Katalog

24 ARALIK 1983 EKONOMİ CUMHURİYET/9 B«*lediye ile isjadamları ortak bir şirket kuracak Günün aynası Ihracatımızın yüzde 68'i kadar dış borç ödedik ANKARA, (ANKA> Ocakeylul dönemini kapsayan yılın ilk 9 ayında 2 milyar 694 tnilyon dolar tutannda dış borç ödendi. Ödenen dış borçlar, aynı dönemde gerçekleştirilen 3 milyar 908 milyon dolarlık ihracatın yüzde 68.69'una eşdeğerde bulunuyor. Yapılan hesaplamalara göre, bu yılın ilk 9 ayında ödemesi yapılan dış borçların 1 milyar 807 milyon dolarlık bölümü "ana para" 886.8 milyon dolarlık bölümü ise "faiz'Merle ilgili, 1982'nin eşdönemine göre, anapara ödemeleri 730 milyon dolar artarken, faiz ödemeleri 146.6 milyon dolarda kaldı. Söz konusu ödemeler geçen yıl sırasıyla 1 milyar 77 milyon dolar ve 1 milyar 33 milyon dolar düzeyinde bulunuyordu. tthalat transferlerinin hızı sürüyor ANKARA, (ANKA) Ağustos ayında hızlanan ithalat ıransferleri, eylülde de bu eğilimini sürdürdü. Eylül ayında döviz ödemesi gerektiren 639.6 milyon dolar tutarındaki ithalatın yüzde 72.8'i oranmda 476.3 milyon dolarlık transfer yapıldı. Söz konusu oran ağustos ayında yüzde 70.2, geçen yılın eylül ayında ise yüzde 71.6 düzeyinde bulunuyordu. istanbuVun çöpii Prof. Dr. Ali Sait Yüksel: Programda Çukurova merkezi ısıtmada Holding antikartel önlemlere yer yok Görüşlerini üç temel nokta etbile kamuoyundan esirgenen yetkilisi: kullanılacak rafında toplayan Prof. Ali Sait devlet kaynaklarının dipsiz fıçıselerin % 26'sının Ziraat Bankaİstanbul Haber Servisi İsYüksel şöyle konuştu: lara aktarılmasının örneğini, sı'na, % 23'ünün belediyeye, % tanbul'un çöpünü merkezi ısıt• Program, ilk elde çıkarılan Türkiye dışında bulmak pek ola Hükümet ma sisteminde kullanacak proje 5 l'inin de sanayicilere düştüğübağlı kararnameleriyle yine bir sı değildir. nü belirterek, bu konunun roplanyapımı için işadamlarıyla beledi"Onanm programı" görüntü• Piyasayı ellerinde tutan be 6 ay içinde ye ortak bir anonim şirket kur tıda hemen karara bağlanmasısündedir. Çünkü konulacak lirli fırmaların, aralarında sernı istedi. ma kararı aldılar. teşvikler ne kadar kapsamlı olurbest rekabete girişmek yerine, gol atmak İstanbul Belediye Başkanı Absa olsun artan kredi malitüketici aleyhine ortak fiyat bağSöz alan Sakıp Sabancı, bu dullah Tırtıl, dün Belediye Sarayetleri karşısında yeni yatınmlalama, pazar bölgelerini paylaşkonuyu desteklediklerini bildirirzorunda yı'nda sanayici ve işadamlarıyra girişmek ve hele Türkiye'de isma, enerji eksiği gibi, bir dizi baken, "Bu işte yabancı sermayela bir toplantı yaptı. Tırtıl, yaptihdam sorununda yeri büyük olan konut sektöründe bir hareket beklemek güç olmaktadır. Öte yandan yüksek maliyetle derledikleri fonları plase edemeyecek bir bolüm bankanın, ileriki yıllarda yakın geçmiştekine benzer sorunlarla karşılaşmasından urkulür. Zaten kıt olan döner sermayesinden, küçük esnafın üç ay uzak kalmayı göze alması beklenemez. Vadesiz mevduat faizinin, eskisinin 1/4'üne indirilmesinden zarar görecekler arasında, bu grup da vardır. Ticari mevduata faiz yürütülüşü bu sakıncayı belki bir oranda azaltabilecektir. • Programdan edinilen, son bir kaç yıldır yaşanan bir garip "Kurtarma operasyonlan döneminin kapandıgı izlenimi " sevindiricidir. Batı'nın gelişmiş serbest pazar ekonomilerinde haneyle ortaklaşa üretim kısıtlamalarına gitme gibi, rekabeti sınırlama girişimlerine karşı alınacak önlemlere programda rastlanamamaktadır. Sanayide tekellerin kaldırılması, serbest pazar ekonomisini uygulayan gelişmiş sermaye ülkelerinde de antikartel mevzuatla gerçekleşir. Devletçe ortamı hazırlanmadan piyasanın egemen firmaları arasında serbest rekabet kurallannın kendiliğinden işleyeceğini düşünmek, çağın ekonomik hukuk öğretisinde de kabul görmemektedir. Daha aynntıh bir değer yargısında bulunabilmek için; bir bölümü tam karşıt bir hükümet programında bile yer alsa yadırganmayacak genellikteki ilkelerin kristalize olması ve pragmatik bir yolu seçtiğini belirten hükümet programının ilk verilerinin alınması gereklidir. Çukurova Holding'in adının açıklanmasını istemeyen üst düzeydeki bir yetkilisi: Türkiye ekonomisini dışa açacak olan bu programı çok olumlu karşılıyoruz. Son aylarda artış hızı yükselmekte olan enflasyonu yavaşlatmak bugün en önemli sorun ve hükümet bu konuda altı ay içinde sonuç almak, "gol atmak" zorunda. Fiyatlardaki artış hızının önce kesilmesi, sonra da negatife geçirilmesi gerekiyor. Faizlerdeki yeni düzenleme bunu sağlama açısından etkili olacak. Enflasyonun hızlanmasına katkıda bulunan oiaylardan biri işletmelerin stoğa çalışmaya başlaması, bir diğeri halkın faize yatırmadığı parayı mala yatırması, tüketime yönelmesiydi. Faiz politikasının bunu önleyeceğini sanıyorum. Son kararların olumlu bir yönü de ihracat kredisi verecek olan bankalara sübvansiyon ongörmesidir. Dikkat edin burada ihracatçıya değil, ihracat kredisi verecek bankaya sübvansiyon getiriliyor. tığı konuşmada, bir yıllık çalışmasının dökümünü yaptı. Belediyenin bugüne kadar kendi olanaklarıyla 1550 sosyal konut yaptırdığını belirten Tırtıl, "25 bin lira maaş alan memur, 25 bin lira kinı öderse, o memurdan hayır bekkmeyin" dedi. Tırtıl, daha sonra çöp sorununu gündeme getirdi. tstanbul'da yakıt ve kömür ile ısınmanın artık "imkânS K " hale geldiğini bildiren Tırtıl, çağdaş ısınma sistemi olan "merkezi ısıtraa'nın İstanbul için zorunlu olduğunu söyledi. Belediyenin bu konuda 8 aylık bir çalışma yaptığını bildiren Tırtıl, işadamlanna şirket kurma önerisinde bulundu. Belediye Başkanı, kurulacak şirkette hisnin gücünden yararlanalım. Yabancı sermaye tabii ki kazanacak. O kazanacak, ben kazanacagım ama bu arada benim kazancım daha fazla olacak" dedi. Toplantıdan sonra kurulacak şirket için bir teşebbüs heyeti tespit edildi. Yapılacak ilk toplantıda şu isimlerin bir araya gelmeleri istendi: Nuh Kuşçulu, Üzeyir Garih (ALARKO), Asım Kocabıyık (BORUSAN), Sakıp Sabancı, Rahmi Koç, Erdogan Demirören, Şank Tara (ENKA), Kamil Yazıcı (ANADOLU ENDÜSTRİ), Nİhat Gökyigit (TEKFEN). Bu kurul ilk toplantısını ay sonunda Belediye Başkanı ile yapacak. HUKUMET PROGRAMI VE FAİZ KARARLARI NASIL KARŞILANDI? DISBANK DÖVtZ KURLARI Dövizin Cinsi 1 ABD Doları 1 Avustralya Doları 1 A vusturya ŞUini 1 Batı Alman Markı 1 Belçika Frangı 1 Danimarka Kronu 1 Fransız Frangı 1 HoUanda Florini 1 tsveç Kronu I Isviçre Frangı 100 İtalyan Lireti 100 Japon Yeni I Kanada Doları 1 Kuveyt Dinan 1 Norveç Kronu 1 Sterlin 1 S.Arabistan Riyali Döviz Alıs 278.25 249.59 14.30 100.75 4.94 27.84 32.94 89.67 34.42 126.48 16.61 119.01 223.58 951.28 35.72 397.34 79.96 Döviz Satış 283.82 254.58 14.58 102. 77 5.03 28.40 33.60 91.46 35.10 129.01 16.94 121.39 228.06 970.31 36.43 405.29 81.56 •MHİ Efektif Alıs 278.25 237.11 14.30 100.75 4.69 27.84 32.94 89.67 34.42 126.48 15.78 113.06 212.40 903.72 33.93 397.34 75.96 Efektif Satış 286.60 257.08 14.73 103.77 5.08 28.67 33.93 92.36 35.45 130.27 17.11 122.58 230.29 979.82 36.79 409.26 82.36 Ali Sail Yüksel holdingler değil, yeni rekabei koşullarına uyum için ufak destekler arayan orta ve küçük işletmeler o da, önemli bölümü özel sektör kaynaklı fonlarla toparlanır, yönlendirilirler. Gerek AET, gerekse Avrupa Kömür Çelik anlaşmalannda da bunun mekanizma ve yöntemleri belirlenmiştir. Fakat finansmanın temel kurallannı, ömür boyu ciddiye almarruş bazı holdinglerin devlet kasasından "kurtanlma operasyonu" için sıraya girişi, serbest pazar ekonomisi kitabına da sığmaz. Kesin rakamı Dr. Öztin Akgüç: Fonları büyük kuruluşlara aktarma operas\x)nu Ortada müthiş bir "kavram kargaşası" olduğunu söyleyen Dr.' Öztin Akgüç şunları söyledi: Serbest pazar ekonomisinden ne anlıyoruz? Serbest pazar ekonomisinin koşulları nelerdir? Bütün bu sorulan herkes kendine göre yanıtbyor. "İthalat ikamesi" ile "oUrşi" birbirine karışmış durumda. Nitekim, hükümet programında da ithalat ikamesinin "her şeyin yurt içinde yapılması" gibi bir anlamda kullanıldığı görülüyor. Oysa, otarşi ile ithal ikamesi farklı şeylerdir. Katı para politikası nedir? Bunun ölçütleri nelerdir? Bu konuda da açıklık yok. Temel ekonomik kavramların ne anlama geldiği ya da hangi anlamda kullanıldığı konusunda bir "uyum" olmayınca, "diyalog" kurmak da "tartışmak" da j mümkün değildir. Hükümet programında "ihracata dönük sanayie" öncelik verileceği belirtilmiş. Buna karşın programın ithal ikamesi anlayışı yanlış. Türkiye'de hiçbir zaman teoriye uygun biçimde ithalat ikamesi politikası zaten uygulanmamıştır. Yoksa, enerjide • oO 50 oranında dışa bağımlı V4 bir ekonomik yapı hiçbir zaman söz konusu olmazdı. Gözden kaçırılan bir başka nokta ise, bugün ihracatçı diye kabul ettiğimiz endüstrilerin başlangıçta ithal ikamesi amacıyla kurulmuş olduğudur. Tekstil sanayii, cam sanayii hep bu nitelikte olan sanayi dallarıdır. Türkiye gibi gelişmeye dönük ülkelerde bazı konularda kesin ayınm yapmak yanlış olur. Bunlardan birisi de ithal ikamesi konusudur. Sanayii önce ithal ikamesi amacıyla kurar, sonra sorunlarını çözdükçe dışa rekabete ve dışsatıma açarsıntz. Faiz kararnamesine gelince... Kanımca tutarlı bir politika getirilememiştir. Hazine ve Merkez Bankası'nın, dolayısıyla da halkın fedakârlığı ile fonları büyük kuruluşlara aktaran operasyon dur bu... Faiz kararnamesinin gerekçesi olarak gösterilenler ise, gerçek gerekçeler değildir, zahiri gerekçelerdir. Bir de "orta direk" sorunu var. Kim bu kavramın içine girecek? 12 milyonluk birikimi olanlar mı? Bankaya yatırılmış ölümkalım parasından başka birikimi ojmayanlar mı? Bu, açıklığa kavuşmalı? Yoksa, yann bir gun "sanayici" de rahatça aslında "orta direk benim" diyebilir. Eski faiz düzeninin yükü spnradan kamuya yüklenmişti. Şimdi, yük başından kamuya yüklenmiş oluyor. Kamunun bazı vergi ve gelirlerinden vazgeçmesi yoluyla... OECD'ye göre dünyu ekonomisi kıpırdanıyor Ekonomi Servisi Sanayileşmiş Batı ülkelerinin ekonomik etkinliklerinde bir canlanma görüldüğü, ancak, bunun önümüzdeki yıl boyunca duşük düzeyde seyredeceği bildirildi. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü OECD'nin altı aylık raporunda özellikle ABD ve Japonya'da görülen ekonomik kıpırdamanın Avrupa ülkelerinde henüz oldukça düşük düzeyde seyrettiği belirtildi. OFCD raporu, söz konusu edilen küçük yükselmenin işsizlik konusunda olumlu bir gelişmeyi kapsamadığını belirtiyor. Ayrıca OECD ekonomistleri, ABD'nin bütçe açıklarının, doların güç kazanmasıyla da birleşince ekonomideki canlanmamn kalıcı olmasını engelleyeceği konusunda ciddi kuşkular taşıdıklarını ifade ediyorlar. Avrupa ekonomisindeki gelişmenin oldukça ağır tempoyla seyredebileceği tahmininin yapıldığı rapora göre, Japon ekonomisindeki düzelme, bütün olarak ahndığında OECD ülkelerine göre daha umut verici. Enflasyon oranlarında bir duraklamanın ya da hafif bir yükselmenin beklendiğini belirten OECD altı aylık raporuna göre Fransa, Ingiltere ve Italya enflasyon oranlannı düşürmeye devam ederken; ABD, Japonya, Almanya ve Kanada'da ılımlı bir hızlanma bekleniyor. OECD ülkelerindeki toplam işsizlik oranında bir değişmenin beklenmediği de ifade ediliyor. ^APRAZ KURLAR 1 ABD DOLARI 19.4580 A vusturya ŞUini 2.7617 56.3259 Belçika Frangı 9.9946 8.4471 Fransız Frangı 3.1030 8.0839 Isveç Kronu 2.1999 1675.19 İtalyan Lireti 233.80 7.7897 Norveç Kronu 3.4798 I Avustralya Doları: 0.8970 1 Kuveyt Dinan: 3.4188 1 Sterlin: 1.4280 B. Alman Markı Danimarka Kronu HoUanda Florini tsviçre Frangı Japon Yeni S.Arabistan Riyali ABD DOLARI ABD DOLARI ABD DOLARI ALTEN GUMUS FIYATLARI Cumhuriyet Reşat 24 Ayar (gr.) 22 Ayar bilezik 900 Ayar gumüş ALIŞ 25.600 26.000 3.870 3.515 87.00 SATIŞ 25.800 26.500 3.880 3.715 89.00 ANKARA (a.a.) Baymdırlık ve İskân Bakanlığı Toplu Konut Fonu'na bir milyar lira daha aktarıldı. Bakanlıktan yapılan açıklamada, TEKBANK tarafından dün kooperatiflere avans ve hakediş olarak odenmeye başlanan bir milyar lira, ödenen hakediş ve avans miktarının 22 milyar 151 milyon 300 bin liraya ulaştığı bıldirildı. Toplu Konut Kanunu'nun geçici birinci maddesi gereğince, Toplu Konut Fonu'ndan yararlanmak amacıyla, Bakanlığa başvuran 4 bin 158 kooperatifın 292 bin 970 üyesinden 4 bin 39 kooperatifin 272 bin 469 üyesinin haksahipliği onaylandı. Kredi açılması için başvuran bin 871 kooperatiften bin 869 kooperatifin 101 bin 780 üyesine 53 milyar 861 milyon 086 bin lira kredi açıldı ve bugüne kadar 22 milyar 151 milyon 300 bin lira avans ve hakediş olarak odendi. Toplu Konut Fonu'na bir milyar lira daha aktarıldı Cirnin 1983 ve 1984 TAHMİ1NLERİ Büvüme (%) Enflasyon (%) İşsizlik (%) 1983 1984 1983 1984 1983 1984 5,0 4,0 5.25 9,5 8,0 ABD 3,5 Japonya 3.0' 4.0 1,5 1,5 2,75 2,75 2,0 3,0 3,25 8,5 9,25 F. Almanya 1,25 1,5 8,25 7,5 10,5 11,25 OECD (Avrupa) 1.0 3,5 5,5 5,5 9,0 9,0 OECD (Toplam) 2,25 Şimdi Eczacıbaşıfâtınm'ı araym... Ytpi dönemde, yüksek ver imli yasal güyenceü yatırımı siz yapın. Eczacıbaşı Yatınm, yasaları adım adım gözetmekle tanınır. Daima, köklü kuruluşların menkul değerlerini önerir. Yenilikleri, değişmeleri özümler, ve 10 yıllık tecrübesiyle, size piyasa düzeyinde verim sağlar. Yazın, bilgi isteyin. Bizi arayın, gelin, uzmanından bilgi alın. EV EKONOMİSİ HAZIRLAYAN MERAL TAMER Tasarruf sahibi, vadeli mevduata aylık faiz ödemesi olmamasından şikâyetçi Çarşıda pazarda sokakta otobüste kahvehanede lokantada evlerde sohbetlerin odak noktası bir anda "zam'Mar ve "hayat pahalılıgından" faizlere kayıverdi. Şu günlerde bir market bir malı 10 lira, 20 lira daha pahalı mı satıyormuş, ya da herhangi bir yiyecek maddesine zam mı gelmiş, kimsenin umurunda değil! Tüketici, zamlı etiket taşıyan malı cantasına yerleştirirken bile tezgahtarla ya da kasadaki bayanla faiz sohbetine giriyor. Parasının hangi koşullarda daha fazla faiz getireceğinin hesabını yapıyor. Hatta yiyeceğinden bile kısıp, üçbeş kuruşu biraraya getirip "üzerinde yeni faizlerin yazılı olduğu bir banka cuzdanına kavuşmamn" yollannı arıyor. Bu arada tasarruf sahibinin kafasını karıştıran ya da rahatsız eden şu üç nokta dikkati çekiyor: 1 Vadeli mevduata aylık ödeme sisteminin kaldınlmış olmasına, özellikle küçük tasarruf sahibi kesinlikle karşı çıkıyor. 3 aylık ödemelerde aylık "ek gelir" esprisini göremediğinden ve kendisine ay sonunu denkleştirmek için gerekli olan paranın, 3 ayda bir eline geçmesinin bir anlamı olmayacağından yakınan tasarruf sahibi neredeyse, "Keşke Kastelli geri gelse de, aylık ödemeler başlasa" bile diyor. (Tabii bu arada Kastelli sermaye piyasasına geri dönse bile, yasalar elvermezse aylık ödeme sistemini uygulayamayacağını aklına getirmiyor.) 2 Tasarruf sahibini rahatsız eden ikinci nokta, şu günlerde vadeli hesabını vadesinden önce bankadan çekmek isterse karşısına çıkarılan yeni faiz oranları. örneğin 1 yıl vadeli olarak parasını yatıran bir vatandaş, vade dolmasına bir ay kala bankadan parasını çekmek istese, bugün kendisine ancak yüzde 10 brüt faiz uygulanıyor. Oysa bu parayı yatırırken kendisine vaadedilen brüt faiz yüzde 20 idi. Tasarruf sahibi, "Eski vadeli hesaplann süreleri doluncaya kadar eski ve daha düşük faiz oranlan uygulandığına göre, vadesinden önce parayı çekerken de eski faiz oranlarının geçerli olması gerek," diye düşünüyor haklı olarak ve "Özal, bu durumda olan tasarruf sahibini zarara soktu," diyor. Buna göre vadeli mevduatının süresi dolmasına az bir zaman kalmış olan tasarruf sahibinin, yeni faiz olanaklanndan yararlanayım derken zararlı çıkmaması için, parasını çok zorunlu olmadıkça vadesinden önce çekmemesi (vade sonu ocak ya da şubatta dolacaklar için) en akılcı yol gibi görünüyor. 3 Tasarruf sahibi bir de 3 ay vadeli mevduata en yüksek faizin verilmesindeki "kerameti" bir türlü ka\Tayamıyor ve bu konuda sürekli yorum yapıyor. 3 ay vadeli mevduatın adının " 3 aylık vadesiz ihbarh" olması da bu konuda kafalan iyice karıştırıyor. Bize telefonla başvuran okurlarımız hep, "Bugüne kadar hep en uzun vadeli mevduat, en yüksek faizi alırdı. Şimdi neden kısa vadeliye yüksek faiz veriliyor?" diye somyor. Bizim anlayabildiğimiz kadarıyla yeni hükümet enflasyonu aşağı çekeceğini varsayarak. kısa dönemli mevduata en yüksek faizi öngörüyor. Yani üç ay sonra enflasyon 5 puan aşağı çekilmiş olursa, ona göre üç ay vadeli mevduata verilecek faiz de düşecek. Bu arada enflasyonu aşağı çekmede kısa sürede başarı sağlanırsa, bugünden 1 yıl vadeli olarak parasını yatıran, belki de üç ay vadeli yatırandan daha kârlı çıkabilecek. Bu noktada tasarruf sahibi için bir tahmin ve risk unsuru söz konusu. Şirket Merkezi: Büyükdere Cad. 15/A Tam Han. Kat 2 Şişli, Istanbul Tel: 148 21 35 147 73 87 140 21 50 (sanlral) Ankara: Selanik Caddesi, 19/5 Kvzılay, Ankara Tel: 18 70 73 17 45 26 Izmir: Şehit Nevres Bukarı Eczacıbaşı Apı. 7/8 Alsancak, I/mır Tel: 21 10 18 19 Eczacıbası\kınm HoldingOrtaklıgı A.& 100 bin. 200 bin ya da 500 bin liranız,yeni faiz seçenekleri ve %2O ya da %10 stopajdan sonra net olarak kaç lira faiz getirir? / yıl vadeli dönem sonu faiz ödemeli I yıl vadeli 3 ayda bir faiz ödemeli a) 3 ay sonunda ele geçecek faiz b) Vade sonundaki toplam faiz 6 ay vadeli dönem sonu faiz ödemeli 6 ay vadeli 3 ayda bir faiz ödemçli a) 3 ay sonra ele geçecek faiz b) V'ade sonundaki toplam faiz 3 ay vadeli dönem sonu faiz ödemeli 100 bin lira »?»IO <o 20 ^ 36<m 40500 7600 30400 18800 8400 16800 9800 200 bin lira «It> 2 0 %10 81000 17100 68400 42300 18900 37800 22050 500 bin °7o2O lira •M0 200250 42250 171000 105700 47250 94500 55125 72000 15200 60800 37600 16800 33600 19600 180000 38000 152000 94000 42000 84000 49000 8550 34200 21150 9450 19900 11025 Nominal Sermayesi: 800 milyon TL. Ödenmiş Sermayesi: 800 milyon TL. Bu ilan, Sermaye Piyasası Kurulu'nun 13.12.1983 (arih, PT.Y '43'ŞO sayılı izni ile yayınlanmaktadır. Faiz kararnamesinin yayınianmasından bir gün sonra her gazetede başka bir faiz oranı çıkınca, o gunden bu yana bizi telefonla ya da mektupla arayan okurlar, elİerindeki birikimleri için çeşitli seçeneklerde ne kadar net faiz geliri alabıleceklerini soruyorlar. Bu sorulan lopluca yanıtlayabilmek amacıyla 100 bin lira, 200 bin lira \e 500 bin lira tasarrufu olanlar için yeni faiz seçeneklerinden elde edilebilecek net fai/ gelirlerini fıesapladık. Bu tabloya gore eğer 300 bin liraııı/ \ar^a 100 bin \e 200 bin liranın getireceği faiz gelirlerini toplamanız yeterli olacak. Ya da I milyon lira tasarrufu olabilcn şanslı ki>ilerdenseniz, eh artık 100 bin liranın getireceği net faiz gelirlerinin yanına birer sıfır eklemek zahmetine katlanacaksınız. Brut faizlerden net faizleri hesaplarken, bugün geçerli olan yüzde 20'lik kesintiyi ve muhtemelen 10 gün içinde uygulamaya başlanacak yuzde 10'luk kesintiyi ayrı ayrı belirttik. Aslında faiz kararnamesi uygulama>a girerken, faizlerden alman vergi kesintisinin de yüzde 20'den yuzde 10'a indirilmesi planlanmıştı. Ancak bu vergi değişikliğinin kararnameyle mumkün olmaması \e bu değişiklik için yasa değişikliğine gidilmesinin gerekmesi yüzde 10'luk kesinti uygulamasının kararnameyle birlikte yurürlüğe girmesini engelledi. Yüzde 10'luk kesintiye ilişkın yasanın yılbaşına kadar çıkacağı ve yılbaşından eeçerli olacağı tahmin ediliyor.