10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
J TEMMUZ 1983 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 zetle imbabve'de af Zimbabve'de yönetime karşt vaşan geıillalara, hükümet tafından çağrı yapılarak, teslim duklan takdirde, ktsmi genel uygulanacağı bildirildi. Polis zcüsü, hükümetin bu konuda ırarlı olduğunu vekısmiafuydamasımn uzun süre devam etyeceğini vurgulayarak, gerillardan "bir an önce teslim olalannı" istedi. Sözcü, "bunm sonrası asilere ait, biı onlaı büyük bir fırsat tamyoruz" •klinde konuştu. Fidel Castro: ABD, Orta Amerika'ya askerlerini yerleştirmeyi planlıyor ABD Meclisi, Nikaragua'daki karşıdevrimcilere yurdımı yusakiadı Dış Haberler Servisi ABD'nin Orta Amerika'da askeri manevralar yapacağını açıklaması ve bölgeye savaş gemileri göndermesiyle ortaya çıkan gerginlik sürüyor. Küba Devlet Başkanı Fidel Castro, ABD'nin manevralan bölgeye asker yerleştirmek için kullandığını söyledi. ABD Temsilciler Meclisi, Reagan yönetiminin Nikaragua'daki karşı devrimcilere her türlü gizli yardımını yasakladı. "tnternational Herald Tribune" gazetesinin haberine göre, Fidel Castro, ABD'nin Nikaragua çevresinde bir "terör ortamı" yaratmak istediğini söyledi ve bu kampanyanın tüm dünyada kaygı uyandırdığını kaydetti. Nikaragua'nın Küba'ya karşı 1962 yıhnda uygulanan siyasetin bir benzeriyle karşı karşıya olduğunu belirten Castro, ABD'nin bu siyasetinin ciddi sonuçlar doğuracağmı söyledi. Castro, Reagan yönetiminin Orta Amerika'daki askeri manevraları bölgeye asker yerleştirmek için bir bahane olarak kullandığını kaydetti. "Aslında" dedi Castro, "ABD'nin Nikaragua'ya karşı uyguladığı siyaset, Orta Amerika'ya yerleşmek amacını taşımaktadır." AP. Ajansı'nın haberine göre, ABD Temsilciler Meclisi, Başkan Reagan için önemli bir yenilgi olarak değerlendirilen bir kararla, Nikaragua'ya yapılacak her türlü gizli askeri ve istihbarat yardımını yasakladı. Ancak kararın uygulanabilmesi için, Reagan'ın onayından geçmesi gerekiyor. Temsilciler Meclisi önceki günkü oturumunda ayrıca, Nikaragua'nın başka ülkelerdeki gerillara yardım etmesi halinde, Sandinistalara karşı yardım için kapıyı açık bırakan bir maddeyi de onayladı. Temsilciler Meclisi'nin kararı CIA'nın Honduras'ta üslenen karşı devrimcilere yardımını yasaklıyor. Son günlerde basına sızan çeşitü haberlere göre, CIA Nikaragualı karşı devrimcilere yardımı artırmayı planlıyordu. Panama, Meksika, Venezüella ve Kolombiya'nın ohışturduğu "Contadora Grubu"nun Dışişleri Bakanları toplantısı dün sabah Panama'da başladı. Gözlemciler bu toplantmm Orta Amerika'da barışın sağlanması için son şans olduğunu kaydederken, Guatemala, El Salvador, Honduras, Kosta Rika ve Nikaragua temsilcilerinin de katıldığı görüşmelerde özellikle Nikaragua'nın 19 temmuz'da önerdiği barış planı incelenecek ve Orta Amerika'daki gelişmeler değerlendirilecek. Vietnam savaşı günlerindeki gibi, görüşleri bakımından kesin çizgilerle ayrılan milletvekilleri, teklif üzerinde saatler boyu tartıştılar. Bu arada, bazı milletvekilleri, Amerika'nın Orta Amerika'da bir batağa sürüklendiğini söylerken diğerleri, Amerika'nın Orta Amerika'da ikinci bir Kuba'ya asla izin veremiyeceğini savundular. Spiegel: Polonya yönetimi sağla işbirliği içinde Dış Haberler Servisi Federal Almanya'da yayınlanan "Der Spiegel" dergisine göre Polonya'da sıkıyönetimi kaldıran General Jaruzelski yönetimi yeni dönemde sağcılarla işbirliğine gidiyor. Parlamento tarafmdan cıkarılan bir yasayla yönetimin diyalog ortağı olarak benimsenen Ulusal Diriliş Yurtsever Hareketi (PRON) örgütünün programında sosyalizmden eser ybk. PRON'un programında başhca maddelerini normal olarak sağcıların savunduğu "Yurtsever tavır, vatan ruhu, emeğe ve maddi ve manevi mülkiyete saygı ve ailenin korunması" oluşturuyor. Dahası PRON örgütünün başında bulunan 73 yaşındaki Katolik yazar Jan Dobraczynski İkinci Dünya Savaşı öncesinin ünlü aşırı sağcı yayıncılarından biri olarak tanınıyor. PRON'un başına gelmeden önce Dobraczynski bir süredir yönetim yanhsı Katolik PAX grubuna üyeydi. Yine de "Yurtsever" PRON örgutünün asıl ağır topu Polonya Komünist Partisi'nin ideoloji sorumlusu Profesör Marian Orzechovvski. Bu nedenle Jaruzelski önceki perşembe günkü konuşmasında "Hükümet halkın değerli kısmına el uzatmaya hazırdır", demişü. Jaruzelski yönetiminin yeni yasalarını Sovyetler kuşkuyla karşılamış görünüyor. Sovyetler Varşova'daki elçilerini değiştirerek şimdiye kadar Belorusya Cumhuriyeti'nin başkanlığını yürüten Aleksander Aksyonov'u bu göreve atadılar. Aksyonov KGB'nin önde gelen görevlilerinden biri olarak biliniyor. Buna karşılık, Amerikan yanlısı olarak bilinen Federal Almanya'nm Bavyera eyaletinin sağcı Başbakanı FranzJosef Strauss, yeni yasaları "doğru yönde atılmış bir adım" olarak övdü. Strauss'a göre Polonya "bunalım döneminden normale döndü." "Der Spiegel" yeni yasalarla ilgili olarak ünlü komünist, Alman tiyatro yazarı Bertolt Brecht'ten bir alıntı yaptı. 1953'te Doğu Almanya'da ayaklanma çıktığında yoneticiler isyancı halkın "hükümetin güvenini kötüye kullandığını" açıkladığında, Brecht şöyle demişti: "O halde, hükümetin halkı fesh ederek, yenisini seçmesi daha basit bir çözüm olmaz mıydı?" Dergi, yönetim tarafmdan halkla diyaloğun ögesi olarak sunulan PRON'u bu türden bir "hükümetin seçtiği halk" olarak nitelendiriyor. fafya cinayeti alermo Mahkemesi Sorgu Yarcı Rocco Chinnici, arabasına onulan bombanın pattamast mucu hayatım yitirdi. Yargıcın i koruma görevlisi ve oturdu4 binamn kapıcısı da patlamaa öldüler. Olayda 3 jandarma a ağır yaralandı. Suikasti henüz stlenen olmadt, ancak yetkilir yargıcın yeraltı örgütü Mafi'ya karşı birçok soruşturmayı önettiğini ve suikastin bu örgüin isi olabileceğini bUdiriyorlar. JARUZELSKİ Diyalog ortağını kendisi yarattı. Jrafc, Hacı Umranh geri aldığmı bildirdi MANAMA, (a.a.) Iran ile Irak arasındaki savaşta yoğun çarpışmalara sahne olan Hacı umran bölgesindeki Kirman tepesinin, Irak birlikleri tarafmdan geri ahndığı bildirildi. Irak Genelkurmay'ınca yayınlanan konuyla ilgili bildiride, bölgenin en yüksek yeri olan ve büyük stratejik öneme sahip bulunan tepenin bir süreden beri tran birlikleri tarafmdan işgal altında tutulduğu, ancak Irak Silahlı Kuvvetlerinin dün gece gerçekleştirdikleri bir saldırı ile geri ahndığı kaydedildi. Irak ajansımn haberinde Irak kuvvetlerinin savaş uçaklarının, helikopterlerin ve topçu ateşi desteğiyle Hacı Ümran cephesinde bir "yıldırım"harekâtına giriştiği belirtildi. Paris'teki Iran büyükelçiliği Suıiye Ordusu Trablusşaırfdan ani olarak geri çekildî Dış Haberler Servisi ABD ile Israil hükümet yetkililerinin Lubnan'dan çekilme konusunda anlaştıkları bildirilirken, Suriye Lübnan'ın kuzeyinde, Trablusşam kentindeki birliklerini dün beklenmedik bir şekilde geri çekti. Israil hükümeti, Guney Lübnan'da, Falanjistlerin denetimindeki bir Lübnan garnizonunu kapattı. AP ajansımn haberine göre, 1 Lübnan polis yetkilüeri, Suriye nin Trablusşam'dan kentte etkinHalkın Mücahitleri lideri Mesut Recevj. nin bir sözcüsü Halkın Mucahitleri'nin Irak ile açık işbirliği içinde olduğunu ileri sürdü. Sözcü Halkın Mücahitleri'nin Irak tarafından silahlandırıldığını ve gerilla saldırılarının Irak'a karşı süren savaşı fazla etkilemediğini söyledi. lik sağlamaya çalışan çeşitü gruplar arasındaki çatışmalara karışmamak amacıyla çekildiğini ileri sürdü. Lübnan resmi haber ajansı, Suriye birliklerinin kentte yedi mevziyi boşalttığını belirtti. Kentteki gerilla grupları, Suriye birliklerinin çekilmesinin hemen ardından boşaltılan mevzilerin ele geçirilmesi için çarpışmaya başladılar. Güney Lübnan'da, îsrail birlikleri Falanjistlerin denetimindeki bir Lübnan garnizonunu. Îsrail ordusuyla uyum içinde çalışmadığı" gerekçesiyle kapattı. Far Falus kentindeki garnizonun kapanması Falanjistlerin sert tepkilerine yol açtı. ABD Dışişlen Bakanı George Shultz, önceki gün yaptığı açıklamada, Israil yetkilileriyle, Îsrail birliklerinin Lubnan'dan çekilmesi konusunda anlaşmaya vardıklarını açıkladı. Shultz'un açıklamasına göre, Îsrail hükilmeti, kısmi cekilmenin "tümiiyle çekilme yönünde ilk adım olduğunu" kabul etti. ngiltere'de seçim ngiltere'de Penrith yöresinde ir milletvekilliği için yapılan ara eçimini, iktidardaki Muhafaza;âr Parti'nin adayı "güçlükle" .azandı. Dün sabah alınan sotuçlara göre Sosyal Demokrat a arti Liberal Parti ittifakmm ıdayı, seçimi 552 oyla yitirdi. "Çin'de kola içilir" Çin Halk Cumhuriyeti'nde, Kantort eyaletinde yayınlanan bir gazete, Coco Cola 'yı savuniu ve bu içkinin sanıldığı gibiyabancı etkileri temsil etmediğini, kokain miktarmm da iddia edildiği gibi aşırı olmadığını yazdı. Sri Lanka'da siyaset rafa COLOMBO, (A.P.) Sri Lanka Cumhurbaşkanı Junius Jayevardene, Hint asıllı Tamil mezhebi uyelerine karşı girişilen kıyım harekâtının önlenebilmesi için, adada siyasi faaliyetlerin yasaklanacağın1 söyledi. Geçen hafta sonunda başlayan olaylarla ilgili olarak ilk kez radyoda bir açıklama yapan Jayevardene, bu kararı alırken, demokrasinin zedelenmemesi için çok düşündüğünü, ancak ülkeyi bu durumdan kurtarmak için başka yol kalmadığını da belirtti. 15 milyon nüfuslu Sri Lankada, halkın yüzde 70'ini oluşturan Şinhaliz mezhebi mensupları, kaldırılıyor yüzde 20'yi oluşturan TamiUerin, ülkenin başlıca geçim kaynaklan olan çaycıhk ve baharatçıhkta, son yıllarda aşama kaydetrrieleri üzerine, dinsel farklılıkları ileri sürerek, Hint asıllı mezhep taraftarlarına karşı cephe oluşturmuşlardı. Hindistan Başbakanı lndira Gandi'nin, Jayevardene ile bir görüşme yapmasının ardından, Dışişleri Bakanı Narasima Rao, Sri Lanka başkenti Colombo'ya gitti. Rao'nun, Sri Lankalı yöneticilerle, ülkelerinde bulunan Tkmil mültecilerinin sorunlannı görüşeceği bildirildi. Dünyanın en güzel plajlarına sahip olan ülkede, mezhep çatışması nedeniyle, turistlerin daha fazla kalmasının büyük tehlike olacağını açıklayan bir Isviçre turizm acentası, birkaç gün içinde, tüm turistlerin ülkeyi terketmelerini istedi. "manya'da oto ursızhğı Federal Almanya'da, her yeti dakikada, bir araba çalmıyor. a olis merkezince hazırlanan ratorlarda, araba çalınması olayarının 1979 yılına oranla çok ırttığı betirtilerek, son 4yıl için1e, ülkedeki çalınan arabalann sayısının 78 bin 500'e ulaştığı böylelikle her 7 dakikada, bir ırabanın çalındığı vurgulandı. Marchais, Mitterrand'ın 4uysal ortağı'olmaktan bıktı Komünist Parthi lideri, Fransa'nın Sosyatist Başkanı'nı, füzeler konusunda rak, ajansın "Marchais Andropovla aynı görüşü paylaşıyor" şeklindeki açıklamasını geri almaya zorladı. Füzeler konusunda Marchais ile Mitterrand arasında çıkan anlaşmazhk çok önemli. Zira Mitterrand Fransız fuzelerinin Cenevre'de, ABD ile Sovyetler Birliği arasında surdurulen silahsızlanma göruşmelerinde pazarhk konusu yapılmasının kesinlikle sözkonusu olamayacağını belirtiyor. Mitterrand'a göre, Fransız füzeleri bağımsız bir komutanlık altında caydırıcı, stratejik bir guç oluşturuyor. Mitterrand, bu fuzelerin ne Sovyetlerin SS20'leriyle, ne de Amerikalıların Cruise ve Pershing2'leriyle karşılaştırılamayacağını behrtıyor. KOMÜNİSTLERİN EVRİMİ George Marchais, Fransız füzeleri konusunda başlangıçta sosyalistlerle aynı goruşu paylaşıyor görunuyordu. Ancak Amerikan Cruise ve Pershing fuzelerinin NATO planı çerçevesinde Avrupa'ya yerleştırilme tarıhi yaklaştıkça komunıstlerde belırgin bir tavır değışıklıği gozlendi. Çeşitü çevreler bu değışımı "komünistlerin evrimi" olarak nitelendırıyorlar. Komunistlerin bu "evrimi", Batılı liderlenn geçtiğimiz mayıs ayında VVilliamsburg'da yaptıkları doruk toplantısının hemen ardından billurlaştı. Marchais, Francois Mitterrand'ın "Batının eleşliriyor Dış Haberler Servisi Fransa Komünist Partisi Lideri Georges Marchais'in sosyalist hukümete karşı eleştirilerini son günlerde yoğunlaştırdığı görüluyor. "İnternational Herald Tribune" gazetesinin haberine gore "müzmin muhalif" Marchais, iki yıldır oynadığı "Francois Atina Hükümeti Yunanistan' Mitterrand'ın uysal ortağı" roın belirli bölgelerinde çıplak lünden bıktı. Nitekim Komünist kamplan kurulmasını öneren bir lider son zamanlarda Cumhuryasa tasarmm parlamentoya başkanı Mitterrand'ı, Avrupa'sundu. Parlamento sözcüsü, Yuya yerleştirilmesi öngörulen nanistan 'da ilk defa açılması is Amerikan Cnıise ve Pershing2 tenen çıplak kamplan ile ilgili füzeleri konusunda sert biçimde yasa tasarısına gerekçe olarak eleştirmeye başladı. Oysa Marcazalan turizm gelirlerinin arttıhais, başlangıçta Amerikan funlması amacını gösterdi. zeleri konusunda daha ılımlı davranıyordu. Şimdi tavrını değiştiren Marchais, Fransız ve Ingiliz nükleer fuzelerinin de Cenevre'de sürdürülen silahsızlanMilyonlarca dolarlık antikalann ma göruşmelerine dahil edilmeve resimlerin satılacağı Uhıslara sini istiyor. Marchais böylelikle rası 5. Antika açık arttırması, Sovyetlerin başından berı öne Monte Carlo 'da, Prenses Caro surdukleri koşulu kabul etmiş line tarafmdan açıldı. Avrupa ve oluyor. ABD'den 31 büyük antikacının katıldığı açık arttırmadan, antiAncak George Marchais Sovkalann yanında Renoir, Dali, Chagall, Picasso, Bnigel ve Mo yetlerle aynı çizgide gorunmek de istemiyor. Komünist parti lidigliani'nin tabloları bulunuderi bu nedenle, Sovyet resmi yor. Müzayedeye katılan antika'ardan birinin elinde çeşitü tab haber ajansı Tass'a baskı yapa. olar ve antika eşyalardan oluşan 6 milyon dolarlık bir koleksiyon bulunuyor. Yunanistan ''da çıplaklar kampı guvenliği bölünemez" şeklindeki sonuç bildirisini ımzalamasını eleştirerek, "Williamsburg'dan sonra" dedi, "Fransa artık Cenevre görüşmeleriyle ilgisi olmadığını öne süremez". Marchais bu konudaki iddialannı sürdürdu ve geçen hafta Paris'te yaptığı açıklamada "kimse Amerikalılara bizi hesaba katmayın diyemez. Aynı şekilde Sovyetlere de bizi tarafsız kabul edin demek olmaz" şeklinde konuştu. RESMİ POLİTİKA Mitterrand ise Marchais'in saldırılarına resmi politikaya daha da sıkı sarılarak cevap verdi. Mitterrand geçtiğimiz günlerde yaptığı bir televizyon konuşmasında "ulusal bağımsızlığımız ve topraklarımızın butunluğünu ilgilendiren herşey Paris'te benim tarafımdan kararlaştırılacaktır. Bu kararlar ne Moskova ne de VVashington'da alınabilir" dedi. Komunistlerse, bu konudaki muhalefetlerine devam etme konusunda kararlı olduklarını belirtiyorlar. Komünist parti onumuzdeki günlerde buyuk protesto gösterileri duzenleyeceğini açıklıyor. Antika açık arttırması François Mitterrand Komunistlerin muhalefeti sertleşiyor. George Marchais Füzeler konusunda tavrını değiştirdi. Sovyetler, ABD'den yılda en az 9 milyon ton tahıl ithal edecek Dünyuda büyük çoğunluk çatal kullanmıyor 3. Dünya ülkelerinde elle yenıek yiyenlerin sayısı büyük artış gösteriyor Dış Haberter Servisi Dunyamızdaki ulkeler şimdiye dek milliyet, ırk, ekonomik durum, ya da uygulamakta oldukları rejime göre ayrıhrdı. Amerikalı Profesör Lynn White ortaya yeni bir sınıflandırma biçimi attı. Profesör White'a göre dunyamız üçe bölünmüş durumda: Elle yemek yiyenler, çatalla yiyenler ve Çinliler gibi çubukla yiyenler. Kaliforniya Universite'sinde Ortaçağlar uzmanı olan Prof. White, dunyada halen elle yemek yiyenlerin sayısının çatalla yemek yiyenlerden çok daha fazla olduğunu ve iki grup arasındaki bu farkın gelecekte daha da buyüyeceğini ileri sürüyor. Prof. White, "Yemek Yemenin Teknolojisi" adlı incelemesinde Avrupa ve Kuzey Amerika'da çatalla yemek yiyenlerin büyuk çoğunlukta olduğunu, Çin ile birçok Doğu Asya ülkesinde yemeklerde çubuk kullanıldığını, Afrika, Ortadoğu, Endonezya ve Hint yanmadalarının buyuk bölumünde ise elle yemek yendiğini yazıyor. Prof. VVhite'a göre, elle yemek yiyenlerin sayısı, çatalla yemek yiyenlere oranla hızla artıyor. Prof. VVhite bu olguyu şu nedenlere bağhyor: Çatalla yemek yemek geleneği Batı'da başlamış. 3. Dunya ülkelerinde Batı emperyalizmine karşı duyulan tepki arttıkça, Batı adetleri de yerlerini o ulkekelerin geleneklerine terkedıyor. Böylece 3. Dunya ülkelerinde birçok kişi, Batı'ya karşı tepki olarak elle yemek yiyor. Ustelik 3. Dünyanın nufusu Batı ulkelerine kıyasla daha hızlı arttığından, elle yemek yiyenlerin sayısı da artıyor. Aslında, çatalla yemek yiyenler tarihte hep azınlıkta kalmışlar. Insanlar, tarihin uzun bir döneminde elle yemek yemişler. Bundan sadece üç yüzyıl önce Avrupa'da buyuk çoğunluk elle yemek yerdi. Çatal kullanmak ise züppelik, hatta bozgunculuk olarak görulurdu. Ortaçağlarda Almanya'da bazı din adamları çatalı "şeytanın aract" olarak ilan etmişlerdi. Şöyle diyordu bu din adamları: "Tanrı, çatal kullanmamızı istese idi, bize el vermezdi." SICAK YEMEKLER Çatal ve çubuk, başlangıçta sıcak yemekleri tabaktan almakta kolayhk sağladıklan ıçın kullanılmaya başlandılar. Çatal kullanmaya başlamadan once, insanlar sıcak yemeği ekmek parçasınm üzerine koyarlardı. Tarihçilere gore bu kuralın tek istisnası Çin. Çin'de üzerine sıcak yemek konması için duz ekmek kullanıldığı konusunda bir kanıt yok. Harvard Üniversitesi Antropoloji Bölumu Başkanı Prof. K. C. Chang'a göre Çin yemeği her zaman ufak parçalar halinde hazırlanırdı. Bu bakımdan kesmek için bıçak ve çatala gerek yoktu. Chang şöyle diyor: "Bu ufak parçaları çukur tabaktan ağıza goturmek gerekiyordu. tşte Çinlilerin kullandıkları çubuklar böyle doğdu." M.Ö. 1200 YILINDA Tarihçilere göre Çin'de çubuklar ilk kez Milattan Önce 1200 yıhnda kullanılmaya başlanmış. 3200 yıldır çubuk kullanma alışkanlığını surduruyor Çinliler. Çatal ise çubuklardan çok sonra Batı Avrupa'da ortaya çıkmış. Tarihçi Rhea Tannahill'e göre, ufak çatallar ilk kez Milattan Sonra 10. yüzyılda Bizans'ta yaygın^ biçimde kullanılmaya başlanmfş. 14. LOUtS Batı Avrupa'da çatal, onceleri zenginlerin ve aristokratların masalarmda boy göstermiş. Ancak kimi aristokratlar eski alışkanlıklarından vazgeçmemişler. örneğin tngiltere Kraliçesi 1. Elizabeth ve Fransa Kralı 14. Louis elle yemek yerlerdi. Prof. VVhite'a göre, özellikle tavuğu elle yemeye bayılan 14. Louis, Burgundy Duku'ne, birlikte yemek yerken çatal kullanmayı yasaklamıştı. VİYANA, (ANKA) ABD ile Sovyetler Birliği arasında yeni ve uzun vadeli tahıl anlaşmasına yönelik görüşmeler sonuçlandı. Geçen salı gunu Viyana'da başlayan görüşmelerde, iki ulkenin heyetleri Sovyetler Birliğinin, Birleşik Amerika'dan satın alacağı yıllık tahıl miktarı konusunda anlaşmaya vardılar. İki ülke arasında imzalanacak 5 yıllık anlaşma, Sovyetler Birliği'nin, Birleşik Amerika'dan yılda en az 9 milyon ton tahıl ithal etmesini öngörüyor. Anlaşma uyannca, bu miktar, yıllık 12 milyon tona kadar çıkartılabilecek. Gözlemciler, anlaşma metninin, gerek Birleşik Amerika, gerekse Sovyetler Birliği'nin çıkarlarını yansıttığını belirtiyorlar. 1979 yıhnda Afganistan olayları nedeniyle Jimmy Carter tarafmdan uygulamayakonulan tahıl ambargosunun, Reagan yönetimince kaldırılmasına karşın, Sovyetler Birliği, mevcut anlaşmanın öngördüğü, yılda 6 milyon tonluk anlaşmaya yanaşmıyordu. Artan stoklar karşısında zor durumda kalan ABD'li ureticilerin baskılanna hedef olan Reagan yönetimi, hububat görüşmelerinde Sovyet tarafını ikna etmek için buyuk bir çaba harcamıştı. Carter ambargosundan sonra başka ulkeler ile anlaşmak zorunda kalan Sovyetler Birliği'nin, Birleşik Amerika tarafından talep edilen 16 milyon tonluk yıllık alım miktarını 9 milyon ton olarak belirlemesinin, kendisine başka ulkelerden de tahıl satın alma olanağını sağladığı için görüşmelerden kazançh çıktığı belirtiliyor. Münihlilpr i serinlivor B u yaz> d ü n y a «orülıne Afganlı göçmenler filme konu oldu Pakistan 'da bulunan Afganlı göçmenlerin yaşantısı, ıngiliz öğrencileri tarafmdan filme çekiliyor. Pakistan yetkilüeri, Oxford Üniversitesi Film Vakfı tarafmdan gönderilen öğrencilerin, Pakistan'a gelerek, "Afganlı göçmenlerin günltik yasamlan ve Pakistan 'a bu konuda yüklenmiş olan sorunlann" konu edildiği bir film üzerinde çalısmalar yaptıklarını bildirdiler. Film ekibinin her türlü gereksinmesinin karşılandığı ve Pakistan 'a gidisdönüs masraflarıyla, ülke içindeki ulaşım giderlerinin de hükümetçe ödeneceği belirtildi. îsrail Lübnaırda ele geçirdi ği Sovyet silalüaruıı ullanıyor Mig25 uçakları da bulunuyor. NATO'nun F15 ve F16 uçaklarının rakibi olan Mig25 savaş sırasında îsrail tarafından Amerikan Hawk füzeleri kullanılarak düşürulmüştu. « t * ' " m M * r r » « » " t W J " ' mişsıcaklaryaşıyor.Geçtigimiz yıllarda, güneşi görür görmez parklarda soyunup yatan Avrupalı, şimdi bir su göriınce kendini içine atıyor. Federal Almanya'nın Münih kentinde de sıcaklar alışılmışın çok üstünde. Fotoğrafta, Friedriksplatz'daki havuzda serinlemeye çalışan Münihliler... 13. tkizini metresi doğuracak Uganda polis teşkilatı memurlanndan John Vangusa. 10 yıl içinde 7kadındanl2 ikiz çocuğa sahip olarak, erişilmesi güç bir rekor kırdı. Vangusa, başkent Kampala'da yaptığı açıklamada, son metresinin de hamile olduğunu ve doğacak çocuklann ikiz olmalarımn beklendiğini söyledi. 3183 YAŞIMDA Çin'de çubukların kullanılmasına, ilk kez M.O. 1200 yıhnda başlandı. Dış Haberler Servisi Îsrail Hava Kuvvetleri Komutanı General Amos Lapidot, Lübnan savaşı sırasında ele geçirilen Sovyet yapısı ZSU23 uçaksavarlarının, bu yaz, Îsrail hava savunması hizmetine gireceğini bildirdi. ZSU23'lef, Alman Leopard uçaksavar topları ayarında bir silah ve dakikada 4 bin mermi ateşliyor. General Lapidot'un açıklamasına göre, Îsrail geçen yaz Lübnan işgali sırasında ele geçirdiğı Öte yandan çatal kullanan 3. Sovyetlerin korkulu uçaksavar Napolyon ise, bir kez elle yemek füzeleri SAM9'ları da yakında yiyen Iran Şahı ile buluşmuştu. hizmete sokacak. Tahminlere Bu buluşmadan önce, iki hu göre, SAM9'lar FKÖ'ye Sovkumdarın birlikte olacakları zi yetlerin onayı olmaksızın Albay yafette nasıl yemek yeneceği, Kaddafi tarafmdan verilmişti. Fransa ile Iran arasında önemli Israıl'ın ıuzeyle ilgili tum bilgileri ABD ve NATO ulkelerine bir siyasal sorun olmuştu. aktardığı sanılıyor. Prof. VVhite, günumüzde elle Haül zııhlı araçlara monte yemek yeme adetinin 3. Dunya edilen SAM9'lar yüksek ısıyı izülkelerinde giderek yayıldığını leyerek hedeflerini buluyor. belirtiyor. 3. Dünya insanları bu Lübnan savaşında Îsrail uçaİclan alışkanlıklarını Batı'ya da goru arkalarında ısı saçan balonlar bıtuyorlar. Örneğin Los Angeles' ıakaraiK SAM9'lardan te bir Filipinliye ait lokantanın korunmuşlardı. kapısında şöyle bir yazı var: "Bu israıl'ın Lübnan'ın işgali sıralokantada çatalla yemek yemek sında ele geçirdiği ganimetler yasaktır." arasında en son model Mig23 ve Karpatos Adasrııda bin hektar orman yandı ATİNA, (a.a.) Yunanistani ın Karpatos Adası'nda çarşamba gunünden beri devam eden ve şiddetli ruzgâr nedeniyle kontrol altına alınamayan orman yangınında, şimdiye kadar bin hektar dolayında cam ormanının yandığı bildirildi. Alevlerin, çevrede bulunan bir köyü tehdit ettiği, Rodos Adası^ nda aynı gün çıkan bir başka yangında da 300 hektar ormanın yandığı belirtildi. Aşırı sıcaklarla birlikte esen şiddetli rüzgârın, Yunanistan'ın birçok bölgesinde, son günlerde çok sayıda orman yangınına neden olduğu kaydedildi. J
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle