Katalog

0 ÖBI CÜMHÜSİYET 4 HfiîİRâH 1977 H£P£ LEZItTLi ^ KANl TüRMAiy SELÇÜK YAYLA FakirBAYKURT 51 Serpll, boşalttıfı legeni getirdı çadıra. Lâzım olacagını düşünmüstü. Harun Efendi. «Koy kızım:.» dedi. yüzün» bakmadan. «Sabun ver. su getir ... Serpil ocsktan ılıksuyu aldı. Kamerana'nın vsrdigi sabunu tutru. Harun Efendi çöktli: «Dök kızrnır. dedi. Serpıl dökmepe başladı çökmeden. O sırada bakn bu çökmeden su döken kim? Büdi buralardan olmadığını. Giyimi başkaydı. Başkaydı bakışı. «Yeter, çökün siz de. madem dokuyorsıınuz. çökün şöyie'.> dedi. Cökrtt Serpil. Yenidcn dedi: «Dökün!.» îyiee ogdu ellerini. Yıkadı, durladı. «Siz de hepinız yıkayın!» dedi. Kamerana'ya, Zeke'ye göz etti, yıkayın. Havluyu aldı. sihp kurulandı. «Süt ısıtın dedigim gibi. Sonra çorba...» Çıktı djşarı Güneşi sevdı. Çakal Hasan'la Çakır beküyorlardı Tosmar Mehmet çıkıp geliyordu aşagıdan. Kamerana yamndan hısım ohırlardı. Duymustu Gulcan'ın hastalığını. Bir torba «kövcüliik» sanmnıştı sırtma. Sıfa geld:n Harıın Efend::» aedi Çak&I Hasan, sarıldı ellerine. • Hoşbulduk Hasan Kfendi. nasıisın bakalım?» Çok muîiandı Çakal Hasan: «Sayende iyiyim1. Sağhjını dileTİm: Varoi:. Geçiyordum. duydum geldifini. Varol. Allah razı olsun... Zaladın'a gidiyorum. Bizim hısımlar orâa yaylada. Beş on davarlan var.. » «S:ına çay kaynattırarağım Çakal Hasan. hemen 'gitme!» ded: Çakır. Yürüdii çadıra. Zeke gelin ıçerisini süpürmüş. kabı kacağı yerli yerine koy nr.ıştu. Çaydanlıgı koymuştıı ateşe. Sütle. çorba işir^e de Kam?:ana kendisi sarılmıştı. Serpil'le Güler oturmuşlardı Giilcan'ıiı başına. «Ar..im karmıım!.» diyordu Gülcan. tkı iiç günciür d:li »iışmıştı «Anam karnnm!» derr.eğe de. omı sürdürüyordu sanki! Bozçaym kokusu yay:lma*a başladı havaya. Fatmaca'yla Kısroeı Karı girip geldiler. Nszmı oğlan da dikildl Ş»r.w'in ysnına. Manastır Yıkığı yönür.den iki kadtn daha görür.c.ü. Önlerinde birer esek vardı. Çariırdan çıkıp Çaka! Hatan'a rioğru yürürken baktt baktı, «Bunlar da kaynımm karıstyia gelır.i; duymuşlar geliyorlar:.» ded: Çakır. Harun Efendi t3sm başına çıkıp bir sigara yaV.*ı. A7 sonra Serpıl. eünde tepsiyle göründü. Ça\T içtikten sonra koiundaki saate baktı Harun Efendi: «tk: ı*!ie da:ıa yapacaŞım!» dedi. «Yazık ki gitmem gerekiyor. Çakır Ağa. se:ı ber.imie biraz gel bakalım. TembihJerinı olacak ıçcrcıe...» Yürüdü. Çakal Hasan yetîşti ardmdan. tıEh, biz de 7'olcu olacağız, sana giıle gü!e Hanırı Efenıüm!» dedi, b.y go. r w duygusuyle sıktı eliııi. Sonra doğrulttu yolunu Kara Sivri' nin boynundan sola, Zaladın'a doğru. Harun Efendı ığneleri yaptı. «Benim işim tamam. LÂkin... ?ana şimdi lâkin'ın r.edenini anlatacağım. Bız burada r.e yaptık simüi? Hastalıgm giüişhıı temelü önleyıci işler değıî b.ı;ılar. Te mizlık gibi ışlsr. Karr.mı yumşattıs. eesıni boşalrtık.. Kaibini piıçiendirdik. İkı de a:ıtib:vot:k vurduk. B:r ikı de hap bırakacağırn. Lâkin, yaprr.£dık lâboratuvar incelemeleri. Dosdoğru biln.iyoruz neler oiup bıtıyor. Karaıiama işler bunlar. Asıl yapiınır.?ı gerekerım ne olduğunu rıasıl bilecegiz dağ bajmda?» {'f'afunıliah!» denıeyi düşüı.dü Çakır. «Burada kararUimadan biîemeyiz!..» <:EsLafuriiliah!..ı> «Estafunıllah değil. Biimemize olanak yok. Dağ ba.=mdayız. Onun içın. hasraîık durabilir de, ilerleyebillr de! İlerlerse ameliyaıiıktır; burada yapılacak iş yok. hemen şehre gö;ürme>. gerekir. Ne yap:lacağ:nı ben biirada bilemem. Onu orada doktorlar söyleyecek. Tamam mı, anladın mı Çakır Ağa?» «Bu kız ıyı olmaz mı diyorsun Harun Efendi?» Bumbuz oldu çadınn içı. Eaşını sağa sola salladı Harun Ef°nc: «Hayır, hayır: Hayır. öyie bır ŞP.V korjuşmadım. lyileşeb:;.r de. arrabıiir de!. Bunun hangisı olur, ouradr bilemeyız, ded:m. Yok ehmızde oianak. Kanda ilîihap. yani irin, var mı, yik mu; bıimıyoraz. Belkı bir barsak dügürnlenmesi bu belki apandisit. belki peritonit; nasıl bıleyim ben;; karariamadan biiinmez ki!..ı» «Bılınır» sanıyordu Çakır. Yetkin aoktorlar kadar ye'kin bır sağlıkçı bal gibi bilebilir bunu sanıyordu. Bundan dolayı anlamıyordu Harun Efendinin dedikleriru. «Sancı ve ateş artarsa hemen şehre götürmek gerekir. Dosdoğru Devlet Hastanesi'ne. O zaman amel:yat zorunludur. Bunu ıvi aklmda tut, yeter. Ben kalsam iyı, ama söyledim. başka hastalarıın var. Atsin'de, Morsay'da dolaşırken çok insan çaldı evin kapısmı. Oysa oen neyım? Ben, alt ucu basit bir sağlıkçıyım,.> Kalktı ayağa. «Şimdi bana ızın! Çekon atımı...» Çantasını, heybesini yerleşürdı. «Bir ekraek yemedik, kahvaln yapnıadık!> dedi Çakır. • Vakit yok, ne yapalım? Birsz bazlama, biraz peynır katın, yolda yerım...» Hocabey dolarup geldi yeniden. Tam atına binmek üzereyken «Hoşgeldıniz!» dsdi Harun Efendiye. Durdu, eltni uzattı, .Siz de hoşgeldınız efendim!. dedi o da. Tokalaştılar. Gitmem gerckiyor. Bekleyen iiastalarım var. Koşçakalın..» dedi. Atlariı a:ına .. Çakır da yürüdü Harun Efendinin yanı sıra. On adım kari»r gitiiler biriikte. Borcunu sordu sıkılarak. Ver ne yerirsen!> diyecekti, çekindi. Bir sayı belli eîmekten de sıkıldı. Öyle duraksanıalı bır süre geçti. Çüzdanmı çıkardı Çakır. «Vallahi bir şey ıstenıez diyeceğım, yani ben bu işlen gerçekten para için yapmıyorunı. Para hevesi olan insan ticaret yapar. Senden iğneleriıı. i'.âçîarın parasını alayım sadece. Bir dost kazanmış oldum, bana ye'.er...» dedi. Çakır açnuş es,ki deri cüzdanı, uzatıyordu. İki yüz üra aldı, «Yeter bu kadar..• dedi, sürdü atını. Belenden aşî: Karun Eıendi. Gene Kızılkeya yoiundan gidecekti. «Bızde sağlık işleri böyle...» dedi Ali Şirin. «Efeer sadece ilâç parasını aldıysa adaylıgını koyacaktır...» dedi Hocabey. .Lâkin sağlık işleri gerçekten berbat...» •Hangı ış iyi, Sayın Hocanı?» dedi Altan. «Karayollan iyi, örneğin!» dedi Hocabey. «Türkıye'yi temelli kötü göstermenin de bir anlamı yok. lsvıçıe gioı ülketie bile kadın'.ara oy hakkı verilmiş değıldi daha, düşünün! Bizde eili vıldır var. Biz aslmda...» .Sayın Hocam, bızim aslında ne kadar iyi bir ülkemiz olduŞunu bıliyorıım. Örneğ:n bizaeki toprak. bizdeki iklim veds bizdekı doğai kaynaklar, yeraltı yeriistü servetlerinin bolluğu çok az ülkede var, bunları da biliyonım. Fakat ömeğin bir Çin"deki sağlık örgütü de yok bizde. Çin'de sağlîk işleri çok üeri Sayın Kocam. Bulgariar da çok ileri. Bulgarlar'da tarım, endüstri, elektrifikasyon da ileri. (DEVAM1 VAR) İSPANYA ÜZERlNE SÖYLEŞİ # tspanya'dakl savaş rimden söz oderken «Bir scrün tü vardı. bu drvletin (:örüntüsü^• dii ama, bir devrira de sürcBeliyordu» diyorsunuz. Aynca aDev rim ancak savaş karanıldığı takdirde zaiere ulaşabilirdi» diye ekiiyorsunuz. Oysa bazı tarihçiier. si5aset adamları ve militanların buna şu yarııtı gerirdiklerini bilı yoruz: «Devrim dondunılmıışt'.ı. çiinkü etkinlik ve disiplin adma, halkın insiyatifi ortpdan kaldınlmıştı.n CARRtLLO: Ba^ı tarihçiler, savaş ve devrirnrie salt Sovyetier Birliği'nde olup bıicnlenn yankısmı gcirme eğilimindeler. Bugun de. 193B39 savaşı ve devriminın bir yanda komünistlerin öte yanda Troçkistler ve anarşistlerin olduğu bir mücadeleyi temsil ettiği kanısır.dalar. «Bürokrasi» ile «Devrimci kendilığindenlik» arasır.daki mücadele.. Ama bu bir karikatürden ibarei. Mücadeleye hizmer edip etmenıek açısında hiç de belırleyici olmsyan bazı olgular çarpıtılıyor. Halk Cephesınde olumlu ne varsa kaybolııyor. halkımızm müradelesindeki yığilikler unutuluyor. Sovyet var riımı ve Uluslararası Birlikler gozden kaçıyor. Bozuk bir ağızın ardında halkımızın kahrp.marılığı, O'a'.arı üç yıl süresince iaşist düşmanın üstün giicüne karsı mücadele etmelerini saglaysn herşey anlarnsız bır öykiiye dönüçüyor. Sizin söylediklrrinizin aksine. ben saraş sırasında anarşistlerir. ve bazı durjmlarda da «goşistnlerin yapııîtı yanlışların ' Cumnuriyet oıdusımun büyük bir bölümiinü sağlsyan tasradan sördüğümüz deste*in ve heyecanlanmn yitirilmesine n?den olduğu kanısmdayınn. Örneğir.. köylülerin küçük toprak sahiplerini kolîektifleştirmenın uyguianmnsı sonucu hayvanlannı. tuzlama f'lerini, ekinie rin; birer değersiz vesika karşılığı tcrketme zorıında kalışları. bu toplumsal tp.bakaran bir bölümü nü Cumhuriye*" uğruna mücadeleden uzaklaştırmıştır.. Cumhuriyet için ki !elerden verilecek desteği engelleyen her türlü girişime karşı çıktık. Bu tür hatalar hemen cephenin hareketliliğini kaybetmesinde göste rıyordu kendini. Öte yandan. tum biiyük isleîmeler ve çiftîikler emekçilerin drne'imine .aeçirildi ve yalnız işçi konseyleri kurnıakla kalmadık bu konssylerin bizr.aı işletmede çahşan işçiler taraîmdan seçilrnesini sağladık. Demokratikleşme a'anmda, daha önre sozünü er'iğim gibi, ssvaşın süregeldiği bir sırada ajkerlerin de temsil edi'.eceği bir Ulusr.l Meclis'in seçümesini önerdik. Özetle. İspanyol deneyi için öne süriîlen tiirr. KBürokratik sasp^a iliş kin savlar ender olarak geçeriidir... • 07et!eyecek olıırsak. lr Savaş sırasında halk hükütnetinin, Fraıısız Devrimindcl.i gibi hir yanda halk iıısivatilinin ve dcmokrasinin korunmasıyla öte yanda etkinlik ve savaşııı gerekliükleri arasındaki çelişMnin, ço ğ« kez bürokratik ibtidara yrl açan ve SaintJust'un dediği sibi devrimi «dondııran» bir çcli?kinin üstesinden geimeyi başardığı kanısıntla mısınız? CARRİLIX>: Kükümetin ve öteki güçlerin cteki güçlerin diyorum çiinkü Haîk Cephesi Komi tesinin ve Sendikalar Birliği Komitesınin belki de hükümerten daha büyiik bir siyasal güce sahip olduğu söylenebilir bu cianemde söz konusu çeliskilerin üstesinden gelmeyi ba^ardığı ve hatta bıriiği guçlendirdiği kanısjndayım. Halk Cephesinin yıkılmasına yol açan koşullar başta büyük askeri yenilgiler olmak üzere, Hitler ve Mussohni'nin müdahalesi sonucu yenilgı bekleyişleri ve öteki kapitalist güçlerin sözde «müdahale etmeme» siyasetlerinre yaratılmıştır. Alman ve İtalyan müdahaleleri olmasa ve kspitalist güçler «müT REGİS OEBRAY İIE MAX GAUO'NUH SOSUIARIHI İSPAHYOl KOHÜNİST PARTtSi LİDERİ S&NIİAOO URİLLO YAHITLİYOS • .SOVYETLERİN HALK CEPHESİNE DAHA FAZLİ YAROIM EOEBİLECEGİ 5OYLENİR. ŞAHSEN BEN, SOVYET ORDİJSUNUN SAVAJIN BAJINDAK! OURUMU GÖZOMJNDE TUTULDUĞÜNDA DAHA FAZLA YARDIM EDEBİLMELERİNİN OLANAKLI OLDUGUNü SAfiMIVORUM.» 'Kitlelerin desteğini engelleyen her türlü girişime karşı çıktık,, dalıale etmemev> siyaseti uygulamasaydıiar kanımca b.rlik bozulmazdı Buna kanıt olarak, o dönemde, Sosyalist Partiyle Komünist Parti arasındaki bıriiğin ı Sosyalist Parti'nin başmdr. Prieto gıbı anükomünist bir kişı bulunmasma karşmı gerçekten mükemmel onışunu göst«rebilirim. Aynı şekilde İKP ile Ulusal Işçi Sendikaları Konfederasyonu arasıııdakı ilişkiter de savaşın büyük b'.r bölumunde olumlu nıteügım sürdüraü. Savaş sonrasında da. Koniederasyonun birçok önderi Partiye katıldılar. O halde. özünde çeîişkıleri keskinleştiren ve Casado ve Besteiro Cuntası ile draır.atik sona yoi açan etnıenler düşmamn muazzam silah üstünlüğünün doğurduğu askeri yenilgiler, ulııslararası soyutlanma ve yeni yenilgi bekleyişlenydi. Biz her zaman Cephe'yi destekiedik; hiçbir zarr.an halk insıyatıünı zoraki bir sistem uğruna feda etmedik. Valensıya'da bir siyasal büro toplantısı anımsıyorum. Largo Çaballero hükümetinin bıınalım dönemiydi ve benirr. katıldıgım ilk toplantılardar. biriyrli. Ger.eral Miaja bize Madridden şur.ları söylenıek içın telefon açmıştı: «İktidarı devralm. Merkez ordusu sızinle». «Düzeni sağlamak» üzere iktidErı almarr.ızı isteyen kendi halkımız öeğildi, komJnistler değildi, profesyonel asker'.erdi. O dakikada tanklar. Hava Kuv vetleri ve en güçlü askeri bırimler denetimimiz altındaydı ve öteki birimlerır. kornutanlarınm bizi iktidarı cievralnıaya davet ettikleri bir durum vardı ortada. Beş dakika tartıştık sorunu, fazla değıl. Ve şu yargıya vardık: «Çıigıniık bu. Eğer iktidarı ele geçirecek olıırsak bu Halk Çepiıesinin sonu olur ve sürüyle insan öldürmek zorunda kalınz ve böylece Cumhuriyet'in yenilg: ini hazırlarr.ış oluruz.» İktidarı devralmaya karar verebiürdik. teknik olarak olanakhydı bu. Ama savaş ve devrimde tüm zafer olasılıgınm HaJk Cep CARRtLLO: Evet, hem de fazlasıyla. Buqün Huslarara»! Tueay lann yardımını nasıl dcğerlendi riyorsunuz? Bu soru>nı İki açidan g^tiriyorum. Birincîsi. aske ri açıdan. Sanırım bu nnktada s>iylenphilecek şryler olumludur Aynı sonına daha derindrn hakacak olursak bir siyasal yrin rıkıyor k3rşımıza. \e ortada çarpıcı bir olgu var; Vietnamhlar Amerikan emperyaHzminin saldırganlıgına karşı ulusal kurtuluş savaşlannı kesin bir zaterr ulaşlırmışlar ve ister sosyalist ülkelerden nlsun. istprse kapita list ülkelerden yabancı hirlik ve Cönüllülerin yardımını siirekli o larak reddptmişlprdir. Belki de bu, savaşı sonuna dek yurtsever ve millivetçi bir biçünde sürdiir' melerini sağlamakla Vietnamlılann zaferini bcürleyen etmenlerden biri olrauştur. Siz nu tür^ den vaıdımlann hir füçsüzlük bplirtisi olduçu Ö7Pİ nlarak tspsrıva Cıımhuriyetini kastetmiyorum, ııluslararası çüç iliskileri anlamında söylüyorum kanısmda mısınız? CARRtLLO: İki durumun birbirinden farkiı oldııgu kanısir.dayım. Bununla biriikte. Ispanya Cumhuriyeti için askeri açıdan Uluslararası Tugaylar kesinlikie behrleyici bır etmen değüdi. Top lamı 33.000 kişiyi geçır.iyordu. Oysa faşistlerin taralında bulunan İtalyanların sayısı 60.000'd:. Evet, askeri açıdan belirleyici bir etmen değildl ama moral açıdan belirleyiciydi. Madrifin savunulması sırasmda Uluslararafi Tugaylar gelmeye başladıgından bunun büjük bir ctkisi oidu. Halkta yalnız olmadığı kanısı uyandı, kardeşlerinin Ispanya top rağında, Madrifin barikatlanndâ savaşmaya geloiğini göruüler vf> bu büyük bir çoşku ve heyecan yarattı. Aynca belirtilmeli ki. bu Uluslararası Tugayîarı oluşturan kişiler gerçekten birer kp.iv ramandı ve ömek bır yüreklılikle savaşıyorlardı. Sf.v?..şın ilk birkaç ayından sonra Tugaylar. lspanyollarm yabanc.lardan daha fazla olduğu karma nitelığe dönüştüler. Savaş birimlerinde yer alan Sovyet danışmanları ise yal nız morâl açısmdan değil teknık açıdan da büyük öne:n taşıyorlîi: di. Içlerinden çogu cephede 61 düler. Beştnci Kolordu'da bului", duğum sırada kahramanlık, nıütf vazılik ve yeteneklilik açısındar gerçekten olaganüstü bir tanesını tamdım. Anımsadığım kadanyla :smi Chechenko idi. Bir kadın çp virmen aracılığıyla konuşuyor duk. Doğru dürüst İspanyolca bı! miyordu. Bir de Khalkhin Goî'clç Japonlara karşı kahramanca s > ~ vaşmış General Stem vardı. Sonradan hapsedildi. Ve son derecs yetenekii bir danışman olan Mali novsky.. Sonradan Sovyet Savurııııa Bakam oldu. Kısacası. daha ilk günden beri yardsm eden Sov yct damşınarİEn, tankçıları vs havacıları büyük bir degerdl bizim içm. Faşist bombardımanı ai tında ezildiğimiz günlcrde Mari rit semalarında ilk SovTet uçak larınm görür.ınesı hem morn: b?m de teknik açıdan çok önemLydi. Oysa Vietnam için snrun farklı. Onîarın derdi silâiıtı ve Sovyp* ve Çin yardımı sayesinde genel de çoznıüşlerdi bu sorunlarını. Çeşit'i zamanlnrcia biziml? Uluslararası Tusaylar deıieyimini tartıştıiar. Vie'namlılara gore gönül lu'er birsey değiştiremezlerdı. Çünkü lıiçbir Avrupaîı bır Vietr.amlı gibi savaş veremezdi. Bir kâse pirirç ve bütün gün savaş! Dahası, bu kez Uluslararası Tugaylar sosyalis; üikelerin asker: bırimlerinden oluşacak ve SOITJC o'arak savaşın Iik:sl3r3rasılaşni3sma. ülkenın yabancı güçler tara fmdan fiilen ıstili edi'.mesine. yrt sıçacak ve iş ulıısal kurf.ılu?. srvaşı olmaktan çıkıp sosyalis: u.kelerle ABD arasır.ds dojrucîan bir savaşa dönüşecekti. Yieînamlıiar böyle olnıssını istemediler ve benc? de haklıvdılar. Ispanya iç savaşına Cumhuri)rtçilerin satında bancılardan bir bölümü. gonullü katüan ya hesini koruma ve halk gilçlerinin birliğini sürdürmede yattığı komısunda görüş birligindeydik. Bi'.miyonım, bizim durumumuzdn o'.up da iktidarı devralmamn ıazibesine karşı durabüecek bir bfişka parti var mıdır? • Genel hir soru snrmak istiyorum. Halk Cephesi"nin dasılınasının nrdeııi askeri yenilKÜer(iir. dfciiniz. Peki o zaman. askeri yonilsilcri PPJT ba§lıvor«unıi7? SP.U askeri. teknik niteliktf miydi, voksa sivasal bir karakter mi taşırorda bu yenllfîlerin nedenleri? CiARRİLLO: Herşeyi belirleyen t?k bir temel nedenin bulunduğu inancmdayım: Faşistlerin uçak, *op ve tank açısmdan süreklı oiarak ezici bir üsrünlüğe sahıp nlmalarıyla sonuçlanan uluslararası durum... Her çarpışmada ustünlük onlardsydı. hatta savaş'çılanrnızın yüreklilıği sayesin cie karandığımız zaferlerde bile yeniden bizdpn çogunlukla üstün bir askeri gücün karşısında bu i L N Inşaat Yaptırılacaktır Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürlüğünden 1 Ankara'nın Güvercinlik semtinde Ofisımız sahasmda yaptınlacaic 15.305.573,36 lira keşif bedelli Bö'.ge ve Şube binası mşaatı sabit birim fiyatı esası üzerinden kapalı zarf usulü ile ihaleye çıkarılrmştır. 2 Geçici teminat miktarı 502.917^1 TL. dır. 3 tstekliler ihale şartnannesinde istenilen belgelerle biriikte en geç 9.6.1977 perşembe günü mesai saati sonuna kadar Toprak Mahsuüeri Ofisi Genel Müdürlük Haberleşme Müdüriüğüne muracaat etmiş olacaklar ve yeterli göriilenler '.3.6.1977 pazartesi akşamına kadar yeterlik belgeîerinı al:nış o!acaklard:r. 4 İstekliler eksiltrr.e dosyasmı. Genel Müdürlük Fen îşleri Müdürlüğünde îatkik edebiiirler. 5 Ihaieye iştirak edecek olanlar. teklif mekruplarmı, 1Ö.6.1977 çarşamba günü saat 15.00'e 'radar Merkez Haberleşme Müdürlüğür.e, makbuz nîukabili vermiş olmalan şarrar. Teklifler syni gün saat 16.00'da Pen îşleri Müdürlüğünde toplanacak ihale komisyonunca açılacaktır. 6 İstekiiler ihale dosyalarını :haleden önce 1000. li!Ü bedelle Fen Ijleri Müdürlüğür.den satın ?.l:p. tetkik ettiklerini ve şartlan kabullendiklerini belirtir imzalarını atıp, leklif zsrflarına ekleyeceklerdir. 7 Eelgesiz ve, telgrafla yapılaıı veya zamar.ında yapılnıayan müracaatlar kabul edilmeyecektir. 8 Ofisimız 2490 sayılı kanuna tabi olmadığmdan, belge verip vermemekte. ihaleye yapıp yapmamakta veya dılediğine yapmakta serbesttir. (Basm: 18160 5333) luyorduk ker.dimizl. Kuşkusuz bu Ustünluğü belirleyen etman Alman ve İtalyanlann yardımlarıydı. İtalyanlsr tüm bir kolordu halinde savaşa katıldılar. Almanlar da Condor alayıyla. Yani savaş malzemelerini bir yana bırakacak olıırsak en gözde havacıları ve teknisyen leriyle.. Sovyetier Birlıği'nin de bıza savaş mclzsreosi gönderdigi doğ rııdur. Zaten bu sayede birkaç hafta icmde bogazlanmaktnn kur tulup, üç yıl sürdürebildik savaşı. Sovyetlerin daha fazla yardım edebileceği söyienir. Şahsen ben, Sovyet ordusunun, savaşın başındaki durumu göz önünde tutulduğunda daha fazla yardım edebilmeîerinin olanakh olduğuna inanmıyorum. Bu ben:m samimi inancım. Aynca, Sovyetier Birliği'nin gönderdigi silahların bir bölümünün İspanya'ya ulaşmasını önleyen bir abluka söz konusuydu. • Peki hu bağlantıda Fransızların sorumlaluğu neydi? C^RRİLLO: Son der?ce bilyük. Bu bağlantıda Fransızlarm sonımluluğu tam anlarruyla belirleyiciydı, kesindi. Özsllikle Leon Blum'unki. Çünkü İngilizlerin baskısı altında., Ispanyoî Cumhuriyeti'nin cesedi üsttine birkaç damla gözyaşı dökerken 'itarafsızlık» siyasetini o ö'nermişti. Aynca şurası da açıkhğa kavu=turulmalı kı, savaşın sonlaruıa doğru So\*jetler Birliği'nin bize gör.dermış olduğu büyük rr.iktfr da silaiı Fransada takıldı kaldı. Çünkü o zanianlar Daladier'in başkarılîk ettiği Fransız hiiküme ti silahların sınırı geçmesini is»emsmişti. Aynı ş;kilde. savaşm başlarmda İrun faşistlerce işgal edilmek üzereyken İppar.yol Cumiıuriyetıne aıt silahlar vardı Fransa'da. Bu silahlar kcnti kurtannaınızı sağlayabilirdi ama Leon Blum hükümeti silahların ispanya'ya geçirilmesine ızin ver medi. Bunlar bir gerçek. • Bu durumda nluslarara.sı eimenler ağirlıktaydi denebilir mi? YARIN: İÇ SAVAJ SOMRASI TiFFANY GARTH