Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
29 ARALIK 1983 KÜLTÜR YAŞAM CUMHURİYET/5 YAYEV DUNYASINDA SANAT EDEBIYAT Paul Celan'ın şiirleri Türkçede ilk kez kitap oldu Duyduk Gördük Europe dergisi Türk Edebiyntını tanıtıyvr Kültür Servisi 1923 yıhnda ünlü Fransız yazan Romain Rolland tarafından kurulan, Aragon, Paul Eluard, Elsa Triolet, Jean Guehenno, Jean Cassou, Jean Richard Bloch ve Pierre Abraham gibi ünlü edebiyatçılann birçok yapıtına ilk kez yer veren aylık "Europe" dergisi, 1983 yılının kasımaralık sayısında Türk Edebiyatı'na geniş yer verdi. Paris'te yaşayan ve CNRS'de (Bilimsel Araştırmalar Merkezi) çalışan genç Türk yazan Nedim GUrsel'in "Türk Edebiyatı'nın Uzun Yürüyüşü" başhklı giriş yazısında, Turklerin Anadolu'ya ayak basmalanndan güniımuze edebiyatta izledikleri yol yansıtılıyor. Paris'te yaşayan başka bir ünlü Türk sanatçısının, ressam Abidin Dino'nun kapağını ve iç desenlerini yaptığı dergi, daha sonra Fransız Türkolog Louis Bazin'in "Değişme Halindeki Bir Edebiyat Dili" başhklı yazısıyla surüyor. Sabahattin Eyüboğlu'dan Vedat Günyol'un çevirdiği "Anadolumuz" ve Fransa'da öğretim üyeliği yapan Altan Gökalp'in "Türkiye'de Epik Yön ve Çağdaş Edebiyat" başhklı yazılanndan sonra dergi, Güzin Dino'nun "Yaşar Kemal Romanlannın Değişik Yönleri" adlı uzunca bir incelemesine de yer veriyor. Abidin Dino'nun hazırladığı "tstanbul ve Ozanlar" adlı yazıda da, Yahya Kemal'den başlayıp Ahmet Haşin, Neyzen TevHk, Nazım Hikmet, Orhan Veli, Melih Cevdet ve Oktay Rifaftan geçerek Can Yücel'de son bulan bir dizi ozan tanıtılıyor. Nedim Gürsel'den Anne Marie Toscan du Plantier'nin çevirdiği "Nazım Hikmet'in "tnsan Manzaralan'nda KöylU Portreleri" başhklı yazının ardından da Türk ozanlarının şiirleri yer alıyor. UDP Halk Temsilcisi Mustafa Nihat Özsöz Maç yolları tıkamasaydı. Arkadaşlarımızdan Hüseyin A vuç ve Erdoğan Köseoğlu yeni bir partinin kurulacağı ve açıklamamn da Esentepe'deki Cafi Matador 'da yapılacağı yolundaki istihbarat üzerine buraya gittiler. Kısa bir beklemeden sonra "Ulusal Dayamşma Partisi'nin kurucusu ve tstanbul Halk Temsilcisi" Mustafa Nihat Özsöz geldi ve cebinden çıkardığı kâğıdı okumaya basladı. "Değerli arkadaşlarım, biz cumhuriyetçiyiz, devrimciyiz, milliyetçiyiz, halkçıyız ve de devletçiyiz. İşte bu nedenle de ülkeyi içinde bulunduğu tüm sıkıntılardan ancak Ulusal Dayanısma Partisi olarak biz kurtarabiliriz." Özsöz'ün dmleyicileri ise, iki arkadasımız dışında bir kenarda sakin sakin çayını içen bir yurttas ve Cafe Matador 'un iki garsonuydu. Hemen yan masada bulunan üç genç kız ise, özsöz'ün özlü sözlerine başlamasuıdan kısa süre sonra, hesaplannı ödeyerek Cafe'yi terkettiler. Bir ara dinleyici garsonlardan biri Özsöz'ün "özlü sözlerinden'' etkilenmiş olacak ki, alkışlayınca, Özsöz, konuşmasuu haykırarak sürdürmeye devam etti. Partisini tek başına temsü eden, ancak partinin "36 kurucu üyesı olduğunu" söyleyen Özsoz'e arkadaşlanmız, "Peki diğer kurucular nerede" diye bir soru yöneltince, özsöz gerekçesini şöyle anlattı: "Malumunuz, maç nedeniyle yollar oldukça tıkalı. Yoksa tüm arkadaşlanmız burada olurlardı." £n büytik çağdaş ozanlardan biri yapraklandır kahverengi olan, saçın değil" derken bunu yapmaktadır. Doğal olarak uykuda düş görülürken, Celan'ın şiirinde "düşte uyunan uyku" vardır. Onun şiirinde Tanrı, kendisine dua edilen değil, kendisi dua eden varhk olarak yer ahr: "Dua et, Tannm / dua et bize, / yaklaştık, yakınındayız işte." Celan şiiriyle daha bir tanışmak için, "Corona"nın bitişine göz atmak yeterli olur sanınm: "Penceredeyiz sarmaş dolaş, kendimizi seyrediyonız sokaktan: / vakt erişti, herkesler bilsin bunu! Artık çiçek açma zamanıdır taşın, / yüreğinse tedirginlik zamanı. Zamanıdır, zamanı gelmenin. / Artık zaraandır." Başka dillerde yazılmış şiirleri Türkçe söyleme açısından özel yer ve önem taşıdığına inandığım "Bademlerden Say Beni" ve Paul Celan üzerine, çevirenlerle kısa bir görüşme yaptım: Bademlerden Say Beni / Paul Celan / Şiirler / Çevirenler: Gertrude Durusoy Ahmet Necdet / 64 Sayfa / Adam Yayıncılık. ŞADAN GÖKOVALI "Celan'ın ülkemizde de sevilecegmi ve bu suskunluk şairinin biiyük bir ilgi uyandıracağını umuyoruz." Alman dilinin çağdaş en büyük şairlerinden Paul (Antschel) Celan'ın dilimizdeki ilk kitabı "Bademlerden Say Beni", önsöz ve arka kapakta böyle sunuluyor Türk okuruna. Doğrusu daha önce Celan'ın birkaç şürinin çevirisini okumuş, ama pek tat alamamıştım. "Bademlerden Say Beni"nin, gerçek bir polyglot olan Doç. Dr. Gertrude Durusoy ile şair Prof. Dr. Ahmet Necdet (Sözer) tarafından Türkçe söylendiğini görünce umutlandım. Kitabı bitirdiğinıde, yanılmadığımı anladım. Dostlarla da okuduk kitabı birkaç kez. önemli bir şiir çevirisi olayıyla karşı karşıya bulunduğumuz kuşku götürmezdi. Dekan hanımın ilginç işleri Yıl 1982, temmuzun 14'ü. Fransız Büyükelçiliği'ndeki bir resepsiyonda YOK Başkanı Prof. thsan Doğramacı ile Fen Fakültesi profesörlerinden Rauf Nasuhoğlu karşılaşırlar. Bir zamanlar aynı üniversitede çalışmış olan iki meslektaştan Prof. Nasuhoğlu, Prof. Doğramacı 'ya sorar: "Işittiğime göre Sevinç Karol'u bize rektör yapıyormuşsun, doğru mu?" Prof Doğramacı, "Yok," karşıhğını verir ve devam eder: "Size Hasan Tan 'ı rektör yapacağtm. Sevinç'i senin başına dekan vereceğim!"Şaka olup olmadığı anlaşüamayan bu konuşma Prof. Nasuhoğlu 'na ilginç gelir. Çünkü, aynı kişinin 12 mart döneminde Fen Fakültesi 'nde dekanhk Anamur'un sevilen konfeksiyonculanndan Hakkı Afacan, "Şeker" diye anılır. Geçenlerde "Şeker "in Belediye tş Ham 'nın altmdaki dükkânına küçük bir boyacı geldi ve "Boyayalım amca", dedi. "Şeker", ayakkabısınm boyalı olduğunu söyleyerek çocuğu savdı. sokar!" der. Rauf Nasuhoğlu, şaka saydığı bu konuşmayı pek çok arkadaşına ve fükültedeki meslektaşlanna anlatır. Hemen hepsi Prof. Doğramacı 'nın kendisine yük olabilecek bir insanı dekan yapmayacağmı dile getirirler. Ancak 1982 ekiminin başında Prof. Sevinç Karol Ankara Fen Fakültesi dekanlığına getirilir. Prof. Karol, görevi devraldığı günün ertesi cuma sabahı Rauf Nasuhoğlu 'nun görevi başında olup olmadığmı denetlemeye gider ve gelmediğini tutanakla saptayıp bir uyarı cezası keser. Bir ay kadar sonra, Cumhuriyet Bayramı ile Kurban Bayramı arasında kalan bir cuma günü herkes gibi borçlanarak tatile katılmak isteyen Prof. Nasuhoğlu'na bu olanak sağlanamadtğı gibi, hakkını kullanmakta direttiği için bir de para cezası verilir. Dekan hanımla ilgiti olarak yalnızca Prof. Nasuhoğlu'nun mu anısı var? Hiç sanmıyoruz. Mahkemelerle uğraşan Sevinç hanımın daha çok kişiyle anıları olacak. Dtişte uyunan uyku Çevirenlerin de dediği gibi, "P. Celan'ın şiir sanatı, acıyla yoğrulan, yiten ve yeniden orta SUSKUNLUK OZANI Suskunluk ozanı Avusturyalı Paul Celan'ı dilimize Gertrude Durusoy ve Ahmet Necdet kazandırdı. Çevirmenler, "Bizim Türkçe söylediğimiz şiirler, asıl yazıldıklan dile çevrilse, en azından yttzde 95 Celan çıkar" diyorlar. ya çıkan bir varoluşun anlatımıdır." Çeşitli ülkelerden kaynaklanan çok yönlü kültürü şiirlerine yansımıştır. Ustaca seçtiği sözcüklerle ördüğü dizelerinde olumsuzdan olumluya vanlır: "Saçında leylak yok, yüzün bir ayna parçası" derken, "Yıllann Birlikte türkü çıgırır gibi Ş. G. Ahmet Necdet'in, kendi şiir kitabı "Uzuneşek"ten başka, "Çağdaş Fransız Şiiri Antolojisi", Gertrude Durusoy'un da "Staufer Bern" ve başka çevirilen vardı. Niye birlikte çeviri yapmaya karar verdiniz? A. N. Gerti Hanımla aynı universitenin aynı fakültesinde görevliyiz. Odalanmız karşıhklı. Boş zamanlarda sanattan, şiirden söz ederken, birlikte türkü çığırır gibi birlikte çeviri yapmaya karar verdik. Ş. G. Niçin önce Paul Celan? G. D. Celan benim öteden beri sevdiğim bir şair. Yalnız Avusturya'da değil, dünyanın birçok ülkesinde tanınıyor, okunuyor. Ashnda biz "Çağdaş Avusturya Şiiri" diye bir antoloji hazjrlamaya girişmiştik. Celan'dan birkaç çeviri yaptıktan sonra, onun şiirlerinden bir kitap derleme konusu kenditiğinden ortaya çıktı. Yayın raporu GÜNER SÜMER TOPLU ERLERt I ve II Öyküler, Şi..«r, Düzyazılar, Roman/232 ve 300 sayfa, Ada Yayınlan 1977 yıhnda, henüz 41 yaşındayken aramızdan ayrılan ünlü tiyatro adamı ve oyun yazan Güner Sümer'in tamamlanmış ya da yanm kalmış tüm yapıtları, ablası Adalet Ağaoglu'nun çabasıyla iki çiltte toplandı. Birinci ciltte sanatçının 10 öyküsü, şiirleri ve düzyazılanyla birlikte, yanm kalmış bir de romanı yer âlıyor: "Adı Nalfin". lkinci ciltteyse, Güner Sümer'in sahnelenmiş olan iki oyunu, "Yann Cumartesi" (İlk kez 23 ocak 1%1 günü lstanbul'daki Site Tiyatrosu'nda, Lütn Akad'ın yönetmenliğiyle Yıldız Kenter, Müşfik Kenter, Çolpan tlhan, Şiikran Güngör, Kftmran Yüce tarafından oynandı) ve "Bozuk Düzen"(ilk kez tstanbul Belediyesi Şehir Tiyatrolan Kadıköy Bölümü'nde Güner Sümer'in yönetmenliğinde Mazlum Kiper, Doğan Bavli, Nedret Güvenç, Fuat tşhan, Kemal Ergüvenç, Nur Sabuncu, Saime Arcıman, Ayşegül Devrim, tsmet Ay, Muharrem Şen ve Şükrii Özkol tarafından oynandı) ile birlikte tek perdelik ve hiç oynanmamış oyunu "Baba ile Oğul" ve sanatçının "tek kadın için çok sesli oyun" olaraknitelediği "Hüzzam" yer ahyor. Birini cildin sunu yazısını Adalet Ağaoglu, ikinc cildininkini Sevda Şener yazmış. türlerini, tiyatro ve türlerini veriyor. Kitabın sonunda da, ülkemizde pek yeni olan "bilim kurgu"ya değiniyor. İLAHİLER Gülten Akın'ın son şiirleri/79 Sayfa/Alan Yayıncılık Son kitabı "tlahiler"de yepyeni bir biçim deniyor Gülten Akın. Güncel acılardan yola çıkıyor, "Sabır İçin tlahi"den başlayıp "Bir Eski Istanbullu Ağzından tlahi"yle, "Taş tlahi''yle bıtiriyor. Şöyle diyor: "TelÖrgüde San Çiğdem'den" şiirin de Gülten Akın: ".../Telörgüde boynu bükük/Bir san bir küçtik bir serin çiğdem/Canımın parçası öte gecede/Bedeninde yan ışık yan goIge/Beton avlulardan duvarlardan doğnı/Gün vurur gözümün gözümün içine/Bir o beni görür bir ben onu göriirum/Alınm sesini sesini sesini/Düşürürum ardıma/Bahar sellerinden geçiririm/..." in klasik dönemini inceledikten sonra, satrancın Rubinstein ve Capablanca'nın elinde eriştiği yetkin noktayı yansıtıyor, ardından Reti'nin de içinde bulunduğu Nimzoviç, Alyehin, Breyer kuşağının görüşlerini yansıtıyor. BENDEN SONRA MUTLULUK Özdemir Asaf'ın şiirleri /Adam Yayıncılık/ 286 Sayfa. "Benden Sonra Mutlnluk", Özdemir Asaf'ın olumunden sonra, ardında bıraktığı defterlerden, dosyalardan Doğan Hızlan'ın seçtiği şiirleri içeriyor. Bunların büyük çoğunluğu dergilerde yayımlanmamış şiirler. Özdemir Asaf'ın şiirleri, kitapta, şu başlıklar altında toplamyor: "Kendi Eliyle Yayına Hazırladıklan", "Epigramlar", "Taşlamalar", "Adlı Şnrler " ve "Adsız Şiirler". "Adlı Şürler''den biri olan "Do"da şöyle söylüyor Özdemir Asaf: "Dün sabaha karşı kendimle konuştum/Ben hep kendime çıkan bir yokuştum/Yokuşun başında bir düşman vardı/Onu vurmaya gittim kendimle vuruştum". yaptığtnı ve aralannda kendisinin de bulunduğu 12 kişinin hapse girmesine neden olduğunu, Prof. Doğramacı da bilmektedir. Prof. Nasuhoğlu, buna karşıhk "Oh ne iyi olur! Cene bizi hapse Ama hemen ardından bir ikincisi, o gider gitmez de bir üçüncüsüsökün etti. Sonunda "Şeker" dayanamadı, papuçlannı çıkanp pür hiddet bir köşeye fırlattı ve ortaukta çorapla gezinmeye başladı. O gün bugündür de, ' 'Şeker "e hiçbir boyacı çocuk uğramıyor. ve boyacılar Celan'ın dünya şiirin deki yeri HAYVANLAR Ismail Gülgeç Biz. e ü Ş, G. Ortak çeviri yapmak. birlikte şiir çevirmek nasıl oluyor? G. D. Ahmet Bey şiiri iyi biliyor. A. N. Gerti Hanım da dili, daha doğrusu birçok dili çok iyi biliyor. UNUTULMAK TOZLARI tkisi: Böylece birbirimizi taMahir Öztaş'ın şiirleri Yaşantı mamlamış olduk herhalde. Sanat Kitaplan/62 sayfa. Ş. G. Celan'ın dünya şiirindeki yeri nedir? "Unutulmak Tozlan", bir süreG. D. Celan 23 kasım dir şiirlerini dergilerde okuduğu1920'de Czernowitz'de doğdu. DÜŞ EKMEĞİ muz Mahir Öztaş'ın ilk kitabı. Yaşamı anlatılmaz acılarla dolu 1951'de lstanbul'da doğan Ma Yazan: Oktay Akbal/Cem geçti. Ama bu acılar, onun şiihir öztaş, Kadıköy Maarif Ko Yayınevi Türk Sanatçılan rinin malzemesi, özü oldu. BeDizisi/111 sayfa. leji'ni ve lstanbul Devlet Güzel reketli diyebileceğimiz şiir veriSanatlar Akademisi Yüksek Miminden sonra, 28 nisan 1970'te Daha önce gazetemizde tefrimarhk Fakültesi'ni bitirdi. 1973 kendini Seine ırmağına atarak ka edilen "Düş F.kmegi", Oktay yılından bu yana Somut, Varlık, Akbal'ın uzun bir süredir kale yaşamına kendi eliyle son verdi. Gösteri, Yansıma, Yarın, Olume almakta olduğu "Öksiiz Ku Çeşitli dillerden Almancaya ve şum ve Tan gibi dergi ve yaymRomenceye çeviriler de yaptı Ceşak" adlı bir ırmakromanın ilk GAZOZ AĞACI, YARALI larda şiirleri yayımlandı. lan. Yayınlanış sırasına göre şibölümünü oluşturuyor. Akbal'HAYVAN ın "Düş Ekmeği", okurlara, ir kitaplan: "Der Sand aus den MARQUEZ'LE sabahattin Kudret Aksal'ın Urnen" (1948), "Mohn und Getkinci Dünya Savaşı döneminde KONUŞMALAR öyküleri/301 sayfa/Cem Yayıdachtnis" (1952), "Von Schwelbir lise öğrencisinin anı defterinPlinio Apuleyo Mendoza'nın nevi le zu SchweUe" (1955), "Spracfaden parçalar sunuyor. Baştan söyleşileri/Metis Yayınlan/ sona bir şiir atmosferî içinde, bir gitte" (1959), "Dfc Niemandsrotlk baskısı 1954 yıhnda yapı143 sayfa. se" (1963),"Atemwende" delikanlının cinsellikten sanata lan ve 1955'te Sait Faik Hikaye (1967), "Fadensonnen" (1968), Geçen yıl Nobel Edebiyat kadar uzanan ilkgençlik yaşanArmağanı'nı kazanan "Gazoz "Lichtzwang" (1970) ve Ödülü'nü alan Kolombiyah ro tılanyla yüz yüze geliyor okur. Ağacı" ile 1956'da basılan ve "Schneespart" (1971). "Bademmana ve öykücü Gabriel Garcia 1957 Türk Dil Kunımu Edebiyat lerden Say Beni", bu kitaplarMarquez, "Yüz Yıllık Yalnız BRECHT ESTETİGİ VE ödülü'nü alan "Yaralı Havdan seçilerek çevrilen ve kronolık"ın ardından çevirilen nerdey SİNEMA van"dan sonra, Sabahattin loji sırası gözetilerek düzenlenen se bütün yapıtlarıyla iyiden iyi Yazan Mutlu Parkan/Dost Kudret Aksal öyküden uzaklaşKitabevi Yayınlan/83 sayfa. şiirlerden oluşuyor. ye tanındı artık ülkemizde. Kuşmış, daha çok şiir ve tiyatro oyuCelan'ın dünya şiirindeki yekusuz, bir yazar için yazdıklarınu vermişti. Sanatçınm uzun süMutlu Parkan, sinema estetidır belirleyici olan. Ama çeşitli ğinin günümüzdeki sorunlarını, rine geünce; Almanca yazan çağreden beri piyasada bulunmayan konularda söyledikleri, düşünve genç kuşaklar tarafından pek Brecht'in estetik kuramını ve daş şairlerin önde gelenlerinden dükleri de önemlidir. Işte, Mar Brecht'in estetik çizgisinin sine olduğu kuşku götürmez. Önbilinmeyen bu öyküleri sonunda quez'in yakın dostu olan Menikinci kez basıldı. Kitabın sonuma ustündeki etkilerini incelediği söz'de belirttiğimiz ödülleri, bu na eklenen "Düşüncemin Ko doza'nın sanatçıyla yaptığı kokitabında, uzun bir çalışma sü görüşümüzü doğrular kanısındanuşmalar yapıtlanyla sevdiğimiz nuklarından Biri" "Soyut recinin ürününü sunuyor okuyu yız. bu yazarın siyasal görüşlerini, ai cuya. Ancak Parkan, kitaba Oda", "Hüseyin Feyzullah'ın le yaşammı, kültürel etkilenme yazdığı önsözde, yapıtın çok kı Anlamdan özveride Evlenmesi", "Dolmuşta" ve lerini yansıtıyor bize. Kitaba, "Hovarda" adh öyküler şimdisa bir zaman dilimi içinde orta bulunmadık ye kadar hiçbir kitapta yer alma Marquez'in Nobel Edebiyat ya çıktığını, dolayısıyla ileride Ödülü töreni sırasında yaptığı mış olan yapıtlar. Türk dilini en yapılacak daha derinlemesine bir Ş. G. Çevirinin, hde şiir çenefis konuşmanın da eklendiğiiyi kuilanan çağdaş yazarlarımızçalışmayla bütünleneceğini belir virisinin çetin bir iş olduğu bilini belirtelim. dan birinin, edebiyatseverler tatiyor. nir. Çeviren ya anlamdan özverafından mutlaka edinilmesi geride bulunup şiirselliğe ya da şiGURBET KAÇTI GÖZÜME reken bir kitabı. SATRANÇTA BÜYÜK irsellikten özveride bulunup anMustafa Balel'in öyküleri UŞTALAR, MODERN lama önem vermek dummunda /Yazko Yayınlan/217 sayfa. YAZI VE YAZINSAL GÖRÜŞLER kalırçokluk. "Bademlerden Say TÜRLER Daha önce "Kurtbotan" ve Beni" de şiirsellik egemen. AcaYazan: Richard Reti/Çeviren: Yazan: Emin Özdeımr/328 "Kiraz Küpeler" adh iki öykü ba anlamdan fazla fire verildi Ali Karatay/Kendi yayım/272 sayfa/Varlık Yayınlan kitabı. "Peygamber Çiçeği" adh mi? Çeviriniz Almancaya çevrilsayfa bir romanı, "Bizim Sinemamız se vine Celan çıkar mı ortaya? Değerli araştırmacr Emin öz1924 New York Turnuvası'n Var" ve "Cumartesiye Çok Var Ikisi: Anlamdan özveride budemir, kitaplıklarımızda pek da zatnanın Dünya Satranç Şam mı?" adlı çocuk kitaplan yayım lunmamaya çalıştık. Bizim benzeri bulunmayan son kitabıypiyonu Capablanca'yı yenilgiye lanan Mustafa Balel, son öykü Türkçe söylediğimiz şiirler, asıl la özellikle öğrencilere değerli bir yardımda bulunmuş oluyor. Ya uğratmasıyla ün kazanan Çekos lerini "Gurbet Kaçtı Göziime" yazıldıklan dile çevrilse, en azınadlı yapıtında toplamış. Öykü dan yüzde 95 Celan çıkar sanılovak satranç ustası Richard Reti zrnsal yaratı türlerini, şiir ve düz(18891929), bu yapıtında sat ler 19781983 yıllan arasında ya yoruz. yazı olarak iki ana bölüme ayıranç oyununu tarihsel gelişimi nlmış. Kitabın sonunda yer alan Ş. G. Bundan sonrası için ran Özdemir, daha sonra belli başh şiirsel türleri anlatıyor. Ar içinde ele alıyor. Anderssen dö "Yağmuru Özlemek" adlı bö tasannız? neminin romantizminden başla lümdeyse 1978 yıhnda kaleme tkisi: Tasan değil, çahşmamız dından da öğretici yazılardan yan kitap, Morphy ve Steinitz' alınmış beş öykü sunuluyor. var. Bizi "Bademlerden Say Bebaşlayarak öyküyü, roman ve ni"ye götüren "Çağdaş Avusturya Şiir Antolojisi" hazırhğımızı hızla sürdüruyoruz. Sayın Durusoy ve sayın Sözer'e teşekkür ediyor, "Bademlerden Say Beni"de yer alan şiirlerden "Uzaklığa Övgü"nün son üç ikilisini aktararak bitiriyoruz yazımızı: "Senin göz pınannda volta atar, / düşünü kuranm eşkıyalığın. / Ağa düşürdü bir ağ bir başka ağı: aynlıyoruz sarmaş dolaş. / Senin göz pınannda / ' yapı endüstri merfcezi ipini boğuyor işte ipe çekilmiş biH»rbiy» İSTA.VBUL ri." BALOSLJNOA OTBIM KİM KİME DUM DUMA Behiç Ak TARİHTE BUGUN Mümtaz Ankan 19U'DA BUGÜN,ŞA8AHA fiAgÇf SAATO2.2OSULAKIUDA, ÜNLÜ RUS RAUİBİ GRİ60Rİ EFİMOVİÇ GASPUTİN, ST. PETERSBUSG'DA ÖLDÛRULPÜ!. ÇAKLIİCRuCyH'SlNfNSON YILLARlNM, O StRALAR BİLlNM£yEN TEUCİN Y£ İPNOTİZ'/U4 YÖNTSULERİrLE H4STAIAZJ lYİLEŞTİReN RASP<JTİHI ÜEMOFİÜ HASTASl OLAN ÇAfİlN OSLUNU DA TEO4Vr £06REK SABAYA &RMİÇTİ.BUAYRICAUĞI, Y0LSLaWKA&O OLARAK KULLANMASI gAZt KtŞİl£Rİ ÇOK GAHATSI2 BP/Y&ZOU. MİLLETVEKJLİ PgUŞt£irİÇf G&UJDUK: fWUWÇ VE PKSNS YUSUPOV, ONU KAD/NLARL4 £Ğl£HMetC İÇ*J BİfZ EYE CAĞtZPlLAR.OMDA $AOAglNA SIYANÜR kX)YUPZ£HteLBPİLEÜ. ÖLMEYİNCS TA8ANCAYU) VUKOUUUl.. KAKAT Y£RD£N KAUCIP 8AHÇ£YE ÇI*T/. BIRfCAÇ EL OAHA ATeÇ ETTİLER. YİN£ DO6RULMAVA ÇAUÇIHCA DA TUTUPNEHRS ATTILAR!. 29 Arakk RASPUTİN'/N ÖLDÜRÛLMESİL 50 YIL ONCE Cumhuriyet İktisadi program ANKARA 28 (Telefonla) Haber aldığımıza göre Heyeti Vekile öniımuzdeki hafta zarfında, Gazi Hazretlerinin riyaseti altında toplanarak, iktisadi program hakkında esaslı muzakerelere başlayacaktır. kapandıktan sonra yapılacaktır. Heyeti Vekilenin kabul edeceği esaslann program halinde gazetelerde neşredilmesi muhtemeldir" demiştir. 29 Arahk 1933 cuma günu Halkevinde açacaktır. Sergi yağlı ve sulu boya tablolarla heykellerden terekküp edecektir. 19331983 8 kuruşa satılacaklır. Köylü sigaralarma birer kuruş zam yapılacak, şimdi 4 kuruşa satılan sigaralar 5 kuruşa ve 7.5 kuruşa satılan sigaralar da 8,5 kuruşa satılacaktır. 1983M SEMÎNER/SEPGİOZİSİNDEN TÜRKÎYE'DE PREFABRİKASVÖN 2131 Arakk 1983 D grubu sergisi Abidin Dino, Cemal Sait, Elif Naci, Nurullah Cemal, Zeki Faık, heykeltraş Zuhtu Beylerin teşkil ettikleri D grubu bundan birkaç ay evvel ilk sergisini yalnız desenlere hasrederek Beyoğlunda açmışlardı. D grubu 2'nci sergisini kânunusaninin 12'nci ANKARA 28 tktisat Vekili Celâl Bey beyanatmda: "Beş senelik iktisadi program projesinin müzakeresi Meclis Celâl Beyin beyanatı ANKARA 28 Fırka Grubu bu sabah saat 10,5'ta toplandı. İçtima yarıma kadar devıim etti. Bu içıimada sigara fiyatlannın tesbiti için teşkil edilen Fırka Grubu encümeninin hazırladığı rapor okundu. Buna göre lstanbul'da halk sigarası ismiyle bir sigara çıkarılacak, Halk ve köylü sigaraları Dediğimiz çıktı? K* MBHfl fUl bUk r>rl*r<le lit • tikli* doUfnlan birçok tehlikeG h u • l ı U l u bcklediğini ısuHmaymn. Si ı« jralnn bâ Inş mmiıni için dcğil, birluç kışraerıuniiçin bizme< eden biri • cik Uıtik, r«rli G1SLAVED Urtikleri • dir. {lOlf'D