13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
TAKVİM 20 Temmuz 1983 Cumhuriyet Imsak: 3.30 Güneş: S.43 ö&le: 13.20 Sahıbi. Cumhuriyet Matbaacılık ve Ga/etecilık Turk Anonım Şırkeıi adına Nadir Nadi, • Genel Yayın Mudurır Hasan Cemal, Muessese Muduru: Emine l şaklı^il, Yazı lşlerı Muduru: Okay Gonensin, • Yazı Işleri Mudur Yardtmcısı. \hmtl Konılsan, Haber Merke/ı Muduru: Yalçın Bayer, Sayfa Du/enı Yoneımenı: Ali Acar. Temsilciler: ANKARA: Yslçın Dogan, IZMIR: Hikmel Çetinkay». ADANA. Mehmet Merc«n, • ServisŞefleri: İslanbul Haberlen: Selahattin Gultr, Dı% Haberler: Ergun Balcı, Ekonomı: Osman Ulagay, Yurl Haberlen: Barbaros Gençak, Kultur: Aydın Emeç, Magazin: Yalçın Pekşen, Spor Danışmanı: Abdülkadir Yucelman. DuzeUme: Konur Ertop. Ataştırma. Sjahin Alpay. Burolar: • Ankara: Konjr Sokak No 24/4 Yenışehır, Tcl 175825175866, Idare 183335. • l/mır:^alıl Zıya Bulvarı No 65/1, Tel 254709131230 • Adana: Ataıurk Caddesı, T H K Işhanı Kat 2/13, Tel: 1455019731 • Rasan ve Yayan: Cumhuriyel Malbaacilık ve Gamecılık T A Ş Turk Ocağı Cad. 39/41, Cağaloğlu, Ut. PK 246lst,Tel: 5209703 Telex 22246 îkindiM7J8 Akşam: 20.37 Yatsı: 22.32 Basıldıgı Yer: YENI AS1R Gazete ve Matbaacılık Ltd Ş. Mecıdıyekoylsl. Kanserin gizi çöziilürken bu kez de AIDS insan yaşamını tehdit ediyor \IDS vücutta, bağışıklık sisteminde bir bozukluğa seden oluyor ve vücudun her türlü hastalığa yakalanma ihtimalini artınyor. AIDS ayrıca bir tür kansere de yol açabiliyor. Dış Haberler Servisi Gene:ik mühendisliği alanındaki son »elişmelerle kanserin sırrı yavaş »favaş çöziilürken, insan yaşamı bu kez de yeni bir tehlike ile karşı karşıya: AIDS. "Bağışıklık sendromu hastahğı" adı verilen ve yaklaşık 10 yıl önce ortaya çıkartılan bu hastahk esrarını hâlâ koruyor. "Harvard Medical School" Sağhk Merkezi'nce yayınlanan bültende, AIDS konusunda yapılan son çahşmalann, hastalığın nasıl geliştiği konusuna yardımcı olduğu belirtiliyor. Elde edilen son çahşmalara göre, AIDS vücutta, bağışıklık sisteminde bir bozukluğa neden oluyor ve vücudun her türlü hastalığa yakalanma ihtimalini artırıvor. AIDS ayrıca bir tür kanTere de yol açabiliyor. • AIDS'e yakalanan hastaların vücudun mikroplara karşı bağışıklığını sağlayan hücrelerinin büyük bir çoğunluğunun tahrip olduğu belirtiliyor. Sonuçta, bu kişilerde, vücutta normal olarak hastalığa yol açmayan virüsler büyük bir tehlike olusturuyorlar. ABD'DEN AVRUPA'VA llkin ABD'de görülen hastalığın son zamanlarda Avrupa'ya da yayılmıs olmasına dikkat çekiliyor, ABD'de şımdıye kadar bilinen 1500 AIDS vakası bulunuyor. Bunların yarısından çoğu ölümle sonuçlanmış. AIDS son yıllarda giderek Avrupalılar için de önemli bir tehlike halini alıyor. F. Almanya'da 24 vakaya rastlanmış. Bu hastaların altısı ölmüş. Fransa'da AlDS'in yayılmasıru önlemek amacıyıa sıkı sağhk önlemleri almaya başlandı. Hükümet Fransızları uyararak dikkatli olmalarını istiyor. Benzeri uyanlar Avrupa'nın diğer ülkelerinde de sık sık yapıhyor. Sağhk uzmanlarının çoğuna göre, AIDS'e bir virüs yol açıyor. Bu virüsün hayvanlardan gecmiş olabileceği belirtiliyor. Ancak şimdiye kadar yapılan araştırmalarda kesin sonuçlar elj l e edilememis. HOMOSEKSÜELLER VE HAtTİLİLER AIDS'e en çok homoseksüellerde, kanı pıhtılaşmayanlarda, Haitililerde ve damardan uyuşturucu kullananlarda rastlanıyor. Tüm bu gruplan birleştiren ortak nokta, AlDS'in kandan geçmesi. Bu gruplara giren kişilerin çoğunluğunun şu ya da bu neaenle çeşıtlı yerlerinde kanamalar meydana eelme ihtimali büyük. Damarüan uyuşturucu aianıar, uyuşturucuyu ddğrudan kana veriyorlar. Anal ilişkide bulunan homoseksüellerde kılcal damarlar kolaycaçaüayabiliyor. Kanları Pıhtılaşmayanlarda ise, bu hastalığın giderilmesi için başka kişilerin kanları veriliyor. Ayrıca bazı tahminlere göre de AIDS Haiti'den kavnaklanıyor. BELİRTİLER AlDS'in belirtileri, genellikle ense ve koltuk altlanndaki bezlerin şişmesi, hızlı zayıflama, ateş ve terleme, deride lekeler, öksürük ve özelükle dinlenirken kısık kısık nefes alma. Bunlann hiçbirinin kesin belirtiler olmadığı, ancak doktora gidilmesi için önemli nedenler olarak değerlendirilmesi gerektiği belirtiliyor. ÖNLEMLER Uzmanlann şimdiye kadar yaptığı araştırmalardan elde ettikleri sonuçlara göre, AIDS'e yakalanmamak için alınabilecek bazı önlemler şöyle sıralanıyor• Yukarıaa sayılan grupıars girenlerin, yani yakalanma ihtimali büyük olanların kan değiştirmekten kaçınmaları, • Homoseksüellerin tanımadıkları kişilerle ilişkiye girmemeleri, • Damardan uyuşturucu kullananların kendilerini korumak için en iyi yolun uyuşturucu kullanmaktan vazgeçmek olduğunu anlamaları. Uyuşturucu almak için kullanılan araçlann kaynatılması, hastalığın önüne geçilebilmesi için yeterli bir önlem de&ii • Sağhk personelinin AIDS hastalığıyla uğraşırken çok dikkatli olmaları, özellikle bu hastaların kamnın bulaşmamasına dikkat etmeleri. Arnerika'cUı AIDS luLStahğı korkusu giderek yayılıyor Bir çok kişi homoseksüeüerle aynı iş yerinde çalışmak istemiyor. Hastalığa karşı panik en çok New York ve San Framisco şehirlerinde göriilüyor. New York (a^.) AIDS Amerikan halkı arasında büyük korkuya yol açtı ve bu hastalığa yakalanma olasılığı fazla olan kişilerin yaşantılannı değiştirdi. AIDS korkusu nedeniyle bazı homoseksüeller yaşantüarım değiştirdiler, Hemofıli hastaları da kanama ya da AIDS'e yakalanma seçenekleri arasırıda bir seçim yapmak zorunda kaldılar. Yıllardır yaşamlannı kanın içindeki pıhtı maddesini başkalanndan sağlayarak sürdüren Hemofıli hastalanmn da AIDS'e yakalanmamak için tedavilerini ^urdurduklan görülüyor. Kamu sağlığı yetkililerinin AlDS'in halk için bir tehdit oluşturmadığını açıklamalarına rağmen, halk arasında AIDS korkusu yayılıyor. AIDS'e karşı mücadele grubu kurulması projesi koordinatörü Sarah Gross, kendilerine pek çok kişinin telefon ederek, homoseksüellerle aynı yerde çalışmaktan, daha önce bir AIDS hastasının kaldığı eve taşınmaktan, sivrisinek sokması ile hastalığa yakalanmaktan korktuklannı söylediklerini belirtti. Columbia Üniversitesi Tlp Araştırmaları Merkezi yöneticisi David Tothman paniğin en çok New York ve San Fransisco'da görüldüğünü söyledi. tatil imkânı yaratan Ramazan Bayramından yararlanabilenler kendilerini deniz kıyılarına atıp serinlemeyi başardı. Kentlerde kalanlarsa, sık sık "Yandım Allah" diyerek meşrubatçıları, dondurmacılan zengin etti. Insanın başına adeta çivi gibi saplanan güneş ışınları, bu yıl yazın gecikmesinden yakınanlan pişman etmeyi amaçlıyor sanki. Sıcaktan "açılıp saçılma" eğilimi genelleşirken, Gelibolulu iki kadın, gelenek ve inançların kendilerini mahkum ettiği kara çarşaflannı aralayamadan sıcağa direnmeyc çalışıyorlar. Ama hiç degilse bir şemsiyeleri var onlan koruyan... (Fotoğraf: Kadir CAN] ve Sıcağa karşı şemsiye amansız bir sıcak httküm siirüyor. Başındabir sonunda birer hafta sonu ile birleşip uzun Son günlerde Türkiye'nin bütUn bölgelerinde Yeşilada" feribotu ile Mersin'den Magosa'ya Yer kapabilmek için sandalyelere ceket giydiriliyor DENİZ SOM "Yeşilada"nın merdivenleri dik ve dar... Kamara katlarını geçince "tnformation" ve "kfttip" bürolarının buluîiduğu kata çıkıhyor. En iyisi "tnfonnation"dan feribotu ögrenmek: Bu katın kıç tarafında alakart salonu ve televizyon, üstünde yazlık bar var. Yandaki merdivenden tabldot salonuna çıkarsınız. Salonun karşısında Amerikan bar bulunuyor. "İnformation"la, "kâtip" bürolannın tam karşısında ise feribotun "free shop"ı var ama kapah... Merdivenden çıkanlar koşturmaca içinde salonlara dağılıyor... Alakart yemek salonunda Yeşilada'da tam 700 kişi "self servls" tezgâhının hemen taşınıyor. Koridorlar, yemek önündeki üç masaya beyaz örtü örtülmüş ve "yemek yiyenlere salonîarı, güverte tıka basa mahsustur" yazılan konmuşinsan dolu. Gece koltuklar, Yemek salonunda yemek yiyenler için aynlmış üç masa bimasa üstleri, koridorlar raz garip gibi geliyor ama çevreyatakhane oluyor. Sanki ye göz gezdirince öteki tüm masa, koltuk ve sandalyelerin "katuristik sefer değil, göçmen patıldığı" görülüyor... taşınıyor. Üst kattaki yazhk bann uzun masa ve kanapeleri de aym "akibef'e uğramış... Üstelik feribonun önü giderek kalabalıklaşma olmayan "salon bileti" kesilitun koridorlarında da insanlar ya başladı... Gece yarısına doğ yormuş... Sonuçta400 kişilik feoturuyor... Amerikan bar, yazru, üç görevli ellerinde pasaport ribotta 700'den fazla yolcu varlık bardan daha kalabalık... Bir larla gemiye girişte toplanan pa dı... Bu da geminin batmasrdutek tabldot salonu boş... Çünkü saportlan dağıttı... Ama nasıl? rumunda 300'den fazla yolcutüm masalarına servis açümış ve Tam bir curcuna içinde Türk'le nun kesinlikle öleceği anlamına kapısı da kapatılmış... rin, KTFD'lilerin ve yabancıla geliyordu.. Bir de "Ankara"nın rın pasaportları ayrı ayrı yerler 598 yolcu kapasitesi ile Türkiye'Ya kaptan köşkünün hemen de isimleri okunarak " O benim nin en büyük feribotu olmadıyanındaki biraz da siperde kalan ki," "Hanımınkini de ver", ğı... boşluğa ne demeli... Tam bir piknik alanı. Yaygılar yayılmıs, yemekler çıkartılmış, ayaklar uzatıhnış, 20 30 kişilik bir grup akşam yemeğini yiyor.. "Kâtip" bürosunun önündeki yaşlı adam oldukça sinirliydi: HeTkes sandalyelere ceket giydirmiş, burası bizim diyor, ROMA (AP) 15 yaşındaki muyor. Ağca'yı affetmek yetkibiz nereye oturacağız... Emanuela Orlandi'yi kaçıranla sine sahip olan tek makam CumAz sonra bir anons yapıldı: nn terörist Mehmet Ali Ağca'run hurbaşkam Sandro Pertini Ue sı"Koltuk, kanape, sandalyele serbest bırakılması için tanıdık nırlıdır. rin üzerine eşya, paket konma ları süre bugün dolarken, Vatiması, başkası için yer kapatılma kan Emanuela'yı kaçıranların Papa'ya suikast girişiminde ması sayın yolcularımızdan Ağca'nın serbest bırakılması yo bulunarak ömür boyu hapse ehemmiyetle rica olunur!" mahkum olan terörist Mehmet lundaki isteklerini reddetti. Bir Bu anons feribot kalktıktan Vatikan sözcüsü Vatikan'ın bu Ali Ağca'nın serbest bırakılmasonra da birkaç kez daha yine konudaki tutumunu açıklarken, sı için Emanuela Orlandi adınlendi ama oturacak yer "kapat şu noktalara dikkati çekti: daki genç kızı kaçıranların Vama" eylemine çözüm getırmedi. tikan Dışişleri Bakanhğmda ku• Papa, kendisine yapılan su rulan özel telefon hattını kulla"Yeşilada"mn salon, koridor ika$t teşebbüsünün arkasından ve güvertesinde yer kapıp yerleAgcayı bir din adamı olarak "Hıristiyanlığa yakışır bir anlayışla" affetmiştir. ancak bu affın hiçbir hukuki sonucu yoktur. "Kardeşim çekil de pasaportuGelelim, geceyarısından sonmu alayım," sesleri arasında... raki görüntülere: Saaat geceyansını çoktan geç"Free shop"m yanınaaki ko tiği halde "ortalık"taki yolcular kamaralarına inmedikleri gibi ridorda 20 kadar kadın ve çocul bulundukları yerlerde yatmaya yere serdikleri gazete kâğıtlanrm başladılar... Denizyollannın ta üzerinde uyuyor... Yaslıca biri rifesine göre, kamara ve pulman sini uyku tutmamış olacak ki öı biletleri numaralı olarak kesili gü örüyor... yor herkese yatacağı bir yer veAlakart salonunda koltukla riliyor diye bilinmesine karşın birleştirikniş yanyana iki koltuk KTFD'lilere bir ayrıcalık yapıh ta çocuklar, üç koltukta büyük yormuş... Onlara belli bir yeri ler yatıyor. Bebekler ise masak rın üzerinde. Arka masalarda birinde uyuyan şişman adamı Türkiye'nin en büyük horlaması salona ayrı bi feribotu yeni alınan ve 598 "renk" kat:yor. Hem havanı sıcaklığından hem de insan n < yolcu kapasiteli Ankara fesinden salon hamam gibi o değil Çünkü 400 kişilik muş, herkes ter içinde... Güvertedekiler ise gecen ayazından korunmak için batt uyelere sarılmışlar... Amerikan bann döner kolt ğunda oturanlar başlannı tezg ha dayanmış... Üzerinde "ka tan" yazan yuvarlak ıriasan yuvarlak kanapesinde yolcul vücutlannı yuvarlayarak yatm lar. O ne! llerki masaya ayağı uzatarak uyuyan adamın çora nerede ise karşısındaki adam ağzına girecek... Duvar kenar daki uzun kanapede ise dört 1 dın ayak ayağa ve baş başa i rerek yatmış. Yanlarında da ( cukları. Çocuklar rahat dej Sürekli dönüyorlar ve annele ni tekmeliyorlar. Sanki turistik sefer yapılı yor, göçmen taşınıyor... şenler daha sonra karpn/, domates, peynir, salatahk ve ekmeklerini çıkartıp akşam yemeği için "sofra" kurdular. Alakart salonundaki üç masada altıyedi kişi, tabldot salonunda da üçbej kişi gemi yemeğini yeğledi... "Yemek faslı"nın ardından çocuklar için "uvkıı vakti" geldi... Masa, koltuk ve yere vatırılan çocukları anne vc oabaları neden kamaralanna indirmedi diye düşünürken kâtip bürosu KANIN ISIS1 YÜKSELTtLÎYOR Kanın suni olarak 41.5 derece ısıtılmasıyla tümörltt hücrelerin gelişmesi engelleniyor. Tedavi belirti aralıklarla sürdürttldüğünde umutsuz hastalar bile uztın süre yaşatılıyor. Yüksek ateşle tedavi sırasında vücudun sogumasını önlemek için hastanın viicudu alüminyumlu kağıda sanlıyor. Kanseri yüksek ateşle tedavî yöntemi çok umut verici sonuçlar veriyor Kanın ısıtılmasıyla meydana getirilen "suni ateş", doktorların 1 aylık ömrü kaldı dediği 19 kişiyi hâlâ yaşatıyor. Dış Haberler Servisi Esrarı hâlâ çözülemeyen kanser hastalığına karşı Federal Alman bilim adamlarının geliştirdiği bir tedavi yöntemiyle umut verici sonuçlar sağlandı. Yeni yöntemde insan bünyesinin kan ısısını yükselterek, yani ateşi yükselterek mikropları öldürmesi örnek alınarak, aynı yöntemle kanser hücrelerine karşı mücadele ediliyor. Stern dergisine göre kanın ısıtılması yoluyla meydana getirilen "suni ateş" şimdiye kadar doktorların "bir aylık ömrü kaldı" dedikleri 19 kişiyi hâlâ yaşatıyor. Kanın ısıtılması yoluyla kanserli hücrelerin gelişmesinin önlenmesinin ve hatta öldürülmesinin mümkün olduğu, uzun zamandır biliniyordu. Ancak uygulama hastanın, ısısının çok arttırıimasına dayanamayarak ölmesi nedeniyle, bir türlü başarıya ulaşamıyordu. îlk olarak 1978 yılmda, ABD'nin Teksas eyaletindeki "Anderson Hastanesi Tümör Enstitiisü" uzmanlan, kanserli hastanın tüm vücudunu değil de, yalnızca kanını ısıtarak sonuç alma yoluna gittiler. Bunda bir takım küçük başarılar da elde ettiler. Bundan iki yıl önce ise, Münihli doktorlar, aynı yöntem üzerinde çalışmaya başladılar. Yöntemin uygulaması ise şöyle: Hastanın kan ısısı 41.5 dereceye kadar çıkarılıyor ve ısınma sonucunda kan dolaşımının hızlanması sağlanıyor. Kanın ısısımn daha fazla arttınlmasının bir sakıncası olduğu da gözden uzak tutulmuyor . Münihli "ısıtıcı ekibi", operatör doktor Jochen Lange başkanhğında gerçekleştirdiği 19 operasyonda, söz konusu yöntemi uyguladı bugüne değin. Bu nastalarüan 9'u, halen çok saglıklı bir biçimde, yaşamlannı sürdürüyorlar. Titiz anne ve babalar çocukları olumsuz etkîliyor tSTANBUL, (THA) Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Ruh Sağlığı Bölümü Başkanı Prof. Dr. Atalay Yörükoğlu, "Aşırı kuralcı ve titiz anne babalann çocukları, yeteneklerini özgürce kullanıp, verimli olamaz" dedi. Anne ve babanın aşırı titiz ve "kılıkırk yaran" bir yapıya sahip olmalanmn çocuklar üzerinde "olumsuz" etki yarattığına dikkat çeken Prof. Dr. Yörükoğlu "Bu özelliklere uymak zorunda barakılması nedeniyle çocuğun ileride saplantüı düşüncelere kolayca sahip olabUeceğini" söyledi. Ailenin istediği temizlik, titizlik ve düzen tutkulurına tutsak olan çocukların Ueriki dönemlerde yetenekJerini özgürce kullanıp verimli olamayacaklarını vurgulayan Yörükoğlu, şöyle konuştu: "Kuralcı ve titiz anne babalar, çocukta beliren saplantılı diişünceler karşısında şaşınp kalırlar. Çünkii onlar çocuklanm en iyi, en kusursuz yetiştirme amacında olan ana babalardır. Ölçüyü kaçırdıklannı görmek istemezler. Çocuğa çok verirler, ancak onu kurallar içinde boğduklannı, özgürlüklerini yok ettiklerini bılemezler. TürkJş Olağanüstü Genel Kurulu bir günde tamamlandı Sendikal ve siyasal platformda son aylarda meydana gelen gelişmeler, Türktş bünyesinde Sosyal Demokrat sendikaların gücünü azaltmış görünüyor. ANÜARA, (ANKA) Türktş'in önceki gün Ankara'da toplanan Olağanüstü Genel Kurulu, programa göre iki gün sürmesi gerekirken, üzerinde en çok tarüşma beklenen Yönetim ve Başkanlar Kuruluna ilişkin maddelerin, delegelerin isteği doğrulsutunda Şevket Yılmaz'ın da müdahalesiyle değiştirilmesi üzerine bir günde tamamlandı. 2821 sayılı yeni sendikalar yasası doğrultusunda, Türklş'in tüzüğünü yeniden düzenlemek üzere toplanan, Genel Kurul öncesinde, Türklş bünyesinde yoğun tartışmalara sahne olan bir çok toplantı yapıldı. Bu toplantılarda her sendikanın başkan veya yöneticileri taslakta yer alan 35 kişilik Yönetim Kurulu'nun 5 kişiye indirilmesi ve Başkanlar Kurulu'nun sadece istişari organ haline getirilmesini tartışarak eleştirdiler. Olağanüstü Genel Kurul'a da yansıyan tartışmalara da birçok Sendika Başkanı, Başkanlar Kurulu'nun salt "istişari danışma" organı olarak oluşturulmasına ve şimdiki beş kişilik tcra Kurulu'nun Yönetim Kurulu admı alarak göreve devam etmesine tepki gösterdi. Tartışmalar geniş boyuta varınca, Divan Başkanlığını yürüten Şevket Yılmaz, İcra Kurulu, danışmanları ve divan üyeleriyle yaptığı kulis konuşmaları sonucunda, her iki maddenin delegelerin isteği doğrultusunda değiştirildiğini söyledi. 40 asil ve iki geçici maddeden oluşan tüzük de böylece diğer maddeler üzerinde fazlaca bir tartışmaya sahne olmadan bir günde tamamlandı. SOSYAL DEMOKRATLARIN GÜCÜ AZALrYOR öte yandan, sendikal ve siyasal platformda son aylarda meydana gelen gelişmeler, Türklş bünyesinde sosyal demokrat sendikalann gücünü azaltmış gorunüyor. Konfederasyon içindeki en büyük sosyal demokrat gücü oluşturan sendikalardan Yoltş'in Genel Başkanı Muzaffer Saraç'ın, Petrollş Başkanı Cevdet Selvi'nin TGS'nin Genel Başkanı Nail Güreli'nin, Tez BüroIş'i Genel Başkanı Uğnr Batmaz'ın ve AğaçIş Sendikası Genel Başkanı Kemal Sansoy'un birbiri ardına sendikalarını bırakarak politik çahşmalara girmeleri üzerine, Türklş içindeki sosyal demokrat muhalefet gücünü önemli ölçüde yitirdı. Türklş'in dün kabul edilen yeni tüzüğü, Aralık ayında yapılacak Olağan Genel Kurul'dan itibaren yürürlüğü girecek. Süre bugün doluyor fhtikan:Ağcaserbest bırakılama narak yeni bir ültimatomverd leıi açıklandı. Vatikan yetkililerinin bildi ğine göre, telefondaki kişi, 1 yan Haber Ajansı Ansa'ya pt günü gönderdikleri bildiri Çarşamba günü tüm gazetele yorumsuz olarak yayınlanm nı istedi. Bildiride 20 temmuz gün kadar Emanuela'nm hayai karşıhk terörist Ağca'nın serl bırakılması isteniyor. hr • Agca ttalyan mahkemeleri tarnfmdan ömür boyu hapse mahkum olmuştur. • AJca televizyona verdigi demeçte, serbest bırakılmak istemediğini açıkça belirtmiştir. Bu nedenlere dayanarak, Vatikan sözcüsü Emanuela'yı kaçıranların hangi mantıkla bu konuda Vatikan'ın baskı yapmasını istediklerini anlayamadıklannı belirtti. BUindiği gibi, Vatikan'ın ttalyan Adalet Mahkemeleri üzerinde hiçbir yetkisi bulun Ayşen Gruda ile piyanist sevgilisi zinadan tutuklanı man'a telefonla bildirildi. Seyhan Unuman ile annes vim Unuman Istanbul'dan fonu alır almaz Bursa'ya g ler ve Çekirge Karakoluna vurdular. Polis ile birlikte eş kaldığı otele baskın yapan han Unuman kocasını A Gruda ile zina halinde çırılçı yakalattı. Bursa 3. Asliye Ceza Ma mesi'ne getirilen dört aylık gililer ilk sorgulanndan sonr zaevine gönderildiler. BURSA (THA) Domates Güzeli olarak bilinen ve Bursada Açık Hava Tiyatrosu'nda "Neşei Muhabbet" gösterileri yapan tiyatro ve sahne sanatçısı Ayşen Gruda, piyanist sevgilisi Cumhur Unuman ile otel odasında zina yaparken yakalanarak tutuklandılar. THA muhabirinin edindiği bilgiye göre, önceki gece "Neşei Muhabbet" gösterisi grubunda çalışan bir eleman tarafından piyanistin eşi Seyhan Unu
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle