25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Hacı Bektaş V eli ve Kinıi Gerçekler Hacı Bektaş'tan bugiine kalan iki yapıt "Makalât" ve "Fevait" onun diişiincelerine ilişkin ipuçları verir. Fevait, öğütler kitabıdır, bilimde gerçeği öğiitler. Makafât ise dünya işlerine ilişkin eğitim, öğretim, tüze ve benzeri görüşleridir. NEJAT BİRDOĞAN / Milli Folklor Araştırma Dairesi eski Başkanı Hacı Bektaş'ı anma günü bugün. Yeni bir yaklaşımla anacağım onu. Onüçüncü yüzyıl Anadolu'sundaki Türklerin yaşantısı fırtınalarla doludur. ll.yy'da Orta Asya bozkırlanndan başlayıp bin türlü sıkıntı içinde geçen yürüyüş, 200 yıl sürüyor ve Anadolu çiçekliğinde noktalanıyordu. Tarih koşullarına göre, kuraklıktan, Büyük Selçuklu yayılmasından ve Cerigiz yılgınlığmdan kaynaklanan bu eylemin sonucunda göçebelikten bıkan bir toplumun toprak özlemi de yatar. Anadolu'ya yürüyen bu büyük topluluğun tümünü göçebe Oğuzlar oluşturmaktadır. Yazgılarımn karalığı nedeniyle daha çok yerleşik Oğuzlarla çatışan bir Türk kesimi, Tuğrul Bey'in başından savmak için bahane aradığı akrabasından Kutalmış'ı, bir çağrıyı fırsat bilip Bizans topraklanna, ardından kardeşi Ibrahim Jnal'ı Anadolu içlerine göndermesi sonucunda yeni yurtlarıyla tanıştılar. Dededen toruna geçen bu ulu göçte yalnız insanlar değil, gelenekler ve inançlar da yürüdü. Göçebe Oğuzlar eski yurtlarını bırakırken kutsal saydıkları dillerini, geleneklerini ve inançlarını bırakmadılar. Işte bu inanç, daha sonra Müslüman inancıyla karşılaşınca "Alevi" kavramı doğdu. Bir başka anlatımla Alevilik, Anadolu içlerine gelen Göçebe Oğuzların eski inançlarında direnmeleri sonucunda doğdu. Bu nedenle Alevilik kavramına bir yolak (tarikat) gibi bakmak yerine eski Türk inancının yaşatılması gibi bakmak daha doğru olacaktır. ANADOLU'DA DURUM 13.yy Anadolu'su bir yandan Hıristiyanlığı, bir yandan Müslümanhğı yaşarken bir yandan da işte bu göçebe Oğuz inancıyla çalkalanıyordu. Anadolu'nun eski yerleştiği Bizans'ın Hıristiyanlığı ile yerleşik Oğuzların katıldıkları Müslüman inancı bu göçebe Oğuzlara pek sevimli gelmedi. Aslında direnmeyi ve savaşmayı seven bu toplum, çeşitli yaşam zorluklarına da düşünce bu inançlar arasında bocalamaya başladı. Çadır, mağara ve pek az kerpiç duvar yaşantısının arasında günlük işlerini gene de kendi erenlerine danışarak yapıyordu. tnançlarının çok daha dünyasal oluşu onları cennetcehennem kavramlarından uzak tuttu. Bilge ulularının öğütlerini, eylem ulularının ardında uyguladılar. Baba tshak, bu eylem ulularından biri idi. 123940 yıllarında Adıyaman yöresinde bir ekonomi ve düzen özlemi uğruna başlattığı ayaklanması başanlı olamadı. Eylem sonucunda başını verirken asılanlar arasında sonraları yüzyıllarca sürecek demir gibi bir inancın toparlanmasını sağlayan Hacı Bektaş Veli'nin ağabeysi Menteş de vardı. Her ne denli Velâyetnameler Hacı Bektaş'ın hacıhğ:m ustası Lokman Perende'ye Hac'da iken götürdüğü bir tepsi bişi sonunda kazandığını yazarsa da biz bu kanıda değiliz. 1239'da başgösteren Babalı ayaklanmasmda iki kardeşten birinin savaşırken öbürünün tapınma ile uğraştığını benimseyemeyiz. Çeşitli kaynaklar Hacı Bektaş'ın, Baba tlyas'ın ardalanndan (halifelerinden) biri olduğunu söylemektedir. Bize öyle geliyor ki sonraki yaşantısında büyük bir eylem adamı olduğunu açık açık ortaya koyan bir alperen, Baba tshak'ın öldürülmesinden sonra kaçıp izini yitirdi. Babalı başkaldırmaları ve Sadettin Köpek olayı nedeni ile 11 .Gıyaseddin Keyhüsrev, öldürdükleri bir yana 15.000 kişiyi tutuklattı. Bunlardan 12.000'i ölümünden sonra J yerine geçen oğlu ll.Izzettin'ce özgür bırakıldı. Bu tutuklanmadan Hacı Bektaş'ın büyük dostu Ahi Evran'da payını aldı. 12401245 yılları arasında beş yıl K o n y a ' d a tutuklu kaldı. 11 .Gıyaseddin'in bu baskısına bir de 1243'ten sonraki Moğol kırımı eklenince Hacı Bektaş'a ister istemez kaçmak ve gizlenmek düştü. Bu gizlenme şöyle böyle 20 yıl sürdü. Olasıdır ki bu yıllarda hacca da gitmiştir. Ancak bu hac bir günah çıkarma haccı değildir. Son derece bilinclidir. Arkasında Kâbenin ve özellikle coğrafyasının incelenmesi ve bu coğrafyanın Anadolu'da yerleştirilmesi düşüncesi yatmaktadır. Oğuzların doğayı çok sevmeleri, taş duvarlara geçerli bakmayışlan Hacı Bektaş'ı, Kâbe'den çok Kâbe yöresini Anadolu'ya getirmeye yöneltti. Bugün Sulucakarahöyük'teki Hırka Dağı, Zemzem Çeşmesi, Arafat Tepesi, Çile Mağarası hep bu düşüncenin ürünüdür. BAŞKALDIRMANIN YANLIŞLlGl İşte, yaşamında yitik bulduğumuz bu yirmi yıl içerisinde bu büyük toplumcu anladı ki kızgınlıkla, başkaldırma ile silâhla bir yere varılamaz. Anladı ki Anadolu'ya akıp gelen bu yüzbinlerce karayazgılı Türkmenin kurtuluşu soğukkanlılıkla olacaktır. Yaşattığı gelenekte hiç bir kötü yan bulunmayan, bu nedenle de yeni bir inanca girmeye gereksinmesi olmayan halkının mutluluğu için yollar aramakla geçen yirmi yıl kendisi için de verimli oldu. 126063 yıllarında Sulucakarahöyük'te yeniden ortaya çıkan bu koca Türkmen olasılıkla 5356 yaşları arasındadır. Düşündüğü toplum düzeninin kurallarını halkı nı incitmeden ve ürkütmeden yaymaktadır. Bir yandan görgü cemi törenleriyle eski gelenekler yaşatılırken öbür yandan da bu törenlere musahiplik, imece, kurban dağıtımı, rızahk gibi toplumcu ögeler katılmaktadır. Beri yandan içinde yaşamlması zorunlu olan Müslüman inancındaki kimi kavramlar eski inançtaki kavramlara uydurulmaktadır. örneğin, çok daha önceleri var olan Ali, ya da AlOŞan inancı, 4.arda (halife) Ali'ye çok çok yakışmakta, eski Kök Türk yiğitinin yerini gerçekten ona çok çok benzeyen Ebu Talip oğlu Ali almaktadır. Haa Bektaş'tan bugüne kalan iki yapıt, Makalât ve Fevait, onun düşüncelerine ilişkin ip uçları vermektedir. Fevait, öğütler kitabıdır. Bilimde gerçeği aramayı öğütler.Makalât ise dünyasal işlere ilişkin eğitim, öğretim, tüze, yönetim v.b. görüşleridir. Her ikisi de Arapça yazılmış sonraları başkalarınca dilimize aktarılmışlardır. Bu nedenle Hacı Bektaş Veli'nin olup olmadıkları üzerinde kuşkular vardır. Dış görünüşleri ve dünyasal ilişkileri anlatan Makalât'da ince ince tevellâ, teberra aşılanması sezilir. İşte asıl üzerinde duracağımız öğüt, Velâyetname'de olmayan salt bu kitaptaki çeşitli düşüncelerin sonucunda ortaya çıkan bir tümcedir. Yüzyıllardan beri bu yolun ana öğütü bilinen tümce şöyledir: "Eline, diline, beline sahip o l . " tümce bize göre yanhş yorumlanmaktadır. KANITLAR Bu savımızı iki bölümde kanıt lamaya çalışacağız: A Tümce bireyler için öğüttür. öyle büyük bir öğüt de değîl dir. Söz gelimi sıradan kişiler de bu öğütü verebilirler. Hacı Bektaş gibi çağları aşan kişinin verdiği öğütlerde bu irilikte toplumcu noktalar aranmalıdır. Bireylerden önce toplumu düşünen kişilerin sözlerindeki yoruma da toplumcu açıdan yaklaşılmalıdır. öyle ise, B "Pes imdi adam gerek ilikne, bilikne, tıl'na ıssu kıla" tümcesindeki " i l " sözcüğünü el değil ülke anlamına, doğrudan " i l " olarak, "bilik" sözcüğünü bel değil bilgi kültür anlamına, tıl sözcüğünü konuşan dil değil konuşulan öz dil anlamına alırsak şu görkemli buyrukla karşılaşırız: Yurdunu, kültürünü ve öz dilini koru! Hacı Bektaş'ın göçebelikten kurtulmak isteyen toplumunu, yurdunu korumaya çağırması, yukarıda saydığımız çeşitli kültürler içinde yitip gitmemesi için kendi kültürünü korumaya çağırması ve sonunda din dili Arapçanın, saray dili Farsça'nın ve komşu dili Rumca'nın etkisine girmemesi için Türkçesini korumaya çağırması daha akla yakın geliyor bize. Bu savımızı güçlendiren öbür kanıtlar da MakaIât'daki düşünceler, Velâyetna\ Kimi yakıştırmacılara göre meden öğrendiğimiz yaşantısı, " e d e p " sözcüğünün de bu üç Karamanoğlu Mehmet Bey'in sözcüğün baş harflerinden oluş Türkçeye ilişkin buyruğudur. tuğu varsayılan tümcenin anla Bunların yanısıra Hacı Bektaş'ı mı da şudur: "Hırsızlık yapma, sevenlerin yüzyıllardan beri topdedikodu yapma, yasak cinsel lumda bu üç ana noktayı, yurt, ilişkide bulunma. " l l k bakışta kültür ve öz dil kavramlarını bayrak yapıp sarınmalarıdır. kişileri doğruluğa yönelten bu PENCERE İlhan Selçuk yıllık izninin bir bölümünü kullanacağından yazılarına bir süre ara verecektir. Buzdolabının en can alıcı yeri/buzluğudur.(Rollbond buzluk, daha iyi dir. Soğuğu kaçırmaz. Daha çabuk, daha çok soğutur.j Bütün AEGIerin buzluğu rollboncTdur. HESAPLAŞMA BURHAN ARPAD "Viyana Kahveleri" Viyana'da Türk kuşatmasrnın 300. yıldönümü kutlanıyor. Mayıs sonlannda Viyana Müzik Şenliklerinin bir parçası olarak programlanmış kutlama törenleri açılışında Türk sanatçısı Su" na Kan'ın yer alması, Avusturyalılara özgü bir incelik davranışı. Eylül ayı ortalarına değişik gösteriler, sergiler ve müzik şölenleriyle sürdürülecek kutlama yılı programında 'Kahvehane ler önemli bir yer ahyor. Viyana kuşatmasında sonuç alamayan Osmanlı İmparatorluğu ordusunun çekilirken bıraktığı çuvallar dolusu kahveyi yararlı hizmetlerı karşılığı ele geçiren Kolschitzky'nin başlattığı kahve içme alışkanlığı, kısa sürede yaygınlaşmıştır. ' 17. yüzyıl başlarında yaygınlaşan kahve içmek alışkanlığı, özellikle 18. yüzyıl sonlannda, Viyanaltmn kültür ve sanatında olduğu kadar günlük hayatında da ağır basmıştır. Viyana BeJediyesi'nin yayınladığı "Viyana kahvelerinin 300 yılı" broşüşsrinde ilginç bir başlık var: gjf^fivden uzak amma, yine de evinizde gibk" , . \ " • Bu deyim, Viyana kahveleri'nin bütün özelliğini anlatıyor. Arthur Schnitzler, Franz VVerfel, Stefan Zweig, Peter Altenberg ve yirminci yüzyıl başlarının "Viyana okulu" edebiyatçılarının hepsi günlerinin önemli bölümünü o kahvelerde geçirirdi. 1917 ihtilâli önderlerinden Trotzky (Troçki) bile Viyana kahvelerinden 'Central'de Birinci Dünya Savaşı yıllarında çoğu günlerini geçirmiştir. Rusya'da ihtilâl patlak verdiği Viyana'da duyulunca, Imparatorluk Dışişlerinden yetkili birinin: "Şu bizim Central : da satranç oynayan adam mı ihtilâl yaptıran?" diye gülümsediğı söylenir ve yazılır. Viyana kahveleri, İkinci Dünya Savaşı sonrasının yıkıntılı günlerinde bir süre gözden düşmüş, eski yıllann rahat ve geniş lokallerinin yerini daracık Ekspressolar alır gibi olmuştur. Ne var ki, bu dönem kısa sürmüştür. Daracık ve arkalıksız sandalyelere şöyle ilişivermek, gazetesiz ve rahat koltuksuz lokaller Viyanalıları sarmamıştır. Eski kahvehaneler yine aranır olmuştur. Zira rahatına düşkün Viyanalı dilerse o kahvelerde bütün gününü geçirebilir. Yerli ve yabancı pek çok gazeteyi orada bulup okuyabilir; edebiyatçıysa yazılarını, işadamıysa mektuplarını orada da yazabilir. Bılardo, satranç, kâğrt oyunu düşkünlüğünü kahvede karştlayabilir, sabah kahvaltısını, öğle ve akşam yemeklerini orada yiyebilirdi. Pulcu, ya da antikacıysa müşteriyle orada buluşabilir, yazışma yeri olarak o kahveyi gösterebilirdi. Dünya çapında üne kavuşmuş Viyana kahvelerinin vazgeçilmez özelliği "Herr Ober" diye çağırılan başgarsonlardır. Frak ya da smokinle dolaşan Herr Ober'ler, sürekli müşterinin hepsini bütün özellikleriyle tanır, onları "Herr Doktor , "Herr Hofrat", "Herr Direktör" diye selamlar, hergün okudukları gazeteleri söyletmeden hemen bırakır, içtikleri kahveyi yanında iki bardak buz gibi suyla getirir ve saygıyla bir daha selamlar. Ünlü "söz gümüşse susmak altındır" özdeyişi, "söz gümüş ise kahvehane altındır." diye bir Viyana şakacılığına dönüştürülmüştür. Stefan Zvveig'in "Dünün Dünyası" biyografi kitabında sözünü ettiği Herr Ober Fritz'i 1948 Salzburg Festivali günlerinde tanımıştım. Cafe Bazar'da. Boylu boslu, ak saçlı bir ihtiyardı. Frakla dolaşmasında bir büyük elçi saygınlığı vardı. Saydığı müşterilerle bir kaç söz edip sessizce uzaklaşırdı. Hesap almakia yetinirdi. Söylediklerine göre güzel bir villası vardı. Oğullan üniversite bitirmişti. Viyana Kahveleri broşürünü karıştırırken Cumhuriyet'in elli yıl önce bölümünde bir haber gözüme ilişti. Kahvehane'lerin ahlâk açısından denetlenmesi için Kadınlar Birliği, içişleri Bakanlığı'na başvurmuştu. Başvurunun nasıl sonuçlandığını bilemiyorum. Fakat 1930'lu yıllarda Şehzadebaşı'nın ilginç "Kıraathane"leri Şule, Yıldız, Şark, Dârüttaâlimi Musikl salonlarının çoktan yokolduğunu, koca İstanbul şehrinin son büyük kahvehanesi, Tepebaşı'nda "Kanunu Esasî" kıraathanesinin, biçim ve kullanım değiştirdiğini söylemelıyim. O yıllar basın ve yazın ustalarının uğrak yerleri Ikbal ve Meserret Kıraathaneleri de yoktur. Oysa, kültür toplumlarında kahve ve pasta evlerinin önemli yeri vardır. İnsanoğlunu öteki yaratıklardan ayırdeden Söz'ün değerlendirildiği, konuşulup tartışıldığı yerler olarak. daha AEG daha iyi soğutur. turızm sunar 10 «ün 9 9>c* n«r Cun.» kstln h«r*k«t TAM PANSIYON AEG Yurtdışında çalışanlara kârlı fırsat. Gelin, evlerin bitmiş halini görün! Dövizinizle, en kârlı, en sağlam yatırımı yapın. İstanbul Evleri, BakırköyBahçelievler'de, Magirus yanında. *!•> Matbaa bilgisayarları bakımı konusunda çalıştırılmak üzere, TEKNİSYENLER arıyor. • Endüstri Meslek Lisesi Elektronik Bölümü mezunu • 25 yaşını aşmamış • Askerlikle ilişkisi olmayan, adayların 522 92 91 veya 528 26 42 no'lu telefoniardan Bayan Aysun Bayazıtoğlu'ndan randevu alarak aşağıdaki adrese şahsen başvurmaları rica olunur. ve ticaret Nuruosmaniye Cad No 4 Cağaloğlu/İSTANBUL KD2A İNŞAATSANAYlveTlCARErAŞ. Genel Müdürlük J"\ \bb (r 8 0 1 6 7 5 8 27 ıır" ÎÇİN Yurtiçi, Yurtdışı, cenaze nakledilir. Cenaze ilaçlama, malzeme, tabut, bütün işlemler hassasiyet ve süratle yapılır. * Şantiye T e l 5 8 4 2 4 [)') FİYATLJkRI KOZA A Ş.bir [ > KOÇ kuruluşudur İ LÂ N MARDİN VALİLİĞİNDEN BAYINDIRLIK BAKANLlÇl YAPI tŞLERt GENEL MÜDÜRLÜĞÜNÜN 1 Mardin Midyat Kaymakam Evi İnşaatı (Kalorıfersiz) 527 sayılı kanuna göre gelecek yıla sari olmak uzere 2490 sayılı kanun gereğince kapalı zarf usulu ile eksiltmeye konulmuştur. 2 lşin keşif bedeli 12.869.130^ TL. 3 Eksiltme Mardin Bayındırlık Mudurluğu'nde il ihale komisyonunda 2.9.1983 cuma gunü saat 11 OO'de yapılacaktır. 4 Eksiltme şartnamelerı ve dığer evraklar Bayındırlık Mudurluğu'nde görutebilir. 5 Eksiltmeye gırebilmek için isteklilerin: a) 386.074r TL. geçici teminat, b) 1983 yılına aıt Tıcaret Odası Belgesi, c) Muracaat dılekçelerıylebirlikte vereceklerı (eksiltme) şartname lerinde belirtılen usulune uygun hazırlamış olan teknik personel beyannamesı, kredi ve sermaye imkanlarını gösterir mali durum bildirgesi, plân ve teçhizat beyannamesiyle Bayındırlık Bakanlığı'ndan almış oldukları (C) grubundan bedeli kadar işin eksiltmesıne girebıleceklerini gösterir muteahhitlik karnesı (aslı) ibraz etmek suretiyle Bayındırlık Mudurluğunden alacakları yeterlik belgesini teklif mektuplarıyla birlikte koymaları lazımdır. ' 6 Istekliler teklif mektuplarını 2.9.1983 cuma gunu saat 10.00'a kadar makbuz karşılığında ihale komisyonu başkanlığına vereceklerdır. 7 Yeterlik belgesi almak için son muracaat tarihi 29.8.1983 gunu mesai saati sonuna kadardır. 8 Telgrafla müracaatlar ve postadakı vaki gecikmeler kabul edilmez. Keyfiyet ilân olunur. Basın: 22773 BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ'NDEN 198384 bırincı yarıyılında aşağıda belirtılen lisansüstu programlara sınavla öğrenci alınacaktır. Başvurular en geç 2 eylul 1983 akşamına kadar, Boğazıçi Üniversıtesı Kayıt Işlerı Mudurluğu'ne yapılacaktır. Başvuru için, mezuniyetı gösterir belgenın fotokopısı, lısans duzeyinde alınan notları gösterir belge, 2 referans mektubu ile mezun olduğu okuldan disiplın sicilıni gösteren belge gerekmektedir. Bütun adaylar 59 eylul 1983 gunü Boğaziçı Üniversitesı Yabancı Dıller Yüksek Okulu tarafından yapılacak lngilizce dil sınavına katılacf klardır. Bılimsel Değerlendirme Smavları 1215 eylul 1983 tarıhınde yapılacaktır. (Bilimsel Değerlendirme Sınavlarında başanlı görulüp tngilizce bilgısi yetersız olanlar, Hazırlık Sınıfı kontenjanı musait olduğu takdırde lngilizce hazırlık öğretiminden geçirilirler.) Işlemler veya sınavlar ve programlar hakkında fazla bilgi almak için, 163 15 00'dan ilgili birime başvurulabilır Lisansüstu'ne öğrenci kabul edecek olan Enstıtulerın Kontenjanlan aşağıdadır. Fen Bılımlerı Enstıtusu Lis. ustu Matematik Fizik Kimya Bıyoloji Makine Müh. Kimya Muh. Elektrik Müh. Endüstri Muh. Nükleer Muh. Bilgisayar Muh. Inşaat Muh. 8 15 15 15 15 15 18 10 12 Biomedikal Enstitüsu DoktoraLisanustu: 20 2Dok(ora: 5 5 7Atatürk llkeleri ve 2lnkılap Tarihi Ens. 2 2Lisansüstü: 20 2 2 2 Tel.: 147 20 06 140 68 86 tşletmede ayrıca 18 ambulans mevcuttur. Cenaze ilanlarından hizmet bedeli alınmaz, acı günlerinizi paylaşır, günün her saatinde emrinizdeyiz. tSLÂM CENAZE İŞLERl SEKEtUH rmnm € MARMAR1S MARÎJ AlMIVft Satılık Daire 4kl»lllk *?»• öx*l otobüt, Ortur 1kr»ml*rı. Mrvis v« vergi flyatlırımıı» d«hlldlr. Bırban» Bulvarı, 3S/S B*»IKtM 1». 161 10 74 İSTAN8UL. 161 82 26 1G1 22 81 TİK :26105oror337 61 07 Osmanbey, Kodaman Sokakta caddeye yakın 115 m 1 giriş kaJ. tı. Tel: (1695410 (1017 arası) • BağKur Kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. MARYAM HANOĞLU İSTANBUL BELEDİYE KONSERVATUARINA ÖĞRENCİ ALINACAKTIR lYatılı bölumüne yaylı, nefesli ve vurgulu sazlar için ilkokulu bitirmiş yatısız kız ve erkek öğrenci, 2Gunduzlü bölümün şan ve bütün enstrüman bolümleri ile tiyatro, bale ve Turk müziği bölümlerine öğrenci kayıtlan 15 ağustos 1983'den 14 eylul 1983 akşamına kadar yapılacaktır. Basın22843 123 26 Basın 22845 TÜRK HABERLER AJANSI MUHABİRLER ARIYOR Türk Haberler Ajansı il ve ilceler düzeyınde, fotoğraf çekebilen muhabırler arıyor. Ilgi duyanlann mektupla Turk Haberler Ajansı Cağaioğluİstanbul adresine başvurmaları rica olunur. ORTADOĞU TEKNİK ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜNDEN TAM GÜN ÖĞRETİM GÖREVLİLERİ ALINACAKTIR Universitemiz Yabancı Diller Yüksek Okulu Temel lngilizce Bölumune (Eski Hazırlık Okulu) aşağıda belirtilen nitelıkte öğretim görevlılerı alınacaktır. llgilenenlerin Personel Müdürlüğü'nden alacakları muracaat formunu doldurarak 1 Eylül 1983 gunü saat 17.30'a kadar iade etmeleri ve 2 Eylül 1983 gunu saat 10.00'da Temel tngilizce Bölümünde yazılı sınav için hazır bulunmaları gereklidir. Alınacak öğretim Görevlilerinde aranan nitelikler: 1 Çok iyi derecede lngilizce bilmek 2 En az lisans diploması almış olmak NOT: Ihtiyaç karşılanmadığı takdirde 22 Eylül 1983 tarihinde saat 10.00'da aynı yer ve saatte bir sınav daha yapılacaktır. EFL INSTRUCTORS NEEDED To teach English as a foreign language at the Department of Basic English, School of Foreign Languages, MlDDLE EAST TECHN1CAL UNIVERS1TY ANKARA Qualifications: 1. B.A. or B.S. degree from an accredited institution 2. an excellent command of English Application forms can be obtaıned from and should be returned to, the Personnel Office by 1.9.1983 Aplıcants will be reguıred to take an exam at 10.00 on 2.9.1983 For further informatıon, please phone 23 71 00 / Ext.: 21 60 P.S. In case enough instructors cannot be hıred, there will be another exam at the same place on 22.9.1983 Basın: 22823 KIRIKKALE ŞU OTOBÜS İŞLETME MÜDÜRLÜĞÜNDEN 1 lşletmemizce yaptırılacak olan Hizmet Binası işi 2490 Sayılı Kanunun 31'ci maddesine göre kapalı zarf usulü ile ihale edilecektir. 2 Yapılacak işin keşif bedeli 50.000.000. TL. banka referansı 4.000.000.TL. geçici teminatı 1.500.000. TL.sıdır. 3 Bu işle ilgili keşif ve şartnameler İşletmemiz Inşaat Muhendisliğinde görülebilir. 4 İhale 8.9.1983 Perşembe günü saat 15.00'de Belediye Encümeni huzurunda yapılacaktır. 5 ihaleye girebilmek için isteklilerin; a) 1983 yılı vizeli Ticaret Odası belgesini. b) Bu iş için, limit dahili ve belirtilen miktarda teminat mektubunu. c) Yeterlik belgesini. d) Teklif mektubunu ihtiva eden teklif zarflarını usulüne uygun hazırlayarak 8.9.1983 Perşembe günü saat 12.00'ye kadar Belediyemiz Yazıişleri Müdurlüğü'ne teslim etmeleri şarttır. 6 Yeterlik belgesi alabilmek için, a) (B) grubunda en az işin keşif bedelini ihtiva eden muteahhitlik karnesinin. b) En az işin keşif bedeli kadar, Resmi dairelerden alınmış benzeri iş bitirme veya denetleme belgesinin. c) Banka mektubu örneği ile Taahhüt, Teknik Personel Mali durum ve yapı araçları bildirilerinin. Asılları veya Noter tasdikli suretlerinin hazırlanarak 2.9.1983 Cuma gunü mesai bitimine kadar İşletmemiz Inşaat Mühendisliği kısmına müracaatta bulunulması şarttır. Yeterlik alanlara 6.9.1983 Salı günu saatl5 OO'de yeterlik Belgeleri verilecektir. 7 Posta ile muracaat kabul edilmez. tlanen Duyurulur. Basın: 22737 HAYRABOLU TAPULAMA HAKİMLİĞİ'NDEN Esas No: 1979/75 Davacı Gülsum Bölek (arafından davalılar Mustafa Urlu ve arkadaşları aleyhıne Aydınlar köyünde tesbiti yapılan 646 ve 647 nolu parsellere ait itiraz davasında. Davalılardan Fatma Aslantürk, Ayşe Aslantürk ile ölü Yusuf Aslantürk'ün adlarına davetiye edilemediği gibi ölü Yusuf Aslanturk'ün nüfusa kayıtlı olduğu yerin de tesbiti mümkün olmadığından yapılan tüm zabıta araştırmalanna rağmen adresleri ve nüfusa kayıtlı oldukları yer tesbit edilemeyip meçhul kaldığından 7201 sayılı Tebligat Yasasının 28, 29, 30 ve 31 maddeleri gereğince ilanen tebliğine karar verilmış olmakla. Adı geçenlerin ve Yusuf Aslanturk'ün varsa tnirasçılarının duruşmanm atılı bulunduğu 8.9.1983 günü saat 10'da duruşma salonunda hazır bulunmaları ve bu parsellerle ilgili tüm kanıt ve belgeleri duruşma günü ibraz etmelerıni veya kendilerini bir vekille temsil ettirmeleri, aksi halde duruşmanın gıyaplarında yapılıp karar verileceği dava dilekçesi yerine kaim olmak Uzere ilanen tebliğ olunur. Basın22842 TÜRKİYE ELEKTRİK KURUMU SINIRLI SORUMLU BOĞAZİÇİ ELEKTRİK DAĞITIM MÜESSESESİ MÜDÜRLÜCÜ'NDEN BİLDİRİLMİŞTİR 10 KV'LUK 120 mm2 KEStTTE 25.000 METRE YERALTI KABLOSU SATIN ALINACAKTIR. 1 Müessese Mudurluğumuzün ihtiyacı olan 25.000 metre 10 Kv ! 3X120 mm YVSHŞÇV yeraltı kablosu şartnamesi gereğince kapalı zarfla birim fiyatı almak suretiyle ihale edilerek satın alınacaktır. 2 Bu ihaleye ait şartnameler Millet Caddesi No: 86 Fındıkzade adresine yerleşik Müessese Mudurluğumüz 3. Kat 320 No'lu odada bulunan Satınalma ve İhale Servisi'nden 5.000. TL. bedelle temin edilebilir. 3 Bu ihalenin geçici teminat miktarı: 4.500.000. TL'dir. 4 Teklif mektupları en geç 25.8.1983 günu saat 14.00'e kadar 2. kat 205 No'lu odada bulunan Muhaberat Servisi'ne verilecektir. 5 Teklifler aynı gün saat 15.00'te alenen açılacaktır. 6 PTT ile başvurular dikkate alınmaz. 7 Müessese Müdürlüğümüz 2490 sayılı yasaya tabi değildir. Basın 22851
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle