17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
İKİ CUMHUSİYCT 12 H t î ! ^ » 1?77 Y ukariki başlık. Bojraziçı Ür.ivesitesi Profesörlerındsn sayın Suna Kilı'nin çok geriş bir inceleme ürünü olan sor. kitabmm adıdır. Sayın Kili'nın Türk Devrimi, Kemalizm ve Tiirkiyedek: Aııay.ısal Gelişme konulan üzerinde daha önce İr.gilizce olarak yay:ruanmış üç biiyük incelemesi vardır. Boğaziçı Üniversitesince Türkçe olarak yayınlanrr.ış olan 521 sayfallk çok cîeğerlı incelemeyı, CHP'nin başarıvîa yürüttüğü «5 rmriran seçimler:» dolaysiy!» bir daha gözden geçiroim. Bu kitabı CHP'nin gerek merkezsel, gerek yerel örgütlennde bıılunanlarm okuma'annı. partilerine yararlı olma yönündcn salık veririm. 5 haiiran seçımlenr.in sonuçlarına. genel de,feriend:rme gözlüğü ile bakılınca, CHP'nın bu serlmlcrden büyük bir kazar.çla çıktığı, ıktidara ulaşan mesafeyi 13 üyelik kıiçük bir eksıklikle aidıfii, ne var ki, ülkeyi esenliğe kavuşuıracalc çöziim yollsrının bu ufacık eksiklık yüzünden tsm bir kararhHk ve aydınlık icinde çizUemedi*: görülnıektedir. Bur.unla birlikte'faş'imin geriletilmiş olması. de:nokrasımi2iıi yaşaması ve geleceii için bas'a başma bir urrmt, bir başarıdır ve bu başarının nıiman <ia, biiinçlenmiş "Türk Kaîkı ile ona çağdaşlaşma yolunu gosteren aziz Atatürk'ün partisi CHP'cir. OLAYLAR VE GÖRÜŞLER AP'nin Durumu Süleyman Bey AP'nin başında durdukça bu partımn iflâh olacagını hiç sanmıyorum. Demokratik Partinin liderîeri bu gerçegi yülardan beri yinelediler ve bu son seçimlerde de hep belirttiler ama AP üeri gelenlerine bunu bir türlü dinletemediler. Çünkü 1973 seçimlerinde kendılerini tiestekleyen «Ağır top» şimcii Süİ3yman Beyin ardındatiır. Gerçi AP bu seçimlerde. 1973 seçimlerine oranla 39 miiletvekili fazla çıkardı. Ama a,;gğ:daki karşılaştırmalı çizelgev? baiılırsa ülkenin bu ikinri büyük partisinin CHP karşısında g:îtikçe küçüldüğü ve 19fi5'te elde etmiş oldugu «birıncı büyük parti» niteügini 1373ten beri surekli olarak yitirdiği gorülür. CHP üerieyen, AP ise gerüeyen bir panidir. CHP AP C52.9) 1R«5 2.fi7j.7.T5 ı 23.71 4.921.235 4.229.712 (46.8) 1969 2.487.006 (27.4) 3.197.897 (29.8) 3.570 .583 1.33.3» 1973 1977 5.457.649 (36.9) 8.117 .280 '41.4) Görü'.üyor ki. lSSö'Te tüm oyların yüzde 52.9' nu Elmış olaa AP, 1977de. yüzde 36,9'a düşmüştür. Buna karşılık, 1965 seçimlerinde tüm oylann yüzde 28.7'sini almış olan CHP, 1977'de yüzde 41.4e yükseimiştir. Bu oran 1973'te 33,3 idi. Demek ki CHP'de sürskli bir gelişme var. İlk üç seçimın, yukarıya çıkardığım sonuçları Deviet İs'atistik Enstitüsüne ait o'up ben bun lan Sayın Prot. Suna Kili'nin, basta sözünü ettıfim «19601975 döneminde CHP'de gelişmeler» adiı kuabından ısay!?. 250. 250. 366). 1977 seçinı sonuçlannı ise. gazetelerin son verdikleri rakkamlardan aldını. Sayın AP lıci.°rinin, k?ndisüıe Türkiye'deki bütün miiliye'çiierin lıderi pozunıı vererek: «Türk Milleti, iktidarı CHP'ye vermemiştir, Türkiye'de sol, iktidar olamaz» gibi sözler söylemesi, cephecı bhlücülugunün ve demokrisiye inanmamışhğın yenı bir kanıtıdır. Seçımlerden önocki cephe zihniyetini. seçimlerden alman sonuçlar karşısında da sürdürmeğe ve her ne pahasına olursa olsun ıkticiarda kalmaya çalışmak, yalnız SülejTnan Bey ve partisi icin de*il. özellik'.e Türkiye için tehlikelerle üolu bir perspekti\i göze almak demektir. Bunu Sayın Demircl »öze alsa da. birleşmeyi umduğu öbür partilerin göze al?bıleceğini rtüşür,m?k isiemıvcnım. Bir n'nmin yapmak ve varsayımlara dayanmak şimdilık olanaksız. Benim ölzemim ve bus^inkü toplum sal ve siyasal koşullardan çıkirdıgım «şerekircı !:k» görüşüm. hiiküme'i en bü;,"ük parti olan CKP'r.in kurması yönündedır. Bununla birlikte, ülkemı? içm en iyisi ne ise onun gerçekleşmesini dıleyelim! CHP'DE GELİŞMELER Hıfzı Veldet VELİDEDEOCLU dır; hayır da, ş?r de ..» demiş. Ker nasılsa bu V£azı dinleyen bir küihanbeyi or.a bir azizlık etmek ıçm, camidcn çıkm?a ardindar. eitmeye başianuş. ÇarşıdEii satın aldıgı ekmek ve mevsim mejvaları ile doldurduğu zenıbilini omuzuna vurarak evının yolunu tutan hocayı ızleyen küihanbeyi, bir yan sokaktan koşa koşa önüne dolanarak, iki sokağın kesiştigı köşede ona çelme *akıp düşürmüş. Yuvarlandıgı yerden kalkıp k.avağunu bîışına geçiren Hoca. ellerini ör.üne ka•STişturup boynunu bükerek masum bir duruşla bir yanda kendasır.i seyreden küihar.beyine önce :1c ser: sert bakmış. Berıki: «Bu ışte benim suçıım yok, Allahtan oldu. Yarım saat önce camıde, her şey Allahtan gelır diyen siz değil miydiniz?» deyince Hoca: «Ailahtan ohnasına Allahtan ama, hangi ( )i memur etti diye bakıyorum» osvabmı yapıştırmış. Lıderleriyle birlikte bütün MSPliler, Tannnın takdırine ister istemez boyun eğecekler ama, acaba «takdiri ilâhinir. böyle tecelli ederek» MSP'nin yan yanj"a erimesinde, «semavi takdir» ir. dışında bir de «dünvevi âmil» yok mu, AUah bu işe kimi memur etti, diye düşünmezler mi ve bundan hiç ders almazlar mı, dersıniz?! Geçen seçımlere oranla bir milyon oy kaybedip bu kez ancak bir tek miiletvekili çıkarabilen DP'nır. erımesıne. sanırım ki, Tanrı bu partinin 7amanında CHP ile koalisyon yapmasını önleyen kişiyi veya ktşıleri memur etmiş olsa gerek. Polıtika. bir bakıma. fırsarlan yennde ve zamanında değerlsndirme sanatıdır. «Benzer nedenler, benzer sonuçlar doğururu yasası, Tannsal yasalar kadar geçerlidir. CGP'nin erimesi de. iki buçuk yılda 300> yakın ölü ve binlerce yaralıyı arkada bırakan ve Türkiyeyi iflasın eşiğıne getiren bir yönetime omuz vermenın halka «demokrasi ve At:ıtürk'çülüğün başansı» d;ye ^Titturulamıyacp.ğını kanıılamaktadır. Eğer bu partinin Kavseri orguumün merkeza muhtıra verdiği haberi gerçekse, doğru yolu taban, tavandEn önce görmüş demektır. Belki de örgüt, CGP liderinin henüz CHP saflannda ıken sosyal demokrr.^ivı, nat'.a demokreti1; sosyalızmı savunan konuşmaîarını ammsamış ve saym lideri >ski sağhklı doğrul:usuna yöneltme'i amacım gütmüştür. MHP ve onun lideri haJckındaki görüşlerımizi. bu parti henüz boyle yayıiıp büyümeden. bir kaç kez yazdık ve bu \oizden ceza nıahkemelerıne düştüfümuz gibı, ülkenin ner yanından pek çok tehdit mektubu da aidık. Koalisyonlu 7ayıf hükümetlerden bıkan ve otorite arayan Alman halkı ar^smda Hitler Nazizm:nin. parlak ve hayalı vaadlerle çabucak ya^lıp gelişerek devleti nasıl ele geçırdigini gözleriyle görmüş va koca Almanyayı maceralara sürükleyip nasıl perişan ve parça parça ettiğini de uzaktan seyretmiş bir Türk aydını olarak bir daha yineliyorıam ki, bugün belki bazılarınca küçümsenen MHP, Türkıye'nin demokratik geleceği bakımından bir tehlikedir: Tanrı Türkiye'yi korusun! BP ve TİP'e gelince: son seçimlerde CHP'ne en az 1012 milletvekilligi kaybertiren bu küçük partilerin. APMHP faşızmi karşısmda, CHP'ne ve dolaysiyle günümüz koşuılannda Türkiye'ye yaptıkları kötülük bence büyiik olmuştıır. Bu kötülüğe karşın kencii kendilerine iyilıkleri olsaydı yüreğimiz yanmazdı. Geteceğin siyasal bilimcileri bunların tutumunu «Türk solunun geüşmesine b?nci!lik >üzünden bir ihanet olarak niteleyeceklerdır, kanısır.dapm. Bilmem sayın siyasal bilimcı Prof. Nermin Abadan ve Saym Prof. Suna Kili ne düşünürler? "SOLCULAR İLE MİLLİYETÇİLER,, B Cbür Partiier 1973 seçimlerinde kazanmış olduğu miuetvekilliklerinın tam yarısını yıtirersk bu kez 48'den 24'e düşen MSP'nin sayın Lideri. bu yenilginin teselhsini: cBiz yine anahtar partl olmakta de vam ediyoruz» denıekte bulmus. Or~ri doğru. Yalr.ız o anaht3r lıangi kapıyı açarak MSP'lilere yol gösterecek bakaiım, diye merak ediyorunr. Acaba son iki buçuk yıllık kanlı geçmişin ve ekonomık iflâsm sorumluluğunu sürdürüp katrncrleştırecek «felâket» kapısını mı. yoksa kendi ad:nı aıumsaysrak ülkeyi huzura kavuşturacak «Selâmet» kapısını mı?. MSP'nin Meclis grubunu oluşturaçak 24 müslümanın «kendilerini böyis niteiediklen için ben de «Müslüman» r.ıtelemesim kullar.dım) kavuklarım önlerine koyarak bu noktayı ıvice düşünmelerini ve «batıl»3 değil. «hak» a yönslmelertni, onlardan çok üH.e yaranna aüemekıeyiz. MSP'de dıkkatimi ç?ken bir nokta da. onıın lideri rr.ühendis profesörün. kendi yenılgisini açıklayan bir sözü oldu: «Takdiri ilahi böyle imiş. Allahın rızasına boyun eymek lâzımdır». Bu sözleri gazetelerde okuyunca Hoca Nasrettın'ın bir fıkrası geldi aklıma. Yıllar önce bir kez daha yazmıştım sanıyorum: Bir yaz günü Hoca, camideki vaazının sonunda: «İnsanın başına her ne gelirse AUahran ııgünkiı yazımm ba^lığı benim tlejil. Tırnak îçine hunun icin aldım. Son ;;üjı!erde MC: Ba^bakanı Siiieyman T>mirfl. sıksık tclevizyonda boy gcsteriyor; ve üstüne basa hasa konuşuyor: « Türkiye'ds solcularla miliiyetçıler ayrılmıştır; hükümeti solcular değil, milliyetçiler kurmalıdır.» Acaba 5vle midir? Gerçekten Sülonıan Beyin ileri sürdü^ü savın mantıjh smırtlışından kayiıaklunnıaktaâır. >loda deyimiyle «kölrii dışarda» bir odu!;. bu ayınmı yapmakta ve bütün mazlum ülkelere ihrar ttınektedir CİA'dır bu ihracatçının adı... Asva'pın \f Afriica'nın mazlum ülkelerinde yoksul ve bilinçsiz lıa'liları ikive bülmrk, hirbirine düşürmek, ve işine gclriiri sa.ıt ve Eİind"? iç savaş çıkarmak için gerekli yatırımı biiyIece yapınnktadır. IKnıirel. büirbilmez, bu manlığı kullanmaya yonolmistir. Türkiyedeki ccpheleşme politikasmın iç>üzü b'jdur. Büyük bir mantık çei'pıklığı, okumasıyazmanı kıt. bağnaz vıjınlar» hüyük. sömürü ivmesi hızlı ülkelerde prop^janoa l.cmusıı >an)lmaktadır. Bu mantık rarpıklı^ıııın i'ziinü kavıayabiiniPİ; için. şimdi hepimiz. kfüdimizi ilkokuldan riiploma ;ılnıış \e ortaokul siriş sınavına katılmış birer oçrenti snyalırr>. Eıimize kâğıt kalem alalım. Büyük harflerle bu Uâ^ıdııı orlasına yazaluıı: Solcular i!e Milliyetçiler... Sonra kahvedo. e\cle. büroda, kulüpte. loliantada, misafirlikte do.Ulara, tanıdık.'ara, ahbaplara arkadaşir.ra soralını: Buradüki yanliM hulabiür misiniz? EÇIT kar^ımızdal;i 'aüiışı ilk bakışta buîanıazsa, bir başka i;a;ıt alıp yazüıim: K?CÎ:I ıie e*"ktk... ICa'.ı :!e kot3... İ\i ile kötü... Kâr ile zarar... B^yaz ıle sıyah... H^yat iıe öiuın . Ve bundan »onrasını srtyle sürdürelim: ' Hesap \ermeden iktidar Olunmaz EVet OKTAY AKBAL ırk iki milyonluk koskoca bir ülkenin yöneticisl olmak. Turkcesi Başbakanhğına gelmek kolay iş değildir. Önce yürek isler, terteıniz bir geçmiş, başarılı bir yaşam, bir poütika yaşamı, ulusun büjTİk çoğımluğunda, hatta kenılisine karşı < ıkanlarcia bile «Bu adam dürüst, yctcnckli bir insanclır» inancını yaratm;;!;... Ecevit'e oy vernıp.ven yurttaşiara sorun. hiç biri CHP Genel Başkanının özel vc kişisol yaşamı knnusunda en kiiçük bir kötü söz süylpycmez. O>sa ayııı AP'liler içlerinden bilirlcr, düşüııiirlcr, kızdıkları zaman da açıkça söylerler AP Genel Başkanının jrüvenilmcz kusurlu yanlarını .. Dcmircl irin Meclis komisyonlarında dosyalar bazırlanmıştır. 19"0'de başlamıştır bu iş, önce kardeşlcrlne veriîcn haııka kredileri. geçen yıllarda da yeğeninin başarılı işleri konusunda soruşturmalar açılnııştır. Kitaplar yayınlanmıştır, gazete sütunlannda ıızun uzun oykülenmiştir h.i ilgiııç olaylar... 1960da «hiç bir sey» olmayan bir takını insanlar bir kaç yıl sonra «her şey» olabiimlşlerse, lıunda birltikım eıktnler yok mudur? > edeıı si/, biz, lıepimiz üç dört yılda milyoniara sahip olamıyoruz Bankalardan ııuîyonlarca kredi alamıyoruz? Suntaları mobilya diye lıayali firmalara satmış görünüp. deviet kesesinden mllrıınlar çekemiyoruz? Önce ahlâk sorunu. dürüstlüU, insanlık, gcrcek ınilliyetçilik. yurtseverlik sorunu. rtiyeceksiniz. Sonra da yukardan lı!ma^e görmeden kimsc bu işleri zaien beceremez, yüzüne gözüne bulaştırır, dive ekleyecekslniz: Bay Demirel MC'nin Başbakanıdır. bugün varın jörcviııden aynlması gercken bir politikacıdır. 12 Mart muhtırasıııdan sonraki kaçışına rağmen yeniden Basbakan olalıilmiştir. bu muciıeyi başarabilmiştir; O güıılerde hepimiz l'U üstün te<en>e «helâl olsun!» demi.s. vasmıştık bu ikinci dirilişc!.. Şimdi yeniden iş başına gelip. Türk halkının jazgısına egemen oiabileoek mi? Üçiincü dirilişi yapabilecck n.ı? Bo;;'iı: 12lık üstüne ı>?»arısiTlık. yrnilsi ustihıc ytnilsri. bozgun üstüne bozgıın: Üstelik Tüce Divan önüne götürülmesine yol açacak dosyalar. soruşturmalar, kurulnıuş y? da bir türlü kurulup çalışamamış özel komisyonlar).. Ote yanda sanki hiç bir şey olmamış, yokmuş gibi «ben yeniden Basbakan olacağım. ulus bizlere, yani mlliijetçUere oy vcrdi» diye tutturan bir politikacı'... liirkiye Biiyük >1iUet Meclisi'nde bugiiıi MC'ye karşı 310dan çok kişi vardır. Bunun 290ı CHP'lidir. Tabii ve Kont<*!ija>ı senaiorJeri de ebJenince TBMM'nde saıt coğunluk, !MCnin karşısında olanların elindedir. Yani Bay Demirel'i •>;ıce Divan'a gönderebllmek olanağı her zaman vardır. MC döneminin bütün kanlı işleri. cinayetieri. yanlış, hak«ız sürsünleri, kıyımlart da bunlara eklenecek olursa Bay llnnirel'in hesabını veımck zorunda olduğu toplamın epey kabarık olduğu meydana çıkar. Böyle bir poütikacının, yıllardan beri kamuoyu, adaİPt önünde hesap vermesi hckl>"uiri<en. şimdi tııtııp veniden Basbakan olmaya kalkışması hem acıdır, hem de pülünçtür. Ece\it'in kendini Basbakan ilân etınesi şrülünçtîir, diyen bir kişi asıl bu gülünçİTiıiü görmeüdir her şeyden önce... MC iktrdarı tasını tarağinı toplayıp gitmeHdir. Bay Krricm istediği kadar Bakanlığının MC'den yana görevlileriııi lopkıv.p. Li; sitsel de siz direnin» diye ba? kalriırma. rııgellomi' buyrukları versin. boştur hepsi. Türk halkı bölük porrak bir MC iktidanndan yana olmadığını CHP'nin saıııialyelerini 213'e çıkartarak kanıtlamıştır. MC, türlii vollarclan yarım yamalak bir iktiriar çoğunluğıı oluştursa bile cerçek hir iktitlar olamaz. >Icc!is'te hütünleşmiş, inaıırlı. hilinçli 213 kişinin mııhaleieti varken hükümet olrra'ı rtlannksızdır. Buna Senaio'rtaki çofunluk da ekleninre Buşbakan adan Demirel'in tüm lıesapları sonuçsuz kaiır t\ct. önce Vüce Divan'a gitmelidir Bay Demirel. Yıllnrrlpn bori hıı kaçınılmaz yazşıdan eündcn geldiçlnce sıyrılmay» ralıalıyoı. raşarıyor da'... Ama TBIIM'ndeki ?erçrk ınilliyetçi çoğunluk. Anayasal çizgidcki. Atatürkçü ilkelcre Ijağlı ço£unluk; AP Genel Başkanım Yüce Divan önüne eüiiıiererek ulus önünde hesap vermesini sağlamalıdır. «•iaiheii» olarak dolaşaıı. koni'.'an bir poiitikacı aklanacaksa akianır, ce7alandırılacak?a cezalandınlır, bu lşi Adaleti uy:>ıl.>vanlar iıilir. KartnaKanvık Rİiıüet yaşıyoruz yeniden. Hergüıı tur «yenilik» ietirebilir bize. Bir kaç gün içinde herşey belirlenecek. 'Varınlarıraız aydınlık mı. karnnîık mı, anlaj'acağu. • Yıllardır Sizifos'uıı yazısında yaşıyoruz zaten, koskoca bir kayayı ılaç'.n lepesine çıkarıp. tam sevinirken. tım işler (ilizeMi derken. bir de hnkıvoruz. o kaya yeniden UÇUTUmun dibinde, haydi al yeni başlan... BILIM DUNYAS CANLI KOPYALARI Aralanna ltarbon kSgıdı konan iki yazı kâgıdmdan birine yazılanların öbürüne ajnen çıkması biçiminde canlı kopyaları çıkarma oianağı bu gün dogmuştur. Örnefin, bır Eınstein'ın, bir Atatürk'ün, bir Edison'un, bır Marconi'nm... Bir yerine bin, • on bin olması mı ısteniyor? Hücre mühendisleri, bu gün, bunu gerçekleştırecek teknigi bulmuşlar ve şimdilik bazı hayvanlarla bitkiler üzerinde başarı ile uyguJamışlardır. Bu uygulama sonucu ortaya çıkan canlı, tıpatıp aslına benzemektedır. Ama gerçek anlammda tıpatıp. Bu yeni yör.temle örnegin Edison'dan üretilecek bir, onbin çocuk, birbirinden ve babalanndan en uîak bıçimde ayırdedilemeyecek durumda birbirlerine beczeyebilmektedir. Konumuzu televizyonun bilimsel filmleri durumundan hemen çıkartmak için. kestirmeden, açıklamalara girelim. 0 İki tür hücre. Bilindiği gibi, bütün canlılar, büyüklüklerıne göre, milyonlarca. milyariarca. trilyonlarca. trilyonlarca kere trilyonlarca hücre'.erden oluşmaktadır. Gözle görülmeyecek derecede kiiçük olan bu hücreler, kabataslak, üç kısımdan oluşmuştur: En dışta hücre derisi diyebileceğimiz bir zar, bun dan sonra «protop'asma» diye adlandırılan bir sıvı. ortada da sert bir çekirdek kısmı. Hücreyi bu biçimi ile gözlerimizde somutlaştırabilmek için, en dış kabugu çıkarılmış bir yumurtayı düşünebilirz. Hücrenin ortasındaki çekirdek kısmında kahnm ' irsiyjet) kanunlarına komuta eden kromozomlar vardır. İnsan hücrelerindeki çekirdeklerın içinde «kırk altıı kromozom bulunur. Bu kro mozomlar. ait olduklan canhnın bütün özelliklerini kıvnmlarında saklarlar. Yani, bir hücre bir tüpte büyütülebildiği takdirde. sahibinin tıpatıp 2\TU bir canlı meydana getirir. Buna karşılık, canlılarda, özellikle iıısanda, çoğalmayı sağlayan sperm hücrelerinin çekirdeklerindeki kromozomlar, kırk altının yansı olan fyirmi üç^ tanedir. Kadın sperminde de. erkek sperminde de yirmi üçer kromozom bulunur. Kadınla erkek birleşince birinin spermindeki 23 kromozom K Vehbi BELGiL öbürünün spermindeki 23 kromozorrüa bütünleşerek 46 kromozomlu, yani tam teşekküilü, bir hücre oluştururlar. Ancak, bu bıçimde ortaya çıkan hücrenin kalıtım unsurları olan kromozomlann yarısı kadından, yansı erkekten geldiği için, doğacak çocuk, yasalarını Mendel'in bulduğu bir mekanizma gereğince, bazan anaya. bazan babaya, bazan her ikisine. bazan da ana babanm cedlerine benzeyebilnaektedir. 0 Biri yerine öteki. îşte, hücre mühendisleri, sperm hücreleri ile öbür hücreler (vücut hücreleri) arasındakı bu farktan yararlanarak, aslına tıpatıp benzeyen canlüar yaratmaktadırlar.. B'onun için de, kadın spermi ile eıkek spermini birleştirerek kırk altı kromozomlu. yani tam teşekküilü bir hücre oluşturaçak yerde, erkeğin vücudunun hernangi bir yerinden, örneğin parmagının ucundan. ajdıkları tam teşekküilü (kırk altı îcromozomlu^ bir hücreyi rahme şırınga ederek, babanm tıpkısı bir bebegin oluşması olanağım yaratmaktadırlar. İlk SAT1N DOKTORVE EGZACILAFHN DKKAHNE KARTAL 2. ASLİYE HUKUK HAKiMLiĞiNDEN İLÂN Sabahat Bıyıklı Israfından Ekrem Kurt aleyhine açüan tazmınat cuvasında: Davaiı Ekrem Kurt'un adresi zabıta marifeti ile tespit edilemediğırıden dava dilekçesi de ilânen teblig edüdigi halde duruşınıya geinıediğinden gıyap karanmn da ilânen tebligiae karar verılıniştir. Duruşmanın bırakıldığı 11.7.1977 güaü saat 9.30'da duruçmada bizzat kenüisi veya bir vekille temsil ettinlmesi vo davacmın delillermi ibraz edeceği hususu muameleli gıyap kararı yerine kaim olmak üzere iian olunur. (Basuı: 4450) 5641 denemeler. Bahsini e K alanda ilk denemelerı, Amerika'nm Cornell Üniversitesı profesörlerınden F. C. Steuard, havuçlar üzerinde yapmıştır. Havuçtan rasgele aldıgı hücrelerı. içinde hindıstan cevizi sütü de buluuan besleyıct bir sıvıda yetiştirmeyı başaran prolesör, denemelermi başka havuçlar, kuşkonmaz ve tütün fidanları üze. rinde de yapmıs ayru sonuçlara ulaşmıştır. Deneme, bilim dünyasmda bom ba etkisi yapmış, araşUrpycfl(a> ra yepyeni uıuklar açmıştır. Bundan bir süre sonra, tngiltere'nin Oxford Üniversitesinden J. B. Gurdon. bu metodu, hayvanlar üzerinde deneme yoluna gitmiştir. Bilgin. kendisinden önce aynı konu üzerinde çalışmış olan Amerikalı Briggs ile King'in çalışmalarmı da gözör.ünde bulundurarak, denemelerini Afrika kurbağaları üzerinde başarı ile yapmıştır. Bunun için, bir kurbaganın, aşılanmamış 'non feconde) bir sperm hücresini alarak. ültraviyole ışınlarla çekirdek kısmmı yok etmiş, sonra, ba?ka bir kurbağanın bagırsak zanndan aldıgı 0 Üstün yetenekli insanlar. tam teşekküilü bir hücrenin kro Böyle dünyaya gelen bir çocu mozomlannı çıkararak. öbür ğun babası iriyarı, güçlü kuv kurbağanm imha ettiği hücre vetli ise kendinin de öyle ol çekirdeginin yerine yerleştirmiş masmdan daha doğal bir şey dü ve bunu bir dişi kurbagamn rahşünülemez. Bu yolla, sadece üs raine şuınga etmiştir. Bu işlemtün yetenekli insanların, vücut lerden sonra, ortaya, bağırsak hücreleri ile, bir üstiln yetenek zanndan hücre alınan kurbağaliler ordusu yetiştirilebilmekte nm tıpkısı bir kurbaga dünyaya dir: Televizyonumuzun biyonik gelmiştir. adamlan gibi. 0 Insanlara jelince. Bu başaBurada şöyle bir sorun orta rılı denemeler henüz insan hücya çıkmaktadır: Acaba bir dâhi releri üzerinde yapümamıştır. nin çocugunun. örneğin bir Eins Nedenleri çeşitiidir. Önce, insan tein'in, bu bıçimde üretilecek hücreleri, hayvan ve bitkilerin çocugunun, ajT.en onun dehâsına kine kıyasla son derecede küda sahip olması olanagı var mı çüktlir ve bu joizden, bu hücredır? Vücutça tıpatıp benzemek, ler üzerinde oynama olanagı çok sınırlıdır. İkinci olarak, inkaiaca tıpatıp benzemek için de yeterli midir? Deharan oluş san spermi veya hücresi. ancak masında sosyal, siyasal, çevresel bir rahimde bebek haline geleolaylann etkisi var mıdır? Varsa bilmektedir. Bunlan, ha\iıçlarne derecededir? Bu sorulann ya da olduğu gibi, içinde hindistan nıtları henüz tam verilmiş de ce\izi sütü de bulunan sıvılarda yetiştirme olanagı. hiç olğildir. Yaratıcılık konusu. psikoloji kitaplannda, hâlâ uzun ınce mazsa bu gün için. yoktur. Son eleman olarak lemelere, tartışmalara neden ol bir sımrlayıcı sosyal. hukuki. dini, ahlâki... enm?ık''adır. gelleri belirtebiliriz. Mesele insan konulanna gelince sosyologu da, hukukçusu da, papazı da, ahlâkçısı da ve onların kışkırtmalan ile, yöneticiler de aleyhte eyleme geçmektedirler. Yani, bilimsel gelişmenin karşısma Ortsçağda r.asıl dincıler çıtamışsa, bu gün de, aynı biçimde. fakat bambaşka sloganiarla, bambaşka biçimde bagnaz kafalılar dikilmektedir. • Çeşitli olasılıklar. Yukarda sadece ana hatlan ile açılsladığımız gelişmelerden şu sonuçlar çıkanlabilir. Aşağıdaki 9 Bu yolla canlı üretmek iGEIGY İLAÇLARININ çin ille de bir dişi ile erkegi düzcnll ve sürekli olarak birleştirme zorur.u yoktur. Bir Imal ve dağıtımma başlandığmı erkegin bir vücut hücresi veya duyururuz. bir kadmın bir vücut hücresi, her biri kırk altı kromozomdan BUTA2OLIDİN 200 rng. 20 draj» oluştuğundan, bır rahimde tek BUTAZOUIDIN 3 ıtit x 5 ampul başına bebek haline gelebilir. BUTAZOLIDİNALKA 30 tabl«t • İrsi bir hastalığı olan kan veya kocanm sperm hücresi ile 1NS1DON 30 drajs böyle bir hastalığı olmayan eşın REGROTON 15 tablet sperm hücresinin birleştirilmesı yerine, sadece sağlüclı eşin, örSIOSTERAN 20 dr»J9 neğin, yanağınaan alınacak bir TANDERIL 30 draja hücre ile tam sağhklı bir bebek TANDERIL 100 5 süpozıtuvır dünyaya getirüebilir. •' Kadın ve erkek kromozomTEGRETOU 25 tablst lariyle canlı meydana gelmesi ha 7OFRAN1L 10 60 draj» Unde. canlının erkek mı, dişi mı TOFR.ANIL 25 50 oa,« olacafı hususu tesadüllere kalmaktadır. Halbuki, sadece erkeTROMEXAN 10 tablet |in veya kadmm «vücut» hucre; sinden ahnacak bir parçadan oHtr türfü b lgi için adres : luşan canlı, aslı erkekse erkek, CIBAGEIGY ll«ç Sanâyll A. Ş. dişi ise dişi olacaktır. Bu duP. K. 79B • Sirkeci, istanbul rumda. seks, çocuk yapmaktan T»l«(oniar:72 40 30 .'71 61 81 ( satıı) çok bir eğlence aracı durumuna düşecektır. • Bu yolla en sağhklı lerın vücut rıucreierinden döl almacağı ıçın geri zekâlıhk, kam burluk, çarpıklık... gibi irsi hastalıklar azalabilecektir. • Madalyonun ters yönü: Ama bır de madalyonun ters yönü vardır. lyi niyetlı msanlar elinde, bu yukarda saydığımız iyi sonuçlar elde edılecektir. Ama, yöntem, kötü nıyeılilerin elinde nasıl bir sonuç verir? Hitler, üstün bir Alman ırkı yaratmak için Polonya'nın. Norveç'm... mavı gözlü, sarı saçlı. iriyarı, saglıklı kızlarını ve delikanlılarını aynı durumdaki Alman delikanh ve kızlariyle birleşırieje itmiş' tSaOetlÇleri; bt| yolda o ; derece koşullandırmıştı ki, özellikle genç kızlar, şu kadar erkekle ser best birleşme yaptığını övüne övüne söylüyorlardı. Cepheden izinli dönen askerlerle yatıp kalk mak için genç kızlar birbirleriyle yarış ediyorlardı. Bunlar için özel klinikler kurulmuştu. Amaç, nüfus arttırmaktı. Ama rezilce. îşte böyle bir diktatöriin, b:r manyağın eüne. anlattığırmz f.irden bir olanafc geçerse neler olmaz? Ve örneğin bizim din ve ırk yobazlarımız, bu yolla, yüzbinlerce dızgaîlı, yüzbinlerce uluyan delikanlı yetiştirmeye kalkarlarsa? Bu arada, sadece insan hücresinin insan hücresiyle birleştirilmesi diye bir zorun olmadığına göre. manyak bir bilgin, yansı insan, yarısı canavar varlıklar yaratmaya kalkar ya da dünyayı, Yunan mitolojisindekı yaratıklara benzer yaratıklarla doldurursa? Mınotor gibi, pegasus... gibi? Birtakım açıkgözler de, çeşitli türden canlıların hücrelerini birleştirerek hayvanat bahçelerinde, sirklerde, lunaparklarda para ile halka gösterılecek acaip yaratıklar yapma sevdasına düşerlerse? Bu söyledlkJerimız, en ciddî bilim dergilerinde. dünyanın en büyük bilim adamlan tarafmdan dile getirilmektedir. Bu da gösteriyor ki, bilim de, askerlik, politika veya diplomasi gibi, sadece bilimcilere, askerlere, politikacılara ve diplomatlara bırakılamayacak dereeede önemli bır iştir. c;un ile Doğu ile Kol ile Solcj ile Nokialı verler karşıt kavram ile nasıl dolduruliicaktır? Kuşkusıız ins.m mantıi'ı Gün ün karşı.Mna deceyi, IJoğu'uun karşısına Balı'yı: .Sul'uıı karşısma Sağ'ı: Solcu'nıın karşısına Sajd'vı koyacaktır. Başka biçimrie düşüıunrk olası dcĞildir. 1j.rr bir insanın kafası. solun karşısma sa£ı yazmıyorsa, ya maniıpınd.ı hir bozukluk vardır; ya da bir art niye'.İ3 mantığını çarpıınıaktadır. Kuşkusuz Süicym2iı Bey do^ru maııııkla Ucıııtıssa ne diyecekti? «Türkivcde snlcularla miiliycHiler \ardır» gilıi bir önerme yerine gerçeğini koyacaktı: • Türkiyp'de bolcuiarla sağcılar \"ard:r.» Evet, yâlntz Türkiye'de değil, İr.giltere'de. Fran>:ada, Almanyada, Avusturyada Belçika'da. HoUanda'da \e hcnlerlerinde sa;cılmU solcular vardır: sivasal yaşamı ve parlamentoyu olu^tıırurlar. MC Başbakanı Süleyman Demirel kendi dilivle .söylemiütir: « Ben sajjcıyım!» Bir insan saicı olup milliyetçi olahilir; ama olrr.ayabilir de. IJir kiıns>> saicı olur, niilliyetçi değU ümnırtçl »labıiir Yani nıillrt gcrçeçıini yadsıyabitir. Türk ulu.«unun islâm, ümmet içinde dilivle. kültürü ile,, ekonornısi ile erimesini isteyebilir. Ya da bir kimse S.T;II olabilir, ulusiararası kapitalizmin çıkarlarım, uluSAI ııkarların üstiindt' tutabilir: Morrisonculugu yejjliycbilir. Ama bir insan. ya da parti, solcu olup milli.vetçiüği benimseyebilir. Niieliim CHP'nin. birinci trınei ilkosi Cumhııriyetcilik, ikinci tenifi ilkesi millivetçiliktir. SüSeyman Bey ise milliyetçilifi. ancak ccphe partücrini birleştirip iktidar koltuğuna otunnal: için koltuk değneği gibi kullanmaktadır. l n amıyalım! (;Soktı!ar ile mıllıyetçilerM C:i.\ deylmidir; Bu ayurun iç sa\asın ve düsıııanlığm ftlsefesini içerir. t'îkesini se»en ve halka savgısı olan kişi, bu mantık çarpıklıpmıla iç çatıştnanm tuhumJarını Türkiye'ye ekmeye çabalamaı. VİLLÂV DENİZ ÇAĞRISI • VİLLA LALE'ye denız mevsim] gelmistir. Güneş cam gıbı, denız ve hava masma^dır • VILLA LÂLE, sürekji sıcak sujnı, zengın saban kahvaltısı, devamlı çıkan nefis yemekJerı. müstskıl darelerınde müzık ve televızyon yayını, ıç ve dış teleionu ile hiznıstinızdedır. • VİLLA LÂLE'nın GÜLlSTAN va GÜLÇİN daireleri balayı Seyahatine çıkanların unutulmaz günler yaşadıgı sayfıv2 daırelerıdır • VILLA LALE'de tam pansıyon U9 TL'chr. • VİLLA LÂLE, Türkiye'nin en temiz en ucuz ve lüks pansıyonudur. • VILLA LÂLE, BCTRHANlYE ÖREN'dedır. EUROCARD/PAKKART üyeleri VİLLA LÂLEden yararlanmaktadır. TELEFON: 343 BCRHANtYE Lâle ^ OREN (Cumhuriyet: 5633 HEDEF, DEV BİR DENiZ GÜCÜ! TÜRK DONANMA VAKFINA YAPACAGl^Z YARDIMLARLA BU HEDEFE ULAŞABLURiZ. G.veA.BAKERLTD.ŞTİ Satış Elemanları Arıvor ŞİRKETIMJZIN SAT1Ş ÖRGURJNDE ÇALI^ÎIRILMAK UZ£RE: SATIJ MEMURLARI DEPO MEMURLARI ' 5ATIŞ DEPO MUHASEBECÎLERİ ARANMAKTADIR. 4DAYLARDA ARANILAN ML'ŞTEREK KOJUILAR JUNLARDİR: EKONOMI İKTİSAT KONULARINDA YUKSEK OGRENIM YAPMIJ OIMAK. 30 YAJINDAN BÜYÜK VE AJKERLİKLE JLİ^KİSİ OLMAMAK. ANADOLU'DA HERHANGİ BİR BÖLGEDE ÇAUJMAYI KABUL ETMEK, DEVAMLI SEYAHATE ENGEL BİR HALİ BULUNMAMAK. İNGİLİZCE BİLMEK TERCİH NEDENİDiR. SAHİP I5ÎEKLİLERIN « S « n $ . RUMUZU İLE JiRKE YJKARIDAKİ KOJÜLLARA IİMİZIM AJAĞIDAKİ ADKE5İNE ÖZGEÇMİLERıNi BELiRTEN BiR YAZI VE YENi CEKILMİJ FOIOĞRAFLARI İLE BAJVURMALARI RICA OLUNUR. ADREÎ: G. VE A. BAKER ITD. PK, 98 Îİ$Iİ İSTOU CMoran: 972) 5526
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle