26 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURIYET 7 T.Tart 197 AKKI TONGUÇ 1939 yilmın ortalprında toplanan îlk Eğitim Şurasmda, hâlâ geçerli sa. yılabilecek acı bir gerçekten söz ederek sürdürüyor konuşmasmı: «Bir aktüel meseleye, fikir meselpsi olarak çok temas edilen vc beııden evvelki arkadaşlarımm da iizerinde durdukları bir noktaya temas edeceğim: Akademik kariyeri şu veya bu ünvanları falan ejubede çalışan adamlar için bir ihtiyaç oîarak kahulleniyoruz da doktoru. suyu dahi buiunmayan ve Tnikropl.irı göz önünde gefîscn yer. lerde çahşanlar icin benzer re ihtiyaç dîiymiıynruz.., ien ihtiyaç Oİmaslığı îpîn mi apa» bn" İlunîar da lıpk» rfiğçr eibi ŞrrpfJi sıfniinr liiıllîiıunak , NİÇİn, muayjpn hir /üm. snz knnusu olduğu u m a n lıumı heyppfiıılı bir konu yajiıvoTUZ da. iitpmipkpiin büiıîn cvlâtiarı söz kotUIMi olclugu ziimaıı yaj> mı.vnrıız? îîçnco memlcket hiinye dpgiştfrmpkfedir, Memlekct bıııı, tiiuz spnp rinrr nldujhî jribi \s. Ankara, tzmir Inı/hırfu VıC snrılı vr omin nVaııtnjJarı ile kayıt li lîpğilriîr. Avantajllnf vp ısfırnplar roesplpsinrip hugün bjf hudıılfan ötftki Iniflııdii kadgr esit Şaıtİar söz komisıı nhmıhdır.» H ÜNIVERSIÎEl mpınİpkpİMi hıı hiiliiniügii içinde şpfp.fe, rp.faha, güİmpyc vc 5e\iıımeye gifîerken, diğer tarafta hîr dc ıstırap İınlîerî sıraİanmakfadır. Önuii İçin Yiiksek Öğretim Komis yomı gihi bu mpm!rk«tiıi gmel havatında projektör ödevini \\r,criiic aJmif olan bir komjsyond^ rahşmıg arkadnşlnrın bizi IHJ pro jrktörip aydmlatarak miimkiiıı nl düjhı kadar ke?Hİilerinî tradisyo»dan kurtavınaları \t gnyct obitktif bîr scküdc görüslcrmi açıklamaları gerekJidn'. Bir Sura üyesiıiin Vpya heriıaııgi okumuş bir insanın içinde bitçok ıstırap konu hın vardır, Ilalk çocuklayjnı alarak pşit şarüarla yüksck ÖfronİJH lcrinî yaptırabiiiyorlai' mı? Bîz di «er komisyonlârda lıalk pocuk!an na nrta ögrcnim ynptırabîlmpk irin np kadar rziyct çcktikkrini fförönünp alarak it'dlıirlcr aimaktayız. Maddî olanakları clvçrijli olmayan çocuklardan kimbilir kaç melden ö sj yann memlekettc önemli ödcvlprîn başıııa gpçpcek durumda. dır. Biz buraria bu ihtiyaçları göz önüne alnıak dummurtdajız.» ProNktör T ONGL'Ç. bu ftoktalan nncmln hrlırifıkten sonra könuşmasma devam erliynrr Bu memiekettp h ç r vatandaş, I DİŞI BOND UÇAK. F&UA PALDE VA I TİKFANY JONES topladt, Rtı Şura'ya «Türkiyc'tli" tabsilin Bugüııkü Durunıu ve Ana MpscleJpri hakkmda bir raporhi gitti. Bu raporda ilk ögretimi köy fferçcklcrine dondürmck, ilkokııJ ve ortaokuiu birie^tirmek, Jisplerle iinivcrsiteler arasmda işbirliiîi mağiamak, zpki ve çahşkan köy ço rukları için «parasjz yatıh» bursNUN İÇİN ricam, lar koymak; Aııkara'da bir Tpknıîziıı dp dokundukları gîÜRKİYE Öğretmpnler S ııik Ünivcrsite ve buna bağlı Tekbi konuiarm gereksiz aykası Devrimci Eğitim Şurası'nikunılar açmak, Ankara'da ve rıntülarmdan çok. ana kısımlarmı nsn üyelerindcn Fakir BayDoğuda birer ycni ünivcrsite açple .'tlîirıık vc yctkili düşünürl»;kurt'un hazırlariığı 3 nolu dokümak jribi telkinkr ycr ahyordu. rin zamanlarından mpınlpkptin biç manda şöyle denilîyort İlk Millî Eğitim Şura'sı bütiin bir Zamai) bigâne kalannyacağı a r . «Yücel. daha önceki çalışmalaöğretim vc kiiltür sorunlarımızı kadaşiar bizi burada aydıniatsınnn bîr sayım ve dökümünü yapaeleşüren geniş bir çahsşmaydı. Şular ve earclcr söylcsinkr. Bu «;a rak îşp başiamak istiyordu. Cum< rt'Irr yiizdc y»z isabptli olmasa huriyet'ten 1930'lara kadar. mıd !«J o güno kadar eğitimcilcrinnz doksan isabptli olsa bilc bıırrsclerin kapatılması. öğrretim bir arasmda var olan birtakım göriiş Hakkt Tonguç'un (sağdaki) 1943 yılında Arifiye Köy Eastitüsünün bahçesinde, Enstit kiJmelentnelerini, klikleşmclcri de çHmekte oiduğumuz yölu hiç liğinin bir öleüde sasianmasi. havf ^Iüdürü S. Edip Balkır'Ia çekilmiş bir fotografı gün yüzüne çıkardı: p a.vdmiık bir balc koyar. devrimî gibi palışınainrla hızlı \n Bî/dpn snııra gelecek Şiira daha yoğun bir dönpm yaşanmıştı. 19IÎ0' îlköğretim; İngiHr.. Avııs IIIIIIIIIIII HII I llllllllllll IIIIIIIIIIIIIIIKIHIIIIIHIflll triükcınmet işlcr yapsın.» lardan sonra hâlâ bîr arnma icinde turya ve Frnnsız karışınıı bir Hakkl Tonguç'un daha sonraki oldugumuz anlaşıliyordu. Yürel, uygulama içindcydi. Fakat yotoplantüarda yaptığı konugmalara 1939da İJk Millî Eğitim Şurasi'nı nptim. Berlin vc Viyana grubu diye bilinpn Orta Avrupacıların rtkisindeydi. Bu sruplar, Borlin ve Viyana'da eğitim gör düklcri için bu adlan ahyorlardı. Koy grrçekleri bcıtüz koklii bir tutumla ple alınmanuştı. Şchirlerde yiizde 81. köylerde yüzde 25 çocuk, okuma müz çarelerimiz diyemedi. üturduğu yerden dı nlanağı bulabiliynrdu... Şura'hemen kalkamadt. Orada, öylece kıımdn kaldı dan sonra İlköğretim ıılusal «)1Ağzı kurumuş, dudakları yarılmtştı. Artık öl. Cennetoğlu ayağa kalkmadan, uzun bıyıklaçiiler içinde ve ihtiyaçlara kardürseler kontısamazdı. Dizlerine çöke çöke doğ rı birar, daha sarkmış, asık yüzü eehennem gibi vjılık bularak biıinıde ele alınruldu, başı önünde, yalpalayarak yürüdü. atın: öfkcden kudurmus: dı. Eğitmpn kursları ve Kovvardı. Atının basını tutan iki delikanlı onu zor «Hoş geldin Süleyman.» dedi yarımyamalık. Enstitiile.ri açıldı. Bunda Haklan ata bindirdiler. Siileyman Kâhya atın boy. Yanından bir yer gösterdi. «Otur şuradan bakı Tonguç'un ctkilcri oldu. Tnıı kalım.» nuna doğru yumuidu, delikanhlar önde. o ar. j;uç berlıaıiRİ bir yabaııcı ri;ikada DeliboSaya yöneldiler. Köylüler de CennptoÇIun» öykünmüşler, bıtim pkolüno baglı değüdi. TJzun yıklarını diişürup. yüzlerini öfke yapmışlar. Akşama Deliboğaya vardı. Onn umutla kar. incelome ve dcnemeler yapaSüleyman Kâhya köylülerin bu halini çok sıladılar. Hiç konuşmadı. Doğrn çadırına çitti rak, iş arkadaşiarıyla tartışaiyi bilirdi ama gene de ürperdi. Durum kötiiyyataSma uzandı, başını elleri arasma römdü. rak çalışıyordu. dü. l'sulca vardı Cennetoğlunun yanına oturBir yel esiyordu kuzeyden. Hızlı, kurut?.n du. Yüzündc açı gibi bir gülümseme. Kcskin bir adamın iüklerini kurutup, eanından usandıran aeıya benzer, bir hoş, allak bullak... dünyayı kapkaranhk gösteren. Çukurova poy. Üniversitelerin bilimdc içc dö Herkes sıradan bir merhaba oekti. Süleyrazı insani hasta eder, elini ayagını keser... Heıııik Almancı biçimdcıı kurtarılma man Kâhya: «Cümleten merhaba!» dcdi. Merle alışkın olmavanlan ölüm döşeğindeki hastası mümkiin nlnıadı. Halkla sıkı habaların sonu kcsildi. Ortahğı bir sessizlik ya çevirir. Çukarovada delirenler hep bu del ilgisi olan. üniversiteyi halka götü aldı. poyraz estiginde delirmislerdir. rcıı, lıalkt üııîvcrsiteyc gctiren bir Cpnnetoğln: Gece, povraz daha da azıttı. Yas içinde bek. yol bulunamadı. Bilim yapmasi se «Sana çok çücendim Süleyman Kâhya,» de. lesen Yöriikler kuzevdon bir atesin patladıtın ıeken seçkin kadro fildişi kulclcdi. «Hj>i ıınııtluıı.» Sesi kurnaz, hileci, çok görgördüler. Bir de lıaktılar çeltik tarlasmın önün. rinc çcküdi. Çoğunluk lıâlâ o kuıtıüş. ektilrmiş. kötü, zalimdi. den de bir ates cıkmış, tırmanıp neliboğay? lelprin îçindcdir, Türkiyenin sosSüleyman Kâhya: geliyor. Pamuk tarlasmın. sürülmüs nadaslarır yal yapısıyla, ekonomik temeliyJe «Kusuruma kalma.» dedi agirbaşlı. korkuktytları da tutustu. Deliboğanm çemberi bu dön ilfjili basit araştırınaları bilc bir sii suz, bir çocuk gibi utançaç, ağlamaklı, yılgın, bir yandan gclen yalımdan daralıyordu. Obadar re için Devlet Plânlama Teşkilâtı yorçun, çaresiz, bitmiş. bir çığhk koptu. Köpokler ürüşmeğe, koyun'aı yapabilmiştir. Üniversite yankısız Cpıınetoçlu gene aynı tavırla: melemeğe, çocuklar ağlasmağa basladılar. Sonsoyut bir âlemin içine kapanıp kal «Bire Süleyman Kâhya, sen bizim kışlaga ra silâhlar patladı. Çadırların üstünden cıv cı\ mışlır. vardın oturdun, bizim köyün vcdeleyin çünkükursunlar aktı. Bir telâş, bir hayu huy aldı orHasan Ali Yüccl'in yapmak İPleyim, benim özmalım Deliboğa'ya... Sonra Detahğı. tediği dcrlenip toparlamanm hiç liboğa'da bütün Çukurova'yı paraya, kuzuva, Siileyman Kâhya: yapılamadığı söylenemez. Biraz kilime, şahine. Arap ata hoçdıın. Bizi de unııt«Yıkın çadırlan, göçeccğiz. Bizi yakacah uzaktan vr larih açısından yapılsn tun. Scn bizi ne zamandan bu yana adamdan bunlar.» dcdi. bu eleştirmelerlo biıiiktc. cmpersaymaz oldun?» Fethullah elinde tabancası yitrüyüp gelen yalist etkilere karşı direnen, ulus Sııstu. çivi gibi çakır, ypsilimsi gözlerini ateşe doğru delicene koştu. çıı pğifim tııtıımu 1946lara kadar kırpmadan ona dikti. Sakalı üç bes teldendi. sürdürülmüştüı\> Aşağılara kadar uzanıyor, öfkeleniyordu. Kerem çocuk yangında uyandı. çarıkSüleyman Kâhya yutkundu. ne dedigini bilarını çiydi, yanına yönüne bakmadrirı lemeden bir süre konustu, sonunda da: kendini Deliboğadan aşagıya koyver. «Bir bilsem ki,» dedi, «bu Deliboga hüyüğii di. Yangm çemberinde kendisine bir I kimin? önüne gelen benim diyor. Yerdeki kadelik bulup çeîtik farlasınm kıyısına EVRtMCİ Eğitim Şurası'nda rınca, sudaki balık, çoluk çocuk, kim önüne düştü. Çeltik tarlası boyunca, nereye bu şekilde değerlondirilen ilk çelirse benim diyor. Cennetoğlu, öldürdüler bîgittiğini bilemeden karanlıkta yüEğitim Şurası'nda, Hakkı Tonzi. ölümdcn dc daha beter eylediler.» rüdü. guç'tan biraz sonra söz alan Ali Cennetoğlu kükredi: Gün açıldı. Kerem Deliboğaya döndü Fuat Başgil şöyie diyor: «Sen kendi kışlağını kaptırdın elinden. sonÇtlCMtŞ OUW \ baktı. Deliboga kapkara bir dumana ra da çelip benim kışlağımı... Olmaz, olmaz, UÇA< VERE DOGPJJ ÇAZ.ILbatmıştı. Daha tarlalar yanıyordıı. «Muhtorem arkadaşlar, bcn. MAYA BA^L^tZ olmaz Süleyman. Ben daha ölmedim SüleyHerkesi, hepsini yaktılar, diye gegjrdi doniz kisa söy.leypcpğinı. Yükman!» içinden. Aaah dedem, kılıcı ria nasü sck öğretim komisyonu rapoSüleyman genp konustu. Sonra Cennetoğlu parlıyordu. Kılıcı da, kendi de yanru hakkmda ve muhtelif nokkonuştu. Sonra köylüler hep bir ağızdan konuşdı. Keşki şahini istemeseydim de, detaiarı iizerindp sayın arkadaştular. demin sözünü tutsaydım da, bu işler larınıızı dinledik. Brndcniz biiSüleyman Kâhya: gelmeseydi başımıza, diye geçirdi için(ün bu dinlenıelrrdcn sonra şu«Sizin istediğiniz parayı hütün obanın koden. Keşkiii... Alaşafakta, uzayan, na kani olduın ki maalesef Şüyununu, devesini, atlarını, çadırlan, keçeleri uzayıp kopan bir parça da yalım görra, salim bir usulii miizakerc kilimlcri, giyitlerimizi satsak bir araya getiredü. Ata ne oldu acaba, kaçıp kurtuliizerinde ffitmcmektedir... meyiz.» du rnu, diye de geçirdi içinden. YönüCennetoğlu kcstirdi attı: Mubterem Vekilimiz bidaycnü top agaçlara döndü. Oradan oto«O zaman da hemen bugiin DeliboŞayı hıten rapor okunduktan sonra ra büsler, otomobilier geçiyordu. Büyük rakıp gideceksiniz. Gitmezseniz gerisini siz düporım heyeti umumiyesi hakyol orada olmahydı. «tyi ki kaçıp kurşüniin » kında söz söyleyerpk var mı bu tuldum. Ama neylerim ki bu zalım yurdıılar. Ses çıkmadı. Sonra dünyada yanımda altı Arap atlı de Süleyman Kâhya küçüldü, eridi. Etmeyin miisaadp bııyurursanız drdilor. dem olmayınca...» eylemeyin, çaresizim. kcsildi bütiin mümkünüraporu sadcce dinlemekle hp»••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••lOigııniMiUMB (Arkası v a r ) ycti umumiyesi hakkmda bolki bir fikir cdinemedim. Vaktin darhğı dolayısi ile tabedilip arkadaşlara veremediın... bııyurdular. Rapor okundıi, bunlar da reye arzedildi. Sağ ve sol cerıah bu mesele hak5 kmda reylerinî vcrdi...» Hiç değilse once 1968'dc topSanan Devrimci Eğîtim Şurası'nda 1939\la toplanan Şura ile ilgili olarak söy. lenenleri belirtmekte fayda vardır; çatı Otuz yıl sonra O T Başgilin konuşmas! O î Başgil'in konuşmasmda önemli olan nokta biz.im tarafımızdan qltı çizilen «sağ ve sol ecnah» tanımının geçmesidir. Görüldüğü cibi Şura'ya gelen deleçeler saŞa yönolikler ve sol görüştekiler ola rak iki grııba aynlıyorlar. Yeri «ol mişken belirtelim ki, 1968'de toplanan Devrimci E»i(im Şurasmda da deleeasyon sosyalisder ve SORyal demokratlar olarak ikiye aynlmış. tartışmalar bu iki grup arasmda sürdürülmüştür. Ve Hakkı Tonguç, Şura'nm daha sonraki oturumlarmdan birisinde Şuranm içinde bulunduğu durıımu acı bir dillo açıklıyor: «Bizim müzakerpyc başlamamızda ufak bir tâlihsizlik vardır. Bi ze bir bina yapmak vazifesi vprili yor. Fakat tcmpl yapılmadan çatıyı yapacaklar daha evvel geldi...» YARIN DEVRÖÎCİ EĞİTİM ŞÛRASI AYLÂK MUSA D OKIO R Tarık Z, Kırbakan Dert, Saç ve /.ührevi nast» üklsn Mütehassısı IstiklâJ Cad farmakkapı No 66 Tel: «4 10 73 KEKIT PYU1MCULARı Üç kızkardeş SONÖTEMSİL Fakat clbısclerim berbat d u rumdaydı... Nemli ve kan içinde... Giyemezdim tabiî... Giysem bile bu kıyafetle sokağa çıkamazdım... Çıksam bîle derhal şüpheyi çekerdim... Hem cadde, 324 Anahtarı giymek şöyle dursun, sadece zuncu dokunurken bile fenahklar ge kapıcıya teslim etmeyi u n u t t u ğunuz takdirde posta masrafı çiriyordum. Kazalar, bclâlar, aksi tesa otele ait olmak üzere rastladığınız ilk kutuya atınız.» düfler... Anahtarın üzerinde bir de Odada telefon yoktu... numara oktınuyordu: 402. Elbiselerim giyilemeyecek ka Böylece bir otelde bulundııdar berbat durumdaydı... ğumu nihayet anlamıştım. Adîlşrili ve yetkili makamların rese ve odanın durumuna bakararı ile kısa bir süre önce kılırsa aşçagıhk, adi ve berserbest bırakılmıştım... bat otellerden biriydi bu. Bana her şeyi unutturacak, Times Square çevresinde b u hafızamı da kaybettirecek son na benzer bir sürü pislik v a r . kadehi bir gün önce mi, bir hafta önce mi yoksa bir ay ön dı... Kaldınm dilberleri tavlace mi içtiğimi haiırlamıyor mağa muvaffak oldukları e r kekleri genellikle buralara gedum... liriyorlardı Büyük bir ilıtimalle, şu a n Bir defasında ben de gelmiş da kanlar içinde ve ayaklarıve bir cinayet işlerniştim. mın dibinde yatan bu kıza bir Evet. kanlı bir cinayet. köşe başında rastlamış, pazarBaşımdaki ağrının şiddetj sülık etmi.ş, almış buraya getirratle artıyordu. miş sonra da öldürmüştüm. Belki iyi gelir, dayanılmaz ağBir sigara tüttürmek, birkaç rıyı da hafifletir ümidiyle bir yudum içki içmek ve buradan çekip gitmek ihtiyacı ile kıv süre alnımı oğuşturdum. Sonra geriye doğru bir adım ranıyordum. Biraz öncesine kadar olup attını... Atmamla ayagımm kaybitenleri polise bildirme konu ması bir oldu... Az kalsın yuDcns;emJ o;üçsunda duyduğum eğiümin kuv varlanıyordum lükle sağlıyarak eğildim... Yere veti yavaş yavaş hafifliyordu. Buna mukabil bir şeyler yap baktım... Henüz pıhtılaşmamış malı, şu küçük odada bir genç durumdakl kan birikintisi sekadının cesediyle uzun boylu bebiyle kaymıştım. Cesedl ve kan deryasını görkalnıak zorunlugundan kurtulmalıydım. miyecek şckildo başımı çevireEvet, bîr şeyler yapmalı, n e rekten yürüdüm, yatağa dönresi oldugunu bümediğim şu düm. binadnn çıkmalıydım. Ne yapacagımı. böyle bir oKöşelerden birindcki komo lay karşısında ne yapılması gedine benzor seyin üstünde bir rektigini henüz kesinlikle bilanabtar duruyordu Sapına mivordum. dikdörtgen bir karfon bağlanYastık kıltfını çıkararak el ve mıştı. Karlonda bir takım ya ayaklanmdaki kan lekelerini zılar vardı: sildim. Bu işl yaparken vücu«Maxfield Otell Kirk doku dümün rpsitlî vprlprinrlorioVor> ÇIKMAZI L. BLOCK mtm lekelerı bulunduğunu farked»cektim. Bunları da ayni kıhfla temizlemek için bir süre uğraşmak zorunda kaldım. Daha sonra döşemenin temiz bir noktasına basarak yatak çarşafını çekıp aldım, alaturka hamama girenlerin yaptığı gibi belime sardım, cesede dokunmamaya, kan lekelerine de bag mamaya çahşarak komodin bozuntusu şeye doğru yürüdüm, anahtan aldım, kapıya yöneldim. Kapı lçeriden kilitlenmlş durumdaydı. Açıp kanadı araladım. Dar, loş ve çöplük kadar pis koridorda kimsecikler yoktu. Telâşla dışarı süzüldüm. kanadı çektim. tokmak yaylı olmadığı için kapıyı kapamak için yeniden kilitlemek gerekiyordu. Koşar adımlarla koridonı geçtim... Kıyafetim çok komik ti. BenJ bu vaziyette bir gören olursa deli zannederdi muhakkak. Nihayet banyoyu buldum. Bütün kat müşteriierinin müştereken kullandığı bir banyo oldığu belliydi. Bu tip aşağıhk otellerdekj banyolar hep böyleydi zaten... Eski maceralarım sırarında çok sörmüş, çok şahit olmuştum. Yıkanma bölmesine girerek kapıyi kapadım. Tuvalet kısmına biri fena halde kusmtıştu. Sifonu çekerei Rözlerimi yumdum. Açar açmaz da aklıma 402 numaralı odadaki ceset jreldi... Oldugum yera yığılıp kalmamak için duvara dayandım... Derin nefesler alıyor, kendinıi toparlamaya ça1 J
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle