Katalog

23 EKİM 1982 **** Cumhuriyet 11 Diyarbakır'da aranan 7 TKP militanı Istanbul'da yakalandı DÎYAltBAKIR (»A ) Dl yarbakır'da aranmakta olan yasa dışı TKP'nln vedi militanı îstanbul'da yakalandı. Diyarbakır Sıkıyönetim Komutan yardımcılığından alınan bilgiye göre, Diyarba kır Siyasi Şube eklplerlnce yasa dışı TKP'nin militanı olmak ve yasa dı$ı faaliyetlerde bulunmak suclanndan aranan yedl klşi îstanbul'da yakalanmistır. Siyasi gube ekiplerince Diyarbakır'a eetirtlen samkların sorgulama larına başlandı. öte yandan. çesitli suçlardan iki yıl altı ay hapis ceza sına hükümlu Ahmet Dlrlk lle kaçakçılık suçundan nak kında gıyabi tutuklama ka ran bulunan Mehtnet Çelik adlı klşller RÜvenllk kuvvetlerinin yaptığı aramalar sıra smda vakalanarak. Diyarbakır Sıkıyönetim Komutan Yardımcılığı'na tesllm edildller. Yetkililer, daha önce yasa dışı faaliyetlerden dolayı Siyasi Şube ekiplerince yakalanmış olan 39 kisiden üçünün sorgulamasının tamamlanarak Sıkıyönetim Ko mutan Yardımcılığı'na teslim edildiğini, beş kisinin de sorgulamasının devam ettiği ni kaydettiler. Üniversitelerde kayıtlar Dicle'de kayıt süresi uzatıldı, 19 Mayıs'ta puaniar düsürüldü Haber Merkezl Dicle Üniversitesi'nde kesin kayıt süresl uzatıldı. Samsun 19 Mayıs Üniversitesi'nde puaniar dlişü rüldü. Dicle Üniversitesi'ne bağlı Hukuk Fakültesi ile Diyarbakır, Batman ve Urfa Meslek YUksek Okullannda kontenjanm dolmaması Uzerine puaniar düşürülerek kesin kayıt işlemleri 25 ekim pazartesi mesai bitimine dek uzatıldı. Kesin kayıt için istenen puaniar şöyle: x Hukuk Fakültesi 379. 337 eşit ağırlıklı taban puan. Diyarbakır Meslek Yüksak O kulu 346.762 matematik fen taban puan, Urfa MYO Mühen dislik bölümüne 351.686 Tirkçe matematik, Elektrik bölümüne 352.763 matematik fen, Motor bölümüne 349.013 matematik • fen, Harita bölümüne 353.159 matematik fen taban puan. 19 MAYIS ÜNtVERSÎTESt Samsun 19 Mayı s Üniversitesi'ne bağlı tlâhiyat Pakültesi ile Çorum ve Amasya Meslek YUksek Okullannda kontenjanlar dolmadığı için puaniar dü şürüldü. Yedek listelerden kayıtlar, bu sabahtan 25 ekim pa zartesi mesai bitimine dek sürecek. Kontenjanların yine dolmaması durumunda yedek listeler açıklanacak, kayıtlara 31 ekim akşamına kadar devam edilecek. 19 Mayıs Üniversitesi'nde kesin kayıt için taban" puaniar şöyle: tlâhiyat Fak. 353.470 eşit ağırlıklı, .Amasya MYO tnşaat bölümü 350.778 matematik fen, Elektrik'bölümü 355.563 matematik fen, Harita Kadastro bölümü 357. 998 matematik fen, Turizm • İşletmecilik bölümü 374.013 Türkçe sosyal, Işletme Muhasebe bölümü 359.000 Türkçe matematik; Çorum MYO İnşaat bölümü 346.563 matematik fen, Elektrik bölümü 354. 783 matematik Fen, Motor bö lümü 349.919 matematik fen, İşletme Muhasebe bölümü 355.856 Türkçe matematik. GAZİ ÜNIVERSİTESt Gazi Üniversitesi'ne bağlı Bolu Meslek Yüksek Okulu' nun Turizm ve Motor bölümlerinde kesin kayıtlar 25 ekim pazartesi günü sona eriyor. Bo lu MYO'nun Turizm bölümü için 384.800, Motor bölümü için 364.779 taban puan istehiyor. KARADENİZ ÜNİVERStTESÎ Karadeniz Üniversitesi'nde bütünleme ve güz dönemi sınavları sona erdi. 1982 83 öğretim yılma ne zaman başlanacağını Üniversite yönetimi henüz açıklamadı. Çukurova Üniversitesine bağ lı İskenderun, Mersin, Ceyhan, Antakya ve Osmaniye Meslek Yüksek Okullannda geçtiğimiz pazartesi günü başlayan kesin kayıtlar dün akşam sona erdi, 790 öğrencinin alınacağı adı geçen Meslek YUksek Okul lan için saptanan puaniar üze rinden yapılan kayıtlarda kontenjanlar dolmadı. Açık konten jan için, saptanacak yeni puan lar üzerinden yeniden kesin ka yıt açılacak. Demirei (Baştarafı 1. Sayfada) ğı'na gönderildi. Ankara sıkıyönetim Komutan Iığı Askeri Savcılığı, Süleyman Demirei hakkında Cumhuriyet Halk Partisi tarafmdan kurulan hlikümetin manevi şahsiye tine hakaret ettiği gerekçesi ile soruşturmaya başlamıştı. 1979 yılmda Adalet gazetesinde yaymlanan bir demeci ile, «Hükümetin manevi sahsiyetine hakaret» ettiği ileri sürülen Süleyman Demirei hakkında ya pılan soruşturma sonucunda sözkonusu iddıanm askeri sav ctlık tarafmdan kovuşturulmasına gerek görülmediği, bu ne denle görevsizlik karan verildiğl ögrenildi. Asil CeSik'in atınmasenda komu (Baştarafı 1. Sayfada) sislere 23 milyar verilerek sahip ohınması karau yararına bulundu» şeKhnde görüş belirtildi. Başbakanlıkça yapılan açıkla ma şöyledir: «Asil Çelik" Sanayi ve Ticaret Anonlm Şirketi, sermayesinin yüzde 25'i Koç Holdlng, yüzde 20'si tş Bankası, yüzde 20'si T.C. Ziraat Bankası, yüzde 10'u T: Ticaret Bankası, yüzde 5i T. Sınai Kalkinma Bankası, yüzde 5'i Cetaş. yüzde 2.5'i I. F. C. ve yüzde 12,5'u halk tafuıdan ödenmiş. Önenılî bir ağır sanayi lıuruluşudur, Bugün kurulsa en az 25 milyar liraya mol olacak bu modern tesisin ekonomimiz ya rarına faaliyetini sürdürmesı gerekli görülmüştür. Bu itlbar la böyle bir tesisin üretimini duriurması ve yurtdışmdan A a sıtlı çelik ithal edilmesi ihtinıa li düşünülrnıe7. Oysa Asil Çelik eylül 1981 ayında içine düştüğü mali darbo ğazdan kurtulamadığı takdirde üretimini durdurmak zorunda kalacağın' hükümete bildirmiştir. Gerek uzman düzeyindeki incelemelerde vc gerekse hükü metin ekonomik işlerini yüriıten her kademedeki görüşmelerde ekonoml için finemi büyük olan bu kuruluşumuzun sorun;ına föziim bulunması ve şiı ketin ekonomiye kazandırılması göriişii ağırlık kazandı. Asil Çelik'in mali sıkıntısınm, devletten şirkete 5 yü için de 23 milyar lira talısis gerek tirdiği, şirketin 4 milyar Iiralık sermayesinin îçinde 4 bin vatandişın hissesi oldağu, jıUardır zararda olan şirketin yeniden borrlanmasına zarar duru mıınu de*aaı edeceği ortay.ı çıkmış. şirkete 23 milyar lira borç nl:ırak verilmesi yerine tesislere sahip olarak 23 milyar liranın verilmesi kamu ya rarına bulunmuş, bu kararlı kamu kavnaklanndan tefrik edilecek 23 milyar liranın devlct tarafmdan yönetilmesi sağlanmıştır. DevİPt müdahale etmediği takdirde üretinıi duracak olan ve ekonomi için çok onemli bir tesisin hisse seneticrini hissprtarlanmn istekleri ü zerine satın almaya karar veril miştir. Şfrkette kamu kcsiminin or taklığı ilk kez Ziraat Bankarı mn 800 milyon lira ve yüzde 20 oranında hisseyi, nisan 1981 "de taahhiit etmesiyle başlamış, hü kümetin kararı kamu kesiminln bir banka aracıhğıyla Asil Çfilik'tfi 1,5 yıldır siirdiirdüğü ortaklık ve kredi ilişkisinin ge nişletilmeslnden ibaret olmuştur. Şirkete devletçe kaynak tah sis odllmesinde uygulanıası dü şUnülen kâr ortaklığı belgesi v;ya kredilendirme sistemlerlnin Iıer Iklsinin de lıukuki, ida ri ve mali sakıncalan görülnıiiş, bunun üzerine hisseierini satmak isteyenlerden bu hissc lerin devletça satın alınabilece ği açıklanım.ştır. Hisseierini satinak istemeyen satmayabileceği gibi bu hissele ri satınalmak isteyen başka özel sektör kuruluşu varsa. dev let müşteri olmak nlyetinde de değildir. Anıaç sadece DU tesisin ekonomiye kazandırılınasıdir.» Başbakînîıkça yapılan açıkln ınada devlelin üzellikle bu tpsi sîn ülke ekonomisine katkısım vc 4 bin vatandaşı düşündüğü nü ayrıca bu ortaklardan Iıîs scsini devretmek isteyenlere 1976 yılından beri şirkete ödedikleri nna paravı nakten ken dllerine ödemeyi kararlaştırıl•Jıgı kaydedildi. Şirket hisse se nedinin ağustos 1982 içindeki sa tışınılaki 925 lıradan kote edile rek işlem gördügü de belirtüen açıklamada şirket varlığının nominal değeıinin makul olduğu üzmanlarca tespit edildiği ifade cdildi. Açıklımanın son bölümünde ise şöyle denildi: «Hisseler devletçe satın alın dıktan yonra kanun lıüknıü ge reği üç yıl süre ile şirketin, dev let yönetiminde aııonim şirket statüsünde faallyetlerini sürdür mesl gerekmektedir. Şirketin 4 bin ortağının hisseleri nakit ö denerek satın almırken büyük ortaklara ve ticari bankalara hisseleri ve alacaklan karşılıâı nt 5 yıl içinde yüzde 30 faizli devlet tahvili ile ödenmesl kararlaştırılmıştır. Hükümetimiz Asil Çelik hisselerini satın almaya karar ver meden önce bir yılı aşkın süre 'çinde konuyu her yönüyle ince lediktcn sonra hiç bir özel ve ya tüzel şahsin menfaatini gö zetmeksizin herzaman olduğu gibl valnız kamunun ve ekonominin yararına düşünerek bu sonuca varmıştır» ERZURUM, (a.a.) Erzurum'da bu yılın ilk dokuz ayında yapılan et ihracatının geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 400 artarak, 21 bin 661 tona ulaştığı bildirildi. Erzunım Ticaret ve Sanayi Odâsı yetkililerinden alman bilgiye gö re, başta îran olmak üzere, Irak ve Ürdün ile Arap Emirlikleri'ne yapılan ihracatin sekiz tonu Erzurum Et Kombinası'nca, 13 bin 661 tonu ise tüccar tarafmdan gerçekleştirildi. Soğuk hava depolu TIR'larla ihraç edilen otın tonunun 2 bin 975 dolardan işlem gördüğünu belirten yetkililer geçen yıl Erzurum'dan yurt dışma tcplam 6 bin 500 ton et ihra cmın yapıldığını söylediler. Öte yandan, Et ve Balık Ku ıumu Erzurum Et Kombinası ile Îran arasında 13 bin 300 ton sığir eti ihracat bag lantısı yapıldı. Erzurum'dan 9 ayda 21.6 bin ton et ihrac edildi * GÖZLEM (Baştarafı 1. Sayfada) kaçırma» diye bir suç çeşidi yoktur. Bu tür eylemler sıklaşmca, Ceza Yasasma uçak kaçırma eylemleri ile ilgili maddeler ve yaptınmlar getirilir. Bu gelişim başka alanlarda da geçerlidir. Bu başka alanlar, özel hukuk ilişkileridir: tcra iflas düzeniemeleri ve Ceza Yasasmdaki dolandırıcılık suçlandır. Türkiye, 24 ocak kararları ile hukuksal çerçevesi çizilmemiş bir düzene «ya Allah» diyerek, gözü kapalı, kulağı tıkalı, balıklama dalmiştır. Bu yüzden, yer yer ve zaman zaman, yasalarda yeri, tanımı ve yaptırımı bulunmayan bazı oluşumlarla karşılaşılmıştır. Hukukunj.klasik ölçüleri, parakredi düzeninin sorunları karşısında yetersiz kalmıştır. Siyaset ve ekonoml gibi ana konulan, ideolojik ipotekler, tek yaniı kosullandırmalar, «kahrolsun» ve «yaşasın» edebiyatlan ile geçiştlrme alışkanlığı bize pek pahalıya malolmuştur. İtiraf etmek gerekir ki, biz, terör olayları gibi, enflasyonun getirdiği sorunlar karşısında derieysizliğin acısını çok çektik. Terör konusunda, silah kaçakçılığı ile terörist çeteler arasında ilgi olabileceğini çok geç anladık. Bunun gibi, banker iflasları başladıktan sonra yayınlandıklan gün eksikliklerini anladığımız bir dizi kararname hazırlatıp, yürürlüğe koyduk. Bu konularda uzmanlığı nedeniyle gör'eve çağırılan üniversite öğretim üyesi deneysizdi. Bakanlık bürokratı, uzmam deneysizdi. Böyle bir olayla karşılaşmamıştı. Üniversite öğretim üyesi, özel hukuk ilişkilerinin bilinen kalıpları dışma hiç çıkmamıştı. Böyle olunca da ne yapacağımızı şaşınnıştık. Deneyimiz yoktu. Elimizdeki hukuk metinleri, olaylar karşısında yetersiz kalmıştı. Olanlar böyle oldu. Olumsuzluklar böyle üstüste yığıldılar... Serbest piyasa düzenine, 1933 tarihli «ödünç Para Verme İşleri Hakkındaki Kanun» ile girilir miydi? Bankalar Yasası, Merkez Bankası Yasası ve yürürlükteki Maliye Bakanlığı tebliğleri, yeni oluşumlar karşısında, tek tek, yeni baştan gözden geçirilmez miydi?. «Kartel hukuku» ele almmaz mıydı? Iş çevrelerimiz de bu konuda pek yaya kalmışlardı. Siyaset alamnda iri sözler söyleyip, sık sık gazete manşetlerine geçen ünlü işadamlarımız, serbest piyasa düzeninin hukuksal çerçevesini çizmek konusunda pek yetersiz kaldıklarını kanıtlamışlardı. «Türk Parasınm Kıymetini Koruma Hakkındaki Kanun»dan başlayıp, Ticaret Hukukunda, Borçlar Hukukunda, îcralflas Hukukunda ve de Ceza Yasasında değişiklikler yapmadan, çok uluslu yenl ekonomik düzene ayak uydurmaya ve içerde «serbest piyasa ekonomisi» kurmaya elbette olanak yoktu. Hür teşebbüsümüz de bu işin pek farkında değildi.. Kapitalizm ve sosyalizm, birbirlerine karşıt sistemlerdir. Ancak. her ikisinin de, kendileriyle uyumlu yol ve yöntemleri vardır. Eğer, yol olarak, serbest piyasa ekonomisi seçilmişse, bunun gerektirdiğl yöntemleri, hukuksal düzeniemeleri zaman yitirmeden arayıp bulmak ve uygulamaya koymak, kaçınılmaz bir zorunluluk sayılmalıydı, ama böyle olmadı. Banker lflaslanndan sonra Ceza Yasamızda yeralan «dolandırıcılık suçu» ile ilgili tanım ve ölçülerin, zaman zaman yetersiz kalması da aynı deneysizliğin sonucudur. Ceza Yasasında, daha önce bir değişiklik yapmak ve dolandırıcılık eyleminl, yeni oluşan parakredi düzenindeki suçlan • önleyecek niteliğe sokmak gerekirdL Bu da yapılmadı. Bütün bunlar, klasik Idare hukukunda «hizmet kusuru» olarak tanımlanan bir sorumluluk çeşidini anımsatmaktadır. Hizmet kusuru, bir devlet hizmetinin, kötü ya da geç yapılmasmdan ya da hiç yerine getirilmemesinden doğan bir sorumluluktur. Serbest piyasa düzeninde, bu düzenln mimarlan, çok açık biçimde görüldügü gibi, bu düzenin gereklerini yerine getirmiş değillerdir. Bundan Başbakan eski Yardımcısı Turgut özal ve «özal'm ekolü» olarak adlahdıracağımız kişi ve çevreler doğrudan doğruya sorumludur. «Sudaş hesap» adı altmda «kara servete» sığınak gösterenler ne yazık ki, bir Bankalar Yasasınm, bir ödünç Para Verme Yasasının, bir Türk Parasmm Kıymetini Koruma Yasasının sırrını bile anlamadılar. , ANKAKA (UBA) Danıştay'ın dava ve idari dairele rinde 1978 yılı basından bu yana toplam 72.679 dosya biriktiği, bunun 67.285'inln dava dairelerinde. 5.394'ünün de idari dairelerde bulundu ğu açıklandı. Damştay'ın 5 yıllık çalışma dönemi ile ileili olarak yapılan ıstatistiklere göre, Damştay Dava Daireleri'nde 1978 yılı basından 1982 yılı ağustos ayı sonuna kadar 222.280 dosya idari dairelerin de de 18 bin 229 dosya Karara bağlandı. Her vıl bır ön ceki yıldan devredilen dosya lar nedeni ile 1982 ağustos ayı sonunda Danıştay Dava Dairelerinde görüsülmek üzere bekleyen dosya sayısı 67 bin 285'e, idari dairelerde görüsulmek üzere bekleyen dosya sayısı da 5 bin 394 'e ulaştı. 1982 yüının ilk sekiz ayın da dava dairelerine 41 bin 19, idari dairelerine de 3 Din 440 yenl. dosya geldi. Danıştay'da 78 bin dosya birikti Referandum sonrasının ekonomik kararları ele alınıyor ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Ekonomik konularla ilgili üst düzeyde kararlarm olıışturulduğu ve ahndıgı Yüksek Ekonomik Koordinasyon Kurulr. üç gün üst üste uaşbakan Bülend Uiusu'nun başkanlığında toplandı. Toplantıda 7 kasım tannindeki anayasatnn halk oylamasından sonra ııygulanacak ekonomik kararlar Uzerinde duruldu. Sağlanan bilgilere göre, Başbaakn Uiusu'nun başkanlığındaki toplantıya kurul Uyesi bakanlar, Maliye Eakanlığı, Merkez Bankası ve Devlet Planlama Teşkilatı yöneticilerı katılıyorlar. Toplantıda ele alman ko nular genellikle iç ekonomik ka rarlara ilişkin olmakla birlikte, önceki günkü görüşrtıelerdg Türkiye ile Avrupa Ekonomik Topluluğu arasmdaki ilişkilerin da tarlışıldığı bJİdirıldi. Konuyla görevli Devlet Bakanı Sermet Refik Pasiıı, Yüksek Ekonomiij Koordinasyon Kurulu'na son gelişmelere yönelik bilgiler verdl. Özellikle AET'nin TUrkiye'den ihrac edümekte olan tekstil UrUnlerine koymuş oldu ğu miktar sınırlaması uzerine bilgi veren Pasin, daha sonra Türkiye'nin bu konuda ne yapabileceği ve ne gibi önlemler alabileceğini araştıracağını va ne gibi önlemler alabileceğini araştıracağını ve bir karar oluşturacağını belirtti. AET ile ilgili ilişkilerin dışm da görUşmeler, özellikle Maliye Bakanlığı tarafmdan hazırlanmakta olan yeni ekonomik uygulamalara yönelik kararlar üzerinde yoğunlaşıyor. Buna göre, 7 kasım tarihindeki anayasanın halk oylamasından son ra uygulamaya getirilmesi beklanen konular şöyle sıralanıyor: • Vergi konusu Burada herhangi yeni bir vergi getirilmesi düşünülmüyor. Ancak, vergi tahsilatmı hızlandıracak ve idarenin vergi toplamadaki etklnliğini yükseltecek önlemler ele alınıyor. • Servet beyanı 1983 yüı başmda Maliye Bakanlığı servet beyanuun yenilenmesi ve daha önce vermemiş olanlann, ancak şimdi verecek durumda bulunanların servet beyanı ver melerine ilişkin düzeniemeleri ni istiyor. Bu konuda nasıl bir düzenlemeye gidileceğinin ayrıntıları ekonomik kurulda an latılıyor. • Yeniden Değerlendirme Ele alınan bir başka olan yeniden değerlendirme liyat artışlan nedeniyle eski iş makine değerlerinin yenilenmesini öngörmesi ve yenileme için yo ni bir kaynak yaratması açısından tartışılır. • Bankalarla ilgili alınacak önlemler Daha önce Danışma Meclisinden geçmiş olan bankalarla ilgili bir yasal değişiklik halen MGK'da bulunuyor. Maliye Bakanlığı halen MGK'da bulunan bu yasaya ba zı maddelerin eklenerek, baka nın yetkilerinin arttırümasını istiyor. Bu yetkiye dayanılarak bankalar üzerinde denetimin yoğunlaştırılması ve Ma liye Bakanının yetkisiyle bazı kararlara gidilmesi üzerinde duruyor. Öte yandan, önceki günkü toplantıda Başbakan Uiusu'nun Asil Çelik'in Devlet tarafından satın aİHlması konusunda yeniden, bilgi aldığı belirtüiyor. Öğrenüdiğlne göre, Başbakan Ulusu toplantıda, «Asil Çelik* le ilgili olarak bir karar aldık, ancak bu karar değişecek değildir. Bununla beraber Devlet Başkanına bu konuda aynntılı bilgi vermek istiyorum, onun içinde bu operasyonla ilgili aynntılı ve gerek<,eli bir rapor istiyorum» dedi. Bunun Uzerine Maliye Bakan lığında bu yünde bir rapor hazırlandı. YUksek Ekonomik Koordinasyon Kurulu'nun dün de öğleden sonra toplanarak özellik le Servet beyanı üzerinde dur duğu bildirildi. • Aşağıda döktlmü yazılı Cemal Toska emrühavalesine tanzim edilmiş 2 adet cem'an 9.400.000. TL. tutarındakl bonolar kaybolmuştur. T. Ticaret Kanununun ilgili hükümleri gereği llan olunur. 1 Borçlu Fedai GÜzelman, Akşam Sok. 6. Blok Kat: 1 D: 4, 4. Levent/lstanbul. Meblağ: 4.700.000, TL. Hululu Vade: Açık. 2 Borçlu: Cahit öncü: Naftzbey Pasajı No: 20/A TR. 20 Sirkeci/İstanbul. Türkiye'nin * °*. İLO'ya girişinin 50. yılı nedeniyle konferans düzenlendi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye'nin Uluslararası Çalışma Örgütü'ne (İLO) girişinin 50'nci yılı dolayısıyla Türk î ş tarafın dan 25 ekim pazartesi günü yapılacak bir konferans düzenlendi. İLO'nun dünyadakl çalıs' ma banşına ve Türk çalışma hayatına etkilerinin konu edileceği konferansta Türk . î ş Genel Başkanı Şevket Yılmaz, Çalışma Bakanı Prof. Turhan Esener. BM TUrklye daimi temsücısi Srafraz Khan Malik ve İLO Türkiye temsilcisi Brace MacDonald birer konuşma yapacaklar. Konteransa bir tebliğ suna cak olan Î.Ü. îktisat Pakülte si Dekanı Prof Dr. Nusret Ekin, «İLU'nun dünyadald çalışma banşına katkılan.nı anlatacak. Diğer bir başka tebUg sahibi olan Türk t ş Genel Başkan vekili Emln Kul da. bu örgütün Türk çalışma yaşamına yaptığı etkileri dile getirecek. ANTALYA (THA) Antal ya'mn tarihi Kaleiçi semtin de Önceki «ece çıkan yangın da bir ev tamamen yandı, bir kişi de öldü. Kaleiçi üzun Çarşı S o kakta Saziye Akpınar'a ait evde sabab saat 04.00 sırala rında bilinmeyen nedenle yangın çıktı. Ahşap olan iki katlı ev itfaiye ekiplerinın tUm çabalanna karşın söndü rUlemedi ve tamamen yandı Yangında ev sahibi 75 yaşındaki Şaziye Akpınar da yanarak öldü Olayla ilgili soruşturma devam ediyor. Antalya Kaleiçi'ndeki yangında bir kadın öldü ANKARA (a.a.) Milli kültürümüzle ilgiH jçörüşleri derlemek tartışmak. küitüreı arlıklanmızı koruma, geliştirme. tanıtma alanlann da vaoılacak önerilerl tesbit etmek. kültür politikasmın esaslannı beliriemek amacıy la dUzenlenen Milli Kültür Şurası çalışmalarına bugün başlayacak. «. Parabi SalonuYıda saat 10. , OO'da başlayacak Şura'yı Dev let Başkanı Orgeneral Ke. nan Evren bir konuşmayla , açacak. Milli Kültür Şurası bugün çalışmalarına baslıyor (Baştarafı 1. Sayfada) Yazanmız Ali Sirrnen, iddîanamenin bütünlüğüne ya nıt verdiği sorgusunun ilk bölümünde, Banş Derneği'nin Banşseverler Cemiyeti'nin devamı olarak kurulduğu iddiasuıın doğra olmadığmı vurguladıktan sonra, bu konuya ilişkin açıklamasında şunlan söyledi: «Banş Derneği'nin Banşseverler Cemiyeti'nin devamı olduğu nun ileri sürülmesine herhangi bir yasal sakınca ya da suç olamaz. Çünkü sözü geçen örgütün kapatılmasına. yöneticilerlnin de cezalandırılmasına neden olan TCK'nun 161. maddesi daha sonra kanun koyucu tarafından ülke çıkarlarma aykın görüldügü için iptal edilmiştir. Ne var ki, 1977'de kurulan Banş Derneğl'nin Banş severler Cemiyeti'nin devamı olması mümkün değildir. Çünkü bu iki kuruluş dünya ve Türkiye açısından son derece farklı ortamlarda kurulmuştur. Banşseverler Cemiyeti soğuk savaşın bütün dünyayı sardığı. Türkiye'nin de o günlerde işbaşında bulunan iktidann ayraazhğı yüzünden gerginliğin önde gelen odaklanndan biri haline sokulduğu bir dönemde, sözü edilen tehdidin agırlığını göstermek, böylesine tehlikeli bir tutuma karşı kamuoyunu uyarmak için, bir anlamda dünyada ve Türkiye'de egemen olan havaya karşı kurulmuş bir örgüttür. Banş Derneği ise, soğuk savaşın geride kaldığı, yumuşamanın geri dönülmez bir olgu olarak kabui edildiği bir dönemde. iki dünya savaşına kaynaklık etmiş, Avrupa'nın degişik rejimlerdeki ülkelerinin tamamı (33) ve NATO'ya üye iki Ku zey Amerika devlettnin (ABD ve Kanada) altına im za koydukları Helsinki Nihai Senedi'nin amaçlan doğ rultusunda o senedin öngördüğü (non governmental) bükümetler dışı kuruîuşlardan biri olarak hayat bulmuştur.» «İLLEGAL GÖRÜNÜM VERİLEREK» Ali Sirmen devamla illegal bir örgüt görünümü verilerek. vargılanmak İstenen Banş Derneği'nin. Türkiye Cumhuriyeti'nin o günkü Başbakanı aracıhğıyla imza ladığı metnin amaçlan doğ:rultusunda, o belgenin yaşa ma geçirilmesi için kuruldu ğunu anlattı, göyle dedi: «Burada şöyle bir görüş akla gelebilin Madem ki, Helsinki Nihai Belgesi imza Ianmış ve yumuşama geri dönülmez bir olgu haline «Ne var ki, nükleer dengenin bugün vardığı aşama da, buna bağlı olarak NATO'nun savunma stratejisin de meydana gelen degişiklik ile son zamanlarda özellikle Pentagon'da egemen olmaya başlayan yeni strateji görüşleri ışığında. ba•BARIŞ YOLUNDA nş sorunu Avrupa ve hele BİLİNÇLENME GEREĞİ» i hele Türkiye açısından daha Ali Sirmen özellikle 1975 da önem kazanmlştır. yılından bu yana gelişen oGerçekten son yıllarda iki laylann, bu tür kuruluşla büyük güç arasında vanlan rın önemini, kamuoyunun nükleer denge, artık tarafbanş yolunda bilinçlendiril lardan birinin kendi de yok mesinin zorunluluğunu bir olmak tehlikesini göze alçok kez kanıtladığını söyle madan, nükleer savaşı başdi şöyle devam etti: latacak olan düğmeye bas«Belirtmek isterim ki, in masını engellemektedir. Bu sanlık kadar eski olan ba durum ilk bakışta, dünya rış özlemi. ilk atom bomba banşı için bir güvence olası Hiroşima üstünde patla rak kabul edilebilir. Gerçek dtğı günden bu yana hayati ten bir ölçüde güvence sağbir önem kazanmış bulun Ianmış olmaktadır. Tarafmaktadır. Nükleer silahla lar, topyekun bir nükleer sa rin ortaya çıkmasından ön vaşm ülkeleri için dogurace, insan mutluluğunun bir cagı felaket karşısında, böy öğesi, insanlığin gelişmesi Ie bir sonuca yol açacak dav nin bir önkoşulu olan banş ranışlardan kaçuımaya, isartık insanlık için (var ol tenmeden çıkabilecek bir ma ya da olmama) sorunu nükleer çatışmayı önlemeye haline gelmiş bulunmakta büyük özen göstermektedirdır. ler. Topyekun mukabelenin Geçen celseterden birinde yerini esnek mukabeleye bı burada Aiskhylos'un Pe sler rakmasın'n temelinde bu ne oyunundan sözedilirken, in den yatmaktadır. sanhğın 2400 yıldan daha uBu durum özellikle ABD'znn süredir, sanat yapıtla nin kendi topraklannın dırmda bile banş sorununu şında ve uzağında, Avrupa tartıştığı dile getirildi. Evet topraklan üzerinde, öncelik binlerce yıldır dile getiri le de kanat ülkelerinde olen, koşullan araştınlan bir daklanacak taktik nükleerözlemdir banş. Ama aynı ko sınırlı nükleer çatışmaya nuda artık önumüzde o ka yönelmesi olas'ilığını büyük dar süre yok. 2000 yıl daha ölçüde artırmış bulunmakta banş koşullannı araştıra dır.» mayız. Belki de 20 yıl sonra bile çok geç olacak, gezegeSÜRECEK nimizde konuyu tartışacak gelmiştir. O zaman bu tür kuruluşlara ne gerek var? Hükümetler kendi aralannda görüşüp sorunlannı rahatlıkla çözümleyebilirler. Banş VB işbirlisrf dilekleri en üst politik düzeylerde dile getirilmiş bile olsa, olaya bitmis gözüyle bakılamaz. Bu doğrultuda kamuoyunu oluşturmak, sürekli uyanık tutmak. her zaman önemini korumaktadır. Bu yüzdendir ki, Nihai Senet'te hükümetler dışı kuruluşlara böylesine önem verilmiştir. Bu yüzdendir ki gerçek yüzü hiç de iddianamedekiyle uyuşmayan, asla bir cephe örgütü olmayan Dünya Banş Konseyi'ne Birleşmiş Mil letler, kendi sinesinde (hükümetler dışı) kuruluş olarak yer vermiş, bu örgüte silahsızlanma oturumlannda söz hakkı tanımış ve UNESCO'nun A tipi Danışmanlığı statüsünü tevdi etmiştir. Yine bu yüzdendir ki, 1975'ten bu yana dünyanın birçok ülkesinde Banş Dernekleri kurulurken, Hel sinki Nihai Senedi'nde öngö rülen amaçlann yaşama geçirilmesi için, ABD'de Baro'nun çağnsıyla kurulan Hukuk Yoluyla Banş Merkezi, ya da merkezi Paris'te bulunan Avrupa Gazeteciler Kulübü gibi mesleki kııruluşlar ortaya çıkmıştir.» kinıse kalmayabilecekHr.» «NÜKLEER DEHŞETİN BOYUTLARI» Ali Sirmen daha önce arkadaşlan söz ettikleri için nükleer savaşın. nükleer dehşetin boyutlanndan söz etmeyeceğini, yalnızca Helsinki Nihai Bildirisi'nin imzalanmasından bu yana geçen süre içinde, SALT 2 Anlaşması'nın Amerikan Kongresi'nde onaylanmaması ve Pershing 2 ve Cruise füzelerinin Avrupa'ya yerleştirilmeleri konusundaki tartışmalarla, bu kıtadaki iki bloka ait füzelerîn yeniden gündemin baş sorunu haline gelmesi, nükleer tehlikenin hala bizleri tehdit ettiğinden ve banşseverlerin ne denli yılmaz çabalar harcamaları gerektiğinden söz etmek gereğini duyduğunu belirtti. Bütün ülkelerden in sanların banş örgütünde ypr almalannm ve hemen tüm ülkelerde banş örgütünün bulunmasmın nedeninin bu olduğunu söyledi. Şöyle devam etti: Danışma Meclisi 1. yılmı tamamladı ANKAK4 (Cumhuriyet Büro su) Devlet Başkanı Orgeneral Kenan Evren'in açış konuş masıyla 23 ekim 1981'de çalış malarma başlayan Danışma Meclisi bugür. 1. yıhnı tamamlaclı. Danışma Meclisi'nin 1. yıldönümU nedeniyle, bu sabah Danışma Meclisi Başkanı Sadi Irmak'm başkanlığındaki bir heyet Anıtkabir'e giderek, Atatürk'ün manevi huzurunda say gı duruşunda bulunacak. Danışma Meclisi Başkanı Sadi Irmak, 1. yüdönümü nedenis'le TBMM tören salonunda saat 19.00 21.00 arasında bir kabul resmi verecek. Yaklaşık 500 kişilik bır protokolün belir lendiği bu kabul resmıne Dev let Başkanı Kenan Evren ve MGK Uyeleri de katılacaklar. Tekel Genel Müdürlüğü de DM'nin 1. yüdönümü nedeniyle «Danışma Meclisi Slgarası» nı hazırladı. önceki gün üyelere satümaya başlanan bu si gara beyaz ambalajlı ve üzerin da «TC Danışma •Meclisi» yazısı bulunuyor. Danışma Meclisi, MGK tarafmdan kabul edilen 2485 sayılı yasayia kuruldu. ANKA"nm ha berine göre, DM, bugüne kadar aralarında 7 kasım pazar günü balkoyuna sunulacak olan Anayasa da dahil, toplam 115 yasa tasansıyla 21 yasa tek lifini görüşerek kabul etti. Bir yıl jçinde 162 birleşimde 380 oturuır. yapan Danışma Meclisi 837 saat çalıştı. DM İhtisas Ko misyonlarmda halen 105 yasa tasarısı ile 4 yasa teklifi görü şülmek Uzere gündeme alınmış bulunuyor. DM'ye iletilen tasarılardan 22'si hükümetçe yeniden düzenlenmek üzere geri ar lmdı. DM yeni yasama yılında, siyasi partiler yasası ile seçün yasasını da hazırlayacak. EVET HAYIR (Baştarafı 2. Sayfada) Buna hiç gerek yok. <Cumhuriyet» fotoromanıyle, kuponuyle satüan bir gazete değil, en değerli yazarların düşünceleriyle dolu bir gazete. O yüzden alışan zaten bırakamaz. Gerektiğinde yiyeceğinden kesip yine alır. Düşünün bir kez, Türkiye'de oldukça aydın bir kesim var ki ayakta kalabiliyorsunuz. Bu bile sizleri sevindirmeli.» Cumhuriyet Gazetesinin 5.7.1982 tarihli sayısında aynı sütundaki Makale.Genç Kapalı Cezaevindeki siyasi hükümlülerin ortak seslenişi olarak, Savcının yiyecek bedelini ödemediklerini ileri sürerek almış oldukları kitapları vermediklerini ileri sürmüşlerdir. Cezaevlerine hangi tür kitapların alınacağı, Cezalarm înfazuıa Dair Tüzüğün 189 ve 190.Md.ile Adalet Bakanlığı Ceza ve Tev.Ev.Gn.Müdürlüğü Ks/5 29.4.1982 gün ve 29/76 sayılı genelgesinde gösterilmiştir. Buna göre kitapların yasak yayınlardan olmaması yetmeyip, ayrıca hükümlülerin ıslahını sağlayacak, Sosyal ve mesleki bilgilerini arttıracak,Atatürk ilkeleri ve Devrimleri.Türk tarihi, Türk kültürü ve Edebiyatı.Dini eserler (İman, Ibadet ve ahlaka ait islami kaideleri doğru olarak işleyen), ders, keşif ve icatlar niteliğinde olması gerekmektedir. Oysa adı geçen kişilerin okumak istedikleri kitaplar bu vasıfları taşımadıgı gibi, ideolojik vasıflı olduğu için kendilerine verilmeyip, cezaevi emanetine almmıştır.Yoksa yiyecek bedelini ödemedikleri için verilmemiş değildir.Yiyecek bedelinin tahsili ise 2548 Sayılı Kanun 2.Mad.göre yapümaktadır. Yalçm KARTOPU Genç CSavcı Yrd. TEKZİP I Cin Sağlık Bakanı yarın geliyor Haber Merkezl Çin Halk Cumhuriyeti Kamu Sağlığı Bakanı Cui YuelU, Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Kaya Çilingiroğlu'nun davetlisi olarak res mi ziyarette bulunmak üzere yann Ankara'ya gelecek. üzerinde durulacak. Konuk bakan ı kasım pazartesi günü İstanbul'a geçerek temaslarda bu lunacak. Türkiye'de bulunan Çm Genel Kurmay Eaşkan Yardımçısı Orgeneral Cen, dün Gölcük'te Donanma ve Sıkıyönetim Komutanı Orgeneral Zahit Atakan'la bir görüşme yaptı. Orgeneral Cen, daha sonra İstanbul'a gelerek Hava Harp Okulu'nu gezdi. Kolej mezunu Abnanca ve İngilizce ders veriyor Td: 7ı 12 82 Türkiye ile Çin arasmdaki res mi görüşmeler, 26 ekim salı gü Kurulda hazırlıklarm v e gö nü Ankara'da başlayacak. İki rüşmelerinde daha sonra Ba ülke arasındaki resmi görüşme kanlar Kuruluna gsOrilmesi " lerde, rağlık yönetimi ve politikaları ile işbirliği konulan kararlaştmldı.