Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
B A S I N A H 9 9 • • Sahıbi: C u m h u n y e t Matbaacılık VP (iazetecilık T.A.İ? aaına: ." . AZİMfc NAUİ N Genel Vajın MüIuru . OR'MV KIKIBOKE OtKMENER Sorumlu Yazı Işleri Müdürü : BÜLEN1 TEIiGRAF Poıta ve MEKTl F adresl; lıtınbul Istanhul P»o: 246 22 42 »9 l\M.AVI L A K IASASINA İAAHHÜI tl)KK ABONE ve ÎI.ÂN 12 Aylık 6 Aylık 3 AylU 1 Ayhk lurtıçı 380. Cumhunyet Kutusu: Basan ve Yayan: C l MHl KlV 1.1 MA l'HA ACIL1K ve GAZETECİLİK T.A.Ş. Ca;aioâ!u Halkevi Sk. No. 3941 Teiefonlar : 22 42 97 2 2 42 yo 22 42 S S * K 22 42 9H B C K II L A K : A.N t\ \ : Atatürk Bulvarı Yeneı ApU Vemsehlı Ifl 12 Uy 2ıı VI H5 44 # t/MİK: Hallt Zlva Bulvarı No 65 Kat 3, Teı 3123U 247U9 • U Ü N K * İLU5Rt: K.Kopru 34. a. No. 4u AUANA, Teı. 1455O13S34ly7:jl Vurt dısı 630. Kaşlüs tM. .ı 'i. »e ı a«. tSantinu) ... „ „ • |. • . ... wo »a IUU İSO. »J. 3U. i\b. 157.50 S2.SO i. 6. 8. Sayta ( i a m ü r u ) „ ... ı, .. ı .»ıKKür (S Santım) Nısan Nikân fcvlenme Doğum •j..i:ı \icMin ı estKsuı 23 ı i . s a n t i m ) » A .„ IMı „ 150 ... 2tK) Erez, diplomatik misyon şeflerjyle görüştü ANKARA Dışişleri Bakanlıgı Genel Sekreteri Büyiikelçi İs.nail Erez, dün Libya Kuveyt, Mısır, Cezayir, Tunus Suriye, Irak, Suudi Aıabistan ve Demok ratik Aiman Cumnuriyeti'nin ciplomasi temsılcileri i!e bir gönisme yapmışfır Görüşmelerle ilgüi olaıak resmi bir açıklama yapılmamıştır. ı THA) (Baştarafı 1. Savfadı) Hava Ku\Tet.erınde bir Korgeneraı Orgeneral. ikı Tümseneral Korgenerai. dört Tıyseneral Tümgeneral ve sekız Al'nay da Tuğgeneraüiğe yükselmişlerdir. 3<ı Ağustos 1974'den geçerlı olmak üzere bu yıl Türk Silâh;Kui'vetiennde toplarr. olarak 34 generai ve amiral bir üst rütbeye, 37 albay, generai ve amiralüğe yükselmıştlr. 69 generai ve am.ra. ile 169 albay da kadrosuzluk nedeniyle emekliye avrılmışlardır. 3 generai 4 "Telefon diplomasis ; ,, (Bsştarafı 1. sayfada) geç bir saate ertelendığı bildıriliyor. Derken saptanan görüşmeden önce hiç hesapta olmayan birtakım başka temaslar yapılıyor. Kısacasi, Cenevre konferansı iki gündenberı başkentlerarası telefon göriişmelerıyle yönetilıyor. Türkiye heyeti yetkililerince, Kkonferansın yeni döneme girişi» biçiminde nitelenen bu gelişmeler hatırlanacağı gıbi beşl: toplanndan sonra başladı. «Coğrafi Federasyon» tezmın ilk kez resmen konferans masasına getirıldığı beşli toplantıda görüşmeler enı • konu çıkmaza girmiş, hattâ kesilme noktasına gelmiştı. Yunanlılar ve Klerıdes. Kıbrıs'ta 1960 Anai'asasmın hâlâ ge. çerli olduğunu iddia ediyorlar. konferansın Kıbns için yeni bir Anayasa yapmaya yetkili olmadı ğını savunuyorlardı. Türkiye, adada ateşkes hattı saptandığı halde, 30 Temmuz tarihli anlaşmanın yerleşme bölgelerinin boşaltılması ve tutsakların sahverılmesıyle ilgili maddelerinin uygulanmaması sonucu Anayasal düzen görüşmeler'.nden başkaca yapılacak bir işin kalmadığıru belirterek. bunda da bir sonuç alınamaması halinde 30 temmuz anlaşmasıyle kendinı Yunanistan'dan daha fazla bağlı savmayacagını bildiriyordu. Bunun ne anlama geldiği açıkça belli olduğundan. İngiliz Dışişleri Bakanı Callaghan, BM Saraymdaki Razetecilere, Ingiltere'nin Adadaki fantom uçaklannı gen çekmeyi durdurduğunu ve Kıbns'a yeni takviye bırlıkleri yollanacağını haber veriyordu. lıklaıı yapıldı. İngiliz D şleri Bakanımn Rauf Denktaş ve Klerides'le yaptığı sörüşmeieı. Türk tezinin Bakanlar araçında daha sonra düzenlenecek beşli toplantıda tartışıhr hale gelebıl mesi için yapılmıs yoklamalardı. Ada'nın gelec<?ği en başta Ada'daki ikı toplumu ilgilendırir gerekçesi arkasında Türkiye ve Yunarkistanın «Coğrafî federasyon» pazarhgı toplum liderleri aracılığıyle yürütülüyor. (»I.AYI ARIN ARDINDAKt Cenevre Konferansmda son netim tüi'afiarı anlaşmaya varmıştır.» ana görüşünden ıbaret oir ortak bildirı metninı emnvakı oiarak vermiş, ancak bu da coğrafi bölgelerin sınırlarmm Cenevre'de çızilmes: gerektigı yotundakı gö rüşümüz nedeniyle reddedilmıştir. Ca:lagtıan'm Denktaş'la yaptığı görüşmede bu ortak bildirı üzennde Dışişleri Bakanlarınm da anlaşmaya vardığı yolunda gerçek dışı ifadelerde bulunma ii, Dışişleri Bakanı Güneş tarafından tepkıyle karşuanmış ve başın önünde yalanlanmıştır. GERÇEK (BaşUrafı 1. sayrada) kurulması konusunda lamalarını, Bakaniaıın da çommün esaslaunı saptavarak ayr;ntıları uzmanlara bırakmalarıni onermıslır Güneş'in sözleri Öte yandan. rfün gece bir demeç veren Türkiye Dışişleri Ba kanı Turan Güneş, veni Türk önerilenne dün gece yarısı olumlu bir cevap alınamadığı tak dirde. ikinci Cenevre Konfeıansının bir Oaşarısızlıkla sonuçlanacağını açiklamıştır. Turan Günes, tngiliz vr Yunan Dışişleri Bakanlarından konfeıansın dan çece uygun bir saatte resmi olarak toplanıp. <on öııerile;ine «Kvet» ya da «Hayır» cevabı vermelenr.i isteciısini söylenıiş ve demişfir ki: Turan Günes demecınde şunlar: <övlemiftır: «Konferansın Daşından berı, bir sonuca ulaşmak için elimder> geleni vaptıçımı anıvoıura. Son önerileıimız çok biiyük bir t3vızdir Kıhrıs Türk topluluçuna çuk şey kavbettiıecek tavizffir. Denktaş'ı buna ikna ıçin her çabayı harcadım. üstelik onun haklı olduğunu da biliyordum Ancak btr u/laşnıaya varmak ıcın bir sçvler vfrmek de çerekir..» Dışişleri Bakanı Güneş, îki topluluk temsiicı.<ı görüşmelerıne devam edeceklerdir yolunda çok şenel bir formül kullan^n bir bildiıiyi» kesinlikle reddettifiinı söyleyerek. «Böyle bir şey anlamsızdır» demiştir. Son Türk planının. konferansın kesılmesine neden olması ihtimaii olup olmadığı sorusuna Dısişlen Bakanı Güneş • Mümkündur» demiştir. Liste CJene'.kurmay Genel Sekreterlığı Basm ve Halkîa lhşkiler Şubesinden bildırıldiğme göre. Türk Sılahh Kuvvetlerındekı ter filerin listesı sövledir: Klerides ne istiyor? Sızan haberlere göre. Denktaş, Kıbnslı Türklerin Ada'da iki ayrı coğrafi bölgede kurulacak ayrı yönetimlerden yan» olduklarını bildirmiştir Klerides'e. Klerides de, federasyonun «ayrı coğrafi bölge> koşulu taşımaksızın gerçeklesmesını saslamaya uğraşmaktadır. Bu uğraşı da dün Yunan ta rafının ve İngilizlerin bir kez daha görüşmeleri sürüncemeye koşmak istediklerini belli etti. Türkiye, Kıbrıs sorununun 2ü vıidır Yunanistan'la arasında tartışıldığını, söylenebilecek her şeyin suzlerce kez söylendigini. bunları bir daha tekrarlamanın hiç bir anlamı bulunmadığını. ve sorunun Cenevre'de çözülmesı gerektiiini bildiriyor. Yunanlılar ve frıgilizler ise. zamana ihtiyaç olduğundan dem vuruyorlar. Başlıca anlasmazlık şimdi gelip bu noktaya dayandY Yoksa, artık Yunanlılar da Klerides de, 1960 Anayasası sözünü bir yana bıraktılar. Yeni düzen hemen Cenevre'de saptan=ın m:. i=ler uzun »örüşmelere terkedilsin mi anlaşmazhjı Yunan t.vrafının kendi kamuoyu karsısında güç duruma düşme korkusundan geliyor bir parça. 30 temmuz aniaşmasıyle noktaianan birinci tur görüşmelerin Yunanistan için kesin bir başarısızlık olduğu açık çünkü. Ama. kamuoyu sorunu yalı>i' Yunanistan için sözkonusu değil ki? Türk Hükümetı de, Türk kamuovu karşısında kendi durumunu dü«iinmek zorunda. Kalcfı kı, ferierasyon görü^u Tılrk Hukümetinin programı ile yurttaşlarına vaadettıgi bir çozüm... Toplum liderleri aracılığıyle yürütüien zemin yoklamaları Yunan tarafının zaman kazanma çabalanyle süruncemede bırakmak istedıği coğrafi federasyon görüşünü konferansa getirebilecek mı? Cenevre'de cevabı aranan soru bu. Ama, bu cevap bekleyişin sonunu daha çok baskentler arası telefon konuşmalan getirecek. Atlantik aşırı telefon görüçmeleri başladığından beri konferansın bejli görüşme ardından girdiği çıkmazdan kurtulduğu anlaşıltyor. Eninde sonunda, «coğrafi federasyon» tezi görüşülmeye baslanacak. Belkî Türkiye, Yunanıstan'ın bunu kabul etme«i sonucu özerk yönetımin kurulacağı coğrafi bölçenin genişlıji üzerinde b'.r karşılık olarak yeniden düşünecek. Ama bu tez sonunda ele alınacak. Her çeye rağmen Cenevre'deki bekleyiş havasının bu hava içinde yüzlere takılan kötüm?er ifadeli maskelerin arkasında belli olan bu îngiltere Kıbrıstaki (Başta rafı 1 sayrada) EÇiklamada «Gurka bırliğı Kıbns'da durum bıraz kararsız oldufu için, adaya gönderilen küçük bir takviye birliğıdır» denmektedir. Gurka Birüğı Londra'nm 35 mil Güney Bansında bulunan bir tisden dün Kraliyet Hava Kuvvetlerme bağlı uçaklarla, Kıbns'a gönderılmiştir. Savunma Bakanlığı kaynaklan, Adaya sevkedilecek İ O " kişilik OO takviye kuvvetinin ya Birleşmış MHletler Barış Gücü emrıne ve» rıleceğinı, ya da Kıbrıstaki Ingiliz üslerı çevresınde sörev atacagını belirtmişlerdir. tngiltere' nin Adada lO.ono'i kendi emrmde ve 1700'ü de Birleşmiş Milletlerin emrinde olmak üzere 11,700 KARA KUVVETLERİ asken vardır. (a.a.) TRTnin (Bastarah l. sayfada) rak îngiltere Büyükelçısine duyurulmuştur. Ote yandan, TRT'de y^pılan yorum ıçin. dün sabahtan akşama kadar Genel Müdürlüğe yurdun her tarahndan teşekkür ve kutlama telefon ve telgTaflan gelmeye başlamıştır. (TRT'nin sözkonusu yorumunun tam metnı 8'inci ;ayfamızdadır.) Boğaz Köpıüsü (Başlarafı l. Saylada) kip edecek ve dengelemek suretivle ıçlem tamamlanacaktı. Ancak köprünür» Cumhurıyetin 50. yıldönümüne yetiştirilmesl ıçin bıra^ acelecilik yapılmı? ve süreyı kısaltmak ıçin elektronık beyınle yapılan hesaplardaki fieğişiklikle. b() tabljye buden konularak Avrupa ile Asya birbirine baSlanmıstır Uzmanlar. ılk olarak tesbit edilen biçimde tabliyelerin yerıne konulması lıaünde tümseklerın olmayacağı görüşUnii savunurken şöyle konuîmuslardır: «Hata bu yüzden meydana gelmıştir. Düzeltilmesı tartışma konusudur. Düzeltilır mı, düzel tılemez tni ınceleme vapıldıktan sonra anlaşilır. Kesın söylemek gerekirsç oıtada bir hata vard;r. Bu hata dayamkMıJa kadar ındebılır öncek: sistemde. belli sayıda k; tabliyelerin ağırlığı ıle ana kabloda meydana genreceğı es nemeden sonra ortaya çıkacak düzjrtin vüzeyın kaynak yapılma sı sağlanacak. sımdikı tümsekler o!mayacaktı » Orgenerallije yükselen korgenerallcr: Kenan Evren, Hamza Günalp, Nurettin Ersin; Korçfnerallise yükselen tümgenrraller: Haydar Saltık, Mehmet Harput. Bedrettın Demirel, Selâhat tin Çetıner, Vahit Guneri; Tümtfneralliğe yüksrlen tn|generaller: Abduilah Tırtıl, Nevzat BoluSiray, N. Tuıhan Torumtay. Mii nır Onat. M. Nermi Alyanak, Recep O. Ergun. Gaüp Yiğitgüden, M. Nihat Özer. Süleyman Tuncer, T. Fikret Oktay, Fethi Aktar, Fehmi Kuzuoglu, S. Ünal Güvenç, Re.şat Güleken: Tnigenerallige yükselen albay lar: Top. Kur. Alb. Muhittin Fü?unoğlu, Tnk. Kur. Alb. trfan Yay, P. Kur. Alb. Sami Karamısır, ls. Kur. Alb. Fuat Avcı. Top. Kur. Alb. Mustafa Arda, Top. Kur. Alb. Huseyin Topa. P. Kur. Alb. Yılmaz Tokatlı, Tr.k. Kur. Alb. Mehmet Önder, Tnk. Kur. Alb. Alpaslan. Demirel, P. Kur. Alb. Mithat Cahk, P. Kur. Alb. Sabri Yirmibeşoğlu. U. Kur. Alb. Tevfik özgür, P Kur. Alb. Ahmet Sayınalp. Top. Kur. Alb. Mustaİa Odaman, Top. Kur Alb. Arif Eryılmaz. ts. Kur. Alb. Eşref Cenker.Top. Kur. Alb. Doğan Güncan, Top. Kur. Alb. Nazif Oka, P. Alb. H. Avni Hürturk, P. Alb. B. Sıtkı Akçalar, îs. Alb. H. Şükrü Yetişer, Lv. Alb. Ahmet Kuzgunkaya, Y. Müh. Alb. Özdemir Kandemir. Hâk. Alb. Haydar Tuncay. Konferans batıyor... DENÎZ KUVVETLERt Oramirallite yiikselen koramiraller: Bülent Ulusu, Hilmi Fırat; Koramirallite yükselen tünsamiralîer: ' =" • Nejat TCmer; Tümamiralliie yükselen tnğamiraller: Hasan Yumuk. Sabahattin Er?in; Taiarairallite yükselen albaylar: Gv. Kur. Alb. trfan Tınaz, Gv. Kur. Alb. Necat Berksun. Gv. Kur. Alb. Necmettin Ke?ki. Gv. Kur. Alb. Oğuz Karaca, Ik. Alb. Hüsnü Küçükahmet; Beşh toplantıdan sonra Turan Güneş, 25 temmuzdan berı ilk kez «konferans batıyor!» diye «özetti görüşmelerden. Ancak, Dışışleri Bakaninm Türk gazetecilerine >"aptıgı açıklamalar arasındaki bazı sözleri konferansm çıkmEzdan kurtanlması için ABD'nin ıster istemez devreje gireceğıni de gösterıyordu.. Şöyle k;: Beşli toplantı sırasında K'.erides'ın 196U Anayasasının hâla yürürlükte oldugıuıu savunması üzerine Güneş, Rum toplumu liderine dönerek, o takdirde Kıbrıs Cumhurbaşkanı sıfatını nasıl taşıyabıldıginı sormuştu. Gerçekten de 1960 Anayasası hâlâ yürürlükteyse konferans masasında Kıbrii Cumhurbaşkanı olarak bir başkasınin, karalar içinde dolaşan bir başkasınin bulunması gerekmez mıydı? Bu ufacik uyarınm kulaklara nasıl kar suyu kaçıracagı kolay. ca anlaşılabilir. alı ı tavfada) zordu. Ama Kıbns'ta Rum Mıılıafız kuvvetleri ve Yunan subav larıvla azımsanmıvacak bir a.ske ri çüç olusturulduğu artık orta ya vad'iııamıvacak biçimde çikmıştır. Ada'daki YunanRum si lâhlı kuvvelleri hiç kıışkıısuz anl lasmalarla belirlenen mrşrâ dü zeyden kat kat rüksek hir varlık tır. Bu RumYtımn askrrt varlı ğının hukııki lıir kaynağı yoktur İngilterenin Kıhns'taki durumu ise uluslararası tartışnıalarda giin dem dısidır. Buna rağnıen doğal sayılan bu durumun doğaJ savıla mıyacak vanları pek «.oktur. Çun kü tngiltere bugün Ada'da bazı topraklar iistündr egemenliğini sürdürmektedir. Bu topraklara i' tediği eibi indirme ve pıkarma .vapabilir. Askeri rarlığını istediği düzeylere ula;tıraJıilir. Ama Ada'da bir İngiliz toplumu olma dijh gibi Inciltere'nin askeri ilijkileri dısında Kıbnsia bir tarihi bailantısı da yoktur Demek ki Ada'da iki toplum ve üç devlet vardır. Ancak hu devletlerin içinde Türkiye en zayıf olanaklara sahipti. İngiltere ve Yunanistan'la kıyas kabul ermlyeoek bu durum 20 temmuz'dan bu yana defismiştir. Simdi bu durumun 0 trmmuz'dan öncelri duruma indirKenmesi ıçin Kiyamet koparılmaktadır. Kıbrıs Türk toplumuna tam ttüvence sajlanmadan Türk devletinin Ads'dan çekilmrsi hiçbir uluslararası ilishide hiçbir devletin kabul edemivereğı bir *eydir. Bu tnr olavlarda hükümetleri asan ve tüm ulu<u kapsayan bilinç ve iradeler sozkonusvdur. +*••*• Cenevre'de dün Telefon diplomasisi HAVA KUVVETLERİ OrjeneraUiğe yükselen korgeneraller: Etpm Ruhi Ayan: Korçenerallite yükselen tütngf neraller: Refik Içıtman. Sabri Tavazar; Tünnenerallitf yükselen tnğjeneraller: Salih Evrin. S. Muamraer Inal, Şefık Aktuğlu, Şerafettin Uğur; Tufgenerallite yükselen albavlar: Plt. Kur. Alb. Necdet Hızel, Plt. Kur. Alb. Kemal Yalçın, Plt. Kur. Alb. Turhan Emerı, Plt. Kur. Alb. Bülent Tulunay. Plt. Kur. Alb. Ramiz Ertem, Plt. Kur. Alb. Yalçın Ertemin. Plt. Kur. Alb. llhan Hakman, Füz. Kur. Alb. Emcet Edizel. Hatanın ikinci vönü Köprünün açılışından once ou hata Karaj'OİIarı ilgililerınce gö rtilmüş ve İstanbul Boğaz Köp rüsü sorumlulugunu üzerine alan projeleri de çızen Freeman Fox And Partners firması uzmanı Dr. Browrj uyanlmıştır. Brovvn bu uyarıya rag^nen ışini tamam lamıs ve kaynak natalarını yol yü2eyıne dökülen asfalt ıle gıder me cıhetme gıtmiştır. Bu işlem de bazı kısımlara ince, bazı kısımlara da kalın asfaltm dökül mesine yol açmıştır. Bazı kısım lar da zift.e doldurulmuştur An cak y.ne de düzgunlük sağlanarr.amış ve tümsekier köpriiden geçenler tarafmdan hissedilir dereceae olmuştur. Kullanrna süresı uzadakça tümsekier. zıftlenn erımesj ile bıraz daha faı la ortaya çıkmıstır. Köprünün taşıma Kapasitesi sınırlı olduğu halde hatayı düzelv mek ıçin biraz daha kalın asfalt döküldüfü ıddıalar arasındadır. Böylece Köprünün agırlık dengesi de bozulmuştur. Bu husus dayamklıŞa tesir eden en önemlı faktördür. Bu konuda uzmanlar, tümsekler dolayısıyle taşıtlann meydana getirdigi sarsıntının fıesapta bulunmayan bir hesap olarak ortaya çıktıgını behrtmişlerdir. İstanbul Boğaz KcprUsü tabliyelerinin batalı Kajnatıldıgı ıddiası ile ilgili olarak İnşaat MUhendisleri Odası îstanbul Başkanı Ertuğrul Tığlay. katl kabülden önce durumun incelenmesi görüsünü savıjnmus. hatanın düzeUümesi geregi üzerinde durmustur. Tığlay sunlan söylemiştir: «Şartnamede öngörülen sıranm takıp edılmemesı halatlara, önceden tesbit edilen yüklerden eksik veya fazlasını verebilir. Bu da halatlann defermasyonuna yol açabılir. Bövle oljnca da tablıyenın belli yerlerde düz olması veya efimm süreksizliğe uymaması sonucu doğabilir. Bu bakımdan katl kabulden önce duru mun en ince aynntılara kadar incelenmesi şarttır.» Nıtekım daha o akşam başkentler arasında teiefonlar işlemeye başladı. Amerıka, dost ve müttefiklerinın çatışmalarmı önlemek, barış görüşmelerını çıkmazdan kurtarmak gibı her ulus lararası ihtılâfta öne sürdüğü klasik jerekçeleriyle devreye gl riyordu. Kıssinger, Basbakan Bülent Ecevit ile yaptığı telefon görüşmelerinde Türkiye j'ı çok iyi anladığını, tngilizlerin Fantomlaruıı geri çekmemek, adaya takviye birliklen göndermek gibi münasebetsizliklerinin aslâ Türkiye'yi tehdit anlamma alınamayacağını bildiriyordu. Ertesi günkü ikinci telefon göriişmesınde ise, Amerikanın bınakım önenlerde bulundugu öğrenıldi. Bu önerilerin neler olduğu açık lanmadıysa da, beşli toplantının ertesi günü yedi saatlik l'r bek leyişten sonra üç Dışişleri Bakanı, BM Sarayinda yeniden bir araya geldiler. Bu görüşmenin ne anlama geldiği daha sonra Türk heyeti yetkililerı tarafından « Türk hükümetinin Kıbrıs'a yeni bir Anayasa düzeni, yeni bir yönetim biçımi verme konusundakı kararlılığı ve bunun için gereken bütün yolları kullanacagı nihayet bugün bütün taraflarca kabul edilmıştır.» diye anlatüdı. Artık, îngiltere de, Yu. nanıstan da yetkiü mıyiz, değii miyiz. tartışmalanm bir yana ıtmişler, Kıbrıs'm yeni anayasal düzeninı e!e almak gerektigı yolundaki Türk görüşünü benimsemişlerdı. Bu uzlaşma hemen o akşam üç Dışişleri Bakanının başbaşa yediklerı akşam 5'emeği ile dünya kamuoyuna duyuruldu. Ancak sorun. yine de tümüyle çözülmüş sayılmıyor. Itina'da savaş (BaşUrmtı 1. Sayfada) Yüksek rütbeli ıfunan Generaı lerinin ve başta Başbakx.ı Karamanlis'le bazı hükumet üı^lerinin katıldıkları toplantı «ııasında. zırhiı birliklerin başkenl Atına' dan geçerek, Pire Liraanma \e Skaramangas'taki donanraa îis'sü ne gittikleri görülmüştür. Bu arada yine donanma üs'süne çok sayıda deniz komandosu »evk edildiği de belirtilmektedir. A t na'daki diplomatik göilemciler, Yunan birliklerinin Eae denizırdeki adalara gönderildiK'erinı on* sürmüşlerdir. Aynı çevreler. Türkiye ile bir sav«ş ko^kusu içinde çok tedirgin günler geç'rmfkte olan Yunanistan'ın. r>z»li.l;!e 12 Ada'arın işgalinden kj'rtuklannı ve bu nedenle. söz konuMi adaU ra çok sayıda i.sker gönâerdikleri Bilindiği aıbı. 12 Adayla ı!gili barıs antlaşrr.ası. bu ada'arın kei'nlikle askerden VÎ askert tesistfn arınmış olmasını öngörmekUcir. An'ut bu ^ntUîrn ı y lardır hije sayan Yungni.rtan. b ı s.aalardi çrşitli üsler kurmuş o, ı^uğu gibi, devamh asıcer yığına sı yapmaktan da çefc'nnHTnelce a.r. fDIS HABERLER SERVİSİ) Diplomasi kırtasiyeciliği Taraflar henüz Cenevre'de hig bir belli plan üzerinde tartışmış değıller yapılan açıklamalara göre. Gerçi Türkiye tarafmdan oesli toplantıda ortaya getırilmiş bir «coğrafi federasyon» tezı bu lunuyor. Ama, bu ortaya getinliş, konferansın içıne girdiği «yeni dönem»den önceydı. Yeni dönemde anayasal konu lar ele ahnırken görüşlerin ye ni baştan açıklanması gerekiyoı Bu da, diplomasinin kırtasiyecı ligi işte... Edinilen bügilere göre, şimdi, Türkiye'nin coğrafi federaş yon tezini bir plan biçiminde karşısındakilere açıklaması bek leniyor. Dün Cenevre'deki BM Sarayinda bunun zemin hazır (Baştarah L. Savfada) gece yarısından sonra serbe^t bırakılarak Lefkoşe'nin Turk kesimine getirilmiştir. Serbeşt bırakılan tutsaklar arasında bir Albay da bulunmaktadır. Bu arada tutsaklardan birinin yaraiı olduğu ve sedye ile taşındığı görulmüştür. Birleşmiş Mületlerin bir sözcüsü Limasol'un; D'azkaya, Gökağaç. Mersinli. Çamlüa. Bai'ın; Sakarja ve Yeşilova köyierindeki Rumların çekildiğmi bildirmiştir. Sözcü, çok sayıda Türk köyünün hâlâ Rum ı?gali aitında bulunduğunu. bu köylerın durumunun birkaç gün için Neler oldu? de açıklığa kavuşacağını da ekDünkü temaslar sırasında coğlemiştir. rafi federasyon tezinin Yunan kaStadyumdan bir sure önce ikı okula nakledilen rehine 170"»" " muoyuna nasıl kabul ettirilebüeceğı Ingüız ve Yunanlılar tarafin Türk'ün ne zaman serbest bııadan israrla öne süriilmüştür. kılacağı konusunda herhangi Türkiye bu görüşlere karşı bu bir açıklama yapılmamıştır. tezüı kabul edılmemesı halinde Saldın konferansın başansızlıkla kapanacağını, ulusiararası bir anlaşÖte yandan, TeiAviv Radyumazhğın yaln:z konferanslaıla su dün sabahkı yay.nında, Yuçözüme ulaştırılmadığını başınnan ve Rum birliklerinin üç danberi olduğu gibi >ane açık Türk köyüne ağır silâhlarla salbir dılle ifade etmiştır. oırdığını bildirmiştir. Lefkosede'ki Kıbrıs Türk Enformasyon Sızan haberlere göre İngiliz ve Bürosu sözcüsü Türk mücahit/unanlılar «Konferans dışı çöleriyle Rumlar arasındaki çarpış züm yolları» arasında asker kulmaların Ayabekir, Meluse ve lanmanın da yer ahp almadığını Arsos köylerinde meydana gelsormuşlar ve Türk Ordusunun diğini söylemiştir. istense ne ıstenmese de adada bulundugu. yok farkedilemeyeceği Bu arada, Kıbrıs Rum Ulu?al yolunda b;r cevap almışlardır. Muhafız Gücü, Serdarlı bölgesiTürkiye'nin kararlılığı Denknin Lefkoşe yönünden gıriş taş tarafmdan da Klerides'e anyolunda bulunan Değirmenlik (Baştarafı 1. tayfada) latılmlstır. Nitekim bundan son Rum köyünde yığınak yapma1919 yılında Istanoul'fla dogra Ada'da Türk yerleşme bölya başlamıştır. muş, 1935 yılınaa Nazillı Lısesigeleri boşaltılmaya. tutsaklar Mersinli köyünde yaşlı bir kane girmis ve 19.'i8'de Deniz Harp salıverümeye başlanmıştır. dın ile Alaminyon köyünün 80 Okuluna geçerek 1940 yılında yaşındaki iraaraı Rumlar tarafınTürkiye, ne istiyor? esteğmen rütbesiyle donanmaya dan öldürülmüştür. Ayrıca Rum katılmıştır. Türkiye cuğıafi federasyonla lar. Türk köylerinde yağma. 1941 . 45 yılJan arasında Yailgili olarak yukanda belirtildiyakma tutumlarını da surdurvuz gemisınde atış kontrol suği gibı iki ayn öneri geliştirmi.ş mektedirler. Daylığı ve ve topçuluk görevledurumriadır: Bunlardan birincirinde çalışan Fırat. 194* vılında sinde Kuzeyde Ada yüzölçümüDeniz Harp Akademısi sınavını nün yüzde 34'ü kadar olan bölbirincilikle kazanarak öğrenime ge üzerinde özerk bir Türk yöbaşlamış ve 1949 yılında Akadenetimi kurulması öngörülmekte(BasUrah 1. «mvfadal miyi birincilikle bitirmistir dir. Türkiye bu öneriyi; Horace Filip. İngiltere'nin anFırat •Muavenet» muiiribir.de 1) Türkiye'nın güvenlıği. lasmalardan doğan Türk hakkıikinci komutanlık. Gaziantep 2) Ada Türklerinin güvenliğı nın asgaıı şekilde kullanılmasma muhribi komutanhğı 11. muhve ekonomik gelişmelerinin sağkarsı çıkmadığını, İngiltere'nin rip filotillo komodorluju. harp lanması, amacının Türk ve Yunan Hüküfi'.osu komutanhğı ve 19721973 31 Ada Türklerinın Kıbrıs'ta meılerine yardımcı olmak niteliği M'.ları arasında Donanrna Kosahip oldukları toprakların yüz taşıdığını bu durumda Türk bamutanlıSı yapmıştır. olçümü esasiarını gözönünde tusınm tngiltereye hücum etoıesiFırat. kurmay hizmetlerine tarak geliştirmiştir. nin gereksiz bir heyecan yarattığı Deniz Kuvvetleri Kcmutanlığı Bu öneri cfaha sonra Rauf nı belirtmiştir. karargâhında kısım ve şube muDenktaş tarafmdan ayrıntılı bitngiliz Büyükelcisi Nepal'li asdürlüğüyle başlamıştır. 1954 • 5b çimde Kıbrıs Türk toplumunun kerlerden oluşan Gurka birliklen yılları arasında Akdeniz NATU f,oruşü olarak Klerides'e sunuinin ingiliz ordusunun diğer asker Müttefik Kuvvetleri karargâhınmuştur. leriyle ayn: parayı aldıklarını oda NATO hizmetinde çalışmışnun için ücretli asker sayılamıya tır. Sonra Donanma Kurma> İkinci öneri ise tek bir coğracağını belirttikten sonra, «\eden Başkanlığı, Kuzey Deniz Saha fi bölge yerir.e beşten çok oiKurmay Başkanlığı, 1969 • 70 yalnız Gurka birlikleri üzerinde mayan bölge üzerinde bir özerk duruluyor. Adada İskoç piyadesi Kuzey Deniz Saha Komutanlığı yonetim öngörmektedir. Buna ve topçusu da var, bunlardan neve son olarak ta Deniz Kuvveigöre de. yine Kuzeyde Ada yüz den söz edilmiyor?» şeklinde koleri Kurmay Başkanhğında buolçümünün yüzde 17'si oranınnuşmuştur. lunmuştur. da bir ana bölge saptanacak diğer küçuk parçalarla birlikıc Oramıral Hilmi Fırat evlidlr Büyükelçi. gazetecilerin Ingilietüm Türk özerk yönetiminin tngilizce ve İîalyanca bilmekterenın tutumuyla ilgili olarak ken elinde bulunacak topraklar Kıh dir. Özel zevkleri arasında spor. disine yönelttikleri çeşitli sorula ns'ın yüzölçümünün bu ke< tnuzik, tiyatro buiunmaktadı: ra karşıhk «Eger siz bizi duşnıan vüzde 33*ür.e eşit olacaktır. Futbol sevçısi çok büyüktür ve olarak görmek istiyorsanız, o z > = koyu bir Fenerbahçelidir. man bizim yapabüeceğimiz biı Bu ikinoi görüş, başlangıçta şey yoktur» demiştir. Oramiral Hilmi Fırat'ın görevs jıtaya konmamıştır. Ancak, ön resmen 30 ağustostan sonra ba* ceki akşam Dışişleri BakanlanBüyükelçi sürekli olarak Adalayacaktır. Ancak daha önce yenın başbaşa yedikleri yemekte daki İngiliz askerlerinin ve ucakni Deniz Kuvvetleri Komutam Callaghan'ın Türk Hükümeiınce larının hedefinin Türkler olmadı göreviyle ilgili hazırhk ve çalışbu ikinci çözümün de düşünüleını tekrarlamış ve: >Türkiye'nin malara fiılen başhyacaktır. düğünu bildiğı belli olmuştuı. Kıbrıs'taki askeri harekâtma kar tngiliz Dışişleri Bakanı, Turan sı değiliz, ancak bir ateşkes vaı Oramiral Hilmi Fırat'ın Deni/ Güneş'e böyie bir çözümü memdır. Türklerle Yunanhlar arasınKuvvetleri Komutanhğını Oranunlukla karşıladıklanm bildirda meydana gelmesi muhtemel miral Kemal Kayacan'dan devmiş, Denktaş'la Klericfes'in bir çatışmalara karşı biz de barışı ko ralması ile ilgili teslim töreninin araya gelerek bu ikinci çözümıumak amacıyla Adaya asker gör. 23 ağustosta yapıiacağı bildirilde anlaştıklarını dünyaya açıkderiyoruz> demiştir. mektedir. Rumlann Birleşmiş Milletler Sarayinda dün birtakım ıkih temaslar olmuştur. tngılız Dışişleri Bakanı Callaghan, Kıbrıs Rum Toplumu lideri Klerides ile Türk Toplumu iideri Rauf Denktaş'la ayn ayrı görüşmüş, daha sonra Callaghan. Denktaş ve Klerides birlikte toplanmışlardır Dışişleri Bakanı Güneş. Callagban ve ABD Dışişleri Bakan yardımcısı Hartman'la da görüşmüştür. Bu arada Klerides, Denktaş'la yaptığı görüşmeden çıkarken. Türk önerilerinin kabul edilmeyecek nitelikte olduğunu söylemiştir. Bütün bu görüşmelerde üzerinde tartışılan Türkıye'nüı «cof rafi federasyon» teziyle ilgili olarak ortaya koyduğu iki öneri olmuştur. Beşli görüşmenin konferansı çıkmaza sokmasından ve ABD ile başkentlerin araya girmesinden sonra Cenevredekı görüşmelerde bilindiği gibi bir yön değişiklıği farkedilmiş, Yunan tarafı 1960 Anayasasının geçerlığı üzerüıdeki israrmdan vazgeçerek federasyonun biçimi üzerinde bir takım öneriler ortaya koymaya başlamıştır. Yunan tarafı bu arada, adanm yeni anayasal düzenin saptanmasına ilişkin görüşmeleri İngilizlerin de yardımıyla süruncemede bırakmak ıster görünmüştür. AnkaTa ve Cenevre arasındakı telefon konuşmalarıyla Türk önerilerinin olgunlaştmlması sırasındakı bekleyış, karşı taraflarca Türkiye'nin geriletilebilecegi biçiminde yorumlanmış ve anlaşıldıgı kadarıyla Türkiye üzerinde bazı baskılar kurulabileceği izlenımıni özellikle İngilizlere vermıştir. Ancak, Başbakan Bülent Ecevit'in bu çabalara oldukça şiddetli bir tepki gösterdiğı son gelismelerle belli olmuştur. rüşıerimizı kendılerine re?fni îoplantıda açlklamak üzere yarın bir araya gelinmesini kabul ettım Sımdıye kadar söyledıklerımızin esa^ının Bu toplantıda rieSişeceğını sanmıyorum. Mavros ile Klerıdese bir parça dana duşünme fırsmı veımek ve me« lekdaslanmı ;.or,uyoımuşum gi bı Oir navaya giımemenln daha doğru olacaşını düşündüm. Sayet ısteklerimızı nabul eder lerse ayrıntılarıyle gorüşmeye geçebiHriz Aksı takdirde konferans hiter Türkive'nin esas noktalaıda tavız vermesı mümKİin değildir..» Güneş, bir soru üzerine mesleknaslanna ültimatom verıyor havasını varatnıanıak ıçin bJ *abah Türk soıüşlerinı ıe>meu kendilenne anlatmavı kabul ettiğiri lfade etmış. Bu, Türıciye oir pazarlığa oturmu demek değildir Gerçi, ıstesımız bır ültimatum izlemminı verıyor ama riyle anlaşılmamalıdır. Çünkü, övle olsaydı bu akşam mutlaka ouluşulmasında direnirdik» demiştir Bir yabancı gazetecı Turan Güneş'e «Saym Bakan bu kedı faıe oyununa ne kadar devam edeceksınu» şeklinde bır soru yöneltmıştır. Günes bu soruja ğjlerek «Yaruı lu 10.30 (Cenevre saati ile) arasında herşey »onuçlanacak.» karştlıgını vermiştir. Bir başka soru üzerine Türkiye'nın yukarda anlauığımız ikinci önerısı hakkında kısaca bilgı veren Turan Güneş, ö'nemli olanın Kıbrıs'ta coğrafi esasa dayanan iki ayrı özerk yönetimin kabul edilmesı bulunduğunu biidırmış. ayrıca bu iki bölgeyi ayıran sınırlann genel çizgileriyle saptanmasında da direndiğimizi açıklamıştir. Turan Güneş. daha sonra yalnız Türk gazetecüerine yaptığı açıklamada, bu sabahkı toplantının ardından Yunanistan m cevabımn ancak saat 17ye kadar (Türkiye saatiyle 19) bekleneceğini bildirmiştir, Yunanlılarm ikinci Türk tezini kabul etmeleri halinde ana bölge olan Girne ve dolaylarını 43 ?;aat içinde boşaltıp Türklere teslim etrneleri gerekmektedir. Askersizleştirme Dışişleri Bakanı Turan Güneş dun geceki gelişmelerden önce de gazetecilerin Kıbrıs'ta federal bir sistemin nasıl olması gerektiğı yolundaki bir soruya şu karşılığı vermiştır: «Tabii her birı özerk bırer yönetime sahip ikı ooue bulunacak ve bu böUelerın kendilerıue ait yetkilen jlacaktır. Burun yanında bir d.. federal devietın yetkilen olacastıı Federal devlet. uluslararası ı^lerı para bütçe PT1 sorunlarını ve !"azı suçlar içir bir lederal ce7A kanunu gereklı olduğuna göre bir adalet örgütünü kapsi5ataktır» cevabıru vermiştır. Turan Güneş bu Ö7erk yönetımlerm, görevlıTi ankç» beıirtilecek bu polis ve iandarma örEütleri buıunac»*ını. takst Kıbn s devletı ıçin bir orduyu mu1akkak eerekli eörmediSini belirtmiştir. Turan Cüneş. bunur kendi görüşüne ?öre Ada nin askerden annması demek roi olduğu volundaki bir soruya ce;ap olarak. «Evet bu flili bir askersizleştirme olacaktır» demıs'ır Denktaş'ın karşı önerisi Callaghan'ın ortak bıldırı tas!ağın.ın reddedilmesınden «onra Rauf Denktaş tarafmdan bır karşı öneri hazırlanmış ve Yunanlılara verilmiştir. Bu önerinin esaslan öğrenildiğine göre, şöyledir: 1 Kıbrıs Cumhunyetinin anayasal yapısının köklü bir çekilde değiştirilmesi gereği taraf larca kahul edilmıştir. 2 Taraflar Kıbrıs'ta iki ayrı özerk yonetim olduğunu çoz önünde tutarak şu ılkeler çerçevesınde bir federal sistem kurulmannı kabui ederler: a) Kıbrıs Cumhurıyeti iki ulu^lu bağımslz bir devlet oiacaktır. b) Cumhuriyet kendi cojrafi sınırları içinde tam denetim ve özerkliğe sahip ikı federe devletten kurulacaktır. c) Federal Hükümetin vetkisinin saptanmasında devletin İki uluslu karakteri gözönune alınacaktır. d) Kıbrıs Türk Federe Dev'etinin alanı Batfria Limniti* Lefke'den başlayarak Do?u>a doçru Lefkoşe'nin Türk kesimin den geçeıek Magosa'nın Türk kesimini de içme alan ve Magosa limanında sona eren bir çızginin Kuzeyinde kalan ve Ada yüzölçümünün yüzde 34'ünü kapiayan bölgedir. 3 Kıbrıs Federal Cumhurivetinin yeni Anayasal statüsünün saptanmasına karfar iki özerk yönetim karşılıklı olaralc iliskilerinin düzeltilmesine çalışacaklardır. Denktaş'ın bu önerisj de Klerides tarafmdan kabul edılmemiştir. Mavros gelmedi Turan Güneş'in bu sözlerintfen ve 5'li toplantı çağrısına rağmen, Yunan Dışişleri Bakanı Mavros ile Kıbrı? Rum toplumu lıderı Klerides. toplantıya gelmemışlerdir. Ancak Türk Heyeti, önerilerini toplantıya gelmeyen Mavros'a bir zaıf için de yollamıştır. Diplomatik çevreler boylece Mavroş'un toplantıya gelmemesinin Türkıye açısından gelişmeleri etkileyecek bir özür olarak kabul edilmediğinin ortaya konulduğunu belirtmişlerdir. Güneş'in bu sabaha karşı mut laka yapılması konusunda ı»rar ettigı toplantıya Mavros ile Klerıdesin uyup uymayacakları beklenirken, Turan Guneş ve Callaghan bir görüşme daha yapmışlardır. Güneş Callaghan görüşmesi TSİ 1.30'a kadar çürmüştür. Oraniral «Konferans kesilir» Mavro* ve Klerides'ın gelmemeleri üzerine Türkiye saatiyle 01.45'de BM Sarayının basına ay rılmış bölümüne fcelerek bir açıklama yapan Dışişleri Bakanı Turan Gunes, Callaghanın ör.erisiyle ve Yunanlılara karşı bir ültimatom vermis görünmek ıstemediği için toplantının bu sabah Türkiye saatiyle 12'ye ertelenmesini kabul ettiğini bildirmiştir. Güneş. ancak bu ertelemenin, Türkiye'nin isteklerind"e bir d?ğışiklik veya pazarlığı kabul etme anlamma alınamayacağını özellikle belirtmiş, Yunan tarafının iki Türk tezinden birini kabul etmemesi halinde konferansın kesileceğini söylemiştir. Turan Günes, basına yaptığı açıklamada şunları söylemiştır: «Bildiğiniz fjibi, Türkiye'nin Eörüşlerini ortaya koyan bir proje sunmuştuk. Bu sabah da, Denktas kendi görüşünü Rum toplumu lideri Klerides'e bildirdi. Ancak Klerides, bunu kabul etmedi..» Biz de, kendi görüşümüzü Cal laghana bildirmiştik. Bu akşam saat 22 (Cenevre saati ile) için bır toplantı istemiştik. Önerilerimiz Mavros ve Klerides tarafmdan kaDUİ edilmediği takdirde konferans bitecekti. Yunan Dışişleri Bakarn top lantıya gelmedi. Callaghan. Türk önerilerinin Mavros ve Klerides'e resmen açıklanmaiiğın» öne sürerek, bunlann kendilerine resmi bir görüşmede açıklanabilmesi için yarın toplanıimasını önerdi. Ben de. gö îngiltere Başbakan (Baştararı ı. a s rusuna şu karşılığı vermiştir: «Biz barışçı yoldan sonuç »1mayı elbette tercih edıyoruz. Zamen kaybedilmesinin barışçı yollardan olumlu sonuç almayı güçleştirdiği kanısındayız. Bunu da herkese anlatmaya çaîıstılc. Bu akşam (dün akşam) toplantının yapılacagı kesinleşmı?) görünüyordu. «Bir an önce sonuç istiyoruz» Ote yandan Başbakan Bülent Ecevit, dün sabah basm mensuplanyla konuşurken, Cenevre Konferansındakı gelişmelerle ilgiîi olarak «Biz bir an önce sonuç alınmasında kararlıyız» demiştir. Başbakan. başîangıçta, bu toplantıda Kıbns'a verilecek anayasal statünün görüsülemıyeceği yolunda bır vaziyet alınmış olduğu halde, şimdi o konuda görüşmelerin fiilen başladığı aniaşılıyorı» şeklında konuşmuşrur. Ecevit, İngiltere'nin Kıbns'a yeni birlikler sevketmesiyle ilgili bir soruya da, «Ben bu konuda birşey söylememeyi tercih ediyorum» cevabıru vermiştir. USTUN TEKNIK KAUTEU IMALAT TÜRKKABLO TURKKABLO A.9. ( A d m a r : 71410 6447)