30 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
c Ekonomi Ekonomi lI Ekohomi Ekonomi EKonomi Ekonomi Ekonomi Ekonomi Ekonomi Ekonomi w w geniş halk topluluklannı ilgilendiren en önemli olayın fiyat artışlan olduğu görülmektedir. Fiyat artışlarmm büyük ölçüde hükümetin izlediği ekonomi politikasından doğduğu ve bir yıl içinde Cephe Hükümetinin rekor kırarak, tam 79 degişik maddeye yüzde 5 ile yüzde 100 arasında defişen zamlar yaptığı saptanmıştır. 1976 yılının önemli iç ekonomik olaylannın tarih sırası şöyledir: İ07C n i İÇ ekonomik olaylan ta l î f f I I rih sırasına göre ortaya konulduğunda î n l m m öne 8 Ocak Murat otomobillerine zam yapıldı. Murat'm satışı 63 bin liradan 71 bin liraya jrükseldi. 11 Ocak Fiyat Kontrol Komitesinin yetkileri kısıldı. Sanayi ürünleri fiyaüarında belirleme yet kisi Sanayi ve Teknoloji Bakanlığına bağlandı. 23 Ocak EtBalık üriinlerine (sucuk, sosis, pastırma, her türlü et dahıl) 5 lira ile 12 lira arasında değişen zamlar yapıldı. 24 Ocak Döviz sıkmtısı açıkça ortaya çıktı, ithalât kısıtlamaları başladı. 28 Ocak Buzdolabı, çamaşır makinası, elektrik süpürgesine yüzde 1015 arasında zam yapıldı. 7 Şııbat Devalüasyon söylentileri yaygmlaştı. Al tın satışlan durdu. 10 Şubat Atatürk Orman Çiftligi ürünlerine (yoğurt, süt, ayran) yüzde 20 ile yüzde 100 arasında zam yapıldı. 13 Şubat 1976 ekonomik programında Cephe Hükümetinin tahrifat yaptıgı ortaya çıktı. 14 Şubat îşçi dövizlerinde azalmalar basladı. 20 Şubat Ihracatçıların Türk Lirasındaki değer düşüklüklerinden (devalüasyon) dolayı doğan zararlarınm hazineden karşılanmasına ilişkin Bakanlar Kurulu karan Resm: Gazetede yayınlandı. 21 Şubat Otomobil ve kamyon lâstiklerine yüzde 15 zam yapıldı. 26 Şubat Siyasal partiler vergi adaletsızliğınl daha da arttıran önerilerde bulundular. 28 Subat • 4 Mart Yahya Demirel olaytndan dolayı Ihracatta Vergi tadesi en çok tartışılan eko nomik kavram oldu. 12 Mart Döviz bulmak amacıyla yurt dısından gelen her komisyoncu ile masaya oturulmaya baş landı. 16 Mart Türk Lirası yüzde 3.3. devalüe edildi. Bir dolar 15.50 lira oldu. 26 Mart Dayanıklı tüketim ürünlerinden buzdolabı, çamaşır makinası ve bunların değişik tür leri ile otomotiv sanayiir.de degişik ürünlerden tam kırk tanesine ortalama yüzde 15 dolayındn zjm yapıldı. Yılın en yofcun zamlan bugünlerde görüldü. 27 Mart Sümerbank yünlü ve pamuklu Ürünlerine yüzde 20 zam yapıldı. 3 Nisan Türk Lirası 1976 yılında ikinci kez devalüe edildi. Bir dolar 16 lira oldu. 8 Nisan Sümerbank deri ve kunduralara yüzde 20 ile yüzde 35 arasında degişen zamlar yaptı. 8 Nisan Çaya yüzde 20 zam yapıldı. 10 Nisan Çimentoya Bakanlar Kurulu karanyla yüzde 25 zam yapıldı. 20 Nisan Tclevızyona yüzde ıs zam yapıldı. 21 Nisan Ulusiararası Para Fonu Türkiye'ye ithal transferlerindeki gecikmelerin nedenıni sordu. 21 Nisan Minibüs ve dolmuş ücretlerine yüzde 50 dolayında zam yapıldı. 22 Nisan Tekel Bakanlıgı bayi kârlannın hazinedpn karşılanmasına karar verdi. 26 Nisan Demir karaborsaya düstü. 29 Nisan Gaztüpüne yüzde 60 zam yapıldı. 7 Mayıs tşçi dövizlerini yurt içine çekmek içın Merkez Bankası yabancı bir bankayla kısa vadeii. yüksek faizli anlaşma yaptı. 8 Mayu Zamma ragmen çimento karaborsası arttı. 12 Mayıs Projelerdeki gecikmeden dolayı 99 büyük vatırımın maliyeti 55 milyar lira arttı. 1" Mayıs DPT'yi devre dışı bırakmak amacıyla «Golge DPT» kuruldu. 17 Mayu Etibank bakır tel fiyatlarına yüzde 5 zam yaptı. 20 Mayıs Dördüncil Beş Yıllık Kalkınma Planı için Ahlâkî ve Manevi Kalkınma Komisyonları kunı'dıı. 22 Mayıs Kahveye yüzde 100 zam yapıldı. 27 Mayıs Elektrige Bakanlar Kurulu kararıy11 yüzde 20 zam yapıldı. 28 Mayıs Haziran Sonu Tarım ürünlerinde son vıllann en düşük taban fiyatlan verildi üretici köylüye. 1 Haziran Asgarl ücret 1800 lira oldu. 5 Haziran Ekmege yüzde 10 zam yapıldı. 6 Haziran Etibank bakır ürünlerine yüzde 20 zam yaptı. 9 Haziran DemirÇelik ürünlerine ynzde 30 zam yapıldı. 13 Haziran Yabancı şirfcetlerin ithal ettiklerl petrole zam yapılarak, yabancı p^trol şirketlerine hazineden 300 milyon lira venlmesi Bakanlar Kurulu tarafından kararlaştırıldı. 22 Haziran Boru türierine ve radyatör türlerıne yüzde 22 ile yüzde 28 arasında değişen zam lar yapıldı. 7 Temmuz înşaat malzemeîerine yüzde 30 zam yapıldı. 23 Temmuz Orman Bakarüığı keresteye yüzde 40 zam yaptı. I Ağustos En önemli Ihraç ürünü buğday ihraç edilemeyerek depolanmaya başlandı. CEPHE HÜKÜMETİ BİR YILDA 79 MADDEYE YÜZDE 5100 ORANINDA ZAM YAPTI EKONOMİK BUNALIMI ONLEME OLANAGI AZALIYOR yılının gelişmeleri, Türkiye ekonomisinin döviz darboğazı ile başlayarak itildiği ekonomik bunalunın bir sonraki güne devredilmesi olanaklannın tükenmek üzere olduğu izlenimini vermektedir. İşçı dövizi girişinin yavaşlamasıyla başvurulan kısa vadeü borçlan yeni borçlarla ödemeye dayalı Cephe mantığı, çıkmaza saplanmış görünmektedir. Ulusiararası fmansman çevrelerinde «redi alabilirlilığı • riskli> bulunan Türkiye'ye yapılan vardımlar büyük ödünlere bağlanır olmuştur. 1976 yılının ekonomik açıdan değerlendırilmesine, son yılların en kritik konusu olan dış ekonomik ilişkilerden başlamak doğru olacaktır. Eldeki en son verilere göre, kasım ayı sonu inbariyle ihracat ve i?çi dövizlerinden sağlanan ?elırler, 2 milyar 637 milyon dolar olmuştur. Bunun 1 milyar 750 milyon dolan ihracata, 887 milyon dolan ise işçi dövizlerine aittir. Yılın ilk aylannm etkisıyle ihracatta öncekı yıllara oranla kaydedilen artış bir anlamda sunıd:r, çünkü genış ölçüde stok hareketlerinden ka'naklanmıştır. Bu yıl önceki yıllardan devreden yak'.aşık 500 mılyon dolarlık tanm ürünü stokunun dış satışları gerçekleştirümiştir. 2 milyar 637 milyon dolarlık ihracat ve ışçı dövizi gelirine karşın, kasım ayı sonunda 1976 yılı ithalatı 4 milyar 655 milyon dolar olmuştur. Döviz gelırleri ile giderleri arasında eksi yönde şimdiden 2 milyar dolan aşan farkın, yıl sonunda 2 milyar 200 milyon dolara çıkması beklenmektedır. Dış açık olarak tanımlayabitecegimız, ithalat giderleri ile ihracat ve işçı dövizi gelirleri arasındaki fark, kabaca Türkıye ekonomisinin dısa bagımlılığının değerini sergilemektedir. Bu nedenle. 1974 yılır.dan bu yana hızlı bir artıs egilimi içinde olan dış açığın finansman bıçimi dışa bağımlılığnı niteliğini de beürlemektedir. Cephe iktidarının damgasını taşıyan 1975 ve 1976 yıllarında, dış açığm günlük olarak kaparılması ve sorunun ileriye ötelenebümesi amacıyla, öncelıkle dış borçlanma yolları zorlanmış, bu yetmeyince döviz rezervleri kullamlmıştır. Son iki yılda rezervler, 4İÎ milyon dolan 1975 yılına ait olmnk üzere toplam 650 milyon dolar düreyinde eritilmiştir. Bu yıl rezerv mevcudunun korunması, Türkıye için dönüm noktası sayıian 1 milyar dolann eklemiştir. Döviz gelirlerini arttırmakta ve dövla jiderlerinı kısmakta basarısız kalan Cephe ıktıdannm, borçlan yeni borçlarla ödemeye dayalı mantiğmın bunahmı çöküntünün eşigine getirdiginde kuşku yoktur. Yeni borçlanma girişimlerl giderek ekonomıye pahahya malolur hale gelmistir. 1976 yılı dış öorçlanma koşullarmın ağırlasmasına ilişkin örneklerle dolu bır yıl olmuştur. Oncelikle, para pıyasalannda geçerli faiz oranının, resmi olarak yüzde 1,75 üzerınde ödeme yapılarak alımı sürdürülen DÇM krecliierıne yüzae 6'lık ek olanak tanınmaya başlanmıştır. Ulusiararası finansman çevrelerınce dikkatle ızlenen Institutional lnvestor dergisinin kasım ayı, International Reportsun da 10 aralık günlü sayılannda üân edilen bu durumda, Türkıye'nın geçerli pıyasa taız haddine, yüzde 1,75'lik resmi ve yüzde 6'Iık gayriresmi ek ödemeleri yüklenmeden kredi bulması oianaksızlasmıştır. Bu konuda bır başka örnek, 1976 yılında g«tirilen altı ay süreli kabul kredisine dayalı ithalat olanagının geçirdiğı devreler olmuştur. Bır süre önce kapsamma ham petrolün de ahnmasıyla, toplam ithalatın yarısından fazlasına kabul kredisi olanagı tanınmıştır. Ancak, başta Alman İhracatçılar Birliğı olmak üzere, Türkiye'ye krpdili ihracat yapılmaması yolundakı uyarılar yoğunlaşınca, Cephe iktidan ödün paketmı açmıştır. Türkiye'nin petrol ürünleri ithalatı içm Wells Fargo Bank'ın öncülüğünde genellikle Birleşık Amenkan bankalarınca oluşturulan 200 milyon dolarük kredi, bu ödün paketinın içuıden çıkmıştır. International Reportsun gene 10 arahk günlü sayısında verilen bügıye göre, bu kredi için Birleşik Amerika bankalannın halen ortalama yüzde 6,5 olan kabul kredisi faizinin üzerinde ve oldukça çekici bir oranda ek ödeme üstlenilmiştır. Ek ödenıelerin arttınlması yoluyla bu kredinin zaman ıçinde 800 milyon dolara kadar genişletilmesi düşünülmektedir. Uluslararası tinansman çevrelerini hayrete düşüren ödünlerin sorumsuzca verilmesine rağmen, Türkiye'nüa kredi alabilirliği oldukça zayıl buıunmaktadır. Tecil edüemedigi takdirde. 1977 yılında dış borçlann ana para ve faiz ödemeleri, yıl boyunca elde edilebilecek ihracat ve işçi dövizi gelirlerinden fazladır. Öte yandan, altın ve döviz mevcutlan, Türkiye içın yeterli kabul edilen düzeyin alt sının olan 1 milyar dolann altına düşmüstür. Bu olumsuz görüntüyü gene kısa bir süre için öteleyebilmek amacıyla, bir yandan dış borçların tecili pazarlıklan sürdürülürken, bir yandan da rezervleri yüksek göstererek muhasebe oyunlanna girişilmiştir. Borçlann teciünde başvurulan yollardan biri, Türkiye'nin dış ekonomik Uişkilerinın devamını bütünüyle yabancı bankalann insafına terkeden nitelikte gelişmektedir. Merkez Bankasının özellikle Birleşik Amerika' daki muhabir bankalanndaki hesaplan eksi bakiye vermeye başlamıştır. Bir süreden ben borçlu olarak çâlıştınlan bu hesaplar belirli dönemlerde toplanmakta ve ortalama üç ay süreli bankalararası krediye dönüş'ürülmektedır. Pahalı bir borçlanma yolu olan banker kredilenmn t u t a n . en son verilere göre 450 milyon dolara yaklaşmıstır. SUresi içinde bu borçlan tasfiye olanagı bulunmayan Türkiye, şimdilik böyle bir niyet sezinlenmemekle birlikte, yabancı bankaların dilediği anda 1958'de olduğu gibi «borçlannı ödeyemeyeceğini» ilân zorunda kalabilecektır. Rezervlerı yüksek göstererek kredi alabilirliUk değerini arttırma gayretlerinden birincisi Uluslararası Oderneler Bankası'nın işbirligiyle gerçekleştırılmiştır. Bu bankadan altı ay için ve kullanmamak kaydiyle 150 milyon dolar alınarak kâgıt üzerinde döviz mevcutlarına eklenmiştır. Kullanüamayacağı halde bu kredi için faiz işlemektedir. Başvurulan ikinci yol, fiilen ödemesi yapıldigt halde yaklasık 500 milyon dolarlık İthalatı Merkez Bankası kayıtlarına geçlrmeyl gecücUrmek olmaktadır. Böylece, gerçekte 300 milyon dolann altına düşmüş olan altın ve döviz mevcutlan, 17 aralık itibariyle 94U milyon dolar düzeyinde göstenlebilmıştir. Görünen, yogun bıçunde borçlanarak ve bu arada muhasebe oyunlarına da başvurmayı ihmal etmeyerek 1976 yıluıın sorunlarının 1977'ye devrmde kısmen başarı saglandığıdır. Buna karşın, ithalât transferlennın yıl ıçınde zaman zaman ve özellikle aralık ayıntia alabildığüıe kısıtlanması ise, devir işlemınde güçlüklerin büyüdügünü kanıtlamaktadır. Dış kaynaklarla 197b yılı atlatılabildigi gibi, Başbakan Süleyman Demirel'in deyımiyle «büyüme» de sağlanabümıştır. Ancak bu büyüme aldatıcı bır yapıda olmuştur. Bu yü, önceki yıllarda olduğu gibi ulusal gelir artışı hizmet sektörüne dayalı bıçımde gelişmıştır. Maddi üretime dayanmayan ve uluslararası öiçekte fiyatı bulunmayan hızmeUer toplam ulusal gelirin yarısından (azla^ını saglar hale gelmıştir. Maddi üretim çerçevesınde ise tek olumlu gelışmeler tarımda gözlenmiştir. Kısmen lyi h&va koşuUarına, kısmen de bu sektörde yapılan yatırunlann (özellikle sulama olanaklannın genişlemesinin) etkisiyle gerçekleşen tarımsal hasıla artışının dışında, Prof. Erdoğan Allun'm sözleriyle «sanayınin marjuıal hasılaya katkısı sıfır» olmuştur. Fu yıl içın beklenen 649,5 mılyar liralık toplam ulusal gelirin yüzde 17,4'ünü oluşturan 112,8 milyar lira sanaj'imn payı olarak görünmektedir. Sanayinüı hammadde ve makina • teçhızat gereksinımını karşılamak için yapılan ithalât ise 77,5 milyar urayı bulmaktadır. Sanayinin marjmal hasılaya katkısına ilişkin bu olumsuz yargıyı destekleyen başka olgular da bulunmaktadır. Bu olgular, yatınm ve üretim gelişraeleriyle ilgilidir. Bu konuda, Cephe ıktıdannca bütünüyle değiştirtılerek kendilerıne yontulmasuıa rağmen, 1977 yılı programmın yargısı şöyledir: «Üçüncü Plan uyannca toplam sabit sermaye yatırımlannın yüzde 45,4'ünün sanayi sektörüne yapdması gerekuğı halde, gerçekleşme sonuçlarına göre, ilk dört yıllık dönemde toplam sabit sermaye yatırımlannın yüzde 38,li'ü sanayi sektörüne yönelnııs, özellikle, tarım, ulastırma ve hizmetler s«ktorlerindekı yatınm gerçekleşmelen Plan hedeflennı ajmıştır. Yatınm gerçekiesmelerinın Plan hedeflennden sapması yanuıda yine Planda öngörülen fiziki kapasıtelenn yaratılamaması, sınai üretimın ve gelınn hedet alınan yapıyı gerçekleştirecek düzeycie artmasını önlemişlerdir.» Sanayileşme çabalannda başarısız kalan Türkiye, bu arada 1976 yüında yüksek oranlı bir enflasyona katlanmak zorunda kalmıştır. Kasım ayı sonu itibariyle bellı olan Toptan Eşya Fiyatlan Endeksı, bır önceki yılın eş avından bu yana geçen oniki aylık sürede yüzde 22'lik bir artış gostermıştir. Buna karşın, gene kasım sonu itibariyle 1976 yılında para arzında gözlenen genışleme, fiyat artışlannın yüzde 8 dolayında kaldığı geçen yüın eş dönemı düzeyinde Kalmıştır. Bu yılki fiyat artışlannın pıyasaya enjekte edilen para miktanyla açıklanamayacak düzeyde olması, önceki yılların talep enflasyonunun daha çok mali kârlılığa dayalı malıyet enfiasyonuna dönüstüğünü göstermektectir. Bu tekelieşme eğilımlerüıin günümüzde ulaşmış oidugu noktanın sonucudur. Bir başka deyişle artık ekonomiye tekelci fıyatlar hakim olmaya başlamıştır. 1976 yılında fiyatlann sanaji kesimınde tanmdan daha fazla artması bu geuşmeyı doğrulamaktadır. Hızlı fiyat artışlannın 197ti yılında ekonomik göriintüyü daha da karartan bir sonucu da, küçük tasarruflan bütünüyie eritmesi, büyük tasarrufları ise yeniden kârlı hale geien gaynmenkul alımı ile döviz spekülasyonuna yöneltmesi olmuştur. Bu olgu, bankalann mevduatlannda bu yılın ilk onbir ayında, geçen yılın eş döneminin yansı tutannda yalnızca 12 milyar liralık bir artış sağlanabilmesiyle belirgüıleşmiştir. Tasarruf düzeyımn düşmesi, ekonominin finansman gereksınimmin karşılanması için Merkez Bankası kaynaklannın alabıidiğme zorlanmasına yol açmıştır. Kamu ve özel kesimin fınansman gereksinimine yönelik olarak banknot matbaalannda 1975 yılında basılan paralar 15 milyar ürayı bul DIŞ EKONOMİK ILIŞKİLERİN SÜRDÜRÜLMESİ YABANCI BANKALARIN INSAFiNA BIRAKILDI Uluç GÜRKAN • DEMiREL HÜKÜMET CADELE PROGRAMINI MECliS'TE BıR NUMARALİ OKURKEN JOYLE DEMı^Ti: «FiYATlARLA MJHÜKÜMETiMiZiN MESELESiDıR. BiZ: HİÇ BİR MADDEYE ıÇiN HÜKÜMET OLOUK» ZAM YAPMAMAK alrma düşülmesi üzerine büyük önem kazanmıştır. Bu nedenie, gıderek koşulları ağırlaşmasına ragmen dış borçianma girişimlerine hız verilmiştir. Cephe ıktıdarı, göreve başladığında Türkiye'r.in tamamına yakın bölümü uzun vadeli proje kredisi niteliğinde olan 3,5 milyar dolarlılc dış borcunu bir kat arttırarak 7 milyar dolara yükseltmiştir. Ayrıca, Cephe iktidarının Nisan 1975' den bu yana yaptığı dış borçlanmanın 600 milyon dolarhk küçük bir bölümü dışında kalanı kısa vadeli olmuştur. Kısa vadeli borçlann içinde de en önemli pay 1.7 milyar dolarla ekonominin geleceğini karartan Dövize Çevrilebilir Mevduat Hesaplan kanalıvla toplanan kredilerin olmuştur. Dış açığın kısa vadeli borçlarla kapatılması gırişimleri, soruna «geri ödeme. olgusunu da YORUM Yalçm DOĞAN T anrimat yazarlarının roman, siir. tiyatro yapıtlarında ortak hir eözlem vardır. Osmanlı Imparatorluçu nun dısa bi^ımlılısı artar, borç içinde yüzmrye baslarken, ivcrde olaylar yofunlaşır. Alınan herhangi bir ekonomik ya da siyasal karar, kendisiyle birlikte bir ba>ka kararın çölcüntüsünü hazırlar. Olavları vaşarkrn çjiküntüyii dilf getircnler halkla hütünleşirler. Bu bütünleşmedir ki, onların KÖzlcmlerini «tarih»f dönuştürmüjtür O denli bıınalmışlardır ki, çozıınıü «\'a terakki, ya inhitat» haykınşlarında aramışlardır. Sonuç, Osmanlı İmparatorluğu yıkılmiîtır. İÜ76 özBÜriükleri askıya alma dencmclerivle doludur. Namık Keınal günümüzde yaşa.saydı, kuşkusuz yeni bir • Hurrıyet Kasidcsi» kalenıe alırüı. 1976 ruşvel, hıısızlık, }aian, dol»nla doludur. Tevfik Kikret ya^a.saydı, kuşkusuz yeni bir «Sis» şiiri yaratırdı. Traınvay işçueri gre\i >erine, ya>asa>clı Iştirakçi Hilnıi, I)ISh greviııi anlatma>a çaüşırıiı okurlarına. 1976 ekonomik loküntünün doruga yaklaştıgı \Udır. Tarhuncu Ahmet l'a>a orneği biıtVelerin yap:ldiğı yıldır. Türk Lirasındaki değer riüşüklüklerine yeni deger düşüklüklerinin eklendigi yıldır. Yeni çeri dönemiııde olsaydı «sikkeler bozuldu» di.ve kazau kaidırılırdı ku^kusuz. 18;iS Ticaret Anlaşmalarının günümüzc uyarlaıuıııisı denemelerinin yasandığı yıldır 1976. Venlden kapitüla.\vonlara dönüş yapıldıüının yılıdır. Kınaca 1976'da Cumhuriyet dönrminin en karanlık yıllarından birini yaşamıştır Cephe Hükümeti yönetimindeki Türkive. Bir yıllık ekonomik haberlcr, degerlendirmeler föıden geçirildiginde bunların ana başlıkları Türkiye'nin içinde buiunduğu koşulları açıkça ortaya koymaktadır. Oncelikle vurgulanması gereken, Türkiye'nin dışa bagımlılığının arltığıdır. Bir yandan ulusiararası güçlü kuruluşlar Türkive den desteklerini çekerken ve batta hesap sorarken, bir yandan da devreye özcl komisyoncular ve bazı özel finansman kurumlan girmiştir. Türkiye'nin «en kârlı alaniardan» biri olduğunu btlirten yazılarla Türkiye'nin durumunu kendi kamuoylarına duyuımaya çalışmışlardır. Bağımiılığın en önemli Röstergesinl Dövize Çevrilebilir Mevduat (DÇM) oluşturmustur. Türkiye açıktan komisyonlar vererek sermaye çevrelerini, resmi ithalatı, ödemeler denjjesini DÇM ile finanse etmeve çalışmıştır. Cephenin dış çıkmazı, dış ekonomik çelişkixi ist« bu noktada belirginlik kazanmış, bir yandan DÇM' ler bulurken, bir yandan «Hasta Adam» dunımuna düşmüş, yılın ikinci yarısından sonra yabancı piyasalardan para bulmak için dünyanın en büyük tirajlı gazetelerine ilânlar vermek zorunda kalmıştır. Ama bu deneme başansızlıkla sonuçlanmıştır. Yurt dısındaki işçiler bu hükümetten umudu kesince, kendi ailelerine bile döviı jöndenneı olmuşlardır. Sermayenin iktidan olmak ve dışardaki işçilerin fözunün içine bakmak zorunluğu dısardaki çeUskivl içeriye yansıtan bir olgu olarak belirmiştir. Dısardan işçi dövizi beklerken, yurt içinde «fiyat artışlarıyla mücadele için işçi ücretlerinin dondurulması» önerilerini yine aynı siyasal Iktidar getirmiştir. tcret dondurulmasını, işçi haklarını kısıtlama istemleri ya da denemeleri lılemiş, anılan deneme DGM'lerle yaygınlaştırümaya kalkılınca. işçilerin siyasal bilind bir dizi grevle somutlaşmıstır. Işçtler karşısında gerUeyen iktidar, yapısındald tutarsız lıklara karfi koyamazken, sermayeTe de yaranamaz duruma düşmüştür. Hem de bu uğurda her türlü firişime karşın. Cephe ortakhğı 1%4 jılından bu yana ilk keı uyEulanan «farklı kur» düzeni ile özel ithalatı finanse etmevi göze almıştır. Türkiye'yi gclecek yıllarda akıl almaı bir yük altına sokacak kredill İthalât yöntemine ba.şvıırmuştur. 1958 devalüasyonu öncesinde görülen yöntemlerle serm^ıycnin sorunlarına çözüm (tetirmek istrmiş, aslında hu yöntemierle serınaycni nsorunlarmı arttırnııştır. Ve bu şaşkınlık içinde döviz akımını hızlandıracak kararlar ycrine. yurda ınal akımını hızlandıracak kararlar alarak hindiği dalı kesmiş. fiyatların daha da artmasma jol açmıstır. (iıda maddelerlnden, en önenıii lemcl ürüniere defin her alanda yapılan zamlar birbirini zincirleme elkilerken her gün sokak ortasında işlenen cinayetler Türkiye'yi tam bir karanljja itmlştir. Tarım üreticilerinin taban fijatlan aıacılığı ile gelirlerini arttırma özlemleri bu hükütnetçe miş aslında bu yöntemierle sermayenin sorunlannı arttııı.ıa du^uııcııerı bu hiikUınelçe onlenmiştir. tival artışları parayı oyle değersiz kümıştır ki. halk Usarruftan paradan kaçar olmuşlur. Toprak Reformu bu hükümet tarafından yozlaştııılmış, binlerce topraksız kövliiyü bu hükümet aldatmıştır. Kısaca, l!TîS kesinlikle «Halka Karşı> bir siyasal birliğin iktidar den*m«si olmu|, klmseye y»ranamadığı için ortada kalan ve parçalanmaya yüz tutan hükümetin siyasal yaşamda ve ekonomik yapıda derüı çöküntüîer yarattığı yıl olmuştur. Hlçbir şeyin ciddiyeti kalraamış, şaşkınlık hükümetin ve ona yardımcı bürokrasinin ana niteliğine dönüsmtistür. Cephe Hükümeti derin çöküntüleıi başanyla serjilemiştir. Karanh^ı olağan kılmaya valışmıştır. Ama halkta umudu yok edeıneraiştir. Bilincini sarsamamıştır çünkü. Tersine, bilinç umudu geiiştlrnıiş, umut bilincin yolu olmuştur. «Somut doğruyu öğretir» kuramı bir keı daha dogrulanmıs, halkın günlük çelişkisi 1977 ye uzanan bir unıutla btlenmiştir. Yeniçeriler gibi kazan kaldırmanın yöntemi de(işmistir günümüzde beğenilmeyene tepki gösterirken. Günümüzde en geçerli ve en demokratik tepki seçimdir. Işte, halkın umudu da 1977 seçimleridir. Ualkı bu ölçüde ıevgisizlige, ekonomik çıkmaza süriikleyen Cephe Hükümeti lürkiye Ekonomisi ile birlikte kendi çöküntüsünü de birlikte haıırlamıştır. Halktaki ekonomik güçsüzlük kendi umudunu yaratmıştır. Devletin resmi belgeleri 1977 yılı. nın ekonomik açıdan «güçlükler yılı» olacağını ortaya. koymakta, bu gerçekler açıklanmaktadır tek tek. Bu tür korkulara kapümanın yersizliğini yaşamındaki deneyimlerle görmüştür. Kendlsini aldatanların seçim yılı nedeniyle yeuiden bir aldatmacaya başvurdukiarını da jörmektedir. Örneğin, seçim var diye, oy uğruna meraur arlıklannda katsayının arttırımıyla Meclislerin karşısına çıkan bir hükümet* kimse kanmavacaktır. Seçim var diye, btrkaç ay sonra tarım ürünlerinde uygulanacak taban fiyatlanmn, hesapiananın da üstünde olması hiçbir üreticiyi etkilemeyecektir. Çünkü halk bilmektedir. Bu İktidar kendisine karsıdır. Çünkü halk karar vermiştir. Seçimde bu iktidan degiştirecektir. Türlü güçlüklere karşın, umut 1977 ehdralndedir. II Ağustos Kredisi ve projesi bulunmayan temel atmalar başîadı. 17 Ağustos Akaryakıt darlığı başladı, trafik ül ke çapmda en önemli sonın oldu. . 19 Afustos Demirel yılın ekonomik esprisinl yaptı: «Iki trilyonluk yatınm yapacağız.» 2 Eylül 1964 yıündan bu yana ilk kez farkH kur uygulamasına gidildl. Bu olay ödemeler dengesındeki ve döviz rezervlerindeki iddialara ilişkin en önemli kanıtı olusturdu. 3 Eylül Altın fiyatlannda büyük düşüklükler başladı. 5 Eylül Sınai boyalara, akümülatörlere, bisiklete, motosiklete yüzde 15 zam yapıldı. 8 Eylül Petrol nakiıyecilerinin genel giderleri hazineden karşılanmaya başlandı. 4 Ekim Gelir dagıhmında Türkiye'nin adaletten en uzak ülkeler arasında yer aldığı açıklandı. 15 Eklm Tofaş olayı nedeniyle sermaye çevrelenyle Cephe Hükümeti arasında önemli anlaşmazlıklar olduğu ortaya çıktı. î"î Eklm İlâçlara yüzde 20 zam yapıldı. 26 Ekim Başlıca yakacak ürünlerinden kömür ve odun karaborsaya düştü. Kömür kuyruklannda yaşlı insarüar sıra beklerken öldü. 28 Ekim Türk Lirası bır yılda üçüncü kez devalüe edildi. Yüzde 3.1lik değer kaybıyla bir dolar 16.83 lira oldu. 1 Kasım Almaniar Türkiye'de yatınm yapmak amacıyla Türkive'ye geldiler. 2 Kasım Toprak Reformu yoz'.aştırüdı. Kamu laştırılması gereken 1.5 milyon dönüm arazi top rak sahiplerine bırakıldı. 18 Kasım Yabancı bankalar Türkiye'ye krediyi cMrdurdular. 26 Kasım Türkiye'de yatınm yapmak amacıyla bu kez .laponlar geldi. 29" Kasım Bir yıl içinde konut satışları yüzde 850, konut kiralari yüzde 150 arttı. Memur maaşlan kiralann gerisinde kaîdığı için, memuriyet ten avrılmalar başladı. 1 Aralık Yarım saat içinde bütçeye açıktan 15 milyar lira eklendi. 9 Aralık Bütçenin 55 milyar liralık iç ve dış borçlanmavs rtevandışı saptandı. 10 Aralık Sümerbank yünlü ve pamuklulara yüz de 25 ile yüzde 30 arasında değişen zamlar yapıldı. ,. 17 Aralık UPEC'in yaptıgı zamdan Türkıye nın büvük ölçüde etkileneoeği beürlendi. 20 Arahk Sümerbank halıya yüzde 25 zam yaptı. 1976 yılında zam rekoru kıran Cephe Hükümeti halkı büvük süçlüklerle karşı karşıya getirirken, Başbakan Demirel'in hükümet programı sırasında «zam yapmamak için hükümet olduk» sözlerinin fcersrtışinın yüriittügtl ekonomi politikasıyla yüzde yüz çeüştigi ortaya çıktı. Cephe Hükümetini olusturan bakanlar zaman zaman «zam yok» sözleri ile yine kendüerini yalarüadılar. Her dört buçuk sriir.de bir Cephe Hükümeti herhangi bir ürune zam yaparak rekor kırdı. Derin çokuntu guçlu umutlar yaratır Arttığı gözlenen döviz rezervleri gerçekte tükendi M erkez Bankası'nın döviz rezervleri, aralık ayı başında son beş yüın en düşük düzeyine indikten sonra, muhasebe kayıtlanna göre hızlı bir artış eğilimine girmiş görünmektedir. Merkez Bankasırun elindeki konvertibl (degişken) döviz mevcutlan 3 arahkta 523,8 milyon dolara kadar gerilemişken, 10 aralıkta 555,8 milyon dolara, 17 aralıkta da 728,4 milyon dolara yükselmiştir. Merkez Bankasmın 146,4 milyon dolarlık altın ve döviz tutma yetkisine sahip bankaların 5570 milyon dolarlık döviz mevcutlan da hesaba katıldığında, Türkiye'nüı toplam rezervleri 317 aralık arasında 740 milyon dolardan 940 milyon dolara çıkmış bulunmaktadır. İki hafta içinde toplam brüt rezervlerde 200 milyon dolarlık bir artış gözlenmektedir. Bu artışm, yıl sonunda rezervleri Türkiye için yeterli düzey kabıü edilen 1 milyar dolarda gösterebilmek gayretiyle ithalât translerlerinin durdurulması pahasına sağlandığı bilinmekt«dir. Ekim aymdan bu yana geciktirilen ithalat trans ferleri, aralık ayı içinde. savunma gerekleri ve ham petrol için aynlan 150 milyon dolarlık kontenjan dışında fiilen durdurulmuştur. 15 ekimde Merkez Bankasında transfer emri bekleyen ithalat talepleri 389,6 müyon dolarken, 3 aralıkta 554,9 milyon dolara, 17 aralıkta ise 666,0 milyon dolara çıkmıştır. Bu arada, 1,3 milyar dolarlık ithalatm da transfer emri verildiği halde ödemesi yapılmamıştır. Arada bir karşılanan transfer talepleri ise, kayırma olduğu ferekçesiyle eleştirilmektedir. 17 aralık itibariyle Merkez Bankasmın muhasebe kayıtlannda var görünen 728,4 milyon dolarlık konvertibl döviz mevcudu, gerçekte kâgıt üzerinda kalmaktadır. Bu mevcudun içinde, son hafrada (Jluslarrası ödemeler Bankası (BIS1 den kullamlmamak koşuluyla alınan bir kredi ile ödemesi yapüdıgı halde muhasebe kayıtlanna geçirilmeyen ithalat karşılıklan da yer almaktadır. Msrkez Bankasının orlakları arasında bulun MERKEZ BANKASI HAFTÂLIK DURUMU (Milyon TL. Rezervler Milyon Dolar) Son Hafta 1ÎJ2.1976 16.462 71.180 16.255 20.417 61.028 185.342 52.069 2.394 9.123 34.802 S6.954 874.8 2.941,2 Önceki Haftaya «.» F a r k 27,6 0,5 2,6 2,9 5,8 3,1 2,9 42,0 1,4 03 8,0 24,6 1,6 Bir Yü Önce 19.12.1976 15.335 39.517 8.082 16.757 39.042 118.733 42.097 499 5.618 28.138 42.381 989,1 1.099.3 1 9 T C En Yüksek En Düsfil 17.671 12.293 71.509 39.566 17.439 5.295 21.672 13.076 61.028 39.971 185.342 119.362 56.021 3.622 10.469 34.802 S6.954 1.154,9 1.170,1 39.455 432 28.646 40.289 670,2 3.000,6 AKTtF Altın ve döviz mevcudu Kamu kesimi kredileri Özel kesim kredileri Tanm kesimi kredileri Diğer aktifier (DÇM karş.) Toplam PASİF Emisyon hacmi Döviz borçlan (Knv.l Merkez Bankası mevduatı Mevduat munzam karşılıklan Diğer pasifler fDÇM kars.) Brüt rezervler Net reıervler 63SI duğu ve merkez bankalannın bankası olarak tanınan BIS, Türkiye'ye 150 milyon dolar vermiştir. Ancak bu para yalnızca Türkiye'nin rezervlerini yüksek gösterip kredi alabilirligmi (credit worthiness) arttırmasına yöneliktir. Çünkü Merkez Ban kası, bu paradan kullanım yapma olanağmdan yoksundur. Bir başka deyişle. Merkez Bankasmın muhasebe kayıtlannda döviz rezervi olarak görün?n 150 milyon dolarlık BIS kredisi, ithalat, borc ya da herhangi bir dış ödeme için gerçekte yoktur. Buna karşın Türkiye. altı ay süreli bu muhasebeoyununa yüzde 1 laiz ödemeyi kabullenmiştir. Öte yandan. Merkez Bankası ithalat karşüı£ın da yaptıgı önemli tuUrda bir öde'.ıeyi de muha sebe kayıtlanna geçirmemektedir. Böylece, ithalat karşüığında dövizler Merkez Bankasından fiilen çıktığı ve ıhracatçılara ödendiği halde, muhasebe kayıtlanna geçirilmediğinden bu dövizler Merkez Bankasının elinde görünmektedir. Merkez Bankasının günlük risk durumunda bu tutar 500 milyon dolar dolayındadır. 150 milyon dolarlık BIS kredisi ve muhasebe kayıtlanna geçirılmemiş 500 milyon dolarlık ithalat ödemesi dikkate almdığında, Merkez Bankasmda gerçekte 75 milyon dolar tutannda döviz bulunduğu ortaya çıkmaktadır. Buysa, Merkez Bankasmın çeşitli şubelerinde dış seyahat harcarıaları için bulunan efektil dövizlerden ibarettir. muşrur.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle