başarısı. Dört değişik yaşta görülen Mozart'ı ise Christoph Banzer (46) ile birlikte çok başarılı çocuk oyuncular canlandırdı. Baba Mozart rolündeyse dev aktör Michel Bouquet var. Birer buçuk saatlik altı bölümde gerçekleştirilen filmin yapımında, Fransızların, Almanların, Italyanların, Macarların, hatta Kanada Radyosu'nun bile katkısı bulunuyor. "Fantastik Senfoni"nin bestecisi, Fransız müzisyeni Hector Berlioz'un fırtınah yaşamı da bir başka TV dizisinin konusu. llk kez 1942 yıhnda çevrilen "Berlioz'un Yaşamı", JeanLouis Barrault gibi bir oyuncunun ustalığından çok kazanmıştı. Bu kez Daniel Mesguich gibi çağdaş bir tiyatro sanatçısı Berlioz'u başarıyla canlandırıyor. Ama dizinin en ilginç yanı, Sovyetler Birliği'nde, Fransa'dan çok daha fazla bilinen ve sevilen Hector Berlioz'a en büyük ilginin bu ülkeden gelmiş olması. Jacques Trebouta'nın gerçekleştirdiği 55'er dakikalık altı bölüm Seine ve Neva kıyılarında çekilirken, filme parayı Fransız TV'siyle birlikte SSCB koydu. Dünyada en çok sahnelenen opera bestecisi Guiseppe Verdi, TV dizelerine konu olan müzisyenlerin üçüncüsü. Adı, ttalya Birliği'nin kurulmasıyla birlikte anılan ve yurtseverliği hep övülen Verdi de, Italyan TV'sinin yanısıra, BBC, Federal Almanya'nın Bavaria Films şirketi, Isveç ve SSCB TV'sinin ortaklığı sonunda gerçekleşti. Dokuz bölümlük diziyi, ttalyan sinemasının en ünlü yönetmenlerinden Renato Castellani gerçekleştirdi. Bu yeni moda dizilerin en görkemlisi de, herhalde "Wagner". Tony Palmer tarafından gerçekleştirilen sekiz bölümlük dizinin maliyeti 1 milyar Türk Lirası'nı geçiyordu. Ama ünlü bestecinin 100. ölüm yıldönümünde gerçekleştirilmesi ve zengin oyuncu kadrosu bu parayı haklı çıkarıyor. VVagner rolünde Richard Burton oynarken, kızj Coslma'yı Vanessa Redgrave, Mathilde'i Marthe Keller canlandırıyor. Filmde ayrıca, bestecinin torununun torunu Daphni Wagner'den başta, Ingiliz tiyatrosunun en ünlü kişilerinden Peter Ustinov, Laurence Olivier, Ralph Richardson, John Gielgud var. Senaryosunu Ken Russel'ın yazdığı, yine onun tarafından gerçekleştirilmesi gereken "Beethoven", dizilerin henüz tamamlanmamış olanı. Ancak bu dizinin de oyuncu kadrosu zengin. Anthony Hopkins, büyük besteciyi canlandırırken, öteki rollerde Chariotte Rampling, Glenda Jackscrtı ve Jodie Foster oynuyorlar. Z.4 Turgut Özal, Ordu II Başkanı'm haşladı Anavatan Partisi Genel Başkanı Turgut özal, Anavatan Partisi Ordu tl Başkamm fena halde yakaladı "Canını yakarım ha..." dedi. (1) Turgut özal'a benzerliği İle tanınan Kemal Karlıbel, Ayışığı Restoran'da, Anavatan Partisi Uçta, wçta, Balıkesirli Uçar Osman ııçtu Balıkesir'de yaytmlanan "Yeni Haber"gezetesinden ilginç bir başlık, ilginç bir yaratık: "Eskiden yapıların beşinci, altıncı katlarından atlardı... Uçar Osman şimdi de dişleriyle iki çimento torbasını kaldmyor" sonra da Uçar Osman 'ın kim olduğu anlatıhyor: "Bundan 810 yıl önce Osman admda bir genç, inşaatların beşinci, altıncı katlarmdan aşağı 'pat' diye kendini atıyor, sonra hiçbir şey olmamış gibi işine devam ediyordu. Osman bu işe inşaat işçiliği sırasında başlamıştı. Vinçlerin pek kullanılmadığı o dönemde, harç tenekesini sırtlayıp binanm birinci katına çıkarıyordu... Sonra da iniş zor geldiği için kendini aşağı atıveriyordu. Bina yükseldikçe Osman da gitgide daha yüksekten atlıyordu... Uçar Osman, sonunda beşinci, altıncı katlardan çabucak aşağıya iner oldu. " Ordu tl Baskanı A v. Ihsan Nuri Topkaya'yı poUtika yaparken buldu. "PoUtika buralarda yapılmaz. Dikkatiniçekerim" de, di. Fotoğrafta Turgut özal'a benzeyen Kemal Karlıbel Anavatan Ordu tl Başkam Av.t.Nuri Topkaya'ya nasihat ederken, Ordu Temsilcimiz Cemil Ciğerim de olayı izllyor. Giriş sınavının sonrası da var Rostropoviç Şenliği düzenlendi Kültür Servisi Dünyanın önde gelen çellistlerinden Mstislav Rostropoviç adına Ingilterede bir müzik şenliği düzenlendi. llki geçtiğimiz hafta gerçekleştirilen Rostropoviç Şenliği, her yıl yinelenecek. Şenlik sırasında müzik dünyasının virtüozlannın katıldığı konserlerin yanı sıra, konser dışı samimi müzik akşamları da düzenlendi. Rostropoviç ve yine kendisi gibi müzikçi olan ailesi, ünlü çellistin İngiliz besteci Benjamin Britten'Ia olan dostluğunun anısına bir jest olarak, verdikleri resitallerden para almadılar. Rostropoviç Şenliği, geçtiğimiz pazar akşamı, Vişnevskaya, Gedda Petrov ve BrittenPears Okulu'nun eski öğrenilerinin sunduklan Çaykovski'nin tek perdelik oda operası "Tolantha" ile sona erdi. 1975 YILINDA Hanna Schygtılla, yeni yeni iinlenmeye başladığı ydlarda görüliiyor. Aşağı yukarı bir tek Fassbinder yönetiminde çalıştığı yıllar bunlar. Sanateı "False Move" filminde başrolii paylaştığı Rudiger Vogler'le.. ( Mozarthn yeni bir katili bulundu WASHtNGTON, (AP) 5 arahk 1791 sabahı Viyana'da 36 yaşında ölen ünlü besteci Wolfgang Amadeus Mozart'ı, rakip bir besteci olan Ontonio Salierinin değil, Mozart'ın öğrencilerinden Franz Xaver Suessmayrın öldürdüğü ileri sürüldü. Italyan asıllı, Isviçre'de yaşayan orkestra şefi Vittorio Negri, Mozart'ın, uzun süre Broadwayde sahnelenen "Amadeus" adlı oyunda olduğu gibi besteci Antonio Salieri tarafından değil, öğrencilerinden Franz Xaver Suessmayr tarafından öldürüldüğü görüşünü ortaya attı. Orkestra şefi Negri, Suessmayr'ın aynı zamanda Mozartın rakibi olan Salieri'nin de öğrencisi oluduğunu, onun bir sözüyle her şeyi yapabileceğini savundu. Suessrnayr'ın, Mozart'ın karısı Constanze'nin sevgilisi de olduğunu ileri süren Negri, büyük bir olasılıkla, Constanze'nin en küçük oğlununMozart'tan değil, Suessmayr'dan olduğunu belirtti. Anadolu liselerine giriş sınavlannın en büyük düşmam, okurlanmızm anımsayabilecekleri gibi, zaman zaman köşemize konuk olan Avukat tnci özol. Artık sonuçlar belli olduğuna göre, bu konuda bir kez daha içini döküp boşalmak, izlenimlerinden aynı duruma aday öteki anababalan yararlandırmak istiyor: "Belki merak edenler vardır. şinin üçdört katı yemek yiyen, Anadolu liseleri sınavlanna girişi bir kasa gazozu bir oturuşta içen ve çıkışıyla birkaç kere bu sutunOsman, ekmek kavgasına dalın ları konuk olan oğlum özgür cayüksekten atlamayı bıraktı ve ikinci basamak smavlarım kazandı ve bir Anadolu Lisesi'ne "Bu özelliğini iyi değerlendir unutuldu gitti." Geçenlerde yeniden ortaya kapağı attı. Kaybeden çocukladi Osman, Kısa sürede ün yaptı. Resimleri tstanbul basımnda çıkmış Osman. Ama.Uçar Os rın ve ailelerinin üzünttileri, hatyer aldı... Bir ara yerli filmler man değil, Taşır Osman olmuş ta gereksiz bir kendini küçümde dublörlük yaptı. Sonra Os şimdi. İki torba çimentoyu bir seme duygusuna kapılmaları, inman askere gitti. Vatani görevi iple bağlayıp, dişleriyle kaldm sanda sınavları kazanma sevinni komando olarak yaptı... Pa yor. Sırtına 350 kilo gelen yedi cidiye bir şey bırakmıyor ne yaraşütçüydü ve kendi ifadesine torba çimentoyu vuruyor, eline zık ki... Bu anlamsız ve acımasız de bir torba alıyor, güle oynaya yarışın minicik çocuklarm büngöre, uçaktan paraşiitsüz atlamaya kalktığı için başında hep taşıyordu. Bakalım Uçar Osman yelerinde yaptığı yıkım, doktorbu işten de sıkılıp ne zaman baş lann da söylediği gibi çok büyük. komutan olurdu. Normal fizik yapısına karşın, herhangi bir ki ka marifetlerini ortaya dökecek? Oğlumda veyakın arkadaşlannda gördüğüm gerilim, olumsuzluk, uykusuzluk, iştahsızlık, soKeşke ilgilenilmeseydi nunda çeşitli metabolizma ve zilediyeye ayıp olmaz. Hem gece hin bozukluklarına yol açabiliYukan Ayrancı'da yaklaşık bir ay kadar önce sular, açıkla kondu semtlerine taşıyoruz, ayıp yor. Sınavlara hazırlık biraz danan kesinti süreleri dışında da olmuyor da Yukarı Ayrancı 'ya ha bu tempoda sürseydi neler olurdu bilemem. Smava bir hafta kesilmeye başladı. Hatta günde taşırsak ayıp m\ olacak?" kala sokakta^yürürken, "tki birikisaatsu verildi.Bunun üzerine bir semt sakini telefona saBelediye görevlisi, konuyla il toplaüç çıkâr' biçimindeki sayı 'Bir mumduriki rıldı ve Ankara Beledlyesi Su tş gileneceğini söyleyerek telefonu dizilerini lerini aradı ve anlattı: kapattı. Ama o günden bu yana mumdur bana bir sayı buldur' Yukan Ayrancı'nın su sorunun diye ünlü türkünün melodisine "Radyoda şu kadar saat su da büyük gelişmeler kaydedildi. uydurup söylemeye başlamıştı. vereceğiz dediniz; kabul ettik, Ne mi oldu? Sular üç haftadır Çocuğun normal haline dönmesi ama bu ne oluyor? Su yoksa için 15 gün geçmesi gerekti" hiç akmıyor! söyleyin tankerle taşıyalım. Be HAYVANLAR Ismail Gülgeç tsmail Gülgeç yıllık iznini kullandıgından "Hayvanlar" bir süre yayınlanmayacaktır. TARİHTE BUGÜN Mümtaz Arıkan D£A//Z DİPLERİNDEL 1334'TEBUGÜM, İKİ AME.RİKALI LARl AMÇLA, OKYANUSrA DAHA ONCE İNIL£MEM/Ş OBftİNUKL£K£ ULAŞTİLAR. 3.2OO M£7#£Y£ IMBN ZOOLOS CHAeLBS &EEBE VE MUHBNOİS OTIS BARTON,BUYÜK TEHLİtCELEIZİ GÖZE ALM/ŞLAGO/. YALA//2C4,8U ARACIM (BATİSFEf?) Yü/CAfi/ ÇlKASİLECEK BİR MOTORUNUN OLMAYIftNl BeÜGTMEK 8lL£, TEHLIK£Vİ AKI. LATMAYA YErER.AŞAĞI SARHITIL0IĞI ÇELIK KABLONUN KOPMASI, BATİSFERU İKİ ARKADAŞA MEZAR YAPABİURD(/OENeY,pSNİ2Di8/HİU KBÇPİNDE ÖNEMÜ BİR AP/M OIMUŞIU. Sinema dünyasının en akıllı yudızı: Hanna Schygulla Kültür Servisi Hanna Schygulla kimine göre "seks simgesi", kimine göre de sinema yıldızlarmın "en akıllı"sı. Yönetmen Fassbinder'in "Lola" filminde siyah iç çamaşırı ve jartiyerle göründüğünde soluk kesen Schygulla, özel yaşamında hiç de sanıldığı gibi biri değil. Ününün hoşuna gittiğini söyleyen, ama gerçeklikte yaşadığını da unutmadığını belirten sanateı, beş kıtanın en akıllı yıldızı olduğu savına katılmıyor, ancak kendisine yöneltilen sorulara "akıllıca" karşılıklar veriyor. Hanna Schygulla, isimsiz bir Polonyalı göçmendi. Zamanla, Alman sinemasını içine gömüldüğii bataktan çıkaran kişılerden biri oldu. Kendinizi hangi ülkenin insanı sayıyorsunuz? Ailem Doğu'dan geldiği için, çok küçükken bile bana "Polonyalı yumurcak" derlerdi. Ama şimdi kendimi Alman sayıyorum. Kültürümle, eğitimimle. Yine de uluslararası bir yaşam sürdüğüm gerçek. Almanya'nın sevmediğim yanlan da var. özellikle, her şeyi düzene sokmak, her şeyi örgütlemek saplantısı gibi. Bu da insanları robotlaştınyor. Oysa ben kargaşalığı, dağınıkhğı severim. Ve ne yazık ki, pek çok ülkede olduğu gibi Almanya'da da bürokrasinin yaratıcılığım köreltmediği bir tek bakir orman yok. Neyse ki gençler geleceğin umudu olarak ayakta. Bu gençleri temsil ettiginiz kanısında mısınız? Hayır. Onlar benim kuşağımdan değiller. Ben bir önceki kuşaktanım ve şimdiki gençlerin bizim kuşağı, Nazizm sonrası kuşağını umursadıkları bile yok. Oysa ben, 1946 yılının öncesinde yaşayanların gördüğü eğitimi gördüm. 1946 Almanyası'nda, Nazileri işbaşına getiren alışkanlıklar ve görenekler henüz yok olmamıştı. Üstelik olup bitenlerden nefret edecek biçimde yetiştirilmedik. Aynı şarkıları, aynı marşları (en başta da "Deutschland über Alles") söyledik. Yani düzen saygısı her şeyin üzerindeydi. Ama biz çocuklar, büyüklerimizin kafa yapısında sağlıksız bir şey bulunduğunun farkındaydık. Sizce Alman ulusunun ruhu nedir? Tanımlamak güç. Bizde kendini dışa vurma konusunda bir tutukluk var. Belki Doğu ile Batı arasında sıkıştığımızdan böyleyiz. Almanlar içe dönük insanlar. Yaşama sevinçleri yok. Onlarınkine dense dense "yaşama derdi" denir. Bu ülkede mutluluk insana verilmemiştir, çalışılarak elde edilir. Mutluluğun doğal olduğu Latin Ulkeleriyle Almanya arasındaki fark çok büyüktür. örneğin ltalya, insanlara keyif vermekten keyif duyan bir ülkedir. Bu keyif bulaşıcı olduğundan sık sık ttalya'ya gidiyorum. Bir siyasal görüşii mü savunuyorsunuz? Hayır ama sistemli olarak muhalefeti seçiyorum. ÇünkU her zaman iktidardan kuşkulanmak gerek. özgürlüğe dayanılmaz bir eğilim duyuyorum. Bir çekimden öbiiriine, elinizde küçük bir bavul, ülkeden ülkeye, kentten kente geziyorsunuz. Çok yalnız bir görünüşünüz var? Doğru. Yapayalnız yaşıyorum. Ama bu şimdilerde bir parça değişiyor. Artık gitmek için gitmeyi sevmiyorum. Filmlerimin beni belli bir yere götürmesini istiyorum. Evimde olmak istiyorum. Benim evimin yarısı Zürih, yarısı Paris aslında. Burada halılar, rahat yastıklar, tembelliğimi sürdürecek koskoca bir evren var. Kırk yaşına geldiniz. Evlilik, çocuk sahibi olmak kafanıza takılmıyor mu hiç? Evlilik önemi olmadıktan başka, yasal yanıyla da rahatsız edici. Devletin sizi daha iyi denetlemek için yaptığı bir keşfe benziyor. tkili yaşamı da, dilediğim zaman yalnız kalabilmek koşuluyla kabul edebilirim. Aşkın geçici yanını seviyorum. Mutluluğu aramak yerine, mutlu an peşinde koşuyorum ben. Çok sonraları yaşamımı bir çocukla paylaşabilirim. Doğuracağım ya da evlat edineceğim bir çocuk olacak bu. ROCKNROUKRALI! Cl ELIY/S PfiESCEY, +2 YAÇ/MC* AM££İ&)'M ÖlOÜMMyON gÜeÜCÜLÛĞÜMO£/V, POPÜLEG Ü Ü fi , TÜIZÜNÜN Sl DEğİLD/AMA OHU BİR SAL. GtU HALİME GETİRENDİ. ri/M DÜNYA GENÇLİĞİUİ ETKİLeYEN "ZOCK'N KOLĞDA EL If/S PRESLEY'il Dl. PL4KLARIMİL YONl/VZCA]£A~t TH.PI,FİLMLERİİLGİYLE K4R$ M A 4 # GŞ $LHÇ. Ş YİNİ ÖYKÜNMEYE ÇAL/?T/IA#./ 16 Ağustos 1933 eşya üzerinde yüksek olarak tesbit edildiiini yazmıslardı. Halbuki tarifede tuhafiye eşyalarma ait nakliyat navlunları da indirilmiştir. Bilfarz, ipeklilerin tonu eskiden asgart 800 kuruş turifeye tubi iken şimdi uzak veya yakın mıntaka itibarile 600 ve 900 kuruş arasmdadır. Kıymetlerl üzerinden nakliye ücreti alınacak olan para, mücevherat gibi eşyanın navlunları da indirilmiştir. Lira başına eskiden 56 para alınırken yeni tarife ile üç para almacaktır. Hayvanlar için eskiden veril Haçh Seferlerini yaşayan bir Suriyelinin, anıları çıktı Kültür Servisi Haçh Seferleri'yle ilgili bilgiler, araştırma ve inceleme kitapları, genellikle Batı'dan çıkmıştır. Dolayısıyla da, Haçh Seferleri Hıristiyanhğın Müslümanlığa yönelik bir saldınsı olduğu halde, aşağı yukarı hep Hıristiyan Dünya'nın bir görevi gibi anlatıhr. Geçenlerde yayımlanan bir Fransızca kitap, bu kez olayı bir Suriyelinin ağzından yansıttığı için çok ilginç. 12. yüzyılda yazılmış olan kitabın adı "Yaşamdan Alınan Dersler" Yazarı olan Suriyeli Usma tbni Munkidh yaşamımn sonunda anılarını yazdıran bir beyzade. College de France profesörlerinden Andri Miquel'in yayına hazırlayıp sunduğu kitap, Batı'nın şövalye romanlarındaki gibi, savaşları, yaralananlan, ordulann, ordugâhlann durumunu aynntılarıyla anlatan eşsiz bir belge. O dönemde Türklerle, Haçhlan karşı karşıya getiren bütün savaşlar, Usma Ibni Munkidh'in kaleminden çok canlı bir anlatımla izleniyor. Kitap aynı zamanda, yaşamımn son günleri ve yalnızlık üzerine düşünen bir adamın itirafları. 50 YIL ÖNCE Cumhuriyet Deniz navlunları tenzil edildi Aldıiımız malumata göre. tarife, sahiller, tramvay kıt'alan hesabile ve uzaklık veya yakmlık itibarile muhtelif manatıka aynlmıştır. Ücretler de bu mıntakalara göre tesbit edilmlştir. 19331983 mekte olan 100 kuruş ücret de 80 kuruşa indirilmiştir. Komisyon, yölcu tarifesini de önümüzdeki hafta içinde ikmal edecektir. tLAN BuİRir (cbaasından v* bugün latar bulda Sirkecidc Ferah otclindc >«|i y«n «Yarko Hrirto A n d r t f » namiı dakı kad*n, benim hiçbir valcit njkâhtı kırım olmayip« kcndîtilc hiçbir akra bâlığım H« yoktur. Gayrimefru btr I U rtt*t ıımimi İstımal «ttiğini bcyan tit, nm. Bu itindan maksadım bu mcıc If hakkında etrcyan tden dcdikoduU r n enünü almaktır. AMakyada: Fr#nç Gabriytl Hava ve Deniz Müsteşan Sadullah Beyin riyasetinde mesai Trajik rollerin sanatçısı de sine devam eden navlun komisEski Seyrisefain tarifelerinde, niyor size. Çevirdiğiniz otuz ka yonu bugün toplanarak ikmal edilen yük ve hayvan tarifesine rekabet zamantnda buğdayın todar filmde de bu böyle... son şeklini verecektir. Bu tarife, nu en yakın mıntakaya 300, en Bir rol var ki oynamadığı Iktisat Vekiline vekâlet eden uzak yere de 500 kuruşa taşınıma pişmanım. Bu da "Sophie's Muhlis Beye tasdik ettirilerek yordu. Yeni tarifede buğdayın Choice Sophie'nin Secimi"nde derhal ilân olunacaktır. tonu kısa mıntakalar için 125, en ki Sopfiie rolü. Geri kalanı biraz uzak mıntakalar için 300 kuruşYeni nakliyat tarifelerinin da Fassbinder'in yüzünden. Ne mutedil esaslar dahilinde hazır tur. Bütün gıda maddelerinde bu çevirdiyse onda rol aldım. Ama landığmı ve her cins eşyanın naknisbetler dahilinde tenzilât yapılşimdi biraz değişiklik yapmayı, llye ücretlerinde yapıldığım yazmıştır. güldürülerde oynamayı istiyo mıştık. Bazı gazeteler, tarifenin lüks rum. Çocuklugunuzda hangi yılProf. Dr. Besim Üstünel dızlara imrenirdiniz? Brigitte Bardot'yu ve Jeanne Moreau'yu severdim. tkisini de olağanüstü güzel ve tatlı bulurdum. Yeni genUletllrauj bası çıkmıştır Peki, kendinizi begeniyor BashcK klUpçüarda musunuz? Güzele eğilimim olduğundan pek beğenmiyorum. Ama Adres: halime fazla da yakınmamak geTürkocağı Cad. rek. Güzel sayılmasam da, bu (Eksik sayılarınızın her birini 40 No: 3941 dengesizlik sayesinde bir meslek TL'lık pul karşılığı isteyebilirsiniz.) Cağaloğlu/lstanbul sahibi oldum. MAKRO EKONOMİ PAFTA YENİLEME İLANI TAPU VE KADASTRO GENEL MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN Aydın ili Germencik ilçesi Ortaklar bucağmda 280S sayılı kanun uyarınca yaptırılacak ıslah imar planlannın yapılması ve uygulaması için yetersiz kalan veya teknik niteliğini kaybeden 2, 9, 11, 13, 19 ve 24 numaralı tapulama paftaları 2805 sayılı kanunun 13.'ncU maddesi uyarınca 766 sayılı tapulama kanununa göre yenileneceği ilan olunur. Basın22505 Cumhurjyet/Bilgisayar