19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DÖRT CUMHURİYET 1 OCAK 1977. k HULtf * Bölucu ysnŞMALAİl Du&Mtttt SlKıyta'M ^NtTİMÛrVTAMitirVİIP.LiM 8ı. 1A , SfiRENCİOftfcENCiYı AİflLYARAfcAVU$AttKT|fL KÖKÎİMf Sf{iM kuKTA&iJlB&li SAM YELİ Ykzan: Mehmet SELÂHATTiN 6 Korka korka, vurdu kapıya. Duyan olmamıştı. Bir kere blr Kere daha vurdu, daha hızlı, daha kuvvetli. Kim o? dedi blr ses başının Ustünden. Doktorun kansıydı pencereden soran. Olanları bir bir, ağır ağır anlattı. Kadın içcri çekildi. Fahri, kapıda bekliyor. bir aşağı bir yukarı dolaşıyordu. Belki on dakika ses çıkmadı içeriden. Karı gldip uyudu galiba, dedi öfkeyle. «Yeniden kapıyı çalsam mı çalmasam mı?» diye düşünüyordu. Bir doktor bulmadan gerı dönerse, Reyhan'ın gbzünden düsmeyecek miydi? Bu ne biçlm erkek? demeyecek miydi kız. Genç taylar gibl yerinde duramıyordu. On dakika ona belkl bir saat gibl gelmlştl. Sonunda kapı açıldı, elinde çanta, doktor Numan görUndü. Hayrola Fahri Bey, dedi. Ne oldu Seyfi Efendiye? Sesi hayırhah ve yumuşaktı. Bilmem, dedi Fahri. Kızı çaldı kapımızı, babam ölüyor, dedi. Ben de size koştum. Yal Evet. Yemeği biraz fazla kaçırmıştır. Blr şey olmaz korkma. Genç adamın çok heyecanlı oldugunu görüyordu. Koşar glbi yürüyorlardı. Eve geldiklerinde, lkl kadını Seyfi Efendinin başı ucunda buldular. Doktor önce hastanın nabzına baktı. Sonra, eğilip kulağını göğsüne dayadı. Pavramşlarıyla heyecanlı bir hal almıştı. Kesık keslk: Siz çıkın odadan, dedi kadınlara. Fahri, iki kadını dışarı çıkardı. Doktor, hastanın mintanını yırtmıs, kalbtnln Uzerinl hızlı hızlı oğuşturuyordu. Hastanın agzından son bir hırıltı çıktı. Sonra hareketsiz kaldı. Doktor, sol eliyle hastayı sırtından tutmuş, sağ yumruğunu, güm gUm kalbinin Uzerine vuruyordu. Duran kalbl, darbclerlc çalıştırmaya uğraşıyordu. Seyfi Efendinin dudağının kenarında bir kan çizgisi bellrmiş, çenestnden sızıyordu. Doktor onu yatağına bıraktı. Kan ter içlnde kalmıştı. Soluk soluğa: Sizlere ömür, dedi. Kalbi durdu. Çalıştırmaya uğraştım ama nafile. ötrirü bu kadarmış. Genç adam ne yaTpacağını, ne diyecegiffl •ga'şırrrilştı'. fi0 "''" öldü mü? diyebildi sadece. ' "' " Ihtıyarın ollimü Fahri'yi çok sarsmıştı. «Reyhan ne olacak?» öldU işte. diye içinden geçirdl. «Evlenirim onunla» dedi. Sonra, bir ölUnün tinünde bttyle şeyler dUşündüğü lçin kendını ayıpladı. Doktor: Ben gidiyorum, dedi. Fu sesle uyanmıştı Fahri. Yarın gelir, benden raporu alırsınız. Allah taksiratını affefsin. Ne denir başka? Öyle. Oda kapısının önünde anası, arkasında Reyhan duruyordu. Gözlen faltaşı gibi açılmış. yıkılmış, bitkin, Fahri'nın gozlerinin içine bakıyordu. Genç adam bakışlarını başka yöne çevirdi. Doktoru uğurladıktan sonra döndü. Ana, dedi. Sen Reyhan'ı al bıze git. Sabaha kadar bokleyeceğim burada. Genç kız aglamaya başlamıştı bu sözler Uzerine. Babam oldu, değil mi, diye sordu. Sesl titrek ve Umitsizdi. AUahın dediği olur, diye cevap verdi Fahri. Sizlere ömür, baban ÖldU. Kızcağız: Babacığım, diye lnledi. Fahri, onun bağırıp çağıracağını, kendinl yerden yere atacagını sanmış, bııyagı korkmuştu. Oysa ki genç kız, içll içli ağlıyordu sadece. Blr ara, gayet mazlum: Babamı görcbilir miyim? diye sordu. O kadar acındırıcı, zavalh bir hal almıştı kl Fahri, clğerlerlnin yandığım hissetti. Kızı, biraz daha sevdiğini anladı. Yumuşak, şefkatli bir sesle: Neye yarar, dedi. Seni çok üzecek. Ne olur gorme onu. Hayır. Btıbaını son bir defa görmcliyim. Peki, gel. Beraber odaya girdiler. Seyfi efendinin görüntüsti korkunçtu. Gbzlerl yuvalarından fırlpmış, ağzı açılmış. çenesi çarpılmıştı. Rengi kül gibi, beyazla san arası bir hal almıştı. «Demek, ölüm sanlığı dedıkleri bu» diye düşündü Fahri. Babasınm görUnüşü Reyhan'ı da çok sarsmıştı. Daima gülpç yüzlü, şefkntli, kızıyla konuşurken gozlerinin içl gülen adam mıydı bu? Genç kız, babasına yaklaşmakta tereddüt ediyordu. Fahri, yanma geldi: Na olur, çıkalım, dedi. Farkında olmadan omuzlarına dokunmuş, sonra elinden tutmuştu. Kız, başmı deltkanhnın göğsüne dayayıp yeniden eğlamaya başlaymca, Fahri onu gayriihtiyarl kuctıklamıştı. Sıcaklıgını, kadınca kokusunu hlssediyordu şimdl. Egllip, saçlarından dptü kızın: Ne olur, annomle gıt, diye adeta yalvardı. Reyhan, bu isteğe uymanın gerekliliğini anlayarak, odadan çıktı. Bir mÜddet, dışanda bir takım fısıltılar duydu Fahri. Sokak kapısı kapanmış, ovde yalnız kalmıştı. Epoy zaman ne yapBcaÇını bllemeden, oldugu yerde bekledi. Sonra, oturma odasına geçti. Pencerenin önüne oturdu. Bir sigara yaklı. Dışarıya seyıe koyuldu. Bir iki saat lçinde ne kadar çok şoy olmuştu! BUyük olaylara insan, önce kolayca inanamıyordu. Seyfl efendi ölmüş, Reyhan şimdi cvlerınde, kimbilır ne yapıyordu. Muhakkak ağhyornu kızcağız. Babasını yltırmış, bUsbUtün yalnız kalmıştı dünyada. «Niçin yalnız kalsın?» diye dUşündü Fahri. «Ben varım ya.» Bu dUşunce, içine sevinç, tarif edilmez bir mutluluk hissi doldurmuştu. Bitışlk odada yatan ölüyü hatırlayınca, böyle sevindigı içın, ikinci kere üzüldii. Töbe töbe, dcdı. AUahım sen günah yazma. îhtiyarın öltimüne UzUlmüştU tabi. Aksl halde canavar olmalıydı. Halbuki o, karıncayı bile ezmekten çekinen bir insandı. Reyhan'ın guven dolu bir teslimlyetle, başını gögsüne koyup. içli içli ağlaması bundan böyle kızın tek sahibinin kendisl oldugu inancını dogurmuş, bu kanıyla mutlu olmuştu. tşin ash buydu. Evlerlne, bir çeceliğine giden kızın, artık oradan çıkmayacağını biliyordu. Karısı olacaktı R«yhan onun. Onu sevecek, okşayacak, az önce göfcstinde hıssettiği kadınca yumıışaklıgını her an yanınfla bularak, doya doya koklpyabllecektı Genç kıza karşı duyduğu hisler sadeco platonik degıldi. Tatmin olmak bilmez bir kadın isteğınin vücudunu sardığını duvuyordu. Kenrîıni o kadar bu düşunceler vermişti kl, ne sabahın oldııftıınu habpr veron horozların ötUşünü işitebilmlş, ne do dogan güneşin sokakları aydınlatınaya başladığını farkedebilmişti. IV önce medent nikâhları yapıldı, nrkasından hoca getirip dinî nikahlarmı kıydırdılar. Yapılan bütün tören bundan ibaret oldu. Seyfi etendi gömllldUkten sonra, Reyhan'ı y&nlarından ayırmadılar. Genç kız, bir başına. kos>koca evde ne yapabılirdı? Bir tek akrabası da yoktu dünyada. (DEV/VMI VAR) İŞÇİ SAGLIGI SORUNU K Türkiye'de artan ış kazaları ve meslek hastalıklan ıle bırlıkte gehşen ışçi sınıfı mücadelesine koşut bir biçımde işçi sağlığı ve ış güvenliğl kunusunda yapılan çahşmalar da gelışmektedir. Ama bu çalışmalar içlerinde 2 yanlış egilimi de banndırmaktadır. Işçı saglıgı ve iş güvenligine ilişlun birlnci yanlış eğılim, sorunu genellikle lşkazası ıle sınırlamaktır Işçı saglığı ve ış güvenligi sorunu adı Uzerinde yalnızca işkazalan sorunu degildır, çalışanların tüm saglıgına ilişkin çeşitll fiziksel ve kimyasal tehllkeleri de kapsayan bir sorundur. işkazalan, sorunun somut olarak gözler önüne serilen yalnızca bir bölümüdür. îşçl sağlıgı ve iş RUvenliği sorununa ilişkin ikinci yanlış eğilim, bu sorunu yalnızca işyerleri sınırlan içinde yalnızca çalışma ko şulları açısından ele almaktır. Oysa bu sorun genel sağlık sorunları, ürctım tPknolojısı, üretllen malların sağlıga uygun olma sı koşulları, lşgi ve ailesinin yaşama koşullan (beslenme, giyinme, ısınma, barınma, dinlenme, kUltürel ihtlyaçlar..) çevre kir lenmesi, hukuk somnları ıle iç ıçe ele alınması gereken çok kar maşık, çok yönlü blr sorundur. Ve sorun, bu çok yönlülügtl ve karmaşıklıgı içinde ele alınıp in celenmelidir. Malları Ureten işçiler, tüketictIer ve doga nrasında diyalektik bir illşki vardır. Işyerinde çalışma koşullarının çok mükemmel olmasına karşın Uretileri mallar i>uglıgu aarar vencı o^eUikler taşıyorsa, çevre kirli ise işçilerııi saglığı güvence altında degildir. örnegın kansere ortam hazırlayıcı (carcinogen) bir madde olan plâstik hammnddesi polivinil klorür, bu madde ile uretim yapı lan ışyerlerinde çalışan işçilerde çeşitli tUrde kitnsero yol açarken. çevredekllere de zarar vermektedir. Çalışma ve yaşama koşulları öyle bir şekilde duzenlenmelidir kı, işyerlerinde çalışan işçiler her türlü tehlikeden uzakta, saglıklı olmalı; Uretilen malları kullanan tüketlcilerin sağlıkları güvence altına alınmah; Uretim, fabrlkalar dışındakl nüfusa da zararlı olmamalı, yanl çevre kirletilmemelidir. Şimdl böylesine çok yönlü blr biçimde ele alınması gereken işçi saglığı ve iş güvenliği sorununa ilişkin tehlikeleri teker tekcr ele alalım. TEHLİKELER Bunlar genellikle işyerlerinin çağdaş Uretim teknolojisine uygun bir şekilde düzenlenmemiş ol ması. çalışanlara yeterll koruyucu araçların verilmemesi, nedenleriyle ortaya çıkan tehlikelerdir. Işçılerın düşmesıne, bir yerlerini vurmasına, uzuv kaptırmalarına ve ölmelerine yol açan bu tehlikeleri şöylece sıralayabilirız: tşyerlerinde kirışlerin alçak ya pılması, tabanın saglam yapılmaması, makineler arasında yeterli aralık bırakılmaması, ızgaralann ve merdivenlerın yeterince saglam ve rahatça dolaşmaya olanak bırakacak şekilde inşa edilmemesi, makineler ve koruyucularda elbiso ve uzuvlara takılacak çıkıntıların olması, inşaatların 1} KAZAIARININ KAZ& NEDENI.FRİNE &ORE DAGIIIJI Kaza Nedcnlcrl Motorlu Taşıt Kaza«ı Diğer Taşıt Kazaları Kaza Sonucu Zehirlenme Kaza Sonucu Düşme Maklnelerin Sebep Oldugu Kazalar Ateş Alma Patlama Sıcak bir maddeden, korozif blr mayiden, buhardan, radrasyondan llerl gelen kazalar Ateşll Silâh Kazalan Kaza Sonucu Bogulma, Suya Düşme Tüm Diğer Nedenler TOPLAM 1971 Faruk PEKİN (BETA) SAGLIGI, (ALI5MA K05ULLAHNIN 1974 24.945 119 29'i 12.429 16.914 434 2.779 72 789 14.112 22.975 410 1972 2.857 Sl 239 13.100 29.919 494 1973 3.022 85 420 14.530 35.689 582 İÜ7S 11.449 74 391 11.730 31.271 DA OTESİNDE, URIİM TEKNOLOJİSİNE: ÜRETilEN MAUARN SAGUGA UYGUN OIMASINA: rjÇi AilEJININ YAJAMA DÜZEYİNt (EVRE KiRLENMESNE DOGRUDAN DOGIVYA BAGll BİR SORUNDUR. ^96 9.715 46 117 458 10.216 59 78 97.332 10 288 36 26 103.595 12.078 42 110.507 38 9.630 71 62 115.479 sek tansiyona ve lktidarsızlıga yol açtığı belirtilmiştır. Her ülkede gürültünün son sı nın saptanmıştır. Türkıje'de İş Yusasına gore çıkarılmış olan İşçi Sağhğı ve İş GUventiği TiizUğü'nün 22, maridRsinde «Agır ve tehlikelı lşlerın yapılinadığı yeılerde gurültü derecesi w) desıbeli geçmeyecektir. Daha ç»ok gü rUltülü çalışmdvı g°ıektıren ı«l« rin yapıldığı yerlerde gürilltü dt»x recesl en çok 95 desibel olabiUr» dPnilmlştir. GUrültü Jerec^sl ABD'de ao (is çiler 80, İşverenler 95 desibel olmasını istemektedirler.) Hollanda ve Almanya'da «0 dB'dir. Türkiyo'deki 81) ve 95 derecelere kesinlikle uvulmamaktadır. GUrültü sorunu ele alındığında valınızca gUrültü derecesi önemll degildir. GUrültUlü işlerde kaç saat çahşıldığı daha önem lidir. 105 dB'do 10 yıl çalışmakla, llb dB ile 1 yıl çalışmak ya da 125 dB ile 10 ay çalışmak aynı zararlara yol açabllecek eşdegerli çalışmalardır. Gellşmiş kapitallst Ulkelerde sendikalar ve ışçiler gürUltüye karşı mücadele etmektedirler. Duyma duyularını yitiren işçiler lşvcrenlerden tazminat alaıaya başlamışlardır. Yapılan son incelemelerde İşçi lerln daha az gürültülü çalışma şartlarında daha az hata yapt.ıkları ortaya çıkmıştır. Türklye'de sendikalar ve lşçller İşçi Sağhğı ve İş GUvenligi TUzüğU'ndeki hakların hayata uy RUlanması ıçüı vogun bir mllcadele vermek zorundadır. Başlık, kulaklık, ve kulak tıkaçlarırnn ra hatsızlık vermeyecek özellikte olmalarım her ışçiye uygun blr tane dağıtılmasını sağlamak, 78. maddedeki gUrültUyiı azaltacak yan tedbirlerin alınması, sUrekll dııvma testlerinin yapılmasını sağlamak lçin mücadele etmelldlrler. Sendikalar daha az gilrül tülıl maklnelerin yapılmasını zor lamalı, RUrtlltU dereceslni toplu İş sözleşmelerıne geçırtmelidirler Spndlkalar 8 saatllk çalışma vı 80 dB'de amaçlamalı. 90 dB gurültUlU İşlerde daha az çalışma sı Rpregı bpltrtmplıdirler. YARIN: IITRES.İM.. I S L BASINÇ. VS.. 71 176.993 160.585 ltf.822 (Kaynak: SSK 1975 tsUtlstlk YıUığı, s. 59.) 180.375 1S2.Ü01 Işçi sağlığına ilişkin sorunu iş kazaları ile sınırlamak yanlıştır çökmeye yol açacak şekilde çUrük olarak inşa edilmesi, maden lerde çökme tehlikesine ve patlumaya karşı tedbir alınmaması, kazan, kompresör, fırın ve ocaklarda yanma ve patlama tehlikelenne karşı tedbir alınmaması, taşıyıcı ve kaldırıcıların yeterlı olmaması, her türlü döner aksam (döner mıl, dişli çark, çubuk, kayış, kasnak, kanştırıcı, te&lerc.) çıvı çıkışları, kahplar için koruyucu kunmunıası, elektrık oarprmısına yol açacak koşulların bulunması... Ayrıca gözleri bozacak renklerin, yetersız ışığın kullanılması, yangına yol açabllecek patlayıcı ve parlayıcı maddelenn tedblrsiz ce kullanılması, yemekhane, tuvalet, banyo, soyunma yerlerinin sağlık koşullanna uygun ol mamaM, işyerlerinde mikrobik bulaşıcı hastalıklara yol açacak ortamın bulunması, ışçilerin gözlrrını, ellenni, ayaklarını, kafasıııı, belini, genel olarak tüm uzuv larını koruyucu araç ve malzemenin verilmemesi .. OlUm, geçici ya da sürekll issızhge yolaçan olayların büyük çogunlu&u yukanda saydıgımız tehlikeler sonucunda gerçekleşmektedlr. (Bakınız Tablo) Saydığımız tehlikelerin hepsi de yeterlı güvenlık tedbırlerıyle onle ııebilecek tehlikelerdir. Bu teh likelerin varlığı ve muhtemel sonuçları üretım oncesinden bel lidir. Bu nedenle güvenlik tedbir leriyle daha önceden bu tehlikeleri gidermeyen işverenler suc lşlemış ülınuktndırlar. Bunlar genellikle fiziksel ener jinin değişık biçimlerının ortaya çıkardığı tehlikelerdir. însanda fiziksel ve zlhnl gerginliğin yanı sıra kanser dahil çeşitli hastalıklara yol açabilecek tehlikeler dir. GÜRULTÜ Işçi sağlıgı ve ış güvenliği tartışmalannda belki uzerinde en az konuşulan konu gürültüdür. Gürültü çalışma koşullarının doğal bir sonucu olarak kabul Pdl lir ve genellikle işçi saglığı Uzerinde yıpratıcı ya da duyu yitirici sonuçlara varmayacağı sanıUr. GUrültü, İşçilerde fiziksel ve zihinsel gerginllğe yol açan etken lerin başında gelir. GUrültünün çok oldugu yerlerde çalışan ışçı lerde hafıt sağırlık gorülür. Çalışma yılları arttıkça bu tam sa ğırlığa dönüşebilir. Bugün ordu lar, ınsanları gürültü ile dize getırebılecek gürültü bombaları yapma yarışındadır. ABD'de yapılan son hükUmet araştırmalarına göre bu Ulkede 16 mılyon işçi işitme duyularını belirli ölçüOe yitirmiş durumda dır. Italya'da üzerinde ınceleme yapılan 73 çelık ışçisınin tamamının kulaklarından şlkâyetçi oldu ğu gorülmüştur. GürultUnün ölçüsü dpsibel'dır (dB).Duyulabileceken 1Uçuk se sın yeğinligi (intensity) O dB'dir Hafıf yaprak hışırtısı 10 dB, sav fa hışırtısı 20 dB'dir. dB, logaritmik bir temele dayanmakta dır. 20 dB, başlangıç sesinln 100 katı 30 dB, başlangıç sesinin 1000 katı demektir. Normal konuşma yeğinligi 60 dB'dir. 80 dB'den sonra kulakta hasar başlar. Döner bıçkı maklnesi gürültüsü 100 dB'dir. 130 dB'den sonra kulak tıkaçı olmaksızın çalışılamaz. GU rültU bombasımn «es yeğinligi ıse 200 dB'dir. GUrültünün işitmı duyusunda korelmeye yol açallleceği başlı ca işler şunlardır: Demlr • çelık işlerı, kaynatma ijleri, her türlü nıetal ışi, kompretör lşlerl, tes terelerle yapılan işler, tnşaat, tü nel kazma, madendlik lşleri, her türlü sürlicülulk. tekstll ışleri .. Bugün çok suyıdıı işçi gUrültıi nün getirdiği fizllael ve zlhinseı yıkım ile kurşı karyıyadır. Oürül tıi zamanla ışçtlprde kısmî ya da tam sağırlığa yol açmaktadır. U zun yıllar gürültUlU işlerde çalı şanlar zamanla kulağın duyabileceği en hafif sesleri duymaz olur lar ve zamanla safırlaşırlar. Sa ğırlık ıse gcriye dönüşü olmayan bir yitiımedır. SSCB'de yapılan araştırmalarda 85 dB'deki gürütlülerln, (or neğln torna tpzgnhl) kaslarda, & ı nlr ve sındırim sisteminde, za rarlara yol açtığı, Ulser hastalığına ortam hazırladığı, göz be beklerinde ve beytnde kan damnr larının genişlomeılne yol açarak sürekll baş ağrısı yaptığı, yük Türkiye Zirai Donatım Kurumuna Sözleşmeli Personel Ahnacaktır Kurumumuz Merkez ve Tasra Teşkilfttında sözleşmeli olarak çahşt.ırılmak Uzere Makina YUksek MUhendisl, Makina MUhendisı ve Teknlk Tercumanlar alınacakte. Isteklllerin hal tercumelerlnl, (blldlkleri lisan ve derecesini, tarlh göstermek suretlyle nerelerde çalıştıklarıru) bolirten dılekçeleri ile Genel MUdUrlllk Personel MUdürlüğüne 17.1.1977 akşamı mesal saatl bltlmine kadar mUracaatları duyu rulur. (Basın: 30663) 15 T.C. GıdaTarım ve Hayvancılık Bakanlığı Ziraat îşleri Genel Müdürlüğü Merkez îkmâl Müdürlüğünden : MUessesemlzce, Şartnamelerinde bellrtllen özelllkte, 2490 sayılı Kanunun 31. maddesi gereglnce Kapalı Zarf Usulü ile aşağıda yazılı malzeme ve maklnalar satın alınacaktır. İhale, Ankara YENİMAHALLE Ivedik Caddes.1. 6. Durak, No. 55'dekı MUessesemız Binası'nda toplanacak Komisyon huzurunda hizalarında Röstertlen gün ve saatlerde yapılacaktır. Isteklllerln Şartnamelerde lstenilen belgelerl ve adı geçen Kanunun 32. maddesine göre hazırlıyacakları tekliflerini, ihale saatinden en geç 1 (Bir) saat önca Komisyon Başkanlığı'na Makbuz mukabıli teslım etmeleri gerekmektedir. Şartanemeler, mesai saatlerinde MUessesemizde gbrülebllecektlr. Postadakl gecikmeler nazara alınmıyacaktır. i h a l e Muhammcn C.cçlc! İh. No. Bedeli Tcminatı Günii Saatl Cinsl Miktarı 1 38.250,2869.Atelye Makine ve Malzemelerl 5 Kaleır 18.1.1977 10.30 2 2 3875, . ı2 500, Laboratuar Cihazlar » 11.00 1 3 3 40.000 Laboratuar Malzemelerl 3000,11.30 4 4 Ad ît 140.000. 8250,Çimlendirme Dolabı 15.00 » 4 5 5.60ü, Hassas Terazı 420,> 15.30 1 6 1 135.000.8000, 16 mm. Kamera Makinası > 16.01 7 1 1 175.000, 10000, Kontak Şase Makinası 16 1 8 1 1 100.000, 6250,(Reprodükslyon Kamerası r (Basın: ' BULMACA 123456789 YUKARIDAN AŞAGlYA: 1 öldürülen blr büyükelçlmızin soyadı. 2 Tersl taşıtlarria indırimi sağlayan bir k a n Iskambil'de bir kâğıt türü. 3 Tersi sıfır dereceden sonra suyıuı halı Tersi uğur getirdiğiııe inanılan şekilll demlr parçası. 4 Tersi Avrupa'da bir dag Tersi su (eski dil) Bir harf. 5 Yönerge. 6 Mağnezyum'un slmgesi Bir yabancı bayan lsmi. 7 Üniversite sınavı. 8 Kimyada madde. 9 Telefonda ılk ses Kalsiyum'un slmgesi. DÜNKÜ BULMACANIN ÇÖZÜMÜ SOLDAN SAGA: 1 ortodoks 2 liaM Bari 3 lsa alnaM 4 Gamet ikA 5 AlKont 6 Reçine kE 7 El shO B llkel tra 9 Cimri eF. SOLDAN SAGA: 1 Oligarşi 2 Rlsale İC :i Taam Çeki 4 Om pklleM 5 atoN Lr 6 Obl n e s 7 Kanıt Nl H sraK Kore 9 Imame Af. TiFFANY A4AGNUS OENI9EV1 >OB,BEM OE SOLDAN SAGA: 1 Aşırı iyimser olmak. 2 Yöntem Tiyatro veya bir fılmin seçkln davetll toplulugu önünde ılk gösterimi. 3 Tersı ayağın alt yüzü Saçı dökülmüş. 4 Bir siyasî partinin slmgesi Bir Fransız şarkıcının adı. 6 Ünlü blr fizik bllgini. 6 Tersl bir soru takısı Tersl bir şirket tllrü. 7 Ingiltere'de bir bölge Bir ay. 8 Tersl Ame rika'da kalmtısına bugün de rastlanan blr ırk. 9 Berbat, çok kötU Eskl blr uygarlık. REPPO BLE1S6 SOttUUktlMA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle