19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 KASEV1 1982 KÜLTÜRYAŞAM limsel yöntem bulunduğunu savundu. Bilimsel yöntem, «deneme ve yanılma» ya da «kritik rasyonalizm» adını verdiği yöntemdi. Bu yönteme göre, bilim adamı her zaman belirli bir problemden hareket eder. Bir teori gelişUrerek bu probleme bir çözüm önerir. Çözümün yanüçlığı gösterildiğinde, yenl bir probleme vanlır ve süreç yeniden başlar. Kritik rasyonalizm fikirlerl, teorllerl, çözüra önerllerini tartışmaya, eleştirmeye, sınamaya önem veren bir tutumu ifade eder. Popper'in kendi sözleriyle bu tutum, «Ben yanılıyor olabilirim, sen de haklı olabilirsin: blrllkte çalışarak doğruya yaklaşabiliriz» anlayışında ifadesinl bulur. «Bu tutum, herkesin hata yapabileceği, bu hatanın kendisi, başkalan veya başkalarmm yardımıyla ylne kendisi tarafmdan keşfedilebileceğl görüşüne bağlıdır.> Cumhuriyet 5 düşünce inceleme, araştırma/ 'şahih alpay; Bryan Magee Hüvükteki Nar Affacı Y S R AA .16. Memet uzamp onun elinden çıkını aldı: «Eksik olma, bacı» dedi. «Allah senin ne muradın varsa versin.> <Versln,> diye güldü Memet çocuk. «Ben de dua ederim nar ağacmın altmda, yanında çalıştıklarım hakkımı versinler, diye. Onlar da benim hakkımı verirler. Ben de bir çift öküz alınm, çangal boynuzlu.> «Çangal boynuzlu olmazsa olmaz mı?> diye sordu Aşık A1L «Olur,» dedi usulca Me met çocuk. «Olur ya. çan gal boynuzlu olsa daha iyi, daha görkemll olur.> «Doğru.» dedi Hösük, «daha görkemll olur. Olursa öküz, çangal boynuzlu olmalı.» Kadm durmuş, ne dlyprlar diye, anlamadan gülümseyerek, gözlerinin yanlan kırışarak onlara bakıyordu. «Güzel, tnsanlıklı bacım, adını bağıslamadm, adm ne senln? Güzel adı nı bağışla...» «Adım Cennet,> dedi kadın, utangaç, bir genç kız gibi kızararak. «Sağlıcakla kal, insanlıklı güzel bacım, Cennet Hatun » rüyemezsin.» Yusuf sustu. Kavakh köyüne lklndl üstü vardılar. Sert bir garbl yell çıkmış, köyün evlerl kalm bir toz bulutu altmda kalmıştı. Ev aralarma yoğun, uzun toz hortumları giriyor çıkıyor, samanlan. otlan ala rak, savurarak ortalıgı allak bullak ediyor, sonra da Dumlu Kaleye doğru sürüp gidiyordu. Kalın bir toz tabakası altmda kaldılar az bir sürede, ağızlarına burunlanna da toz doldu. Gözlerinl açıp da bir yanı, evlerin duvarlarmı, kapılarını gö remiyorlardı. Yordamlaya, savrula köyün ortasmdaki kavağa varablldller sonunda. Kavağın altında gene kırmızı boyalı bir tulumba vardı. Yusuf oraya varmca ken dini tozlarm içlne atarak inleyerek debelenmeğe, yuvarlanmağa başladı. çince... Gene başımıza bir iş mi?» «Bak şu karşıdakl köy çok büyük bir köy... Büsbüyük gözüküyor. Belkl iş vardır o köyde. Yolumuzun da üstünde...> Memet çocuk coşkuyla: «Bir kavak ağacı var köyün ortasında, bir mlnareden de daha uzun.» «•Daha uzun.» dedi Hösük. cVay anasmı. böyle uzun da hiç kavak görmemiştim.» «Ben de,» dedi Aşık AH. «Bir uğrasak,» dedi Me met. «Han! niyetlendik ya nar agacına, belkl daha niyetlenince kutsal ağaç bîze bir iyilik eder.» «îyilik eder...» dedi Hö sük. Hepsi birden. HösOk şaka mı edivor, diye ona baktılar. «Bir uğrayalım.s dedi Hösük. «belli olmaz. Yusufu kuyudan çıkaran Alîah...» «Btei de kuyudan cıkanr.» diye fısıldadı Yusuf. Yusufun yüzü yavaş ya vaş bir hoş değişiyordu. Nöbeti geldi gelecebM. Her gün kuşluklayın baş lardı. Yusuf ya yanardı cayır cayır, ya da üşür buyardı. Salm îskelesine at arabaları, arkaları naylon arabalı traktörler, kamyonlar JîUyru"K'**olnîüşlaiî, kar$idan» geiecek salı bekhyorlardı. Sal kalın bir tele takılmış, tel bir demir makaraya gecirilmiştl. Salcılar tele tutunarak çekiyorlardı. Sala binince Memedin burnuna çam kokusu gelirdi her zaman ve çamlı ormanîan anımsatırdı ona. Onlar saldan lnerlerken salcıya para vermek istediler. Salcı: <,İstemez,s> dedi. «Sizden para alamam.» Suya kocaman bir tükürük attı. «Bu Çukurovanın anasını avradını...» diye de öfkeden dellenerek sövdü <Varın ulaşın daglarınıza, hepinlz ölürsünüz yoksa. buralardan artık kimseye hayır yok.» <\ok.» dedi Hösük. «Sagol kardeş.» Kavakh köye dogru yollandılar saldan inlnce. Yan yolda Yusuf gene titremege başladı. «Hiç bir kıymetl yok.» dedi Yusuf. «Siz aidırmayın. Höyüktekt nar ağacma gidlyoruz ya... Bakın. kavaklı köyde az 11er de... Bir iş bulursak, ben de çahşırsam, çahşınea ben iyi olurum. Her zanıan hep böyle olur, ben iş bulunca iyileşiveririrn.» Hösük birkaç kere Yusufu sırtlamak istedi, Yu suf: «Olmaz,» dedi. «Yürürüm. oooy, ben yürürüm.» Memet çocuk vafdı onun koluna girdî. Yusuf kolunu ondan kurtarmağa çalışıyordu. Hösük buyururcasma: «Bırak Yusuf, çocuR koluna girsin. îstedi ço, cuk. Sen tek başına yü Karl Popperin Bilim Felsefesi ve Siyaset Kuramı Çev.: Mete Tunçay, Remzi Kitabcvi, İstanbul 1982,149 s. Bryan Magee'nin çağımızın ünlü filozoflanndan Karl R. Popper'in bilim ve siyaset felsefesinî tanıtan, özgün adı kısaca Popper (1973) olan tanınmış eserinin Ttirkçesi yayınlanmış bulunuyor. Bir tngiliz felsefecisi ve eleştirmeni olan Magee'nin ülkemizde yayınlanmış başka bir kitabı daha var: Yazarın ünlü filozaflarla yaptığı ve 1978 de BBC televizyonunda yaymlanan sohbetleri kapsayan ve Türkçeye Çağdaş Düışün Adamlan adı altmda çevrilen kitap (Hazırlayan: Mete Tunçay, M. E. B. Yayınları, Ankara 1979). Magee'nin Popper üzerlne çalışması, bilim felsefesine çok farklı açılardan ve düzeylerde ilgi duyan okurlarm yararlanabileceği bir ustahkla yazılmış. Popper felsefesine mükemmel bir giriş kitabı. Kitabm bir özelliğl de bizzat Popper'in eleştirileri dlkkate alınarak son şeklini kazanmış olmasL Popper'in Siyaset Felsefesi Kritik rasyonalizmin siyasete uygulanmasını Popper şöyle tanımlar: «Politikada bilimsel metoda benzer bir yöntem uygulamanın tek yolu. belirli olumsuz yanları, bazı istenmeyen sonuçlan olmayan hiç bir politik davranışm bulunmadığı varsayımmdan hareket etmektir. Hatalan aramak, bulmak günışığına çıkarmak, çözümlemek ve bunlardan ders çıkarmak: Bilimi uygulayan bir politikacının ve politika yapan bir bilim adamının tutması gereken yol budur. Bilimsel yöntemi politikaya uygulamak, 'hiç hata yapmadığımıza kendimizl inandjrmak, hatalarımızı görmezden gelmek, gizlemek ve başkalanna yüklemek' sanatınm yerine daha üstün bir sanatı; 'yaptığımız hatalarm sorumluluğunu yüklenmek, bunlardan ders almak ve bu derslerden ileride aynı hataları yinelememek için yararlanmak' sanatını koymak demektir.» Magee, Popper'in siyaset felsefesi konusunda, kendi eğilimini de ortaya koyan, şu satırlan yazar: «Burada klşisel bir llgimi açıklıyorum. Ben bir demokratik sosyalistim ve genç Popper'in... Demokratik sosyalizmin felsefi temellerinin neler olması gerektiğini ortaya koyduğuna lnanıyorum...» Popper Kimdir? ^ Popper ve Totaliter Düşüncenin Eleştirilmesi Popper'in bir başka önemll özelliği, totaliter düşünceyl şiddetle eleştirmesi ve siyasal özgürlüğü büyük bir güçle savunmasıdır. îkinci Dünya Savaşı yıllarında yazdığı Açık Toplum ve Düsmanları'nda totaliter düşüncenin felsefi kaynakları olarak gördüğü Platon, Hegel ve Manc'ın öğretilerini eleştirmiştir. Bu eseri, ünlü tngiliz düşünürü Sir Isaiah Berlin'in sözleriyle, «Marxizm'in yaşayan bir yazar tarafından yapılmış en tltiz ve amansız elestirisisni içerir. Bu eleştirlnin amansızlığı Magee'ye şu sözleri söyletir: «Doğrusu, ben de, aklı başında bir adamın Popper'ln Marx eleştirisini okuduğu halde, Marxlst olmaya devam edebileceğini düşünemiyorum.» Tüm büyük düşünürler gibl Popper'in bilim ve siyaset felsefesi de kimileri haklı çeşitll eleştirilere uğramıştır. Ancak onun gerek bilim gerekse siyaset konusundaki görüşlerinin etkinüğini sürdürdüğüne; açık, çoğulcu topluma inanan tüm demokratlar için güçlü bir esin kaynağı oldufuna kuşku yok. Magee'nin Popper'in fikirlerinî tanıtan bu yetkin eserinin Mete Tunçay'ra titjz ve güvenilir çahşmasıyla dilimize kazandırılmış olmasını yaym hayatımızm önemli bir olayı olarak değerlendirmek gerekiyor. Kitabm sonuna eklenen, Popper'in «Diyalektik Nedlr?» ve «Toplum Bllimlerinde öndeyi ve Kehanet» adh makaleîerinin de çok isabetle seçilmiş metinler oldugunu söylemeliyiz. Bu makalelerde Popper'ln, Hegel ve Marx'ın felsefelerinln temellerinden olan diyalektik kuramına ve (toplumsal gelişmenin Tanrı, doğa ya da tarih yasaları tarafmdan belirlendiğine dair) tarihsici (historicist) öğretiye yönelttigi eleştirilerin özünü bulmak mümkün. Gerek bilim gerekse edebiyat yazmımızda çeşitli baglam ve anlamlarda kullanıldığını gördüğümüz ^diyalektik» kavramı ve kuramı ile ilgilenenlerin bu makalelerln ilkini okumaları özellikle öğütlenir: • Diyalektik kuramı ile îlgüenenler İçin bir yeoi yayın *da Doç. Dr. Şahin Yenişehirttotlu'rîurrî^sefe'lrfysretrtlk Bilgi Kuramı (Epistemoloji) [A. Ü. DTCF yayını, Ankara 1982] başhklı kitabı. Kitap. yazann Düşüncenin Tarihsel Sürecinde Diyalektiğin Dört Evrimsel Gelişiminin Çöasümlenmesi ve Irdelenmesi Sornnsalı başlıklı zorlu bir okumayı gerektiren «geniş boyutlu» (büyük boy 516 s.) doçentlik çalışmasma dayamyor. Görüldüğü gibi, valışmaya konulan her iki başlık da zihinde bir dizi soru uyandırabilecek niteîikte.. Geçen hafta T.S. Kuhn'un Bilimsel Devrimlerin Yapısı adh eserini tanıtırken değindiğimiz gibi. çağdaş bilim felsefeslnin ana akımlarından biri Popper'in adıyla anılıyor. öte yandan Popper, bilim yöntemi konusundaki görüglerinin siyasete uygulanması demek olan siyaset felsefesi ile cte günümüzün etkili düşünürleri arasmda yer alıyor. 1907 yılmda Viyana'da doğan Popper. sonradan Protes tanlığı kabul eden bir Yahudi aileden geliyordu. Paşistlerin Almanya'da iktidara gelmesi üzerine, ülkesini terketmek zorunda kaldı ve savaş yıllarını Yeni Zelanda'da geçirdi. Savaş sonunda tngiltere'ye yerleşti ve emekli oluncaya kadar London School of Economics'te mantık ve felsefe profesörlüğü yaptı. 1965 yılında bilime yaptığı üstün hizmetlerden dolayı Sir ünvanını aldı. Popper'in eserlerinden başlıcaları şunlar: Logik d«r Fcrschung [Bilimsel Araştırma Mantığı] (1935); Açık Toplum ve Düşmanlan (2 cilt, Çev.: Mete Tunçay / Harun Rızatepe, Slyasi İllmler Türk Derneği, 1967/1968): The Poverty of Historicism [Tarihsiciliğin Sefaleti] (1957) ve Conjectures and Refutations [Tahminler ve Reddiyeler] (1963). 4£ Akşam olup gün kavuşuncadır ki parbi yel azaldı, diner gibi edincedir ki teker teker kalkıo yüzlerinr yudular. cHakkınızı helal edln kardeşler. ben ölüyorum kardeşler...» Kuyunun başına kadlfe çlçekleri, fesleğenler dikmişlerdi gene. Tulumbanm önündeki taş tekne ta eskilerden kalmıştı, çinke taştandı, mavl damarlıydı. îçine on adam gırse sığardı. Teknenin dibine oturup bir püre dinlendiler. Dünyayı toza beleyen garbi yell azıttıkça azıtıyordu. Yüzlerini yıkamayı akıl ettüer ama Aşık Ali: «Amanın ha,s> dedi, «yü zümüzü yumaya mumaya kalkmayalım, çamur içinde kalınz.s. Akşam olup Kün kavuşuncadır ki garbi yeü azaldı, dlner gibi edincedir kl teker teker kalkıp yüzlerini yüdular. Yusuf daha yerde debeleniyordu. Onu da kaldınp yüzünü yudular. Beklediler beklediler, yanîanna, ku yunun bagına kimsecikler gelmedi. Köyden de hiç ses sada çıkrmyordu. Memet: «Ne olmuş bu köye?» Hösük: 0 Köy epey gerilerde kalmıştı. Gün kuşluğa kadar durmadan, epeyce de hızlı yürüyüp Ceyhan Irmağı'mn kıyısına, salm başına geldiler. Popper'in Bilim Felsefesi Popper, mantıkçı pozitivistlerin egemen bilim anlayışına fcarşı çıkan ilk düşünür oldu. Bilimin doğruluğu kanıtlanmış olgulardan oluştuğu ve bunların birikmesiyle ilerlediği görüşünü reddetti. Bilimde kesin olarab kanıt'^nmış. değişmez hiç bir şey olmadığını; bilgilerimizin geçici olduğunu ileri sürdü. Bildiklerîmizi kesinlikle katııtlamanm mümkün olmadığını; buna karşılık bunların yan lışlığının gösterilmesinin mümkün olduğunu savundu. Bilim giderek doğruya yaklaşıyofdu; ama ojıa, ertşip erlşemediği h'îçblr zamari bllinemeyecekti. Popper Mantıkçı Pozitivistlerin billmselllğin ölçütü olarak koydukları «doğrulanabilîrlik» ilkesini de reddettî. Herhangi bir teoriyi doğrulamak ampirik destek sağlamak kolaydı. Bu bakımdan bilimsel bir teori hangl kosullarda yanlış olduğunu belirleyen teoriydi. Bir teori yanlışlanabilir. çürütülebilir nitelikte ise, bilimseldl. Popper, doğa ve toplum bilimlerinin esasta aynı tür olaylarla ilgili oldugu anlammda «bilimin tekliği» tezinl paylaşmadı. Ancak tüm billmlerin ortak oldugu bir bi ötekiler de: «Sağlıcakla kal, insanhklı. güzel Cennet bacımız,» dediler. Anavarzaya doğru yola düştüler. Dağlarm başı ışık içlnde kalınış, az sonra güneş doğacaktı. Düldül da ğınm doruğu bir sırça parçasıymış gibl ipil ipil yanıyordu daha şimdiden, göz kamaştırıyordu. Köy epey gerilerde kal mıştı. Gün kuşluğa ka. dar dtmnadan, epeyce de hızlryürüyüp Ceyhanırmağmın kıyısına salm basma geldiler. Memet: «Suyu geçince...» Hösük: «Eee kardeş, suyu ge 4 SÜRECEK Tüm okumayı sevenler KİMKİME ACILIYOR.. Fuarofcotüanflrmalar ADAM VAVINClUK / AMERIKAN NESP^AI / ANADOLM VAVINOL/K / ARWN KtTAPEV) / 6ASKAN VAV1NLARI/ BİLG£ PA2ARLAMA/ BHJMSa ESERUEB / C E M t ^ V OAĞfTIM / ÇAGOAŞ VAYINCILIK / E VAYlNLARi / EDA EGrTlM MALZEMELEPI / gVRENSa KfTAPEVf GaiŞIM / GROLIER I M ılMC / MASP KİTAPEVI / MÛRRIVET MOUOING / *ARACAN VAVINLAra / LEBİB VALKIN VAV1MLARI / Mc GRAW HIU PUBUCAT1ONS / MIUJVET VAVIN / OSMANU VAVINEV» / PAV VAV1N BASIM / RED HOüSE / VARUK VAVINLARI / YAPl VE KREDIBANKASI / VENIASVA VAVINLAR1 UAftC?G0 Of>20.00ARASiGEZHfWlJB OĞKENCiaî RJAR) UCRBSİZ G£2£BLU£fi Behiç AK lıkWra aymmıfc. ıhtiyac larm ( ^ b h ( te 3 ^ tedc, loson j rını ce^ilt smi//ora oyırdım psikolojık, fe l , Bvra<k cotvtyH) zoru ihttoaanı kqr$ılama froblemı wjr FUARCILIK YAPIM A.$. Tel: 67 67 0467 67 05 # Levent Kız Meslek Lisesi Genel Kurul toplantısı 23 kasım 1982 günü saat: 10.0013.00 arasında okulan toplanta salonunda yapılacaktır. • Î.E.T.T. kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. Mehmet AU BOZKINA • Şişli 1. Asliye Hukuk Hakimllğinin 982/510 esas, 982/455 karar ve 13.10.1982 tarihli ilanı ile Esmani Çakmak olan adım Osman Çakmak oiarak tashih edildiği iîan olunur. 9.11.1982 SATILIK Ford motorlu damperli kamyon. Teb 26 79 99
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle